[]

insanlığın çoğu mutsuzken ruh sağlığı bilimleri ne işe yarıyor ?

oranı bilemem tabi ama 8 milyar insanın çoğu mutsuz.
20 yaş üstünü baz alıyorum, çocukken ve ergenken oto boka mutlu olunan mutluluğu saymıyorum.
ruh sağlığı bilimleri (psikiyatri, psikolog falan hepsi işte) neden insanların mutsuzluğuna çare olamıyor ? yada böyle bir amacı ve hedefi mi yok ?
gidiyorsun psikiyatriye, sinirliysen sakinleştirici veriyor.
uyuyamıyorsan uyku getirici veriyor.
beyindeki kimyasal sorunu başka bir kimyasalla düzeltmeye çalışıyorlar.

psikiyatri doktoru her kapıdan girene $100.000 hediye etsin, mutlu olalım beklentim yok tabiki ama ruh sağlığı bilimleri hiç var olmasaydı insanlık olarak pekde birşey kaybetmezdik gibi geliyor.

 
Mutsuzluk bir ruh hastaligi degildir. Basina cok kotu seyler gelir, isini kaybedersin, evini kaybedersin, hayatin hayal ettigin gibi gitmez, ailen kotudur, arkadas cevren yoktur - kotudur, romantik hayatta dikis tutturamazsin, kayip yasarsin, ne bileyin hayatta yaptigin yanlis tercihlerin yikici sonuclarina her gun katlanman gerekir vs. mutsuz olursun, dogaldir. bundan dogal bir sey yok. psikiyatristlerin - psikologlarin ugrastigi sey daha cok gercekle direk iliskisi olmayan dusunce bozukluklarinin, örüntülerinin tedavisidir. yoksa objektif sekilde boktan ve zor bir hayatin varsa bu konuda iyi hissetmek icin sana yardimci olacak kisiler degiller.

Her problem beyindeki kimyasal sorundan olmuyor yani. Bazen problemler gercek, hissettirdikleri de.

Son olarak ben psikoloji biliminden hele ki psikiyatriden inanilmaz faydalandim hayatim boyunca.
  • robokot  (21.11.20 03:29:11 ~ 03:34:23) 
şunu yapsınlar diye somut bir beklentim yok. bir çözüm önerimde yok.
ama ameliyat gerektiren bir sorunum varsa cerrah ameliyat ediyor ve çözüyor.
ameliyatı nasıl yapıyor, neden yapıyor hiçbir fikrim yok ama sorunu çözüyor.

mutsuzluk sorunum olduğunda ruh sağlığı uzmanları kendim ve çevremden (toplasan 10-15 kişi) gözlemlediğim kadarı ile mutsuzluğu çözemiyorlar.
yazılan ilaçların faydaları kesinlikle var, bende faydalandım,
bulandan yazandan allah razı olsun.
mesela imovane ile rahat uyuyorum ama imovane öncesi uyutmayan sorunlar çözülmüyorki. sadece halen var olan sorunlar uykuya dalmamı engellemiyor.

şimdi psikiyatri bilimini amacı diye yazdım.
"akıl hastalıklarının teşhisi, tedavisi ve önlenmesi ile uğraşan bilim"
çıktı.
mutsuzluk bir akıl hastalığı değilse psikiyatrinin ilgi alanıda olmayabilir.
  • aslindasorunumpsikolojik  (21.11.20 03:35:16) 
yani psikoloji bilimi de olabilir farketmez, bir psikolog insani yikici dusunce patternlerinden kurtaracak klinik olarak kanitli teknikleri terapi yoluyla vs. insan uzerinde kullanir. Bundan cok faydalanacak, cozulmemis travmalari vs. olan insanlar var. Ama bir insan %100 saglikli dusunup yine de durumunun boktanligini objektif olarak gorup mutsuz olabilir. Boyle bir durumda psikolog yardimci olamaz zaten, tek faydasi olacak sey sartlarin degismesidir.

edit: bu arada insanligin cogu mutsuz degil onu nereden cikardin bilmiyorum.
  • robokot  (21.11.20 03:40:35 ~ 03:44:05) 
Bütün insanlar sonunda ölüyor. Bu tıp ne iş yapar kardeşim.


  • ismim ibrahim  (21.11.20 09:24:39) 
Soru "dünyada bu kadar doktor varken neden insanlar hasta oluyor" demek kadar tuhaf bence.

Psikiyatri insanı mutlu etmekle değil mental bozuklukları tedavi etmekle ilgilinen bir bilim dalı. Psikolojinin ise çoğunlukla insanı mutlu etmekle ilgisi yok, insanı araştırıyor. Bellek, algı, toplumsal normlar, gelişim vs vs. Sadece küçük bir kısmı yani klinik psikoloji mental bozukluklarla ilgileniyor.

Mutsuz olmak çoğu zaman normal bir tepki. İnsan sürekli mutlu olamaz, mutluluk anlık bir duygudur. Bir gün, bir hafta, hadi belki bir ay mutlu olursun sonra içinde bulunduğun duruma alışırsın ve artık o durum sana normal gelmeye başlar. Sürekli mutluluk veya bir "euphoria" hali de normal değildir.


