[]

ruhum mu yaşlı olm

Yaş 25, 2 üniversite değiştirdim, askerliğimi yaptım, 2-3. düzgün işimde çalışıyorum. Çok fazla arkadaşım yoktur, 4-5 belki, yani arayıp, hadi gel görüşelim oğlum diyebileceğim tipler.

Hafta içi kıçımı kaldıramam, gece 2 den önce yatamam, sabah 8-9 da işe anca kalkarım ve işime giderim.

Haftaiçi akşamları yorgunluk çöker, ama bazen de, olm eve gitmeyeyim, hafta içi olsun boşver birilerini bulayım dışarda içelim vs derim.

Cuma akşamları iptalimdir, haftanın yorgunluğu (yoğun iş tempom yok ama düzensiz uykudan muhtemelen) o gün üstüme çöker, eğer birşeyler yaparsam, yorgunluktan onun keyfine varamam, öbür türlü eve gider bilgisayar başında sızarım.

Cumartesi akşamları evde kös kös oturmayı sevmem, her hafta cumartesi insanları sırayla arar, hadi oğlum dışarı çıkalım, dışarı çıkalım derdim. Şimdi evde oturmak pek sıkmıyor beni gibi. Bilgisayar başında takılıyorum.

Dün akşam iş yerinde birşeyler içip taksim tarafına geçip bir barda canlı müzik dinledik işyerinden arkadaşlarımla, o kadar yorgundum ki, çıkalım artık diye isyan ettim ve eve gittim.

Bu akşam olan bir evente, aynı arkadaşlarla gidecem dedim ama dün akşamdan beri hiç gitmeye niyetli değilim. Ayaklarımı uzatayım, belki bir de viski alıp evde içerim birşeyler diyorum, kendi işlerimi yaparım.

İşin aslına gelirsek, hiç tanımadığım grupların çıktığı bir evente kamyonla para verip (yapıyorum bunu arada) bir de bu yorgunluk ve isteksizlikle oraya gidesim yok. Mekanlardaki leş kalabalıktan iğreniyorum. Şu klasik, yanındakine merhaba naber diyip yeni insanlar edinme muhabbetleri zaten bizim memlekette olmuyor ya da zor oluyor, o yüzden kös kös gidip, olm yine gidecez, içecez, ayakta duracaz, bok gibi yorulacam, hiç çekemem diyorum.

Zamanında erasmusla yurtdışına çıktım, her gün içtim, saçma sapan şeyler yaptım, barda çalıştım, ve gayet eğlendim. Asla, 5-10 kişilik bir grupla takılmadım, (iş yeri grubu 5 kişi falan), ama bana bazen "bu ne olm, yine aynı bokun laciverti, hiç yapasım yok diyorum".

Mekanlarda leş kalabalık, adım atmaya yer yok, tadını çıkaramayacağın alkole hayvanlar gibi para veriyorsun vs. artık çekici gelmiyor bana.

Kız arkadaşım olsa, evimde oturur film izlerim, ya da adam gibi bir restoranda adam gibi birşeyler yerim, içerim.

100 lira verip, 2 kişi, hatta 200 lira, en kral yerde hayvanlar gibi yemek yerim, ama aynı parayı, leş insanlarla dolu bir konser alanına, ayakta kalıp, sıkış tıkış durmak için vermeye kıyamıyorum.

Sorunum ne olm benim? Arkadaşlarımdan biri, ruhun yaşlanmış senin diyor (hatun kişi yaş 30)

edit: bacı değil erkeğim, yaşım 25

 
aboww için çürümüş resmen senin bacım.


  • GibsonRules  (15.09.12 16:44:20) 
(bkz: fight club)

izle bir bakalım, izlediysen tekrar izle
  • wayne  (15.09.12 16:47:39) 
ne alakası var hayatında "event"e gitmemiş bi sürü insan vardır aynı kişiler gençlerle özdeşleşen başka bi sürü aktiviteyi sürekli yapıyordur.
kendin açıklamışsın işte, gereksiz pahalı, sıkış tepiş ve keyif almıyorum demişsin gitmek istememen çok normal
ben de yurt dışı yaptım o sıkış tepiş, gürültülü, alkollü mekanlarda bol bol bulundum hiç sevmedim hiç de aramıyorum misal ama hiç de yaşımın insanı (tüm akran arkadaşları 2 çocuklu evli barklı olan) bi hatun değilim
şimdiki veledlerle hiç samimi oldun mu? onlar 5 yaşında sıkılıyorlar herşeyden...devir böyle artık.
  • niye ama  (15.09.12 16:48:54) 
bence yaşınıza göre normal.ne olucaktı 30 yaşında sabahlara kadar o bar senin bu bar benim dolaşıcakmıydın.
zaten yapıcağını zamanında yapmışsın.
yalnız vakit geçirmekten hoşlanan ev canlısı birisin o kadar
  • erayguloglu  (15.09.12 16:49:00) 
çok maddiyatçi bir insan değilim, daha ucuz diye dandik yemek yemem, hostelde kalmayı sevmem, 4-5 yıldızlı otellerin parası neyse verir kalırım.

Ama dediğim gibi, canım istemeyince istemiyor. Bu akşam ayarlarsam bir arkadaşımla kahve içerim, ayarlayamazsam evde takılırım diyorm. Ama kesinlikle o curcunaya girmem.

edit: wayne fight club ı geçen izledim, güzelmiş gerçekten.

erayguloglu: iş arkadaşım 30 yaşında bağyan, tek takılıyor (ilişkisi yok yani), odur sürekli oraya gidelim buraya gidelim diyen.

