[]

Evde bakımını üstlendiğmiz hayvanları kısırlaştırmak

Ne düşünüyorsunuzu bu konuda? Cevaplarken hayvan var mı evde ya da dasha önce nbaktınız mı, cvaplarsa nız bunu da sevinirim.

Evine hayvan kabul etmemiş biri, hayvanlarla yaşamaya başladıktan sonra daha farklı düşnebilyor çünkü.


 
Bence kedi kopek sahiplenmek pek de durust olmayan bir eylem. Ornegin ben senin vegan oldugunu biliyorum. Sirketlerin hormonlarla 3 gunde 15 kilo hale getirdigi tavuklara acimadan o tavuklari sansli kedi ve kopeklere yediriyoruz. Yani sansli bir canli icin binlerce sanssiz canlinin aci cekerek yasamasina ve olmesine neden oluyoruz. Bu durum Amerikali cocuklar Nike giysin diye calisan Bangladesli cocuklarin hikayesine benziyor. Onlar hayvan acidan anlamaz diye bir tartismaya elbette girmiyorum ya da hayvanlar insanlar icin yaratilmis ya da evrimlesmis seklinde sig tartismalara.


  • Traveller  (25.07.17 21:55:27) 
kısırlaştırmak gerektiğine inanıyorum.
çünkü ülkemizde sokak hayvanlarının bu kadar aşırı olmasının öncelikli nedenlerinden biri kontrolsüz çoğalma ve kısırlaştırmama zaten.

sokağımda sahiplenilebilecek 10 tane yavru varken, benim kedim iki ay sonra unutacağı annelik hissini tatsın diye orada burada perişan olacak yavruları dünyaya getirtmem.
bunu mantıklı bulanın da aklından şüphe ederim.

"o zaman insanlar da üremesin" falan diye düşünenler var.
ama insanların hayvanların yüzde %98'inin aksine, zevk ve ihtiyaç amaçlı seks yaptığını da unutuyorlar.
üstelik, bir kediyi doğurtsanız, sonraki ilk kızgınlık döneminde yine çiftleşecek, yine çiftleşecek ve yine çiftleşecek.
özellikle cahil kesimde nüfus planlaması yapmama örnekleri çok olsa da, insanların genel geçer kısmı bir ya da kaç çocuk istiyorsa o kadar çocuktan sonra üremeyi durduruyor.

bir kedinin ya da köpeğin kısırlaşmadan bir yıl içinde doğmasına neden olduğu yavru sayısıyla, insanınki bir değil.

bunu da açıklamak istedim konu açılmışken.

hayvan hakları olan kısım da şöyle...
ben kedilerimin hepsini sokaktan kurtardım.
benim sorumluluğum ona bakmak, onu sağlıklı tutmak, onu mutlu yaşatmak.
sokaklarda sefil olacaklarına ya da dediğim gibi iki ay sonra unutacakları yavrularına sahip olmak yerine, benimle sağlıklı, uzun ve güzel birer ömür yaşamaları daha doğru.
yani dediğim gibi, özellikle ülkedeki hayvan durumu göz önüne alınacak olursa, kısırlaştırmanın hayvan hakları ihlali falan olduğunu düşünmüyorum.
bunun öyle olduğunu düşünenin de yine aklından şüphe ederim.
  • blatta hiberna  (25.07.17 21:57:36) 
kısırlaştırdım. veteriner prostat kanseri riski olur kısırlaşmazsa demişti. diğer köpeğime sürekli çiftleşme hareketi yapıyordu.
bunun dışında zaten çiftleştirmeyecektim, çünkü doğacak yavruların akıbeti benim sorumluluğumda olacak. ben bakmayacak olsam da vebali bana. ki türkiye'de gözüm kapalı kimseye sahiplendirme yapamam, ömür boyu bakar bu diye kimseye güvenemem. ciddi sorumluluk isteyen bir şey. ve o yavrular da büyüyünce kısırlaşacak mı yoksa onlar da mı yavrulayacak, sonrası ne olacak vs vs.
hayvanın doğasına müdahale kısmına gelince, zaten doğası mı kaldı? evde bakıyorum, yürüyüşe çıkartıyorum, yemeğini veriyorum. evcil hayvanın doğası diye bir şey yok, doğal olan bu değil ki. bakımı benim sorumluluğumdaysa olası her şeyine müdahale etme hakkını kendimde görürüm.
herhangi bi barınağa ya da orman beslemesine gidip hayvan kısırlaştırılmazsa ve çiftleştirilirse nelere sebep olunduğu görülür zaten.
bunları düşünüp kısırlaştırdım.
  • pide  (25.07.17 22:00:41) 
BEn de vegan mamalar var ve evet, vegan olmayankar kadar sağlıklı ya da kediyi vegan yapmak ne kadar doğru tartışmalarına girmek iste miyorum. Ama zaten veganların bir çoğu vegan olmayn mama kullanıyor türkiyede. Başka hayvanların bedenlerini kullanıyor. Şu an için zorunluluk biraz bu durum.

