çok net hatırlıyorum birçok şeyi.
mesela 94 yerel seçimlerinde zülfü livaneli'nin aday olup, ilhan kesici'nin oylarını bölmesi ve rte'nin seçilmesi.
ailede edilen küfürler dün gibi aklımda.
bugünümüzün nedenidir o seçim.
ve tabii herkese çöken moral bozukluğunu ve sessizliği de hatırlıyorum.
erdal inönü, tansu çiller, mesut yılmaz, necmettin erbakan...
iski skandalının mahkemeleri, susurluk, uğur mumcu suikastı (dedemin arkadaşıydı ve aynı sokakta oturuyorlardı, o yüzden ailede büyük olay olmuştu), "sürekli aydınlık için her gün bir dakika karanlık" uğruna kapatılan ışıklar, olacak o kadar skeçleri (özellikle de jet-ski meselesi), siyaset meydanı, Turgut özal öldüğünde televizyonlarda bir şey olmadığı için canımın sıkılması, "neden televizyonda bir şey yok?" diye anneanneme sormam...
ulusal/milli yas denen şeyi ilk o zaman duymuştum.
her şeyi hatırlıyorum.
@amortisman:
ben de 32'yim ve ben de bütün bunlar olduğunda, 8-10 yaşlarındaydım.
dediğim gibi, dün gibi hatırlıyorum, yazsam kitap olur.
burada mesele o zamanlar tarih, siyaset, politika hakkında neler bildiğin, ona göre neleri nasıl hatırladığın değil.
belki haberlerde izlediğimde hiçbir şey anlamıyordum (ki Susurluk olayını anlamamıştım çocuk halimle mesela), ama evde konuşulanları, yapılan yorumları duyduğumda oturuyordu kafama her şey.
hatırlamak da bu demek zaten.
0