[]

Terör tanımının hangisine uygun olması sizi bozar?

Selamlar,

Avrupa Birliği, bizden şunu istiyor;

"Organize suç ve terörizme ilişkin yasal çerçevenin; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi, AİHM içtihatları, AB müktesebatı ve AB üyesi Devletlerdeki uygulamalarla uyumlu olacak şekilde gözden geçirilip düzenlenmesi ve mahkeme, kolluk kuvvetleri ve güvenlik güçlerinin uygulamalarının kişi güvenliği ve özgürlüğü, adil yargılanma hakkı; ifade, toplanma ve dernek kurma özgürlüğü ile uyumunun sağlanması."

Biz terör mevzuatını bunların hangisine uydurmak istemiyoruz?

Yoksa esas derdimiz yolsuzlukla mücadele maddesi de topu taca mı atmaya çalışıyoruz?

Bu konuda dezenformasyonlara ne diyorsunuz?

 
Bence derdimiz vizelerin kaldirilmamasi. Eger insanlar Avrupa'yi gorurlerse Turkiye'yle daha gercekci kiyaslamalari olacak ve bu da politikacilarin hosuna gitmez. Insanlar Estonya, Slovenya gibi ulkeleri bilmiyor ve bu ulkelerin bile insani ve ekonomik değerler açısından bizden daha gelismis olduklarini gorurlerse seçim zamanında hayali ucak fabrikasi ve ummetimiz ecdadimiz sozleriyle yetinmeyecekler.

Az önceki konuyu açan kişi gibi birçok işsiz tatilde 3 - 5 arkadaş para toplayıp Alanya'ya gidip ülkemiz çok güzel demek yerine Paris'e gidip insan olduğumu işte şimdi ilk kez böyle anladım diyecekler.
  • Traveller  (12.05.16 15:54:55 ~ 15:59:53) 
Bu madde uzaktan çok güzel gözükebilir; ancak bunun uygulanması göründüğü kadar basit değil. Türkiye'de toplanma ve ifade özgürlüğü yok (toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanunu ve mevcut uygulamalardan çıkardığım kadarıyla). Terörle mücadele insan hakları çerçevesinde yapılmıyor. Organize suç ve terör finansmanıyla mücadele neredeyse hiç yok (AB gözlem/ilerleme raporlarından çıkardığım kadarıyla). Polisin yetkileri zaten çok güçlüyken, daha da güçlendiriliyor (pvsk ve en son geçen değişiklikler). Adil yargılanma da hem uygulamada hem de teoride sakat (hsyk-adalet bakanlığı ilişkisi).

Aslında Türkiye'de varsayılan ya da 'aynısını başka ülkede yapın sıkıyorsa' şeklinde meşrulaştırılmaya çalışan uygulamalar ve beylik laflar (özgürlük, hak, adalet vb.) üstünde büyük yalanlar dönüyor. O yüzden bu basit cümle, sanılanın aksine, çok büyük bir değişimi ifade ediyor. Eminim idare hukukunu iyi bilenler daha fazla örnek verip, bu örnekleri de açabileceklerdir.
  • protector  (12.05.16 16:17:41) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.