[]

özel sektördekiler gelecek için hiç kaygı duyuyor mu?
iş bulmak 40 yaşından sonra iyice zorlaşıyor. devlet işi çok rahat ama giren de bir o kadar az.özel sektörde çalışan ben ne sik yiyeceğim diye düşünen var mı benim gibi?

böyle bir sey yok. hatta tam tersi. kim uyduruyor bunlari. sordugun soruyu gercek kabul ederek cevaplamak yalnizca yel degirmeniyle savasmak anlamina gelir.
- edmond honda
(30.04.25 14:59:30)

Ben cok dusunmuyorum. Bahsettiginiz durum da yapilan ise gore degisiyor. 60 yas uzerinde hala proje yonetimi yapan, yazilim yapan yada yazilim projesi yoneten insanlar var. Fiziki zorlugu insani tuketecek seviyede islerde olsaydik dusunulebilirdi. Tabii aklima gelmiyor da degil. Yanlis tercihler yaptim diye dusunuyorum bazen.
Bunun yaninda devlette de bir garanti soz konusu degil. Normal sartlarda cikarilmiyorsun ama 10 sene once hangi "fetocu" cikarilacagini dusunurdu. Ya da su an gene torpille ise girenler, hele ki siradan bir is degilse. Bunlar da yerini saglam goruyor olabilir ama yarin dinamikler degisir kapinin onunde bulurlar kendilerini.
Bunun yaninda devlette de bir garanti soz konusu degil. Normal sartlarda cikarilmiyorsun ama 10 sene once hangi "fetocu" cikarilacagini dusunurdu. Ya da su an gene torpille ise girenler, hele ki siradan bir is degilse. Bunlar da yerini saglam goruyor olabilir ama yarin dinamikler degisir kapinin onunde bulurlar kendilerini.
- mbond
(30.04.25 15:01:59)

Mesleğe bağlı olarak değişse de özel sektör dünyannı her yerinde sıkıntılı. ansızın aylarca belki yıllarca işsiz kalma riski her daim var.
Kaygın yersiz değil ama fazla bence. Bu kadar korku varsa ne yapıp edip devlet işine gireceksin. Teorik olarak belediyede koruma görevlisinin özel sektördeki mühendise göre riski düşüktür ama ona göre de geliri olur.
Kaygın yersiz değil ama fazla bence. Bu kadar korku varsa ne yapıp edip devlet işine gireceksin. Teorik olarak belediyede koruma görevlisinin özel sektördeki mühendise göre riski düşüktür ama ona göre de geliri olur.
- runaway
(30.04.25 15:03:40)

ben düşünüyorum. hele şu aralar proje değişikliğinden vs baya korkuyorum. iş de değiştiremiyorum(bulamadım) kaldım öyle.
- jelly bear
(30.04.25 15:05:24)

hayır dünyanın neresine gidersem gideyim kendim için temiz ve güzel bir dünyayı sıfırdan kurabilirim. en büyük zenginlikte kişinin kendi işini kendi yapabilmesi.
sen suyunu kurutma, doğanı kirletme yeter.. birde adalet için mücadele et.
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip...
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne - üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının...
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
sen suyunu kurutma, doğanı kirletme yeter.. birde adalet için mücadele et.
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip...
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne - üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının...
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
- teyze
(30.04.25 15:07:06 ~ 15:08:34)

Özel sektörde tecrübeli kişi sektöre göre zaman geçtikçe değerleniyor ve eğer biraz becerisi varsa her türlü az çok para kazanır. O yüzden işsiz kalma kaygısından ziyade “daha ne kadar bu şartlarda çalışırım” diye düşünme şeklinde olup iş şartlarını düzenleme yoluna gidebiliyor. Bir de Türkiye’de hiçbir şeyin garantisi yok, evin/arazin bile her an kamusal alana dönüştürülebilir hiçbir dinamiği %100 kontrol altında tutamazsınız bu ülkede.
- titanic kemancısı
(30.04.25 15:08:29)

şirketin sektörünün geleceği ile alakalı, işsiz kalma durumu daha çok işler kesat gittiği ya da şirketin batacağı zaman oluyor
personel gençleştirme durumları için bol ikramiyeli teklif sunuluyor
personel gençleştirme durumları için bol ikramiyeli teklif sunuluyor
- mantık
(30.04.25 15:25:35)

