Idealistic elements are generally unwritten, four organizations that are small attached to the owner in the form of doctrine, philosophy of life, or values individuals of the founder or owner of the organization and serve as guidelines for determining the direction of the goals of carrying out the daily life of the organization.
bir makalede karşıma çıktı. "four organizations" ne demek? ben bunu kısa ve öz şekilde nasıl türkçeye uyarlayabilirim?
bir makalede karşıma çıktı. "four organizations" ne demek? ben bunu kısa ve öz şekilde nasıl türkçeye uyarlayabilirim?
Aşağıdaki ifadelerin Türkçe çevirisi konusunda öneride bulunabilir misiniz?
be annoyed by thinking about work demands
be irritated by work demands
be troubled by work demands
be annoyed by thinking about work demands
be irritated by work demands
be troubled by work demands
Merhaba arkadaşlar, ielts academic için benim eksiklerimi görüp nerelere çalışmam gerektiği hakkında yol gösterecek, speaking vb. yardımcı olacak ielts koçu arıyorum. Daha önce çalıştığımız ve memnun kaldığınız bir hoca var mı ? Neler önerirsiniz?
Şu cümlede ne dendiğini anlamadım.
Democrats, who control the state legislature, pushed for its repeal, arguing it had disproportionately hurt people of colour, the mentally ill and the poor.
İhtiyaç olursa link
www.bbc.com
Virginia'da idam cezasının kaldırılmasından bahsediliyor. Demokratlar idam cezasının yürürlükten kaldırılmasına karşı mı çıkmışlar? Colour, mentally ill kısmıyla da bağlantı kuramadım. Açıklayabilen olursa şimdiden teşekkür ederim.
Democrats, who control the state legislature, pushed for its repeal, arguing it had disproportionately hurt people of colour, the mentally ill and the poor.
İhtiyaç olursa link
www.bbc.com
Virginia'da idam cezasının kaldırılmasından bahsediliyor. Demokratlar idam cezasının yürürlükten kaldırılmasına karşı mı çıkmışlar? Colour, mentally ill kısmıyla da bağlantı kuramadım. Açıklayabilen olursa şimdiden teşekkür ederim.
everything is to see better days for women.
everything is for women to see better days
her şey kadınların daha iyi günler görmesi için.
everything is for women to see better days
her şey kadınların daha iyi günler görmesi için.
''Kendi zevklerini arkadaşına dayatmak, onun da sevmesi için darlamak'' anlamına gelen ingilizce bir kalıp vardı neydi o?
Teşekkürler şimdiden
Teşekkürler şimdiden
refine/refined nasıl çevirebilirim?
Hep bugun yarin diyorum ama boyle olmayacak. Bu kez niyetim ciddi. Almanca ogrenecegim. Eski tip fono gibi bir egitim seti indirdim, ama bir sure sonra baydi. Telden applarla ugrastim, sonra disiplinli olmayinca onu da salladim. bana dort basi mamur, speaking, reading, vs. herseyi kursa gider gibi ogretecek bir set lazim ki, hergun belirli bir kismini yaparak ilerleyeyim. ne tavsiye edersiniz dostlar?
lisede, üniversitede hazırlık okudum ama ingilizce konuşmayı bir türlü beceremiyorum.
ingilizce okuduğum şeyleri anlayabiliyorum. biraz kelime dağarcığımı geliştirsem daha iyi olabilir belki. söylenenlerin de çoğunu anlayabiliyorum ama iş konuşmaya gelince mıh gibi kalıyorum. heyecan yapıp cümle kuramıyorum resmen. bunu aşmak için ne yapmak gerekir? skype'tan falan birileriyle konuşanları duydum. nereden buluyoruz bu kişileri? cambly vs. gibi uygulamalar işe yarıyor mu? başka tavsiye ettiğiniz yöntem varsa onları da söyleyebilirsiniz.
teşekkürler.
ingilizce okuduğum şeyleri anlayabiliyorum. biraz kelime dağarcığımı geliştirsem daha iyi olabilir belki. söylenenlerin de çoğunu anlayabiliyorum ama iş konuşmaya gelince mıh gibi kalıyorum. heyecan yapıp cümle kuramıyorum resmen. bunu aşmak için ne yapmak gerekir? skype'tan falan birileriyle konuşanları duydum. nereden buluyoruz bu kişileri? cambly vs. gibi uygulamalar işe yarıyor mu? başka tavsiye ettiğiniz yöntem varsa onları da söyleyebilirsiniz.
teşekkürler.
bu işi bir türlü kavrayamıyorum. ingilizce gibi bir dilde bir kelime aksana göre çok değişken gelebiliyor kulağa. bu durumda nasıl hareket edeceğiz?
