[]

şu yazıyı yorumlayabilir misiniz?

"Oksijeni yakarak enerjilerini elde eden canlıların yaşamları için mutlaka moleküler oksijene gereksinim duyduklarını açıklayan Uslu, anaerobik canlıların ise büyüme ve çoğalmaları için moleküler oksijene bağımlı olmadıklarını açıkladı. Uslu, “Her nefes alışımızda bir taraftan moleküler oksijeni solurken onunla birlikte bir de sağlığımız için çok zararlı olan oksijen atomunu ya da elektron dengesini yitirmiş reaktif oksijen moleküllerini maalesef ciğerlerimize ve oradan da kanımıza alırız. İşte bu çok zararlı reaktif oksijenlerin kanser yapıcı etkileri olduğundan kansere yakalanmamak ve yakalansak da kanserin ilerleyişini durdurmak için böğürtlen, elma, yaban mersini, karadut, ceviz gibi antioksijen gıdalar tüketmeliyiz. Elmayı ısırdığımızda hemen kararır. Onu karartan havadaki oksijen molekülleri değildir, reaktif oksijenlerdir. O halde bir gıdanın ne kadar antioksijen özelliğini görmek için havadaki reaktif oksijenlerin onu hangi hızda etkilediğini görmemiz gerekir. Dikkat ettim, örneğin Amasya elması gerçekten diğer elmalara göre daha hızla kararmakta yani havadaki reaktif oksijenlerle daha hızlı ve fazla etkileşme geçmektedir. Bu yüzden de daha antioksijen özelliklere sahiptir” ifadelerini kullandı."

yazının tümü:
www.facebook.com

reaktif oksijen mıknatısı gıdayı mesela elmayı yiyince elma vücuttaki reaktif oksijeni topluyor iyi güzel de peki bu nasıl oluyor. elmanın çektiği reaktif oksijenler elma hücrelerine yapışıp kalıyor da vücut onları almıyor ya da alamıyor mu? nasıl oluyor anlamadım ben bunu.
çok teknik bilmeye ihtiyacım yok. esas olarak öğrenmek istediğim şey; vücut elma vasıtasıyla reaktif oksijenden kurtulunca kanserden de kurtuluyor mu? bilim adamları araştırmış evet bu böyle oluyor demiş mi? alamanlar ameriganlar ne diyorlar bu konuda bilen var mı? bilimsel olarak tabii.
reaktif oksijen olmayınca kanser hücreleri beslenemiyormuş ya başka besin kaynakları yok mu bu illetin. yani yazı öyle bi hava veriyor ki amasya elması ye kanseri kov gibi bişey çıkıyor ortaya. yazan kişi de eften püften biri değil kimya profösörü.

kararmış elma da yememek lazım bu bilgiye göre demi? fazladan reaktif oksijen almış oluyoruz.
limon suyuyla kararmayı engelliyoruz ya biz, limon olunca reaktif oksijeni çekemiyor demek ki. elma yiyince limon yemiycez mi o zaman...

ben gidip bi çay demliyeyim demi ^^

 
Yalniz ben yazinin basini da okudum, kaale alinacak bir adam degil. Kansere karsi bu kadar ozguvenli konusanlara temkinli yaklasmak lazim. Termoterapiyi falan savunmus ki bu yontem bilimsel bir yontem degildir.

Ilk sorunuz, o gidalarda bulunan antioksidan kimyasallar var. Bu kimyasallar sizin vucut hucrelerinize yayiliyor diyelim, orada reaktif oksijenle tepkimeye giriyor. Bu tepkime sonucu reaktif oksijenin elektronlari artik bosta kalmadigi icin, sizin hucrelerinizde gerekli gereksiz her yere baglanmaya calismiyor. Cunku o elektronlarla bos bos dolasirsa gidip DNAniza baglanabilir, onu degistirip kansere yol acabilir.

