[]

şeker bağımlılığından nasıl kurtulurum

ben bir şeker bağımlısıyım.

insülin direnci var, simit şeklinde göbek var, grade 2-3 karaciğer yağlanması var, fazla kilo var (bmi: 35), diyabetik denecek ölçüde değil ama açlık kan şekerim de normalin üstünde (115-125 mg/dl). her şey var, yok yok.

ama şekere ve şekerli gıdalara dayanamıyorum. dürtüyor, ye beni diyor. irademe hakim olamıyorum.

hamur işlerine direnebilirim, ama nerede sevdiğim bir tatlı olsun, gofret olsun, çikolata olsun kendime hakim olamıyorum.

bari meyve yiyim, en azından vitamin de alırım desem, bir oturuşta 2 kilo portakal yiyebiliyorum, onda da sınırım yok, kendimi durduramıyorum. pis bir bağımlılık.

diyet yapayım diyorum. yediğim kalorisi hesaplanmış gıdalar hiç sorun değil, aç kalmak da sorun değil, ama açken tatlı göreyim o beni dürtüyor. yemeğin üstüne de illa ki ağzımı tatlandırma isteği geliyor. toksun işte yemekten yeni kalktın ayı, yeme o tatlıyı diyemiyorum. illa ağzıma çikolata atıyorum. bir dilim yesem neyse, gerisi de geliyor, hop bütün paketi gömüyorum. evde bulundurmayım desem, çocuk değilim ya çıkıp alıyorum anasını satayım. dur işte alma di mi, yok.

spor yapıyorum (düzenli değil, ara sıra). gidip 1 saatte 1500 metre yüzüyorum. çıkınca açım tabii. gaza gelmiş olduğum için sağlıklı şeylerle karnımı doyuruyorum, hadi hop üstüne yine tatlı bir şeyler yeme isteği. bütün o yüzdüğüm boşa gidiyor.

ofiste çekmecemde 3 büyük paket eti hoşbeş var mesela. yemekten sonra onlardan birini yiyecek olmak bana mutluluk veriyor. yemezsem rahatsız ediyor. açıp bir tanecik yesem bile paket bitmeden duramıyorum. hadi durdum, paketi katlayıp lastikledim, 5 dakika sonra sesleniyor bana oradan beni ye beni ye diye.

metformin de alıyorum doktor önerisiyle ama şekeri kesmedikten sonra o da faydasız.

ne yapayım ne edeyim de kurtulayım bu bağımlılıktan bir yol gösterin dostlar.

edit: al bu da soruyu sorar sormaz sözlük'te çıkmaya başlayan reklam: imgur.com

 
Tek ihtiyacınız olan şey güçlü bir irade. Şunu unutmayın hiçbirşeyin tadı sağlıklı olmaktan daha güzel değil.

Şu anda aksiyon almazsanız ilerleyen yıllarda çok sıkıntı çekme ihtimaliniz var. Bunları düşünün kendinizi alıkoyun. Emin olun bir süre sonra o kadar da şeker canınız istemeyecek.

Eğer şöyle birşey arıyorsanız bir ilaç alayım o ilaç sayesinde canım şeker istemesin az yiyeyim vs. öyle birşey yok. var diyenler de yalan söylüyor. bu işin kolay yolu yok. Kendinizi alıkoyacaksınız yemekten.

2 sene önce grade 2 karaciğer yağlanması olan ve hamur-şeker bağımlılığı olan birisi olarak yazıyorum bunları. Çok şükür karaciğer yağlanmam grade 1'e düştü. Üzerine çalışıyorum. 10 kiloya yakın da kilo verdim bu süreçte.

Kolay gelsin.
  • nuevo  (11.03.22 09:49:47) 
21 günlük programlar var hatta böyle bi instagram sayfası var, isterseniz link atarım. 21 belki çok uzun gelebilir ama siz 5’le başlayın mesela, yemediğim kadarı kârdır diye düşünebilirsiniz.
Sık ve az yediriyor, sporu da sizinki kadar yoğun yaptırmıyor. Bence önceliğiniz şekerden uzaklaşmaksa egzersize abanmaya gerek yok şimdilik. Önce yemeyi düzenleyip hafif egzersiz eşliğinde vücudu kontrol altına almak daha doğru sanki.

