[]

üniversitede bölüm degiştirip geç yaşta mezun olmak
Merhabalar, ben 3 senelik sözlük hesabı moderasyonun sansür saçmalığına kurban giden eski bir sözlük yazarıyım. Duyuruyu açtığım bu hesap bana ait değil. Şu sıralar eğitim hayatımla ilgili bir karar almaktayım. Bu konuyu çevremde fikirlerine değer verdiğim insanlarla bol bol konuştum ancak yetmedi. Buradaki insanlara da danışacağım şeyler var. Çünkü burada güzel insanlar var biliyorum ve bir çoğu da benim ilgi duyduğum alanlarda şu anda meslek hayatındalar. Mimarlar, mühendisler, doktorlar, patronlar falan filan... Zamanında çok güzel insanlarla tanışmıştım buradan ve bir çok konu hakkında bilgi almıştım. Bu sebeple bu duyuru benim için çok önemli. Biraz vaktinizi ayırıp okursanız gerçekten mutlu olurum. Şimdiden teşekkür ederim. Siz bu yazıyı okurken sıkılmayın diye güzel şarkılar dinletebilirim sadece elimden bu kadari gelir. Bu arada son paragraf daha fazla ayrıntı içeriyor onu okumasanız da olur hem böyleyece yazı kısalmış olur.
www.youtube.com
www.youtube.com
www.youtube.com
Ben üniversiteye 2 sene geç girdim. Şu anda İstanbulda özel bir üniversitede tam burslu olarak diş hekimliği okuyorum. Bölümümden de okulumdan da memnun değilim aslında. Güncel sistemden haberi olmayan abilerim, ablalarım için söylüyorum: Artık üniversiteye yerleştiğiniz sıralamayı ilerleyen senelerde de kullanıp başka bölümlere ve okullara yeniden tercih yapar gibi yerleşebiliyorsunuz. Bu değişiklik benim gibi yanlış tercih madurlarına bir fırsat sunuyor. Benim sorunum halihazırda 2 sene kaybetmiş olmak. 95 doğumluyum. 21 yaşındayım. Bu sene 97liler üniversiteye girdiler. Zaman ne çabuk geçiyor değil mi? Önümüzdeki sene de 98liler üniversiteye girecekler. Bakmayın kimseyi küçümsemiyorum. Sevgilim de 98 doğumlu zaten. Yine de bu beni biraz üzüyor. Eğer bölüm değiştirirsem yeniden başlayacağım her şeye. Bu yaşta. 3 sene gecikecek her şey. E zaten halihazırda 2 sene gecikti. Daha önce de dediğim gibi bölümüm diş hekimliği 5 senede mezun oluyorsunuz. Ben bu sene birinci sınıfı okudum, ingilizcem yeterli olduğu için hazırlık okumadım. 4 senem daha kaldı ki bu da mimarlık ve mühendislik gibi 4 yıllık bölümlere geçiş yaparsam aslında yeniden başlamama aynı zamanda mezun olacağım anlamına geliyor. Çünkü ingilizce konusunda kendime güveniyorum, hazırlık okumam. Yine de bu hekimlik, mezun olunca diğerlerine göre biraz daha rahat bir ortam sunuyor. 25 yaşında okul bitirip 26 yaşında çalışmaya başlayan bir mühendisten daha avantajlı olurum heralde. Çünkü uzmanlık yapıyorsun, devlette çalışıyorsun, kendi muayenhaneni falan açıyorsun. Hah aslında sormak istediğim şey buydu. 26 yaşında iş hayatına atılacak olmak çok sorun yaratır mı? Geçenlerde internette dolanırken iş ilanları gördüm, tecrübe kriterinin yanında bir de yaş kriterleri vardı. Böyle şeyler kariyerini engeller mi bir insanın?