örn: reverb
"reverb"u/i azalt biraz diyeceğim ama diyemiyorum kafam takıldı doğrusu ne diye.
örn: reverb
"reverb"u/i azalt biraz diyeceğim ama diyemiyorum kafam takıldı doğrusu ne diye.
i couldnt understand what is the difference between ketchup mayonnaise and ranch mi
yoksa
i couldnt understand what the difference between is ketchup mayonnaise and ranch mi
yoksa
i couldnt understand what the difference between is ketchup mayonnaise and ranch mi
linksharing.samsungcloud.com
Çevirisini degil, Almanca halini yazabilir misiniz ne dedigini?
Çevirisini degil, Almanca halini yazabilir misiniz ne dedigini?
bunu türklere antırpınöğ, antıpınöğşip diye telaffuz edince garip duruyor. nasıl telaffuz ediliyor profesyonel olarak?
A reliable narrator is one whose rendering of the story and commentary on it the reader is supposed to take as an authoritative account of the fictional truth.
Güvenilir bir anlatıcı, okuyucunun, öyküyü anlatma ve öyküye dair yorumunu kurmaca gerçekliğin otoriter bir açıklaması olarak gördüğü biridir.
Güvenilir bir anlatıcı, okuyucunun, öyküyü anlatma ve öyküye dair yorumunu kurmaca gerçekliğin otoriter bir açıklaması olarak gördüğü biridir.
ingilizceden sonra çocuğa hangi dili öğretmek mantıklı? çinceyi geçelim, ispanyolca mı almanca mı fransızca mı?
Altı yaşında, okuma yazma bilmeyen ama akıcı ingilizce konuşabilen bir çocuğun ikinci yabancı dili öğrenmeye başlaması için en doğru zaman ne zamandır acaba? bu konuda bilimsel bir tespit var mıdır?
merhaba. ekteki kitapta yer alan IELTS listening testini çözüyorum. "NO MORE THAN TWO WORDS AND/OR A NUMBER" uyarısı olan section'da cevap olarak 3.000 WORDS diyorum ama yanlış kabul ediyor. Doğru olan cevaplar:3.000, three thousand words". son olası cevap zaten kafadan yanlış değil mi 3 kelime ediyor. sorunun metninde zaten 3.000 words diyor benimki neden yanlış anlamıyorum. gerçek sınavda da böyle bir şey olur mu?
I could not respond neither to calls nor messages.
Ne telefonlara ne de mesajlara cevap veremedim.
Çeviri doğru mu? Yanlışsa doğrusu nedir? Teşekkürler.
Ne telefonlara ne de mesajlara cevap veremedim.
Çeviri doğru mu? Yanlışsa doğrusu nedir? Teşekkürler.
Merhaba. Ielts’e girecegim yaklasik 4 ayim var. Genel olarak dinleme ve okuma iyiyken onemli kisim olan dili urettigimiz konusmada bir felaketim. Bolca grammar hatasi yapiyorum. Ielts’e kadar bunu bir nebze olsun duzeltmem lazim. Sistematik bir sekilde nasil calisabilirim?
Diger sorum ise turkce dusunuyorum hep bunun onune gecmek icin neler yapmaliyim? Ornegin yabanci biriyle internette konusurken baglanti kopuyor “hangimizden kaynaklandi?” Demek istiyorum ama bunu direkt ingilizce’ye ceviremiyorum, ayni anlam olmayacagi belli. Bunun yerine alternatif ne diyebilirim?