  • megalomaniac  (11.03.22 10:00:02) 
yemek saatlerinizi düzenleyebilirsiniz. her aklınıza geldiğinde yemek yiyemeyeceğinizi bildiğinizde bir süre sonra vücudunuz da alışıyor. ben tatlı sevmeyen biriyim ama bazen tatlı krizine girdiğim oluyor, o zamanlarda da yaptığım şey şu, bir gün kurusunu alıyorum bolca tarçına batırıyorum içine de yarım ceviz koyup yiyorum. hatta kendimi şımartmak istediğimde de hindistan cevizine batırıyorum bazen.

belki canınız tatlı çektiğinde bu şekilde 2 parça yerseniz idare edebilirsiniz.

olay tamamen kendi iradeniz aslında gerçekten. ben bu tatlıyı yemeyeceğim dediğinizde 2 hafta sonra zaten canınızın çok da istemediğini fark edeceksiniz.
  • susannah delgado  (11.03.22 10:06:48) 
İki önerim var. Birincisi intermittent fasting, diğeri de yemekten hemen sonra diş fırçalamak.


  • chavezding  (11.03.22 10:22:06) 
aslında metformin alıyorsanız bu isteğinizi kesmesi lazım? aldığınız doz ne kadar?

bir de muadil ilaçlar da denenebilir doktor kontrolünde, metformin eğer kısa süreli salınımlıysa -glifor gibi- belki de kısa sürede vücuttan atıldığı için etkisi az oluyordur ve yine tatlıya yöneliyorsunuzdur. yok, diaformin gibi uzun süreli salınımlı bir ilaçsa da, belki dozu az geliyordur. şu anda tamamen salladım ve doktor değilim, ama kimyasal reaksiyonlar açısından böyle düşündüm. çöok büyük yamuluyor olabilirim :/
  • pasp  (11.03.22 10:42:50) 
sizin kadar olmasa da ben de tatlıyı çok seven bir insanım. kilo verme calışmalarına başlamadan önce dediğiniz gibi ucundan bir parça alayım dediğim çikolatanın tüm paketini gömüyordum vs.
(ayrıca bütün sülale şeker hastası ve azıcık kaçırsam bende de simitler cıkıyor.)

o zamanlar kilo verme hesabına düşük karbonhidratlı ketojenik benzeri bir seylere başladım. haliyle hem şekeri hem yüksek karblı ürünleri bırakmak asırı zor oldu. ilk 2-3 hafta baş ağrıları, halsizlik derken bok gibi geçti.

kendi deneyimimden bahsederek söylüyorum, bırakmaya karar verip uygulamaya başlayınca daha da kötüleşiyor ama irade ve istikrar önemli. cunku ucundan kaçırınca devamı geliyor. kendi yaptıklarımı yazıyorum.

1-yazmıssınız ama evde/ ofiste bulundurmamak asırı önemli. getir vb uygulamaları da silmek işe yarıyor.
dısarı cıkıp alma kısmı için irade dısında bir sey diyemiyorum. benim tembel olmam bu noktada işe yaradı belki :D
2-rafine şekerli market ürünleri yerine kuruyemiş (ufak paketlerde alınabilir) tüketmek şeker isteğimi azalttı.
3-yukarıda yazdığım gibi, öğünlerde düşük carblı beslenmek de etki etti bence.
4-bir de hem beslenme hem de spor için ,evet kısa süreli hedefler koymak önemli ama, uzun vadede sürdürmek, ara vermeden gelip geçici değil sürekli hale getirmek gerekiyor diye düşünüyorum.
(yani 5 gün spor yapmayıp 1 gün 1.5 km yüzmek değil de her gün 500 m yüzmek gibi.)
ne kadar düzenli olursanız o kadar kolaylaşıyor bence.
  • demoniclewinsky  (11.03.22 11:13:52 ~ 11:16:37) 
valla bunun bir yolu yok ya, tamamen "mindset" ben cok uzun sureler sekersiz beslendim buna meyve de dahildi hatta.

intermittent fasting yardimci olur tabi onu yapacak irade de benzer bir irade, ne kadar az yersen seker tuketme ihtimalin o kadar azalir. seker gercekten uyusturucu madde gibi, ben ilk sekeri kesmeye basladigim zamanlari hatirliyorum (biraktim, tekrar tukettim, biraktim...) ama ilk bu konuya kafayi taktigim zamanlarda hatirliyorum usenmeden kalkip markete gidip eti canga falan alirdim insanin gercekten kafasina cakiliyor o seker ihtiyaci. sonra kendimi tuttum yani bir yolu var mi gercekten emin degilim ama 1 hafta - 10 gun gectikten sonra her sey daha kolay oluyor emin ol.

ayrica evde-ofiste sekerli paketli her seyi kaldir at, asla tekrar alma. bence bu is tamamen kafada bitiyor belli bir yolu yok ama uzun zamandir IF de yaptigim icin IF'le denemeni de tavsiye ederim.
  • bay b  (11.03.22 11:33:05) 
Abi bu işi çözmen için bu işin mekaniğini çözmen lazım, sonra olay kafanda daha basit hale gelir.

