kamyoncu: çekingen bir çocuk olarak lise 1'de okulun kurallarına uygun şekilde en başta kundura ayakkabıyla gitmiştim. ayrıca tırları gerçekten çok severdim ve istanbul'u avrupa'ya bağlayan yol bizim ilçeden geçerdi, okuldan dönerken köprünün üstünde bazen durup tırları izlerdim. hem tır sevgim hem de sene başındaki o "ağır abi" imajım sebebiyle adım kamyoncuya çıkmıştı.
moskof: eh yani uzun uzun anlatmaya gerek yok, kültürel olarak olsun akademik olarak olsun hayatımın önemli bir kısmı rusya'yla geçti, üstüne muhafazakar aileden "gomaniz" çıktığım için MİLLİ GÖRÜŞÇÜ akrabalar bile şakasına moskof/komünist demeye başladı. annem moskof der bize kardeşimle, o yüzden buna öncelik veriyorum.
profesör: bu aslında bana "yapışan" bir lakap değil ama çocukken çok kitap okur ve çok soru sorardım. dayılarımın, amcalarımın filan böyle seslendiğini hatırlıyorum.
ivan klasnic: bunu aşağıdaki cevabı görünce hatırladım. ilkokul-ortaokul civarı arkadaşlarım böyle derdi. futboldan dolayı. çok güçlü ve süper futbol oynayan bi çocuk değildim ama hakikaten acayip paslar verirdim, bileğim iyiydi. o yüzden "klas" anlamında o zamanın topçularından ivan klasnic'in adını vermişlerdi sağolsunlar.
0