Diger sorum ise turkce dusunuyorum hep bunun onune gecmek icin neler yapmaliyim? Ornegin yabanci biriyle internette konusurken baglanti kopuyor “hangimizden kaynaklandi?” Demek istiyorum ama bunu direkt ingilizce’ye ceviremiyorum, ayni anlam olmayacagi belli. Bunun yerine alternatif ne diyebilirim?
İlkokula giden yeğenim için bir broşür hazırladım ve yarım yamalak İngilizcem ile Türkçe cümlelerin karşılığını da yazdım. Birkaç tane cümle var sadece. o yüzden çok kısa sürer. Bi bakıp bana yardımcı olur musunuz?
PDFi mesaj olarak gönderebilirim
PDFi mesaj olarak gönderebilirim
eski beceriksizlikleri kalmamış dediler özellikle ispanyolca-ingilizce için ancak ispanyolca bilmiyorum. yanına bir de almanca ekleyip test etmek istedim. sizce hangi servis daha düzgün iş yapmış?
bu servisler tam olarak ne zaman "tamam ya bundan sonra bu iş görür her türlü" seviyesine gelir dersiniz?
imgur.com
duyuruya dosya boyutu sebebiyle yükleyemedim 413 verdi :/
bu servisler tam olarak ne zaman "tamam ya bundan sonra bu iş görür her türlü" seviyesine gelir dersiniz?
imgur.com
duyuruya dosya boyutu sebebiyle yükleyemedim 413 verdi :/
Serve diyecekken deserve demis gibi geldi bana siz ne dersiniz? twitter.com
bir yerden başlamam gerek kenarda köşede kalmış, kaliteli siteler var mı?
Bir de ingilizce ilerletmek / ilerlemeyi kaybetmemek için gündelik hayatınıza kattığınız alışkanlıklar var mı?
Bir de ingilizce ilerletmek / ilerlemeyi kaybetmemek için gündelik hayatınıza kattığınız alışkanlıklar var mı?
Ustunde dusune dusune kafam bunaldi iyi mi. Bu cumlenin cevirisi nasildir?
This frog gets into a fight like no other. (Youtube video basligi www.youtube.com
)
Google translate Bu kurbağa eşi benzeri olmayan bir kavgaya giriyor demis. like no other derken kavgayi kastetmis.
Bense bu kurbagadan baska hayvan turu, baska kurbaga turu yok bu sekilde kavgaya giren diye algiladim nedense ilk gordugumde. Like no other derken baska hayvan turu, baska kurbaga turu kastediliyor diye algiladim.
Google translate'in dedigi dogru mu?
This frog gets into a fight like no other. (Youtube video basligi www.youtube.com

Google translate Bu kurbağa eşi benzeri olmayan bir kavgaya giriyor demis. like no other derken kavgayi kastetmis.
Bense bu kurbagadan baska hayvan turu, baska kurbaga turu yok bu sekilde kavgaya giren diye algiladim nedense ilk gordugumde. Like no other derken baska hayvan turu, baska kurbaga turu kastediliyor diye algiladim.
Google translate'in dedigi dogru mu?
Atıyorum, çalışmanın başlığı "Türkiye'de Çocuk İşçiliği: İstanbul ve Ankara Örnekleri". Buradaki "örnekler"i nasıl ifade ediyoruz? "Examples of İstanbul and Ankara" şeklinde mi?
Arkadasim yazdigim bir seye "that's awesome do!" yazdi. Konu degistigi icin donup soramadim. Do'nun herhangi bir anlami var mi?
Gerçekten seni ne kadar takdir ettiğimi söylemek istedim - demek istiyorum
"I really wanted to say how much I appreciate you"
kulağıma doğru gibi gelmiyor. Nasıl söyleyeyim?
"I really wanted to say how much I appreciate you"
kulağıma doğru gibi gelmiyor. Nasıl söyleyeyim?
arkadaşlar bu lowkey ve legit kelimeleri ne anlama geliyor, bir türlü anlamıyorum. fiil mi sıfat mı ne bunlar, onu bile anlamıyorum. evet online sözlüklerden okuyup anlamaya çalıştım ama youtube yorumlarında filan denk geldiğimde yine anlamadığımı fark ediyorum.
someone pls help me
someone pls help me
İkinci yabancı dil ile ilgili birçok kez soru sordum. Hâlâ birini seçip ilerletmiş değilim. O yüzden tekrar sormak istedim.