İnsülin direnci nedir önce bunu bilmen lazım. Vücuduna aldığın şeker önce insülin yardımıyla hücrelere girer burada, enerjiye dönüştürülmek üzere depo edilir, fazlası da yağa dönüşür. Sen eğer fazla karbonhidrat alıp hücreleri dolduruyorsan ve o hücreleri boşaltmıyorsan hücrelerde şekere yer kalmaz, sen her şeker aldığında vücudun o şekeri hücreye sokabilmek için daha fazla insülin üretir, insülin şekeri zorla hücreye sokmaya çalışır ama senin hücreler dolu olduğu için bu bir işe yaramaz, bir süre sonra hücreler insüline direnç oluşturur ve en sonunda hiç tepki vermez; aldığın karbonhidrat direkt yağa dönüşür. İnsülin direnci budur.

Şimdi burada sence asıl problem nedir? Şeker bağımlılığı mı? Hayır. Senin sorunun fiziksel olarak hiç hareket etmemen. Ne dedim başta? Hücrelere enerji olarak aldığın şekeri boşaltman lazım. Yani hücrelerin boşalacak ki yeni gelen şekere yer kalsın, insülin de işini yapsın. Sen hep yiyip hiç enerji harcamazsın bir süre sonra direnç oluşuyor. Aldığın metformin de ne yapıyor koçbaşı gibi hücre kapısını açmaya çalışıyor zorluyor o arada vücut dengen bozuluyor ishal falan oluyorsun. Senin yapman gereken, ki insülin direncinin çözümü budur, hücreleri insüline duyarlı hale getirmektir, bu da körleşmiş hücreleri tekrar duyarlı hale getirmektir, bunun çözümü de hücrelerinde depo edilmiş ama kullanılmamış şekeri enerji olarak k kullanmaktır, bu da sadece günlük minimum 1 saatlik egzersizlerle olur. Çözüm bu. Yani senin yaptığın gibi arada bir yaptığın yüzme gibi değil.

Açıkçası bunun iradeyle kendini tutmanla bir alakası yok, sen kalori aldığında şekerin hızla yükselir, vücut onu hücrelere sokabilmek için bol bol insülin salgılar hücreye sokamayınca hepsini yağa çevirir kan şekerin düşer, sonra canın yine böyle şeyleri ister, bu bir kısır döngüdür. Ha burada şeker değil de başka bir şey yersen yine aynı şey olur zira sorun burada karbonhidrat alman değil, hücrelerinin kör hale gelmesi, çözüm de hücreleri tekrar duyarlı hale getirmektir, nasıl yapacağını da yukarıda yazdım zaten.
  • Kaleci Saçlı Forvet  (11.03.22 11:40:49) 
önce şöyle başla, mümkünse biri (daha daha mümkünse otoriter biri) sana porsiyon yapsın. hoşbeş'in deposu çekmecen olmasın. çevrendeki, senin hakimiyetindeki tüm abur cuburu teslim et. mutfakta ya da porsiyon yapan kişinin bildiği bir yerde dursun.

işin biraz önünü alırsan, tamamen kurtulmak için gücün, dayanağın olur. istersem yaparım moduna girersin. sen şu anda tamamen teslim olmuş durumdasın. bir anda çat diye kesemezsin. relapse yaşarsın.
  • gabe h coud  (11.03.22 11:53:42) 
Ben size uyku saatlerinizi mümkünse en geç 22.30-05.30 aralığına çekmenizi tavsiye edeceğim.

Uykunun gece uyunması ve en karanlık ortamda uyunması, tabii bir de havası temizlenmiş bir odada uyunması, insanın iştahını ve tatlı ihtiyacını muazzam dengeliyor. Bunu yaşayarak gördüm. Kendinizi sırf uyku konusunda sıkı sıkı eğitseniz bile fazla kilonuzun en az üçte birini diyetsiz sporsuz verirsiniz.
  • muhayyer divan  (11.03.22 12:31:38) 
ete aban. güzel et ye. yiyebildiğin kadar. kusana kadar et ye. şeker meker bi şey aramazsın.


