Ekşi Duyuru

bu alışkanlığı nerden edindim bilmiyorum ama ben hep inciri yerken kabuğunu soyup da yiyorum. yanlış mı yapıyorum? yoksa vitamini kabuğunda mı? siz nasıl yiyorsunuz?

evet, bugün sıkıntı yapacak bir şey bulamadığım için incirin kabuğunu kafaya taktım, yarın daha ciddi bir sorunla yine yana yana dolaşırım buralarda.

kardeş bu ne? "korunmak için geldim" dediğim doktor bu hapı verdi. iyi güzel, yan etkisi çok yokmuş, sivilcelere de iyi gelecekmiş ama sözlükte orda burda bunun aslında koruma özelliğinin olmadığını yazmış herkes? hatta aldım şu an elimde, kutunun üstünde de oral kontraseptif değildir diyor. e bu doktor bunu bana neden verdi o zaman "hem korur hem şunu hem bunu yapar" vs diyerek?

korunmak için bunu kullanan var mı? ya da bunu kullanıp nur topu gibi bir bebek sahibi olan var mı?

edit: polikistik over, hormon bozukluğu, adet düzensizliği falan hiçbir şey yok bende.

diyelim ki ben 5000 mil almak istedim. biletten daha mı pahalıya gelir? :D

almanyaya göndermem gereken belgeler vardı, dünyanın parasını bayıldım son gönderim tarihine yetişsin diye apg'ye verdim 2-3 günde oraya ulaşır dedikleri için ama 2 gün geçmesine rağmen benim zarf hala istanbulda gümrükte görünüyor.

daha önce bu hizmeti kullanmış olan var mı? kaç günde ulaşır maksimum? gerizekalılar 2-3 demeseydi bari, gider başka yerden gönderirdim.

2 yıldır mezun bir ingilizce öğretmeni olarak, almanyada international business lisansı okumaya gidiyorum. pehlivan gibi yola çıktım ama derslerin altından nasıl kalkacağımı bilmiyorum. bir dilci olarak en son matematik dersimi 2004-2005 yılında lise 1'de gördüm ve şimdi karşıma business mathematics, financial accounting, cost accounting gibi dersler çıkacak.

dersler ekimde başlayacak, o zamana kadar azıcık aşinalık olsun diye bir şeylere göz atmayı planlıyorum ama nerden başlayacağımı bilemedim ki. mesela şöyle bir şey buldum: www.textbooksonline.tn.nic.in

bunun seviyesi ne yahu? ben ilk bölümü okuyunca hiçbir şey anlamıyorum. giriş seviyesinden başlamak istiyorum mesela matris-determinant hep duyduğum bir şeydi ama neye benzediğini bile bilmiyorum.

daha da özetlemek gerekirse, şurdaki derslere zemin olması açısından bana ne önerirsiniz? www.th-nuernberg.de

bir de, çok zor mu ya? en korktuğum şey, hayallerime ulaşmışken "ben yapamadım" diyerek geri dönmek. geri dönmek istemiyorum, yapmam lazım. ama birinin de elimden tutup "al kardeş, şurdan başla" demesi gerekiyor sanırım başlayacağım yeri bulabilmem için.

burayı bilen var mı? hormon testi istesem ne kadara patlar? jinekolojide muayene ücreti 20 tl imiş diye hadi gideyim dedim ama hormonlar için yanlış yer mi jinekoloji? çok yabancıyım, bilemedim. :/

ödüyor muyduk ya? 60 euro diye bir şey hatırlıyorum ama geçen başvurduğumda almadılar diye de hatırlıyorum.

ülke almanya

insanın ırzına geçmeyen banka var mı? 42 euro göndermek için 120 tl işlem ücreti istedi ziraat.

satılıyor mu?

Saglik ocagina gitsem kan degerlerime bakarlar mi? Vitamin vs icin.

