[]

karşılıklı sevme mevzusu hk

çok sevilen ve sevildiğimiz kişi zarar vermemek için uzaktan sevicem ama seni çok seviyorum diye uzak duruyorsa ona mesaj atar mıydınız?

not: ben daha inatçıyım, ölsem yazmam


 
Zarar vermemek derken ne demek istiyor? Mesaj atmazdım.


  • rock n roll  (08.06.24 00:11:01) 
gerçekten sevse uzaktan sevicem diyerek uzak duramazdı bence.


  • dilili  (08.06.24 00:42:33) 
"Horse Lie" derdim. Üstüne sizin "ıssız adam triplerinize..." derdim.

Not: Kadın-Erkek fark etmiyor Issız Adam'daki "Adam"a takılmamak lazım
  • nawar  (08.06.24 00:51:38) 
dilili +1


  • pispinti  (08.06.24 00:57:02) 
at yalani+1


  • ala09  (08.06.24 01:08:18) 
Olmaz olmaz çok saçma olmamalı


  • lüzumsuz adam  (08.06.24 01:22:23) 
atmam tabi. hatta cevap olarak 'hadi ordan tırrrrrek' der önüme bakarım.


  • antihero  (08.06.24 02:18:43) 
:D Psikolojik delilik turu. Arabesk virusunun etkisi altinda kalinmis.


  • thetruenorthstrongandfree  (08.06.24 03:32:41) 
[]

Arkadaşlığın Bitmesi ve Hediyeler

Yakın bir arkadaşınızla aranız bozuldu ve düzelme ihtimali yok gibi. Yıllar önce size aldığı hediyeleri kendisine geri vermeyi düşünür müydünüz?




 
Hayır. Bana kazık atmışsa aldığı şeyleri çöpe atardım. Bir şekilde şartlar gereği bozuşmuşsak bir kenara kaldırırdım hediyeleri.


  • pispinti  (07.06.24 21:01:35) 
Düşünmezdim, çok ayıp. Her ne yaşanırsa yaşansın, aynıdır, yaşanmışlıktır. Bundan 20 yıl sonra o hediyeyi görüp hatırlayacağın tek şey güzel zamanlar olur.


  • numlock  (07.06.24 21:09:02) 
Hayır, ben kendim de böyle bir şey beklemezdim şahsen. Gereksiz de bir etkileşim olmaz mı sizce de? Neden iki taraf da böyle bir şey yaşamak istesin ki?


  • akhenaten  (07.06.24 21:14:20) 
düşünmem. karşı tarafın da aldıklarımı iade etmesindense çöpe atmasını tercih ederim. zamanında düşünüp alınan şeyleri iade etmek ayıp bence.
gördükçe size kötü anıları çağrıştıracaksa elinizden çıkarabilirsiniz.

  • juliette  (07.06.24 21:33:50) 
hediye iade etmek çok saçma bence.
güzel zamanlardan hatıra olduğu için saklarım.
ama saklamak acı veriyorsa ya satarım ya da bir yere bırakırım birileri alsın diye..
  • tabudeviren  (07.06.24 23:35:29) 
Çok saçma bir fikir.

Hediyeler, geçmisteki özel zamanlarin, yasanmisliklarin birer nisanesidir aslinda.

Bilhassa bana alinan seyleri sartlar nolursa olsun saklarim.

He çöpe atanlar da yok degil tabii.
  • Yourcousinmarvinberry  (08.06.24 00:07:17) 
[]

Evlilik fikri

Normalde evlilik fikrine baya uzak biriydim. Çocuk sahibi olmakta hiç istemediğim bir şey.


Son zamanlarda çevremde çok fazla evlenen oldu. Kuzenlerden 3'üde bu sene evlenecek. Tabloya baktığımda bir çok kişinin evlenerek akista olduğunu hissettim. Evlilik fikri mantıklı gelmeye başladı. 3 yıl ve daha uzun süreli bir ilişkimde olmadı esasen bu zamana kadar. Hep bir şekilde yolumuzun ayrilabilecegi kişileri kendime çektim, ya da evlenip çocuk sahibi olmak isteyen kişilerden ben uzaklaştım bir şekilde.

Kafa olarak uyusabilecegim biriyle evlilik fikri cazip gelmeye başladı ve bu sene oldu. Çok küçük yaşlardan beri annem ve babam ayrı. Büyürken de bir evlilik gözlemlemedim esasen.Bir yandan evlilerin dert yanması durumu var ama sağlam ilerleyen evliliklerde var.


Sizlerde de böyle bir his oldu mu evlilik düsünmezken?Olduysa kac yasinda oldu?

Yaş:34 kadın kisisi, çocuk konusunda netim,dusunmuyorum.

 
Avrupadaki maaslra yaklastikca bende de bu durum oldu. Turkiyede turk biriyle olur herhalde diyorum artik


  • lapaz  (07.06.24 20:51:42) 
Yas 28


  • lapaz  (07.06.24 20:51:51) 
evlilik saçma bir şekilde sanki kötü bir şeymiş gibi gösteriliyor fakat saçma şekilde beklentilerin olmadığı doğru bir insanla olunca çok güzel bir şey, çocuk ise dünyanın en güzel hislerinden


  • mysql34  (07.06.24 20:54:16) 
Çocuk sahibi olmayacaksanız evlenmek dünyanın en manasız şeylerinden birisi. Sosyal baskılar nedeniyle istediğiniz bir hayatı yaşayamıyorsanız belki o zaman evlilik -bir nebze de olsa- mantıklı olabilir ama onun dışında saçma.

Burada kilit nokta çocuk sahibi olmayı istememeniz.
  • pispinti  (07.06.24 20:54:56) 
Oldu, 30da evlendim, 35te boşandım. Şimdi 38im, ara ara dürtüyor ama bu saaten sonra çok zor. Aynı hataya düşmem.


  • numlock  (07.06.24 21:01:13) 
İnsan hayatını çocukluk, gençlik, olgunluk ve yaşlılık diye 4 evreye ayırabiliriz.
Eğer evden çıkmayan hiçbir dostu olmayan asosyal biri değilseniz, üçüncü ve dördüncü evreye geldiğinizde çevrenizdeki herkes evli olacaktır. Ve bu arada siz de hayatın her anında ve yatak odanızda ve uyurken ve hastayken ve çaresizken elinizi tutacak birine ihtiyaç duyacaksınız.

Yeaa ben hiç evlenmeyeceğim lafını, ben küçük kız çocuklarının ben büyüyünce babamla evleneceğim lafı kadar bomboş, anlamsız ve ileri ergenlik dönemi söylemi olarak görüyorum.
  • Mirket  (07.06.24 21:08:03) 
Büyük bir kısım insan gençlik vaktinde sahip olduğu çevresinin aynen korunarak ölene kadar gideceğini düşünüyor. Ancak gerçekte böyle değil gördüğünüz gibi. Evlenmeler başlayınca ilişkiler sendeliyor, çocuklar olunca bambaşka bir boyuta dönüşüyor. İş hayatının da etkisi yüksek. Haliyle birgün bir bakıyorsunuz sizin sosyal ağınız sadece hatır gönül ilişkilerine evrilmiş.

Sırf yalnız kaldım diye evlenilmez tabi, ancak bunları yaşamaya başlayınca çoğu insanın karakterinde değişimler oluyor ve evlenme fikri kafasına yatmaya başlıyor.

"Evlenmek gerek" fikri çok sıkıntılı yine de. Gerek olduğu için evlenmemelisiniz. Olay öyle işlemiyor.
  • akhenaten  (07.06.24 21:29:27) 
Evlenmeyi ve çocuk sahibi olmayı düşünmüyorum. Bu kararım hiçbir zaman değişmeyecek.


  • rock n roll  (07.06.24 21:35:46) 
42 yaşındayım, hayatım boyunca evlilik istedim ama o kadar acaip şeyler yaşadım ve o kadar olmadı ki, artık evlenmemem gerektiğine inanır oldum.

Evlilik iyi bir şeydir. İç dünyan evliliğe olur veriyorsa hiç sorgulama, doğrudur o. Çünkü aslında doğru kurgulanıp doğru uygulandığında evlilik epey ciddi bir güvencedir. Yeter ki her iki taraf da saygılı sevgili olsun.

Evlilikten korkuların varsa bunları kendinle karşılıklı otur konuş dertleş, dinle kendini. Rahat ol, iç dünyanda iyicil ve yapıcı biri var o ne derse doğrudur.
  • muhayyer divan  (07.06.24 22:18:19) 
31 yaşında erkeğim. Evlenmeyi çok istiyordum. Bir çocuk istiyordum. Olmadı.


  • dissendium  (07.06.24 22:56:16) 
evlenmek istemeyen birey olarak 40 civari bekarlarin delirme seviyesi de yoruyor be.... stardarta uymadi diye samimiyetsiz kasinti bi seye donusuyo sanki bosananlarda yok o delirmecilik. sevgililik candir


  • ala09  (08.06.24 01:07:05) 
[]

Ciddi ilişkiler ve fizik/tip

Ciddi ilişki olabilecek, evliliğe kadar yolu olabilecek bir kişiyle tanışınca fizik ve tipe ne kadar önem veriyorsunuz?




 
tip degil de fizik cok onemli^.^


  • ala09  (07.06.24 20:12:47) 
Ciddi ilişki deyince eli yüzü düzgün olsun karakteri fikirleri insani özellikleri sorumluluk sahibi olması daha önemli

Bunun yanında sigara içmemesi, içki ile ilişkisi, bir hastalıkla karşılaştığında kendine bakıyor mu, hastaneye gidip tedaviye başlıyor mu yoksa durmadan öteliyor mu, ağız ve diş sağlığına önem vermesi önemli
  • grimavi  (07.06.24 20:23:11) 
tip: az biraz hoşuma gitse yeterli. güzel bir çekici falan aramıyorum.
fizik: obez veya çiroz olmasın.

erkekim. üzümlü kekim.
  • tabudeviren  (07.06.24 20:34:26) 
Tabii ki iyi bir insan olsun ve daha bir sürü şey ama fiziğini ve tipini beğenmediğim hiç kimseyle ilişkiyi düşünmem.


  • pispinti  (07.06.24 20:34:53) 
soruda hata var. evliliğe kadar yolu olabilecek bir kişiyle tanışmak ne demek ki? tanımadan bunu nasıl anlarız?

biriyle tanışırsın, ki ilk etapta tipe ve fiziğe bakarsın da bu yüzden. zamanla tanıdıkça o kişinin evliliğe kadar yolu olabilecek biri olup olmadığını anlarsın.
  • sir gawain  (07.06.24 20:53:44) 
@sir tanıştın, çokça aynı ortamda bulunuyorsun vs. Zamanla da tanıyorsun.


  • numlock  (07.06.24 20:58:56) 
@sir gawain'in sorusunu ben hala devam ettiriyorum. Mantık hatası var.

Sizin sormak istediğiniz sanırım tipini beğenmediğiniz biriyle evlenir misiniz?

Eğer öyleyse hayır evlenmem. Yani evleneceğim insanın illa dünyanın en güzeli olduğu düşünmeme gerek yok tabi ama bi çekim de olmalı. Ayrıca beğenmediğim insanla evlenmeyi ona karşı da haksızlık olarak görürüm. Başkasıyla daha mutlu olacakken neden benimle yaşayacağı çok da etkileyici olmayacak bir şeye mahkum olsun ki? Yani sonuçta ilgi duyduğunuz birine davranışınızla, o kadar da ilgi duymadığınız birine isteseniz de aynı yaklaşamazsınız, o işler öyle olmuyor. Saçma bir şey.
  • akhenaten  (07.06.24 21:41:07) 
uzun sureli iliskide erkekler tipe, kadinlar da cebe onem verir.

siz hic luks bir aracin icinde cirkin bir kadin gordunuz mu?
Ya da guzel bir kadinin yaninda parasiz pulsuz bir erkek?

gercekci olalim..
  • cooperr  (07.06.24 22:09:01) 
[]

En beğendiğiniz özelliğiniz nedir?

Biraz da pozitif basalım. "Şöyle biri olmasam başıma çok daha büyük belalar açardım." Dediğiniz ne var? Benimki herkesi eninde sonunda affediyor olmam. Affedip hayatıma tekrar almak değil ya da davranışını onaylamak değil. Sadece affetmek. Öç almamak, intikam planları yapmamak. Bazen bu tarafım yüzünden suistimale de uğruyorum ama kar-zarar analizi yaptığımda böyle olmasam ara sıra suistimale uğramaktan daha fazlası gelirdi sonucuna ulaşıyorum.

İki gün önce öldürmek istediğimi bugün affediyorum. Öyle olmasa belki de gerçekten zarar vermek için plan, program yapacağım. Bayağı soft power bence, aşırı mantıklı. Her şeyimiz de noksan, hasarlı değil. Maşallah bize.

Sizde neler var? Teşekkür ederim.

 
İki tane söyleyebilirim:

1. Genel olarak şikayetçi bir insan olmamak. Tek başına yaşamanın getirdiği disiplin oldu son birkaç senede. Etrafta şikayet edecek kimse olmayınca insan şikayet etmemeyi ve dirençli olmayı öğreniyor. Çekilmesi zorunlu olan bir şey varsa şikayet edip etrafımdakilerin enerjisini düşürmem, yapar geçerim.

2. Üşengeç olmamak. Fiziksel olarak son birkaç senedir şöyle bir düstur geliştirdim: Ne kadar hareket edebilirsem kârdır. Bu sebeple ilk gençliğimdeki o üşengeç halimden eser kalmadı. Ev işlerinde bile böyle oldum. Evde bir şey yapılacaksa kalkıp direkt yapmaya başladım. Bu kaslar çalışmak için diyorum, hareket etsinler biraz. Yürümem gerekirse seve seve yürürüm, kedişi oynatmak gerekirse hiç üşenmem aksine farklı hareketler yapıp farklı kaslarımı çalıştıracağım için sevinirim. :)
  • silverleaf  (07.06.24 15:19:23) 
Sağduyulu bir insanım bu şekilde birçok olayı savuşturdum. Birde çok iyi sır tutarım, niyeyse en çok takdir edilen özelliğim bu.


  • mirty  (07.06.24 15:28:50 ~ 15:29:35) 
Kısa sürede sorunlara çözüm bulabiliyorum. Mesela hiç müdahil olmadığım bir konuda bir çalışma yapılmış, tam ortasından girdiğimde kimsenin görmediği bir açıdan sorunu çözebiliyorum, kaynağını bulabiliyorum.
Kötü alışkanlığım yok, sporcuyum ve çok sakin biriyim.

  • gabe h coud  (07.06.24 16:11:24) 
Aşırı iradeliyim. Çok çalışkanım ve enerjim çok yüksek. İnandığım bir şey uğruna hiç yorulmadan, dinlenmeden, yemek yemeden, su içmeden çalışabilirim. Çok güçlüyüm hem fiziken hem ruhen. Mücadeleci ve savaşçıyım. Çok merhametli ve yardımseverim. İnsanları çok iyi motive ederim. Güler yüzlüyüm. Empati düzeyim çok yüksek. Bu bazen rahatsız edici olabiliyor. İnsanlar beni çok eğlenceli ve tatlı buluyorlar. Bir kaç kişi söyledi bunu. Samimi biri olduğumu düşünüyorum. Sevdiğim çok özelliğim varmış, aklıma gelirse eklerim :)


  • rock n roll  (07.06.24 16:26:07) 
Koç burcu musun? @rock n roll


  • sekizdokuzon  (07.06.24 16:29:41) 
Sakinliğimi koruyabilme, kolay kolay sinirlenmeme


  • ananiyimioguz  (07.06.24 16:36:59) 
@sekizdokuzon ikizler burcuyum


  • rock n roll  (07.06.24 16:37:13) 
@rock n roll: doğum haritanda ateş de var ama belli ki (burç tahmini tutmadığında kadınlar).


  • sekizdokuzon  (07.06.24 16:39:27) 
Erkekler için şerefsiz diyorlar ama ben çok sadık bir insan olduğumu gördüm. Kendime saygım arttı.


  • dissendium  (07.06.24 17:03:02) 
Genel anlamda sakin bir insanım, özellikle iş hayatında çok işime yarıyor. Hırslıyım diyemem ama çok planlıyımdır ve hedefime ulaşırım, sabırsız değilim, 24 senedir içinde bulunduğum sektörde genelde insanlardan 1 adım önde düşünür ve hareket ederim.
Özel hayatımda da genelde sakin ve sabırlıyımdır. En son dakikaya kadar olumlu ve yapıcı hareket ederim.
Hayatla genel olarak espri yaparak başa çıkıyorum, çoğu konuda geniş bi' espri yelpazem var diyebilirim. Koşarken kaşım patlamış, hanım panik haldeyken makara yapıyorum mesela, daha da delleniyor napiyosun diye :):):)
  • kumandanim  (07.06.24 17:34:58) 
dürüst bir insan oldum. her zaman. dürüstlüğümü seviyorum. bir de okumayı, öğrenmeyi seviyorum. bunlar sanırım.


  • deartheodosia  (07.06.24 17:34:59) 
enerjik, güler yüzlü, neşe dolu ve dışadönük bir insanım. ruhen kötü olduğum zamanların üstesinden çabuk geliyorum.

bir de br insanı kendime çok çabuk bağlayabilirim arkadaş olarak. kendime sempati uyandırabilirim.

kötü özelliklerim daha fazladır ama
  • Hallegadola  (07.06.24 17:57:25 ~ 17:57:39) 
- Genel olarak şikayetçi bir insan olmamak +1. İyimser biriyimdir. Art ce kötü niyetim yok.
- Başladığım bir sürecin sonuna kadar gidiyorum, kendi sınırlarımı zorlayıp, ötesine geçmeye çalışıyorum.

  • put it in your appropriate place  (07.06.24 18:45:33) 
İlkelerimden taviz vermemeyi, insan ilişkilerinde ısrarcı olmamayı, öz-saygımı düşürecek davranışlarda bulunmamayı seviyorum kendimde.


  • blue rebel motorcycle club  (07.06.24 20:53:49) 
Kimseye nefret beslemiyorum. Exlerimi ozluyorum falan oyle..


  • lapaz  (07.06.24 20:54:45) 
blue rebel+++++


  • ala09  (08.06.24 01:11:29) 
Çevremdekileri yargılamamam


  • lüzumsuz adam  (08.06.24 01:25:50) 
O kadar ofensif sakalar yapiyorum ki KKK uyesi kilikli tipler bile benimle arkadas olmak istiyor. Herkesin gorup, kimsenin korkudan soyleyemediklerini pat diye soyluyorum. Rednecklerle, motor cetecileriyle cok iyi frekansim tutuyor. Uslubumu Eastbound & down dizisindeki Kenny powers'a benzetenler oldu. Yaslandikca ayarim kaciyor bu da hosuma gidiyor.


  • thetruenorthstrongandfree  (08.06.24 03:55:33 ~ 03:57:10) 
[]

size ruh halimi anlatayım uygun tesellileri sıralar mısınız?

Böyle çok mutlu gittiğin bir yerde umduğunu bulamamanın ardından gelen değersizlik hissi. Kendini sevdirme ve kabul ettirme çabası ve bunu neden yaptığını bilememezlik. Kabul edilmeye çalışılan kişiler tarafından bu farkedilmişte alay ediliyorcasına sanki inadına yalnızlığa itilmeye çalışılıyormuşum hissi. Sanki koca bir çaydanlık çayı devirmişim bardakların hepsi etrafa dağılmış artık hiçbir şeyi düzelteyemecekmişim gibi.




 
Değerinizin anlaşılacağı yerde olun.


  • olaylar olaylar  (07.06.24 12:08:32) 
Sadece kendine güven jsks şaka bir yana kendini kimseye sevdirmeye çalışma, onay almaya uğraşma sürekli. Herkes en az senin kadar değersiz, en az senin kadar değerli. İnsanların denyoluklari üzerine yoğunlaş ama kimseyi parmakla gösterme, o da senin haddin değil mesela. Şefkat kilit kelime. Kendine, herkese. Hepimiz çok komik hatalar yapıyoruz, kimisi hatalarını çok güzel süslüyor, kendini çok doğru pazarlıyor. Ama özünde herkes gelişime açık ve herkes belirsizlikle, acıyla mücadele ediyor.

Bu tip buhranların nedeni bence kendini bütün bu dünya işlerinden yukarıda görme isteği yani. Ben hata yapmam, ben bambaşka biriyim, çok akilliyim. Hepimiz hayatın içinde bazen savrula savrula yol alıyoruz. Bu hep böyle olacak. Komik hatalar yapacaksın, bilmeden kalp kıracaksım, başarısız olacaksın, büyük kayiplar yaşayacaksın. Yapabileceğin en önemli şey hata yapmaya tahammül gösterip tefekkür etmek. Ve şefkat, merhamet, cesaret, iyimserlik gibi yüksek duygularını büyütmeye çalışmak.
  • sekizdokuzon  (07.06.24 12:12:12) 
Mutluluk ve iyilik hali kişiye ait bir potansiyeldir, kimsede ya da hiçbir yerde bulamazsınız içinizde yoksa. Yalnızlığa itilmektense, kendi yalnızlığınızı kendiniz seçip yola muhteşem bir şekilde devam edin bence. Hayatınızla ilgili tüm kararları kendiniz alın: Yalnızlıksa yalnızlık, sevinçse sevinç. Koca bir çaydanlık çayı devirip bardakların hepsini etrafa dağıttıysam, önce tam ortasına bir süre oturup nefeslenir, etrafın pisliğine acıklı ve gülerek bakar, sonra yavaş yavaş etrafı toparlamaya başlarım...


  • silverleaf  (07.06.24 12:16:03) 
Bir de yenge kızmasın ama sen sevimsiz bir tip de değilsin yani. Yengeye selam, o da çok muhterem bir insandır büyük ihtimalle:)


  • sekizdokuzon  (07.06.24 12:20:29) 
bu hislerin hepsi geçecek


  • ofelia  (07.06.24 12:31:46) 
@silverleaf, hah bunu yapıyom zaten. Bunu da bardak kırıklarının ortasında oturuyorken yazdım. Birazdan topluycam hepsini.

@sekizdokuz, ben yengeyim zaten. Heh işte bunu yapıyorlar bana. Önce aslansın kaplansın diyip uçurup sonra güm diye bırakıyorlar sanki yanılmışız diye. Ortada kalakalıyom aptallığımla başbaşa. Ama en üzüldüğüm ne biliyon mu niye diğerleriyle varoluyorum. Oysa eklemlerim gayet iyi kendim de yürüyebilirim hayat yolunda. Benim onlrdan hiçbir çıkarım yok ama topluma yaranma derdim niye.
  • geveze yazar  (07.06.24 12:36:06) 
A sen kadın mısın? Gel kız buraya jsksks Türk kadının genetiği o tatlım, asicaz el birliğiyle. Farkındalık yolun yarısı.


  • sekizdokuzon  (07.06.24 12:48:22) 
senı tanımadan nasıl tesellı verek aşko? neyse zaten teselli konusunda çok kötüyüm beni pas geç; rndndnd:) ama aklıma geleni yazayım. sen ankara'da tüm hayatı kocası, ailesi, çevresinden vs.. ibaret bir sibel olmayı seçmiş olabilirsin(örnek verdim kızma). ama hayatta milyonlarca yol, karar ve durum var. duygularını başka yerlere kanalize edeceksin.

bilsem zaten kendim yaparım şapsal şey diyorsan da bu beğenilme, kabul edilme arzusunu törpüleyecek psiko terapilere başlayacaksan. zira bu tip arzular hep geçmiş travmaların eseri oluyor.
  • buenosdias  (07.06.24 13:23:13 ~ 13:27:04) 
@buenosdias, sibel de olsam kate'de olsam beğenilme arzusu törpülenemiyor bacım. Psikoterapinin yollarını aşındırdım. Ama bak benden sana tavsiye eğer sana da gelirlerse beni en iyi doğu felsefesinin ego üzerine okuduğum öğretileri törpüledi. Ama tamamen kurtulamıyorsun.


  • geveze yazar  (07.06.24 13:34:17) 
[]

Uzak mesafe ilişkisi

Fiziksel olarak toplamda sadece 5 ay görüştüğünüz ama 4 sene boyunca her gün konuşup her şeyi paylaştığınız, mesafeler dışında her şeyin iyi gittiği (ya da mesafeden dolayı iyi gittiğini sandığınız) insanla evlenir miydiniz?

Mesafe: >7000km


 
Bence mesafeden dolay her yönünü görememiş olabilirsin


  • grimavi  (07.06.24 09:21:45) 
Arkadaşım evleniyor.


  • Kahvedesu  (07.06.24 09:23:34) 
Evlenirdim. Fiziksel olarak az görüşülmüş ama 4 yıl boyunca her gün konuşup, her şeyimizi paylaştığım insanla evlenirim. Bu evlilik zaten aslında tamamen şans işi. Burnunun dibinde olur evlenirsin yine hayal kırıklığı olabilir.


  • rock n roll  (07.06.24 09:31:01) 
nope


  • gabe h coud  (07.06.24 09:45:41) 
Evlenmezdim bana çok büyük çılgınlık gibi geliyor.
Zaten uzak mesafeye bu sebeple başlamazdım. Bir tür kumar bu sonunda iki ihtimal de var.


Yakın zamanda bunu yapacak bir arkadaşım var çok yorum yapmıyorum kendisine ama o kolayca bu kararı alabildi.
  • Kediyi üzdün  (07.06.24 09:57:20) 
Uzaktan cinsellik bir şekilde devam ettiyse, karşılıklı oyuncaklar vs vs olabilir ama öbür türlü sıkıntı


  • jülsezar  (07.06.24 10:05:28) 
Ben bunu düsünüyorum, biraz riskli ve korkutucu geliyor bana ya. 4 senede 5 ay cok az. O guveni saglamissa evet olabilir.


  • Feriyaanim  (07.06.24 10:10:34) 
cinsel cekim varsa evlenilir


  • turkuaz  (07.06.24 10:11:37) 
Evlenme niyetim olsa da uzun süre birlikte yaşamadığımız için hep bir soru işareti vardı kafamda. O çok istedi sonuca vardırmayı, çok ağladı. Yeşil ışığı yaksam hemen evlenebilirdik. Çok seviyordum ama mantıklı olmaya çalışıp böyle ciddi bir karar almadan önce şöyle en azından 1 sene kesintisiz beraber yaşamak istedim. Başka teknik ve lojistik nedenler de vardı ve bir şekilde olduramadık. O yüzden 2 sene önce, "kısa vadede beraber yaşama şansımız yok gibi görünüyor" diyerek bu 4 yıllık ilişkiyi "askıya aldık".

Ayrı yollarda devam etmek istediğine emin misin diye defalarca sordu 2022 sonunda. Sevdiğimi, kaybetmek istemediğimi ama kısa vadede evlilik yapmadan bir araya gelme şansımızın olmadığını söyledim. Bunun üstüne 2 yıl daha neredeyse her gün, en kötü birkaç günde bir iletişime devam ettik. O ağlamaya devam ederken ben mantıklı hareket ettiğimi, olması gerekenin bu olduğunu sandım. Bir yandan da o sırada hala belki bir fırsat çıkar da bir araya geliriz diye ümit ediyordum ama bundan başka da yapabildiğim bir şey yoktu.

Böyle olunca bu son 2 yıllık dönemin içinde başka biriyle bir bağ kurduğundan bahsetti. İlişki değildi ama yarasını kapatmaya çalışıyor gibiyidi biraz. Hatta bu bağ kurduğu çocuğa benden fazlaca bahsettiğini, benimle ilgili her şeyi bildiğini söylemişti. Biz 4 senenin üste 2 yıl daha görüşmeye devam ettik.

Şimdi 6 yıl sonra mesafeyi ilk defa sıfıra indirme şansımız oldu ama bu kez de 6 ay önce geri dönemeyeceği bir yola girdiğinden bahsetti. Birkaç teklif yaptım kendisine. Bir an için düşündü. Çünkü biliyorum hala birbirimizi seviyoruz. Ama sorumlulukları olduğunu, başkalarının hayatını mahvetmek istemediğini, o yüzden artık yapamayacağını söyledi.

Önümüzdeki ay onun için gizli olacak şekilde son bir kez buluşacağız. İki hafta boyunca hiç bilmediğimiz bir ülkede seyehat edip yemek yiyecek, havadan sudan güzel şeylerden, güzel anılardan konuşacağız. Son defa sevişip belki son bir kez birbirimizin yüzüne bakıp elveda diyeceğiz.

Canım çok yanıyor. Bu fırsat 6 ay önce gelse her şey çok farklı olabilirdi. Onun gözünden baktığımda olanlara ve artık niye benimle olamayacağı konusuna hak veriyorum. Ona kızgın değilim. İstemesek de, önümüzü göremememizden dolayı ayrı yollarda devam edelim dedik ama sanırım hayatımın en büyük hatasını yaptım. Sevmeye devam ettiğim ve hala sevdiğini bildiğim birinden ayrılmamıştım hiç hayatımda.

Evlenmeyip iyi bok yedim
  • synesthesia  (07.06.24 10:24:09 ~ 10:34:33) 
"sorumlulukları olduğunu, başkalarının hayatını mahvetmek istemediğini, o yüzden artık yapamayacağını" söyleyen bir kişi,
gizli olacak şekilde son bir kez buluşup, iki hafta boyunca hiç bilmediği bir ülkede seyehat edip yemek yiyecek, havadan sudan güzel şeylerden, güzel anılardan konuşup, son defa sevişip belki son bir kez diğerinin yüzüne bakıp elveda demez, dememeli bence.

eğer sorumluluktan kasıt birisiyle nişanlı olması, evlilik sürecinde olması ise birlikte olduğu kişiye haksızlık ediliyor. onu yedekte tutuyormuş gibi oluyor.

kendinizi ölçüp biçin. partnerinizin istediği belli. eğer bu istediğini ona verecek yani evlenecekseniz, BENCE kaçamağınızı yapmadan evvel partnerinizin mevcut sorumlukluklarını bırakmasını sağlayın, güven verin, destek olun. aksi takdirde iki hafta keyifli vakit geçireceğim diye hem müstakbel eşe saygısızlık yapmış oluyorsunuz, hem de partnerinizin kafasını karıştırıyor oluyorsunuz.
  • tnz  (07.06.24 11:25:32 ~ 11:26:31) 
@tnz

Nişanlı değil. Ama müstakbel eş evlilik fikrinden bahsetmiş birkaç kere.

Sorumluluktan kastettiği şeylerin detaylarını burada vermek istemiyorum ama onun gözünden kesinlikle haklı sebepler olduğunu söyleyebilirim. Yani o eskiden duygusal davranırken şimdi daha rasyonel davranmaya başladı. Aklının yarısı başka yerde, ama kendine stabil ve güvende hissedeceği bir hayat kurmaya çalışıyor. Orada 6 aydır iyi kötü bir stabilite tutturmuşken masayı tekrar dağıtıp nereye varacağını artık bilmediği bir şeye geri dönmek istemiyor. Evlenelim diyorum. Bir an durup düşünüyor. Kafası zaten karışık. Ertesi gün korkup "artık yapamam. uzak dur lütfen:(" diye geri dönüyor.

Pembe dizinin içinde buldum bir an kendimi. Bu kadar boktan bir durum yaşayacağım aklıma gelmezdi.
  • synesthesia  (07.06.24 12:16:13) 
Evlenmezdim. Sizin de dediğiniz gibi mesafeden dolayı problemler su yüzüne çıkmıyor. Sanki mükemmel bir uyum varmış gibi hissediyor insan karşılıklı. Ama işte gerçek hayat öyle mi, bilinmez. Çok yüksek ihtimalle öyle değil.

Yalnız sizin yazdıklarınızdan hareketle o iki haftalık tatil size iyi gelir mi şüpheliyim. O konuda biraz daha düşünmeniz gerekiyor gibi geliyor bana. tnz'nin son dediklerine de katılıyorum.
  • pispinti  (07.06.24 12:37:10) 
yanındakiyle yaşar aklındakiyle ölürsün dedikleri bu oluyor herhalde.