  • alperz  (11.03.22 14:16:08) 
"yemeğin üstüne de illa ki ağzımı tatlandırma isteği geliyor."

ben bundan sütlü kahve içerek kurtulmuştum. çay kaşığının ucuyla hindistan cevizi şekeri ekliyordum. sütün kendi şekeri de var zaten. akşam 6 gibi gelen tatlı krizimi dengeliyordu.
  • hakikatler bosluga bakan aynalar miydi  (11.03.22 14:26:24) 
Geçici bir çare öneriyorum size: züber. Evet ben çikolata gofret türevlerinden züberw geçerek kurtuldum. Hem de bugün tam 1 ay oldu. İçeriğinde hurma kuru meyve daha doğrusu doğal şeker var. Nasıl istiyorsanız yine öyle yaşayın yiyin için ama aldığınız abur cubur lar züber olsun sadece. Şişkinlik azalıyor tatlıya olan saldırma hissi kayboluyor. Yemek sonrası illaki tatlı aranmak tarihe karışıyor. Evde paketi açılmamış cips çikolatalım duruyor. İrademi kutlayıp yemeden devam ediyorum. Züber denemeye karar verirseniz ilk önce fındıklı kakolusunu tercih edin. Çikolataya en yakın tad onda. Antep fıstıklı olan lokma ları ise aşırı güzel. Reklam gibi oldu ama gerçekten faydasını gördüm en azından deneyin derim.


  • buzbebek  (11.03.22 15:16:25) 
Ekleme yapmak istedim bu aralar diyet yaptığım için belki başka okuyan eden olur tecrübe okumak motive eder. Yokluk hissinden kurtulmak için evde her şeyi bulunduruyorum. Mesela normal makarna da var tam buğday makarna da. Nutella da var gazoz da ayran da. Ben sağlıklısını tercih ediyorum. Ha ama istesem alırım yok değil elimin altında. Sizin için de öyle olabilir. Hoşbeşler çekmecede dursun. Onlar sizin. İstediğiniz zaman yiyebilirsiniz ama hem içeriği kötü hem de vücudunuza faydası yok.

Bir diğer yöntemim fakirlik oyunu. Diyelim canım dışarıdan pizza söylemek istedi. Kendi kendime diyorum ki ay sonu ve paran yok. Alamazsın. 40tl ise bir pizza 5 tane züber alırım 5 günlük arq öğün. Böyle böyle tamamen kafada kendimi kandırıp yemiyorum.

Saçma gelebilir ama kesinlikle etkisi oluyor.
  • buzbebek  (11.03.22 15:32:56) 
ben kendim için yaptığımdan bahsediyim: oruç:)
din ile alakanızı bilmiyorum da ben önce nafile oruç tutaym dedim. Allah adına niyet alınca zorlanmadan tuttum. orucu bozamıyorum ya, pes edemiyordum. önce haftada 2gün (pzt-perşmebe oruçları) ve akşam yemeğimi gönlümce yiyip erken yatışa geçtim. zaten meşguldüm. meşguliyette olunca bu 2 günleri arttırdım. Kaza oruçları vs diye. sonra oruç tutmadığım günlerde bu şekilde beslenmeye başladım. günde 2 ögün ve öğün aralarında açlık süreleri uzun şekilde bazen de tek öğün. bu aslında intermittent fasting oluyor ama irade devreye giriyor ya. if yapıncada biyerde irade kırılıp "eee başlarım böyle işe" oluyordu.yine kısır döngü. bi kırılınca nasılsa bozdum diye başa sarıyordum. if'ten farklı olarak diğer türlüsünde orucu bozana kadar yiyemiyorum ya, oruç bozulacak, kazaya kalacak diye diye ben yeme düzenimi oturttum. o beni terbiye etti. ve cidden bir süre sonra önümde en sevdiğim şey bile dursa "ben istemiyorum" diyebiliyordum. yemeğin peşine düşüp km tepen insandım. aç bile durabilirim. açlıkta ayılıp bayılmıyorum, öyle rahat ettim ki. bir şeyi geri çevirmek, "canım çekti-istedi" gibi şeylerin olmaması. ramazan ayı da geliyor ya, Nisan 2'de. eğer oruç tutan birisiyseniz o zamana kadar haftada 2 günle başlayıp fullemeye çalışın. tüm gün bir şey yiyemeyince:)) anca akşam abanırsınız. onda da bir-iki derken artık hergün öyle abartmazsınız. sizi tıkıyacağı için mecburen, canınız öyle istediği için hafif şeylerle geçirmiş olacaksınız ve bi bakmışsınız kg vermişsiniz. bi de yürüyüş ekleyince. min 7500adım:)) iradeyi kıramama durumunda imana gelip böyle bi yöntem kullanabilirsiniz.
ben tek öğün besleniyorum, o da akşam yemeği. bi organizstyon falan varsa 2 öğün oluyor. öyle dengeliyorum. if herkes için çok uygun bence. yaşam şekline adapte edince miis. bir ton öğün yiyemiyorum artık ve "canım çekti" olayı yok.
  • halboyle  (11.03.22 15:43:26 ~ 15:49:28) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.