[]
iş yerinde başınıza gelen en komik durum neydi?
çalıştığınız yerde ya da sizin yaptığınız işte başınıza gelen en dumur eden, komik, saçma, inanılmaz olay neydi?
Haftada bir geliyor bu aralar sezonu zaten. Sitelerde esnafız bilen bilir, sürekli nişan atanlar masadan kalkanlar evlenip boşananlar geliyor artık komik gelmeye başladı valla.
- gozu acik sevisen yahudi (05.08.16 17:44:07)
@gözü açık sevişen yahudi
ne kadar rutin hayatın varmış lan.
başıma gelen değil de şahit olduğum bir olay: benim eski işyerinde gece vardiyasının servisinde herifin birinin götüne şişe sokmuşlardı.
başka bir konu daha var birebir şahit oldum buna. müşteri yapmış olduğumuz bir kalıp tasarımı için beğenmediği yerleri düzeltecek geribildirimde bulundu. CAD tasarım. Müşteriye gönderdiğimizde adamlar açıp bakıyorlar ve olmaması gereken saçma sapan çizgiler mevcut tasarımda. Sanırım program versiyon değişikliğinden kaynkalı. Adamlar da bu çizgilerin ekran görüntüsünü alıp şu yorumu göndermişler: "There's a problem with the CAD. It can't be translated NC so on."
Yani, CAD'de bir problem var. NC ve benzeri kodlamaya (makine prgramlama kodu) çeviremiyoruz. Bu yorumu tasarımcı İngilizce bilmediği için proje sorumlusu tecrübeli(!) arkadaş "Kalıbı çeviremiyoruz" diye çevirmiş. Bizim tasarım ekibi, üretim müdürü, yardımcısı falan komple biraraya gelip kalıp datasına bakıyorlar ve "evet, bu kalıbı calaskal ile çeviremezler." deyip 15 gün uğraşmayla tasarımı baştan aşağı değiştiriyorlar.
15 gün sonra tasarım gözden geçirme toplantısında müşteri tasarımı görür görmez "niye tasarımı bu hale getirdiniz?" diye sordu. Ben bu sırada öğrendim tabii bu chicken translate olayını.
ne kadar rutin hayatın varmış lan.
başıma gelen değil de şahit olduğum bir olay: benim eski işyerinde gece vardiyasının servisinde herifin birinin götüne şişe sokmuşlardı.
başka bir konu daha var birebir şahit oldum buna. müşteri yapmış olduğumuz bir kalıp tasarımı için beğenmediği yerleri düzeltecek geribildirimde bulundu. CAD tasarım. Müşteriye gönderdiğimizde adamlar açıp bakıyorlar ve olmaması gereken saçma sapan çizgiler mevcut tasarımda. Sanırım program versiyon değişikliğinden kaynkalı. Adamlar da bu çizgilerin ekran görüntüsünü alıp şu yorumu göndermişler: "There's a problem with the CAD. It can't be translated NC so on."
Yani, CAD'de bir problem var. NC ve benzeri kodlamaya (makine prgramlama kodu) çeviremiyoruz. Bu yorumu tasarımcı İngilizce bilmediği için proje sorumlusu tecrübeli(!) arkadaş "Kalıbı çeviremiyoruz" diye çevirmiş. Bizim tasarım ekibi, üretim müdürü, yardımcısı falan komple biraraya gelip kalıp datasına bakıyorlar ve "evet, bu kalıbı calaskal ile çeviremezler." deyip 15 gün uğraşmayla tasarımı baştan aşağı değiştiriyorlar.
15 gün sonra tasarım gözden geçirme toplantısında müşteri tasarımı görür görmez "niye tasarımı bu hale getirdiniz?" diye sordu. Ben bu sırada öğrendim tabii bu chicken translate olayını.
- himmet dayi (05.08.16 17:59:26 ~ 18:01:43)
Sorunlu bir müşteriyi Esra Erol da görmüştüm. Bağrınıp çağrınırken "beyefendi ayıp olmuyor mu? Ben sizi her gün izliyorum. Orda ne kadar efendi görünüyorsunuz." dedim. O günden sonra saygıda kusur etmedi.
- petekpare (05.08.16 18:15:31)
bir rehabilitasyon merkezinde öğretmenlik yapıyordum. özel bir kurum oldugu için kıyafet konusunda oldukca serbesttik. bende o gun cok hastayım ayakta duramıyorum esofman giyinipte gittim sacımı da tepeden lastikle bagladım.
müdürün odasına girmem gerekiyor öğrenci dosyasını almam için içerde veli görüşmesi de var. neyse o arada müdür cıktı ben girdim işimi halletmem için veli bana sorular soruyor;
- memnun musun buradan?
- ne zmandan beri buradasın?
- öğretmenleri nasıl?