Ben açıkçası bu masum görünen ama kendi hatalarının, olduramadıklarının vs artık adına ne derseniz bedelin, neden iki kişi sandığı ama üç kişilik olan ilişkideki habersiz olana ödetildiğini anlayamıyorum. Rasyonel davranan birisi artık devamı olmayacak biriyle üstelik başkasıyla beraberken 2 hafta güzel zaman geçirmez bu olsa olsa benim gözümde onursuzluktur. Aldatmanın adına veda deyince suçsuz ve masum olmuyorsunuz.
  • Kediyi üzdün  (07.06.24 14:59:25) 
[]

Ayrılık sonrası hediyeler

Kötü bir ayrılık sonrası maddi manevi hediyeler geri verilmeli mi? Çöpe atılamayacak şeyler var.




 
Çöpe atılmayacak hediye yok ayrılmışsın daha neyin maneviyatı :) bence maddiyatı olan hediyeler daha önemli, elektronik eşya, değerli takı gibi hala paraya çevirilebilecek hediyeler varsa elimde onları iade ederim


  • grimavi  (07.06.24 07:13:53) 
hediye geri verilmez hocam, zamanında uygun görmüşüz, layık görmüşüz almışız. bulundurmaktan rahatsızsak direkt çöpe.


  • kondansator  (07.06.24 08:48:25) 
sadece size özel aldığı herhangi bir şey geri verilmez.
Sanırım kilit nokta iyi/kötü ayrılık ki siz de kötü ayrıldıysanız ve görmek istemiyorsanız birine verebilirsiniz o eşyaları. Ben arkadaş kalarak ayrıldığım eski sevgilimden kalanları kullanıyorum.

  • Kediyi üzdün  (07.06.24 09:25:08) 
Abi yanlış anlama ama eğer arkadaş buralara kadar gelip duyuru açan kişiyse yapman gereken artık iletişimi kesip hediye falan düşünmemek.


Hediye geri vermeyi düşünmek bu noktada sadece gereksiz duygusal ortam. Yak gerekirse hediyeleri ne olacak.

Verilmemeli, umursanmamali.
  • logisticsmanager  (07.06.24 10:31:06) 
Kesinlikle hayır, verilmemeli istenmemeli. Belki senin verdiklerini attı çoktan ?? Nerden biliyorsun, sen de at.


  • jülsezar  (07.06.24 11:06:59) 
verilen hediye geri alınmaz. manevi değeri vardıysa, bunu dert edecektiyseniz vermeseydiniz.
şu insanın da yakasını bırakın artık. sizdekileri çöpe atın, verdiklerinizi de geri istemeyin. aldığınız dersle kalın. size ait olanları geri verse "bak saklamış iki gözümün çiçeği, aslında o da seviyor" sanrılarıyla daha da saracakmışsınız gibi geliyor. o yüzden bırakın, vazgeçin.

  • tnz  (07.06.24 11:39:37) 
ben olsam iletişimi tamamen keserdim, hediye mediye de istemezdim. acı çekme sürecinizi uzatıyorsunuz resmen şu an. bırakmaya çalışın. içinizden gelmiş vermişsiniz, değdiğini düşünmüşsünüz demek ki. o tecrübeyi o şekliyle bırakmak en doğrusu.


  • anna sun  (07.06.24 11:43:31) 
Neden verilsin ki? bu sadece romantik ilişkiler değil genel olarak biten bir arkadaşlık için de geçerli. eskiden hediyeleşip artık görüşmediğimiz birçok insan olabilir. İnsanlara hediye veriyorsak ilişki sona erene kadar emaneten vermiyoruz neticede. sana vermiştir artık ondan bağımsız senindir o eşya. ister kullanırsın ister atar ister birine verir ister satarsın. Çok ayıp bence istemek falan.


  • aquarium  (07.06.24 14:50:55) 
aquarium, o kadar basit değil. Zaman ayırıp para harcayıp verdiği çok güzel bir hediye var. Ben onu atmaya kıyamam. Bende kalınca beni çok üzüyor. Verince de o hediyeye sahip çıkamadığım için üzüleceğim. Kafam çok karışık. Acımasız olamıyorum.


  • dissendium  (07.06.24 15:02:27) 
Normalde verilmez çünkü aslında sen o hediyeyi "bak benden ayrılırsan veya aldatırsan sayılmaz haa geri alırım" diye almadın ki. Veya ayrılmamasının teminatı olarak vermedin ki. O an değer verdiğin için aldın. O anı yaşarken güzeldi de, sonradan niye kötü olsun. Geçmişteki o an hala güzel.

Ben hayatımda sadece 1 kere hediye istedim o da öğrencilik zamanı zar zor denk getirmişim pandora bileklik almışım, o bileklik kolundayken beni aldatmıştı. Ben de ulan gözüne de mi ilişmedi de ben ne yapıyorum demedin be vicdansız ver onu geri diye istemiştim.

Yoksa onun dışında alınan verilen ne vardıysa helalı hoş olsun. Hayatıma 4 kadın girdiyse hepsinin muhakkak bi hediyesi falan vardır, durur, gördükçe de bir anlam ifade etmez yani. Çocuk gibi al ver yapılmaz. Sadece şey mantıklı geliyor, boşanınca kim ne aldıysa o onda kalır. Ama hediye olarak alınan şeyler geri istenmez genel olarak.
  • ananiyimioguz  (07.06.24 15:04:15 ~ 15:09:57) 
ananiyimioguz, ben de helal ediyorum tabii ki ama beni çok yaralayan şeyler var. Bana kazandığı parayla aldığı çok güzel bir kitap vardı. Onu atamam. Kullanamam. Kendisine vermem en doğrusu geliyor. Doğum günümde sürpriz yapmıştı. Ben bunlara üzülmekten kendime gelemiyorum.


  • dissendium  (07.06.24 15:09:18) 
@ dissendium, çok kırılgan ve duygusal düşünüyorsun yere batsın kendisi de hediyeleri de demen lazım.

bu minnoşluklarına karşın karşı taraf "ah canım ne kadar tatlı ya çok pişmanım" demeyecek. "mal mk" diyecek.

o yüzden hiç gerek yok karşılıklı böyle değerlere.

yani var aslında da, ilişki çıkmaza girip bitse neyse, ama aldatarak bitmiş yani böyle düşünceleri hak etmiyor o yüzden kasmaman gerek.
  • ananiyimioguz  (07.06.24 15:12:06) 
ananiyimioguz, ben kötü bir insan olamıyorum. İşi yoktu, iş tavsiye etmiştim ona. 3 kuruş parasıyla gidip pahalı, kendisinin de okumak istediği bir kitap almıştı. Okuması için veremedim. Fırsat olmadı. Geri zekâlısın diyeceksiniz ama sevgi bir günde bitmiyor. Bu nedenle ben vermek istiyorum.


  • dissendium  (07.06.24 15:16:30) 
dissendium, genel olarak sal lütfen ya da biri eksiduyuruya kullanici engelleme özelligini getirsin.
fake hesaplarindan da duyuru acip duruyorsun. gercekten tuhafsin ha

  • robert bosch  (07.06.24 15:18:07) 
@ dissendium, çok iyi anlıyorum da ben sana, sana kötülük yapana sen de kötülük yap demiyorum ki. en azından iyilik de düşünme, onu yapma diyorum. sevgin varsa içinde yaşa, o da zamanla azalarak bitiyor zaten. ama bunu hala karşı tarafa göstermeye devam edersen kendine de saygın kalmaz, biraz duruşun olsun. Karşı tarafın gözünde iyice küçük düşersin. Zaten belki zayıf, fazla iyi niyetli, saf vs. vs. diye gözünden düştün bilmiyoruz ki. E sen hala aynı davranışlarla gidiyorsun.

Gitmesine yine git ama bunları hak eden birisi için olsun. Hak etmeyenlere böyle davranırsan aldatır aldatır geri gelir insanlar. Sonra yine giderler.

Öyle bir çık ki hayatından, ilerki ilişkilerinde hep seni arasın. Kadınlar sonradan efendi erkek arayışına giriyor burnu sürte sürte.
  • ananiyimioguz  (07.06.24 15:23:18 ~ 15:24:46) 
ya lütfen bırak artık şu ilişkiyi. bak kız da okuyup havaya giriyor. çöpe at, bitir artık.


  • deartheodosia  (07.06.24 17:22:04) 
zorla mı göndereceksin hocam hediyeyi

bağışla başka birine ver

bu kötülük değil ki, çok merhametli iş yapıyormuş gibi kandırma kendini bunları atmayarak

zorla mı vereceksin ?

hadi diyelim tamam gel ver dedi, buluştunuz gözünün önünde kırdı çöpe attı napacaksın ??

ya da kargoladın çöpe atarken video çekti napacaksın ??
  • jülsezar  (07.06.24 21:02:38) 
[]

Uyumsuz insanlar ama yan yanalar: İlişki Yorumlamaca

merhaba,

bir beyefendi ile tanıştım. daha önce birlikte olduğum hiçbir erkeğe benzemeyen, yan yana geldiğimizde ''bunlar ne alaka?'' dedirtebilecek biri. adanalı bir ağır abi. arabesk seviyor ve söylüyor, müslümcü. esnaf, fazlasıyla ağırbaşlı, oturaklıgillerden.

ailesel durumları tepetaklak. baba almanya'ya çalışmaya gidip orada kalmış ve habersiz üç beş çocuk yapmış zamanında, anne öğrenince intihar etmiş falan. cahil veya kültürsüz bir adam hiç değil, hatta elinden geldiğince kendini yetiştirmeye çalışmış da ama elbette sınırlı. e romantizm ve sürpriz yapabilme yetisi zaten hak getire çünkü hiç deneyimlememiş, çok sevgilisi de olmamış. ama jestlerden pek anlamasa da bana karşı çok nazik, incitmekten korkar gibi her daim. inanılmaz saygı duyuyor, her cümlemi önemsiyor, her kararını mutlaka bana danışıyor. benimle gurur duyduğunu, bir konuda fikrimi belirttiğimde ya da bir şey başardığımda mutlu olduğunu bakışlarında görüyorum.

asla tarzım olmamasına rağmen bir çekim oldu arada, nedenini anlamadım. fiziksel olarak da beğendim, yanında güvende ve huzurlu hissetmeyi de. her tarafta ''takılalım'' erkeği, yanardöner, bir gün onunla-yarın bununla ve cıvık tiplere denk geldiğim için herhalde. tensel uyum da mükemmel, daha önce kimsede deneyimlemediğim kadar iyi.

fakaaat ben adamla dışarıda bile görülmek istemiyorum. en basitinden fazla arabesk giyimi kuşamı, ülkü ocağından yeni gelmiş gibi duran bıyıkları, yöresel adana ağzıyla konuşması... tiktok hesabı da var, arada köpeğini paylaşıp arkaya popstar mehtap şarkıları ekliyor falan. onunla olmaktan utanıyor gibiyim ama bunu kendime açıkça itiraf da edemiyorum. böyleyken bir de ailemle, arkadaşlarımla nasıl tanıştıracağım? ona kalsa haftaya evleneceğiz, aile olmak istiyor. iyi bir koca, iyi bir baba olacağından da şüphem yok. devam edelim diyemiyorum, git veya gideyim de diyemiyorum.

daha fazla bizi birbirimize alıştırmadan bu adamdan uzaklaşayım mı? zamanla alışır veya normalleştirir miyim? güzel bir his yakalamışken devam mı ettireyim? yargılamadan cevap verirseniz sevinirim efenim. :/

 
İki güne fiziki şiddet tecrübeli avukat arama duyurusu hissi duydum.

Romantizm edilecek kişi değil. Hayat insanlara bir şeyleri yaşatır sonra da insan öyle şekillenir. Anası intihar etmiş adamın, ne bekliyorsun. Perşembenin gelişi Çarşamba muhabbeti. Siz yine de çok film izlediğiniz için bir romantik komedi deneyimi beklentisiyle devam edin tabii.
  • pavlis  (06.06.24 21:52:30) 
Böyle bir ilişkiye bir kez rastladım. Bir kadın arkadaşımın eşi taksiciydi, ilkokul mezunuydu sanırım. Kız öğretmen. Hala evliler ama o kız eşini anlatırken klasik olarak kişilik özelliklerinden ya da aralarındaki kavgalardan falan bahsederdi. İlkokul mezunu olduğunu çok sonra öğrenmiştik, kız için önemi yoktu yani. Ama sizin için sıkıntı olur bu durum. Adam size bağlanmadan ilişkiyi bitirin bence. Ayrı dünyalar maalesef.


  • sekizdokuzon  (06.06.24 22:01:46) 
insan ailesini secemez. Cok kötü kalpli yorumlari dikkata almayin. Kendi cözemedikleri travmalarin disavurumu.

Bence kalbinin sesini dinle ve askina sahip cik. Yoksa ileride hep aklinda kalabilir. Sen de aile kurmak ( cocuk heralde burda kastedilen) istiyorsan baskasinin düsüncelerini, dediklerini önemseme derim. Adam seninle en özelini paylasiyor, dinledigi müzik vs haric hiçbir negatif düsünceniz yok onunla ilgili. Ve sunu unutmayin bpyük ihtimalle siz de ona göre cok farklisiniz.

O sizi böyle taniyip bu halinizi sevdi. Sizi degistirmeye calismiyor ( yapiyorsa red flag). Sizin de onu degistirmeye calismamaniz gerek. Iliskide en önemli sey sevgi ve ortak amaclar. Sizde ikisi de varsa vazgecmeyin.
  • robert bosch  (06.06.24 22:41:20) 
Soruyu okurken bi an troll falan diye düsündüm düsün yani uyumsuzlugunuzu. Bence uzaklasmalisin. Yasin kac bilmiyorum ama bu tarz uc hayatlar, aglamali, bol dramali seyler bence cok sacma ya.


  • Feriyaanim  (06.06.24 23:11:26) 
Ben otuzların ortasındayım, o kırkların başı :') Uzun zamandır o kadar yüzeysel erkekler çıktı ki karşıma, gerçekten incelikli davranan ve derin birini görünce biraz tutuldum gibi. @Feriyaanim


  • moonie  (06.06.24 23:23:44) 
Gündüz düşü görüyorsunuz, gerçekler çok sert çarpıyor yüzünüze sonra. Kendinizi kaptırmayın. Fantazi olarak başlasın ve bitsin bencesi.


  • sekizdokuzon  (07.06.24 00:03:28) 
adam 40ların başı ve pek sevgilisi olmamış, romantizmi deneyimlememiş asıl red flag bu sanki. yüzeysellikten bıkmakta çok haklısın ama sanki çözüm yolu bu değil gibi.
yakın bi arkadaşımın tiktokcu kocasından çok utanıyoz ailecek.......onu hatılattı malsf istediği kadar iyi olsun o geçmiyo:/

  • ala09  (07.06.24 00:04:04) 
Uyumsuz değil aksine tam aradığınız kişi bu, size uyumsuz olduğuna dair yanlış öğretilmiş şeyler var onları sorgulamalısınız.


  • olaylar olaylar  (07.06.24 04:33:51) 
O utanma hissi asla geçmiyor. İster hemen ayrıl ister biraz vakit geçirin ;) ama kesin ayril. Saygı duymadigin birine eşim diyemiceksin


  • abuzer  (07.06.24 06:07:03) 
Ayrıl diyenlerin bu hayatı yeterince yaşamadığına eminim.. şöyle fanustan bozma avuç içi kadar konfor alanından dışarı çıkmayan, alışkanlıklarının nedenini sorgulamayanlardan bence fazla bir öneri alma.

Hissettiğin şeyi yaşa. Ayrıca, sevgine bile rasyonel bie sebep ve cafcaflı bir kılıf arıyorsan-ki öyle söylüyorsun- bence öncelikle kendi içinde çözmen gereken temel konular var. Merak etme.. hiç kimsenin o kadar umrunda olmaz eşinin giyip dinledikleri. Böyle ferah bir kafada beraber olmazsan, evet bence de bir an önce ayrıl. İkinizin hayatı da zehir olmasın
  • kel aynak kusu  (07.06.24 08:03:16) 
Alain de botton aşk dersleri kitabında evliliğin, hayal kırıklıkları ile dolu bir hayatı birlikte kucaklamaya ne kadar hazır olduğunuzla ilgili olduğunu söyler. Yani ilişkinin başındaki tüm o güzel zamanlar geçtiğinde asıl olan, yürüdüğünüz yol boyunca başınıza gelenlerin üstesinden birlikte gelip gelemeyeceğiniz, birbirinizi bu yolda destekleyip destekleyemeyeceğiniz önemlidir asıl.

Anlaşmazlık yaşadınız mı şimdiye kadar? bunu nasıl çözdünüz mesela? çünkü ilişkilerin o güzel ve heyecanlı dönemi geçtiğinde geriye kalan tüm zamanda ihtiyacınız olan şey, birlikte vakit geçirmekten, sohbet etmekten, arkadaşlığından hoşlandığınız ve en önemlisi sorunlarla birlikte başedebileceğinizde emin olduğunuz biri olmalı. Çünkü hayatın büyük bölümü bu rutin zamanlardan oluşuyor.

Yine kitaptan bir pasajı buraya bırakayım, size epey uygun görünüyor;

"romantik evlilik vizyonu "doğru insanı" bulmanın önemini vurgular. uzun vadede böyle biri yoktur. bize hakikaten en uygun partner, mucizevi şekilde bütün zevklerimizin ortak olduğu kişi değil, zevklerimiz arasındaki farklılıkları akıl yoluyla ve içtenlikle müzakere etmeyi beceren kişidir. "doğru insan" alametifarikası, mükemmel tamamlayıcılık gibi soyut bir fikirden ziyade, benzeşmezlikleri hoş görme kapasitesidir. uyuşmak aşkın bir kazanımıdır; önkoşulu olmamalıdır."
  • thracia  (07.06.24 08:48:52) 
Ayrıl.

Edit: tüm bunları iyi sevişiyor diye çekiyorsun. itiraf et swh
  • gabe h coud  (07.06.24 09:26:34 ~ 10:50:52) 
Heyecanin gecince disaridaki utanman bire birde de olmaya baslayacak.


  • floydian  (07.06.24 09:54:19) 
ayrıl koko. sarah ile musa aşkı bu. cicim ayları geçince sıkıntılar başlar. her iki tarafta da.


  • parka  (07.06.24 10:03:57 ~ 10:05:41) 
Gerçekler sonlarda dediğiniz.

Hiç öyle allayıp pullamayın. Yaşadıklarınızdan ötürü aykırı aykırı seçimler yapıyorsunuz, bana seçiminiz de hiç normal gelmedi yani sizin de psikoloji gitmiş biraz sanki. Yıllarca yağmurdan kaçıp doluya sığınmayın.

Adamı yargılamıyorum, eleştirmiyorum, iyi bir insan olabilir. Ama büründüğü karakterin yakınında kıyısında bile değilsiniz. Farklı geldiği için çekici geliyor olabilir. Veya işte hayat size ölümü gösterip sıtmaya razı etmesin, dikkat edin.

Öte yandan, biz ne desek boş. İnsanoğlu her zaman başka tecrübelerden yararlanmıyor. İlla görmek istiyor. Soba sıcak dokunma demeniz yeterli olmuyor. Dokunmak istiyor. Ben de öyleyim. Evliliğim konusundaki eleştirilerin hepsi olmasa da yarısı doğruydu. 2 sene oldu bir şekilde iyi yönlerimize tutunarak sürdürmeye çalışıyoruz. Fakat farklılıklar, beklentiler sürekli önüme çıkmaya devam ediyor.

Başka bir yoldan mı gitseydim diyor insan. Başta demişlerdi, dinlese miydim? Ama yok görmem lazımdı, mücadele etmem lazımdı. Her güzellik kundakta sunulmuyor size. Bazen hayata yonta yonta şekil veriyorsunuz. Yontulduğumuzu hissediyorum. Neyse ki bizde öyle aşırı bir farklılık yok. Çoğu zaman hem zihinsel hem tensel hem de fiziksel olarak gayet "bir" olabiliriyoruz. Yani bir utanma falan söz konusu değil.

Ama sizde tüm bu farklılıkların dışında utanma da var. Bence ilmek ilmek dokuyun ciddi bir ilişki veya evlilik istemediğinizi. Merakınız varsa takılın onun bir zararı yok adamın birden psikopat bir huyu çıkmadıkça.

Eşim de bana diyor daha önceki görüştüklerime benzemiyorsun diye. Ama benim bu tarz aykırı huylarım da yok. sadece çok fazla hesap kitap yapıyorum ve rahat rahat harcayabilecek bir param yok, o da buna katlanmaya çalışıyor. O da oradan sınanıyor garibim ne yapalım.

Yani bir yerlerde düzgün adamlar vardır sizin psikolojiniz düzgünse gelirler ama hem önceki hem de bu seçimdeki aykırılıklar, yani seçimleriniz, bana çok düzgün gelmedi.
  • ananiyimioguz  (07.06.24 10:22:57) 
Yani benim için siyasi görüşü önemli olurdu mesela. Ya da çocuk istiyorsanız o çocuğun nasıl yetiştirileceği konusunda nasıl zıtlıklar olabilir aranızda. Burada Kızılcık Şerbeti tarzı seninle her şeyi konuşabiliyorum muhabbeti yapmaya gerek yok. Dünya görüşlerinizin ne kadar uyumlu olduğu önemli bence.


  • peki madem  (07.06.24 10:46:08 ~ 10:47:01) 
[]

İlişkide yaş

Sözlük'te bir hanımefendiyi beğenmiştim. Benden büyüktü. Ben 31 yaşına girdim. Küçük olmamı sorun etti. Belli bir yaştan sonra küçük büyük değerlendirmesi yapılıyor mu? 25 yaş altı için olabilir ama 31 yetişkin yaşı değil mi?




 
İlişki iki kişilik olduğu için sadece senin değil muhatap aldığın kadının tercihi de önemli. O yaş farkınızı fazla buluyorsa bu konuyla kendisi baş edemeyecek demektir, zorlamak yanlış olur diye düşünüyorum.


  • muhayyer divan  (06.06.24 20:15:24) 
Tam tersi olabilir de sizin durumunuz kritik. Kadın doğrusunu yapmış.


  • olaylar olaylar  (06.06.24 20:28:53) 
aranızda kaç yaş fark oldugunu da yazsaydın ya


  • abelardo  (06.06.24 20:35:53) 
hocam kişisel tercih sonuçta. yapan yapar

abelardo +1
  • jülsezar  (06.06.24 20:37:19) 
"benden buyuktu"nun adini koymak lazim
5/10/15? ona gore yorum degisir.

  • cooperr  (06.06.24 20:37:54) 
En son ben de sözlükten bi kadinla tanismistim geçen ve 5 yas buyuktu benden ama bunu hiç sorun etmemisti. Yani bu sans biraz da.

Ha o kadinla yolumu ayirdim zaten sonra o da baska hikaye.
  • Yourcousinmarvinberry  (06.06.24 21:46:45) 
Ne kadar yaş farkı var ?


  • Yılmaz920  (06.06.24 22:27:44) 
erkeğin yaşca büyük olması mantıklı olan
binlerce ideal seçenek varken neden aksi yönde hareket etme ihtiyacı

  • bir soru sorcam  (06.06.24 23:01:29) 
Hacı sen de amma vukuatlısın, aynı gün içinde sınava çalışamayıp ağlıyosun, amcan mide kanseri olup kemo alıyo, senden yaşça büyük bir hanımı beğeniyorsun ama o seni beğenmiyor falan… valla dissendium olmak zor sksjsjd

31 yetişkin yaşı.
  • anlatamıyorum  (06.06.24 23:26:36) 
“Elalem ne der!” kaygısı da olabilir sebep.


  • auroraaurora  (07.06.24 11:53:04) 
[]

Zorla evlendiriliyor olabilir miyim? + dertleşme duyurusu

Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim.
Uzun zaman olmadı bu, olanlar kısa sürdü çünkü ben sıkılıyordum.
Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor.
Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki, üstümde baskı hissediyorum.

Sonra bir arkadaş vasıtasıyla bi kızla tanıştım. İyi gibi görünüyor uzaktan her şey.
Akıllı, sevecen ve beni çok seviyor.

Ama iletişimimiz konuşmalarımız he geçen gün kötüye gidiyor.
Bana göre o; sürekli dediği olsun isteyen, kendi bildiğinin doğru olduğunu sanan biri.
Mesela "şu beyaz desem; bunun doğru olmadığını kendinin doğru olduğunu söyler ama sonuçta bu beyaz der.

Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum, hatta bi ara arkadaşımın olmadığını filan söyledi yani ben içine kapanık asosyal bir tipim demek istiyor.

Son zamanlar her telefon konuşmamız tartışma, ses yükseltme, onun ağlaması, gerginlikle bitiyor (ona göre normalmiş)

Farklı şehirlerdeyiz biraz uzak mesafe yürütüyoruz.

Birlikte güzel şeyler yapıyoruz, buluştuğumuzda mutlu oluyoruz, ten uyumumuz iyi gibi fakat ne zaman bir gezi vs yapsak sonunda bir tartışma ve gerginlik (ona göre normalmiş) yaşıyoruz.

Ayrıca ben onu çok eleştiriyormuşum, ama yanlış olana yanlış diyorum ama bunu deyince kızıyor ağlıyor beni suçluyor.

Tüm bunlar ışığında biz ciddi düşünüyoruz, tanışalı 6 ay filan oldu, aileler tanıştı, yüzük takıldı sanırım nişanlandık.

Sanırım diyorum çünkü her şey öyle hızlı ve kendi kendine gidiyor ki.

Kız şöyle şöyle yapalım diyor tadımız kaçmasın diye tamam diyorum dediği oluyor.
Tatil ayarlıyor şu tarihte gideceğiz diyor tamam diyorum gidiyoruz.

Bir akarsuda öylece ilerliyorum. Hayır dersem gerginlik oluyor tadımız kaçıyor ben bundan nefret ederim. Kimseyle laf dalaşına girmek istemem ben.

Artık evlenme aşamasına geldik.
Bana gün al salon tutalım diye sürekli söylüyor.
Arkadaşları sürekli soruyormuş ne zaman evleneceksiniz diye cevap veremiyormuş.

Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.
Evlenmek istiyor muyum veya sürekli tartıştığım biriyle evlenmek istiyor muyum bilmiyorum. Hayır diyemiyorum. Demekten korkuyorum, beni azarlamasından korkuyorum. Bana kızmasından korkuyorum.

Biraz karışık anlattım ama inanın çok sıkışmış durumdayım. Lütfen kendinizi benim yerime koyun ve bana fikirler verin buna çok ihtiyacım var.

Ben zorla mı evleniyorum? Ne yapmalıyım?

 
Jason bourne gibi bu ortamı arkana bakmadan terket


  • grimavi  (05.06.24 22:33:10) 
Koca adamsın. Karşına al ve hislerini açıkça söyle. Sakın evlenme. Gerekirse kötü ol, ne kendine ne de ona bunu yapmaya hakkın yok.


  • gabe h coud  (05.06.24 22:37:12) 
Kafana silah dayayan yok, ne sacma sey, istemiyorsan istemiyorsundur. En kisa surede soyle bitir.


  • Feriyaanim  (05.06.24 22:43:07) 
Oha amk dünyaya 1 kez geliyorsun ve ayıp olmasın diye 65 yılını sürekli didistigin biriyle mi gecircen


  • abuzer  (05.06.24 22:50:02) 
nişanın maksadı zaten budur. bak ciddi bir yola giriyorsun, köprüden önce son çıkış, kesin ve net kararını ver aşamasıdır.

ben ortada evlenmesi gereken bir çift göremedim. bütün evlilikler dört dörtlük olacak, her iki taraf da çok sevecek veya her şeyde anlaşacaklar diye bir kural yok ama siz asgari şartları bile karşılamıyorsunuz bence.

ya 3 gün sonra boşanırsınız ya da cesaret edemeyip senelerce mutsuz mutsuz yaşarsınız gibi duruyor.

iyice ölçüp biçip kesin karar verme aşaması sizin için. geç değil ama erken de değil. birkaç gün içinde karar verin bence.
  • candide  (05.06.24 22:50:03) 
"Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.
Evlenmek istiyor muyum veya sürekli tartıştığım biriyle evlenmek istiyor muyum bilmiyorum. Hayır diyemiyorum. Demekten korkuyorum, beni azarlamasından korkuyorum. Bana kızmasından korkuyorum."

Kesinlikle evlenmemen gerekiyor. Henüz kendini dahi yönetemiyorsun, hayır demenin gereklerini yaşayamıyorsun, ikili ilişkinin dengesini oluşturabilmek için gereken gerilim seviyesini, bunu yönetmeyi öğrenmemişsin, gerilimden korkup kaçtığın için akıntıya kapılmış gidiyorsun.

İşin kötüsü bunların hiçbiri zorla olmuyor, sadece hayır diyemediğin, iletişimi yönetemediğin için oluyor.

Bence ayrıl. Rahatla. Sevgi başka bişey, sevmeden evliliğe girişme. Sıkılıyorsan sevmemişsindir, oradan pay biç. Seven insan -kadın erkek fark etmez- emek verir, sıkılmak şöyle dursun özler, egodan uzak bir kaybetme korkusu yaşar. Yani bağımlılık değil sağlıklı bir bağlılık yaşar. Kendini gözlemlemelisin, sıkılmak sevmediğinin göstergesi, hayır diyememek travmatik bir durum, kendini koruyamadığın iletişimde karşındakini hiç koruyamazsın vs. Bu ilişkide nişanlık anne sen de 5 yaşındaki çocuk durumuna gelirsiniz, gerçekten gerek yok.
  • muhayyer divan  (05.06.24 23:11:55) 
İmzayı attıktan sonra post nut clarity yaşayacaksın ve iş işten geçecek. Her yerden engeli bas, belli ki kadın rahatsız.


  • Mehmettheslim  (06.06.24 00:01:10) 
Evlilik şakaya gelmez. Yani şöyle gelmez; evlenmek çok kolay ama boşanmak çok zor olabilir. Maddi-manevi çok yıpranabilirsiniz. O yüzden ciddi bir şekilde kendinize sorun: bu insanla birlikte yaşamaya hazır mısınız? İstiyor musunuz? En ufak şüpheniz varsa "kusura bakma ben yapamayacağım" diyin ve bırakın.

"Beni azarlamasından korkuyorum" tarzı lafları yakıştırmayın kendinize. Çocuğu değilsiniz onun. Lütfen.
  • pispinti  (06.06.24 00:06:15) 
kontrolü eline al. Sana yanlış gelen bişeyi söylediğinde sinir krizi + ağlama krizi oluyorsa zaten sevgililiğe bile devam etmen sıkıntı, bir de evlilik diyorsun.

"Tadım kaçmasın diye tamam diyorum" bu da çok yanlış. Sürekli ortayı bulmaya çalışmak yerine, normal hayatın akışında benzer düşünüp benzer planlar yaptığın birini bulursan o zaman evlen.
  • nhk ni youkosu  (06.06.24 00:56:18) 
İnsan ilişkide yaptıklarını zorunluluk olarak görmemeli.

Görev gibi hissettiğin şeyleri kendinin zaten seve isteye yapacağı bir ilişki bulman lazım. Karşı taraf için de aynısı geçerli.

Bunlar kişiden kişiye değişir, o yüzden uyuşan kombinasyonda birisini bulmalısın.

Eşim de bazen salıyor sadece senin istediğini yapıyoruz çünkü evlilikti şehir değişikliğiydi vs. bunların tüm yükünü bana atıyorsun sanki kafana silah dayayıp yapmışım gibi, onların suçunu bana attığın için psikolojik baskı hissediyorum, hayatı yaşarken sadece senin merak ettiğin şeyler alınıyor, sadece senin merak ettiğin yerlere gidiliyor, kimse fikrimi sormuyor diyor.