İnsanlar Kedilerin köpeklerin yaşam alanıarını işgal edip onları çöp kutularına, otoban kenarlarına mahkum edince, bir kaç insanın eve alıp onlara evini açması pek de zorba bir eylem görünmüyor.


Evcilhayvanlarda kısırlaştırma ömürlerini uzatıyor. HOrmonlarını bastıracak kadar sevişemedklerindne sanırım.
  • Cursed Chico  (25.07.17 22:00:59 ~ 22:02:22) 
Doğasına dokunmamamız gerektiğini düşünüp ilk kedimizi kısırlaştırmadık. 3 yıl sonra yavru dişi bir kedi aldık eve ama ikisini buluşturmadık. Yavru olan çok hastaydı onu iyileştirmek için odama aldık. Kokusunu aldı ve sesini duydu yine de. Zaten amacımız iyileştirip salmak ya da birine vermekti neyse. Dişinin kokusunu alınca bizimki tuhaflaştı çiftleşmek istedi yavru diye uzak tutunca hep depresyona girdi, egzama oldu, çocuk gibi hastalandı iyileşemedi bir türlü ve bir gün kaçtı gitti. Sonraki aldığımız kediyi anında kısırlaştırdık. Sitede beslediğimiz kediler var. Saldırgan köpek çok olduğu için yavruları parçalanıyordu korumak isteyen anne de yaralanıyordu. Onları da sırayla kısırlaştırdık.


  • jazzabel  (25.07.17 22:06:45) 
Şehir hayvanseverlerinin en büyük çelişkilerinden biri bu bence. Hayvanların ev ortamına uygun olup olmadığını düşünmeden kendi keyifleri için evlerine alıp sonra kısırlaştırmayı savunuyorlar. Kontrolsüz çoğalma varmış. Evlat edinsen "bu kalabalık dünyaya bir insan daha getirmesin" diye kısırlaştıracak mısın?


  • osssy  (25.07.17 22:08:55 ~ 22:33:04) 
biatta hiberna +1

@ossssy durumun vehametini anlayabilmek için gerçekten barınak gezmeli, çaresizce yardım etmeye çalışan insanların evindeki onlarca hatta yüzlerce kedi gerçeğiyle yüzleşmeli, her gün sokaklarda ezilen öldürülen tecavüze uğrayan hayvanlara çevirmelisiniz odağınızı.

İnanın o kadar hızlı çoğalıyorlar ki yetişmek mümkün değil. Sırf bizim sitedeki dişi kedi bile bu sene 3 doğumdan 10 yavru doğurdu. Bakın bu tek bir dişi kedi. Yavrularına bakmaya çalışırken erkek kediler tarafından tekrar zorla çiftleşmeye zorlanan sadece tek bir kedi. Her gün bu ülkede doğan kedi yavrularına yetişmek imkansız. Boşu boşuna sokaklarda ölüp gidiyorlar. Köpek üremesi daha kontrollü ve az. Ama kedilerin çoğalma ve aynı hızla da sokakta ölme oranı o kadar yüksek ki insan hayret ediyor.