Geçmek istediğim iki bölüm var. Birisi İTÜ inşaat. Diğeri de Yıldız ingilizce mimarlık. Bu bölümler daha çok ilgimi çekiyor. Aslında ben hep mimar olmak istemiştim lisenin ilk senesinden beri. 2 sene boyunca mimar olmak için hazırlandım. Mimar olup gitmek istiyordum bu ülkeden. Birincisinde puanım yetmedi ikincisinde de cesaret edemedim. Çünkü 2 sene boyunca çok yıprandım. Hem ailevi hem de kişisel sorunlarım vardı. Aslında biraz bu yüzden her iki senede de potansiyelimin altında kaldım. Daha iyisini yapabilirdim. Şimdi hepsini geride bıraktım. İşte o 2 sene boyunca sürekli bir gelecek kaygım vardı. Eh memur çocuğu olmak böyle bir şey. Bir de yorulmuştum o 2 senede. Artık mücadele etmek istemiyordum, özel sektörle uğraşmak istemiyordum. Garanti olsun dedim. Kaygılarım sona ersin dedim. Halt ettim. Halbuki biyoloji denen naneyi hiç sevmiyorum. Her şey ezber. Lisede biyoloji derslerinden nefret ederdim. Dinlemek istemezdim çünkü hocanın ağzından çıkan her şey kitapta yazıyordu. Ama matematik öyle miydi? Fizik ve geometri? Onlarda çözüm vardı, işlem vardı, analitik düşünme vardı. Hep daha çok hoşuma giderdi. Bir de resim yaparım ben çok güzel. Güzel sanatlara hazırlamak istemişti beni lisede çok sevdiğim resim hocam. Ben istememiştim. Onun da burukluğu varken mimarlık da gönlümün köşesinde matematik ve fiziğiyle duruyor hala. Mühendislik de çok çekici geliyor. Bir de benim sorunum okuduğum okulla alakalı. Marmaya puanım yetmesine rağmen çok uzak diye (3 saat yol gidecektim) Medipol'de tam burslu okumayı seçtim. Sonuçta hekimlik bu dedim üniversite farketmez uzmanlığını devlette yaparsın dedim. Sevemedim okulumu. Özgüvenim azalıyor bu okulda her geçen gün söndüğümü düşünüyorum. İtü'de okumak beni daha fazla geliştirirdi diye düşünüyorum. Ben kendimi geliştirebilirim. İngilizcem de var. Girişkenimdir hem. Yapamaz mıyım? Bu kadar sene kaybedince de hırslandım. Güzel şeyler yapamaz mıyım? Bir de son olarak. Diş hekimiyken yurtdışına çıkmak zormuş. Kendi dişçimle konuştum "Arkadaşım Çapa'dan mezun Kanada'da 2 sene garsonluk yaptı denkliğini sağlayan eğitimi alana kadar" dedi. Bu da beni rahatsız ediyor. Mühendis ya da mimarken zorlanmam heralde bu konuda. Neyse çok uzattım. 26 yaşında çalışmaya başlayan bir mimar-mühendis çok mu zorlanır? Çok mu sürünür? Aç mı kalır? Yoksa ben saçmalıyor muyum? Yoksa okulumda mı kalmalıyım dişimi sıkarak?? Ne düşünüyorsunuz? Teşekkür ederim.
EDİT: Benim problemim aslında şu an diş hekimliğinde mücadele etmiyor olmak. Sadece ders geçmeye uğraşıyorum. Ucu ucuna ders geçiyorum. Derslere gitmiyorum. Kendimi geliştirmiyorum. Sadece son hafta ezber yapıyorum. Beynimi kullanmadığımı, çürüyeceğini hissediyorum. Hayatıma biraz anlam katmak zaten hedefim. Mücadele etmek. Çabalamak istiyorum. Bir hedefim olsun kendimi geliştireyim istiyorum. Sevdiğim alan derslerinde bunu yapabilirim. Hala mühendislik okuyan arkadaşlarım fizikte yapamadıklarını bana soruyorlar. Ve zevk alarak çözüyorum.
www.youtube.com

