[]

başka bir dilde yazılan tabelalardan neden rahatsız olunur?

hayatım boyunca bunu anlayamadım. kategorik olarak ingilizce, arapça, rusça veya türkçe tabelalara karşı nötr durumdayım. bir önyargım yok. ancak tabela tarafında tıpkı menülerde olduğu gibi belirli bir standardizasyon getirilmesini destekleyebilirim. örneğin türkçe anadilimiz olduğu için türkçe olarak ne olduğu belirtilmek koşuluyla diğer başka dillerde de isteyenler tabelasını asabilmeli bence. sonuçta ticari bir işletme bu. ve işletmeci kendi kararını verebilmeli. biraz yeni doğan bebeğe isim koymak gibi düşünüyorum. isteyen istediği ismi koyar. isteyen istediği dilde tabelasını yazar.

diğer yandan özellikle arapça tabelalar konusunda ekstra bir hassasiyet söz konusu iken ingilizce, rusça veya başka dillerdeki tabelalar için bu hassasiyet yok gibi. kendimi bir arapsevici olarak nitelendiremeyeceğim gibi arapça karşıtı olarak da nitelendiremem. bu konuda oldukça şeffafım.
sonuçta türkçe tarih boyunca farklı alfabeler kullanmış bir dil. bugün malesef latin alfabeleriyle yazılan her şey türkçe gibi algılanıyor.

eğer amaç türkçe dilini korumak ise en başta ingilizce tabelalarla mücadele etmek gerekmez mi?
patisseri olmayan pastane veya rent a car olmayan araba kiralama şirketi kalmadı artık çünkü.
ama ingilizce global dil vs diye normalleştirmeyin lütfen. 2 yıl sırbistan'da yaşadım. starbucks tabelası latin harfleriyle yazılmanın dışında kendi dillerindeki okunuşuna göre ve kendi alfabeleriyle de yazılıydı. ingilizce sırbistan'da global değil mi yani şimdi koskoca şirket global markasını tek başına kullanamıyor.

 
Söz konusu dilleri konuşan kişiler ülkeyi istila ediyor. Bir Rus ya da Ukraynalı milyon TL verip Antalya'da yaşarken bir de onun için tabela mı oluşturacağız. Biz ona uyum sağlamayacağız, o bize uyum sağlayacak.

İngilizce dışında tamamen yasaklanmalı bana göre.
  • dissendium  (14.04.24 01:40:06) 
ingilizce bilmek ve bir şeyleri ingilizce yapmak daha cool geliyor çünkü birçok insana. anadolu'da açılmasa hiçbir şey değişmeyecek üniversitelerde okuyup biosuna bölümünü üniversitesini ingilizce yazanları düşünün mesela. tabela mevzusuyla aynı kökten geliyor.

arapçada ise alfabe latin değil. ayrıca arapça tabeleların birçoğunluğu suriyeli dükkanlarında var. bazı yerlerde kendi mahallelerini kurdukları için neredeyse antipatik geliyor tabi ki tabelaları.

bir de ingilizce bilen ya da ingilizce marka kullanan kişi de yüzde doksan dokuz türk. neyin mücadelesini vereceksin ki? arapça tabelada öyle bir durum yok. mülteci muhabbeti olmasa yabancı tabela indirmenin ben bu kadar yaygın olacağını da düşünmem açıkçası.

benim şahsi fikrim kesinlikle başka alfabe kullanılmaması ve mümkün mertebe hepsinin türkçe olması yönünde.
  • black holes in the sky  (14.04.24 01:40:43 ~ 01:41:38) 
ingilizce tabelalara dahi sınırlama gelmesi lazım..bunun x sevicilik x düşmanlığıyla alakası yok, tamamen kendimizle alakalı bir durum. tabii halkta bilinç olmadığı gibi bir de buna izin veren yönetici şaklabanlar olduktan sonra hiç umudum yok.


  • gule gule  (14.04.24 02:12:45 ~ 02:13:41) 
kültür erozyonu dediğimiz durum bu. buradan bana sadece tabela değil, dilin doğru kullanılmaması da geliyor. buradaki amaç kendi kültürünü koruyup kollamak. bunun iktisadi durum için turist için kabul edebilirsiniz. ancak ülkesinde savaş olup maddiyatı sayesinde burada ikamet eden insanlardan böyle bir talep gelirse de verilecek cevap bellidir. "misafir umduğunu değil bulduğunu okumalıdır."


