Çünkü sinemaya rtük, siyasi irade karışmıyor.
Sinemada reklamı geçtim, eğer biletini alıp girersek vajina, penis görebiliyoruz; kan ve vahşet görebiliyoruz. Recep ivedik ya da nuri bilge ceylan izlemek, belgesel ya da animasyon izlemek tamamen seyirciye kalmış. Ayrıca sinemayı sadece bilete para verilip vizyon filmi izlenen yer olarak düşünmemek lazım. Üniversitelerin, derneklerin sinema salonlarında da film gösterimleri olabiliyor ve izleyen ve izleten kendi karar verdiği şeyleri gösterebiliyor. Bunlar tamamen tv anlayışından ayrı şeyler.
Tv her evde bulunan yaygın bir iletişim aracı olduğundan dolayı siyasi irade için önemli. Kontrol altında tutulması elzem. Ayrıca tv en azından içinde bulunduğumuz ekonomik sistemde devamlı para yiyen, masraflı, iyi yönetilmesi gereken ve değişik programlar arasına alınan reklamlarla hedeflenen seyirci kitlesinin ilgisini canlı tutmak zorunda olan bir tür iş yeri. Kendini de istisnalar haricinde kârın maksimizasyonuna adamış oluyor.
Ama sinemada son tahlilde birilerinin çektiği hareketli görüntüleri izlemek isteyen insanlar var. Bunu engellemek, düzenlemek için ayrı bir yasa, ayrı bir mevzuat lazım. Sinema Tv'den ayrı bir olay. İşin içine yaratıcılık, sanat, fikir aktarımı ve paylaşımı, ifade özgürlüğü gibi şeyler giriyor. Tv ile tek Ortak nokta hareketli görüntü olması gibi geliyor bana, belki abartı gibi olacak ama.
0