şöyle 1-1,5 saat falan süren mini bir şey var mı?

yahu insanlar bunları neden kullanıyor? görüntü kalitesini afedersiniz şeyapıp atıyor bunlar. fotoğrafta önemli olan hani netlikti? nerde kaldı 0.3 megapixelden 1 megapixel teknolojisine geçtik diye sevinmek? bunlar baya leş fotoğraf kalitesine dönüştürüyor her şeyi ama insanlar neden ısrarla bunları kullanıyor? hele bir de kocaman "instamag" yazılarıyla kendi fotoğraflarını paylaşıp duranlar var ki ne düşündüklerini inanın anlayamıyorum.

1- daha önce odtü dışında hiç otostop deneyimi olmayan ama rideshare deneyimi olan tek başına bir kız için çok riskli midir?

2- tam olarak hangi noktada durmalıyım? nerden başlamalıyım? bodruma kadar gitmeyip yolun yarısından başka araca binmem gerekirse ne yapmalıyım?

Yine beynim surekli calistigi icin uyuyamiyorum. Bi atarax icsem uyutur mu?

hala yiyebiliyor muyuz bunu?

ama tam da o haftasonu hayatımda ilk ve son kez sahip olabileceğim bir şans var ve bunun için şehir dışında olmam gerekiyor. sadece 2 günüm var, pazar ve pazartesi. salı tekrar işbaşı yapmalıyım. seçimler çotonk diye ortaya oturmuş durumda.

ne yapayım? "zaten neyin ne olacağı belli aamaaann" diyor bir yanım, bir yanım da "otur oturduğun yerde de görevini yap" diyor.

bilemiyorum, ikilemde kaldım.

ne diyo? kabul mu edilmişim nolmuş?

Sehr geehrte/r Bewerber/in,

in der Anlage zu dieser Email finden Sie Ihren Zulassungsbescheid. Um Sie bei der Annahme des Studienplatzes bzw. der Immatrikulation zu unterstützen, bitten wir Sie, die nachfolgenden Informationen zu beachten.

mailin daha devamı var

tam olarak 1 yıldır her gün yorgunum. işe de gitsem, evde de otursam, dışarı çıkıp gezsem tozsam da hep yorgunum. muhtemelen depresyon şeysi de, nasıl aşılır ki bu? artık hiçbir şey yapasım gelmiyor, işten eve erken geldiğim zamanlarda bile hemen yatıp uyuyorum, "oh be dünya varmış" diyorum sanki günlerdir hiç uyumamışım gibi.

bu arada beslenmeme dikkat etmiyorum, vitamin eksikliğim olabilir, ondan kaynaklı olabilir. 2 litreye yakın su içiyorum. acaba dışarıdan vitamin takviyesi mi alsam, pharmaton falan? kilo yapmayan öyle bir şey var mıdır?

bu arada, izmirde yaşıyorum. bu lanet sıcak yüzünden olması da büyük ihtimal ama kışın da böyleydim ben.

soru: üzerimdeki bu ölü toprağından nasıl kurtulurum?

"For with this question, we go beyond the mere appearance of things..."

buradaki "for with" neyin nesi? nasıl çevireyim bunu öğrencilere?

işinden anlayan biri var mı? resmen zamanla yarışıyorum, internetten deutschstudenttan falan araştıracak vaktim kalmadı. bizzat bu işle uğraşmış biri varsa telefonla arayıp soracağım çünkü okuduğumu anlamıyorum artık.

lütfen bi yarım.

soru da şu, işbankası mı daha avantajlı deutschebank mı? db çok uzun sürüyor ama işbankası da çok para kesiyor demişler. gideceğim şehirde ikisi de var. hangisini açtırmalıyım? bir de işlemlerin sırası ne olacak? bana daha kabul mektubu gelmedi, vize başvurusu da yapmadımi randevu tarihimi bekliyorum ama bu bloke hesap işine nerden nasıl başlayacağımı bilemedim.