  • phonex  (14.04.24 02:37:24) 
aslında olmamak lazım dediğiniz gibi yanında bir yerinde türkçesi de varsa. esnafın bölge şartlarından veya yaptığı işten kaynaklı hedef kitlesi olarak belirlediği bir millet varsa onların diline özgü tabela yapması gayet doğal. ancak şöyle bir şey var bir bölgede farklı dilden tabelaların olması o bölgede o dili kullanan milletten epey bir kişi olduğunun göstergesi. yani rahatsız olunan görünürde tabela gibi ama özünde bu durum oluyor esasında.

hayat tarzı, ideoloji gibi sebeplerden ötürü kendi şehrinde rusların yaşaması rahatsız etmeyip arapların yaşaması edebilir bir kesmi bu da gayet kendi içinde mantığı olan bir durum normal yani. tam tersi araplardan rahatsız olmayıp ruslardan olan bolca insan da var. bunlar kişiye göre değişir ve hepsinin kendine göre sebepleri var. amaç dili korumak değil yani o yüzden ingilizce de global dil olduğundan normal. ayrıca dili korumak da enteresan bir kavram dil canlı ve gelişen bir varlık işte bugün 100 yıl önce kullanılan dil ne kadar farklı geliyorsa bize 100 yıl sonraki türkçe de bugüne göre farklı gelecek muhtemelen beyhude bir çaba.
  • semaforo de medianoche  (14.04.24 03:23:59 ~ 03:27:39) 
ırkçılık


  • banach  (14.04.24 09:08:00) 
Beni rahatsız etmiyor. Türkçesi belirtildikten sonra isterse Elfçe yazsın. Kültürün böyle şekilci şeylerle korunacak bir şey olduğunu düşünmüyorum, daha kompleks bir olay


  • nundu  (14.04.24 09:43:00) 
Bu tip sorular beni çok güldürüyor. Ya dışarıdan aşırı izolesiniz ya da gerçekleri umursamıyorsunuz.


  • sevilen progressive türkücü  (14.04.24 13:41:18) 
Eğer ingilizler ülkeye gelip kendi mahallelerini falan yaratmaya baslasaydi belki de dediğiniz daha önemli olurdu.
Ama ben izmir'e geldiğim zaman bazı geçtiğim yerler resmen orta doğu olmuş. Bir sürü arapça tabela falan.
Eğer Türkiye'de arap mahalleleri yaratıyorsak o zaman sorun yok ama amaç bu değilse o zaman sorun var.
Misal al bak şunun aciklanabilir yanı var mi?
www.aykiri.com.tr

Ben de türkücüye katılıyorum yani. Ben iki üç haftalık tatilde bile Türkiye'nin geldiği hali görüyorum ve sonunda birilerinin buna karşı savaş baslatmasi güzel.
Örnek veriyorum Fransa'da da orta doğu, asya vs restoranları var ama isimleri iki isimli oluyor, tabelalar zaten Fransızca. Ben dil koruma konusunda fransiz gibi olmamizi tercih ederim. Misal sizin tepkinizde katıldığım örneklerden biri tobacco shop. Türkiye'de her yer tobacco shop olmuş, kim neresinden uydurduysa. Bunun da duzenlenmesi lazım.
  • logisticsmanager  (14.04.24 14:23:07) 
Managerın bahsettiği gibi fransızların tek özendiğim yanı dillerini koruma konusundaki tutumlarıdır. Bizim ülkenin milliyetçisi bile nedense lütfedip diline önem vermez. Sadece dili korumak kültürü korumaya yetmez ama dili korumadan da kültür olmaz.


  • asteriks  (14.04.24 14:45:25) 
Çok uzun yazacaktım da üşendim.
@sevilen progressive türkücü +1
demekle yetineyim.
  • Mirket  (14.04.24 14:54:58) 
ben hicbiri olmasin istiyorum, o kadar ulke gezdim museum, city centre diye gosteren ingilizce tabela bile yok.
arapca da ise daha fazlasi var.