www.youtube.com

www.youtube.com

Ben üniversiteye 2 sene geç girdim. Şu anda İstanbulda özel bir üniversitede tam burslu olarak diş hekimliği okuyorum. Bölümümden de okulumdan da memnun değilim aslında. Güncel sistemden haberi olmayan abilerim, ablalarım için söylüyorum: Artık üniversiteye yerleştiğiniz sıralamayı ilerleyen senelerde de kullanıp başka bölümlere ve okullara yeniden tercih yapar gibi yerleşebiliyorsunuz. Bu değişiklik benim gibi yanlış tercih madurlarına bir fırsat sunuyor. Benim sorunum halihazırda 2 sene kaybetmiş olmak. 95 doğumluyum. 21 yaşındayım. Bu sene 97liler üniversiteye girdiler. Zaman ne çabuk geçiyor değil mi? Önümüzdeki sene de 98liler üniversiteye girecekler. Bakmayın kimseyi küçümsemiyorum. Sevgilim de 98 doğumlu zaten. Yine de bu beni biraz üzüyor. Eğer bölüm değiştirirsem yeniden başlayacağım her şeye. Bu yaşta. 3 sene gecikecek her şey. E zaten halihazırda 2 sene gecikti. Daha önce de dediğim gibi bölümüm diş hekimliği 5 senede mezun oluyorsunuz. Ben bu sene birinci sınıfı okudum, ingilizcem yeterli olduğu için hazırlık okumadım. 4 senem daha kaldı ki bu da mimarlık ve mühendislik gibi 4 yıllık bölümlere geçiş yaparsam aslında yeniden başlamama aynı zamanda mezun olacağım anlamına geliyor. Çünkü ingilizce konusunda kendime güveniyorum, hazırlık okumam. Yine de bu hekimlik, mezun olunca diğerlerine göre biraz daha rahat bir ortam sunuyor. 25 yaşında okul bitirip 26 yaşında çalışmaya başlayan bir mühendisten daha avantajlı olurum heralde. Çünkü uzmanlık yapıyorsun, devlette çalışıyorsun, kendi muayenhaneni falan açıyorsun. Hah aslında sormak istediğim şey buydu. 26 yaşında iş hayatına atılacak olmak çok sorun yaratır mı? Geçenlerde internette dolanırken iş ilanları gördüm, tecrübe kriterinin yanında bir de yaş kriterleri vardı. Böyle şeyler kariyerini engeller mi bir insanın?
Geçmek istediğim iki bölüm var. Birisi İTÜ inşaat. Diğeri de Yıldız ingilizce mimarlık. Bu bölümler daha çok ilgimi çekiyor. Aslında ben hep mimar olmak istemiştim lisenin ilk senesinden beri. 2 sene boyunca mimar olmak için hazırlandım. Mimar olup gitmek istiyordum bu ülkeden. Birincisinde puanım yetmedi ikincisinde de cesaret edemedim. Çünkü 2 sene boyunca çok yıprandım. Hem ailevi hem de kişisel sorunlarım vardı. Aslında biraz bu yüzden her iki senede de potansiyelimin altında kaldım. Daha iyisini yapabilirdim. Şimdi hepsini geride bıraktım. İşte o 2 sene boyunca sürekli bir gelecek kaygım vardı. Eh memur çocuğu olmak böyle bir şey. Bir de yorulmuştum o 2 senede. Artık mücadele etmek istemiyordum, özel sektörle uğraşmak istemiyordum. Garanti olsun dedim. Kaygılarım sona ersin dedim. Halt ettim. Halbuki biyoloji denen naneyi hiç sevmiyorum. Her şey ezber. Lisede biyoloji derslerinden nefret ederdim. Dinlemek istemezdim çünkü hocanın ağzından çıkan her şey kitapta yazıyordu. Ama matematik öyle miydi? Fizik ve geometri? Onlarda çözüm vardı, işlem vardı, analitik düşünme vardı. Hep daha çok hoşuma giderdi. Bir de resim yaparım ben çok güzel. Güzel sanatlara hazırlamak istemişti beni lisede çok sevdiğim resim hocam. Ben istememiştim. Onun da burukluğu varken mimarlık da gönlümün köşesinde matematik ve fiziğiyle duruyor hala. Mühendislik de çok çekici geliyor. Bir de benim sorunum okuduğum okulla alakalı. Marmaya puanım yetmesine rağmen çok uzak diye (3 saat yol gidecektim) Medipol'de tam burslu okumayı seçtim. Sonuçta hekimlik bu dedim üniversite farketmez uzmanlığını devlette yaparsın dedim. Sevemedim okulumu. Özgüvenim azalıyor bu okulda her geçen gün söndüğümü düşünüyorum. İtü'de okumak beni daha fazla geliştirirdi diye düşünüyorum. Ben kendimi geliştirebilirim. İngilizcem de var. Girişkenimdir hem. Yapamaz mıyım? Bu kadar sene kaybedince de hırslandım. Güzel şeyler yapamaz mıyım? Bir de son olarak. Diş hekimiyken yurtdışına çıkmak zormuş. Kendi dişçimle konuştum "Arkadaşım Çapa'dan mezun Kanada'da 2 sene garsonluk yaptı denkliğini sağlayan eğitimi alana kadar" dedi. Bu da beni rahatsız ediyor. Mühendis ya da mimarken zorlanmam heralde bu konuda. Neyse çok uzattım. 26 yaşında çalışmaya başlayan bir mimar-mühendis çok mu zorlanır? Çok mu sürünür? Aç mı kalır? Yoksa ben saçmalıyor muyum? Yoksa okulumda mı kalmalıyım dişimi sıkarak?? Ne düşünüyorsunuz? Teşekkür ederim.
EDİT: Benim problemim aslında şu an diş hekimliğinde mücadele etmiyor olmak. Sadece ders geçmeye uğraşıyorum. Ucu ucuna ders geçiyorum. Derslere gitmiyorum. Kendimi geliştirmiyorum. Sadece son hafta ezber yapıyorum. Beynimi kullanmadığımı, çürüyeceğini hissediyorum. Hayatıma biraz anlam katmak zaten hedefim. Mücadele etmek. Çabalamak istiyorum. Bir hedefim olsun kendimi geliştireyim istiyorum. Sevdiğim alan derslerinde bunu yapabilirim. Hala mühendislik okuyan arkadaşlarım fizikte yapamadıklarını bana soruyorlar. Ve zevk alarak çözüyorum.