....
bende genelleyerek konusuyorum cogunlukla. kadın sonra bana dönüp 'masallah sen iyisin' dedi. 'yok kötüyüm ilacla duruyorum.' dedim, kadın, 'senin raporun ne mental mi?' dedi, 'hayır ben burada ögretmenim' dedim. kadınla koptuk gülmekten. 'bugun grip oldugum için biraz saldım kurumun izni dahilinde' dedim. kadın bana hala diyor ki 'bende seni masallah ne güzel egitmişler ama ilacla böyleyim deyince korktum saldırcaksın falan sandım' dedi :)
müdürün odasına girmem gerekiyor öğrenci dosyasını almam için içerde veli görüşmesi de var. neyse o arada müdür cıktı ben girdim işimi halletmem için veli bana sorular soruyor;
- memnun musun buradan?
- ne zmandan beri buradasın?
- öğretmenleri nasıl?
....
bende genelleyerek konusuyorum cogunlukla. kadın sonra bana dönüp 'masallah sen iyisin' dedi. 'yok kötüyüm ilacla duruyorum.' dedim, kadın, 'senin raporun ne mental mi?' dedi, 'hayır ben burada ögretmenim' dedim. kadınla koptuk gülmekten. 'bugun grip oldugum için biraz saldım kurumun izni dahilinde' dedim. kadın bana hala diyor ki 'bende seni masallah ne güzel egitmişler ama ilacla böyleyim deyince korktum saldırcaksın falan sandım' dedi :)
- fıytfıyt (05.08.16 18:30:26)
Bunlar en komikleri değil de, şimdi aklıma bunlar geldi: Ben akademisyenim hem de diğer kurumlarla da ortak işler yapıyorum bazen. Bir keresinde diğer kurumdan bir kaç bayağı ciddi insanı kampüse çağırdım. Doktora seminerlerinin verildiği, yuvarlak masalı bir toplantı odasında, ki en alt katta, toplantıya başladık. Odanın camları açık ve direkt bahçeye bakıyor, ormana daha doğrusu. Ben sunumumu yaparken camdan bir kedi usulca içeriye girdi. Böyle bir sıçrayışta masanın üzerine çıktı ve sırtını deli gibi bana sürtmeye kafasını kol altıma sokmaya falan çalıştı. Ben normalde "ay tontiş, seni yerim" diye hayvan seven bir insan değilim. Cool bir şekilde sevip "Naber?" diyorum. O yüzden tepki vermem de geçikti hayvana. Gülücem gülemiyorum. Sonra camdan başka bir kedi daha atladı, ve az sonra başka bir tane daha :D Etrafımda bana sırnaşan, ama çok heyecanlı, üç kedi ve karşımda ceketli kravatlı adamlar düşünün. Hayır ne yapacaksın, kışkışlayacak mısın? Peki bu kediler neden geldi? Ben o gün balıkçıdan balık almıştım, napalım, sağlıklı besleniyoruz, o zaman zamanım vardı :( Paketi de uzun süre kucağımda taşımak zorunda kaldım, ve sunum dosyalarıyla falan :D O balık kokusu her yanıma sinmiş. Kedilerin beni yemeye çalışması ondan. 4. kedi de içeriye dalış yapacakken, kampüsün adeta bir kedi cenneti olduğunu da anlamış olduk. Hayvanları uzaklaştırmak için kedilerle kapıdan dışarıya çıkmam, ve bir sürü kapısı açık sınıf önünden geçmem gerekti :D Ya of, çok komikti ya, sahiden. Yani normalde balık falan kokmuyordum. Ama kediler en küçük molekülleri bile tespit ettiler.
Bir diğeri de tipinden hiç göstermese de gizli ve çılgın bir İron Maiden fanatiği olan sevgilimin laptop'ını ödünç almam, müzik çalarken, kapağı kapatmak süretiyle uyku modunda bırakması, ders anlatmak için kapağı kaldırdığımda, slaytlar için, sınıfı en yüksek ses heavy metal doldurması, öğrencilerle bir süre alık alık birbirimize metal müzik eşliğinde bakmamız, ve en son benden "HEll yeah!" ünleminin çıkması :(
Bir de arıdan korkan erkek bir öğrencinin sınav sırasında camdan dışarı atlaması var. O sahneyi sahiden unutamıyorum.
Bir diğeri de tipinden hiç göstermese de gizli ve çılgın bir İron Maiden fanatiği olan sevgilimin laptop'ını ödünç almam, müzik çalarken, kapağı kapatmak süretiyle uyku modunda bırakması, ders anlatmak için kapağı kaldırdığımda, slaytlar için, sınıfı en yüksek ses heavy metal doldurması, öğrencilerle bir süre alık alık birbirimize metal müzik eşliğinde bakmamız, ve en son benden "HEll yeah!" ünleminin çıkması :(
Bir de arıdan korkan erkek bir öğrencinin sınav sırasında camdan dışarı atlaması var. O sahneyi sahiden unutamıyorum.
- shadowcat (05.08.16 20:23:49 ~ 20:35:27)
1