O da böyle bir hayat istemiyormuş. Çünkü genelde onun fikirleri çok para harcamaları yerler oluyor ben orada eleniyorum.

O yüzden gönül isterdi ki kimse böyle hissetmesin, iki tarafın da gönlü olduğu şeyler yapılsın.

Ben de mutlu olmuyorum ki çok gönlü olmayan bir şeyi yaptığımızda. Zaten yüzünden anlaşılıyor yani. Motorla gezsek nee, pleysteyşın oynasak ne... yok ki hanım orada.

O yüzden ona bırakmayı deniyorum, fakat kendisi bir plan-program yapamıyor. Sonra iş yine başa düşüyor. Bu sefer de diyor senin istediğini yapıyoruz hep sdfksdgk saçma bir kısır döngü.

Kadınların arzuları bitmiyor. Benim tek beklentim sorun çıkmasın, koşullar neyse uyum sağlansın, mutlu olunsun, pozitif olunsun... Ama hanımlarımız pek öyle olmuyor.

Hatta şöyle söyeyim öyle gibi yaşayanlar da (mutlu gibi, pozitif, bir şeylere katlanır halde vs.) öyle sürdürdükleri için mutsuz. Yani aslında öyle de mutlu değiller. Sen de zannediyorsun ki ne kadar da anlayışlı bir karım var :)))) Meğer o katlanmak olarak görüyor. Eeeey efendi katlanmak deyince biz nelere katlandık diye çıkışırsan, savaş çığırtkanlığı gibi oluyor, o da aynı söylüyor ortalık kan gölüne dönüyor.

O yüzden seçtiğiniz insana dikkat edin. Benim sütten ağzımın yandığı kriterlerim başkaydı. O yüzden eşim beni tavlayabildi. Ama çok önemsemediğim diğer bu tarz konular, zaman ilerledikçe canımı sıkmıyor değil.
  • ananiyimioguz  (06.06.24 01:20:18 ~ 01:23:58) 
bu mutsuzluğun yeni ortaya çıkmadıysa ayıp olmasın diye nişanlandın yani? tadımız kaçmasın diye nişanlanılır mı hocam bu hareketin ciddiyetinin farkında değilmiş gibi konuşuyorsun ya da aslında bir yandan da böyle bir yola sokulmanın seni tatmin eden tarafları var karşındaki kişi olmasa da burada sana biçilen rol hoşuna gidiyor. bana sanki ikincisi gibi geldi çünkü bu durumdan o kadar mutsuz olsan onunla tadınızın kaçmasından da korkmazsın tam tersi esas istediğin şey tadınızın kaçması ve sonunda ayrılmak olur. belki hoşuna giden o kocalık rolüyle seni mutsuz eden kişi arasında kaldın. esas istediğin ve istemediğin şeyler neler iyi düşün evlilikten önce de karar ver. nişan atmak da sıkıntı yaratan bir şey tabi ama boşanmak kadar değil öyle düşün.


  • semaforo de medianoche  (06.06.24 02:21:19) 
Mutsuz edecek bir ilişkide ısrar edip üstüne bir de ömür boyu nafaka ödeme isteğiniz neden bu kadar yüksek? Kaçın.

"Bir sevgilim olsun, onunla gezip tozayım hayatı paylaşayım çok isterdim."

Bu isteğinizi her önünüze gelenle yaşayamazsınız. Azıcık cesaret lazım ki zaten herkes yazmış.
  • kimlanbu  (06.06.24 07:07:48) 
Hayatına giren kadınlar çok da farklı olmayacak ikili ilişkiler her zaman böyledir. İlişkiler karşılıklı fedakarlıklar ister yani ikinizde zamanla değişeceksiniz. Bir yola girmişsiniz o yolu bitirip evlenin bence


  • respect  (06.06.24 07:43:05) 
tartışıyorsanız bunda senin de payın vardır. tartışma 2 kişiyle olur. bundan sonra hayatına girecek kadınlarla da çok farklı olmayacaksın emin ol. bence de evlenme kıza yazık etme.


  • geveze yazar  (06.06.24 08:36:14) 
yan yana olsanız 2 ay sürmeyecek ilişkinin 6 ay devam etmesi ve nişanlanmanız...


  • elorelia  (06.06.24 09:04:10) 
"Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum," Duyurunun tamamnına bakınca burada biraz haklılık payı var gibi nişanlınızın.

Bir kere ilişkilere "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" şeklinde bakıyor olmanız sıkıntılı bir bakış açısı. Buluşmadığınız kişiyle mi sevgili olacaksınız? Enerjiniz yoksa belki de siz ilişkide olmak için doğru zamanda değilsinizdir nerede kaldı evlenmek...
Lütfen karşınızdaki insanı sırf ideal olduğu için bir maceraya sürüklemeyin. Kendinize zaman tanıyın ve ne istediğinizden emin olana kadar da kimsenin zamanını çalmayın.
  • Kediyi üzdün  (06.06.24 09:25:48) 
Sanırım nişanlandık mı? Yok canım ne alaka.


  • Kahvedesu  (06.06.24 09:53:27) 
- Birlikte güzel şeyler yapıyoruz, buluştuğumuzda mutlu oluyoruz, ten uyumumuz iyi gibi fakat ne zaman bir gezi vs yapsak sonunda bir tartışma ve gerginlik (ona göre normalmiş) yaşıyoruz.

-> Karşındaki kişi üzgünüm ama bir kezban. Serbest bir gezme ortamında bu gerginliği çıkartan, evde yaşarken en küçük bir sorun anında nasıl davranır ben düşünmek istemiyorum. Üstelik bu gerginliği çıkarmayı kendisi için bir "hak" olarak görürken, bu gerginliği sona erdirmeyi sana "görev" olarak vermiş. KOŞARAK KAÇ.

- Arkadaşları sürekli soruyormuş ne zaman evleneceksiniz diye cevap veremiyormuş. Kimse bana neyi ne zaman istediğimi sormuyor.

-> Kadınlar birbirine bu konularda baskı yapmayı sever. Göreceksin biraz daha cevap vermezse "bu çocuk seni oyalıyor" geyiği yapacaklar, o da sana çemkirecektir.

- Ona göre kendi; çooook görmüş geçirmiş, hayatın her aşamasını geçmiş biri. Ben daha ergenim, ilişki ne bilmiyorum, evlilik ne bilmiyorum, hatta bi ara arkadaşımın olmadığını filan söyledi yani ben içine kapanık asosyal bir tipim demek istiyor.

-> Daha yeni tanışıyorsunuz ve seni aşağılıyor, sürekli suçluyor, küçük görüyor.

- Yani ilişki bir süre sonra, "o kızı gezdirmeliyim, o kızla buluşmalıyım, onu mutlu etmeliyim" e dönüyor. Ben hiç zevk almıyorum ve bir iş bir ödeve dönüyor ilişki, üstümde baskı hissediyorum.

-> Yine bir ofsayt argüman. İçinden gelmiyorsa, mutlu olmuyorsan, bunu bir görev gib görüyorsan bir ömür bunu nasıl sürdüreceksin?

Anlattıklarından anlaşılan sen ZORLA EVLENİYORSUN VE MUTSUZ OLACAKSIN. İnsaf, bu kadınla aynı eve girdikten sonra hayatın cehennem olur.

Bir ve tek hayatın var, onu da kaprisli, seni aşağılayan bir kadınla ziyan edeceğine kafanı topla. Dünyada tek kadın o değil, daha düzgün, anlayışlı, kültürlü birine illa ki denk gelirsin. Kimse kimseyi bu kadar idare etmek zorunda değil. Bir an önce bitirip yoluna bak derim.
  • Lethe  (06.06.24 10:24:09 ~ 10:25:02) 
Uzak mesafe ilişkisi yürüttüğünüz için şimdilik birbirinize tolerans gösterebiliyorsunuz.

sen daha alttan alan taraf olduğun için bazı şeyler gözüne batmıyor veya birşey söylemiyorsun çünkü sabır eşiğin daha yüksek.

bunun diğer sebebi de yeteri kadar bir arada vakit geçirmemiş olmanız. mümkünse bir arada minimum ardışık 7-10 gün kadar birlikte vakit geçirin.
artık aynı evde mi kalırsınız veya tatile mi çıkarsınız veya aynı şehirde bulunup günün büyük kısmını birlikte mi geçirirsiniz bilmem.

yakından tanıyıp olacakları görmenizin başka yolu yok anladığım kadarıyla
  • joooper  (06.06.24 10:27:15) 
Okurken Peep Show'un Mark karakteri aklıma geldi, o da ayıp olmasın diye evleniyordu yanlış hatırlamıyorsam;)


  • blue rebel motorcycle club  (06.06.24 10:45:46) 
İstemediğin şeylere Hayır diyemiyorsun

Tartışma çıkacak korkun var ve tartışmadan kaçınıyorsun

Meli malı düşünce yapısına sahipsin; o öyle olmalı bu böyle yapılmalı bu böyle söylenmeli vb düşünüyor ve bu düşüncelerini ciddiye alıp tavsiye veriyorsun.

Bol bol sempatiye düşüyorsun, empati yeteneğin çok zayıf

İhtiyaçlarının sorumluluğunu alacak cesaretin yok

İhtiyaçların konusunda da net değilsin, elinden tutan seni sürüklüyor, işleri başkasının sürüklenmesi bir bakıma rahat da geliyordur

Normal konuşmaları ima olarak duyuyorsun

İnsanların senin hakkında ne düşündüğünü de tahmin edip düşünüyor olabilirsin tahminim

sosyal ortamlarda kendini ifade etmekten de geri duruyor olabilirsin ek tahminim.

Kanka evlilik seni çok kötü çarpar şu an. Kendine gelemezsin.
Hayatının kontrolü içindeki utangaç çocukta hala. Terapi alıp yetişkin haline bırakmalısın sorumluluğu. Ayrıntı istersen mesaj at brocum.
  • hasmetizm 2046  (06.06.24 10:57:02) 
light selami gibi bir ilişki anladım anlattıklarından

ayrılmalısın

tadımız kaçmasın diye her şeye evet denilmez

evlenilmez
  • jülsezar  (06.06.24 11:08:17) 
6 ayda nişanlanıp evlenmek için aklı kaçırmış olmak gerekiyor bence.


  • dissendium  (06.06.24 12:23:13) 
Ailenle iyi kötü bir iletişimin varsa önce onlara aç konuyu. Ana fikir ayrılık olmayabilir ama "Biz daha birbirimizi tanımıyoruz, aceleye geliyor her şey" tarzında konuştuğunda belki onlardan da destek gelecek. Büyük ihtimalle gelir. Sonra gözünü karartıp kıza söyle. Burada anlattığın gibi biriyse "Beni yarı yolda bıraktın, Allah senin belanı versin, ben sana ne yaptım? Zaten hiç sevmemissin. Asıl ben senden ayrılıyorum." falan diyebilir. Bunlara hazır ol. Cevap verme. Söylediğin tek şey olsun, "Daha erken.", "Evlenmek için daha erken." Evet seni hirpalayacak, hakaret edecek, suçlayacak, kendini acindiracak. Ama bunları göze al. Eninde sonunda ne demek istediğini anlar. Kimse kimseye zorla bir şey yaptıramaz ya. O arkadaşlarına mahçup olmasın diye iletişim kuramadigin bir kadınla evlenmek zorunda mısın? Sinirleniyorum cidden bak, yine geliyorlar bana. Hayırdır ya?

Lütfen tavrını koy, olmaz öyle şey.
  • sekizdokuzon  (06.06.24 12:34:33) 
[]

kedimi kaybettim

dun gece ucte kaldigi klinikte kedimi kaybettim. iki gecedir basinda bekliyordum. daha fazla dayanamadi. onu kaybettim. can cekisirken gordum. kollarimda kusarak debelenerek birakti gitti beni. hep hastaydi. gecen yaz fip olmustu, tedavisini yaptik, aylarca her sabah ayni saatte gs ilacini yaptim. gozum gibi baktim. cok zayifti, bi bobregi yoktu, kronik sinuzit, safrasinda camur, beyinde sivi birikmesi vardi, yasamaz dediler olmedi, inadina kilo aldi, guzellesti, kucuk cucem en sonunda 3 kilo bile olmustu. smokindi, kucucuk patileri, kucucuk bi surati vardi, her gece yanimda uyur, her firsatta kucagima cikardi. iki senedir benim nesem olmustu, goz bebegimdi. cok canim aciyor. aglamadan duramiyorum. bugun gomduk onu, yine defalarca optum onu. buz gibiydi, o haliyle bile olsa benim guzel kizimdi, sarildim, elimden aldilar, ustune toprak attilar. bi kis gunu mahallenin piclerinin elinden almistim eziyet ederlerken, yolda boynuma sarilmisti, butun gece tesekkur eder gibi yanimdan ayrilmamisti. o zamandan beri benim canimin iciydi. butun ev, hepimiz perisan olduk, ama en cok ben oldum. yoklugu burnumun diregini sizlatiyor, gozlerim hep onu ariyor. bi defa daha eski haliyle, saglikli haliyle gelse yanima diye neler vermezdim. ne yapacagimi bilemiyorum. evde baska kedilerim de var, onlari da canimdan cok seviyorum ama benim guzelim baskaydi. bu uzuntu nasil gecer?




 
Başın sağolsun. Çok üzüldüm ama kurtuldu olarak gör. Belli ki çok sıkıntı çekiyormuş. Belki başka bir kedinin daha annesi/ babası olursun. Başka bir kediye yuva olursun. Ayrıca çok şanslıymış karşısına sen çıkmışsın.


  • rock n roll  (05.06.24 20:15:20 ~ 20:16:37) 
Başın sağolsun. Çok üzücü. Ben de yıllar önce köpeğimi kaybettiğimde buraya yazmıştım ağlayarak. Acıyı paylaşmanın faydası oluyor ve buna gönüllü insan evladı da fazlaca var. Sonrası zamana kalıyor. Zaman geçtikçe acı yerini güzel anılara bırakıyor. Şimdi iki kedim var benim de. Biri 6 diğeri 5 yaşında. Bazen kendimi onların öleceğini düşünürken buluyorum. Düşünmesi bile acı tabi. Ama insanoğlu işte ölümün farkında olmak da bizim lanetimiz belki de.


  • Godless  (05.06.24 20:38:07) 
Başın sağolsun. Çok güzel bir hayatı olmuş, önemli olan da bu. İyi ki daha fazla acı çekmemiş.


  • sekizdokuzon  (05.06.24 20:49:13) 
Benim de kuşlarım var ömürleri kısa 5 8 yıl yaşıyorlar. 3 yaşında ben de bağlandım. En kötü yanı ölmeleri


  • the sound and the fury  (05.06.24 22:04:07) 
başın sağolsun ben de üç yıl önce kedimi kaybettim çok çok zor bir şey. sen ona çok iyi bakmışsın onun şansı olmuşsun iyi ki yollarınız kesişmiş. zaman geçtikçe bu acı yerini buruk duygulara bırakıyor unutmak mümkün olmuyor ama bi nebze olsun başka bir şeylere tutundukça içi soğuyor insanın ve güzel anılarla hatırlıyorsun sadece. sabırlar diliyorum.


  • theseachange  (05.06.24 22:20:36) 
cok üzuldum, mahvetti bunu okumak basiniz sag olsun. bir de smokin diye belirtmissiniz:( bir ay once kizimi kaybettim 4 kedimden ilk goz agrim. ondan sonraki boslugu doldurmadi hicbi sey. bu caresiz gercekle bas etmenin benim acimdan iki secenek oldu; yas surecini yasamak, ölumle yasamak. hayatimin ciddi esiklerinden biri oldugunu hissediyorum biraz yas ve ölum ile alakali iceriklere bakin. sizin ona olan sevginizi gordu ve yasadi ne mutlu ki sizin gibi biriyle yolu kesisti nihayetinde her canli gibi o da veda etti. acisiz yasasin hepsi, guzel uyusun kucuk meleklerimiz


  • ala09  (05.06.24 23:32:19) 
Başınız sağ olsun. Geçmez, geçmiyor. Ona ev olduğunuzu, onun yanınızda mutlu olduğunu, ihtiyaçlarına elinizden gelenin en iyisiyle koştuğunuzu ve karşılıksız sevmeyi bildiğinizi / öğrendiğizi kendime her an hatırlatın. Hepsi bu. İyi ki sizinle karşılaşmış ve umarım iki yıl önce kaybettiğim Piyon ile koştura koştura oynuyordur şu an.


  • charbiel  (06.06.24 18:40:12) 
Başınız sağ olsun, çok çok üzüldüm. Yavrucuğum...


  • silverleaf  (06.06.24 18:49:00) 
yazan herkese tesekkur ederim, her gun daha iyi olacaksin diyorlar, kalbimde bi tas var sanki, kalkmak bilmiyor. yaz sonunda dovmesini yaptirmaya karar verdim, henuz fotograflarina bakamiyorum, dilerim gececek. bi yerde mutlu oldugunu bilmek iyi gelecekti, keske boyle bi inancim olsaydi ama o da yok. tek tesellim onu cok sevmis, mutlu etmis olmak.


  • aferin cok iyi dusunmussun  (06.06.24 23:45:48) 
[]

Kendinizi Bulduğunuz Yaş

Sizin tamam budur, kendimin en iyi versiyonu dediğiniz yaş kaç? Benim tam bu zamanlar. Fiziksel görünüm olsun, aldığım kararlar olsun kendimi zirvede hissediyorum. Sizin için bu kaç yaşında oldu ya da oldu mu?




 
Son yıllarda hep zirveyim. Her yılım kendimin en iyi versiyonu.


  • ruhen hastayim ben  (05.06.24 14:50:20) 
hep inişli çıkışlıyım.


  • geveze yazar  (05.06.24 14:53:49) 
Sanırım bunun fizyolojik bir altyapısı da var; insanlar genelde kırk yaşına doğru ya da kırk yaş civarında daha tutarlı, daha az heyecanlı ama daha akılcı bir ben ve dünya algısı geliştiriyorlar. Bunu kendimde ve çevremdeki yasitlarimda çok sık görüyorum. Dinlerde ve diğer başka öğretilerde de rastlanır: kırk yaşından sonra erme, peygamber olma, dünya işlerinden çekilme ya da bazı sanatçıların işleri mesela kırk yaşından sonra anlamlı gelmeye başlar. "Beden zaman geçtikçe yaşlanır, ruh gençleşir." diye bir şey okumuştum geçende bir yerde. Belki bunlari daha çok insan bilse yaşlanmaktan korkmazlar.


  • sekizdokuzon  (05.06.24 15:08:09) 
Kendimi buldum gibi değil ama son birkaç aydır kendimin en iyi versiyonundaymışım gibi hissediyorum.


  • ms brownstone  (05.06.24 15:12:14) 
her yıl daha iyiyim. şu anda en iyi versiyonum.


  • gabe h coud  (05.06.24 15:16:51) 
bu şekildeyim :)

youtu.be
  • high hopes of the sozluk  (05.06.24 17:15:14) 
Son 3 yıldır kendimin en iyi versiyonundayım. Yaşım şu an 40 demek ki 37 - 38 itibariyle başlamışım :)


  • charbiel  (06.06.24 18:35:47) 
fiziksel olarak 27 zirveydi, 30 sonrasi cokus basladi.

kariyer olarak 35 gibi "lan bu is maas ile olmayacak" dedim ve cikis yolu aramaya basladim. Bir iki sene sonra sirket actim, simdi bos zamanlarimda baska isler kovaliyorum. Amacim maastan kurtulmak ve 50 itibariyle "calismak zorunda olmadan zevk icin calisma" seviyesine gelmek.
  • cooperr  (06.06.24 20:10:47) 
[]

Birinin ölmesini istediniz mi hiç?

Ben bugün istedim ve 37 yıllık hayatımda ilk kez birinden iliklerime kadar nefret ettim. Odadaki sineği peceteyle öldürmeden dışarı atan bir insanım ama sanırım bu insan yeryüzünden eksilse herkesin hayrına olur.

Negative vibe için özür dilerim, iki buçuk senedir hayatımı alt üst eden, benden her türlü faydalanan bir anası vesikalı sinirlerimi allak bullak etti. Bazı insanlar sanırım ölmeli ya. Özellikle bunları niye seviyoruz, kurtarmaya falan çalışıyoruz? Dümdüz ölsün.


 
Yok istemedim. Ölmekten beter etmek tercihim genelde. Hayırdır sana noldu?


  • numlock  (04.06.24 16:12:13) 
Anlatırsam ne kadar aptal bir insan olduğum anlaşılır. Kısaca bahsettiğim zaman zarfı boyunca fiziksel ve psikolojik şiddete uğradım, ülke değiştirmeme rağmen peşimi bırakmadı ve beni hala bir şekilde kullanmaya yüz buluyor. İnanamıyorum ya. İnanamıyorum. Üstelik beni güzel ve çekici bulmuyor bu adam. Paramı yiyor, aşk vaadiyle kandırıyor. Ya çok özür dilerim, sabahtan beri sinir krizlerindeyim. Çok özür dilerim ama kafama s*çayım ya, kimse mi sevmedi seni. Lanet olsun şu çocuklarınıza ilgi, sevgi gösterin. Her sevgi vaadine tuzlukla koşmasınlar. Kahroluyorum kendime, lanet olsun cidden.


  • sekizdokuzon  (04.06.24 16:17:10) 
evet. buna hayir diyen yalan söyler.

keske hic olmasaydin hayatimda, keske seni hic tanimasaydim demek bile keske yok olsaydin in mild versiyonlari.
  • robert bosch  (04.06.24 16:29:38 ~ 16:33:49) 
çoook


  • jülsezar  (04.06.24 16:34:53) 
Evet istedim ben de sıradan kendi halimde zararsız bir insanım oysa

Senin durumun için de aptallık ettiysen ettin, her insanın hayatta farklı tekamül anları var, sen de bunu aştın, bundan sonra hem onun hem başkasının ekmek kırıntılarını farkedip önemsemezsin
  • grimavi  (04.06.24 16:38:27) 
Yasadiklarinizda, size dusen sorumlulugu almayi deneyip, sefkatle ve durustlukle kendinize bakarsaniz karsinizdaki insanin olmesini istemek yerine kendiniz icin daha saglikli bir yasam istemeye baslayabilirsiniz.


  • kassiopeia  (04.06.24 16:40:04) 
Ben yine daha sağlıklı bir verisyonuma dönüşeyim o başka birine zarar vermeden ölsün istiyorum ya. Hümanistlik buraya kadarmış. Ne geldiyse başıma herkesi eşit düzeyde iyi ya da kötü sanmaktan geldi. Ama öyle insanlar varmış ki, aklım havsalam almıyor bu kötülüğü. Neden? Burada onda öyle görmüş, öyle çevrede yetişmiş, o ihtiyaca cevap versin diyeceksiniz ama bu insanlar sistemli manipülasyon ve beyin yıkamayla onlarca insanın belki de hayat ışığını söndürüyor. Bununla evlendiğimi düşünsenize, öldürülebilirdim. Gerçek kötüyl3, gerçek tiranla gözünüzü seveyim empati yapmayalım. Bunlardan besleniyorlar. BU söyledikleriniz onları daha iyi bir insan yapmıyor, sizi daha kolay av haline getiriyor. Çok büyük paradigma sarsıntısı yaşıyorum.


  • sekizdokuzon  (04.06.24 16:48:01) 
Kimin kime zarar verdigine, verecegine siz karar veremezsiniz. Bir insanin size iyi gelmemis olmasi, onu yuzde yuz kotu biri yapmadigi gibi, sizi de iyi biri yapmaz. Size kotu gelen baskasinin o anda tam ihtiyaci olan sey olabilir. Karsinizdakinin yaptiklarina siz nasil bir kolaylastirici rolu oynadiniz onu bilmiyoruz, kendinize bakiniz. Bir iliskide iliskiyi etkileyen en az 2 kisi vardir.

Biri size iyi gelmiyorsa hayatinizdan cikarip yasama devam edin, kendi gucunuzu baskasina teslim etmis burada hic tanimadigimiz birinin olmesini istiyorsunuz.

Ne o yuzde yuz kotu olabilir, ne de siz yuzde yuz iyi. Zaten kotu ve iyi sizin kendi tanimlariniz, kendi deneyimlerinizden ve alginizdan gelen tanimlar. Yasam siyah beyazdan degil, grilerden ibaret.
  • kassiopeia  (04.06.24 16:56:06) 
İnşallah bahsettiğim tipte insanlarla karşılaştırmazsin. Gerçekten böyle ponçik kal hayatın boyunca. Tanrıdan dileğim budur.


  • sekizdokuzon  (04.06.24 16:58:47) 
Yaşam bazen siyah ve beyaz, fakat biz bu basitliği kabullenemeyecek kadar kibirliyiz. Hayat bazen basit, iki kere iki dört. Dediğim gibi umarım o zone'da kalırsın, düne kadar ben de oradaydım ama dışarıda gerçek kötüler, avcılar, yırtıcılar var. Umarım sana ve kimseye yanaşmazlar.


  • sekizdokuzon  (04.06.24 17:00:35) 
Yaşadığın bu öfkeye tutundukça kendi ihtiyaçlarını görmezden gelmeye devam edersin. Şimdiki zamandan yani şu andan bahsediyorum. İntikam soğuk yenen bir yemektir derken lezzetsiz olmasına gönderme vardır. Kafanızın içinden geçen intikam tiyatrosunun sizi daha da öfkelendirdiğinin farkına varın. O kişi kendi ihtiyaçlarını karşılamak için (fiziksel temas, maddi güvenlik vb) sizin hatta belki de tüm dünyanın etik kurallarına uymamayı seçmiş olabilir. Bu veriyi hayatınıza yük yapmak yerine hayatınızı güzelleştirmek için kullanma seçeneğiniz de var. Haklı bulmanız, onay vermeniz gerekmiyor; neden bu davranışları sözleri gerçekleştirdiğine dair empati yaparsanız (şu an zor, öfkenin kızgınlığa dönüşmesini bekleyin) en azından netlik ihtiyacınız karşılanır. Hayat devam ediyor, yeni ilişkilerinizde incinebilirliğinizi kontrol altına almak sizin elinizde. bunun için güzel eğitimler var, insanların duygularını tanıyıp, ihtiyaç karşılama stratejilerini tespit etmek oldukça kolay neye baktığını bilirsen. Duygusal güvenliğe yatırım yaptığını düşün.


  • hasmetizm 2046  (04.06.24 17:14:23) 
@hasmetizm2046: tüm bu iki buçuk yıllık süreç boyunca dediğiniz taktiği (deminki arkadaşa sen dediğim için kusura bakmasın) uyguladım. Vardır bir nedeni dedim, kim kötü olmak ister, bu da hayat dersidir dedim. Bir ya da iki kez dışında uğradığım onca şiddete rağmen ne suç duyurusunda bulundum ne de helallik istendiğinde geri çevirdim. Bizim bence biraz nasıl diyeyim yumuşak kaldığımız nokta şu: Bu insanlar bu deliklerden içeri sızıyorlar. Sanki artık bir kaç gün öfkeden deliye dönmem ve bu nesneden ölesiye nefret etmem lazım ki (insanıkamil değilim) henüz, İçim soğusun. Tekrar kapımı çaldığında bu öfkeyi hatirlayayim. Ya ben bana yaptığı onca kötülüğü unutuyorum. Bu aptallık olmuyor mu? Ben hayatıma zaten boyle bir öğeyi katarak çok da üst kalibrede bir hayat yaşamadığımı, patolojik düzeyde davranış örüntülerine sahip olduğumu görüyorum. Şu an aziz taklidi yapamam. Acemilik yaptım ve yem oldum. İstismar edildim, maddi, manevi sömürüldüm. Fiziksel şiddete uğradım hatta rızam dışında olduğunu şu an fark ettiğim birlikteliklere zorlandım.

Elbette kimseyi öldürecek değilim, biri gelse elinde silahla "Vur dersen vururum!" dese vur demem. Ve buradan alır yükümü yola devam ederim. Ama ölsün ya, lütfen ölsün.
  • sekizdokuzon  (04.06.24 17:22:59) 
Anlatmaya calistigim tam olarak da bu, karsinizdakinin size ne yaptigina takilmissiniz ok, ama kendi yasam oruntunuzun farkina varir, neden sinir koyamadiginiza sefkatle bakarsaniz ztn derdiniz artik karsinizdakiyle degil, kendinizi iyilestirmekle ilgili oluyor. Bana karsi dilediginiz dilekleri vs de hic uzerime alinmadim acikcasi, benimle ilgili olmadiginin farkindayim. Emin olun tek aci yasayan siz degilsiniz, hic tahmin etmediginiz insanlar hic tahmin etmediginiz yollardan gecip kendine bakmayi ogrenmis olabiliyor. Bunun hayata 'poncik' bakmakla degil, kendi davranislarimizin sorumlulugunu almakla ilgisi var. Kimse size yapilani inkar etmiyor, ancak derdiniz baskasini degistirmek ve bana neden bunu yapiyor oldugu surece pek bir yere gidemezsiniz. Asil soru ben buna neden izin verdim, benim ihtiyaclarim neler ve bu ihtiyaclarimi karsilayabilecegim insanlarla nasil saglikli iliskiler kurabilirim. Buraya yaklastikca, sikayet ettiginiz insanlari hayatiniza almamayi ve yasami saglikli bir yerden yasamayi ve kendinize (iyisiyle kotusuyle tamamen) sahip cikmayi ogreniyorsunuz. Ayrica birinin davranislarinin kokenini anlamak, vardir bir nedeni demek ya da ona empati gostermekle onu hayatiniza kabul etmek birbirinden bagimsiz seyler, biri digerinin tamamlayicisi degil.


  • kassiopeia  (04.06.24 17:47:34) 
Tabii. Kimisinin ağzı çalışır, gerçekten düğmeye basınca ölecek deseniz düğmeye basamaz. Benim düğmeye basacağım bir kaç kişi oldu.


  • gabe h coud  (04.06.24 17:55:05) 
Çok güzel konuşmuşsunuz, yüzde yüz katılıyorum. Böyle bir soruya büyük ihtimalle ben de böyle cevap verirdim ama gerçek hayatta kaç kişi bu ideallikte? Arada bir, üç beş kişinin girip göz ucuyla baktığı yerde birinin ölmesini tüm kalbinle ölmesini istediğini yazmak da gerçek, hayatın içinde. Yarın sabah kalkicam ve söylediklerinizi yapicam ama kimseye zarar vermeden bugünlük öfkemi doya doya yaşamak istiyorum. Yoksa kanser olurum. Yoksa kendime zarar veririm, yoksa bu yoğun duygular içimde gidecek bir yer bulamaz ve bir yıl sonra "Lan ben niye mutsuz uyandım?" derim.

İdealin hastasıyım, ben de yoga yapıyorum, ben de balık burcuyum ama insanlar ara sıra çok da ideal olmayan hislerini de ifade edebilmeli bana göre ya. Yoksa hayat cidden çok yavan bir şey oluyor. Handbook'undan oku yap. Bırakalım insanlar negatif, kabul görmeyen şeyler hissetsinler. Manyak falan değilse uyur uyanır sakinleşir zaten. Onu demeye çalışıyorum.
  • sekizdokuzon  (04.06.24 17:57:49) 
Bir de acımı başkalarının acilariyla karşılaştırmaniz hiç uygun kaçmadı. Belirtmek isterim.


  • sekizdokuzon  (04.06.24 18:00:46) 
Malum şahıs ve tayfası için her gün. Ayrıca dayım halam falan sevmediğim kişiler


  • the sound and the fury  (04.06.24 18:06:21) 
cok, kimil zararlisi tanidigim bir suru tip var.
ama kotuler kolay kolay geberip gitmiyor.