sacmalıyorsun. 30 yasında temel bilimler mezunu olup yazılımcı olan, mühendislerle calısan 32 yasında basladıgı maasın 2.5 katını alan tanıdıgım var.
ben sevmedigim bolumden 24te mezun oldum, su an calısmıyorum.
yas mevzu degil, ama sevdigin bolumu bulmak cok önemli
ben sevmedigim bolumden 24te mezun oldum, su an calısmıyorum.
yas mevzu degil, ama sevdigin bolumu bulmak cok önemli
- galandar kostumu
(24.04.16 00:16:05)

bölüm denen şeyi lisedeki derslerle endekslemek gibi bir hataya düşmüşsün. şirketler için 30 diye bir psikolojik sınır var 30 dan sonra sıfırdan başlayan(üniversiteden mezun olan) eleman (30 dahil belki 29 da dahil) almak istemiyorlar(genel olarak). memur çocğu olduğundan aileni de zorluyorsun(para olsaydı kafana göre takıl diyecektim). bir an önce bir karar alıp ona yoğunlaşman gerekiyor.
yurt sışına çıkmak her dalda zor. onu yaparken bzı şeyleri göze almak lazım. dil bilginin olması iyi bir avantaj. bana kalırsa bir kaç yanlış karar almışsın gerçekten ailene bağlı gibisin. ailene bağlı iken yurdışında ne yapcacaksın?
şu bölümlere ilgim var derken ciddi araştırmanı yaptın mı?
bunlar gibi kendini değerlendirmen, gerektiğinde yüzleşmen gereken durumlar var. biz ne dersek diyelim olay sende biter diyerek klişenin allahını yapıyorum. hayat böyle boktan işte. :P
yurt sışına çıkmak her dalda zor. onu yaparken bzı şeyleri göze almak lazım. dil bilginin olması iyi bir avantaj. bana kalırsa bir kaç yanlış karar almışsın gerçekten ailene bağlı gibisin. ailene bağlı iken yurdışında ne yapcacaksın?
şu bölümlere ilgim var derken ciddi araştırmanı yaptın mı?
bunlar gibi kendini değerlendirmen, gerektiğinde yüzleşmen gereken durumlar var. biz ne dersek diyelim olay sende biter diyerek klişenin allahını yapıyorum. hayat böyle boktan işte. :P
- tuzumkuru
(24.04.16 00:26:33 ~ 00:27:07)