İşte o doğan zavallı yavrucaklar üç gün sonra arabanın altında kalıp ölmesin -zaten yaşam şansları çok çok düşük- diye kısırlaştırmayı savunuyoruz. Bir arkadaşım bu zavallı hayvanları sokaktaki vahşetten kurtarma işine girişti de şu an 50 kedi var bahçesinde. Kimse sahiplenmiyor, kimse evinde istemiyor, e sokakta ölüyorlar.

Kedi hayvanının nesli tükenme riski baş göstermediği sürece inanın kısırlaştırmak vahşetle ölmelerinden daha iyidir.

Ayrıca kediler ev hayatına uygundur. En sevdikleri yer evdir. Kendi keyfimizden almıyoruz ayrıca. Ben kendi kedimi mesela, o kadar çaresizce evin önünde ağlıyordu ki 1.5 aylıktı, yalnızdı, açtı, ölmek üzereydi, almazsam öleceğini bildiğim için onu orda bırakmaya vicdanım elvermediğinden sahiplendim. Ay tüyü kılı diye eve almasaydım 3 gün sonra ölüsünü bulduğumda "aman evim tüy olmadı" mı deseydim? Merhamet ve şevkat çok yüce duygulardır.

Lütfen ama lütfen allahın yarattığı canlıları günümüz şehir hayatında ölümden kurtararak evlerine alan insanlara ve sokaktaki canlılara karşı daha nazik daha kibar olun.
  • medre  (25.07.17 22:33:38) 
Köpekleri niye kısırlaştıralım öyleyse?


  • osssy  (25.07.17 22:43:56) 
Bana kalırsa insanlar da üremesin zaten. İnsanları da kontrollü kısırlaştırmalıyız ya da doğacak çocuk sayısına göre ceza vermeliyiz nüfus 2-3 milyona düşünceye kadar. Doğmuş olanların yaşam hakkı ayrı da, bundan sonra en fazla iki çocuk, ki o bile fazla diye düşünüyorum. Bu benim kendimce ütopik görüşüm ama biri önerse karşı çıkmam.

Hayvanlarda ise ev hayvanları için kısırlaştırma uygun olabilir, olmayabilir. Duruma bağlı. Geçmiş yıllarda ailem sokaktaki bir kediye bakıyorlardı, ki evde bile değildi. Onun 5 yavrusu, 4 torunu derken 20-30 kediyi geçti ve mahalleli yetişemiyor. Sokak kedisini alıp kısırlaştırmak tabii ki çok anlamlı değil. Yalnız, kedileri apartmana tıkmak da ayrı bir konu da, ev hayvanının ömrü ile sokak hayvanının ömrü bir olmuyor. Annemlerin gözü gibi baktığı sokak hayvanı her akşam ayrı bir yara, ayrı bir iltihap, ayrı bir sakatlıkla eve geliyor. Daha önceki ev kedimiz de bahçeye, vb. çıkabiliyordu ama o 16 yıl kadar yaşadı. Burada bir sokak hayvanı 5 yıl yaşadığında 'Bir ayağı çukurda, taş çatlasa iki sene' diyoruz. Yani, bir yandan ömrünü uzatıyoruz ama bunu yaparken de 20 metrekareye tıkmak da işkence. 16 sene yaşayan kedimizi kısırlaştırmıştık, çünkü hayvan acı çekiyordu, kız kedi. Bir doğursa her sene 4-5 yavru verecek. Onlar nasıl olacak, ne yapacağız diye düşünüyorduk. Üstüne de doktor 'Kısırlaştırmazsanız, bazı hastalıklara açık olur' dedi, onun üstüne kısırlaştırdık.