Babylonda IAMX konseri var kasım sonunda (hayranlarına duyurulur), 2 saniye teklemeden bileti aldım, adamların 2 tane şarkısını seviyorum belki 5 tane şarkısını biliyorum ama tereddüt etmedim, koşarak giderim.

Sanki hem cuma, hem de cumartesi takılmak bana gelmiyor, en azından şu aralar. Cuma evde kalırsam, cumartesi illa çıkayım diyorum.

edit: aynı arkadaşlar, salı gecesi 12 de taksime gidip sabah 5 e kadar mekanda takılıp sonra 3 saat uykuyla işe geliyorlar arada. Grupta çalanlardan biri, iş yerimdeki hatunlardan birinin erkek arkadaşı, o sebeple. Ama bu da bana pek cazip gelmiyor, manyak mıyım sabah 5 e kadar duracam hafta içi
  • bonjurkes  (15.09.12 16:49:50 ~ 16:54:10) 
neden bilmiyorum ama hayatına feci özendim, çok huzurlu gibi göründü bana...


  • ruhibirbanyo  (15.09.12 16:54:39) 
Olur öyle. Bazı bazı bana da oluyor. Aynı bokun lacivertine ek olarak her şey aynı bir noktadan sonra. O sıkıcı geliyor insana. E çıkıyorsun ilk kez duyduğun ve eşlik edemediğin ya da dinlemekten ezberledigin cover ları dinliyorsun, içiyorsun, yoruluyorsun, birine merhaba deyip sohbet etsen de aynı bokun lacivertligi fasit dairesine takılıyorsun. Sonuç olarak laboratuvar testleri gb her bokun sonucunu bilmek ya da %90 oranında tahmin etmek bizi mutsuz ediyor. Heyecan meyecan bi bok kalmıyor. He bir de genelde yaş ilerledikçe fazlaca alkol alınan ve yüksek sese maruz kalınan gecelerin ertesi günü mallik hissi yayginlastigindan insan az biraz depresif oluyor.

Cok fazla bok yazmışım pardon. Ama Su an ben de evde mi otursam dışarı mı çıksam ikilemindeyim. Aynı renk olacak gene (:
  • iloushka  (15.09.12 16:55:24) 
Bir de ek olarak daha seçici oluyoruz. Daha bir konfor düşkünü oluyoruz. Iamx e gitmesen ruhun çürümüş derdim.


  • iloushka  (15.09.12 16:58:57) 
vay arkadaş amma ruhumuz çürüyormuş ya. Benden 2 yaş büyük olup parti marti takılmayı sevmeyen, alkol tüketmeyen yabancılar bilirim. O kadar da kötü değil yani durumlar.

Şu kadar söylüyorum, abi akşam taksime içmeye gidecez gelir misin diye arasa bir arkadaşım, sonra da abi bak kahve de içebiliriz starbucksta falan dese, tereddüt etmem starbucksa ya da neyse artık oraya giderim.

Yok mekanlarda yer arayacan, ayakta kalacan, göt göte oturacan falan, her zaman çekici gelmiyor bana yani

Not: aynı arkadaşım şu an, yaşlı ve emeklisin diye laf etti bana :/
  • bonjurkes  (15.09.12 17:02:34) 
''Kız arkadaşım olsa, evimde oturur film izlerim, ya da adam gibi bir restoranda adam gibi birşeyler yerim, içerim.''

sorununu kendin tespit etmişsin zaten. muhtemelen iş arkadaşlarınla kafa olarak çok uyuşmuyorsun, biraz da onlardan sıkılmış gibisin. biraz daha senin kafanda insanlarla takılmaya, tanışmaya bak. bir de doğru düzgün bir gönül yoldaşın olsa her yere gidecek motivasyonun olur merak etme.
  • juninho77  (15.09.12 17:02:45) 
yaş meselesi. 25 yaş hepimizi değiştirdi.




hatta üzerimizden tırla geçti. biz de 25in üzerinden tırla geçiyoruz bence.
  • fauxhumanitas  (15.09.12 18:01:51) 
için çürümemiş durumun gayet normal bence. aynı durum bende de var. biraz kişilik meselesi sanırım. rahatına düşkün olabilir, kalabalık kafa sikmesinden sıkılmış olabilirsin. bir de şu davet yerine event' i kullanmasan tadından yenmezsin. event meselesi önemli.


  • ssge  (15.09.12 18:35:38) 
bünye düzenli hayatın özlemini çekiyor. acil evlilik yazıyorum. :)


  • kakao  (15.09.12 19:29:11) 
ben de son 1-2 yıldır değiştim (25'ten sonra sanırım).
yani değişiyoruz sonuçta, beklentimiz, eğlence anlayışımız vs.
belki yaş ve yorgunluk değil de, doygunluktur yaşadığımız. yani nereye kadar aynı şeyleri yapacağız?
bir de ben de kalabalık gruplardan çok, daha küçük gruplarla takılmaya (hatta sadece sevgilimle çoğu zaman) rağbet eder oldum.
  • pinkket  (27.10.12 18:59:55) 
1
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler angelus, Artibir, aychovsky, baba jo, basond, compumaster, deckard, duyulmasi gerektigi kadar, fader, fraise, groove salad, kahvegibi, kaymaktutmayansicaksut, kibritsuyu, monstro, pandispanya, robin, ron dennis
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır. Skimlinks ile linkler üzerinden yönlendirme payı alınmaktadır.