Merhabalar;
Yaşla ve tercih etmeniz muhtemel bölümlerle ilgili gelecek kaygınızı anlıyorum. Ancak çoğu alanda, eğer işinizi gerçekten iyi yapıyorsanız yaşın o kadar da önemli olmadığını söyleyebilirim.
Aradaki birkaç sene kayıp mıdır? Kesinlikle. Peki kapatılamayacak gibi midir? Asla değil. Bu aradaki zamanı "hayatı tanıdım, kendime bir şeyler kattım" diyerek kolaylıkla gözardı edebilirsiniz. Yaptım oradan biliyorum :)
Bölümünüzde mutsuzsanız, farklı bir alanda çalışma yapmak istiyorsanız tereddüt etmeyin. Fakat iyi düşünün. Bahsi geçen bölümdeki öğrencilerle, çalışanlarla, akademisyenlerle konuşun. Belki sizin şu anki heyecanla göremediğiniz şeyleri vurgulayabilirler. Farklı fikirler her zaman iyidir, fakat uzmanından. Tutup da filanca amcaya sorarsanız "olum ne var oku bitir mis gibi dişçi olursun işte"den öteye gitmiyor böyle durumlarda konuşma. Zira ağzı olan konuşuyor.
Hayatınızın geri kalan bölümü için fedakarlık yapmaya, risk almaya, çaba harcamaya her zaman değer.
Yaşla ve tercih etmeniz muhtemel bölümlerle ilgili gelecek kaygınızı anlıyorum. Ancak çoğu alanda, eğer işinizi gerçekten iyi yapıyorsanız yaşın o kadar da önemli olmadığını söyleyebilirim.
Aradaki birkaç sene kayıp mıdır? Kesinlikle. Peki kapatılamayacak gibi midir? Asla değil. Bu aradaki zamanı "hayatı tanıdım, kendime bir şeyler kattım" diyerek kolaylıkla gözardı edebilirsiniz. Yaptım oradan biliyorum :)
Bölümünüzde mutsuzsanız, farklı bir alanda çalışma yapmak istiyorsanız tereddüt etmeyin. Fakat iyi düşünün. Bahsi geçen bölümdeki öğrencilerle, çalışanlarla, akademisyenlerle konuşun. Belki sizin şu anki heyecanla göremediğiniz şeyleri vurgulayabilirler. Farklı fikirler her zaman iyidir, fakat uzmanından. Tutup da filanca amcaya sorarsanız "olum ne var oku bitir mis gibi dişçi olursun işte"den öteye gitmiyor böyle durumlarda konuşma. Zira ağzı olan konuşuyor.
Hayatınızın geri kalan bölümü için fedakarlık yapmaya, risk almaya, çaba harcamaya her zaman değer.
- sevgikusunkanadinda
(24.04.16 00:33:18 ~ 00:33:31)

Yaşayan örnek benim. 1993 doğumluyum. Liseden 2011 yılında mezun oldum. İlk yıl tercih yapmadım. İkinci yıl dershaneye gitmeden Kocaeli üniversitesi matematik bölümünü kazandım. bir yıl İngilizce hazırlık okudum. Sonra matematik 1. sınıfın ilk dönemini okudum. 2. dönem hiç okula gitmeyerek evde kendim çalışarak Sakarya üniversitesi makine mühendisliğini kazandım. Şu anda 2. sınıfım ve 3. sınıfa geçmeye çok yaklaştım. Önümde sadece final sınavları var. Bu arada matematik 1. sınıftayken açıköğretimde iki yıllık adalet bölümüne başlamıştım, ondan da geçen sene mezun oldum. Dün 23 yaşına girdim. Özetle kararlılığım sonucunda birkaç yıla bir sürü şey sığdırdım. İstersen yapamayacağın hiçbir şey yok ancak isteklerin ve kararların konusunda emin olmak zorundasın. Ben matematik okurken bir etüd merkezinde 6 ay öğretmenlik yapmıştım. Çocuklara ve lise öğrencilerine matematik, İngilizce vs. anlattım. Daha 20 yaşında düzenli maaş alıyordum ama matematik bölümü bana çok sıkıcı geliyordu. Mühendislikteki o yenilik matematikte yoktu. Öğretmenlik ilk başlarda zevkli gelse de öğrencilerle uğraşmak aslında çok zor. Ben bunları görerek ve potansiyelime güvenerek böyle bir karar aldım ve okulu bıraktım. Siz de aynı şekilde önce mimarlık, inşaat mühendisliği gibi meslekleri yerinde araştırmalısınız. Bir tasarım programı öğrenin. Örneğin AutoCAD. Bakalım kaç saat çizime zaman ayırabileceksiniz görün. Şantiyeleri gezin. Sonra eğer en iyisi diş hekimi olmak demiyorsanız kararınız doğru gibi. Mühendis olup çok eğlenceli ve zengin hayat yaşayan da var. Bu kişiyle alakalı. Bana göre diş hekimliği uğraşılacak meslek değil.
- dissendium
(24.04.16 00:44:14)

