cevapları okumadım, tekrara girersem kusura bakmayın.
ruh sağlığı dediğiniz şey çok geniş bir yelpaze.
hayatın içinde bazı korkularla yaşamak, çocukluktaki travmaların etkisiyle ilişkilerde bağlanamamak da sorun, şizofreni de sorun.
ikisi için de psikologa, psikiyatriste gidiliyor.
psikiyatrinin gerçek anlamda "iyileştirmeye etkisi" konusu bence de tartışmalı.
özellikle anlamadan dinlemeden en ufak şeye ilaç dayatan ve insanın ruhsal bir yanı yokmuş da sadece makineymiş gibi davranan "bilim insanı" kafasında olanlar buna neden oluyor.
bunlar zaten insanı anlayacak kapasiteye sahip olmuyorlar.
diğer yandan, anlamaya yönelik hareket eden, terapi yapan psikiyatristler de var.
insanlarda birkaç sabit fikir ve yanılma var bu konularla ilgili.
teşhisli ve ciddi bir hastalığı ya da sorunu bulunan insanlar dışında sadece ilaçla tedavi diye bir şey her zaman çözüm vermiyor.
ki o insanlar bile ilaç yanında yine terapiyle ilerleyebiliyorlar.
terapi iyileşmenin bazen yüzde 50'den, 70'ten fazlasını bile oluşturuyor.
yani panik atağı olan ilaç alınca hop diye iyileşemiyor.
durumu iyileşiyor ve elbette kimyasal bir destek aldığı için bazı şeyleri aşıyor ama sonuçta panik atağa neden olan travmaları, sorunları terapiyle çözebiliyorsun.
insanlarda terapiye karşı önyargı çok var, bu birincisi.
ikincisini de, danışanı ya da hastası olmadığım, sosyal olarak tanıma fırsatı bulduğum çok meşhur bir psikiyatristle sohbet ederken söylediği bir şey açıklıyor bence.
"bize tedavi olması gerekenler değil, tedavi olması gerekenlerin hasta ettikleri gelir" demişti.
yani aslında sorunları olan insanların büyük kısmı zaten destek almıyor, destek alması gerektiğinin farkına bile varmıyor.
varsa da egosu buna engel oluyor.
herkesin etrafında vardır.
şöyle düşününce bile beş kişi sayarım ailemden ve çevremden.
adamın ya da kadının paçalarından akıyor, yüzünden okunuyor sorunlarının olduğu.
ya bir ilişki yaşarsın bunu görürsün ya da dostundur, arkadaşındır.
hayatın içinde zorluk çeker, bazı tipik davranışları vardır, bağlanamaz, başaramaz ya katıdır ya boş vermiştir, yani dışarıdan görünen bir dengesizliği muhakkak vardır.
ama asla yardım almaz.
düşünmez bile.
çünkü sorunları olduğunun farkında bile değildir.
biraz da yazıp çizen bir tipse, "ben zaten freud okuyorum" falan der, ne diyeceğini bilemezsin.
sorun sizin dediğinizden ziyade, gerçekten kendini iyileştirmek, düzelmek isteyen insanların sayısındaki azlıktan kaynaklanıyor.
0