  • cooperr  (04.06.24 18:48:16) 
siradan bi his benim icin. bazen toplu bazen birebir olmasini istedigim netice ama cok az sayida gerceklesmistir ve rahatlatici degil aksine bu dusunce ve his huzursuzluk seviyesini artiran bi sey. surunmesi konusunda ilk yorum hakli o biraz rahatlatiyor. hele ölüm doseginde acidan inin inim inlerken "yha ziyaret etseq mi amaan neyse bos ver" diyebilmek daha guzel


  • ala09  (04.06.24 19:09:32) 
İstedim. Hatta çok fazla kişi için istedim. Bunların bir kısmı acısız, bir kısmı kıvranarak ölüm şeklinde. Bunun dışında ölmekten beter olmasını istediklerim de var. Böyle insanların hiçbirini sevmiyorum. Kıvranarak ölmesini ya da ölmekten beter olmasını istediğim kimseyi de kurtarmaya çalışmıyorum. Dümdüz ölsünler işte.


  • nawar  (04.06.24 20:05:51) 
suçlular dahil, buna karar veremeyiz.

çok olmuştur azalarak bitse dediğim
  • baldan kaymak  (04.06.24 20:25:57) 
ÜSt kat komşum, bir de duyurularımı sabote eden tipler. ÜSt kat komşumu polisler gelmese öldürebilirdim ama.


  • Kahvedesu  (04.06.24 21:30:47) 
Askerde bi tane tivsi vardı, astsubay. Askerin tekine depodan nefesiyle benzin çektirecek derecede akıldışı, bi’ şeyden anlamayan yeteneksiz bir tip. Vallahi billahi ilk ve tektir o, geberir inş. dediğim. İnş. geberir^^


  • anlatamıyorum  (05.06.24 03:40:42 ~ 03:41:01) 
çooook


  • sizofren06  (05.06.24 10:40:23) 
Yan komşular, üst komşular, bazı ev arkadaşları, yurtta bazı oda arkadaşları.


  • aloha snackbar 3  (05.06.24 18:42:49) 
bizzat tanıdığım insanlar için hayır. nefret düzeyinde hissim zaten birkaç kişiye olmuştur hayat boyu. onların da ölmesinden ziyade kafalarını gözlerini patlatma isteği ağır basıyordu. çok şükür şu ana kadar ölmesini istetecek kadar beni çaresiz bırakan ve üzen birisi olmadı, umarım olmaz da. öyle bi şey olsa kendim öldürmeye kalkabilirim çünkü jdfjd


  • mark greg sputnik  (05.06.24 18:52:01) 
[]

Sizce normal mi?

Merhaba, yaklaşık 9 aylık bir ilişkim var. Sonrasında kendisinin eksisozluk hesabı olduğunu öğrendim. Yazdığı yazılara baktığımda önceki ilişkisine ait bit kaç tane güzelleme yaptığı ve eski erkek arkadaşına yazdığı güzel sözler var. Bunu ilişkimizin ilk başında görmüştüm, fakat sesimi çıkarmamıştım. Fakat aradan 9 ay geçmesine rağmen ve hala hesabını aktif kullanıyor olmasına rağmen bu yazıları silmemesini nezaketsizlik olarak yorumluyorum. Peki siz ne düşünüyorsunuz, konuşmalı mıyım bu konuyu yoksa görmezden mi gelmeliyim?

Teşekkürler.


 
unutmuştur belki.
benim de aktif kullandığım 10 senelik hesabımın içinde şu an okumaya utandığım şeyler var. okuyabilirsem silerim :)

  • Gradient_tabanlı_mor  (04.06.24 11:19:21) 
kıskanç olmadığın için aklına bile gelmemiş olabilir. Rahatsızlığını kibarca dile getirmek dünyanın en sağlıklı iletişimidir.


  • hasmetizm 2046  (04.06.24 11:26:33) 
Yaptığı şey normal göründü bana.
Bu durumdan rahatsızsanız konuşmalısınız.
Ama unutmayın ki o yazıyı yazdığı gün hissettiği duyguları o gün yazmış. O gün o şekilde yaşandı. Sonradan ne olursa olsun o gün kayıtlara o şekilde girdi. Sonradan değiştirmeye gerek yok.
Birinin "bunları değiştir, beni rahatsız ediyor" demesi de kendine güveninin düşük olduğu izlenimini veriyor.

Yapabilirseniz en güzeli "bunları silmeni isteyemem ve sakın ha silme ama bunlar beni rahatsız ediyor. Gel bunu konuşalım, beni bu konuda sakinleştir, rahatsızlığımı gider. Rahatsız olmaktan rahatsızım" deyin.
  • michael_knight  (04.06.24 11:34:46) 
görmezden gel. sacma bir takinti yapmissin.


  • robert bosch  (04.06.24 11:45:38) 
Bu kişisel bir alan, silmeyi unutmuş da olsa silmeyi tercih etmemiş de olsa o omun geçmişidir nihayet, oradan silse bile onun tarihinde öylece duracak bir gerçeklik bu. Bir internet sayfasından o yazıları silmesi, o duyguları düşünceleri kendi içinden de silmiş olmayacak.

Bence onu öyle kabul edin, aynı şey size yapılsa ne düşünür ne hissedersiniz bunu bir düşünün. Geçmişte olup bitenlerin hesabını size vermek zorunda değil, o sizi siz onu sevip istediğinizde "şimdi, şu an" idi var o anki halinizle benimsendiniz, sevildiniz.

Aldatılmaktan korkmanın anlamı yok bence. Daha az sevilmekten korkmanın da anlamı yok. İçinize hiç sinemiyorsa ayrılmanız, samimiyetsizce ilişki yürütmenizden daha doğru olur.
  • muhayyer divan  (04.06.24 11:54:02) 
Silmemesi normal ilişkiye başlayınca partnerimizin tüm geçmişine reset atmıyoruz, bu kişisel bir alan silip silmemek ona kalmış, nezaketsizlik değil


  • grimavi  (04.06.24 12:16:28 ~ 12:17:25) 
O yazılardan rahatsız olmanız normal değil. Görmezden gelmenizi ve bu konuyu açmamanızı öneririm.


  • pispinti  (04.06.24 12:28:42) 
nezaketen silebilirdi ama silmemesi nezaketsizlik değil, nötr bir durum. seninle ilişkisi varken yazmadıysa hiçbir şey yapmamalısın.


  • hrskrs  (04.06.24 12:29:26) 
Merhaba, 9 ay boyunca sizi rahatsız eden bir konuyu neden muhatabıyla konuşmadığınızı kendinize bir sorun. Ardından bunları ve mevcut durumu partnerinizle konuşun.


  • from where i ride  (04.06.24 12:42:04) 
İkinci kez cevap yazıyorum ama bence konuşmayın. Ya da şöyle söyleyeyim, benim başıma gelse ve sevgilim bana dese ki "sen benden önceki sevgilin hakkında ekşi sözlük'te yazdıklarını silmemişsin bu bence çok nezaketsiz bikbikbik" direkt olarak sepetlerdim.


  • pispinti  (04.06.24 13:04:51) 
unutmuştur. ayrıca uğraştırıcı bir şey geçmişe dönüp entiriyi bulup silmek. çok kafaya taktıysan bir ara münasip bir dille söyle ortamı germeden


  • abelardo  (04.06.24 13:17:01) 
Offf gormezden gel tabii ki, karsi taraf bunu unutmustur coktan. Bunlara takilmak cok anlamsiz bence ya, cok sikinti. Sevgi saygi huzur guven varsa bunlar bombos seyler.


  • Feriyaanim  (04.06.24 13:23:04) 
Niye sildin ki? Senden önceki anılarını yok sayıp silsin mi.


  • numlock  (04.06.24 13:26:38) 
Senden önceki ilişkilerine ait güzellemeleri seninleyken yazdıysa konuş, senden önce yazdıysa tabii ki normal. Görmezden gelmekle kalma, kendine "Saçmalama CD" de bir de. Bir de 9 aydır bunu içinde biriktirirken ne gereksiz triplere girdin kim bilir.

Burayı günlük gibi düşün. İlişki bitince günlük sayfasını yırtıp çöpe atacaksa günlük tutmanın ne anlamı kaldı? İnsanların hayatı sizinle başlayıp sizinle bitmek zorunda değil. 12 yıllık hesabımda an itibarıyla 3788 tane entry'm var. Herhangi ilişki için gidip de inceleyemem ve silmekle uğraşamam. Kaldı ki "şunu siler misin?" dediğimde de eğer sileceksem sebebi nezaketsiz olduğunu düşündüğümden değil, tatava çekmemek için olacaktır :)
  • nawar  (04.06.24 13:51:12 ~ 13:55:24) 
eski fotoğraflarını atmasını istemek gibi bir şey bu.

hayatının sen olmayan dönemindeki hatıraları neden yok etsin? belki sen ileride olmayacaksın, ama hatıraları hep onunla olacak. tıpkı seninle ilgili hatıraları gibi. belk sen de hatıralara karışacaksın..

eğer hayatında sen varken öyle yazılar yazıyorsa büyük ayıp etmiş.
  • tabudeviren  (04.06.24 14:55:28) 
Ekşisözlük biraz da günlük gibi bir yer, yazıldığı dönemki hisleri, düşünceleri anlatır.
Niye silsin? Kendi alanı, anıları. Buraya yazacak kadar rahatsızsanız konuşun söyleyin rahatsızlığınızı. Nihai kararı o verir yine.

  • crinix  (04.06.24 15:14:41) 
silmemesini mi?

ben direk ayrılırım sevgilim böyle düşünse. silmemi düşünse ayrılırım. ne kendim silerdim ne ona sildirirdim. beni ben yapan birşey o.
  • baldan kaymak  (04.06.24 20:30:12) 
[]

İnsanlar neden bu kadar kötü?

eksisozluk.com

''ilişkinin 2,5 senesinde çocuk sahibi olmaya karar verdik. ve konuşarak sorgulayarak bu kararı verdik. 2 sene denedik olmadı. doktorlara gidildi ve sperm kalitesi kaynaklı bir sorun olduğu anlaşıldı. ilaç tedavileriyle biraz daha denedik olmadı. sonunda uzun uzun konuşarak hesap kitap yaparak tüp bebek yapmaya karar verdik.....

bu esnada yalanın bini bin para. beni kürtaja zorlarken bu çocuk ortadan kalksın ilişkiyi konuşuruz, ben şimdi bebekten sağlıklı düşünemiyorum derken, çoktan kendisine ev tutmuş, eşyalarını almış, paralel hayatını yaratmış bile. ''

Motivasyonları ne?

 
İnsan iyi veya ahlak timsali bir varlık değil, çok parametre var ama genel olarak topluluk halinde yaşamak ve topluluk rolleri insanı iyi ve ideal olmaya itiyor. Herkesin farklı bambaşka karakteri, hikayesi var. Yukardaki entryde de tek yönlü konuyu takip ediyorsunuz, karşı tarafı dinleseniz belki bambaşka bişey anlatacak.
Ben bir insanın tümüyle iyi veya tümüyle kötü olduğuna inanmıyorum genelde ( sıradan düz insan için)

  • tuborg yesili  (04.06.24 10:08:02) 
bu durumların tamamında istisnasız motivasyonu yaratan insanın çıkarları.
çıkarı ne? bu sorunun cevabını ararsanız buluyorsunuz.
iyi ve kötü olmaktan öte çıkarına uyup uymamak karakteri ortaya koyup ve hareketi belirliyor.
çıkardan bağımsız doğruyu yapana karakterli bu yüzden deniyor. çıkarına göre değil karakterine göre hareket ediyor. onda bile alt kaynak yine kendi çıkarı, kendini karakterli olma yoluna adamış bir insanın kendinden ödün vermeme prensibine hizmet ediyor. vs. vs.
o yüzden insanların çıkarlarıyla hareket ettiğini unutmadan ve olayları şahsi algılamadan yaşamak huzur veriyor. öbür türlü yıpranmak kaçınılmaz.
pure iyilik ya da kötülük yok bence de, @tuborg yesili +
  • erty_ksk  (04.06.24 10:18:47) 
iki taraf da sağlıklı değil. üzücü bir durum ama olaylar yaşandıktan sonra bir başka konuyu uyarlamak, a bak böyleymiş demek doğru değil. narsistmiş, onun için böyleymiş. lovebombing yaptı diyor 2 sene. 2 sene lovebombing mi oluyor. adamı savunma derdinde değilim, iğrenç biri ama kadın da normal değil. yaşadıklarından sonra mantıklı açıklamalarla atlatmaya çalışıyor olabilir. psikiyatri bunun için var. yardım alır umarım.


  • gabe h coud  (04.06.24 10:19:07) 
birincisi bu "kötülük" değil hastalık. evet sıfatı kötü ama ciddi bir rahatsızlık bu eğer tanısı konduysa. Yani narsistik kişlik bozukluğu düzelmeyen bir rahatsızlık ancak kişi gönüllü/istekli olursa sakinleştirilebiliyor. Ki tanısı olan narsistler de pek tedavi olmak istemiyorlar çünkü onlar zaten "sorunsuzlar" =)

ikincisi burada @gabe'e katılıyorum ikisi de normal değil. kişide ne şeması, sorunu, eksikliği (adına ne derseniz) varsa ona göre kişiyi çeker hayatına. değersizlik duygusu varsa narsistlere daha açık olur, daddy issues varsa ona göre biri gelir vs vs. genelde eksiklik neyse onu "tamamlayan" kişi gelir yani. dolaysıyla kişi de bu döngüden de çıkamaz, bu ilişkiden çıkması da kolay olmaz çünkü tanıdık gelir ona, ayrıca gücü de kalmamıştır.

1 ayda büyük sevgi gösterileri, 3 ayda evlilik falan bunlar red flaglerdir, o kişiye dikkat etmeyi gerektiren.. herkesi flaglememek lazım yok okb, yok narsist diye ama biraz göstergelere de açık olmak lazım. ha ben mükemmel yapıyorum o yüzden herkese yargı dağıtıyorum şu an burada demiyorum, ben de okuyamıyorum bazen, yani kendime de söylüyorum bunu. biraz okumak, anlamaya çalışmak, terapiye gidip kendini tanımak insanda muazzam şeyler değiştiriyor. terapisini alan insan kadar kıymetli çok az şey var.
  • mor oje  (04.06.24 10:29:06) 
Hikayeyi biraz okudum. Erkek karakteri dolayısıyla narsist diye kötü etiketlenmiş fakat tek özelliği o değildir kanımca. Evliyken kızı ayartacak kadar olumlu karakteri de varmış demek ki. Narsistler oldukça kırılgan da olabilir, kafa karışıklığı yaşayabilir. Gebelik haberini alınca nasıl mutlu olmazsın yaklaşımı yapılmış kadın tarafından, adamın tek hissettiği endişe o an, ki mutluluk ile birlikte de gelebilir yani normal. Her türk insanı gibi iletişim problemleri var. Yorum yaptım ama insanların sıkıcı evlilik-ilişki hikâyelerinden tiksiniyorum genel olarak. Seviye çok düşük. Seffaf ve yalansız iletişim kuran insan az olduğu için normal hayatların normal hikayeleri bunlar.


  • hasmetizm 2046  (04.06.24 10:32:22) 
yukarıdaki herkese biraz katılıyorum.

neden kötü diyorsunuz , bu durumda bu hastalık. hasta olmayı o insan tercih etmedi. ya da kötü olmayı. genetik çevresel faktörler etkiliyor. tabi bu şu anki toplumda istenmeyen karakter olduğu gerçeğini değiştirmez ama, kötü olmak onun suçu değil. empati yeteneği yoksa yoktur.

topluluk rolleri insanı ideal olmaya itiyor +1
yani iyi kötü insan neye göre iyi neye göre kötü.

bağımsız doğru diye bir şey yok aslında.

şükür etsin diye demiyorum da, çocuk olduktan sonra bırakıp gitmesindense öncesinde fikir değiştirmesi de bir şey.
  • jülsezar  (04.06.24 10:39:13) 
dunyada binbir turlu kotuluk var. onlarin yaninda bu citir-cerez iliski probleminden dolayi insan kalitesini sorgulamak, bana insanlar neden bu kadar bos seylere dertleniyor diye sorgulatiyor.


  • buenosdias  (04.06.24 10:49:00) 
onun da yasadigi bir travmasi vardir. travmayi bazilari atlatiyor, bazilari böyle bozuluyor.

bu hikayenin de bir tarafi. diger taraf acisindan nasildi bilmiyoruz. olaylar abartilmis olabilir.

olayi bu sekliyle dogru diye kabul edersek de bu adama kötü demezdim ben. arizali yani belli ama saf kötü diyemeyiz. hitler e falan kötü derim ben.
  • robert bosch  (04.06.24 10:52:53) 
sunun kurtajini kim yaptiysa allah bin kere razi olsun. ben de tek tarafli bir sey oldugunu dusunmuyorum insanlar "kusursuz" gormeyi seviyorlar isler daha ciddi seviyeye gelince kusurlar cikiyor bu sefer hayal kirikligi, sok yasiyorlar. bu kadin da bence gelen hicbi sinyali almayip iliski cocuk mocuk isleriyle kafayi bozmus gibi. ayrica gebelik gerceklesse de vazgeçebilir bunu dunyanin en buyuk kotulugu gibi anlatmis yazan, vazgecme payini hice saymis karsi tarafin. her hamile dogurmak zorunda mi biz burda kadinlarin haklarini savunurken erkeklerinkini hice mi sayiyoruz acaba


  • ala09  (04.06.24 11:05:37) 
Ben de burada şeytanın avukatlığını yapayım, derdim mağdur suçlamak değil, adamın yaptığını kadın asla haketmiyor, iletişimsiz habersiz

Fakat kadın da hayatında sanki evliliğe ve bebek isteğine odaklanmaktan adamdaki kusurları görmemiş üstünü kapamış görmezden gelmiş olabilir

Ülkede travmalar, sosyolojik psikolojik sebepler, şiddet kaynaklı bir iletişim sorunu var maalesef, beklentilerimizi isteklerimizi fikirlerimizi açıkça ifade edemiyoruz, soramıyoruz, korkuyoruz, etrafından dolanıyoruz. Bu aile içinde başlıyor, eğitim hayatında devam ediyor, romantik ilişkilere yansıyor, keşke toplumca daha sakin, şiddetsiz, kaygı duymadan iletişim kurabilsek, insani dertlerimizi çözebilsek
  • grimavi  (04.06.24 11:06:35) 
Her hikayenin iki anlatıcısı vardır. Buradaki hikayenin doğruluğunu ve yanlışlığını sorgulamadan, tek taraflı okuduğumuz gerçeğini cebe koyuyorum. Hikayeye sadık kalarak düşününce; 2 sene bebek yapmak için uğraşmak, gebelik haberini alınca ben istemiyorum demek, benim bakış açıma göre duygusal anlamda alt üst edecek bir deneyim. Bununla birlikte; ilişki değişirken bebek fikrinden uzaklaşmak da ihtimal dahilinde. Psikiyatrist değilim; o yüzden sadece empatiyle yaklaşmaya gayret ediyorum. Yas tutmanın önemine değinmek istiyorum. 4 sene süren zorlu bir evlilikten sonra yas süreci tamamlanmadan yeni bir ilişkiye başlanmış. Hani denir ya; iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batırmak diye; ben bu hikayede bir iç sorgulama göremiyorum. Karşıma çıkan bir videoyla tanı koymak, yeni bir yas sürecinin tutulmadığını gösteriyor. Tabii bunlar da zorlayarak yaptığım, benim tahminlerim. Toplumsal ahlaki yargılar, insanları bir taraf tutmaya yönlendiriyor. O yüzden iyi ya da kötü diye yorumlamak bana yeterli gelmiyor.


  • from where i ride  (04.06.24 12:20:27) 
Neden varlar konusu uzun konu ama yapmamızı gereken böylelerini hayatımızdan uzak tutmak, gereksiz iyi niyetten ve özellikle kadınlar için söylüyorum bir erkeği iyileştirmeye çalışmaktan vazgecmemiz gerekiyor. Herkese ederi kadar değer verelim, aksi takdirde sonuçları korkunç oluyor.


  • sekizdokuzon  (04.06.24 16:12:42) 
[]

Tebrikleri Alabilirim

Selam, bir süredir ciddi bir stres içindeydim. Bugün için halletmem gereken bir iş ve stres yaratan bir ortamda bulunmak zorundaydım ve hallettim. Bunu buraya yazma sebebim gerçekten rahatladım yüzümde güller açıyor. Bir kaç saate silerim duyurumu.




 
Silme. Bravo, go girl!


  • sekizdokuzon  (03.06.24 22:21:36) 
Helal olsun, en azından içimizden biri mutlu bugün. Yürüyedur kaya ve yuvarlan.


  • gulbatur birinci sahbatur sondan geliyor  (03.06.24 22:22:40) 
Duygu yönetiminde gayet iyiyim galiba. Hatta hallettikten sonra içimden " and the Oscar goes to rock n roll" dedim sonra kafamda we are the champions çaldı :))


  • rock n roll  (03.06.24 22:27:02) 
Tebriiikksss!


  • mor oje  (03.06.24 22:28:15) 
Ay hadi geçmiş olsun :) senin adına çok sevindim arkadaş. bilirim o duyguyu fakat epeydir yaşayamadım maalesef. Lütfen sen de bana şans dile!


  • cccbehzatccc  (03.06.24 23:03:20) 
tebriklerrr ben de geçen çarşamba böyle bişi başardım çok tatlı bi hafiflik :D


  • theseachange  (03.06.24 23:16:19) 
geçmiş olsun, tebrikler.


  • kibritsuyu  (04.06.24 00:19:42) 
zor zamanlar olmasaydı mutluluklarımız eksik olurdu. tebrik eder ve psikolojik sağlamlığınızın devamını dileriz efendim.


  • tabii lan manyak mısın  (04.06.24 02:30:59) 
Tebrikler


  • sen supersin  (04.06.24 09:26:23) 
Tebrikler, geçmiş olsun :)


  • cosmicstring  (04.06.24 09:48:01) 
Bravo hadi hayırlısı olsun :)


  • logisticsmanager  (04.06.24 11:03:34) 
Bravo.
Başka biri böyle bir işi halledince ne ödül hakettiğini düşünüyorsan kendine de o ödülü ver. Hiçbir şey de olabilir bu.

  • michael_knight  (04.06.24 13:13:33) 
Hem geçmiş olsuuun hem kocaman bir tebrik :)


  • gergedan  (04.06.24 15:17:26) 
[]

eve birakan kisiye buyur gel demek lazim mi?

arkadasim evi biraz uzak olsa da beni eve birakip oyle gitti birakirken arabadan da indi hani vedalasmak icin. bi gel diyemedim cunku onun enerjisi vardi ben yorgundum. ufaktan aklima takildi ne diyoruz boyle anlarda?




 
Olan olmuş, aynı şey başına kaç kere gelecek. Aklına takılsa ne olacak, boşver.

Ne desen yanlış anlayabilirdi. Onun aklına senin kadar takılmamıştır, salla gitsin.

Soruma cevap ver diyorsan, kapı önünde günün özeti 2 cümleyle geçilip, ne kadar yoğun olduğu vurgusu yeterince verilerek bol teşekkür edilse iyi olurdu.

Rain check diyorlar. Bizde de olsa böyle bir ifade. Yağmurlu bir gün olduğu için, daha güneşli bir günde kullanmak üzere vadeli çek keşide ediyorum sana :p
  • gabe h coud  (03.06.24 21:53:24 ~ 21:57:15) 
Yarım ağız teklif ederim. Artık şansına ya gelir ya gelmez. Tabii gelme lütfen diye dua ederim.


  • rock n roll  (03.06.24 21:53:55) 
Biri beni eve davet etmezse hiç alinmam, aklıma bile gelmez hatta. Dolayısıyla o an uygun diilsek davet etmeme hakkımız olmalı canikooo


  • abuzer  (03.06.24 22:49:31) 
Eve davet ederken "istersen kal, yol uzak sana yatak yapayım yorulma" denebilir, ya da işte daha uygun cümlelerle bu minvalde bişeyler. Senin çok yorgun olduğun hakkında mesajı vermek amaçlı. Ya da doğrudan dümdüz söylemek de uygun olur, insanlar der ki "kalbindeki/aklındaki dilinde, içten pazarlığı yok". Kızmazlar yani.


  • muhayyer divan  (03.06.24 23:07:55) 
Genelde kahve içmeye davet ediliyor benim çevremde. "Zahmet oldu bıraktın çok teşekkür ederim." den girip duruma göre çok istekli duruma göre yorgun bakışlarla kahveye davet edebilirdin. Kısmet olmamış takılma


  • cccbehzatccc  (03.06.24 23:09:34) 
[]

Benlik bilinciniz olmasa fakat düşünebilseniz ne düşünmek isterdiniz?

Selamlar;

Kafa açan bir soruyla karşınızdayım. Ben diye bir kaybınız olmasa, yani "Aç mı kalırım?", "Öldürülür müyüm?", "Hakarete mi uğruyorum?", "Hayatım nereden geldi, nereye gidiyor?", "Yeterince başarılı mıyım? Olmam gereken noktada mıyım?" gibi ego kaynaklı problemleriniz olmasa, düşünme yetinizi ne şekilde kullanmak isterdiniz?

Teşekkürler.

 
Kaybınız=kaygınız


  • sekizdokuzon  (03.06.24 18:37:06) 
Bu memlekette kim kime neyi söyleyemiyorsa, tabii hakkaniyet adalet doğruluk dürüstlük vs anlamında, konuşurum. Kral çıplak diye haykırırım. Herkesi krala baktırırım. Muhtemelen ölürüm filan ama madem öyle bir kaygım yok, bunları ve daha fazlasını yaparım.


  • muhayyer divan  (03.06.24 19:20:21) 
Ego kaynaklı kişisel konforsuz değerlendirme yapmayı bırakan insanlar var zaten, öğreti geliştirenler, hayatını öğretiye adayanlar böyle insanlar genel olarak. Kazandıkları bu yetkinlikle insanların trajik ifadelerinin arkasındaki ihtiyaçları duyuyorlar sadece. Edebiyat felsefe sanat akımları bunun için kullanılıyor, anlaşılabilir, doğal ve basit ifade ile barışçıl düşünce ve iletişim sistemilerini yaymak. Güzel bir ütopya


  • hasmetizm 2046  (04.06.24 10:43:29) 
[]

Şu adamı yorumlar mısınız?

Ali ve Ayşe diye bahsedeyim.

Ali, Ayşe'nin iş yerine sonradan geliyor. Geldiği günden beri Ayşe'nin peşinde. Sürekli yanında, sürekli temas etmek istiyor. Ağzı iyi laf yapıyor, komik biri, entelektüel ve çok iyi okullardan mezun olmuş vs. Ayşe de Ali pek onun tarzı olmasa da aradaki iyi sohbeti falan düşünerek Ali'ye bir şans vermek istiyor.

Ali, Ayşe'yi sürekli yemek yemek için bir yerlere davet ediyor fakat her seferinde acil işi çıktığını söyleyerek iptal ediyor. İki sefer oluyor bu. Onlarda da Ayşe'ye mekanı sen seç diyor, Ayşe seçince de oraya değil de şuraya gidelim diyor. Ayşe onu da kabul ediyor ama yarım saat kala iptal ediliyor falan. Yüz yüze geldiklerinde yine övgüler, iltifatlar, romantik jestler devam ediyor. Bu arada Ali'yle aynı dönem işi girmiş ama daha sessiz sakin bir yip olan Mehmet kişisi de Ayşe'den hoşlanıyormuş. Ayşe'nin haberi yok fakat Ali bunu öğrenince Mehmet'le kavga etmiş ve Mehmet'in şubesi değiştirilmiş. Ayşe bunu sonradan öğreniyor.

Aynı dönemde yemek yemek için üçüncü sefer yine uzun uzun Ayşe'yle plan yapıyor Ali ama son dakika iptal ediyor acil işi olduğu için. Ayşe artık bozukduğu için peki sen bilirsin diyor, sebebini bile sormuyor.

Bu konuşmadan yarım saat sonra Ayşe iş yerinden çıkıyor, sokakta yürürken bir pubta Ali'nin kızlı erkekli bir masada kahkahalar attığını görüyor. Ayşe donup kalıyor, Ali'yle de göz göze geliyorlar ve yürüyüp gidiyor.

Bir 40 dakika sonra Ali mesaj atıyor. Yine övgüler, iltifatlar, sesini çok özledim, acil görüşmeliyiz vs. Ayşe ben senin yedeğin miyim, sürekli bahane uyduruyorsun minvalinde ters cevaplar veriyor. Ali de önce uzun uzun özür diliyor ve yanlış anladığını söylüyor ama birkaç saat içinde her yerden engelleyerek iletişimi kesiyor, sonrasında her gördüğü yerde Ayşe'ye bariz kaba davranıyor. Ayşe sonradan öğreniyor ki Ali her yerde anlayışsız, kaprisli diye Ayşe'yi anlatıyormuş.

1- Suçlu sizce kim? Anlayışsız Ayşe mi, dengesiz Ali mi?

2- Ali'nin amacı ne? İlk günden beri Ayşe'nin dibinden ayrılmazken, her gördüğü yerde ve hatta insanların içinde büyük büyük tepkiler verirken, onun için başkasıyla kavga ederken neden buluşmayı sürekli erteleyip duruyor veya neden bahane uyduruyor?

3- Ayşe size göre de anlayışsız ve kaprisli mi?

 
Ali’nin red flagleri bas bas bagiriyor. Ayse kacsin ve bu tip manyaklardan uzak dursun. Bu ne sacmalik gercekten, 5 yas davranislari.


  • mor oje  (03.06.24 14:25:05) 
ali ve mehmet arizali ayse de pasif. olaylar is yerinden ziyade ilkokul kantininde geciyor da olabilirmis.


  • robert bosch  (03.06.24 14:25:09) 
Bana kavak yelleri dizisini anımsattı bu şeyler. Herkes suçlu


  • anlatamıyorum  (03.06.24 14:27:58) 
ali bana biraz ruh manyağı gibi geldi. evet ruh manyağı. Böyle insanın ruhunu enerjisini falan emip manyak eden türden bi egoist. Mekanı sen seç deyip seçimini görmek istiyor ama tabii ki beğenmiyor ve işi çıktığını söylüyor ama aslında boş vakti varken alternatiflere yazıyor ilk okeyleyen veya işine gelenle görüşüyor muhtemelen. leş gibi bir tip.
Ayşede biraz karakter varsa bu ruh manyağına istediğini vermez.

  • Kediyi üzdün  (03.06.24 14:38:44) 
Her şeye rağmen Ali istese Ayşe bir şans daha verir gibi. Ayşe elif şafak okuyor, Ayşe ugg bot giyiyor.


  • hasmetizm 2046  (03.06.24 16:19:58) 
Bütün bu anlattıklarınızdan sonra hala suçlu kim diye sormanız beni şaşırttı. Her şey ortada değil mi? Plan bir kere bozulabilir, hadi ikinci kez de olsun ama üçüncü sefer bozuluyor üstelik siz bir de neden ekildiğinizi kendi gözlerinizle görüyorsunuz. Daha ne olması lazım bu Ali'den uzaklaşmanız için?


  • pispinti  (03.06.24 16:43:12) 
bütün bunlara rağmen "Suçlu sizce kim? Anlayışsız Ayşe mi" gibi bir soru geliyorsa Ali'ye birine leş gibi davranıp hâlâ böyle düşündürebildigi için madalya takmak lazım.


  • tabudeviren  (03.06.24 17:33:58) 
Ayşe anlayışsız değil ali mal.

ayşe gitsin alinin her pisliğini anlatsın herkese kuruldum buradan beri.

ayşe mehmetin tipi iyiyse mehmetle çıksın bu arada inş aliden hoşlanmamıştır.

ayşe sana erkek mi yok
  • Hallegadola  (03.06.24 17:47:07) 
Ali sorunlu, ayşe de ya özgüvensiz ya da çok deneyimsiz. Ali'den mümkün olduğunca uzak durmak gerek.


  • asteriks  (03.06.24 17:55:01) 
ali ayşe’den hoşlanmıyor bile, ayşe ali için iş yeri eğlencesi. sevgilisi falan varsa şaşırmam. ayşe bu kadar “anlayışlı” davranmasa ali hırslanabilirmiş.


