[]

gelişmiş ülkelerde sağlık sistemi neden kötü?
bu konu hakkında bilgisi olan var mı? ingiltere ve norveç'i kendim deneyimledim. arkadaşlardan ordan burdan duyduğum kadarıyla da amerika ve kanada'da da durum aynı.
sigortalı da olsan doktor randevusunu almak aylar sürüyor. acil'e gidince en az 3-4 saat kimse seninle ilgilenmiyor falan.
nedir olay?
sigortalı da olsan doktor randevusunu almak aylar sürüyor. acil'e gidince en az 3-4 saat kimse seninle ilgilenmiyor falan.
nedir olay?

çünkü sağlık ve eğitim develtin üstündeki kambur. para yetmiyor. devletinde sevmediği iki konu. hatta beceremediği. ama asli görevleri arasında ilk üçte yer alan. bak mesela vergi sistemine, ödeme yapmak için bi randevu alma işin olsun en fazla 1 haftaya alırsın. çünkü develt randevu sırasının 1 aya çıktığını görünce yeni bi memur alrı oraya.
ama sağlıkta öyle değil. çünkü sağlık para getirmez. götürür. bu yüzden sallar her zaman. şimdi git herhangi bir devlet hastanesine sıra var 2 3 saat beklersin. bundan 3 ay sonra git. yine sıra var yine beklersin.
peki neden bekliyorsun. 3 doktor var 100 hasta var yetişmiyor. doktorlarda zaten halkı siklemiyor, yapacağı işten daha azını yapıyor. memur sonuçta.
aynısı özel sektörde olsa ne olur. ilk gün sırayı gören patron odasına mutlu gider, işler iyi bu gün paranın amına koduk diye düşünerek. sonra yine sıra olmaya başlayınca doktor sayısı artar 4 5 6 7 10 20 neye ihtiyaç varsa. ee ona göre de geliri vardır çünkü.
ee devletin bundan geliri var mı? yok. zarar ediyor. doktor olan memurun hasta sikinde mi. yok. (hiç aksini iddia etmeyin) o yüzden sağlık sektörü her zaman sıkıntılıdır.
mesela diyorlarya hani kemal kılıçdaroğlu sskyı batırdı diye. sanırısn adam ticarethane işletiyor da batırdı. zarar edecek tabi başka çaresi mi var? hatta şahsi düşüncem ne kadar çok zarar etmişse o kadar halka yardım etmiş demektir. (tabi bu zarar personel kaynaklı, malzeme kaynaklı yoksa 3 kuruşlu ihale için 10 kuruş vermeyle olan zarar değil)
ee kapitalist sistemde kar yoksa neden hizmet olsun.
ya da komün sistemde bir doktor içinden gelmiyorsa neden hastalara baksın. zorla yaptırırsan da işi yavaşlatır, orospu çocukluğunda yeni yöntemler bulur.
özetle hasta olursan paran olsun, özel hastaneye git.
ama sağlıkta öyle değil. çünkü sağlık para getirmez. götürür. bu yüzden sallar her zaman. şimdi git herhangi bir devlet hastanesine sıra var 2 3 saat beklersin. bundan 3 ay sonra git. yine sıra var yine beklersin.
peki neden bekliyorsun. 3 doktor var 100 hasta var yetişmiyor. doktorlarda zaten halkı siklemiyor, yapacağı işten daha azını yapıyor. memur sonuçta.
aynısı özel sektörde olsa ne olur. ilk gün sırayı gören patron odasına mutlu gider, işler iyi bu gün paranın amına koduk diye düşünerek. sonra yine sıra olmaya başlayınca doktor sayısı artar 4 5 6 7 10 20 neye ihtiyaç varsa. ee ona göre de geliri vardır çünkü.
ee devletin bundan geliri var mı? yok. zarar ediyor. doktor olan memurun hasta sikinde mi. yok. (hiç aksini iddia etmeyin) o yüzden sağlık sektörü her zaman sıkıntılıdır.
mesela diyorlarya hani kemal kılıçdaroğlu sskyı batırdı diye. sanırısn adam ticarethane işletiyor da batırdı. zarar edecek tabi başka çaresi mi var? hatta şahsi düşüncem ne kadar çok zarar etmişse o kadar halka yardım etmiş demektir. (tabi bu zarar personel kaynaklı, malzeme kaynaklı yoksa 3 kuruşlu ihale için 10 kuruş vermeyle olan zarar değil)
ee kapitalist sistemde kar yoksa neden hizmet olsun.
ya da komün sistemde bir doktor içinden gelmiyorsa neden hastalara baksın. zorla yaptırırsan da işi yavaşlatır, orospu çocukluğunda yeni yöntemler bulur.
özetle hasta olursan paran olsun, özel hastaneye git.
- zugas
(06.11.15 18:01:15 ~ 18:02:46)