Almanca
Almancanın daha çok işe yarayacağını düşünüyorum. Makine mühendisiyim. Almancadaki durumum A2. İleride kursa gidersem B1, B2 şeklinde devam edebilirim. Almancayı bazen seviyorum, bazen sevmiyorum. Bazen bana çok zor geliyor, öğrenemeyeceğimi düşünüyorum ama öğrenemeyecek biri değilim. Çalışmayı seviyorum. Sadece motivasyon konusunda sorun oluyor.
Bir de sık sık Almanca bilen ilanları görüyorum. Çağrı merkezleri için 7, 8 bin TL maaş olduğunu söylüyorlar. Durum gerçekten böyle mi?
İspanyolca
Sevdiğim bir dil. Dinlediğim bir sürü şarkı var. İzlediğim dizilerin, filmlerin çoğu İspanyolca. Motivasyon olarak daha az sorun yaşayacağımı düşünüyorum. Mühendisliğin satış, satın alma kısmı daha çok ilgimi çekiyor. Hatta bir gün İspanyolca konuşulan ülkelere sık sık iş seyahati gerçekleştiren biri olsam bayağı sevinirim.
Durum böyle. Hangisi doğru tercih olur?
Almanca
Almancanın daha çok işe yarayacağını düşünüyorum. Makine mühendisiyim. Almancadaki durumum A2. İleride kursa gidersem B1, B2 şeklinde devam edebilirim. Almancayı bazen seviyorum, bazen sevmiyorum. Bazen bana çok zor geliyor, öğrenemeyeceğimi düşünüyorum ama öğrenemeyecek biri değilim. Çalışmayı seviyorum. Sadece motivasyon konusunda sorun oluyor.
Bir de sık sık Almanca bilen ilanları görüyorum. Çağrı merkezleri için 7, 8 bin TL maaş olduğunu söylüyorlar. Durum gerçekten böyle mi?
İspanyolca
Sevdiğim bir dil. Dinlediğim bir sürü şarkı var. İzlediğim dizilerin, filmlerin çoğu İspanyolca. Motivasyon olarak daha az sorun yaşayacağımı düşünüyorum. Mühendisliğin satış, satın alma kısmı daha çok ilgimi çekiyor. Hatta bir gün İspanyolca konuşulan ülkelere sık sık iş seyahati gerçekleştiren biri olsam bayağı sevinirim.
Durum böyle. Hangisi doğru tercih olur?
Inversion gibi geldi ama inversion yapisi da degil sanki.
olur mu?
Bu anlatı tarzında, anlatan benlik tamamen geri çekilir, kendi söylemini silmeye çalışır ve yalnızca deneyimleyen benliğin iç dünyasında olup bitenleri kaydeder.
In this narrative mode, the narrating self completely withdraws, tries to erase his own discourse and only records what is happening in the inner world of experiencing self.
Bu anlatı tarzında, anlatan benlik tamamen geri çekilir, kendi söylemini silmeye çalışır ve yalnızca deneyimleyen benliğin iç dünyasında olup bitenleri kaydeder.
In this narrative mode, the narrating self completely withdraws, tries to erase his own discourse and only records what is happening in the inner world of experiencing self.
i.hizliresim.com 
Şekli değiştirmem isteniyor da..
Sağdaki açıklamada tam olarak ne istenmiş anlamadım.
Teşekkürler.

Şekli değiştirmem isteniyor da..
Sağdaki açıklamada tam olarak ne istenmiş anlamadım.
Teşekkürler.
Yillardir ogrenemedim, equivocal, unequivocal. Biri ikircikli muallak, digeri acik, net. Bana cagrisimli falan yol gosterseniz. Ozellikle Unequivocal asiri kullaniliyor makalede, gazetede her seferinde neydi diye tikaniyorum.