özelden numaranızı yazarsanız akşam 9dan sonra işten çıkınca arayabilirim. vallahi de böbrek.avi falan değilim, çaresiz sıkışmış biriyim sadece.

ya birisi vardı, kullanıcı adı "n" ile başlıyordu. unuttum şimdi, acelem olduğu için de detaylı arayamıyorum. kendisi yeminli tercümandı.

o olmasa da içinizde başka yeminli tercüman va mı? türkçeden almancaya çevrilecek bir nüfus kayıt örneği ve ikametgah belgesi var da.

diğer bir soru: diyelim ki bu belgeleri ben/bir arkadaşım almancaya çevirdi. altına da kendi aldığımız "yeminli tercüman ali desidero" kaşesini bastık. ortaya çıkar mı yeminli tercüman olmadığımız? daha önce böyle ingilizce bir belgeyi kendim çevirip yeminli tercümana kaşe bastırdım, hiçbir inandırıcı yanı yoktu, sadece yeminli tercüman + adı soyadı yazıyordu ve ona her belge için dünya para verdim. eğer ortaya çıkmazsa o paranın çok çok azını verip bi kaşe yaptırıp onu basabilirim.

evet, üçkağıtçıyım.

sakinleşmek için ne yapıyorsunuz? açıklanmasını beklediğim başvuru sonucu var. en erken 6 gün sonra açıklanacak-15 günü de bulabilir. yaklaşık 2 aydır bekliyorum, çoğu gitti azı kaldı ama ben de bittim bu arada. artık uyuyamıyorum, sabah 8'de kalkıp bütün gün deli gibi koşturduktan sonra yorgunluktan artık düşüp bayılacak seviyeye kadar gelsem bile yatınca beynim kendi kendine hala çalışıp duruyor, bir konuyu bırakabilirsem diğerini düşünüyor. "işler nasıl yetişecek" telaşı şu an en büyüğü. neyse deyip onu geçiştiriyorum, "işler yetişirse devamının altından nasıl kalkacağım" diye böyle zincirleme gidiyor. durduramıyorum kendimi.

böyle bir durumda ne yapayım? artık işimi bile yapamaz hale geldim. çık dışarı gez dolaş demek çözüm değil. dışarı çıkınca da o beyin çalışmmaya devam ediyor. stand-by'a alma gibi şansımız yok mu?

edit: "tatile çık" da demeyin. günübirlik bi gezide harcayacağım muhtemel bir 10 tl bile hayati önem taşıyor beklediğim sonuç için.

Capsteki gibi bir hasar soz konusu. Bunu bir sekilde buyutmeden bir sure daha kullanabilmemin bir yolu var midir? Seviyordum cuzdami :(

Kiz kiza gidilecek, temiz ve guvenli bir havuz var midir? Plajlara zamandan dolayi gidemiyiruz. Arac yok, cok uzun suruyor.

Yurtdisindan gelen bir arkadasi guya yakin arkadasi focay falan goturecekti plaja, ama kizi bilmemkacinci kez yine ekmis. Simdi o arkadasin morali bozuk, sabahin korunde gitmek icin plan yapilmisti, butun gunu bosa gitti. Ben bir yerlere gotureyim diyorum ama ne yapabiliriz bilmiyorum.

Bu sicakta sehir merkezinde yapilabilecek bir sey yok gibi geliyor acikcasi. Ne yapsak? Nereye gitsek? Foca yaklasik 1,5 saat suruyormus ve plaja gitsek paralar telefon falan rahatca birakip denize falan da giremeyiz.

Kisacasi, acil bir plan lazim.

Yurtdisindan gelen bir arkadas ozellikle internet ve arama yapmak icin kullanmak uzere hat almak istiyor ama hangisi en uygundur falan bilmiyoruz. Var mi tavsiyeniz? Sms olmasa da olurmus.

İkisi arasındaki farkı biliyorum ama sorunum başka.

İnterneti olmayan bir arkadaşa mesaj atmam gerekiyor. Normal herkese yazdığım gibi mesajı yazdığımda o kişiye göndermek istediğimde direkt iMessage olarak gidiyor ve o kişi de interneti olmadığı için attığım mesajları alamıyor.