  • deartheodosia  (03.06.24 19:04:08) 
ali usta manipulatör ya da narsist.
bu kafayla ayşe'yi çok kötü harcarlar matmazel.

  • parka  (03.06.24 19:20:25 ~ 19:25:15) 
Mehmet ile nasıl bir kavga etmişler ?


  • Yılmaz920  (03.06.24 22:10:29) 
[]

Kendinizi en son ne zaman zırcahil hissettiniz?

Selamlar;

Uykularınızı kaçıracak bir soruyla karşınızdayım. En son ne zaman "Ben cidden bir halt bilmiyorum" dediniz? "Acaba cahil miyim" sorgusu değil ama, cahil olduğunuz gerçeği yüzünüze en son ne zaman çat diye çarptı?

Ben iki gündür topoloji anlamaya çalışıyorum, oradan ekstra boyutlara girdim ama konuyla gram alakam yok. Sözde matematik bitirdik, mektepliyiz. Amerika'da üniversite birinci sınıf matematik öğrencisi benim bildiğim matematikten fazlasını biliyor.

Cahilliğimi anladığım iyi oldu ama bir serinlik geldi.

Siz en son ne zaman yaşadınız bunu? Teşekkürler.

 
Yabancı dili çatır çutur konuşanlarla bir araya geldiğimde. Muhtemelen üniversite yıllarında. Ulan ya demiştim.


  • olaylar olaylar  (03.06.24 01:23:58) 
Misafirlikte felsefe konuşuyorlardı, bana sıra gelmesin istedim :/


  • Mehmettheslim  (03.06.24 01:28:13) 
İtalyanca biliyordum (filmleri İtalyanca dilinde ve İtalyanca altyazı ile takip edecek, günlük konuşmaları yapacak kadar) öyle unutmuşum ki, kendi yazdığım kompozisyonların bir kelimesini bile anlamadığımı farkettim 2 sene önce. Dili öğreneli ama kullanmayalı 14 yıl olmuş.
İngilizce metinleri anlamadığımı farkettiğimde (geçen yıl, ki toefl seviyesinde biliyordum)
Bu sene ekimde yeniden üniversiteye başladım. Ziraat okuyorum (eşit ağırlık mezunuyum, ilk lisans mezuniyetimden 22 yıl olmuş) sınıfta herkes biyolojiden bildiklerini döktürüp de öyle şaşkın bakakaldığımda.
  • strawberry first  (03.06.24 02:54:25) 
Almanca ogrenmeye calisirken kendimi halen zircahil hissediyorum


  • turkuaz  (03.06.24 12:22:15) 
[]

7 mi, 8 mi?

Bir şey için sayı tuttum. Oylama yapıyorum. İçinizden geçeni söyleyin. :)




 
7


  • jülsezar  (02.06.24 18:41:50) 
7


  • rock n roll  (02.06.24 18:42:13) 
Bunu on kişiye sorsanız yedisi 7 der.


  • pispinti  (02.06.24 18:42:28) 
Tabii ki 7


  • abuzer  (02.06.24 18:43:55) 
@pispinti niye?


  • mor oje  (02.06.24 18:43:58) 
İlk seçtiğim 8.


  • pro9it9is9  (02.06.24 18:47:02) 
-asal sayı,
-yedi ölümcül günah, yedi kat cennet/cehennem tarzı dinde ve mitolojide yaygın,
-bir hafta yedi gün. sürekli hayatımızın içinde.

hatta 1 ile 10 arasında diye sorsanız 3 ve 7 en yüksek oranlarda tercih edilir.
  • pispinti  (02.06.24 18:48:46) 
7


  • black holes in the sky  (02.06.24 19:00:22) 
ben de asal diye seçtim :D


  • jülsezar  (02.06.24 19:05:13) 
herkes 7 dediği için 8. İçimden de o geçmişti.


  • gabe h coud  (02.06.24 19:10:07) 
7 siuuuuuu


  • chicha_v2  (02.06.24 19:10:22) 
7


  • nawar  (02.06.24 19:12:25) 
tek sayilari sevmem o yuzden sekiz


  • aferin cok iyi dusunmussun  (02.06.24 19:23:13) 
8 diyorum www.youtube.com


  • exlibris  (02.06.24 19:39:45 ~ 19:40:59) 
7 ama... 7 açık ara çoğunluğun favıdır zaten :P


  • vosvos  (02.06.24 21:24:23) 
8 ulan.


  • ruhen hastayim ben  (02.06.24 21:50:25) 
böyle bir oyun var. bir gruptaki (100 kişi mesela) aklından bir rakam tutmasını ve bir kagıda yazmasını istiyorlar. en çok 7 çıkıyor.
mantıklı da bir açıklaması vardı ama şu an unuttum.
bu arada bende 7 diyorum
  • hacirotti  (02.06.24 21:51:30) 
çift sayıları severim, 8.


  • tabudeviren  (02.06.24 21:54:11) 
7


  • 2027  (02.06.24 22:12:41) 
@pispinti +1
7 :)

  • kesmekes laleler  (02.06.24 22:59:28) 
7


  • izmitcan  (03.06.24 08:03:14) 
7


  • since1907  (03.06.24 11:33:58) 
8
Memleketim 44
4+4
  • etna  (03.06.24 13:29:49) 
[]

siz de cevaplara tik atmayanlara gıcık oluyor musunuz?

ben aşırı kuruluyorum ya, nicklerini falan aklımda tutuyorum o derece.

bu arada bahsettiğim "hiç tik atmayanlar" değil. onların tarzı o, büyük ihtimalle tik ne onu bile bilmiyorlar.

benim bahsettiğim işine gelmeyen cevaplara tik atmayanlar, sordukları soruda aslında kendilerine destekçi arayanlar.

benim tik atmadığım tek tip insan var o da sorumla alakasız cevap verenler. onun dışında hemen herkese tik atıyorum teşekkür olarak.

 
Oluyorum +[


  • olaylar olaylar  (01.06.24 02:29:05) 
Hayır ben normalim.


Hehe he hehe
  • anon1m  (01.06.24 02:52:30) 
işine gelmeyen cevapları tiklemeyelere ben de ayar oluyorum. Bazen soruyu yanlış anladığım ve detay kaçırıp cevap verdiğim oluyor, onlara tik gelmezse zaten "ben şunu sordum, bunu zaten bildiğimi yazmıştım" diye ayar da veriyorlar:p orada haklılar.


  • kimlanbu  (01.06.24 04:57:56) 
Evet. Tik atmamak,
işime yaramıyor..
beğenmedim..
fakirsin ama daha iyi cevap verebilirisin..
bana uymuyor..
rahatsız oluyorum..

manalarına da geldiği için siliyorum bazen.
  • diyecevaplandı  (01.06.24 06:11:25) 
Dolandırıcılıkta ilgili sorunda başka bı yerde daha dolandırıldığını anlattım sana. Tik vermedin. Alakasiz değildi :)))


  • abuzer  (01.06.24 07:12:00) 
@abuzer inan görmemişimdir


  • numlock  (01.06.24 07:28:27) 
yoo


  • geveze yazar  (01.06.24 09:41:17) 
Ben umursamam da en komigime giden kendi fikrini destekleyene tik verip Karşı fikre vermeyen =d

Geçen biri vardi, başlıkta sadece bir tane mi ne onu destekleyen vardı. Ona tik vermişti. Acayip komik gelmişti.
  • logisticsmanager  (01.06.24 11:21:45) 
yorum seçerek tik atanlara uyuz oluyorum.

- sizce şöyle midir?

gibisinden gelen sorularda evet diyenleri işaretleyip, hayır diyenleri işaretlemek gibi.
  • tabudeviren  (01.06.24 11:51:01) 
ben de oluyorum hatta geçen duyuru sahibine sitem edicem diye sana mesaj atmışım sdjfjg

ancak duyurunun kuruluş dinamiklerinde zaten tik olayı şu anlama geliyordu diye biliyorum; tik sadece soru sahibinin bakış açısıyla, ona uygun gelen, onayladığı, sevdiği şeyleri tiklemesi.

yani siz bilimsel olarak kanıtlanmış bir şeyi de yazsanız, duyuru sahibi o yanıt keyfine göre işine yaramıyorsa veya doğru bulmuyorsa onaylamaz onaylamaz yani.

ama ben bu duruma gıcık olduğum için kendi ahlakı kuralımı zaman içinde koydum, şöyle yapıyorum; her cevabı tikliyorum ki hem okudum anlamı çıksın hem de arada kendi cevaplarım oluyor, benim yanıtlarım ile başkalarınınki ayrışmış olsun. O yüzden katılmadığım şeyleri de tikliyorum. ama bu sefer insanlar nasıl ayırt edecek, e o zaman da karşı bir görüşüm veya katılmadığım bir durum varsa @ koyup ben de cevap veriyorum.

zaman içinde ben bu davranışa evrildim, öyle kullanıyorum. o yüzden tiklemeyenlere gıcık oluyorum ne yalan söyleyeyim
  • ananiyimioguz  (01.06.24 12:15:35 ~ 12:34:58) 
bu arkadaşlardan daha çok gıcık olduğum bir grup varsa o da apaçık soruyu anlamayıp alakasız cevap verenler. her yere cevap yazmak zorunda değiliz, şunu bi anlasak...


  • anna sun  (01.06.24 12:22:09) 
Sırf cevap işine gelmediği için tik atmayanlara ben de sinir oluyorum. Ben daha çok duyuru açıp cevapları alınca ertesi gün o duyuruyu silen duyuru sahiplerine gıcık oluyorum. Düşünsenize adam bir şey sormuş sen dogru bilgi vermek için araştırmıssın bir sayfa cevap yazmıssın vakit harcamasın. Hooppp bir bakıyorsun adam duyuruyu silmiş. O kadar yazdıgın bilgi yok olmuş.

Halbuki başlık orda dursa yine aynı soru başkasının kafasına takılsa dönüp bakacak faydalanacak. Ama o insanı da bundan mahrum ediyor. Veya biri benim merak etttgim bir konuda bir soru soruyor. Ertesi gün bir bakıyorum soru silinmiş. Kim bilir ne cavapları kaçırdım diyorum. Bence bu tik atmayanlardan daha sinir bozucu
  • limonlu eksi  (01.06.24 12:23:12) 
Gıcık bir davranış bence de ama gıcık olmamaya çalışıyorum. Durup dururken oturduğum yerde keyfimi kaçırmayayım, ne gerek var. Tepki verdiğin kadar müdahil oluyorsun her şeye. O adamın gıcıklığı beni neden etkilesin, buna izin vermemek lazım.


  • sekizdokuzon  (01.06.24 16:44:27) 
Gıcık olmuyorum, neden olayım? Çok mu önemli? Neden kinleniyorsun, nickini aklında tutuyorsun? Normal mi bu sence? "Aşırı kuruluyorum, nicklerini aklımda tutuyorum". Bu nedir ya? Cidden merak ediyorum. Sadece tick alamamış olmak mı seni bu duygu durumuna sokuyor yoksa, kimsenin seni ciddiye almadığıyla ilgili ön yargıların mı var?


  • rock n roll  (01.06.24 16:57:57) 
@rock n roll; amma dram yaptın, abartma, aklımda tutuyorum derken "bir sonrakine unutmuyorum" gibi. bana ne yoksa.


  • numlock  (01.06.24 17:21:31) 
Cevap yazmadan önce kişilerin tick verme durumuna bakıyorum. Hiç tick vermeyen biriyse kesinlikle cevap yazmıyorum.


  • fistikthecat  (01.06.24 23:34:33) 
Herkese tik var bana yoksa gıcık olabilirim.
Kimseye tik verilmemişse gıcık olmam.

  • gabe h coud  (01.06.24 23:48:27) 
Bi tik sinir bozucu buluyorum :)

Konsept belli soru soruyorsun ve cevap verene tik atıyorsun.
  • Kediyi üzdün  (01.06.24 23:51:26) 
[]

Kahve fincanından fal bakabilecek var mı?

Biri bakacaktı, benden fotoğrafları istedi.10 gün oldu mesaj kutusuna bakmıyor, siteye de girmiyor.Yüklediğim fotoğraflar silinecek.Bari baksa biri diyorum. İçinden gelerek bakacak biri varsa mesaj atabilir mi fotoğrafların linkini atayım.




 
[]

Avukata kadına ilk mesaj

Şöyle ki, ortak bir kadın arkadaşımız bizi birbirimize uygun buldu, ilk konuşmamızda şöyle oldu, ben yurtdışından dönüyordum, ortak arkadaşımız free shoptan sigara istemişti, hangi sigara vs için aradım, o an yanındaymış tanıştırmak istediği kadın da yanındaymış, telefonu o açtı, ben de anladım o olduğunu, hiç bozmadım, senin siparişin neydi, sana ne alayım vs dedim o da “aa ne kadar cömert bir erkek” vs dedi gülüştük. İkinci konuşmamız da bugün aynı şekilde oldu, yine arkadaşımı aradım, avukat olan açtı, yine gülüştük şakalar vs, konuşmada bir ara instagram konusu geçti, şimdi ekleyip bir mesaj atmak istiyorum ama bir avukata atılacak komik bir şey olsun istiyorum, komik fikri olan?




 
mesai saatinde avukat, mesai saatinden sonra vukuat :')


  • since1907  (31.05.24 21:36:30) 
Instagram'dan seni ekleyeyim de diğer arkadaşımı azledeyim bu ilişkiden :)


Ben olsam avukatlı espri yapmazdım. Bir insan sadece mesleğinden ibaret değil. Bana yapılsa gıcık olurdum herhalde.
  • michael_knight  (31.05.24 21:44:01) 
Avukata atılacak komikli mesaj ektedir. Saygılarımla arz ederim gibi bir şey olsun. Arzuhalci gibi.


  • gabe h coud  (31.05.24 23:12:13) 
Zaten güzel bir elektrik var gibi görünüyor, selam yazsan bile olur, kasma :) Ben olsam ekledikten sonra çok eski olmayan bir fotoğrafını bulur, mükemmel görünüyorsun, bilgilerine arz ederim yazardım herhalde.


  • kimlanbu  (01.06.24 05:12:42) 
Espriyi bosver. Ciddi ol ama sicak davran. Yavsaklik hep kaybettirir. Direkt soyle bi komuda danismak icin bulusmak istiyorum falan. Kadin zaten razi. Salla bi konu. 3/5 dakika konusun. Sonra hayattan sohbete devam.

Espri falan girme o işlere.
  • halk  (01.06.24 08:24:29) 
hayırdır allah mı bu? "bir avukata mesaj" falan? ne istiyorsan yaz içinden geleni mesaj at. saçmalamayın ya.


  • numlock  (01.06.24 11:00:01) 
Bence de sürekli espri-şaka yapma ihtiyacı hissetmeyin. Dozunda olsun. Bol şans.


  • pispinti  (01.06.24 11:35:43) 
avukat/hukuk esprilerini ileride yaparsın.
başlangıçta olmasın ama.

  • tabudeviren  (01.06.24 11:46:57) 
[]

Kötü insanı hayatınızda neden tutuyorsunuz?

Kötü bir insan olduğuna emin olmanıza rağmen hayatınızda tuttuğunuz birileri var mı?
Neden tutuyorsunuz?
(Akraba hariç)


 
babam dahil yok


  • robert bosch  (31.05.24 20:05:34) 
kardeşim dahil yok.


  • kimlanbu  (31.05.24 20:24:02) 
Kötü insanları hayatımda tutmuyorum çünkü güçlüyüm ama buna imkanı ve güce sahip olmayan insanlar var, sihirli değneğim olsa yardım etmek isterdim hayat onlar için çok zor. Bunun aksi ihtimali zaten diğer kötü insanlar oluyor, onlar rahatsız olmuyorlar çünkü aynı değerleri benimsiyorlar.


  • titanic kemancısı  (31.05.24 20:59:15) 
yok tutmam.


  • jelly bear  (01.06.24 00:38:28) 
benim yok, tutmuyorum.

yalnız bu "hoşuma gitmeyenin anasını belleyeyim" tavrıyla inanılmaz yalnız bir insan olduğumu ifade etmem lazım. bugün 30 yaşına bastım. annem, kız kardeşim, erkek kardeşim, belki iki tane arkadaşım dışında doğum günümü bilen bile yok mesela. yani komşu komşunun külüne muhtaçtır hesabı, insan ilişkilerinde biraz gevşek olmayı bilmek ve alttan almak faydalı olabilir sanki.

böyle böyle önümüze gelene bir tekme deyince çok yalnız kalıyoruz. en azından ben öyle oldum. hayatımda canımı sıkabilecek tek bir insan dahi yok hakikaten. ama sonuç olarak kimse yok yani. bu da ne kadar iyi veya sağlıklı, emin değilim.
  • mark greg sputnik  (01.06.24 01:34:40) 
iyi etmeye çalışıyorum.


  • numlock  (01.06.24 01:52:47) 
Hasretimden eşşek gibi anırsam da hayatımda tutmuyorum. Kötülüğü de kötüyü de hayatımda tutmam.


  • muhayyer divan  (01.06.24 02:48:44) 
eski eş. çocuk olduğu için tutmasam olmuyor, tutmak zorundayım.


  • deartheodosia  (01.06.24 04:15:37) 
kötü olmadığı için


  • geveze yazar  (01.06.24 09:44:04) 
[]

Alkollü ortamda video çeken arkadaş

2 haftada bir iş çıkışı bişeyler içtiğimiz eğlendiğimiz bir arkadaş grubumuz var. İş yerinden. Bazen 2 kadeh içip ayrılırız bazen sabaha kadar eğleniriz. Dün birinin evindeydik haliyle eğlence uzun sürdü.
Sarhoş kafayla dans ediyorsun, şarkı söylüyorsun vb.. bi kız bunları videoya alıyor ve bu beni çok rahatsız ediyor. Sarhoşken videoya alınmak istemiyorum. Ölçüp tartmadan da konuşuyoruz genellikle.
Bir kere anesteziden uyanırken başımda duran arkadaşım videomu çekmiş ondan bile çok soğumuştum.
Sizce çok mu abartıyorum? İş yerinden olmasına gerek yok normal arkadaşım da olsa rahatsız olurum sarhoşken video alınmaya.
Düzgün bir dille nasıl söylenir bunu istemediğim?

 
haklısın.

bir dahakine esprili bir dille "videoya almayın ama tüm modum düşüyor" falan de.
  • numlock  (31.05.24 13:50:30) 
haklısın. vegasta olan vegasta kalır.


  • abelardo  (31.05.24 14:05:17) 
Çok sorunlu bir durum.
Hatta başa bir çok bela alınabilir.

Toplumda bazı teamüller vardır ki yapılan olumsuz bir fiilde failin alkollü olmasına hiç bakılmaz.
Bu türden haberlere dayalı sosyal medyaki yorumlar da ortada.
  • diyecevaplandı  (31.05.24 14:07:52) 
çeken samimi arkadaşımsa sorun yok. ama öyle iş arkadaşım falansa (iş arkadaşlarım genelde samimi arkadaşlarım olmuyor) ben direkt "video vs. olunda modum düşüyor" deyip engellerdim çekmesini.


  • eisberg  (31.05.24 14:57:01) 
[]

aşka inanıyor musunuz?

aşktan kastım, baya aşk, kara sevda gibi.
birine aşık olmaya, gözünüzün ondan başkasını görmeme durumu. biriyle flörtleşemezsin bile, herkese arkadaş gözüyle bakarsın, yıllar geçse de aklında sadece "o" vardır ve bu duygu azalmak yerine, yıllar geçtikçe artar.

buna inanıyor musunuz?

 
kavuşamayınca olabilir , ya da kavuştun ama ölümle falan erken ayrıldın tamamen yaşayamadın.

yoksa kavuşunca aşk azalıyor
  • jülsezar  (31.05.24 13:41:51) 
azalması yerine artar bence, bu derecedeyse durum.


  • numlock  (31.05.24 13:42:46) 
evet böyle bir duygu var elbette; çocukça, zararlı ve acınası bir duygu.
aşk şarkılarındaki gibi yüceltmek değil aksine aşağılamak gerekir böyle bir şeyi.

  • abelardo  (31.05.24 13:45:04) 
@abelardo niye zararlı ve acınası sence?


  • numlock  (31.05.24 13:45:51) 
İnsanlar birbirini sever, hayatları boyunca birbirine sadık kalmış, ilişkileri açısından mutlu yaşamış bir dolu insan var. Bu o kadar nadir bir durum değil.

Ama aklında sadece "o" vardır şeklinde tanımlayıp şiirselliğe vurulduğunda bu aşktan çok saplantı gibi durmuyor mu? Böyle insanlar da var ama bana sağlıklı gelmiyorlar pek.

İlk örnekteki insanlar genelde mutludur, boyundan büyük laflar etmez. Gülerler ederler, olayları çok büyütmezler ilişkilerinden bahsederken.

İkinci örnektekilerse genelde uzun süre platonik kalıp contayı çizenler oluyor. Bunlar bir ton saplantılı duyguyu edebiyata döküp güya aşkın tanımını yapıyor ama bence alakası yok.

En azından benim kafamda canlanan görüntü bu iki model için.
  • akhenaten  (31.05.24 13:45:59 ~ 13:50:54) 
İnanıyorum.


  • dissendium  (31.05.24 14:03:18) 
Yıllar geçtikçe artıyorsa o aşk değildir saplantıdır. Aşkın en azılı haline bile alışmaya programlanmış bir beyinle yaşıyoruz, bir süre sonra mutlaka alışılıyor ve o duygunun şiddeti azalıp sönüyor. Saplantı devam ediyorsa hatta artıyorsa sorun var demektir bence.

Yoksa ondan başka herkesin bacınmış babanmış gibi gelmesi, yıllarca aklında yalnızca onun olması, kimseyle flörtleşememe, kimsenin flörtleşmesini anlayamama... bunlar var evet. Yani şahsen ben böyle oluyorum âşık olunca.
  • muhayyer divan  (31.05.24 14:20:44) 
askin ne oldugunu anlayamiyorum, sanirim biraz sisiriliyor.
bu söylediklerinize benzer duygulari sevmek olarak algiliyorum ama bu da gecici bir sey.
her sey karsilikliyken güzel. birini uzun süre karsiliksiz sevemezsin, önüne bakarsin yani.

obsesif olmak, sana kötü davranan ya da senin ona davrandigin sekilde davrnmayan birinin pesinden uzun süre gidemezsin...
  • robert bosch  (31.05.24 14:22:03) 
Aşka inanıyorum. O kişiden başkasını gözüm görmez ama yıllar geçtikçe o duygu artmıyor.


  • rock n roll  (31.05.24 14:32:21) 
Aşka inanmıyor, var olduğunu biliyorum. Belki herkesin aşkı yaşayışı farklıdır. Bence hayatın boyunca sahip olamadığın, arzu duyduğun bir şeyi başka bir insanda görmek. Ben bir kez aşık olmuştum, o da öfkesini doyasıya yaşayan, geveze, aşırı canlı ve koşullarına göre öz saygısı inanılmaz yüksek biriydi. Dışa dönüktü. Bunlar bende koreltilmis şeyler. İçimde varmış ama yaşamama engel olunmuş. Başkasında görünce kendi benliğini unutup ona tabi oluyorsun bir süre. İşin akıl hastalığı sayılması bundan, bir insan kendi benliğinden nasıl vazgeçer? Ben aşık olduğum kişiyi kendim gibi hissederdim, damarlarımda geziniyor sanırdım mesela. Zamanla gerçekten iç içe de geçiyor duygu, düşünce dünyaları. Konuşmadan anlaşıyorsun. İki taraf da süreci yönetebilirse.

Ama kanımca zamanla artmıyor. Ayrılık bile olsa unutuluyor, ilk hali gibi kalmıyor.
  • sekizdokuzon  (31.05.24 14:56:32) 
İnanıyorum +1

Kocama aşığım ilk gördüğüm günden beri. Azalmadı da hiç. Şimdi bebeğimiz de olacak bilmiyorum o zaman azalır mı.
Ama gerçek aşk diye bir şey var. Normalde gayet şıpsevdi flörtöz bir insandım. Onunla tanıştıktan sonra erkekler cinsiyetsiz gibi geliyor.
  • Gradient_tabanlı_mor  (31.05.24 15:36:30) 
İnanıyorum ama bu ortamın oluşma ihtimali çok düşük, çıkar/menfaat duygularından arındırılmış bir ortam olması lazım ki artık o kadar yok.


  • titanic kemancısı  (31.05.24 16:03:49) 
inanıyorum ama hormonlarımızın bir oyunu, bir kaç aya azalarak biter.


  • kimlanbu  (31.05.24 20:27:42) 
"Aşk, doğanın insanı kandırarak türün devamını sağlama çabasıdır; bir yanılsamadan ibarettir." - Arthur Schopenhauer

"Aşk, bir başka insanı özgürlüğünden mahrum etmek ve onu kendi varlığının bir parçası yapmaktır. Bu yüzden aşk, bir yanılsamadır, çünkü hiçbir zaman tamamen gerçekleştirilemez." - Jean-Paul Sartre

"Aşk, bilinçaltının arzularının yansımasıdır ve bu yüzden sıkça yanıltıcıdır." - Sigmund Freud

Aşk bir çeşit insanın kendini kandırma sanatıdır. Bu yanılsamaların ardında bir gerçek yatar ve o gerçek de genellikle acıdır.

Küçükken duyulan şeye belki aşk diyebilirim. Çıkarsız, koşulsuz olan. Fakat yaş ilerledikçe o aşk dediğimiz şey, beklentilerle kirleniyor. Şuan partnerime şöyle aşığım böyle aşığım diyenleri samimi bulmuyorum. Muhakkak bir çıkar elde ediyordur. Bu saflık da olabilir, güç kuvvet de olabilir, para da olabilir, statü de olabilir. Bazı etmenleri çıkardığında insanlar genellikle o insana aşık olmazlar. O yüzden dürüst olduğumuzu düşünmüyorum.

Hayır ben ne olursa olsun aşık olurdum! diyenlerde de geçiçi bir hormonel yükseliş olduğunu düşünürüm, zamanla görürüz.

O yüzden aşka değil de sevgiye, saygıya önem vermek lazım. Hayat arkadaşlığı daha doğru geliyor bana. Tabi ara ara aşık hissederiz ama bu gelip geçici / inişli çıkışlı oluyor.
  • ananiyimioguz  (31.05.24 20:51:11 ~ 20:53:18) 
[]

Ufak bir ikilemdeyim

Bir kac hafta önce instagram'dan Alman bir kizla tanismistim, baya güzel mesajlastik. Ayni yerde yasiyoruz (Almanya'da bir sehir). Ama onun tatili, benim seyahatim derken denk getirip bulusamadik. Ben döndükten sonra bulusalim diye sözlestik, bu haftabasi döndüm, haftasonu görüselim diye mesajlasiyoruz.

Yalniz bu arada ben baska bir ülkede tatildeyken arkadaslar araciligiyla orada yasayan bir kizla tanistim. Cok net karsilikli bir hoslasma yasadik, 2 gün üstüste bulusup kahve ictik, birseyler yedik. Cok güzel ve asiri canayakin biri, kültürel olarak da bana cok yakin. Döndügümden beri de doludizgin mesajlasiyoruz, icim bir hos oluyor mesajlarini gördükce. Yalniz bu durum neye dönüsür henüz belli degil. Baska bir ülkede yasayan, orada net bir kariyeri, cevresi vs olan birisi sonucta. Benim icin de Almanya'da ayni sey gecerli. Simdilik sadece mesaj üzerinden flörtlesiyoruz.

Birinci kizla görüsücem ama aklimda baska biri varken biraz degisik geliyor. Ikincisiyle nereye varir bilmem, daha da cok erken, sadece icgüdüsel olarak cok hoslandim. Böyle durumda olan birine ne akil verirsiniz?

 
Almanyadaki görüşemediğiniz kişiyle dışarı çıkıp sohbet etmenin ne zararı var, onun da huyunu suyunu öğrenmiş olursun. Dışarı çıktığımız herkesle sevgili olmuyoruz


  • grimavi  (30.05.24 17:42:01) 
Ben kalbimin sesini dinler, tatilde tanıştığım kızla devam ederdim. Çok akıllı biri sayılmam ama romantik ilişkilerde doyum için hislere göre hareket etmek gerekiyor.


  • sekizdokuzon  (30.05.24 17:54:35) 
Açgözlü gördüm sizi. Çok anlam yüklemişsiniz. Sizi sevdiğini söylememiş. Bu kadar heyecanlanmayı bırakabilirsiniz. 18 yaşındaki insanlar bu kadar heyecanlı davranmıyor.


  • dissendium  (30.05.24 17:59:37) 
gözden ırak gönülden de ırak


  • mantık  (30.05.24 19:08:56) 
Yeni kızla da görüş. Diğeriyle zaten birbirinize bir söz vermiş değilsiniz.
Tek taraflı duygunuzu sanki "birbirimize söz verdik" gibi düşünmeyin. Mesela o diğer kızın başka biriyle görüştüğünü duysanız dünyanız yıkılır o zaman, yıkılmasın. Henüz bir ilişki yok. Bekarsınız.

  • michael_knight  (31.05.24 10:14:19) 
[]

depresyondaki sevgilinin yanında nasıl güçlü olunur

merhaba herkese. 3 gündür geçmeyen çarpıntımı dindirmek ve kız arkadaşıma karşı nasıl doğru davranabileceğimi öğrenmek için yazıyorum bunları. kendisi çok uzun bir süre tus çalışıp atandıktan sonra depresyona girdi ve bu depresyon 3 aydır sürüyor. ilk 2 ay iletişimimiz düzgündü ama mayıs ayında tamamen kabuğuna çekildi. tıp isteyerek okuduğu bir bölüm değildi, iyi de bir puan alıp istediği bir alana da yerleşti ama gerek tus bitince her şey harika olacak düşüncesinin boşa çıkması, gerek bu ay çalıştığı hocasının mobbing'i yüzünden bu ay çok kötü durumda artık. ilaca başladı (eferox) bugün 12. gün bunu baştan söyleyeyim. ve hocası haziran'da değişecek.

uzun yıllardır birlikteyiz, çok badireler atlattık zor günlerden geçtik ama hiç bu kadar kötü görmedim onu ve bu beni çok üzüyor. 3 gündür geçmeyen çarpıntım ve mide bulantım var, bu sabah 1 simiti 1 saatte yiyemedim. durumumu kendisine açıklarsam suçlu hissedip daha da üzülecek diye içimde tuta tuta çarpıntımın kalp krizine dönüşmesinden korkuyorum. ki kendisi de endişeli şeyler konuşamk istemediğini, elinden geleni yapıp çabaladığını söyledi bir hafta önce. "depresyondaki sevgiliyi mutlu etmenin yolları" başlığını okudum, yazılan çoğu şeyi yapıyorum, yıpratmadan yormadan yanında olduğumu hissettiriyorum ama sanki hala yetersiz kalıyormuşum gibi hissediyorum. günde birkaç kez mesajlaşıyoruz onda da evden çıktım eve geldim uyucam vb. şeyler yazılıyor. 7 yıldır hiç bu kadar az konuştuğumuz bir süreç olmamıştı endişeleniyorum.

bu süreçte ne yapmalıyım lütfen görmüş geçirmiş suser'lar tavsiye istiyorum. ilacın bu süreçteki etkisi ne olur? ne yapmaktan kaçınmalıyım ve neler yapmalıyım?

 
Çok zor ve karmaşık bir şey değil mi. Aslında bir formülü yok ne yazık ki. Doğrudan şöyle yapın diyemem, zaten böyle bir şey olduğunu da sanmıyorum

Ama kendi yaşadıklarımdan bazı prensipleri çok önemsemek gerektiğini söyleyebilirim. Tamamen kendi haline kalması daha kötü hissettirecektir, tam tersi sizin aşırı yardımcı olma isteğiniz olduğunu hissederse yine daralmış hissedecektir.