gelişmiş ülke vatandaşısın diyelim
işsizlik maaşı alıp 2 de çocuk yapsan buradaki ortalama memurdan daha iyi geçinirsin ucuz diye antalyada tatil yaparsın filan işte. herhangi bir işte part-time çalışsan güzel bi maaş alırsın kayak yaparsın.
bu durumda neden tıp okuyasın? 6-8-10 sene uğraşasın? mesela isveçlisin? zaten okumuyorlar da yetmiyor kendi doktorları ABden doktor getiriyorlar. düşünsene 5 milyon nüfusun var, kimse doğurmuyor zaten hocam kaç tane jinekolojik onkoloji uzmanı olabilir?
ABD sosyal devlet değil evet, ama orada da tıp okumak çok pahalı.
üstüne yanlış bir teşhis koyarsan ayvayı yedin buradaki gibi değil davası cezası, risk almak istemiyorlar 6 ay git gel herşeye bakalım diyorlar.
üstüne benim gördüğüm, mesela biz bölgemizde görülen hastalıkları iyi biliyoruz (atıyorum akdeniz anemisi) adam 72 çeşit milletten insan görüyor ABDde yahut sadece kendi köyünü biliyor (kuzey avrupada) bizim doktorlar gibi 1milyon hasta bakmıyor senede. bazı vakaları hayatlarında hiç görmemiş oluyorlar kitaptan okuyorlar şaka gibi, bu da bizim ülke insanı için yurtdışında sıkıntı oluşturuyor.
ayrıca özel hastane olayı da hikaye özel hastaneler otel hizmeti verir, güzel ilgilenir ama mesela doğuma gittin komplikasyon var seni bir güzel zekai tahir burak'a sevk eder.
işsizlik maaşı alıp 2 de çocuk yapsan buradaki ortalama memurdan daha iyi geçinirsin ucuz diye antalyada tatil yaparsın filan işte. herhangi bir işte part-time çalışsan güzel bi maaş alırsın kayak yaparsın.
bu durumda neden tıp okuyasın? 6-8-10 sene uğraşasın? mesela isveçlisin? zaten okumuyorlar da yetmiyor kendi doktorları ABden doktor getiriyorlar. düşünsene 5 milyon nüfusun var, kimse doğurmuyor zaten hocam kaç tane jinekolojik onkoloji uzmanı olabilir?
ABD sosyal devlet değil evet, ama orada da tıp okumak çok pahalı.
üstüne yanlış bir teşhis koyarsan ayvayı yedin buradaki gibi değil davası cezası, risk almak istemiyorlar 6 ay git gel herşeye bakalım diyorlar.
üstüne benim gördüğüm, mesela biz bölgemizde görülen hastalıkları iyi biliyoruz (atıyorum akdeniz anemisi) adam 72 çeşit milletten insan görüyor ABDde yahut sadece kendi köyünü biliyor (kuzey avrupada) bizim doktorlar gibi 1milyon hasta bakmıyor senede. bazı vakaları hayatlarında hiç görmemiş oluyorlar kitaptan okuyorlar şaka gibi, bu da bizim ülke insanı için yurtdışında sıkıntı oluşturuyor.
ayrıca özel hastane olayı da hikaye özel hastaneler otel hizmeti verir, güzel ilgilenir ama mesela doğuma gittin komplikasyon var seni bir güzel zekai tahir burak'a sevk eder.
- niye ama
(06.11.15 18:24:03)