Bu insana nasıl normal sms atacağım ben?

başımda dert yokmuş gibi bir de bankalarla uğraşıyorum atık katil olacağım.

seneler önce çıkarttırmıştım bu kartı, o zaman kart aidatı yoktu, sonrasında da aidat geldi vs bir şey denmedi, ben de sürekli incelemedim açıkçası.

az önce tesadüfen bir baktım, dün üyelik aidatı adı altında 45 tl kesmiş. yahu zaten verdiğiniz 300 tl limitli bir kart, 32455432 kez limit arttırma telabinde bulundum kabul etmediler. şimdi de 45 tl kesmişler. üstelik daha geçenlerde bankaya gidip aöf'den öğrenci belgesi götürdüm, kesilmeyecek dediler.

napayım şimdi? çüşteri hizmetlerini aradım, en az bekleme süreniz 11 dakika diyor. çüş. o süre içinde çıkıp bankaya giderim ben.

bu kesintiyi geri aldırmak için yasal prosedür nedir? yeminle artık elime silahı alıp bankaların kapısına dayanacağım zaten kafayı yedim resmen.

edit: çüşteri hizmeti nedir allasens dsdfsfda

bunların ilkokul kısmında okuyan çocuğu, kardeşi, kuzeni, komşusu, akrabası vs olan var mı?

cahile bi yardım..

hem itunes'a hem de itunes ile bilgisayardan telefona müzik atmak istiyorum, bunun için sanırım ilk olarak ortam tarama yapıyoruz. ama ben ortamları tara dediğimde bilgisayardaki 798978978767870 tane medya dosyasının hepsini şeyapıyor. ben öyle olmasını istemiyorum, belirlediğim klasörler taransın istiyorum. mümkün değil mi?

vallahi de çok cahilim.

türkçeden ingilizceye bir çeviri var elimde. normalde tereddüt etmem ama çok fazla tıbbı terim olduğu için bilemedim. mesela "eksizyon yapmak" gibi kavramlar var ama bunun için do-make-apply vs hangi fiili kullanacağımı bilmiyorum.

ben çevirsem, bu tarz şeyler olmuş veya olmamış demek için bi gözden geçireniniz olur mu? tıpla alakam yok, öğrencimin dersi için yardımcı olacağım. içinizde bu terimlerden anlayan varsa ve "tamam abla ben bi göz atarım" derseniz ben de kıza tamam diyeceğim. öyle çok bir şey istemiyorum, şu terim öyle değil böyle kullanılır gibi basit şeyler.

Gencler cok stresliyim. Resmen 20 yas erkenden olecegim bu gidisle. Hep birlikte bi el atsak da su temmuzu sona sardirsak, direkt agustostan devam etsek razi olur musunuz? Soyle bi gunu biriniz, diger gunu biriniz yiyiverseniz 20 kisiyle halledebiliriz bence. Karsi cikan olmasin lutfen, konu cok muhim. Hem karsi cikan olursa benim temmuzlarimdan birini veririm gelecek yillarda. Yeter ki hemen agustos olsun. Sonrasinda da eylul icin bir seyler planlamam lazim tabii. Ama ona sonra deginiriz.

hayatınızda belirlediğiniz makul değerde büyük hedefleriniz var diyelim - "ali ağaoğlu kadar zengin olucam" tarzı şeyler değil, şuraa gidip şunu yapacağınm şeklinde. kariyer de buna dahil olabilir.

senelerce uğraştınız ve bu hedeflere ulaştınız. ee? sonra?

sonrası sizce de çok boş değil mi? ne için yaşayacak insan?

ne demek?

hiç bunları gözlemleyeniniz oldu mu?

benim 2 tane brezilyalı arkadaşım var. birinin sevgilisi zaten türk ve kız da tamamen türk-türkiye aşığı olmuş. diğerinin türkiyeyle ve türklerle hiçbir alakası yok ama ne bileyim, kafa yapısı, tavırları, alışkanlıkları ve hatta tripleri bile tam türk gibi. hatta bizim erkeklerin "türk kızı" diye genellediği tüm kriterlere uyar. ben de bir türk kızı olarak o kızın attığı gibi trip görmedim mesela.