Bence bir yöntem konuşmamak da faydalı. "Şunu şunu yapalım, bak iyi olacaksın" gibi yol haritaları bunaltıcı olabiliyor. Ya da o size gelip dert anlatmadığı halde sizin bir şeyler söylemek zorunda hissedip "geçecek geçecek, bunlar da geçecek" gibi şeyler söylemeniz de öyle.

Bence bunun en orta yolu bunaldıkça onun size açılmasını beklemek ve geleceğe yönelik çok konuşmadan sadece o an o sıkıntısına yönelik sohbet etmek. Bunu yaparken uygun dozda espriler serpiştirmek, bu kişiyi savunur sözler etmek kısacası tarafınızı belli etmek bence olumlu oluyor.

Eğer ortada bir dert yanma durumu yoksa sadece günün olağan akışına uygun şeyler konuşmak, depresyonla ya da zor süreçlerle ilgili şeyleri gündeme getirmemek iyi gelebiliyor.

Bir de yoğun duygular ağır şeylerdir, depresyonda olan birine çok yoğun hislerle yaklaşmamak daha faydalı sanırım.
  • akhenaten  (29.05.24 14:50:45 ~ 15:07:52) 
Depresyon geçmişi olan biri olarak yazıyorum: yalnız yaşıyorsa yanına gidip bir köşede sessizce otur. Birlikte film izleyin, ağlayınca susturma, saatlerce konuşsa da dinle. Fiziksel olarak yanında olmaya çalış. Bol sabırlar.


  • sekizdokuzon  (29.05.24 15:33:46) 
Çok uzak olmayan geçmişte benim de depresyon deneyimim olmuştu uzun süre. İlaç kullandım geçti bırakınca aynı dert düşünceleri yine geldi geri elbette. Şiddetsiz iletişim eğitimi aldığımda kendi duygularımı, ihtiyaçlarımı ve düşünce yapımı tanıdım. Kendimi ve başkalarını ne kadar çok yargıladığımı ve suçladığımı da fark ettim. Depresyon deneyimi konforsuz düşüncelerin insanı esir aldığı, başka şeylere odaklanmayı engelleyen bir deneyim. Bu konforsuz düşünceler de konforsuz duyguları yaratmaktadır. İnsan kendini ifade etmediği sürece de içinden çıkması zor bir durum. Tüm o çaresizlik, mutsuzluk hislerinin verdiği acının bağımlılık yapma ihtimali de var açıkçası. Kendini suçluyorsa eğer veya büyük bir utancı varsa depresyonun uzun sürme ihtimali de artacaktır. Ben insanların derdini ben diliyle paylaşmasına, duygularını anlamasına, ihtiyacını bulmasına başarılı şekilde yardımcı olabildigim bir eğitim aldım. Sevgiline dair Ayrıntı vermek istersen özelden yazabilirsin, iletişim tüyoları verebilirim, kendisini ifade etmediği sürece iyileşme sürecinin başlamayacağını düşünüyorum.


  • hasmetizm 2046  (29.05.24 16:13:15) 
Hayatında ilk defa depresyona giriyorsa ilaç tedavisiyle yakın zamanda atlatır herhalde. ama kronik depresyon gibi bir olay varsa gerçekten iyi bir psikologla terapi sürecine yönlendirilmeli. 5 yıldır geçmeyen depresyonum var yanımdakilerin neşeli olması biraz iyi hissettiriyor.


  • ashleybon  (29.05.24 18:57:42) 
[]

İş hayatında kabuğuna çekilmeniz neden insanları bu kadar rahatsız eder?

İyi kötü bir görüşme sıklığınız olan iş arkadaşları üstlerle biraz (20-25 gün) az görüşünce hemen görüşemiyoruz ya sen nerelerdesin?! vs deniyor hemen.. Halbuki sıkıntılar, zorluklar yaşıyorsunuz belki de kişisel hayatınızda o sebepten kabuğunuza çekilmişsiniz, bunu tabi söyleyemiyorsunuz da karşı tarafa…


İnsanları böyle “rutin dışı”lıklar, iletişim azalması niçin bu kadar tedirgin ediyor?

Bir de iş hayatında herkes dışa dönük, sosyal arkadaş canlısı olmak zorundadır diye gizli kuralı kim koydu acaba?

Teşekkürler…

 
Kötü niyet yok ki burada. Nen de bir iş arkadaşımı uzun süredir görmezsem sorarım nerelerdesin, her şey yolunda mı diye. İnsanız sonuçta kötü bişi olduysa, başında bir dert varsa duyarsız kalmak istemem. Ki ben de sosyal ve arkadaş canlısı biri değilim.


  • playing star again  (29.05.24 12:16:06) 
Çoğunlukla nezaketen söylenen içi boş laflar bunlar. Ben de otomatik cevap veriyorum: "Ayy haklısınız bu aralar hiç denk gelmiyoruz. x ile çok meşgulüm, yoruluyorum. Evden işe işten eve...Sizin de müsait olduğunuz bir zaman mutlaka görüşelim ama..."


  • gnosis  (29.05.24 12:37:43) 
Görüşemiyoruz ya nerelerdesin diye sormaları tedirgin oldukları anlamına gelmiyordur bence. Bir süredir görüşmediğiniz biriyle konuşacak şeyiniz azalmıştır, kalıp olarak böyle bir şeyler dersiniz.

Aranızdaki yakınlığa göre siz de ister konuyu anlatırsınız, isterseniz de "evet ya bi ara bakalım" falan der geçersiniz.

Normal olan bu zaten, bir süredir insanlardan uzaklaştıysanız insanların bunun farkında olması iyi bir şey. 20-25 gün diyorsunuz. Bu dikkat çekecek bir süre. 3-5 gün sonra hemen damlıyor olsalar bi nefes aldırmıyorlar diyebilirsiniz belki ama 1 ay olmuş nerdeyse.

İnsanları da anlamak lazım. Kimi sizin gibi ilişilmek istemez, kimi de "bak hiç sormadılar bile" der. Hayatın akışı içerisinde böyle bir orta yol mecbur oluşuyor işte. 20-25 gün bence yeterli bir süre olmuş.
  • akhenaten  (29.05.24 12:45:00 ~ 12:51:24) 
öylesine söylenmiş bir söz oldugunu düşünüyorum ben de. uzun süre görmediğin kişiye böyle dersin.

ama diğer söylediklerinize katılıyorum. iş hayatında herkes dışa dönük olmak zorunda gibi davranılıyor. eğer dışa dönük değilse kesin bizi beğenmiyor diye düşünüyorlar.

geçenlerde bir duyuru vardı. duyurudan birisine üst yönetimden eleştiri gelmişti. işleri yoğunken kimseyle sosyalleşmiyor diye :)
  • abelardo  (29.05.24 17:04:18) 
[]

Rüyanızda sürekli gördüğünüz şeyler neler?

Merhaba;

Ben klasik olarak liseye ya da üniversiteye geri çağrıldığımı görüyorum. Üniversite rüyalarında "Ben mezun olmuştum" bilinciyle o cendereden çıkabiliyorum ama lise rüyaları daha karmaşık işliyor. Müfredata eklenen dersler varmış, yaz okulunda bütün derslere girip dönem sonunda tamamını vermezsek lise, üniversite diplomaları komple iptal ediliyor gibi katastrofik bir ambiyansta nefes nefese uyanıyorum.

Siz neler görüyorsunuz? İyi geceler, iyi uykular.

 
Bizim peder bey hakkın rahmetine kavuşunca rüyalarımda onu sürekli diriltiyordum. Her çeşit senaryo oluyordu ama daha çok kendisi öldükten sonra olanlar için ona hesap vermeye çalışıyor oluyordum. Zamanla azaldı ve neredeyse bitti. En son 3-4 ay önce gördüm.

Bunun dışında yok, olmadı.
  • pavlis  (28.05.24 23:45:46) 
Bazı zamanlarda rüyalarımı çok net hatırlıyorum.
Gördüğüm rüyalar,son günlerde okuduğum kitaplar, izlediğim filmler, kafama takılan konular ile yaşadıklarımdan ortaya karışık bir şeyler oluyor.

  • Mirket  (28.05.24 23:57:51) 
onu görüyorum, gün içinde aklımdan çıkmaması yetmiyor gibi, gözümü kapadığım an, uykumda, sürekli onu görüyorum. uykusuzluk sorunum da bu yüzden. sabah olunca da keşke hayat bu kadar acımasız olmasa diyorum. 2 sene oldu, gram unutmadım. "hayat bu, allah böyle yazdıysa vardır bir bildiği" vs. gibi saçma sapan nasihatlerden de çok sıkıldım.


  • numlock  (29.05.24 00:13:55) 
ısrarla iphone 15’in ekranının kırılması. rüyamda 3 ayda 5 kez kırıldı. gerçek hayatta koruyucu bile kırılmadı. bıktım :D


  • baldan kaymak  (29.05.24 00:43:26) 
Gerçekte var olmayan sokakları görüyorum.


  • Mehmettheslim  (29.05.24 00:49:20) 
Tuhaf araç arızalarıyla yolda kalma, kullanmak isterken silahın tutukluluk yapması, askerlik ve üniversitenin bitmemiş olması. üç beş kez de şunu görmüşümdür: evden çıkmak zorundayım, ama dışarıda çıkmamı bekleyen bir yırtıcı hayvan güruhu var (genelde aslanlar).


  • engelbert humperdinck  (29.05.24 01:13:34) 
Aşırı absürt olaylar genelde. İnsan olarak ise birçok rüyamda eski arkadaşları, ölmüş aile bireylerimi, uzun süredir görüşülmeyen akrabaları görürüm.


  • d max  (29.05.24 02:14:42) 
Ne rüya görürsem göreyim rüyamda bile gözüm hep yerlerde kedimi arıyor ve kedimi de bir şekilde görüyorum. Olaylar değişiyor ama kedim hep orada ve gözlemleyici konumunda.


  • silverleaf  (29.05.24 09:27:00) 
bu çok fix bir rüya, bir benzer versiyonu da askere çağrılma. ben yaptım diyorsun yok işte şunu yapmamışsın hoooppp gel bi daha.

benim fix rüyam şu;
savaştayız cephede falan işte herkes savaşıyor sonra bir anda savaş duruyor diyorlar ki dk ile karşı tarafın adamı boks maçına çıkacak kim kazanırsa savaşı da o kazanıcak. bende diyorum ben ne anlarım bokstan falan. işte hazırlanmaya başlıyorum maça çıkmadan uyanıyorum.
  • duyurukullanıcısı  (29.05.24 09:31:57) 
- Liseye geri dönmek
- Askere geri dönmek
- Uzaylılar tarafından kaçırılmak
- Sınavda süremin bitmesi, her şeyi unutmak
- Okula pijamalarla gitmek
  • hayirsiz  (29.05.24 09:55:39) 
Ben de tam yüksek lisans tez sunumu yapacakken lisanstan gerekli tüm dersleri vermediğim için mezun olmadığımı görüyorum. Mezun olalı 10 yıl oldu, yaka silktim valla.


  • peki madem  (29.05.24 10:18:20) 
Genelde bol aksiyonlu geçiyor kurtarma operasyonları, tutsaklıktan kurtulma, kıyamet sonrası hayatta kalma, yüksek hızlı kovalamaca, ıssız ada keşfi, envai çeşit hasar almış araçla hayatta kalma,vs vs her türlü maceraya giriyorum.


  • iwasbornonamountainside  (29.05.24 19:12:19) 
gördüğümün ne olduğunu izah edemesem de hissim mutsuzluk. rüyalarımda mutsuzum. bana mutluluğun rüyasını gösterebilir misin abidin?


  • geveze yazar  (29.05.24 19:59:48) 
[]

anket: yaşınız kaç

meraktan soruyorum, o kadar kişiye cevap yazıyorum ve cevap alıyorum. detaylandırmak isteyen detaylandırabilir tabi (cinsiyet, meslek vb).

yaşınız kaç?


 
40 yokum (37).


  • sekizdokuzon  (28.05.24 22:59:49) 
Ateşi ve ihaneti gördük diye söylenecek yaş-yaşlar-yaşlarımız.


  • pavlis  (28.05.24 23:03:10) 
39.5


  • gabe h coud  (28.05.24 23:21:03) 
30.5


  • baldan kaymak  (29.05.24 00:43:48) 
31.


  • drako  (29.05.24 01:10:27) 
kaç gösteriyorum


  • ananiyimioguz  (29.05.24 01:11:47) 
28 m, istanbul, işsiz.


  • Mehmettheslim  (29.05.24 01:23:22) 
ananiyimiyle aynı yaş


  • ala09  (29.05.24 08:42:37) 
42 olcam yaw..


  • cooperr  (29.05.24 08:44:31) 
36


  • Kahvedesu  (29.05.24 09:15:49) 
olmaktan korktuğum yerdeyimm


  • OgutucuRecep  (29.05.24 09:27:40) 
40


  • basond  (29.05.24 10:17:27) 
kendimi kendimden çıkarsam sıfır kalmaz


  • jülsezar  (29.05.24 10:40:26) 
39.5

ortalama bayagi yuksekmis, eskiler cok, yeni gelen pek yok galiba.
  • lemmiwinks  (29.05.24 11:23:27) 
35


  • instant crush  (29.05.24 11:33:31) 
yolun yarısı


  • my fault  (29.05.24 11:57:29) 
tip 26-27, yaş 31, içim 45


  • sırtçantalı  (29.05.24 14:25:12) 
31


  • tuborg yesili  (29.05.24 15:17:08) 
40 yaşında bir erkek


  • abelardo  (29.05.24 15:26:36) 
37 erkek istanbul :)


  • high hopes of the sozluk  (29.05.24 15:31:40) 
şimdilik en yaşlı benim, 50 yokum henüz, 46.


  • screamshot  (29.05.24 15:41:47) 
35 erkek kişisi.

kurumsal bir firmada beyaz yaka memur. unvan uzman.
  • put it in your appropriate place  (29.05.24 18:27:17) 
O zaman, şimdilik @screamshot'un tahtını elinden alıp en yaşlı ben olayım :)


  • Mirket  (29.05.24 18:52:50) 
30


  • Aşk Adamı  (29.05.24 19:00:53) 
ist-38-k-finans


  • TheGoddessBee  (30.05.24 16:09:45) 
[]

Aldatılma şüphesi ve kanıt toplama ve ispat hak.

Uzun süredir görüştüğüm ciddi evlenme aşamasında olduğum birisi var. Uzak mesafede olduğundan dolayı ayrı kaldığımız zamanlar oluyor.

Telefon kayıtlarında bir kaç şüpheli arama gördüm , ve şüphelendiğim tarihlerde birlikte olduğumuzda karşı cinsin vucudundaki değişiklikler ayrıca dikkat çekiyor Bu gibi durumlarda aldatma tibbi veya çeşitli yollarla nasıl ispat edilebilir, dna testi vb.

Bu konuda tecrübe ve bilgisi olan arkadaşlardan özellikle cevap rica ediyorum.

Çok teşekkürler.

 
'karşı cinsin vucudundaki değişiklikler ayrıca dikkat çekiyor' ne demek abi?

Mahkeme için mi delil topluyoruz? Konu ne?

Biraz daha açık olsan?
  • Mirket  (28.05.24 19:42:24) 
öncelikle evli değilsiniz. hiç bir tıbbi veya çeşitli yolla ispat hakkınız yok. başınız fena derde girer.
benim fikrim çok önemli mi sizin için bilmiyorum da, bu derece kuşkuya düştüyseniz ayrılın gitsin.

  • artci sarsinti  (28.05.24 19:57:16) 
Aldatma, tıbbî yollarla ispat edilemez. Tıbbî yollarla ispat edilebilecek tek şey cinsel ilişkiye girildiği ve bedenin darp edildiği olabilir. Bedendeki darp izleri cinsel ilişki göstergesi olmaz, cinsel ilişkiyi kanıtlayacak tek şey kamera kaydı veya olayı bizzat gören gözdür. Dolayısıyla eğer içinize kurt düşüren, güven duygunuzu önemsemeyen, önemsemesinde zayıflık hissettiğiniz biriyse evlilik düşüncesini erteleyip daha çok gözlemleyin derim.

Bir de kişiyi değerlendirirken kullandığınız mihenkleri ayrıca gözden geçirin. Nelere göre değerlendirdiniz, sizi olumlu etkileyen, ona bağlanmanıza sebep olan unsurlar neler, bunları gözden geçirin. Eğer ahlâkını doğru tartamamışsanız illa ki aldatılıyorsunuzdur, insan hisseder bunu. Ama iftira eder durumuna düşmemek için lütfen kendinize ve ona zaman verin, acele davranmayın, güveninizi iyice kazanmayı önemsiyorsa ve gerekenleri yapıyorsa ona göre davranın.

Şu da var, bugün çok güvenilir olan bir insan bir gün gelip zaafa düşebilir, hayatın uygulayacağı bir imtihanı geçemeyebilir, her insan zamanla olumsuz yönde de değişebilir, yanlışa sapabilir. Bugün güvenilirdir diye bir gün bunlar olmayacak anlamına gelmez, olacak anlamına da gelmez. Karşıdakini ölçmek için başvurduğunuz değerleri iyi kontrol edin.
  • muhayyer divan  (28.05.24 19:58:30) 
Bu kişinin rızası olmadan tıbbi bir işlem yaptıramazsınız zaten. Evlenmeyi planladığınız kişiye de hadi gidip birkaç test yaptıralım bakalım aldatıyor musun demeniz de çok başka çeşit bir sorun olur. Biraz üstüne kafa yorarsanız bunun absürt bir şey olacağını siz de anlarsınız sanırım.

Aldatılıyorsanız bu kötü bir şey, ancak sizin şu an olayı sorgulama şekliniz de hoş durmuyor.

Hayat böyle ne yazık ki, bazen yanlış insana güvenmiş olabilirsiniz. Eğer bir kişi sizi aldatıyor mu diye bu denli bir arayışa girdiyseniz ortada bir güven problemi var demek ki. Şu durumda bu kişi sizi aldatıyor olsun ya da olmasın bence sizin içinizde bu olay bitmiş. Yolunuza bakın.
  • akhenaten  (28.05.24 21:37:52) 
Şüphelenilen hususları sorun , cevap tatmin etmiyorsa ayrılın.

tıbbi olarak nasıl aldatma tespiti hayal ettiniz acaba ?
  • jülsezar  (28.05.24 22:35:06) 
evli değilse eğer neden ispat? zaten bu yüzden flört ediliyor.


  • baldan kaymak  (29.05.24 00:44:49) 
Aranda hukuki bir bağ olmayan birinin seni aldattığını tıbbi yoldan tespit ettirmeye çalışmak dışarıdan korku verici görünüyor. O kişinin rızası olmadan yapmaya çalışacağın her test kişilik haklarını ihlal eder. Evlenmeyi düşündüğün kişiden karşı cins diye bahsetmeni garipsedim.


  • yedigimiztavuk  (29.05.24 01:52:21) 
şüphe inancın karanlık tarafıdır.
eğer senin yerinde olsaydım bu beyanlarımı gelecek kurmayı planladığım kişiye yapar, açıklaması ikna ediciyse bir daha bu konuyu açmazdım.
eğer tam tersi bana karşı yapılsaydı, eşim olacak kadın; kendisini aldattığımdan şüphelendiğini söyleseydi ve gerekçelerini açıklasaydı, gerekçelerinin neden geçersiz olduğunu açıklar sonra da ilişkiyi sonlandırırdım. şüphe kurt gibi içten içe insanı kemirir. bir kere o kurt düştü mü iflah olmazsın.
  • phonex  (29.05.24 04:30:18) 
sizin iş olmaz şüphe işi bitirir ayrılın.


  • basond  (29.05.24 10:18:36) 
Niye adli olarak kanıtlamanız gerekiyor ki evli değilsiniz sonuçta, ayrılırsam karşı tarafa tazminat öderim diye anlaşma mı var aranızda?

Bu kadar şüphelendiyseniz ayrılın +1
  • peki madem  (29.05.24 10:23:56) 
sizin supheye dusmeniz yeterli.ispatlamak zorunda degilsiniz.Paranoyak karakterde biri degilseniz kesinlikle ayrilin


  • turkuaz  (29.05.24 14:29:01) 
Öncelikle Eleştiri de olsa cevaplayan her kese teşekkürler.

Bu kadar yanıta karşı daha detaylı yazma gereği Hissettim.

Öncelikle başka bir insan olsa bu durumda kesinlikle hiçbir şey ile uğraşmadan ayrılık yolunu seçerdim.Ancak vaka çök farklı hatun kişinin bir takım psikolojik sorunları var. Ayrılık durumunda intihar eğilimi göstereceğine olan inancım yüksek.

Belki çok garip gelecek ancak bir insanın hayatı söz konusu olduğunda ayrılığı seçmek , gurur ve vicdan arasında verilebilecek em zor kararlardan birisi benim için.

Burada bahsettiğim gibi ortada bir sorun var ancak eylemden emin değilim ispatı da edemediğim bir şey içimde bir insanı yargılamayı uygun görmüyorum.

Konunun bir boyutu da bu şekilde, idi. her insan gibi evlilik düşündüğüm bir insan hakkında emin olmak istiyorum sadece.
  • Rao  (29.05.24 21:33:49) 
intihar etmesi ihtimaline binaen evlilik mi ? woow


  • jimmy  (29.05.24 21:57:03) 
İntihar edip etmeyeceği senin suçun değil yalnız. Aldatmadıysa hassasiyetini anlayıp güvenini tazelemeye çalışmalı, acaba yanlışım mı var diye düşünmeli. Onunla konuşmalısın, şu şu davranışların/tavırların/sözlerin benim huzurumu kaçırıyor, bu konuda bir açıklık istiyorum, hassaslaştım vs demelisin. İntihar ihtimali çok yüksek biriyle evlenmemelisin.


  • muhayyer divan  (30.05.24 18:34:29) 
[]

istanbul'da stres seviyemin yukselisi :(

dostlar araba kullanirken kim nereden nasıl firlayacak anksiyetesi, anksiyete mi hakliyim mi? tamam keyfi yok burda gezmenin, biraz arabanin eski ve hantal olmasiyla alakali da olabilir ani yeni araclardaki gibi değil frenler e bir de park problemi. farkettim ki oturdugum yerde bacaklarim falan agriyor. bunun cozumu nedir acaba ustune mi gitsem bazen tren kullaniyorum. benzer sekilde her gun ortlaama 2 saat arabayla git gel yapan arkadasimda bu stres çok yok. tecrubelileri dinliyoruz :>




 
fazla mükemmel kullanmaya çalışma arabayı. en temizi de orta şerit. maalesef tecrübe ettikçe atarsın bu stresi.
ben de mesela bilmediğim mahallelerin ara sokaklarında ekstra dikkat kesiliyorum, aynı sendeki gibi sanki sağdan soldan her an bişey çıkacak gibi kullanıyorum.
bir de motorcular sağolsun kamikaze gibi takıldıkları için stres olman normal. zamanla geçer ama.
  • numlock  (27.05.24 20:43:04) 
Senin korktuğun, seni strese sokan şey ufak maddi hasarlı kaza.
Yani 5 bin TL - 30 bin TL arasında maddi zarar verecek hasarlar. Sen suçlu olmazsan bu da senin cebinden çıkmayacak. Aracının değeri düşebilir bir miktar ama yani gördüğün gibi hayatını mahvedecek bir para değil.
En ucuz arabaya 1 milyon TL olarak düşünürsem araç değerinin %3'ü gibi bir para için bütün gününü endişeli geçiriyorsun.
Geçirme.
Hadi ben tahmin hatası yaptım, %3 değil de %10 olsun. Yine de dünyanın sonu değil.
Rahat ol.
  • michael_knight  (27.05.24 22:02:32) 
Bir tahminde bulunarak başlamak istiyorum: Kalabalık ve nispeten düşük gelirli insanların oturduğu yerlerden geçiyorsunuz bence arabayla :)
Önceden bende de vardı bu durum. Trafikte birlikte sürdüğüm herkesin benle derdi varmış gibi hissederdim yani trafik öyle hissettirirdi.
Ben ofise gittiğim zamanlar Ankara'da Eryaman-Yenimahalle arası git gel yapıyorum. Sabah akşam 10-15 dk.
Öncelikle hızımı her daim düşük tutuyorum. Daha keyifli ve ekonomik sürüyorum. Zaten arabam da performans sürüşüne uygun değil; Clio 4 dci 0.9 motor.
Spotify'da BBC'nin Inside Politics diye podcasti var günlük çıkıyor, genelde standart o açık oluyor müzik yerine. Yani burada da tavsiyem, keyif aldığınız bir işitsel medya bulup onu tüketmeyi deneyin.
İş çıkışı hafif acıkmış olduğumda trafikte sıkıntı yaşadığımı fark ettiğimden beri öğlen yemeğinden 2 saat kadar sonra meyve veya bir avuç çiğ kuruyemiş yiyorum. Bazen termos bardakla soğuk kahve alıyorum yanıma çıkarken. Işıklarda falan birer yudum alıyorum, bunu da deneyebilirsiniz.
  • norek  (28.05.24 11:06:43) 
aynı rota bile olsa istanbul süprizlerle dolu her an tetikte olma gerekiyor bu açıdan stresli olmak normal
bir de başka bir şeyi dert edip yolda onu düşünmek ya da düşünememekle ilgili olabilir

  • mantık  (28.05.24 14:41:49) 
[]

gideyim mi gitmeyeyim mi?

soru bu kadar ya detaya gerek yok. içinizden geleni yazın lütfen




 
boşver napıcan gidip, iyi böyle gerek yok şimdi hiç.


  • numlock  (27.05.24 19:05:27) 
Gitmezsen "gitseydim nasil olurdu" dersin.
Git begenmezsen dönersin.

  • logisticsmanager  (27.05.24 19:07:28) 
Detay vermek istemediğin için, içinden ne geliyorsa onu yap diyorum.


  • rock n roll  (27.05.24 19:09:31) 
Git bence...Zaten bu ikilemde kaldıysan sende gitmek istiyorsun ve birazda kendine destek arıyorsun bence...Yoksa bu soruyu sormaz kalırdın...


  • alpicann  (27.05.24 19:12:59) 
Gidersen adam değilsin! İnsanda biraz gurur olur.

Detay yok. Ortam gerelim. :P
  • nawar  (27.05.24 19:15:24) 
Gitme........


  • ala09  (27.05.24 19:29:24) 
Kafana sık git (Ahmet Kaya)
Çek git (Yurtseven kardeşler)
Kim vurduya git (deyim)
Seviyorsan git konuş bence (anonim)
Gölge yapmadan git (neodiyojen)
  • diyecevaplandı  (27.05.24 19:30:41) 
Yiyorsa git
Yemiyorsa gitme

  • Zetnikov  (27.05.24 19:40:37) 
Oha ço kgüzel soru konsepti çok sevdim yaparım arada bunu.

Gitme. Otur evde kafa dinle.
  • pianeta  (27.05.24 19:43:57) 
Gittiğin yer, gideceğin kişinin evine yakınsa gitme

Ortada bir yerdeyse git
  • lafacukur  (27.05.24 19:44:48) 
  • cooperr  (27.05.24 19:48:31) 
Uzaksa gitme, yakınsa git.


  • buzbebek  (27.05.24 19:49:37) 
Git, içinde kalmasın.


  • kobuzchu kiz  (27.05.24 20:45:07) 
N'olur gitme


  • huzurlarinizda huzursuzluk  (27.05.24 20:45:13) 
çok gidesin olsa bu soruya gerek olmazdı, gitme.


  • penceredengorunenmorbina  (27.05.24 22:07:45) 
Gitme, evde de durma, bambaşka bir şey yap.


  • Phoebe  (27.05.24 22:21:53) 
Gitme


  • mor oje  (28.05.24 00:04:26) 
yazı tura at. yazı gelirse git, tura gelirse gitme.


  • inheritance  (28.05.24 08:57:43) 
hiç gerek yok.


  • kumandanim  (28.05.24 09:05:55) 
Gitme diyorum ben.


  • norek  (28.05.24 11:07:44) 
Gitme


  • tuborg yesili  (28.05.24 12:16:24) 
Gidecek olsaydın bu saate kadar çoktan gitmiştin.


  • iwasbornonamountainside  (28.05.24 12:19:52) 
gitmek zorunda mısın?


  • baldan kaymak  (28.05.24 12:50:54) 
Gittiğinde ayrılmış mı olacaksın kavuşmuş mu olacaksın? Ben bu git i anlamadım.

Yorum yazanlar hangi duruma göre git diyorlar belirtmek lazım sanki.

Mesela istenmediğin yerden gitmek/ayrılmak ile uzaktaki sevgiliye gitmek/kavuşmak arasında fark var.

Eğer bir yere varma/kavuşma anlamında bahsediyorsan git. Çünkü sorduğuna göre seni meşgul ediyor, etmese soru oluşmazdı zaten bir eylemde bulunmazdın. @ penceredengorunenmorbina ile tam tersi düşünmüşüm ilginc sdfgh

Ama gitmek derken bir yerden ayrılma, terk edip gitmek, kaçmak anlamında soruyorsan, rahatsızlık veriyorsan git, vermiyorsan gitme mücadele et.
  • ananiyimioguz  (28.05.24 12:58:28 ~ 13:02:53) 
git


  • Murat1407  (29.05.24 15:16:36) 
Mesafeye bağlı


  • Tutkun  (29.05.24 15:33:18) 
gittim. acayip de iyi oldu gittiğim. karar alırken milleti dinlemeyin


  • diyojenimtırak  (07.06.24 14:17:46) 
[]

Büyük sitelerde oturanlar; site yönetiminize nasıl güveniyorsunuz?

Şöyleki bize borç çıkarmışlar. Hissemize 2.600 lira küsur pay ödeme çıkmış. Çatı tamiratı vs vs diyor. Yüzlerce kişinin oturduğu bir site bu arada. Yalandan 200 lira toplayayım dese dahi nasıl bir rant olur malumunuz olacağı üzere.


Sundukları bir tamirat evrağı vs hiç birşey yok bu arada. Gerçi ahlak yoksunu olan biri onun da sahte yollarını bulur da...

Özetle kalabalık büyük sitelerde yönetiminin haybeden milletten para toplayıp toplamadığından nasıl emin oluyoruz?


Yoksa güvenip ortalığı karıştırmayıp bize her söylenen borcu ödemek mi lazım?

 
denetçi var. her gider kaleminin fiyatı belli. gelir belli. gidin sorun neye ne kadar harcadınız fatura isteyin gerekirse.
gelir gider paylaşılmak zorunda.

  • jelly bear  (27.05.24 16:16:53 ~ 16:17:04) 
Site yönetimlerinde bazen paranın harcanması ve kullanımı konusunda sorunlar yaşanıyor.
Hem yönetim hemde ayrıca denetimden sorumlu olanları da seçmek lazım..

Sizin gibi düşünenlerle birlikte ortak hareket edin.
Jeneratöre alınan yakıtı aracı için kullanan bile olabiliyor.
  • diyecevaplandı  (27.05.24 18:26:23) 
özellikle büyük sitelerde inanılmaz bir rant var. yönetici firma da genelde aşiretten bozma tipler oluyor. aynı zamanda emlak işi, oto galeri, ufak tefek inşaat işleri falan da yaparlar. atıyorum "ekşi yönetim"dir şirket adı ama aynı zamanda abisi "ekşi oto galeri"dir, kardeşi "ekşi inşaattır" vs. gibi.

asla güvenilmezler, paranın çoğu da dediği gibi harcanmaz. tamirat yaptım der, şişik bir fatura alır, bitti gitti. zaten bu adamlar hep aynı insanlara iş yaparlar (tamirat, bakım, onarım, sulama vs. gibi)
  • numlock  (27.05.24 19:01:03) 
ek bütçe toplanması ortak karar ile alınan bir konudur deftere yazılır şu tarihte toplantı yapıldı para toplanmasına oy çokluğu ile karar verildi şeklinde. ha mecbur bazı işler vardır asansör bozulur çatı uçar vs bu durumda hemen aksiyon için para toplanabilir ama gene deftere yazılmalıdır. denetçilerde bu paraların nereye gittiğini denetler fiş fatura kontrol eder.