Arkadaşlar benim kısaca sorunum, yüzde yüz İngilizce bir okulda olmama rağmen (ki en zor profa sahip), bir Wikipedia makalesi veya bir kitap vs olsun bir podcast olsun bana şey geliyor yani gözüm aşırı korkuyor tamam kelime eksiği bunda bir etmen ama cidden sanki rusçaya bakıyorum güzelce okumam lazım o rahatlık yok. Bir konuda İngilizce kaynak buluyorum çevirisini arıyorum mesela çok fazla kelime var halbuki İngilizcesi benden daha kötü olanlar oturup okuyorlar.
Nası deriz?
I was here for a moment
I was here for the moment
İki kullanım da doğru mu? Bir fark var mı? 1.si albüm ismi ama 2.si daha sık kullanılıyor sanırım.
I was here for the moment
İki kullanım da doğru mu? Bir fark var mı? 1.si albüm ismi ama 2.si daha sık kullanılıyor sanırım.
iyi derecede ingilizce ve almanca biliyorum. rusça öğrenmek istiyorum, önceliğim alfabe değil de konuşmayı öğrenmek. sizce oluru var mı, kısa vadede tıngırdatmaya başlar mıyım? yoksa saydığım dillerden bammmbaşka bir altyapısı mı vardır gramer olarak?
ayrımını bir türlü anlayaamıyorum, bilen var mı
İntermediate seviyemle tekrar ingilzce çalışmaya karar verdim. Evde başlıktaki kitabı buldum.
Başka kaynak araştırayım mı yoksa bununla başla mı dersiniz? Az biraz hevesim var, kaybolsun istemiyorum...
Başka kaynak araştırayım mı yoksa bununla başla mı dersiniz? Az biraz hevesim var, kaybolsun istemiyorum...
sorum çevirmenlere: 1,5 sayfalık bir ingilizce-türkçe hukuki çeviri için ortalama ne kadar ücret alınıyor? çeviriyi yapacak olan benim, kaç isteyeyim hiçbir fikrim olmadığı için soruyorum :)
Are you watching a video?
Do you watching a video?
Do you watching a video?
Merhaba,
İkinci cümlede ne demek istemişler?
"We often hear from first-time users that they did not think they would need to know about graphics software. However, getting a great image on a garment is not the same as taking your digital camera's memory card to the drug store and getting pictures made."
"Eczaneye gidip hafiza kartındaki fotoğrafları çıkartmayı istemek gibi değil" mi demek istiyorlar. Yani bu kadar alakasız değil sizin softwarei bilmenizin gerekmesi mi diyor?
Espri mi yapmış bal kabakları?
İkinci cümlede ne demek istemişler?
"We often hear from first-time users that they did not think they would need to know about graphics software. However, getting a great image on a garment is not the same as taking your digital camera's memory card to the drug store and getting pictures made."
"Eczaneye gidip hafiza kartındaki fotoğrafları çıkartmayı istemek gibi değil" mi demek istiyorlar. Yani bu kadar alakasız değil sizin softwarei bilmenizin gerekmesi mi diyor?
Espri mi yapmış bal kabakları?
The catch-up payment will be calculated by applying your full year revenue and orders by the commission rate applicable for the full year performance less any payment made year to date.
Merhaba, üstteki cümlede apply çarpılmak anlamında mı kullanılmış sizce? Hiçbir yerde çarpma anlamı bulamadım. Kafam karıştı biraz, emin olmak istiyorum. Yardımcı olabilecek olan var mıdır?
Merhaba, üstteki cümlede apply çarpılmak anlamında mı kullanılmış sizce? Hiçbir yerde çarpma anlamı bulamadım. Kafam karıştı biraz, emin olmak istiyorum. Yardımcı olabilecek olan var mıdır?