bunun dışında, ülke olarak bakınca da türkiyeye benzemiyorlar mı? mesela bir futbol aşkına şehirlerin kaldıramayacağı tesisler yapmak ve bir daha hiç kullanılmayacak bu tesisler için dünya para harcamak, insanların canlarının değersizliği, ihmalkarlık (belki de bunların hepsini orda meydana gelen ve türkiyedekilere çok benzeyen kazalara istinaden yazıyorum, bilemedim). dünyanın öbür ucunda olsa da insanlarını yapı olarak, ülkeyi de bu saydığım şekliyle bize çok benzetiyorum. başka hiçbir ülkede olmayan şeyler hep onlarda ve bizde oluyor gibi.

not: sambayı ve her türlü festivali tenzih ediyorum.

geçtiğimiz günlerde asgari ücretin saati 8,5 euro olarak belirlendi. yalnız benim merak ettiğim şey, part-time işlerde veya öğrenci işlerinde de bu rakam geçerli mi, yoksa sadece full-time'larda mı veriyorlar bunu? bu işlerden çok anlamıyorum.

3,5 yıl boyunca hesabımda durması gereken 8000 euroya ihtiyacım var - yaklaşık 25bin tl yapıyor.

kredi çeksek dünyanın faizi biniyor. ne yapabilirim, nasıl bulabilirim bu parayı? eş dost akraba kimseden çıkmaz bu para. herkesi toplayıp birkeştirsek çeyreği bile çıkmaz.

ne yapsak ki? nasıl bir çözüm bulabiliriz? beyin falan kalmadı artık bende.

arıyorum. bulduklarım genelde önizleme amaçlı max 20 sayfadan oluşan pdf'ler. bir database falan var mıdır full versiyonlarını bulabilmek için?

şimdi şu iki ürün arasındaki fark nedir? biri 15, diğeri 30 faktör korumalı, birinde salisilik asit var falan, ama doku olarak falan nedir yani bunların marifeti?

www.markafoni.com

www.markafoni.com

www.eksiduyuru.com

teneffüsteyim, aklıma bişey geldi. sonraki hafta için de ben kendime program yapıp, gelmek istemediğim günlere de "gelmicem" yazıp vereyim mi ellerine? asfsdfad

ya her hafta emrivaki yapıp "hocam haftaya böyle geliyoruz" diyip bi program sıkıştırıyorlar elime. haftanın 3 günü sabah 9 akşam 9 çalışacak şekilde, haftada 6 gün. diğer günler de öyle o fazla çalışmayı telafi edelim diye bir şey yok, yine normal saati kakalıyorlar. adam her hafta bir bahane buluyor, yok tekne su almış, yok foçaya gitmem lazım, bilmemkimin doğum günü ben bugün gelmicem vs vs artık dayanamıyorum.

az önce yine bir program tutuşturdu elime ve ben 1 hafta boyunca haftaya ptesi çalışmıyorum diye düşünürken (çünkü kendileri öyle diyip duruyordu, geri kalan günler çalışıyorum diye) o güne de sabah 9 akşam 9 koymuşlar.

dediğim gibi hayır deme şansım yok. başka iş bulma şansım yok, zaten eylülde bağlasalar da durmayacağım burda.

ama çok sinirliyim, sinirimden ağlamak üzereyim. yarım saate sonra derse gireceğim şimdi söylediler bana, sinirden başım dönüyor resmen. bir de pazartesiye yoktan ders planı yaratmam lazım, nasıl yetişecekse. bir de dalga geçer gibi "sen yaparsın yaa zaten hep derse giriyorsun" diyor.

diyorum ki bu insanlara bir kötülük yapayım, başka bir şey gelmiyor çünkü elimden. artık bunu bile düşünür oldum. napayım ben ya bana bi fikir verin. daha önceden de sorunlar vardı, yine burda paylaştım ama dediğim gibi, hiçbir şekilde açık kapı bırakmıyorlar artık bana. emrivaki yaptıkları günlere "doktordan randevum var" diyorum, "randevu saatinde gidip telrar gelirsin o zaman" diyorlar.

edit: farkındayım benim iş-patron nefreti duyurularım cocodancer'ın sevgilisiyle ilgili duyurularıyla yarışır hale geldi ama dayanamıyorum, paylaşabileceğim de kimse yok.

edit 2: he bir de şimdi sordum, o zaman bir sonraki haftasonu boş değil mi diye, "boş boş ya konuşurz onu" diye geçiştirdi ve gitti. net bir şey yok yani. il dışında olacağım falan desem bu kez neye güvenerek öyle plan yaptın biz sana kesin bir şey demiyoruz ki diyecekler.

menajerine değil, kendisine nasıl ulaşabilirim? twitter instagram falan da değil, direkt e-mail olsa keşke.