Sana katiliyorum. Amerikada boyle bir sey yok mesela. Ama bizde 40i birak 35ten sonra elini ayagini cek diyorlar is dunyasindan adeta. Tam ortadogu kafasi iste. Ikili iliskilerde de bu boyle zaten. Hele kadinsan direkt öl.
- Kittie
(30.04.25 16:00:23)

bende farklı bir yerden görüşümü ileteyim.
türkiye'de özel sektörde çalışan vasıflı insanların çoğunluğu yurtdışına kaçtı. bu sebeple çok da vasıflı olmayan insanlar artık eskiden hayal edemeyecekleri mevkilere gelebiliyor. bende eskiden senin gibi düşünüyordum ama özel sektörde çalışan biri olarak eskisi gibi negatif değilim. sen aylardır iş arıyorsun ama inan bana ciddi şekilde insana ihtiyaç duyan ama insan kaynaklarının mallığından dolayı eleman bulamayan binlerce firma var.
türkiye'de özel sektörde çalışan vasıflı insanların çoğunluğu yurtdışına kaçtı. bu sebeple çok da vasıflı olmayan insanlar artık eskiden hayal edemeyecekleri mevkilere gelebiliyor. bende eskiden senin gibi düşünüyordum ama özel sektörde çalışan biri olarak eskisi gibi negatif değilim. sen aylardır iş arıyorsun ama inan bana ciddi şekilde insana ihtiyaç duyan ama insan kaynaklarının mallığından dolayı eleman bulamayan binlerce firma var.
- ayseee
(30.04.25 17:41:45)

