@kint, "Ülkücülerin terörist olması" başlığı ekşisözlük'ten kaldırılmış. Ona dair arama yaparken "ülkücü terörist isa kahraman" diye bir başlık gördüm. Beni buraya çıkarttı, sanırım soruya bir cevap niteliğinde az çok:
eksisozluk.comeksisozluk.comİki silahlı grup karşı karşıya gelirse bunun adı silahlı çatışma olur. Çatışmadan kaçılmaz. Ancak devletin arkasını pışpışladığı bir grup varsa bunun teşhirinin yapılması da gerekmekte.
Kahvehane tarama, mitinge silahlarla ateş açma, pusu atma gibi olaylar ise halka karşı işlenmiş suçlardır. Halk düşmanlığıdır.
Zeki Tekiner TÖB-DER başkanı iken, CHP'li iken, yoksul köylünün davasına koşar iken katledilmişti. Bunu karşıt görüşe yapılan saldırı olarak nitelendirmek abesle iştigal olur.
Meseleye biraz sığ baktığını düşünüyorum. O dönemin en kitlesel devrimci hareketlerinden birisi olan Dev-Genç'in sloganlarından birisi "sağ sol çatışması yok, faşist katliamlar var" idi. Halkın savunmaya geçmesine yol açacak kadar kitlesel olabilen katliamlar bu sloganın çıkışıdır. Dolayısıyla "sağ da sol da aynıydı, birbirini kırdılar olan gençlere oldu yazık oldu" demek çok liberal ve apolitik bir bakış açısı. Meseleden kaçmak, gerçeklerle yüzleşmemek.
Maraş Katliamı esnasında solcu olarak bilinen bölgedeki Pol-Der'li polislerin silahlarına geçici olarak kasalarda el konulmuş ve bu polisler izne çıkartılmıştı. Maraş Katliamı yaşanmaya başladığı sırada ise polislerin bir kısmı geri dönebildi, silahlarını o kilitli kasalardan bir şekilde çıkartmayı başardı ve halkı elinden geldiğince savunmaya çalıştı. 12 Eylül sonrası onların çoğunun başını yediler zaten.
Çorum Katliamı esnasında ise devrimciler ve halk daha hazırlıklıydı, Maraş'tan öğrenmişlerdi faşistlerin neler yapabileceğini. O yüzden ayrılık vs. düşünmeden tüm tonlarıyla karşı koydular, dolayısıyla Maraş kadar büyük bir katliam yaşatılamadı Çorum'da.
Böyleyken böyle.