Reaktif oksijenden kurtulmanin bir yolu yok ki zaten o kansere yol acan faktorlerden biri, kanser basladiktan sonra reaktif oksijenle alakasi kalmaz. Ilerleyisini bogurtlenle falan durduramazsiniz kanserin. Belki antioksidan azicik destek olur, vitamin gibi dusunelim ama kanserin ilerleyisini falan durdurmaz.

Malesef bu adamlarin derdi ne bilmiyorum gercekten. Yani su aciklama bilimsel olarak neresinden tutsan elinde kaliyor. Anlasilir olsun diye anlattim dese o da anlamli degil, millet amasya elmasiyla kanser yenebilecegini saniyor. Gercekten sacmalik.
  • evrim halkasi  (04.09.16 11:56:48) 
Kanserli hücrelerde ölüm mekanizması iptal olmuştur ve hücreler kontrolsüz çoğalma mekanizması kazanmışlardır. Bu olay ana olarak dnada gerçekleşiyor. Reaktif oksijenin hasarlayici etkisinden dolayı kanser oluşuyor. Kanserin tek sebebi de bu değil elbet. vücudumuzda birçok reaksiyon sonucu reaktif oksijen oluşuyor ve bunu etkisiz hale getirecek enzimler vs var. Bu enzimlerin çalışması bazı vitaminlere bağlı olabiliyor. Elmanın içerdigi vitamin gibi maddelerle antioksidan bir özelligi olabilir ama hocamızın bahsettigi şekilde etkisi nasıl onu ben de bilmiyorum :) konuyu özet geçmeye çalıştım. Umarım biraz da olsa faydalı olmuştur. Makale bazında bilgim yok malesef


  • mrsnpr  (04.09.16 12:00:03) 
Kanser teorilerinden sadecr biri reaktif oksijenler. Amcanin dedigine gore nefes almasak sanki kanser olmayacagiz. Ya cok fazla sey demek istiyorum ama size saygimdan frenliyorum kendimi. Akli basinda insanin inanacagi seyler degil bunlar. 3 afili cumle kurup ardindan elma armut frambuaz falan demek bana komik geliyor. Madem elma o kadar iyi, ekstratini cikar. Madem kimya profusun elmadaki hangi madde ros'u bagliyor onu bul, ilac gelistir. Gazeteye oraya buraya demek vererek populerlesme, her saygin bilim adami gibi deney yap. Kanser hastalarina ve sagliklilara ver maddeyi. Hatta once hucre kulturune bak ne oluyor. Valla 1 ilac bulursan saniyesinde milyonersin, nobel odulu de 3-4 seneye senin olur. Ama yok, demec vermek daha kolay


  • la noix  (04.09.16 12:16:47) 
  • kargn  (04.09.16 12:24:19) 
biliyorsunuz ben normalde bu tür yazıları okumam bi şekilde denk gelirsem de illa bilimsel dayanağı var mı bakarım. Uslu'uyla ortak tanıdıklarımız var, yazıları arar ara sayfama düşerdi. defneyle ilgili epey bi yazısı var sanıyorum. şimdi başkalarının paylaşımlarıyla da düşmeye başladı.

termoterapi başarılı sonuçlar veriyor diye okumuştum ben. termoterapi bana mantıklı geliyordu doğrusu. yazıyı okumadan çok önce tümör aldırmıştım mücadele sürecimde tamamen içsel istekle ve kendimce uyguladım ben bunu. hatta sonrasında yazıyı okuyunca "aa demek doğru yapmışım" demiştim.

cevap için çok teşekkür ederim. elma gibi reaktif oksijen seven gıdaların bu tür bir işlevi olduğu doğru yani. tabii koruyucu önlem anlamında. tedavi anlamında değil.

reaktif oksijen nasıl oluyor, hangi ortamlarda çok oluyor. doktorlar temiz hava temiz hava derken bu reaktif dağda bayırda az oluyor da onun için mi temiz hava diyorlar?
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (04.09.16 12:26:50 ~ 12:30:48) 
Bu sizinle alakali bir durum degil. Profesor unvanli bir adam cikip konusunca sizin bunu dogru kabul etmeniz normal ki siz kabul etmemis, arastiriyorsunuz.