Türkiye'de ve ABD'de de beyaz yakalı nitelikli çalışanlar arasında adı konmamış bir durum bu.
Ageism deniyor. Ve en az tartışılan konu bu. Yaşa bağlı ayrımcılık.
Özel sektörde 40+ insanlar şirket için daha maliyetlidir.
Genelde özel sektörün en sevdiği çalışan tipi 28-35 arası yaş grubunda olanlar. Bunlar hem işi bilen, hem dinamik hem de kendini full kariyerine adamış insanlar oluyor. Yani gece gündüz çalıştırırsın. Yükselme ümidi var kariyer hedefleri var.
Ama 35'ten itibaren bu grup içinde evlilerin, çocuk sahibi olanların sayısı artıyor. Haliyle bunların maaş beklentileri, yan hak beklentileri de artıyor. Üstelik işe daha az odaklı oluyorlar.
35 yaşında bekar bir çalışanla 45 yaşında evli çocuklu bir çalışanın iş konsantrasyonu aynı olmaz. Mesela 35 yaşındaki haftasonu çalışmayı sorun etmeyebilir. 45 yaşındaki daha az istekli olacaktır.
O yüzden büyük şirketlerde bu yaş grubu yavaş yavaş elenir. Bu arada kendileri de tercih etmez. Onlar da çok yüksek tempolu işlerde çalışmayı istemezler.
Burada şöyle bir doğal süreç var.
genelde büyük ve çalışanların hayallerini süsleyen havalı şirketler ortalama maaş +prestij ile genç çalışanları cezbediyor. Ve çok yoğun bir tempoda çalıştırıyor.
Yaş ilerledikçe çalışanların bazıları yönetici pozisyonlara terfi alıyor. Ama o pozisyonların da kapasitesi sınırlı.
Yönetici olamayanlar daha yüksek maaş beklentilerine ya da daha düşük tempo beklentilerine yoğunlaşıyor.
Bu durumda da büyük şirketler onların sorunlarına cevap veremiyor.
Onlar da daha orta ölçek firmalarda deneyimli çalışanlar olarak hayatlarına devam ediyor.
Çünkü orta ölçek firmalar kariyer hedefi olan genç çalışanları cezbetmez.
O yüzden deneyimli çalışanları alır işe.
Türkiye'de yaşınız ilerledikçe 1. lig firmalarda ya yönetici pozisyonlara geçmeniz gerekir, ya da daha düşük lig firmalara. özeti bu. ABD'de de benzer.
Bu avrupa'da biraz farklı. Çünkü beyaz yakalıların çok büyük sendikaları var Fransa'da falan.
Ben dünyanın 70 ülkesinde ofisi olan bir firmada çalışıyorum. Mesela ABD ofislerinde 50+ yaşında "SR" pozisyonda bir çalışan görmek çok zor. En azından benim çalıştığım firmada öyle. Varsa da tek tük. En kıdemli sr 35-40 yaşında. Diğerleri ya terfi almış pozisyon varsa, ya da bir şekilde gitmiş o şirketten.
Ama Paris ofisinde 50 küsür yaşında 30 yaşından beri SR olarak çalışan terfi olmayı da seçmemiş (yöneticilik pozisyonuyla sr pozisyonu arasında çok maaş farkı olmadığı için o pozisyonda kalmış adam sorumluluk almak istememiş)
Kendi de diyor başka ülkede beni bu yaşta burda çalıştırmazlar, Fransa'da sendika var o yüzden kovamıyorlar diye.
Ageism deniyor. Ve en az tartışılan konu bu. Yaşa bağlı ayrımcılık.
Özel sektörde 40+ insanlar şirket için daha maliyetlidir.
Genelde özel sektörün en sevdiği çalışan tipi 28-35 arası yaş grubunda olanlar. Bunlar hem işi bilen, hem dinamik hem de kendini full kariyerine adamış insanlar oluyor. Yani gece gündüz çalıştırırsın. Yükselme ümidi var kariyer hedefleri var.
Ama 35'ten itibaren bu grup içinde evlilerin, çocuk sahibi olanların sayısı artıyor. Haliyle bunların maaş beklentileri, yan hak beklentileri de artıyor. Üstelik işe daha az odaklı oluyorlar.
35 yaşında bekar bir çalışanla 45 yaşında evli çocuklu bir çalışanın iş konsantrasyonu aynı olmaz. Mesela 35 yaşındaki haftasonu çalışmayı sorun etmeyebilir. 45 yaşındaki daha az istekli olacaktır.
O yüzden büyük şirketlerde bu yaş grubu yavaş yavaş elenir. Bu arada kendileri de tercih etmez. Onlar da çok yüksek tempolu işlerde çalışmayı istemezler.
Burada şöyle bir doğal süreç var.
genelde büyük ve çalışanların hayallerini süsleyen havalı şirketler ortalama maaş +prestij ile genç çalışanları cezbediyor. Ve çok yoğun bir tempoda çalıştırıyor.
Yaş ilerledikçe çalışanların bazıları yönetici pozisyonlara terfi alıyor. Ama o pozisyonların da kapasitesi sınırlı.
Yönetici olamayanlar daha yüksek maaş beklentilerine ya da daha düşük tempo beklentilerine yoğunlaşıyor.
Bu durumda da büyük şirketler onların sorunlarına cevap veremiyor.
Onlar da daha orta ölçek firmalarda deneyimli çalışanlar olarak hayatlarına devam ediyor.
Çünkü orta ölçek firmalar kariyer hedefi olan genç çalışanları cezbetmez.
O yüzden deneyimli çalışanları alır işe.
Türkiye'de yaşınız ilerledikçe 1. lig firmalarda ya yönetici pozisyonlara geçmeniz gerekir, ya da daha düşük lig firmalara. özeti bu. ABD'de de benzer.
Bu avrupa'da biraz farklı. Çünkü beyaz yakalıların çok büyük sendikaları var Fransa'da falan.
Ben dünyanın 70 ülkesinde ofisi olan bir firmada çalışıyorum. Mesela ABD ofislerinde 50+ yaşında "SR" pozisyonda bir çalışan görmek çok zor. En azından benim çalıştığım firmada öyle. Varsa da tek tük. En kıdemli sr 35-40 yaşında. Diğerleri ya terfi almış pozisyon varsa, ya da bir şekilde gitmiş o şirketten.
Ama Paris ofisinde 50 küsür yaşında 30 yaşından beri SR olarak çalışan terfi olmayı da seçmemiş (yöneticilik pozisyonuyla sr pozisyonu arasında çok maaş farkı olmadığı için o pozisyonda kalmış adam sorumluluk almak istememiş)
Kendi de diyor başka ülkede beni bu yaşta burda çalıştırmazlar, Fransa'da sendika var o yüzden kovamıyorlar diye.
- anten
(30.04.25 19:21:00)

Özel sektörde bu dünyanın her yerinde olan bir risk. abd için konuşacak olursan belli yaştan sonra özel sektör şartlarına çoğu kişi dayanamaz. beklenti Türkiye'ye göre çok daha fazla.
Memuriyetin değerli olmadığı bir kara parçası yok.
Memuriyetin değerli olmadığı bir kara parçası yok.
- runaway
(30.04.25 19:31:53)
1