[]

Maddiyat ve harcama yapmama çabası

Ben çocukken ailemizde maddiyat sıkıntılıydı. Orta halli bi aileydik, çok şükür aç kalmıyorduk ama babamın dükkan açma girişimleri ve 2-3 defa iflas etmesi gibi süreçler yaşadık. Ben lisedeyken de arkadaşlarıma kıyasla daha az harçlık alıyor ve çoğu zaman haftasonu dışarı çıkabilmek için para biriktirmem filan gerekiyordu. Üniversitenin ilk yıllarında da Ankara'da ablamın yanında yaşamaya başladığımda anne-babamdan az bi miktar alıp bi de öğrenim kredisi alıyordum. Bu daha çok, onlar para gönderemeyecekleri için değildi de ben onlara çok yük olmak istemediğim içindi.

Şimdilerde ise aldığım burstan kaynaklı elime güzel para geçiyor. Hatta her ay güzel bi miktar arttırabiliyorum. Fakat içimdeki "çok harcama" dürtüsü hiç geçmiyor. Yani tutumluluk iyi bir şeydir ama mesela dışarı çıktığımızda hesap tahmin ettiğimden bi parça daha fazlaysa, gayet normal bi miktar dahi olsa iç sesim bi "ay pahalı mıymış burası ne" filan diyor.

Küçükken olan şeylerden ötürü paradan nefret etmişimdir ve gelecekte de hayal ettiğim maaş vs için hep "para hesabı yapmamı gerektirmeyecek kadar maaş alayım, kafi" diye düşünmüşümdür. Yani "para sevici" "pinti" filan değilim. Sadece kafamdaki hesap yapma dürtüsünden kurtulamıyorum. Ama çevremde insanlara baktığımda maddi açıdan sıkıntılı bir dönemde de olsa beraber geçirdiğimiz zamanın hatrına tüm hesabı ödeyenler, dışarı çıktığında ne kadar harcadığına bakmayanlar filan var ve bu insanlar da zengin vs değil.

Sizde nasıl oluyor? Ben bu kafa yapısından nasıl çıkabilirim? Kendimden rahatsız oluyorum çünkü.

 
bu durum uç seviyelere gelmedikçe çok öyle değişmenize gerek yok bence hocam. size göre eli daha geniş birini bulun, mutlu mesut yaşayıp gidin.


  • reshad the lionheart  (22.02.17 07:13:15) 
bence daha bile güzel.. yani arada kendini bırakman gerekir ama kafanda harcamama fikri varken anlık gaza gelip harcamak daha beter. ben mesela eli çok açığım, o an mutlu olayım ya diyip parayı harcarım ama maddi durumum da orta halli. ay sonu para kalmıyor ve o zaman oturup ödediğim hesapları düşününce kendime de takıldığım insanlara da -kısa süreli de olsa- uyuz oluyorum. kendime harcarken ise sen gibi iki lirayı bile kafaya takıp huzursuz oluyorum sonra da bu durumun beni huzursuz etmesine daha çok bozuluyorum.


  • blacksky  (22.02.17 07:40:56) 
Sana pinti falan demiyorum, söyleyeceklerimi yanlis anlama sakin. Bu tamamen yaşamında öncelik sırası ile alakalı. Geçmişinle alakalı zorluklar dolayısıyla ön planda hep parayı tutuyorsun ister istemez. Bence seni mutlu execek şeylere, ufak anlara, güzelliklere paranın önünde birkaç kez yer vermeyi dene, bence cok daha mutlu olacaksın. Mantik çerçevesinde bir denge olusturdugunda maksimum verimi alabilirsin. Evet o yemek o kadar parayi haketmiyor olabilir belki ama seni mutlu edecekse buna fazlasıyla değer bunu unutma.


  • baharat  (22.02.17 08:27:33) 
Üsttekiler +1

Ayrıca son yıllarda dışarıda yapılan herhangi bir aktivite, ortalama bir insanın alım gücüne oranla pahalı hale gelmiş durumda zaten. Böyle hissetmen çok da anormal değil o yüzden.
  • skooma  (22.02.17 09:07:42) 
dışarda yediğiniz bir yemekten sonra "evde yeseydim aynı yemeği şu kadara mal olurdu" moduna girmiyorsanız yaşadıklarınız abartılı bir durum değil.

illa bu durumdan kurtulmam lazım diyorsanız da kendinizi bir süre teselli etmeniz gerek. "şu kadar harcadım ama baya mutlu oldum, fiyat performans olarak iyi bir oran" gibi sonrasında kendinizi teselli etmenize pek gerek kalmaz kanımca.
  • buffy de vampir sayılır  (22.02.17 12:03:34) 
Ben kafamda hep max ve min değer oluşturuyorum para konusunda. Eğer hesap max değeri aşarsa o an bi bozulup sonra hemen boşver ya diyorum kendime. Çünkü o anın mutluluğu hiçbir şeyle ölçülemez. Sonrasında da o günün fazla harcamasini diğer günlerde yaptığım harcamalara dikkat ederek dengelemeye çalışıyorum. Bu şekilde planladığımdan çıkmamış oluyorum. Huzurum da kaçmıyor :)
Kendini anin güzelligine odakla. Para yerine gelir ama o an gelmez.

  • turuncu tonlarda  (22.02.17 13:14:28) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.