Tekil tekil ornekler bilimsel yontemlerde ise yaramazlar. Ornegin, sizin uygulayip sonuc aldiginizi soylediginiz termoterapi bilimsel olarak yapilan deneylerde etkisi kanitlanmis bir yontem degildir. Sizin o an kullandiginiz bir ilacin etkisi, vucudunuzda bir nedenle salgilanan bir hormonun etkisi olabilir. Kontrollu deneyler yapilmadan ie yariyor demek bilim insanlari acisindan imkansiz.

Reaktif oksijenden kacmanin bir yolu yok. Hucrelerinizde surekli uretilen bir sey. Kotu etkilerinden korunmak amaciyla bol bol antioksidan tuketebilirsiniz. Havayla falan cok alakasi yok.
  • evrim halkasi  (04.09.16 12:37:49) 
Reaktif oksijen dedikleri ozon mu oluyor?
Ozonsa, araçların motorları üretir bir miktar, trafolarda, morötesi ışığın parçaladığı oksijen yüzünden doğal olarak atmosferde vs.

  • kargn  (04.09.16 12:38:47) 
la noix, Uslu kimya profösörü bana yazıyı okutan da o oldu açıkçası. (bir de ailesini tanırdım, çok muhterem insanlardı rahmetli oldular şimdi)
Yazıyı okuyunca şok yaşamış gibi oldum. yani dese ki; "yardımcı olur, faydası olabilir" hadi neyse. benim çevremde bile hala bu tür yazılara prim veren okumuş etmiş insanlar var. bir de günümüz eğitim kalitesine maruz kalmış kitleleri düşün. onun yazıyı yayınlamadan önce on kere düşünmesi lazım bunları.

  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (04.09.16 12:45:03) 
evrim halkası, tek termoterapiden sonuç aldığımı söyleyemem.
hasta yakınlarından okuyan eden olur yanlış bilgi aktarmış olmayayım. o dönemde başka şeyler de yaptım zaten ben. termoterapi miydi diğerleri miydi bilmeme olanak yok. sonuçta benimki bilimsel bir çalışma değildi mücadeleydi.
o dönemde menümde de değişiklikler yaptım mesela. tabii hepsini araştırarak. almanların e komisyonunun dökümanlarına internetten ulaşılabiliyordu o zamanlar. ona bakıyordum daha çok.
ben bağışıklık sistemime çalıştım. öncelikle kafa olarak değiştim sonra işte böyle bir iki taktikl uyguladım.
kanser hastalarına tavsiye olarak söyleyebileceğim tek şey "yaşamak isteyin" olabilir. gerisi bilim ne diyorsa o :)
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (04.09.16 13:13:54) 
Oncelikle cok buyuk gecmis olsun. Onemli olan yenmeyi istemek, tedavi yontemleri de gitgide gelisiyor. Artik hicbir sey 10 yil oncesi gibi degil. Umut tacirlerine pabuc birakmamak lazim, bunun haricinde elbette elinizden geldigi kadar okuyup, anlamaya calisip uygulayacaksiniz.

Bir whatsapp grubunda kanserin olusumuyla ilgili bir sohbetimiz olmustu, belki ilgilenen olur diye paylasayim. :) ezgimo.com
  • evrim halkasi  (04.09.16 13:35:11) 
teşekkür ederim evrim halkası. benimki geçti gitti bence. en azından ilk 5 yıl riskini atlattım. 6. yıl dolmak üzere. bundan sonrası daha rahat gibi.

yazı harika, okumak keyifli. sonuna kadar heyecanla okudum, anlamadığım yerler oldu, normalde ilerlemem, durur araştırırım, bunda onu bile yapamadım heyecanla sonuna kadar okudum. sonu da tam benim istediğim gibi bitti :)) diğer konuşmalarınızı da okuyorum fırsat buldukça. siz yazın, biz okuyoruz çünkü :)
  • hayat aklini konusacak bir filozof uret  (04.09.16 14:08:48) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.