üniversite seç. bölüm değil. çok ciddiyim. yıldız mimarlıkta okuyan arkadaşlarım binpişman yıldız yazdıklarına. biri itü iç mimarlık yazdı oradan merkezi ile. iyiki kurtuldum bu salak yıldızdan dedi.
it inşaata gelince. havuz dersleri verirsin. o okuldaki hiçbir dersi kolay kolay saymazlar. teknik resim de matlab da en kolay inşattadır.
ayrıca inşaat'ta çoğu ders 1 vize 1 finaldir. itüde çogu bölüm dersi 2 vize 1 finaldir. sınavlar baslar ve bitmez.
o yuzden insaat okuması kolay olan guzel bır bolum itüde.
ama yenı nesıl kafayı yedırtır. ben de bır sene gerıden gelıyorum. gercekten 1 sene bıle fark edıyor. hala bır arkadasım bıle yok ıtude.
ayrıca o özgüven olayı okulal olmaz:
itü inşaattan mezun olan arkadalarım 2500 e başladı hep.
kimi proje mroje yürüdü. kimi 3500 e çıktı.
bu yani.
hayatın böyle olacak.
özgüven için ekstra gelir kaynagı bul kendıne. akıllı yatırım yap.
okulla bır bok olmuyor.
sen zekan ile geldıgın yerde opel astra alırken, sanslı zengın pıcı bmw525 e bınecek.
sen mezun olduktan sonra kimse sana ooo adam itü inşaat okumus demiyecek. nerede calısıyorsunuz diyecek kıyafetıne arabana kulturune tıpıne bakacak.
hayatın en korkutucu gercegı bu.
2 yıl sonra kımsenın sormayacagı dıploma ıcın 2 yıl gerıye gıtmek cok sacma.
diş hekimi ol daha iyi kazan.
tavsıyem bu.
it inşaata gelince. havuz dersleri verirsin. o okuldaki hiçbir dersi kolay kolay saymazlar. teknik resim de matlab da en kolay inşattadır.
ayrıca inşaat'ta çoğu ders 1 vize 1 finaldir. itüde çogu bölüm dersi 2 vize 1 finaldir. sınavlar baslar ve bitmez.
o yuzden insaat okuması kolay olan guzel bır bolum itüde.
ama yenı nesıl kafayı yedırtır. ben de bır sene gerıden gelıyorum. gercekten 1 sene bıle fark edıyor. hala bır arkadasım bıle yok ıtude.
ayrıca o özgüven olayı okulal olmaz:
itü inşaattan mezun olan arkadalarım 2500 e başladı hep.
kimi proje mroje yürüdü. kimi 3500 e çıktı.
bu yani.
hayatın böyle olacak.
özgüven için ekstra gelir kaynagı bul kendıne. akıllı yatırım yap.
okulla bır bok olmuyor.
sen zekan ile geldıgın yerde opel astra alırken, sanslı zengın pıcı bmw525 e bınecek.
sen mezun olduktan sonra kimse sana ooo adam itü inşaat okumus demiyecek. nerede calısıyorsunuz diyecek kıyafetıne arabana kulturune tıpıne bakacak.
hayatın en korkutucu gercegı bu.
2 yıl sonra kımsenın sormayacagı dıploma ıcın 2 yıl gerıye gıtmek cok sacma.
diş hekimi ol daha iyi kazan.
tavsıyem bu.
- standart
(24.04.16 00:47:04 ~ 00:48:59)

Konuyla ilgisiz ama şunu söyleyeyim diş hekimliğinde üniversite fark etmez olayına katılmıyorum. Her üniversitenin eğitim programı farklı. Bence mesleğin gayet iyi. Devlet üniversitesine geçmeyi düşün bir de.
- tiksinmedenuyanmak
(24.04.16 10:09:07)

