[]

Hapis

Suc isleyen kimseyi isledigi sucun karsiligi oldugu icin mi hapse atiyorlar yoksa onun isleyecegi potansiyel suclarin onune gecmek icin mi? Mantigini ve nasil bir dusunce ile ortaya ciktigini da aciklayabilirseniz sevinirim




 
Suçun diyeti olarak Özgürlüğü engelleniyor işte ceza olarak.


  • angelus  (05.09.16 20:28:22) 
ceza hukuku enteresan. cesitli yaklasimlar var. bir yandan islah etmek uzere cezalar olmali gibi bir yaklasim varken bir yandan toplumun vicdanini tatmin etmeye yonelik cezalar olmali gibi bir yaklasim var.

esasen cezalar mahkum islah olsun diye veriliyor.

butun bunlarla birlikte turkiye'de hapishanelerde suclular cezalari daha ziyade "diyet" gibi goruyorlar ve kendilerini "kader mahkumu" olarak nitelendiriyorlar.

ortalik karisik anlayacagin : )

edit: sonucta yukaridan cikaracagimizi da ekleyeyim: ne toplumun vicdani rahatliyor, ne mahkumlar islah oluyor, ne cektikleri ceza bir "diyet" niteligi tasiyor ne de bu insanlar "kader mahkumlari"dir.

herkesin kendince algisi var.
  • idexo  (05.09.16 20:29:49 ~ 20:31:36) 
Mahkumlarin kendilerini ne olarak gordugu degil ama bu uluslararasi hukuk'da hangi amaca yonelik hapsediliyor insanlar daha cok?

Diyet kavramini pek anlayamadim burda bir de, aciklayabilir misiniz?
  • bollocks44  (05.09.16 20:33:17 ~ 20:35:07) 
en ideal ve medeni anlamiyla amac mahkumu egitmek, topluma yararli bir birey haline getirmek. belki hatirlarsiniz norvecteki su katliamcinin hucresini gostermislerdi, ikea'nin ornek dairelerinden halliceydi. yani gel bi konusalim, derdin ne soyle bize sana yardimci olalim evladim tavri diyebiliriz.
ote yandan siklikla toplum ve suclular tarafindan derinden hissedilen ve hissettirilen hapishanelerin cok kotu yerler oldugu ne olursa olsun asla hapse dusulmemesi gerektigi, bu da caydiricilik tarafi ve bence bunu amerika filmleri ve dizileri ile alttan alta bilincli olarak insanlarin bilincaltina asiliyor ki biz demokratik ve ozgurlukcu bir devletiz ama sen yine de ayagini denk al, sakin yamuk yapmanin yakinindan bile gecme.
suc ve ceza acisindan benim ilginc buldugum alan trafik suclari, cunku her turlu insanin isleyebilecegi, cok hassas bir dengede hersey ilerliyor. hatta su meshur the night of dizisinde onemli anlardan biri bizim buralarda hic kaale alinmayan bir trafik sucunun sonucu olarak yasaniyor. benim dunya gorusume gore bir memleketin medeniligi trafiginden belli olur, trafigi ne kadar bozuksa hukuk kulturu de o kadar bozuktur.
  • mavicorap  (05.09.16 20:47:50) 
@bollocks44 diyet, yani odenecek bedel. yaptigini suc olarak gormuyor, ya da yanlis bulmuyor. cezasini cekerken bunlardan ders cikarmiyor.

yapmak istedigini bir hak gibi goruyor ya da mecburiyet ve bu hak ya da mecburiyetin bedelini hapiste yatarak oduyor.

edit: hukuk sistemleri de cesitli. bunun uzerine oturup saatlerce okuman gerekebilir.

yalniz cezalara bakarsan yasadigimiz cagda gittikce toplumsal vicdani rahatlatmaya yonelik cezalar verilmesi yayginlasiyor. zira iletisim hizli gelistigi icin "kamuoyu" hizli olusuyor.

daha iddia halindeyken toplumlar, insanlari(saniklari) vicdanlarinda yargilayip kampanyalar duzenlemeye basliyorlar. bu da tabi hem mevcut davalarin sonuclarini etkiliyor hem de yasa yapicilarin yeni yasalar cikarmasina sebep oluyor. (oylarini koruyabilmek icin politik dogruculuk yapiyorlar)

hadi guncel absurt ornek de vereyim: gecen yillarda new york'ta artik erkeklerin metrolarda(subway) bacaklarini acarak/yayarak oturmasi yasalar cikarilarak suc haline getirildi, yasaklandi ve cezaya baglandi. bir kadin "bu bacaklari acik oturuyor" diye sikayet edebiliyor ve ceza alanlar var.

