Manipülasyon doğrudan amacı olabilir, olmayabilir ama tabii ki manipülasyon. Bunu geriye götürecek olsam kendi çocukluğuma kadar götürebilirim belki ama bizim 8-10 yaş civarımızda 'Ya topçu ya popçu olacaksın' konuşmaları vardı. Tabii ki televizyonda topçunun, popçunun, 'it-girl'ün ya da benzer bir zenginin gördüğü saygınlığı ve parayı gören bir kişi (özellikle daha yeni hayatı anlama evresindeyse, çocuk veya ergense) neden çalışmak istesin ki? Hani, çalışması onu bir yere taşıyacak olsa bir motivasyonu olur ama hem sıkıcı sıkıcı şeyleri eşek gibi çalışacak, hem de getirisi bir topçu-popçu, vb kadar yüksek değil. Kolay yoldan para kazanmak ya da köşeyi dönmek her zaman bir kesimin isteği tabii ki ama ülkemizde yüceltilmesi, baş tacı edilmesi 1980'lerde gerçekleşen, 1980'le gelen bir durum. (En azından, dönem eleştiri filmlerinin gösterdiği kadarı ile). O dönem magazinin Ses dergisi formatından çıkıp halka erişir olduğu ve bayağılaştığı dönem, aynı şekilde arka arkaya sürekli pop şarkıcılarının çıktığı ve albüm patlamalarının yaşandığı dönem, peşinden gelen 90'lar zaten Televole'nin başladığı dönem. Yoksa bizim kanallarda Bill Nye'lar, Neil de Grasse Tyson'lar vardı da, bizim millet mi izlemedi.
'Okumadan da başarılıyor' mesajı veriyor tabii ki alttan alta ama bu bir anda gelen bir şey değil. Bu sürekli bir dönüşümün sonucu. Bunun ve birtakım politikaların sonunda da zaten cahilliğin iyiden iyiye neredeyse gurur kaynağı olduğu, birilerine 'entel' denerek güya aşağılandığı, yöneticilerine kadar cahilliğin içimize işlediği dönemlere geldik. Hatta buna cahillik demek ayıp olur; sonuçta bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp. Hepimiz bir noktada cahiliz. Buna cahillik demeyelim de, öğrenmeye direnmek, öğrenmemek için inat etmek ve bunu da başı dik bir şekilde savunabilmek diyelim.
0