Cevaplar için çok teşekkür ederim. Aileye bağlılık konusuna gelecek olursak. Memur olmasına rağmen babamın durumu iyi o konuda pek bir sıkıntım yok. Ben her zaman arkadandayım diyor. Bu konuda babamdan ne kadar emin olsam da kendi ayaklarının üzerinde durabilmek elbbette bambaşka bir duygu. Gereken ortamı sağladım kendime 6 ay sonra ailemden tek kuruş para almıyor olacağım. Müzik grubumuz var haftada iki gün sahne alacağımız. Sonra bir kaç burs var. Bu konuyla yakından ilgileniyorum. Halledeceğim bu aileden bağımsızlık olayını az kaldı.
Bölümleri araştırma olayına da öncelik vereceğim tıpkı dediğiniz gibi.
Devlet üniversitesinde diş hekimliği okuyamam. Marmaraya geçebilirim ancak Marmara tekrar 1. sınıftan başlatıyor. Kocaman bir 5 sene daha diş hekimliğini çekemem sanırım.
Bölümleri araştırma olayına da öncelik vereceğim tıpkı dediğiniz gibi.
Devlet üniversitesinde diş hekimliği okuyamam. Marmaraya geçebilirim ancak Marmara tekrar 1. sınıftan başlatıyor. Kocaman bir 5 sene daha diş hekimliğini çekemem sanırım.
- maspavel
(24.04.16 10:36:03)

ben de 3. senemde kazandım. bir yıl okuyup bıraktım ve bu sene tekrardan başladım. geçen hafta 23 yaşına girdim ve 1. sınıftayım. önceden çok takıyordum geç kaldım diye ama artık pek takmıyorum. iş hayatına da hiç girmek istemiyorum açıkçası.
- nothing in my way
(24.04.16 11:06:47)

université isini eger okulda kalmayacaksan 30'da bitirmek lazim, sonrasi eger akademik kariyer yapma derdin yoksa vakit kaybi olur. o yuzden bence yas problemin yok. bu bir.
obur taraftan istemedigin bolumu okumani hic tavsiye etmem. ortalama bir okulda bile olsa okumak istedigin seyi okumani tavsiye derim. bu iki.
kanada tip okuyan adama cok zorluk cikartir. hayalinda kuzey amerikaya gelmek gibi birsey varsa, en garantisi muhendislik. mimarlikta olabilir ama her ikisinin da ustune bir master yapman gerekir burdaki sisteme adapte olmak icin. ben ilerde yurt disinda yasayacam diyorsan discilik dahil tip isini unut. bu uc.
eger para kazanmak gibi bir derdin varsa ben sahsen tip okurdum, isim yaptktan sonra bence discilikde guzel para var, beyin cerrahligi gibi komplike bir hadise oldugunu da zannetmiyorum, ortalama bir zekayla goturulebilecek bir is. muhendislikte, ozellikle maasli eleman olacaksan para yok, o isler 70li yillarda bitmis, hele turkiye'de bu isin boku cikmis vaziyette. bu da dort.
obur taraftan istemedigin bolumu okumani hic tavsiye etmem. ortalama bir okulda bile olsa okumak istedigin seyi okumani tavsiye derim. bu iki.
kanada tip okuyan adama cok zorluk cikartir. hayalinda kuzey amerikaya gelmek gibi birsey varsa, en garantisi muhendislik. mimarlikta olabilir ama her ikisinin da ustune bir master yapman gerekir burdaki sisteme adapte olmak icin. ben ilerde yurt disinda yasayacam diyorsan discilik dahil tip isini unut. bu uc.
eger para kazanmak gibi bir derdin varsa ben sahsen tip okurdum, isim yaptktan sonra bence discilikde guzel para var, beyin cerrahligi gibi komplike bir hadise oldugunu da zannetmiyorum, ortalama bir zekayla goturulebilecek bir is. muhendislikte, ozellikle maasli eleman olacaksan para yok, o isler 70li yillarda bitmis, hele turkiye'de bu isin boku cikmis vaziyette. bu da dort.
- cooperr
(30.04.16 07:21:16)
1