simdi bir insanin nasil oturacagini belirlemek elbette fasistlikten baska bir sey degil. yalniz gordugun gibi kamuoyu olusunca "kamu"nun (daha ziyade erkek dusmani feministlerin) oylarini kaybetmemek icin bu tarz fasistliklere goz yumulabiliyor. tabi burada verilen cezalar ne bir diyettir, ne islah etmek icindir. ozunde oy korumak icin ve tabi bir grup sosyopatin vicdanini rahatlatmak icindir.
  • idexo  (05.09.16 21:23:08 ~ 21:35:17) 
dayanamadim kendi fikrimi de ekleyeyim:

ne bu politikacilarin koltuklarini korumak icin cikardigi toplumu rahatlatacak yasalar ne bu caydirici olsun da suc orani azalsin gibi sacma yasalarin topluma bir faydasi yoktur. aksine bunlar bozuk sistemin gostergeleridir ve sistemin gittikce de hantallasmasina sebep olur. hapishaneler dolar tasar, adliyeler dolar tasar... kimse isini dogru yapmaz.

onun yerine temelden duzgun bir egitim ogretim sistemiyle yani vatandasini bilinclendiren, pozitif bir hayata, topluma faydali olmaya tesvik eden bir sistemle baslayip sonra buna ragmen suca yonelen, suca bulasan, suca dusmus insanlari da neden sonuc iliskisiyle tespit edip islah eden tabi bu nedenleri anlayinca egitim ogretimi de onleyici sekilde tekrar duzenleyen bir sistem toplumsal olarak en faydali sistemdir.

malesef cahil toplum yaratip duygu somurmek, oy satin almak vs daha kolay oldugu icin cogunlukla hantal ama belli bir grubun kontrolundeki sistemi tercih ediyorlar koltuk sahipleri. once cep, sonra da koltuk yani. kimse once insan, once toplum demiyor...
  • idexo  (05.09.16 21:44:18) 
@idexo verdiginiz ornege fasistce diye yaklasmaniz fasistce olmus aslinda. bir grubun haklari cigneniyorsa medeni ulkelerde bu korunur. ozgurlukler de baskasinin ozgurlugunun basladigi noktada biter. ayrica kamunun talebi cok da sik olmayan bir oranda sizin deyiminizle erkek dusmani aslinda esitlikci feministlerin istekleriyle cakisir. en medeni ulkeler bile ideal durumda degildirler ama en azindan boyle ufak hamleler ile esitlik yolunda insanlik ilerliyor, bu konuda daha cok okumanizi ve kendinizi egitmenizi tavsiye ediyorum. bir de tabi bilgi kadar vicdan da onemli ama onu okuyarak degil empatinizi arttirarak yapabilirsiniz.


  • mavicorap  (05.09.16 22:04:31) 
@mavicorap bir kimsenin mini etek giyerek muslumanlarin abdestini bozmasina benziyor o zaman bu olay. bir de oyle bak bakalim olaya. "medeni" ulkelerde muslumanlarin haklari da korunur mu?

valla benim umurumda degil acikcasi oralarda yasamiyorum. kimsenin ne giydigi nasil oturdugu da beni alakadar etmez. ne kimse basini ortmeyince cezalandirilsin, ne kimse oturuyor diye cezalandirilsin. ikisi de ozunde fasistcedir, fasistliktir.

nedense solcularin, feministlerin, fakirlerin ya da ne bilim sosyal, ekonomik yaralar almis kimselerin fasist olamayacagi gibi bir algi var. yahudiler soykirima ugradi auw hemen tabu yapalim. bilmem ne. bu yanlis. iste politik dogruculuk bu oluyor, toplumun dejenere olmasina sebep oluyor bu durumlar.

ideolojik gozlukleri cikarip olaya olabildigince nesnel bakmazsaniz yarin hapisaneler metroda "dogru" oturmayan adamlarla dolacak.

edit: ilkokul laflarini birakin. "birinin ozgurlugu bir baskasinin ozgurlugu" diye bir gorelilik yok. ozgurluk o kadar gorece bir sey degildir. herkesin kendini ifade edebilecegi alan yaratmazsaniz, bazilarini toplumdan dislarsaniz, hele bir de bunu sudan sebeplerle yaparsaniz, insanlari cinsiyetleri yuzunden, inanclari yuzunden asagilarsaniz. o toplum iflah olmaz. gucu eline geciren kirbaci otekine vurur. baris olmaz. yapici olmak zorundasiniz. o adam bacagini aciyorsa neden aciyor? belki bir gerekliliktir? ona gore koltuk yaparsiniz, daha genis alanlar yaparsiniz herkes daha rahat oturur.

boyle yasakci dar perspektiflerle bakmamak lazim. o new york'taki durum tamamen bir cinsiyetcilikten ileri geliyor. fasizmin dik alasidir.

bak bu kadinlar ceza almiyorlar:
1: www.google.com.tr

2:www.google.com.tr

3:www.google.com.tr

"bu konuda daha cok okumanizi ve kendinizi egitmenizi tavsiye ediyorum. bir de tabi bilgi kadar vicdan da onemli ama onu okuyarak degil empatinizi arttirarak yapabilirsiniz." demisiniz. cok okudugunuz icin mi oneriyorsunuz? peki o kadar okumadan ne anlamissiniz? sizden tavsiye almaya ihtiyacim oldugunu sanmiyorum. siz kendinizi gelistirin de baskalarini bosverin.
  • idexo  (05.09.16 23:33:51 ~ 23:54:34) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.