saglik, egitim ve adalet bu ücü bir ülkenin temel üc diregi. bunu meslekleri yapan insanlarin tepeden asagiya cok özel etik ve ahlak degerlerine sahip olmalari gerekiyor. Bu etik degerler dünyanin her yerinde yipraniyor. Gelismis ülkeler sagligi devlet elinde tutuyor cünkü sosyal devlet olmak bunu emrediyor. Bu nedenle bozukluk ne ise tamamen hastaya yansiyor. Karlilik göz önünde bulundurulmuyor, karliligin ve rekabetin olmadigi meslek dallarinda denetim tamamen etik ile saglaniyor. Merkezden denetim bir yere kadar.
Peki cözüm özellestirme mi ? türkiyede bu sorun özellestirme ve yari özellestirme ile cözülmeye calisiyor ve sorunlar daha ticari uslup ile gizleniyor, daha iyi pazarlama marketing yapiliyor. Özeller zaten malum tam bir ticarethane gibi. O tedavi karli olmasi lazim mesela bir kadin dogum yapacagi zaman normal dogum karli degil, ama sezeryan tüm hastahaneler ve doktorlar icin kar ve prim olarak dönüyor. Bunu problemi teyit etmek icin su iki ülkeye bakmak yeterli, Amerika ve türkiye. Bu iki ülke saglikta özellestirme yapan ülkeler ve amerikada sezaryan orani %35 ve türkiyede %45. Ama gercekte tüm dogumlarda sezaryana ihtiyac %5, almanya gibi ülkelerde bu bu sekilde. O nedenle türkiyede özel ve yari özel hastanelerde cok iyi ilgilenirler, seni özel hissettirirler cünkü seni karli tedaviye ikna etmeleri lazim.
özetle iki yol var, sosyal devletlerde kar amaci gütmeyen devlet kurumlari tüm sorunlariyla ortada olan saglik sistemi. Ya da amerika ve türkiyedeki gibi marketing essasli, sirket gibi yönetilen saglik sistemi, kar amaciyla sagliksiz ve gereksiz tedaviler. müsteri gibi davranilan, özel hissetirilen hastalar..
Peki cözüm özellestirme mi ? türkiyede bu sorun özellestirme ve yari özellestirme ile cözülmeye calisiyor ve sorunlar daha ticari uslup ile gizleniyor, daha iyi pazarlama marketing yapiliyor. Özeller zaten malum tam bir ticarethane gibi. O tedavi karli olmasi lazim mesela bir kadin dogum yapacagi zaman normal dogum karli degil, ama sezeryan tüm hastahaneler ve doktorlar icin kar ve prim olarak dönüyor. Bunu problemi teyit etmek icin su iki ülkeye bakmak yeterli, Amerika ve türkiye. Bu iki ülke saglikta özellestirme yapan ülkeler ve amerikada sezaryan orani %35 ve türkiyede %45. Ama gercekte tüm dogumlarda sezaryana ihtiyac %5, almanya gibi ülkelerde bu bu sekilde. O nedenle türkiyede özel ve yari özel hastanelerde cok iyi ilgilenirler, seni özel hissettirirler cünkü seni karli tedaviye ikna etmeleri lazim.
özetle iki yol var, sosyal devletlerde kar amaci gütmeyen devlet kurumlari tüm sorunlariyla ortada olan saglik sistemi. Ya da amerika ve türkiyedeki gibi marketing essasli, sirket gibi yönetilen saglik sistemi, kar amaciyla sagliksiz ve gereksiz tedaviler. müsteri gibi davranilan, özel hissetirilen hastalar..
- emrahday
(06.11.15 18:37:00 ~ 18:39:54)

kankiii ingilterede 3-4 saat bekliyorsun randevusuz olunca ama sıra sana gelince de köpek gibi ilgileniyorlar her şeyine bakıyorlar. tr'deki gibi 5-10 dakikalık muayene yok orda. ilaçlarını doktor veriyor çoğu zaman, para vermiyorsun. ücretsiz sağlık sistemi tüm dünya vatandaşlarına neredeyse. daha ne yapsın la adamlar. adamlarda her bi haltı book'lamak kültür zaten, bi tek onu yapman lazım, onu da yapıver bi zahmet.
- mhmtt
(06.11.15 18:45:52)

kötü değiller. uluslararası sıralamalardaki yerleri ve kamu yoklamalarındaki memnuniyet oranları da epey yüksek.
türkiye'de olur olmaz her şeye ilaç antibiyotik yazılmasına, bir dolu alakasız test yapılmasına, gerekli gereksiz uzman doktorlar görmeye alışık olduğumuz için yurt dışındaki ilgi alışık olmayana kötü geliyor. ingiltere'de doktor randevusunu genelde 1-2 hafta içinde alabiliyorum, buna ek olarak her gp'nin her hafta haftasonu veya akşam saatlerinde walk-in saatleri de var. ayrıyeten randevusuz gelen hastayı kabul eden walk-in merkezleri de var.
acil servisler ise adı üstünde gerçekten hayati tehlike teşkil eden durumlar (bilinç kaybı, göğüs ağrısı, durmayan kanama, solunum güçlüğü, yanık vs) için var. gidip de 3-4 saat bekleyebiliyorsanız muhtemelen pek de acillik bir haliniz yok.
türkiye'de olur olmaz her şeye ilaç antibiyotik yazılmasına, bir dolu alakasız test yapılmasına, gerekli gereksiz uzman doktorlar görmeye alışık olduğumuz için yurt dışındaki ilgi alışık olmayana kötü geliyor. ingiltere'de doktor randevusunu genelde 1-2 hafta içinde alabiliyorum, buna ek olarak her gp'nin her hafta haftasonu veya akşam saatlerinde walk-in saatleri de var. ayrıyeten randevusuz gelen hastayı kabul eden walk-in merkezleri de var.
acil servisler ise adı üstünde gerçekten hayati tehlike teşkil eden durumlar (bilinç kaybı, göğüs ağrısı, durmayan kanama, solunum güçlüğü, yanık vs) için var. gidip de 3-4 saat bekleyebiliyorsanız muhtemelen pek de acillik bir haliniz yok.
- 386 dx
(06.11.15 18:55:27 ~ 18:57:02)
1