[]

"Bana sorun ile degil cozum ile gelin" diyen modeller.

Kliselesmis bu cumleyi dun bir kez daha duyduk isyerinde. Yahu bu cumle bir tek bana mi sacma geliyor? Ne demek cozum ile gelin? Biz sorunu getiririz, sen de cozersin. Farkedilen tum sorunlara cozumleri de varsa bu insanlarin, yoneticiye ne ihtiyaclari var? Ben her sorunu cozuyorsam isi her sorunu cozmek olan birine ne ihtiyac var? Sana "sorun" sunulur, eger bu gercekten bir sorun ise cozersin, degil ise bunun sorun olmadiginin farkedilmesini saglarsin.
Patron/mudur/sef olmadan once bu cumleyi mi ezberletiyorlar? :) Sacma bir bakis acisi degil mi bu?



 
"Yönetim kabiliyetim yok" dese işinden olur. Onun yerine bunu söylüyor, sen anla.


  • arnold schwarzeneger  (02.10.14 10:54:02) 
bazı durumlarda bu cümleyi söyleyen haklı olabiliyor. işini yapmayan adam gidip kendi işini müdürüne yaptırmaya çalışabiliyor. bazen insiyatif alıp çözümler üretmek gerekiyor.


  • fallthepieces  (02.10.14 10:59:02) 
Bir şeyin sorun olduğu belirtildiğinde haliyle onun yerine beklentinin ne olduğunu biliyor olmak gerekir ki sorun çözülsün. Yani X kötü, bir problem, tamam, ne olsun istiyoruz onun yerine, ne olduğunda/olmadığında durum daha iyi olacak? Ne bekliyorsun benden? Bunu söyle en azından, gibi bir şey?


  • sopiro  (02.10.14 11:00:15) 
bunu söyleyen kişi yönetici ise ağır saçmalıyordur. operatörden ya da junior staff'tan çözüm beklenmez. en fazla, sorunu doğru tanımlaması, aktarması beklenir. bundan fazlası olmaz demiyorum elbette. fakat olursa, ekstra bir performans demektir.


  • nereye bu gidis  (02.10.14 11:14:51) 
Amaaan, ne biçim laf bu.

İki olasılık var. İlki kimse söyleyen, yönetemiyor ortalığı. İkincisi ise ona da bir milyon iş veriyorlar ve yöneticilik dışında bir yetki devri sıkıntısı var, işi acil bundan istiyorlar, bundan dolayı yapması gerekenlerden oldukça sapıp dağıtıyor ve bu yüzden de altındaki herkesi ayrı ayrı idare edemiyor. Ben ikinciye oynuyorum şimdilik; bir süre part-time danışmanlık yaptığım zaman bu ikinci tipten çok gördüm. Kişiyi kendi işine bıraksan mis gibi yönetecek de iş tanımı belirsizliği ve yönetim baskısından memur gibi çalışıyor, sonra yönetici kimliği siliniyor kişinin.

Demek istediği "Tamam, sorun var. Anladık ama ben sizin birimin ne iş yaptığını bile unuttum şu anda. Sorunun kaynağını araştırsak anlayacağım da, ona da zaman yok, kendi ne yaptığımı unuttum zaten. Bana "Sorun şu, şunun yapılması gerek" diye gelin. Ben de onu yapayım ya da üstlere ileteyim".

Saçma bakış açısından ziyade aslında doğru ve katılımcı bir bakış açısının, birçok stratejik yönetim eksikliği sonucu joker cümle olarak ortaya atılmış ve laf söyledi balkabağı gibi bir hali. Çünkü sorun olan kısmın aynı zamanda yapıcı bir çözüm önerisi de olmalı, daha doğrusu olmalı değil de, olabilir. İşin içindeki kişi kimse, o kişi müdürden daha iyi bilir o iş için ne yapılması gerektiğini. Bütün gün içinde olan o. Müdür sadece çözüm bulmana yardımcı olup, o bulunan çözümün altındakinin geri kalanlarıyla çelişip çelişmediğini, ne kadar şirket stratejisi, vb. ıvır zıvır ile uyup uymadığına bakar. Sonra da kendi bir çözüm önerisi geliştirip karar verir.

Türkiye'de pek görmüyoruz ama şirketlerde hiyerarşinin azaltılarak, karar verme ve inisiyatif alma yaklaşımı aslında bir anlamda ulaşılacak kutup yıldızı gibi ve bunu uygulayan örnekler de var. Çalışanın sorumluluk kadar inisiyatif alması da beklenir. Ama tabii ki sizinki böyle bir örnek değil. Aynı "esnek çalışma saatleri"nin çalışmanın verimine göre ayarlanmaması demek olmayıp "Akşam fazla mesaiye kalacaksın bol bol" demek olduğu gibi.

Analistlik gibi bir işse ve atıyorum sorun "Bizim veritabanı oradakilerinin verilerini almıyor" gibi bir şeylerde de, kişi ilk anda bir şey söyleyemez haliyle. Ama gerçekten şu lafı da demesin.
  • aychovsky  (02.10.14 11:16:49 ~ 11:22:30) 
çözüm sunsan 'işime karışma' diyecek insanlar da aynı kişiler. o yüzden boşver sallama.


  • seksen9  (02.10.14 11:30:22) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.