  • durgunfoton  (14.04.24 15:34:04) 
Sevilen progressive turkucu +1


  • Kittie  (14.04.24 17:07:24) 
sevilen progressive türkücü +1000


  • ercu cozer  (14.04.24 17:59:39) 
İki önerme ile başlıyorum.
* Dil iletişim içindir.
* Tabelalar ticaridir.

Kusura bakmayın, tüccar kime ulaşmak derdinde ise onun dilinde yazar. Oyuncakçının şirin fontlu tabelası çocuğa nasıl hitap ediyorsa araç kiralama şirketi de turiste öyle hitap eder. Fırıncılar fırındır. Bakery değildir. İnadına yazanı göremezsiniz. Ancak pastacılık bize ithal gelmiştir. Haliyle patiseriden Éclair (ekler) almak da tabiidir.

En büyük derdimiz bu olsun. İyi pazarlar.
  • Etanglement  (14.04.24 18:10:23) 
Başka dildeki tabelalar kültür istilası çünkü. Turistik bölgelerdeki tabelalar bile bilgilendirici olarak İngilizce alt metinli yapılabilir ama Türkçe olmalı. Bu arada marka adı ile tabela arasındaki ayrımı da yapmak lazım. Marka adlarını da hep yabancı yapmak ezik bir yabancı özentiliği ama verdiğin örnekteki gibi "patisserie" detayı gibi şeylere müdahale edilmeli bence. Yine aynı paragraftaki notunda olduğu gibi yabancı markalar da latin harfleri ile yazılmalı tabii ki.

Marka isimlerine Türkçe dayatamazsın tabii ki ama arapça seçmek isteyen "El Shaarawy Kafe" yazsın. Başka alfabe ile değil. Marka isimlerinde de Türkçe seçenlere teşvik ya da yabancı seçeceklere ekstra yük gelsin. Artık hangisi X'i o dönem daha mutlu edecekse.
  • nawar  (14.04.24 18:30:23) 
yanıtlar için teşekkür ederim arkadaşlar,

@sevilen progressive türkücü
ne dışarıdan aşırı izoleyim ne de gerçekleri önemsemeyen bir tipim.
tabelaların hangi dilde olduğu konusuyla ilgilenmek benim dünya görüşümde oldukça gereksiz bir ayrıntı ve salt bu konu üzerinden milletçilik taslamak bana oldukça gülünç geliyor. çünkü milliyetçilik böyle şekilci uygulamalarla değil bu memeleket için katma değer üretmekle veya işini iyi yapmakla ülkeni milletini iyi temsil etmekle çok daha ilgili bir mesele.

tabelalar fransızca olunca ben frankofon bir kültüre sempati duymuyorum. fransızcaya bir hayranlık veya düşmanlık da beslemiyorum. diğer diller için de aynı. bu oldukça gereksiz ve keyfi bir durum çünkü. her dil ve kültür kendi temsilcisi için özeldir. eşimin kardeşinin londra'da bir restoranı var ve ismi türkçe. müşterileri büyük çoğunlukla türkler ve araplar.

tacir hangi kitleye hitap etmek istiyorsa veya bundan da bağımsız hangi alfabeyle hangi dille tabela yazmak istiyorsa yazsın bundan kime ne? gerekli standardizasyonu sağladıktan sonra yazılan dile tepki göstermek bana gerçekten çok gülünç geliyor.

arapça veya başka bir dilde yazılan tabeladan niçin rahatsız olayım ki? arapça tabela asılınca benim türklüğüm niye zarar görsün? ingilizce zaten dilimizi tarumar etmiş maksadın dil ve kültür hassasiyeti olmadığı gayet net burada.

bir süredir alanya'da yaşıyorum burada neredeyse her iş kolunda her yerde rusça tabela görmek mümkün. yani mağazadan restorana ve hatta avukatlık ofisleri bile. ben bundan rahatsız olmuyorum çünkü insanların hedef kitlesi belli. demografi belli. hatta belki mülk sahibi yabancı kendi dilinde tabela asıyor ve burada bir yatırım yapmış oluyor.
bundan bir insan niçin rahatsızlık duyar?
  • ezkaza  (15.04.24 00:04:12) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.