  • basond  (28.05.24 14:34:28) 
[]

Doktora gercek dusuncemi soyleyemiyorum

Karsimda tam cekincelerimi soyleyecekken lafi agzima tikan bir doktor var.
Bozusmak istemiyorum. Cok iyi bir insan. Ama bu sekilde de olmuyor. Nasi karsidakini elestiriyor pozisyonuna dusmeden dusuncelerimi ifade etmeliyim.
Hep kendisine hak veriyor gibi davraniyorum muayenelerimde. Ise yaramayan bir tedavi aldigimi dusunuyorum. Bi sey soyleyince daha dogrusu soylemeye calisinca sana oyle geliyor. Duzeliyor diyor.


 
Bu şekilde olmuyorsa başka doktora gidin, vakit kaybetmeyin bu doktorla. mesleğinde iyi olabilir ama karşılıklı uyuşmuyorsunuzdur.


  • jülsezar  (27.05.24 13:08:21) 
Julsezar: bi surece girdik birakamam.


  • Kittie  (27.05.24 13:19:19) 
Bu durumu kendisine belirtin


  • doharkoman  (27.05.24 13:34:00) 
hem paranın hem de zamanının karşılığını almak istiyorsan açıkça söylemelisin.


  • gabe h coud  (27.05.24 15:13:17) 
İmkan varsa, uzman birisinden 2. bir görüş alın. Ondan sonra doktorunuzla konuşun. 2. Doktor tüm dosyanıza bakar, fikir belirtir. Siz de ikna olursunuz veya konuşursunuz.

Doktorlar, haklı olarak, hastaları çok takmıyorlar. Kulaktan dolma bilgilerle gelerek "kaynıma böyle yaptılar", "bizim enişte, şu ilacı kullandı" diyen milyon tane hasta görüyorlar. Direkt zıtlaşırsanız, "sen biliyorsan, sen tedavi et" diyebilir. Haklı da...

Öte yandan kafanızdaki soruları gidermekte lazım. Moral/motivasyon bu işin en önemli parçası. İnanmadığınız bir tedavinin, faydası azalacaktır.


.
  • kartallar yuksek ucar  (27.05.24 16:01:23) 
[]

İlginç bir tanışma ve devamı. Akıl, fikir istiyorum.

Akadaşlar, gönül işi demesek de ilgimi çeken biriyle ilgili akıl istiyorum. Rutin gece kedi beslememi yapıp dönerken karşıdan bir erkek geliyordu. Ne güzel yapıyorsunuz vs konuya beslemeden girdi, sonra nerde oturuyorsun nerelisin vs aynı memleketli çıktık:) yaşımı sordu, direkt büyüğüm dedim, çünkü o genç belli:) ne kadar dedi, 30 mu, hayır. 35 mi, hayır. 39 dedim:) şok oldu, hiç göstermiyorsun dedi, sporcuyum çünkü dedim. Sonra evlendin mi vs muhabbetleri, normalde başkası sorsa çeker giderim ama saçma bi sevimliliği, samimiliği vardı. o kadar çenesi kuvvetli ki, sporcuyum deyince instagramını açtı bakayım vs derken ekledi. O 31 Yaşında.
Gece msg attı, ertesi gün de akşam yürüyelim mi dedi. Rutin besleme yaptığım için oturduk biraz. Ertesi gün de akşam aynı şekilde oturduk.
Bana, çok çekicisin güzelsin ama soğuksun. itiraf ediyorum seni gördüm çok beğendim ve bir bahaneyle tanıştım vs dedi. tanımadığım ve hiçbir şeyim olan birine nasıl davranmamı bekliyorsun ki, ayrıca böylesine soğuk değil cool denir deyip güldüm:) haklısın dedi. nasıl böyle güzelken evlenmedin dedi. evliliğe ikna edecek biri olmadı diyelim dedim:) Tanımadığım insanlara özel hayatımla ilgili detay vermek istemiyorum çünkü. Onun da 2 yıl önce ilişkisi bitmiş. Sonra bi ara telefonla meşgul oldu, ben de hiç hoşlanmam o durumdan. Neyse sonra ertesi akşam için görüşelim dedi, ayrıldık.
Ben o gece aptallık yaptım kabul ediyorum, keşke yapmasaydım:) ben sana küstüm yazdım, o da hemen, neden ne oldu ki deyince bilmiyorum. somut sebebi yok:) dedimdgkdkj aslında telefonla ilgilenmesiydi konu, yazmadım. O da o zaman sağlık olsun dedi. Tatlı rüyalar vs dileyip yattık.
Bu olay perşembe gecesi yaşandı, bugün pazar, ses yok. Hikayelerime bakıyor. Dün hikaye atmış çok yoğun bir iş hayatı var, onunla ilgiliydi.

Hissim şu. Beni tanımıyor, ama fiziksel olarak beğeniyor, muhabbetim de hoş geldi hatta direkt evliliğe kadar düşünürdü, tabii yaş farkı olmasaydı:) çünkü ailesini, yöresini ve azçok muhabbetten yapısını da anladığım kadarıyla bazı konularda geleneksel düşünüyor. Mantığına ters 40 yaşındaki bir kadınla evlenmek. O yüzden uzak durmak istiyor gibi, beğenisine rağmen.
Bana gelirsek, cesur adamlar ilgimi çekiyor, ayrıca böyle saf bir tatlılığı var, samimi. Tanımak isterdim. Fakat şu durumda ne yapacağımı bilmiyorum. Bir adım atsam mı, yoksa hiçbir şey demeden geri mi dursam? Eğer o akşam küstüm yazmasaydım keyfi bilir diyerek asla yazmazdım. ama orada saçmaladığımdan ötürü bir şey yapmam gerektiğini düşünüyorum.
Erkek olarak bakış açınızı merak ediyorum.

Amacı yatmak vs demeyin, öyle bir ihtimal olmayacağını yaşam tarzımdan dolayı gördüğü andan itibaren kendisi biliyor.

 
aslında size karşı kayıtlı olmasa bu ilgiyi devam ettirmezdi ve o yaşlardaki bir çok erkek benim gibi bugünlerde birileri için hareket etme motivasyonu bulamıyor. eğer size karşı bu ilgisini sizi memnun etmişse ki öyle gözüküyor, bunu canlı tutmasına bakın. storylerinden birini likelamak yada muhtelif bir instagram fotoğrafına like atmak bile ilgisini tekrardan çekmenize yardımcı olacaktır. o kadar fazla alternatif olmaz genelde ve ilgisini tekrar çekmekle birlikte sürecin gelişmesinin tadını çıkarın.


  • the feel good  (26.05.24 14:47:26) 
Amacı yatmak, yaşam tarzını engel olarak görmüyor.


  • numlock  (26.05.24 14:49:36) 
@numlock, başörtülüyüm, yani ilk ve son amacı da o olamaz. Örtülüyüm dememin yanlış anlaşılmasını istemiyorum, erkekler amacı yatmaksa bu amaca görüntüde uzak birine yaklaşmaz, siz daha iyi bilirsiniz.


  • Cremisi  (26.05.24 15:00:44) 
ben olsam yolda rastgele denk geldiğim birinin ilgisini ciddiye almazdım. siz hızla ilerlemişsiniz.

artı, benden büyük birinin benimle ilgilenmesi beni rahatsız eder. (e)
  • tabudeviren  (26.05.24 15:02:26) 
@cremsis onu tahmin ettim zaten, ona rağmen amacı bu bence, yazdıklarından anladığım bu oldu.


  • numlock  (26.05.24 15:09:23) 
Sorulmasa da bir kadın olarak yazayım. Aynısı yaşadım geçen hafta. Kedi beslerken biri yanaşıp direkt benim hakkımda sorular sorarak açıkça yürüdü, benden yaşça küçük gibiydi.

Sokakta rastgele denk gelip doğrudan benim hakkımda sorular soran birini ciddiye almamamın yanı sıra tekinsiz ve ürkütücü de buluyorum. Daha önce benimle böyle tanışmaya çalışan zibilyon tane erkek oldu, birinin bile hayırlı bir amacı olduğunu şahsen düşünmüyorum. Sizin yaşınızdaki birinin bu liseli gibi davranan ve konuşan arkadaşı cesur olarak tanımlaması da ilginç. :)

Açıkça konuşacak olursam şu dönemde başı örtülü, hatta çarşaflı kadınların dışarıda dudaktan öpüşüp koklaştığına çokça şahit oldum ve oluyorum. Örtülü olmanızın birtakım erkekler için artık bir engel olmadığını da pek çok erkeğin sözlerinden anlıyorum. Ayrıca yatma amacı olmasa da başı açık veya kapalı fark etmeksiniz her kadınla flört etmeye çalışan ciddi bir erkek güruhu var yani hayat tarzınız falan bunlar için önemli değil, oraya takılı kalmayın derim.

Siz adamı fiziksel olarak beğenmişsiniz, devam edesiniz var ama ciddi bir sonuca var(a)mayacağını da iyi bildiğiniz için tam olarak içinize sinmiyor gibi. Kendinize dürüst olun ve ne istediğinize öyle karar verin. :) Bu arkadaşlık (?) kapalı bir tünele çıkıyor ne yazık ki.
  • duygusalatasi  (26.05.24 15:37:46 ~ 15:39:31) 
Benden 8 yaş büyük bir kadın henüz birbirimizi doğru düzgün tanımıyor ve samimiyet geliştirmemişken küstüm ama somut sebebi yok dese ok by derdim.
Bence o ok by dememiş henüz, senin de gönlün varsa sen çağır buluşmaya. Yapmazsan adım atmayabilir, hakkı da var.

  • Bruce  (26.05.24 15:44:38) 
Başörtüsü yorumunuz direkt yanlış. Sizinle bir şey yaşamak istemiş. Evlenmez.

Ne yapacağınızı siz bilirsiniz.
  • dissendium  (26.05.24 16:03:21) 
@tabudeviren, yoldan geçen biri değil, önünde besleme yaptığım apartmanda oturuyor, ortak tanıdıklarımız çıktı vs. Yoksa yoldan geçen biri kadar yabancıyı ben de ciddiye almazdım:) bu arada yaş konusunda anlamadım sizi, en azından benimle yaşa rağmen ilgilenerek rahatsız olan biri denk gelmedi diyeyim:)

@Numlock, onu ayırt edebilirdim diye düşünüyorum ama bilemem tabii ki. Dediğiniz gibiyse de o halde geldiği gibi gidebilir, umrum olmaz:)

@duygusalatasi, iyi ki yazdınız o halde:) kadınlara sormamak değil aslında, biz daha net ve saf düşünebiliyoruz, o yüzden erkek kafası ne düşünüyor anlamındaydı.
Yukarıda da dediğim gibi yoldan geçen gibi olmadı muhabbet uzayınca, aynı yer, ortak insanlar hemen hemen, o yüzden. Yoksa dediğiniz gibi ben de ciddiye almazdım.
Bu arada dediğiniz şekilde dışarıda davranan kadınlar ve kim olursa olsun şansını deneyen adamlar var. Bana anlamsız gelen şeyler olduğu için danıştım aslında. Teşekkür ederim cevabınız için.

@bruce, çok saçmaydı, haklısınız:) büyüğüz diye saçmalama hakkımız yok mu ama:) sağolun.
  • Cremisi  (26.05.24 16:08:45 ~ 16:09:45) 
@dissendium, öyle anlaşılmasın diye belirttim, asla öyle anlaşılan bişey söylemem zaten, ne haddime.


  • Cremisi  (26.05.24 16:12:46) 
Ben sizin yerinizde olsam "ne oldu bir tane kötü şaka yapılınca hemen çekip gider misin sen? :)" türünde bir şey yazardım. Tabii aranızda bir şey olsun istiyorsanız.

Başınız örtülü diye sizinle yatmayı düşünmüyor yorumunuz çok isabetsiz. Beyefendinin size yaklaşma amacını bu kadar bilgiyle anlamamız mümkün değil ama bu konuda baş örtüsü bir parametre değil, kesin bilgi.
  • pispinti  (26.05.24 16:18:03) 
@pispinti, vesilenizle açıklayım:) hani bir yerde bakışılan bir durum olsa orada her şeyi düşünürsün amaçla ilgili, karşılıklı zaten flört vs. Ama burada kendi halinde biri besleme yapıyor, diyelim amacı yatmaksa direkt şu kafayla ıyy aman aman bunla uğraşılmaz triplere girer şimdi diye geçip gidebilirdi anlamında:) ha ona rağmen yüzsüzlük yapanlar yok mu, var tabii ki. Lütfen başka şekil anlaşılmasın, bu üzer.


  • Cremisi  (26.05.24 16:29:45) 
@withworth, nasıl anlatsam. 40 yıldır ilk defa böyle bişey yaşamıyorum, ilk defa iltifat almıyorum:) alışık olduğum bir durum olduğundan mesafem hep vardır o yüzden iltifatlara inanmam ne yapmak istediğine ve sürekliliğine bakarım. Bu kişideki fark ortak durumlar ve samimi gibi görünmesi oldu, gerçekten nasıl biri olduğunu tanırsam görürüm elbette. Hızlı derken de ben ona gün bile ayırmadım, azçok anlamak için iki seferde de besleme yapacağım zamanda otururuz, tamam dedim. Mevzu irade değil yani. Taktik maktik uğraşamam, ya böyle kendini gösterir ya da zaten neyse açıkça yine konuşur işte.


  • Cremisi  (26.05.24 17:19:34) 
Peki sen ne istiyorsun ?

Yatmak istiyor,nasıl davranırsın ?

Uzun süreli bir ilişki istiyor ,nasıl davranırsın ?

Uzun süreli bir ilişki ancak evlilik düşünmüyor nasıl davranırsın ?
  • Yılmaz920  (26.05.24 17:28:17) 
@yılmaz920, yatmak istiyorsa direkt gitsin işim olmaz.
Diğer türlü de evlilik için tanımam gerek, sadece duygularla evliliğe karar vermem. Evlilik düşünmeyen biriyle ilişkiye başlamam, niyetini bilirim, tanıma yolu bizi oraya götürür mü görürüz.

  • Cremisi  (26.05.24 17:44:55) 
“ben sana küstüm, bilmiyorum. somut sebebi yok:)”

akıllı, düzgün her erkek bunun üzerine iletişimi keser.
  • gabe h coud  (26.05.24 19:39:28) 
Erkek kişisi canının sıkıldığı bir gün Cami avlusundaki muhittin Amcayla ya da bakkal İsmail Abiyle muhabbet eder gibi orada karşısına çıkan bir Abla ile muhabbete girmiş.

Muhabbet de biraz sarmış.

Ertesi gün bir bakmış, karşıdan liseli ergen tribi geliyor, Aman demiş uzaklaşayım.

Ama iki günlük ayaküstü muhabbete de ne anlamlar yüklenmiş, evlilikse varım, cinsellikse uzak olsun falan.

Şaşırdım valla.
  • Mirket  (26.05.24 20:18:56) 
Akli basinda insan (kadin/erkek) 2 gunluk insanin 'sana kustum, nedeni yok' lafindan sonra iletisimi keser +1
Ama ben 31 yasindaki bu kisinin bu sinifa girmedigini dusundum nedense. Bu nedenle ilginiz varsa gorusun tekrar. Ancak 2 gunluk gorusmeye cok anlam yuklemissiniz +1 ki bu da insanca, hepimiz bir suredir boyle flort vs yasamadiysak heyecanlanabiliyoruz, yine de kendinize ve ihtiyaclariniza bakarak olun derim, fazla anlam yuklemeden uzerine dusunmeden gorusmeye devam edin (karsi taraf isterse)

  • kassiopeia  (26.05.24 21:46:44) 
Arkadaşlar küstümü ciddi yazmadım, geyik yapmaz mısınız:) tanımadığın birine yapmak saçmaydı zaten orası tamam diyorum:)
İnsan buraya bişey yazarken tüm ayrıntıları yazmıyor gereksiz uzamasın diye. demek ki yazmak gerekiyormuş, yorumlarken o açılardan bakılıyor.

@mirket, yukarıda sorulan soruyu cevapladım, ki bu genel de düşüncem. Mahsuru nedir anlamadım:)

@kassiopeia, heyecanlanmak ve anlam yüklemekten ziyade anlam verememek diyelim:) dediğim gibi o saçma cümleyi kurmasam keyfi bilir der geçerdim zaten. Sağolun.
  • Cremisi  (26.05.24 23:18:04) 
Erkekleri tanımalısın bence. Amacı yatmak demeyin demişsin ama amacı o. Hiç ihtimal yokmuş gibi olsa bile o izlenimi verdiğini düşünsen bile o. Yani bu tarzda bir adamın amacı o bence


  • Cezcez  (26.05.24 23:33:43 ~ 23:34:38) 
@edmond Honda, ne söylememi istersiniz bilemedim:) mevzu yalnızlık değil, düşmek hiç değil. Şubat ayında, ödül töreninde sahnede büyük bir şovla evlilik teklifi aldım desem, ve mantığım tamam dese de kalbim tamam demediği için kabul etmedim desem yalnız biri değilmiş her iltifata da düşmüyormuş diye mi düşünürsünüz yoksa ay kompleks yaptı hemen bana ıspatlamaya çalışıyor mu dersiniz bilemedim, bence ikinciyi dersiniz:)
cidden buraya bişey yazarken döküman şeklinde olmalı ki sadece soruya cevap verilsin, ekstra yorum katılmasın:)

Konu dışı: spor yaparken alkol, sigara vb ekstra ilaç vb kullanırsanız yaşınızı gösterirsiniz evet. Ekstra gençlik sırrı evlenmemek der evli olanlar:p
  • Cremisi  (27.05.24 16:36:43 ~ 16:44:33) 
@edmond, espri süper.


  • Cremisi  (27.05.24 16:47:12) 
[]

hiç arkadaşım yok vol. 2024

evet belki de yüzlerce kez açılmış hiç arkadaşım yok başlıklarının 2024 serisi. genel olarak iki çıkmazın içindeyim. sürekli kendimi başka insanlarla ve olaylarla karşılaştırıp dibe çekiyorum. olumluların tamımını görmezden geliyorum. asıl çıkmazım ise çevremde çok az arkadaşımın olması. ilkokuldan itibaren çevremdeki insanlarla bağ kurmakta çok zorlandım. dönemsel olarak birkaç tane arkadaşım oldu veya olmadı. acaba ölsem arkadaşlarım ne zaman farkına varır diye düşünmeden edemiyorum. birkaç ayda bir arayan 1-2 insan ile senede 3-4 kez arayan birkaç kişi dışında arkadaşım yok gibi. bazı arkadaşlarımı da aramasam hiç aramıyorlar ve sürekli benim arayıp buluşmak ayarlamam da normal değil sanki? bu yüzden sorum erkeklere daha çok çevrenizde kaç tane erkek arkadaşınız var, ne sıklıkla görüşüyorsunuz, sizi görüştüren bağlayan şeyler neler oldu?




 
Eskiden çok arkadaşım vardı, yerimde durmazdım sürekli Bi aktivite VS. Hepsini çıkarttım hayatımdan. Bazen ben de düşünüyorum, ölsem cenazeme heralde maksimum ailem dahil 10 kişi falan gelir özel hayatımdan.


  • numlock  (26.05.24 13:37:15) 
Acaba yeni çevrelere mi girmeyi denesen? Çünkü gerçekten hep sen arayıp buluşma ayarlamaya çalışıyorsan orada bir arkadaşlık yok sanki. Aylardır aramıyorlarsa arkadaşlık değil o. Benim bir arkadaşım var biz sürekli iletişim halindeyiz. Telefonla her gün konuşuruz, telefon olmazsa mesajlaşırız. Geçmişte var olan bir arkadaşımla ise bağlarımız koptu. Geçen gün iki kelime mesajlastik sadece. Aslında onu da çok özlüyorum ama çok uzun zamandır görüşmedik. Bazen olur böyle, arkadaşlıklar biter, başka arkadaşlıklar başlar. Ben onunla bir buluşma ayarlayım bari :)


  • rock n roll  (26.05.24 13:41:04 ~ 13:42:24) 
Benim 0. Hiç olmadı.


  • Mehmettheslim  (26.05.24 14:09:20) 
Benim de bütün dostlarım kırkım çıktığında haberi olacak insanlara döndü maalesef. Bazen de böyle olması gerekiyor sanırım bazı konularda.


  • dedeminhirkasi  (26.05.24 21:04:02) 
Benim de neredeyse sıfır (0)

Bir kaç iş arkadaşı hariç. Sevemiyorum arkadaşı arkadasliklari pek bana göre değil gibi. Tabi asosyallik de var. İnsan bir de bu yaşam tarzına alışınca keyif alınca bir daha diğerleri gibi olması çok zor oluyor. Bazen sağda solda birileriyle tanışıyorum orada birkaç saat tahammül etmek bile dünya kadar zor geliyor bana
  • alevi  (26.05.24 22:19:52) 
[]

Kötü bir eş ve zalim biri olmamak için ne yapmalıyım?

Çocukluğumdan beri sinirlendiğinde ağzına ve aklına geleni söyleyen dürtü kontrol bozukluğu olan bir yapım vardı. Ablama, abime ağır küfürler eden annelerine sövmüşlüğüm bu nedenle babamdan ağır dayaklar yemişliğim çoktur.


Olayları gerçekte olan duruma göre değil kafamdaki teorilere göre anlamlandırıyorum. Örnek; eşim misafirler evdeyken hazırladığım bir şeye bunun bir şeyi az mı olmuş diyor herkesin içinde beni eleştirdiğini ve küçük düşürüldüğümü düşünerek al sen yap diyorum bırakıyorum. gibi aşırı tepkilerim oluyor.

O an karşıda eşimin eleştirme gibi küçük düşürme gibi bir niyeti asla yok ama benim aşamadığım insanlar beni aşağılıyor küçük düşürmeye çalışıyor bana toksik davranıyor gibi kötüye kullanılma şemam var sanırım...

Ve ben bugün emin oldum ki kötü bir eşim.. Çünkü eşime aileme zarar veriyorum.

Kafamda herkes beni kötüye kullanıyor gibi saçmasalakça düşüncelerim ve aşırı tepkilerim eşime hakaret eden bir ayı olmam.. listeyi uzatabilirim..

Ben aileme daha fazla zarar vermek istemiyorum. Dürtü kontrol bozukluğu olarak geçmişte psikoloğum söylese de ben Bunun bir hastalık olduğunu da düşünmüyorum artık. Sadece benim çocukluğumdan beri pekiştirilen bir özelliğim muhtemelen. ama tedaviyle ilgili de daha önce psikiyatriye gittim ilaç yazdı sonra ağır ilaçlar diye bıraktım düzenli takibe gitmedim aradan aylar geçti şimdi kendi kendime iyi gelebilecek ilaçları düşük dozlarda deniyorum değiştiriyorum. Ne kadar iyi bir "doktorsam" artık..

Eşim tedavi olmuyorsun diyor. Kafama göre ilaç denemem konusunda eleştiriyor çok haklı da. Ama 135 kez neredeyse psikiyatriye gittiğim için deneme yanılma usülü gidildiğini görmem ve kendim de detaylı araştırdığım için 15 günde bir gidip deneme yanılma yapmak yerine kendi kendime internet reddit topluluklarda benzer durumda olanların ilaç kullanımlarını araştırarak düşük dozda deneme yapmaya çalışıyorum.

Ama asıl sorunum dürtü kontrol bozukluğu ve bipolar tip 2 depresyon ve eşlik eden anksiyete olduğunu düşünüyorum. Ve kötüye kullanılmayla ilgili gerçeklik dışı düşüncelerim olduğunu düşünüyorum.


Özet olarak ben kötü bir eş olmak istemiyorum. Dün eşime saçma sapan tepkiler
veren kafasında kurduğu gerçekte olmayan hezeyanlarla küçük düşürüldüm vs diye zülmeden bir ayı olmayı hiç bir şekilde ben istemiyorum.


Ne yapmalıyım?

 
Terapi görmelisiniz. Gerçekten iyi bir psikologla düşünme biçiminizi değiştirecek kadar uzun sürecek ve hatta zamanla seanslar azalsa bile devam edecek bir terapi süreci yaşayabilirsiniz. Çevremde kaygı bozukluğu ve anksiyetesini bu terapilerle kontrol altına alan tanıdığım var. Gerçekten işe yarıyor bunu bilin.


  • Kediyi üzdün  (26.05.24 08:24:51) 
söylediklerinize bakılırsa ben merkezcil bir duygu dünyanız var. eşinizin yemek yapması, ilaç denemeleriniz hep bu ben merkezcil anlayıştan geliyor gibi.bu 2 olay beğenilmeme ve başkasına güvenmeme den kaynaklı gibi görünüyor. 100 tane ilaç, case bakacağınıza 1 tane düzgün doktor bulun. zira anca bir doktor ile aylarca hatta yıllarca seans yaparak tedavi edebilirsiniz.


  • buenosdias  (26.05.24 09:19:58) 
Bence boşanmalısınız. Dünya onun için cehennemdir muhtemelen.


  • dissendium  (26.05.24 10:03:27) 
Bipolar vs sizin koyacağınız teşhisler değil. En azından sorun olduğunun farkındasınız derhal bir psikiyatriye gidin


  • iwillsee  (26.05.24 10:11:48) 
Siz şuan hasta bir bireysiniz, o nedenle tedavi olmanın yollarını arayın, fakat bunu reddediyor ve böyle devam ediyorsanız evet kötü bir insansınız.


  • dedeminhirkasi  (26.05.24 10:17:49) 
Travma terapisi almalısın. Bunu ister bir psikiyatrdan al ister psikologdan al ister yeni yeni ortaya çıkan tıp veya psikoloji temelli deneysel çalışan uzmanlardan al ama al. Dr. Bülent Demircioğlu var instagram'dan bulabilirsin, şifalanan çok var. Barış Muslu da var ama şahsen onun tekniğinden faydalanamadığım için (travma anındaki duyguyuyaşamak lazım ben o duyguya ulaşamıyorum) hararetle tavsiye edemedim ama o da olabilir. Yahut theta healing denen bir yöntem var, aklı başında birilerini bulup aklı başında bir şekilde öğrenmek ve uygulamak mümkün, çünkü bu alanda da şarlatanlar vardır, dikkat etmek faydalı olur.

Bir de öfke korkudan olur. Doğan Cüceloğlu çok güzel anlatır bunu. Onun yazılarına bakmak iyi olur. Kendini anlamak zaten öfke kontrol bozukluğunu bence yarı yarıya azaltacaktır.

Doğan Cüceloğlu ile mailleşmiştim, demişti ki

Değerli muhayyer divan;

Mektubunuzu okudum.

Size bir önerim var. Lütfen önce benim İçimizdeki Çocuk kitabını en az iki kere okuyun. İlk süratle anlamak için okuyun. Daha sonra uygulamaları yaparak tekrara okuyun.

Onu bitirdikten sonra, Gerçek Özgürlük kitabımı da iki kez okuyun. İkinci okuyuşunuzu notlar alarak yapın.

İki kitabı da okuduktan sonra bana tekrar yazın, kendinizi hatırlatın.

Ne gibi iç görüler elde ettiniz, onları da yazın.

O zaman video konusunu düşünürüz.

Selamlar. Tanıştığımıza memnun oldum.

Doğan Cüceloğlu"

Bence şahane bir çalılma olabilir.
  • muhayyer divan  (26.05.24 16:45:02) 
Kotu bir es degilsiniz, once bunu bir icsellestirin, kotu bir es degilsiniz gercekten. Neden? Yaptiklarinizin farkindasiniz, degismek istiyorsunuz, kendiniz ve etrafinizdakiler icin daha iyi bir insan olmak istiyorsunuz. Inanin su haliniz bile nufusun %98'inden daha ileri durumda oldugunuzu gosteriyor.

Kafanizda, tam da dediginiz gibi bir hikaye yazmissiniz, yasaminizin bir yerinde sevilmeye deger olmadiginiza, degersiz oldugunuza inandirmissiniz kendinizi, simdi kim ne yapsa bu hikayeyi 'dogrulamak' icin oyle algiliyorsunuz. Yasamdaki her sey gibi bi da bir pratik, yukaridaki orneklere ek olarak pratik yapa yapa bu isin icinden cikacaksiniz. Kendinize sefkat gostermekle baslayin, bu inancinizi bir yerde kendinizi korumak icin yaratmissiniz, o hikayeyi yazan kucuk cocugu. Kafaniza gore ilac kullanmak cok sakincali. Theta healing onermiyorum, gercekten acik goruslu bir insanim ama sacmalik olma ihtmalinin cok yuksek oldugunu dusunuyorum.
  • kassiopeia  (26.05.24 21:53:45) 
Ne yapmalısınız? Yapmanız gerekeni yapmamışsınız. Hekimin dediklerine uyun ve tedaviyi aksatmayın. Yazdıklarınız kişilik bozukluğunu anımsatıyor. Bu durum sizin kötü niyetli biri olduğunuz anlamına gelmez zaten.


  • doharkoman  (27.05.24 01:59:06) 
15 gunde bir kendi kendine denedigin ilaclarin ise yaramamasi normal. Eger semptomplarin yazdigin gibiyse bu hastaliklar icin kullanilan ilaclarin sisteminde birikmesi gerekiyor.

Bazi ilaclarin etkisi 15 gun sonra basliyor. Bazilar 1, 1,5 ay sonra basliyor. Her ilacin her hastadaki etkisi ayni olmuyor...

En kisa surede bir psikiyatrist ile gorusun.

Ek olarak ruh sagligi problemin olabilir.Bunun arkasina saklanip insanlara zarar veremezsin. Verdigin zarari ben boyleyim deyip gecistiremezsin. Soylediklerinden %100 sorumlusun.
  • thetruenorthstrongandfree  (27.05.24 02:14:27 ~ 02:21:43) 
şemalarla alakalı bir kitap var duymuşsunuzdur: hayatı yeniden keşfedin. orada anlatılan şemalardan (psikolojik örüntüler/kalıplar) biriydi bu kotuye kullanılma meselesi. oradan başlayın isterseniz ama terapi de almalısınız. düşünme şeklinizi/inançlarınızı düzenlemeniz gerekiyor ve sadece ilaçlar bunu yapmanızı sağlayamaz...


  • suyin  (27.05.24 17:10:51) 
[]

Bu kisi benden hoslaniyor mu yoksa sadece arkadas miyiz?

kafam çok karışık. iş yerinde benden 6 yaş büyük bir hanımla son 1-2 aydır çok sık görüşüyoruz ilk zamanlar iş dertleşmesi olan görüşmeler (iş çıkışı bira içip sohbet falan) bir anda sıklaştı. geçen pazar kahvaltıya davet ettim güzel vakit geçirdik biraz oyun oynadık sonra dışarı çıktık akşama doğru hadi sana gidip devam edelim şu oyuna dedi ve yine bana geçtik o gün. sabah 4'e kadar takıldık öyle gece de bende kaldı işe beraber gittik(gizlice)

şimdi kafa karıştıran faktörleri sıralıyorum:
1- iş çıkışları haftasonları falan sürekli görüşüyoruz ama bunu ofisteki herkesten gizliyoruz, ilk adımı atan da o oldu bu konuda(bundan memnunum ben de bu arada) beraber çıktığımız bir gün işim var siz gidin diyerek ortamdan ayrılmasıyla. sebebini konusunca da şimdi yanlış anlarlar zaten drama ve dedikodu peşindeler dedi. hatta playful diyeceğim laflar atıyor, "ee naptın haftasonu" veya dün akşam farklı yoldan gittin kimle bulustun naptınız" gibi ofis ortasında.

2- 2 tane çok eski erkek arkadaşıyla olan konuşma tarzı ile bana olan farklı, öyle "kanki" modunda değil ki ofisteki bir diğer iyi anlaştığımız erkek arkadaşa öyle hitap ediyor.