şu anda çalışıyorum, ama 25 yaşımda olsam da kız çocuk olduğum için çalışmasaydım babamın sigortasından yararlanabilecektim.

peki diyelim ki istifa ettim. tekrar babamın sigortasına geçmek için ne yapmak ve ne kadar süre beklemek gerekiyor? 99 gün gibi bir şey duydum, ama o zaman bu 99 gün içinde ben sigortasız mı olacağım?

diyelim ki "elma nasıl yenir" yazdım aradım. çıkan sonuçların içinde de tek başına "armut" kelimesi geçenleri bulmak istiyorum. bu nasıl yapılır?

Ciktim yurudum yurudum yurudum.

Gidecek bi yer bulamadim, geri dondum.

Bu da boyle bi animdir.

şimdi kart hsbc'den ama yakınlarda hsbc atm'si yok. denizbank falan var sanırım. bu kartla ödeme yapabilmek için de öncelikle şifre belirlemek gerekiyor doğal olarak ve onu sadece bankamatikten yapabiliyorum diye biliyorum. peki bu işlemi illa ki hsbc bankamatiğinden mi yapmam lazım? işte o denizbanka falan gidip yapsam olmaz mı?

fiyatlara bakıyorum çok fazla değil gibi ama millet amerikadan gelenlere falan sipariş veriyor daha uygun fiyatlı gelsin diye. acaba öyle yapınca gerçekten çok fark ediyor mu ki? mesela benim almayı düşündüğüm ürün 45 tl. bunu alsam alsam ne kadara alabilirim ki en ucuz? bir de avrupadaki fiyatları nasıl ki?

Daha once hic herhangi bir avrupa ulkesinde universiteye kabul aldigi halde vizesi yetismeyen kimse oldu mu? Oyle bir olay duydunuz mu? Almanyadan bir aya kadar kabul alacak gibiyim ama konsoloslugun sitesinde vize icin bekleme suresinin 4 ay kadar surebilecegine dair bir uyari yapmislar bu da toplamda 5-5,5 ay falan yapar yani ilk donemin yarisi bitmis olur. Kabul alindigi halde vizenin geciktigi bir durum oluyor mu, bu durumda ne oluyor merak ediyorum. Deutschstudentta cevap alamadigim icin buraya soruyorum.

aranan özellik dolgunluk vermesi ve uzun göstermesi. bildiğin fake kirpik arıyorum yani.

edit: hatta bir de eyeliner sorayım. maybelline'in şunu kullanıyorum, sürülüşü kalıcılığı falan mükemmel olsa da fırçası tam bir rezalet ve her ne kadar rengi grileşmese, solmasa da bir süre sonra küçük küçük parçacıklar dökülüyor göz çevreme. 3 günlük makyajla sokağa çıkmışım gibi kalıyorum.

www.maybelline.com

böyle kalıcı olan, suya dayanıklı bir eyeliner ve rimel kombinasonu tavsiyeniz varsa süper olur.

resmen bir hata yapmışım, iphone aldım. hiçbir artısının olmadığı gibi androidle karşışaltırınca eksilerini de görüyorum ve cidden canım sıkılıyor.

az önce whatsaptan bir video paylaşıldı bir grupta. benim dışımda herkes android kullanıcısı, videoyu herkes izleyebiliyor ama ben izleyemiyorum. tıkladığımda önce beyaz boş ekran çıkıyor, 1 saniye bile sürmeden de ekran kararıyor.

NEDEN???

video androidli telefonla çekilmiş bu arada. aynı kişinin daha önce gönderdiği videoları görebiliyordum, ilk kez bunda böyle oldu.