norveççem belli bir seviyeye geldi artık dil uygulamaları youtube vs kesmiyor
türkçe öğrenmek isteyen birini bulup dil değişimi yapmam gerekiyor
ama imkansıza yakın neredeyse her gün twitter a bakıyorum ilan atmadığım yer kalmadı reddit hatta discord vs dahil
ingilizce de olur ama zaten çoğunun iyi ingilizcesi var
böyle bir insan bulmak nasıl mümkün olabilir? norveç'teki türk dili bölümlerine baktım çoğu türk veya türk kökenli
türkçe öğrenmek isteyen birini bulup dil değişimi yapmam gerekiyor
ama imkansıza yakın neredeyse her gün twitter a bakıyorum ilan atmadığım yer kalmadı reddit hatta discord vs dahil
ingilizce de olur ama zaten çoğunun iyi ingilizcesi var
böyle bir insan bulmak nasıl mümkün olabilir? norveç'teki türk dili bölümlerine baktım çoğu türk veya türk kökenli
youtu.be (ilgili saniyeye ışınlanacaksınız)
kız ata binince ablası demesi gerekeni söylüyor. 8:58'te ve 9:07'de tekrarlıyor sık sık. "welcome" mı diyor? deh kelimesi ya da hadi! kelimelerinin diğer anlamlarına baktım ama öyle bişey bulamadım.
kız ata binince ablası demesi gerekeni söylüyor. 8:58'te ve 9:07'de tekrarlıyor sık sık. "welcome" mı diyor? deh kelimesi ya da hadi! kelimelerinin diğer anlamlarına baktım ama öyle bişey bulamadım.
upfront adj. Sport playing in a front line (as in football)
ön saf denir mi ne denir buna? teşekkürler
ön saf denir mi ne denir buna? teşekkürler
(2)
İngilizce konuşan birini anlarken diğerini anlamamak
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi #1466466
Merhaba arkadaşlar,
Bazen ilgilendiğim şeylerle ilgili Youtube'da yabancıların videolarını izliyorum. Altyazıyı da açıyorum varsa. Bazılarının söylemek istediğini altyazıya gerek kalmadan anlarken bazılarının söylemek istediklerini altyazıya baksam bile anlamıyorum. Sanki laf salatası yapıyormuş gibi geliyor. Bir sürü şey söylemiş ama anlam ifade eden bir şey yok gibi geliyor ve bunları dinlerken fena derecede yoruluyorum. Bazıları bir de acayip hızlı konuşuyor, iyice mala bağlıyorum.
Mesela şimdi bir video izliyordum. Konuşmacılardan 2-3 tanesi İspanyol ama güzel İngilizce konuşuyorlar, bir tane de Mısırlı var. Ama Mısırlı olanı dinlerken mala bağladım. Böyle durumlarda diğer dinleyiciler ne yapıyor? Simultane çevirmenler falan ne yapıyor böyle durumlarda? Nasıl topluyorlar o laf salatasını? Siz ne düşünüyorsunuz? Teşekkür ederim.
Bazen ilgilendiğim şeylerle ilgili Youtube'da yabancıların videolarını izliyorum. Altyazıyı da açıyorum varsa. Bazılarının söylemek istediğini altyazıya gerek kalmadan anlarken bazılarının söylemek istediklerini altyazıya baksam bile anlamıyorum. Sanki laf salatası yapıyormuş gibi geliyor. Bir sürü şey söylemiş ama anlam ifade eden bir şey yok gibi geliyor ve bunları dinlerken fena derecede yoruluyorum. Bazıları bir de acayip hızlı konuşuyor, iyice mala bağlıyorum.
Mesela şimdi bir video izliyordum. Konuşmacılardan 2-3 tanesi İspanyol ama güzel İngilizce konuşuyorlar, bir tane de Mısırlı var. Ama Mısırlı olanı dinlerken mala bağladım. Böyle durumlarda diğer dinleyiciler ne yapıyor? Simultane çevirmenler falan ne yapıyor böyle durumlarda? Nasıl topluyorlar o laf salatasını? Siz ne düşünüyorsunuz? Teşekkür ederim.
Merhaba. ielts’in listening kismi icin cambridge’in tum kitaplarinda yer alan denemeleri cozdum. Sinav gunume yaklasik 2.5 ay daha var. Bu surecte sinava yakin formatta pratik sorulari nerede bulabilirim?
Çalışmamı şu şu konularla sınırlandırmayı düşünüyorum gibi bir ifade kullanmak istiyorum. Hangi kelimeyi kullanmam makbuldür? Limit with diyesim geliyor ama çok mu düz mantık düşünüyorum acaba?