ben şu an chuck palahniuk'un "tıkanma" adlı romanının yarısındayım. yazarın okuduğum ilk romanı.kitabı anlamakta zorlandığım için yarısında olmama rağmen incelemelere bakayım dedim. sonra yalın alpay'ın yazıları arasında bu ismi gördüğümü hatırladım. tabii yalın alpay, yazarı incelerken bütün romanl
ben şu an chuck palahniuk'un "tıkanma" adlı romanının yarısındayım. yazarın okuduğum ilk romanı.
kitabı anlamakta zorlandığım için yarısında olmama rağmen incelemelere bakayım dedim. sonra yalın alpay'ın yazıları arasında bu ismi gördüğümü hatırladım. tabii yalın alpay, yazarı incelerken bütün romanlarını okuyup yazısını yazmış ama sonuçta yine de benim de bir şeyler anlamam lazım okurken. halbuki ben yalın alpay'ın anladığı şeylerin çoooook uzağındayım.
mesela adam "Dövüş Kulübü‘nün, Gösteri Peygamberi‘nin, Görünmez Canavarlar‘ın ve Tıkanma‘nın karakterleri kendilerini ilk fırsatta yıkarlar ve başka kişilere dönüşmek için fırsat kollarlar." demiş. "Kendilerini tanımlayan en kuvvetli özelliklerine saldırır Palahniuk’un ilk romanlarının kahramanları ve kimliklerini yeniden ve yeniden icat ederler. İlk dönem Palahniuk’da insanın bir özü yoktur ve kişi kendi özünü kendisi yaratmaktadır. Üstelik bu süreç ömür boyunca yenilenmekte ve hiç dinmemektedir." demiş. kitap bitince de benim bunlar asla aklıma gelmeyecekti.
tabii bazı şeyleri okuduktan sonra "aa evet doğru ya, bu böyle tabii, basit bir şeymiş, aklıma gelirdi" diye düşünüyor insan ama böyle de olmuyor. insanın aklına gelmiyor, o şekilde anlayamıyorsun.
e peki ne yapacağız, nasıl anlayacağız bu romanları? körü körüne de okunmaz ki ya.
yalın alpay'ın yazısı:
www.politikyol.com