Köpeklerde durumu bilmiyorum.
  • aychovsky  (25.07.17 23:03:37) 
Ossy +1

Hayvanlar için "iyi" olana karar verip onlar icin yapmak başlı başına üst tür kibri. Bana her türlüsü iğrenç geliyor. Hele bunu hayvana iyilik olarak pazarlamak.
  • doxanikee  (25.07.17 23:20:07) 
kedim var. ve evet sancılı bir kısırlaştırma operasyonu ve iyileşme süreci geçirdik. fakat her şeyi ile değdiğine inanıyorum. kedim daha önce iki doğum yapmıştı. ve inanın toplamda beş yavrudan yalnızca ikisi hayatta kaldı ve onları da sahiplendirene kadar canım çıkmıştı. şimdi ne kedimin kızıştığı için evden çıkma isteği, ne doğum sancısı ne de yavruları sahiplendirme stresi yok. resmen huzurluyum. size de en kısa sürede yaptırmanızı öneriririm.


  • mehmed kursad  (25.07.17 23:38:50) 
birden fazla kedi sahibi olmak mecbur bırakacaktır. sokak kedileri cins olmuyor ve sahiplendirmek çok zor.
@traveller sen kendi yediğin yemekten verebilirsin elbette. eskiden mama da yokmuş kedi kumu da. ne pişerse evde ondan yermiş kedi. ki köylerde hala aynı şekilde, kimse mama almıyor. tavukların yetiştirilme çeşidine biz değil devlet karışacak, temel insanı haklarımızı bile savunamazken bunu savunmayı denemek bile çok zor bu memlekette. hayır sanki sebzeleri cennette yetiştiriyorlar, ölümsüzlük pınarının suyu ile büyüyorlar. yol kenarındaki tarlalarda egzoz gazını yiye büyüyor organik diye aldıkların, kimyasal gübreler ile büyüyor, üstüne pis derelerde yıkanıp temizleniyor bu sebzelerin kumları. genetiğine tohumuna hiç girmiyorum.

  • hasmetizm 2046  (26.07.17 10:13:31) 
@cursed chico hem evde hem bahçede baktığım onlarca kedi var, hepsini elimden geldiğince kısırlaştırıyorum. bu sene eğer komşunun bırakıp gittiği 5 kediyi de kısırlaştırmasaydım şu an bir 20 kedi daha olacaktı bahçede. evdekilere gelince hem en önemli stres kaynağından kurtarıyorsunuz, hem de birçok kanser türünden. yavruların sahiplenilmemesine, saçma sapan insanların eline geçmesine değinmiyorum bile.
@doxanikee ben merak ettim burada neyi "pazarlıyorum"?
somut ya da soyut anlamda olsun ne yaptığını, nelerle uğraştığını bilmediğiniz insanlar hkk önyargılı konuşmayın.
biri köpekleri sormuş, onların hali daha da beter. ama tabii gidip gerçekten görmek lazım barınakları, çoğalınca ormanlara atılan hayvanları. "hayırsız ada" neymiş bir okumak lazım. öyle sallamakla olmuyor.
  • sibertenik  (26.07.17 10:36:33) 
blatta hiberna + 1

Bunca senedir kedi bakarız. Aralarında cins olan da vardı sokakta gözümüze hoş bakan da, paspasın üzerinde can çekiştiği için kurtarıp evimizin kedisi yaptığımızda. Eğer sokaktan da alsan bir kere ev kedisi yaptın mı ondan sorumlusun. Bu demek oluyor ki hayvan istediği gibi sokağa çıkıp çiftleşemeyecek. Ve o zaman hayvan bildiğin acı çekiyor. Dişi olsun erkek olsun bu durumdaki bir hayvanı kısırlaştırmak en doğru çözüm. Doğurganlığını kısıtlayarak nasıl bir kötülük yaptığımızı anlayabilmiş değilim. Kendimiz de doğum kontrol hapı, spiral, kondom kullanmayalım, 15 tane çocuğumuz olsun sersefil...
  • SiyamkedisiZorro  (26.07.17 10:37:25) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.