3- uzuuun uzuun telefon konuşmaları yapıyoruz görüşmediğimizde de, 1-2 saat konusuyoruz akşamları.

şimdi buraya kadar hislerimiz karşılıklı gibi di mi?

4. kafa karıştıran faktör ise şu, en ufak bir yakınlaşma çabası göremiyorum. mesela pazar gecesi bende kaldı sabah işe beraber gittik koltukta yan yana oturduk ama en ufak bir yakınlaşma göremedim fiziki olarak. (fiziki temas oluyor tabii de kalıcı bi yakınlaşmadan bahsediyorum)

e ben de alışmışım bir erkek olmama rağmen genelde karşıdan bir hamle görmeden adım atmamaya(hamdolsun bol bol gördüm hamle hep) acaba onun tembelliği ile yeterince cesur davranmıyor muyum bu kadına karşı? acaba o da benim ona karşı arkadaş olarak yaklaştığımı düşünüyor olabilir mi? Bir de uzun bir iliskiden 3-4 ay once ciktigimi da biliyor o yuzden mi mesafeli davraniyor diyorum bazen de.

Gecen gun aksam yururken de birisine soyle dediginden bahsetti 2 cok yakin erkek arkadasindan bahsederek "bu is yerinde de ahmet mehmet gibi arkadasimi buldum" bunun ustune bir sey demek istedim ama diyemedim. Zaten beni en cok dusunduren sey de bu oldu. Yani onlar gibi iyi anlastigim birini buldum anlaminda dedi ama yine de benim icime oturdu bu laf.

Yas farki oldugunu soyleme sebebim ne bilmiyorum, belki bir sey ifade eder diye soyledim.

hayır arkadaşlığımız da çok iyi bu arada ama ben ciddi ciddi kafamdan atamıyorum her gün düşünüyorum bu kadını ve tek taraflısya bu romantik hislerim ufak bir darbe olur bana ama sürüncemede de kalamaz zaten daha kötü öylesi. ne yapayım fiziksel bir yakınlaşmayla mı belli edeyim yoksa açık açık konuşayım mı?

 
Seni arkadaştan fazlası görüp görmediğini anlamak için arkadaşların yapmadığı şeyleri yapman lazım. En uygun zamanda öp coşmadan, tepkisini gör.
Fazla gelir diyorsan iltifat et, onu çekici bulduğunu belirt. Fiziksel iltifat olabilir, duygusal olabilir. Flörtöz konuşmalar yani.

Bunlara vereceği tepkileri görmeden bişey demek zor.
  • Bruce  (25.05.24 23:10:04) 
Kız seni arkadaş olarak görüyor olabilir çünkü yaşça küçüksün belki hislerini belli edersen o da varsa gizlediği hislerini açığa çıkarır.
Tamamen arkadaşça görünen bu süreç kesinlikle senin adımınla netliğe kavuşur çünkü karşı tarafın adım atmaktan çekindiği gerekçe olarak senin küçük olman var. Biraz flörtöz takıl nabzı yokla anlarsın.

  • Kediyi üzdün  (26.05.24 01:40:16) 
ben olsam sabaha kadar aynı evde takıldığım biriyle kesin yakınlaşırdım. böyle arkadaşlık olmaz ya uzun bi geçmişiniz de yok çünkü.

dokun öp falan anlarsın zaten. sarılmasından bile anlaşılır. filmi uzanarak sarılarak izlemeyi teklif et mesela.
  • jelly bear  (26.05.24 01:41:13) 
ya hayır öp dokun falan ne demek? öyle bir ortam yoksa sakkıınn öpme kadını. benim de böyle bir arkadaşım olmuştu benden bayağı küçüktü, çok güzel buluşup konuşuyorduk. birden dedi ki ben senden hoşlanıyorum ve bunu gösteriyorum. eğer karşılık vermeyeceksen devam etmeyelim. dedim ne gösteriyorsun? her buluştuğumuzda bana iltifat ediyormuş (hatırlamıyorum bile, çünkü dalga da geçiyordu bol bol) mal. kaç yaş küçük benden, konuştuğumuz konular sadece oyun, iş bilmem ne.

ben o kadının da böyle gördüğünden eminim. eğer arkadaş olarak kalmak istemiyorsan, sen de söyle, ben hoşlanıyorum senden, senin düşüncen ne? ve eğer arkadaş olarak buluşmaya devam etmek istemiyorsan da söyle.

burada sadece onu yazmışsın ama senin ne düşündüğün, hissettiğin önemli. karşındakine göre şekil alma.
  • rallied  (26.05.24 06:16:29 ~ 06:18:12) 
Rallied+1

Gayet arkadaşça da takılıyor olabilir. İki erkeğin arkadaş olarak yaptığı her şeyi bir kadın ve bir erkek de arkadaş olarak yapabilir. Ben bu hareketlerinde bir flört görmedim.

Kesinlikle öpmeyin dokunmayın. Deli deli hareketler bunlar. İğrenç ya.
Aynı sayfada olup olmadığınızı anlamak için konuşabilirsin. Sen ne istiyorsun? Eğer o da hoşlanıyorsa romantik ilişki istiyorsun, o hoşlanmıyorsa arkadaşlığa devam mı etmek istiyorsun yoksa biraz mesafe kıymak mı istiyorsun.
Ben senden hoşlanmaya başladım diye konuşmanı yap, sonra kendi aksiyonunu al.

Olay kadın açısından “bazı erkeklerle de arkadaş bile olunmuyor, iki kibar davanınca direk niyetleri bozuluyor” olacak.
  • zimbirik  (26.05.24 11:08:19) 
Fiziksel bi yakinlasma bu surecte pek dogru olmaz. Seni arkadas olarak goruyor olabilir, direkt niyetini hislerini belirterek olaya giris yapman onun tepkisine gore ilerleyip adim atman daha saglikli olur...


  • Feriyaanim  (26.05.24 13:08:11) 
herkes arkadaşça demiş. bir erkek ile kadın bu şekilde "arkadaş" olamaz. aksiyonda bu mümkün değil. sen yine kontrolü elden bırakma, fakat bir yerde patlayacak bu iş. özellikle iş yerinden gizli gizli olması ve hatta bunun üzerinden tam tersi kelime oyunları yapması riskli bir kişilik olduğunun kanıtları. kiminle dans ettiğini iyi bil diye söylüyorum bunları.

benzer bir şey çok uzun zaman önce yaşadım. en sonunda içip içip kapıma dayandı kadın tarafı.
  • adivar  (26.05.24 13:12:16) 
İlk hamleyi kadından beklerken biraz fazla mesafeli davranıyor olabilirsiniz.

Anlattığınız profildeki bir hanımla her konuyu açık açık konuşabilirsiniz bence. Ne olmasını istiyorsunuz, önce ona karar verin, daha sonra da hanımefendiyle bu beklentileriniz ortak mı onu görürsünüz.

Açık iletişim iyidir. Ama önce istediğiniz ne bundan emin olun. Bol şans.
  • pispinti  (26.05.24 16:04:21 ~ 16:04:52) 
Konusarak acilmak ilginc geliyor bana herhalde en son lisede yapmisimdir. Ama oyle olacak herhalde.


  • zararsızamip  (26.05.24 16:43:08) 
Guncelleme:

Gecen aksam yine bende kaldi konular acildi ve ben de konustum. Cok sey konustuk ama olayin ozeti su ki arkadasmisiz :)))
  • zararsızamip  (30.05.24 13:19:25) 
friendzone'lanan arkadaşımız için 1 dakikalık saygı duruşu...


  • screamshot  (30.05.24 15:17:28) 
ay yavrum, kuzuum. kıyamam.


  • gabe h coud  (30.05.24 15:42:38) 
[]

Turkiyede di caprio olmak icin kac milyon $ gerekli

Sizce? 25'e gelince sutlama meselesini kast ediyorum




 
yeteri kadar yakışıklıysan milyon dolara, hatta paraya bile gerek yok.


  • tabudeviren  (24.05.24 21:46:44) 
Ne dediğini anlamadığım için kendimle gurur duydum.


  • sekizdokuzon  (24.05.24 22:16:15) 
haha soru komik olmuş. para ile alakası yok ki bunun. tek kriter paraymış gibi yazmışsın. hiç para olmadan da yapılır


  • benarrivo  (25.05.24 12:23:09) 
[]

Iliskinin basinda yasi kucuk soylemek

Etik mi? Yani kucuk gozukuyorken taliplerimi kacirmiyim diyorum.
Kizlar max 3-4 yas istiyo gibi duruyo da. Su an fark 6-7



 
Gerek yok.


  • anon1m  (24.05.24 21:35:18) 
etik değil


  • jülsezar  (24.05.24 21:43:55) 
İlişkinin başında güveni öyle bir kaybettirin de asla sağlıklı bir ilişkiye dönüşemesin. Saçma sapan hareketler sergileyip kadınları manyağa dönüştürmeyin be kardeşim.


  • duygusalatasi  (24.05.24 21:48:21) 
Etik olup olmadığından çok sebep olduğu şeyler önemli bence. Kendi adıma ben bir insanı tanırken onu tabiri caizse kazıyarak kodluyorum kafama. Sonradan aslında yaşım, adım, memleketim vesairem "şu" değil de "bu" derse, bu dediği dediği şey en başta normalde sorun olmayacaksa bile o değişim sorun oluyor. Karşımdaki yeni, başka bir insan gibi geliyor. Soğuyorum.

Birisi sizi bir şeye inandırabildiyse gerçeği öğrenince aptal gibi hissedersiniz. Kimse aptal gibi hissettiği ortamda bulunmak istemez.
  • akhenaten  (24.05.24 22:28:12) 
Etik değil.

Kaldı ki bir daha görüşülmeyecek bir tek gecelik ilişki değilse, ilişkiye yalan ile başlamanın sağlıklı olduğunu düşündüren nedir? :)
  • nawar  (24.05.24 23:04:59 ~ 23:05:08) 
Etik değil. Ben anında uzaklaşıyorum.


  • Phoebe  (25.05.24 07:31:33) 
hem etik değil hem de yaşını yanlış söylediğini öğrenen talip nikah masasında bile terk eder adamı, yalanla başlayan ilişkiden ne hayır gelecek?


  • hrskrs  (25.05.24 10:17:02) 
etik değil ama işe yarayan bir yöntem


  • benarrivo  (25.05.24 12:18:45) 
Bir (kiz)arkadasima yasimi oldugumdan 8 yas az söylemistim. Hiç bir zaman gerçegi bilememisti.


  • Yourcousinmarvinberry  (25.05.24 13:20:11) 
[]

neden duyuru üç dört soru üzerinden dönüp duruyor?

bakıyorum da dönüp dolaşıp aynı sorulara cevap veriliyor. bana da cevap yazarsanız sevinirim, troll değilim. yalnız ve mutsuz da değilim, tam tersi hem ailem hem çevrem çok kalabalık. burda sohbet etmenin tadı bir başka, ayrıca burda çok kaliteli insanlar var, sorularımı es geçmeyin lütfen. teşekkür ederim.




 
Clickbait yapman lazım, sansasyonel başlıkla sorunu sor :)

Çanakkale’de otel odasında külot suyuna çorba yapılma ihtimali? gibi.
  • gabe h coud  (24.05.24 17:46:30) 
Çünkü kalifiye arkiler artık yoq. Bı de soppet ediyoz işte kafa dagitmaca ne güzel


  • abuzer  (24.05.24 17:54:34) 
taa 2011'den gelsin. o zamanlar klişe sorulan tüm sorulara "ben hepsini kendi başıma hallettim, sizin cevaplarınıza da ihtiyacım yok. aynı sorular dönüyor da dönüyor" minvalinde bir başyapıt.

www.eksiduyuru.com
  • exlibris  (24.05.24 19:20:36) 
Kendi soruna kendin cevap vermişsin. Sohbet açmak için soru soruyoruz. Valla ben yalnız ve mutsuzum, çok yalnız ve mutsuz olduğumda da duyuru açıyorum. İçim hafifliyor biraz.


  • sekizdokuzon  (24.05.24 19:58:04) 
Buradaki cevapların doluluğunu çok önemsememek lazım bence çünkü hiç tanımadığımız ve hayat tarzını bilmediğimiz insanlarla hepimiz bir aradayız ama yine de insan akış yenilensin atraksiyon olsun bekliyor haklısınız :D Normal hayatta görsen diyalog kurmayacağın bir insanın kişisel fikrine dayalı görüş alıp, dinlemek keyifli gelebilir ama o görüşler üzerinden derin anlamlar çıkarmıyorum ben şahsen yani düşünsene Tuğçe Kazaz gibi birisi sana akıl veriyor da olabilir. Gırgır vakit geçirme, kapanış :D

Teknik konularda çok güzel cevaplar alıyorum ama bu anlamda cevap verenlerin hepsi çok kıymetli insanlar bence.
  • titanic kemancısı  (24.05.24 20:12:42 ~ 20:16:18) 
Gecen gun pizzayi islatip yiyo musunuz sizde sorusunu ben sordumm. Firsatim oldukca farkli sorular sorarim


  • lapaz  (24.05.24 21:31:36) 
Ama Cevaplar konusunda cok renkli degilim, yasim ve tecrubem az diye


  • lapaz  (24.05.24 21:32:46) 
bende çok eskilerdenim.

o eski kalite yok. ifşa yapardık falan harbiden eğlenceli günlerdi. kızların beni nickim sebebiyle kız zannedip, yürümemesi tanışınca şaşırmaları falan. şu an o gruptan çok az kişi var. kafama soru takıldığında, unutmayayım diye buraya yazıyorum. buradaki cevapları okuduğımda çoktan adım atmış oluyorum artık.
  • baldan kaymak  (25.05.24 00:06:05) 
Ayni kisiler döndürüp durdugu için.

Ben asla gönül islerine baslik açmam mesela. Açtiklarim bilgi edinme üzerinedir hep(saglik, dil..).
  • Yourcousinmarvinberry  (25.05.24 12:59:37) 
[]

evli fantezisi diye bir şey mi var :)

bi tane hatundan duydum. evlilerle görüşmek istiyormuş. neden diyorum evli olsan bilirdin diyor :)

ulan bu hpv virüsü var da karısını aldatana mı bulaştırmak istiyor gibi bir şey geldi aklıma.

ya da adam ne diyecek oo benim karıma göre sen daha böylesin şöylesin falan mı?

 
adam bir kadın tarafından beğenildi diye daha bir çekici görüyorlar sanırım, bir kız söylemişti. bir de evli barklı adam, bana bela olamaz, ben istediğimde görüşürüm tribinde olabilir


  • kondansator  (24.05.24 12:01:25) 
toplumda çok yaygın ruh sağlığı bozukluğu var insanlar problemlerinden dolayı diğer insanların mutluluğunu istemiyorlar


  • iwillsee  (24.05.24 12:07:59) 
evet böyle bir şey var. karısı varken beni seçti tatmini. sonra şantaj falan, aşk üçgenleri. benzer şekilde erkeklerde de evli kadınlara karşı var, başka erkeğe üstün gelme, tatmin hissi vs.


  • deartheodosia  (24.05.24 12:17:15) 
Dirty talking'de yeni seviyelere çıkılabilir. Ayrıca evli 2 kişi olursa ikisi de karşı tarafı zora sokamaz, görece güvenli bölge.


  • kimlanbu  (24.05.24 15:53:40) 
Küfür hiç sevmem ama buraya olur gibi geldi: www.youtube.com


  • ananiyimioguz  (24.05.24 16:02:07) 
beklentisiz+1 evli erkeklerin sekssizlikten enerjisi cok birikiyor bu da olabilir


  • ala09  (24.05.24 16:02:17) 
salça olmaz
paralı olur
naz kapris yapmaz
  • deepex  (24.05.24 17:34:37) 
Reddit in seggs forumlarını biraz okumak insanın ufkunu açıyor, ne fantaziler ne kaygılar ne kadar insan hikayesi ve çeşitliliği var görüyorsun

Bu forumların moderasyonu sıkı, trollere izin verilmiyor, 19 yaşında ilk deneyimini yaşayacak gencin de, 30 yaşında yeni bir şeyler deneyecek kişinin de evliliğinde cinselliği azalmış çiftlerin derdine ve bir sürü cinsel sağlık üreme sağlığı sorularına da çok yapıcı öneriler veriyor kullanıcılar

r/s#x
r/s#xpositive
r/s#xover30
r/s#xover40
r/s#xover60 ( gördüğünüz gibi cinselliği 60tan sonra da hayatında deneyimleyen sorular soran önerilerde bulunan insanlar var)
r/deadbedrooms (burası cinselliği bitmiş evlilerin soruları odaklı)

Bu alanlar partner arama yerleri değil, moderasyon böyle duyurulara izin vermiyor banlıyor, buralar bilgi paylaşımı alanları

# işareti yerine e harfi koyacaksınız tabi :) duyuruya bir zararı olmasın diye öyle yazdım, benzer forumları da siz bulursunuz biraz dolaşınca
  • grimavi  (24.05.24 20:58:36 ~ 21:19:01) 
psikolojik sorun bence.

erkek kişiyim. bunu yapacak biri varsa benden öte tarafta oynasın. maalesef varlar.
  • baldan kaymak  (25.05.24 00:07:12) 
Türkiye'de bence herşeyin fantazisi var. Seks komple tabu. Damacanayla bile ilişkiye giren var.


  • ferenc  (25.05.24 00:16:02) 
[]

Ebeveynlerin sizden bağımsız eş seçmesi

Geçen yıllarda bir yazlık beldesinde tuttuğumuz bir evin sahibiyle konuşuyoruz.

Kadın 60lı yaşlarda emekli bir öğretmen.

Evin bahçesinde sohbet ediyoruz, ay ne güzel gençlersiniz çok güzel bir yere geldiniz burada çalışın yaşayın hayatınızı sonra yurt dışına gidin falan diye söylenirken konu çocuklarına geldi.

Benim de 2 oğlum var dedi sizin yaşlarınızda biri almanyaya gitti biri japonyaya dedi.

Japonyaya gitmeden önce kuşadasında benimle yaşıyordu. Burada çok güzel bir kız arkadaşı vardı. Adı da işte Özlem olsun. Özlem çok iyi kızdı bize gelip giderdi. Beni her bayram arayıp sorar falan diye anlatıyor.

E dedim ne oldu sonra Japonyaya gitti oğlan. Ya işte zaten ondan öncesinde de anlaşamadılar ayrıldılar ama ben hala görüşüyorum diyor. Oğlum da çok kızıyor neden hala görüşüyorsun diye ama ona ne ki ben sevdim kızım gibi, görüşüyorum diyor. Anne niye görüşüyor, kız niye görüşüyor anlamış değilim. Doğru mu değil mi bilmiyorum ama çocuk açısından pek hoş bir durum değil bence.

Çiftler kararlarını vermişler, ayrılmışlar, sen onlar birliktelik kararını verdiği için olaya dahil oldun, ayrılıkta da aradan çekilmen lazım, öyle değil mi? Yanlış mı düşünüyorum?

Kız hala evine geliyormuş falan. Yani çocuk açısından bakınca böyle bir yükmüş gibi geldi.

Çünkü benim annemin de önceki ilişkime daha çok ısındığını hatta eşime ısınamamasının altında tamam bir karakterler çatışması olsa da, aklının diğerinde kalması gibi bir sebep olduğunu da düşünüyorum.

Ben kararımı vermişim, o insanla olmaz demişim, yolları ayırmışım.

Kendisi gidiyor instagramdan falan takipleşiyor. Yav sen daha gelinini takip etmiyorsun ne alaka yani?

Anneler neden böyle? Ne yapıcan yani o insanı hayatının bir yerinde tutup?

Babalar da böyle mi? Ben örnekleri annelerde gördüğüm için onlar üzerinden sordum. Normal mi sizce bu durum? Bişey demeli mi?

Mesela daha önceki ilişkilerimde de kız arkadaşımın annesinin aklının bende kaldığını düşünüyorum.

Düşünsenize kız hayatına yeni birini alıyor ama ailenin aklı başka yerde.

Veya evleniyorsunuz gayet severek ama ailenin aklı başka yerde.

Yahu böyle şey olur mu ya?

 
Olur, niye olmasın? Takma bu kadar. Anne kızla zorla mı görüşüyor? Yoo... Eleman da tee japonya'dan trip mi yapıyor? Sanki anne zoruyla evlenecek - ki öyle bir zorlama da yokmuş gibi görünüyor. Kadın keyif alıyor işte. Bunun tek istisnası benim için aldatmadır. Kız japon çocuğu aldatmış olsaydı ve annne buna rağmen görüşseydi işte o zaman yadırgardım.


  • prole  (24.05.24 07:50:05) 
Gayet de olur. Bazi insanlar vefalidir sevdigi deger gördügü insanlari unutmazlar bazilari da öküz öldü ortaklik bitti der.

O görüsmelerik altindq bir sey aramaya da gerek yok bence.
  • robert bosch  (24.05.24 15:10:51) 
bakış açısı 1: kızın yaptığı saçmalık bence. sonuçta eski sevgilin seni unutmuş anasından sanane bırak gitsin kadını, şeytani geldi sanki.

2: çocuğu çok sevdiyse annesinden teselli buluyor olabilir mi?

3: bazı insanlar birbirleriyle inanılmaz uyumlu oluyorlar sohbetleri tutuyordur yani budur belki tek neden.

her neyse tabi oğlan kişinin böyle bir durumda olması zor, sürekli sana geçmişini hatırlatan bir annen var.
  • geveze yazar  (24.05.24 15:39:20 ~ 15:40:39) 
bence madalyonlu iş.

evet aile anlamında birlik bozucu.

öteki tarafta da büyükler böyle sahiplenirse ne diyeceksin? benim eski sevgilimin annesi şimdi arasın, şimdi giderim. bunun kızla en ufak ilgisi olmaz. sevdiğimiz insanların rolü o ise ne yapalım yani? kızının düğününe çağırırsa reddederim tabi ne işim var swh ama bir konuda destek isterse anında verilir o destek. hepsine de verilmez.

bir arkadaşımın annesini, kendi annemden çok seviyorum mesela. konuşmuyoruz arkadaşımla. annesi şimdi arasa ne istiyosa yerine getiririm. bence bu, duyulan değil kazanılan sevgi. beni kazanan bir büyüğüm var.
  • baldan kaymak  (25.05.24 00:11:00) 
[]

Özel günleri hatırlıyor musunuz?

Biz hanımla pek hatırlamıyoruz tanışma yıl dönümüydü, evlilikti, nişandı düğündü falan o tarihler yok bizde. İşte eylül başıydı, yaz başıydı falan diye aklımızda kalmış hatta bazen yılı da karıştırıyoruz.

öyle yaşımız de büyük değil ki hani bizden geçti yavrum ne tarihi modunda olalım, gayet planlı ve güzel geçmiş günlerdi fakat daha üzerinden çok geçmemesine rağmen pek tarihleri önemsemiyoruz.

başka böyle olan var mı yoksa bizde mi var bir anormallik?

 
Ben hiç unutmam.


  • rock n roll  (23.05.24 21:41:44) 
Dogum gunu ve yildonumu ozeldir benim icin. Hatirlarim, hatirlansin da isterim


  • mor oje  (23.05.24 21:51:42) 
Doğum günlerimizi biliyor ve kutluyoruz evet onda bir sorun yok ama insanlar genelde diğer günleri de baya takip ediyor.


  • ananiyimioguz  (23.05.24 21:52:47) 
Tanışmada gün değilse de en azından ileride torunlara anlatırken “2005in sıcak bir ağustos günüydü” tarzı cümle kurabilmek adına yıl ve ay/mevsim hatırlamak lazım diye düşünüyorum :D

Doğum günü de zaten malumunuz. e geriye evlilik yıldönümü kalıyor ki o da önemli. Yani 2 tarihi net bilmek lazım sevgilinin doğum günü ve hayatınızın en önemli kararını verip imza attığını gün. Bunun dışında önemli bir gün yok bende de.
  • Kediyi üzdün  (23.05.24 22:02:13) 
Ben tarihlerden sadece doğum gününü hatırlarım onun dışında aklımda tutamıyorum maalesef ama olayları unutmam. Tarih konusunda maalesef sıkıntılıyım


  • titanic kemancısı  (23.05.24 23:02:34) 
@ robert bosch, bilemedim. önemli anları takip edip kutlamak dışında bir sevgi dili yok mu mesela birlikte vakit geçirecek planlar yapmaya harcıyoruz o enerjimizi.

bir de mantıken bakınca zaman bir doğru gibi ilerliyor, bir şey yaşandıysa o geçmişte kaldı, kıçımızdan bir güneş takvimi uydurduk ve sözde döngüleri varmış gibi gözüküyor diye bir şeyi kutlamaya çalışıyoruz. Güya aynı günü kutluyoruz ama zaman geride kaldı, dünya ve güneş bile eski yerinde değil, gün eskide kaldı, o yüzden şimdiyi kutlamak ve onun için fırsatlar yaratmak daha önemli gibi. bana kalırsa doğum günü de saçma ama işte...

şimdi diyeceksiniz ki "yahu canım tamam biz de biliyoruz da bahane oluyor işte"

e bir şey kutlamak, eğlenmek, gezmek istendiğinde bahaneye gerek yok ki.

o yüzden tarihler çok önemli gelmiyor. önemli olan bir yerde doğmaktı, bir yerde buluşmaktı. zamanın birinde gerçekleşti işte kaydını tutsan ne tutmasan ne takvimler kullanılmıyorken insanlar ne yapıyorlardı birbirlerini sevmiyorlar mıydı?
  • ananiyimioguz  (24.05.24 01:47:27 ~ 01:50:19) 
@robert ne alaka yaw. biz tanistigimiz ve sevgili oldugumuz zamani bilmiyoruz zorlasam tanismayi bulurum da bilmiyoz yani. geriye dogum gunu kaliyor. duz zamanda beraber kaliteli zaman gecirmeye onem gosteriyor, hediyelesiyoruz ufak tefek de olsa mesela ben hem pastayi hem mumu sevdigim icin her tatli aldiginda mum yakip getiriyo:(

dg cok onemsedigim halde baska ozel gun kaldiramazmisim zaten sosyal cevreye habire ozel gun adi altinda enerji harciyorum
  • ala09  (24.05.24 08:16:22) 
unutmuş salağına yatıyorum.

asla unutmam.
  • baldan kaymak  (25.05.24 00:13:01) 
Ya bende fil hafızası var. Değil evlilik yıldönümünü, misal ilk kez dondurma yediğimiz günü, o günün hava durumunu, dondurmanın çeşidini vs. bile hatırlıyorum.

Takılmak için günü geldiğinde hanıma bi çiçek alıyorum, "e bugün ilk çay içişimizin yıldönümüydü, nasıl hatırlamazsın" diye de darlıyorum :D başta hafif bi panik oluyordu ama alıştı şimdi, önce gülüyor, sonra basıyor tokadı.
  • plutongezegendegilmi  (25.05.24 00:20:03) 
@ plutongezegendegilmi, :D benim de hafızam fena değildir de işte tarihler konusunda pek iyi değiliz sanırım veya tutmak için bir uğraş vermiyoruz.

eşimin numarasını tc sini kısa sürede ezberlemiştim mesela birisi sorunca söylüyordum hemen. bu daha elzem geliyor. ama ne zaman evlenmiştin, ne zaman askere gitmiştin dediklerinde valla onlar pek yok bende ya. hanımda da yok pek tarihler. garip.
  • ananiyimioguz  (25.05.24 00:38:22) 
[]

doğum günü alarmı

merhaba ben kereste, karımın anneler günü ve evlilik yıldönümünü unutmuş bulunmaktayım, iki gün sonra da doğum günü, kendisi benim aksime sürprizlerden hoşlanır büyük beklentisi yoktur ama özel bir şey hoşuna gider, bana hususi doğum günü olduğunu belirterek düşün taşın bişeyler yap dedi, şimdi bu konuda da hiçbir fikrim yok neredeyse ihtiyacı olan bluetooth kulaklık var onu alıcam ama ek olarak birşeyler daha yapılmalı zannedersem, 5 yaşındaki oğlanı da katarak belki, fikir verseniz ne güzel olur, teşekkürler.




 
Oğlanı katma işte hocam, karına özel olsun bir kere de sadece tamamen karının gönlünü düşün

Bunlar öyle büyük şeyler olmak zorunda değil, örneğin eve bi çiçek yaptır öyle git, dışarı çıkmayacaksanız eve bir pasta götür, etraftan eve yemek siparişi verebileceğin yerler var mı onu araştır, dışarı çıkmaya ya da yemek hazırlamaya fırsatın yoksa öyle bir güzellik yap hediyeni de verirsin

Bunları çok özel gizli yapmana da gerek yok önden haberi olsun, araştırmanı yaptıktan sonra ona akşam şuradan eve yemek söyleyelim diye düşündüm sen de uğraşma bir de evde kutlama yaparız diye bilgilendir

Ha dışarı çıkma seçeneğiniz varsa o başka
  • grimavi  (23.05.24 15:09:31) 
hediye+yemek+çiçek


  • deartheodosia  (23.05.24 15:33:12) 
kesinlikle çiçek alın, sevdiği çiçeği biliyorsanız daha da iyi
yine sevdiği bir restorana rez yaptırıp gidebilirsiniz. onu düşündüğünüzü belli eden şeyler olur bu.

  • noxie  (23.05.24 15:37:35) 
Çocuğu katmayin +1.

Birlikte dışarıya çıkma imkanınız varsa (çocuğu birakacak bir yer varsa yani), güzel bir yerde rezervasyon yaptırıp yemek yiyebilirsiniz. Hafta sonuna denk geliyor doğum günü; masaj vs gibi şeylerden hoslaniyorsa çift masajı/ spa gibi bir yere gidebilirsiniz.


Eğer çocuğu bırakma/ dışarıya çıkma imkanınız yoksa eve güzel bir restorandan sipariş+ güzel bir pasta bence güzel olur.

Bu arada kadın olarak ben de çiçekten hoşlanmam ama eşiniz seviyorsa çiçek ekleyin tabii ki.
  • fraise  (23.05.24 15:48:59) 
Ev ortamı için:
Tek mumlu bir doğum günü pastası,
7-8 tane mum,
Çiçek,
kırmızı şarap,
adam başı ikişer kalem pirzola,
migrostan ya da mezeciden 2-3 çeşit az meze,
ve tabii bir güzel hediye
abartı olsun dersen 2 üç tane de balon alıp
akşam çal kapıyı.

Bu arada ne yaparsan yap, yaptığın her şey bir sonraki sene bir tık daha fazlasını yapmanı gerektirecektir.
  • Mirket  (23.05.24 15:49:12 ~ 16:34:51) 
İleriki yıllar için sorun yaşamamanız adına özel günleri size hatırlatacak bir telefon uygulaması kullanmanızı tavsiye ederim. Hayatımızda akıllı telefonlar varken "ben özel günleri asla aklımda tutamam" pek geçerli bir mazeret değil bana göre.


  • pispinti  (23.05.24 16:23:45) 
Diğer iki unutmayı da unutturacak bir günlük bir haftasonu kaçamağı + hediye iş görür gibi. Birbirinizle olacağınız (umarım oğlanı bir günlük idare edecek yakın çevre vardır) bir günlük bir otel konaklaması ve o şehirde bir yemek hoş olabilir.
Hazır beklentisi düşükken böyle bir şey çok etkileyici olabilir.

  • Kediyi üzdün  (23.05.24 17:16:37) 
manzarali guzel bir restoranda yemek


  • turkuaz  (23.05.24 17:17:54) 
kesin iyi mekanda yemek+1 sakin evde fln kalmayin rezervasyonu da yapin ^.^ olden 1772 gibi bisi ist icin ya da ortakoyde bi italyan rest acildi ya. bakinca havali olsun. airpods da guzel gayet


  • ala09  (23.05.24 20:03:44) 
123456789• ... 161  Önceki  Sonraki »
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.