Ayrıca senin hayatında kötü şeyler olabilir. Mesela sürekli seni döven bir anne baban veya eşin olabilir, aniden engelli kalabilirsin, kanser olabilirsin. Psikiyatr buna ne yapabilir? Bu tip durumlara üzülmekten mutsuz olmaktan daha doğal bir şey yok. Doktor ancak seni bu durumlar karşısında biraz olsun rahatlatan ilaçlar verebilir. Mesela demişsin ameliyat oluyorum ve geçiyor bazı sıkıntılar. Ameliyatla/ilaçla geçmeyen bir ton sıkıntı var onlar ne olacak? Etrafımda bile tedavisi olmayan rahatsızlıkları olan insanlar var bir sürü en basitinden. Psikiyatride de aynı şekilde ilaçla düzelecek şey var düzelmeyecek şey var. Bir bipolar gelir, psikoz gelir her şey yolunda giderse onu gayet düzene sokar doktor ama senin var oluşsal depresyonuna eğer sen iyileşmek istemiyorsan pek de müdahale edemez. Beyninin içine girip senin benliğini değiştiremez. Bunu yapacak teknoloji yok henüz.
  • pembe mezarlık  (21.11.20 13:25:05) 
ruh sagligi bilimlerinin amaci "insanlari mutlu etmek" degil. inanilmaz cocukca ve sig bir bakis acisiyla yaklasiyorsunuz olaya.


  • der meister  (21.11.20 13:29:00) 
şuan elde olan yöntemler bunlar ileride daha iyi tedavi yöntemleri geliştirilirse daha faydalı olabilir. ben de psikyatr ile tartışmıştım bu ne böyle saksıya çeviriyorsunuz insanları diye valla elden bu geliyor şuan demişti. teknoloji gelişince belki elon musk'ın çipi gibi birşey takılabilir beyne sinyal gönderip duygu durumu düzenlenir falan en azından ilaç içip bütün vucüdü beyni patatese çevirmektense nokta atışı düzeltme yapılabilir.


  • klakie  (21.11.20 15:53:52) 
cevapları okumadım, tekrara girersem kusura bakmayın.

ruh sağlığı dediğiniz şey çok geniş bir yelpaze.
hayatın içinde bazı korkularla yaşamak, çocukluktaki travmaların etkisiyle ilişkilerde bağlanamamak da sorun, şizofreni de sorun.
ikisi için de psikologa, psikiyatriste gidiliyor.

psikiyatrinin gerçek anlamda "iyileştirmeye etkisi" konusu bence de tartışmalı.
özellikle anlamadan dinlemeden en ufak şeye ilaç dayatan ve insanın ruhsal bir yanı yokmuş da sadece makineymiş gibi davranan "bilim insanı" kafasında olanlar buna neden oluyor.
bunlar zaten insanı anlayacak kapasiteye sahip olmuyorlar.
diğer yandan, anlamaya yönelik hareket eden, terapi yapan psikiyatristler de var.

insanlarda birkaç sabit fikir ve yanılma var bu konularla ilgili.
teşhisli ve ciddi bir hastalığı ya da sorunu bulunan insanlar dışında sadece ilaçla tedavi diye bir şey her zaman çözüm vermiyor.
ki o insanlar bile ilaç yanında yine terapiyle ilerleyebiliyorlar.

terapi iyileşmenin bazen yüzde 50'den, 70'ten fazlasını bile oluşturuyor.
yani panik atağı olan ilaç alınca hop diye iyileşemiyor.
durumu iyileşiyor ve elbette kimyasal bir destek aldığı için bazı şeyleri aşıyor ama sonuçta panik atağa neden olan travmaları, sorunları terapiyle çözebiliyorsun.
insanlarda terapiye karşı önyargı çok var, bu birincisi.

ikincisini de, danışanı ya da hastası olmadığım, sosyal olarak tanıma fırsatı bulduğum çok meşhur bir psikiyatristle sohbet ederken söylediği bir şey açıklıyor bence.
"bize tedavi olması gerekenler değil, tedavi olması gerekenlerin hasta ettikleri gelir" demişti.
yani aslında sorunları olan insanların büyük kısmı zaten destek almıyor, destek alması gerektiğinin farkına bile varmıyor.
varsa da egosu buna engel oluyor.

herkesin etrafında vardır.
şöyle düşününce bile beş kişi sayarım ailemden ve çevremden.
adamın ya da kadının paçalarından akıyor, yüzünden okunuyor sorunlarının olduğu.
ya bir ilişki yaşarsın bunu görürsün ya da dostundur, arkadaşındır.
hayatın içinde zorluk çeker, bazı tipik davranışları vardır, bağlanamaz, başaramaz ya katıdır ya boş vermiştir, yani dışarıdan görünen bir dengesizliği muhakkak vardır.
ama asla yardım almaz.
düşünmez bile.
çünkü sorunları olduğunun farkında bile değildir.
biraz da yazıp çizen bir tipse, "ben zaten freud okuyorum" falan der, ne diyeceğini bilemezsin.

sorun sizin dediğinizden ziyade, gerçekten kendini iyileştirmek, düzelmek isteyen insanların sayısındaki azlıktan kaynaklanıyor.
  • blatta hiberna  (21.11.20 16:23:32) 
"İnsanların çoğu neden mutsuz?" sorusunu yanıtlamak bence daha mantıklı olur.


  • hayirsiz  (21.11.20 16:23:36 ~ 16:24:18) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.