I have no ile I dont have arasında bir fark var mı?
...yardımsever bir arkadaş şu liriğin çevirisini yapabilir mi? En azından birinci kıtasını... Şimdiden teşekkür ederim.
Aslında derdim şu şarkıdaki mevzuyu anlamak: www.youtube.com
Πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει,
να 'χει μάτι που καρδιά να σφάζει,
να 'χει το καμάρι σου κι όλη αυτή τη χάρη σου
και τη βελουδένια την ελιά σου.
Να 'χει το καμάρι σου κι όλη αυτή τη χάρη σου
πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει.
θα σου δώσω πλούτη κι αν γυρέψεις,
μη με διώχνεις θα με καταστρέψεις,
πάρε με στα χέρια σου, τ' άσπρα περιστέρια σου
την καρδιά μου μ' άλλην δε θ' αλλάξεις.
Πάρε με στα χέρια σου, τ' άσπρα περιστέρια σου
πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει.
Πες πως μ'αγαπάς κι ας είναι ψέμα,
ρίξε μου κουκλί μου ένα βλέμμα,
μη μ' αφήνεις μόνο μου, γιάτρεψε τον πόνο μου
πλούτη και αν δεν έχω τι πειράζει.
Μη μ' αφήνεις μόνο μου, γιάτρεψε τον πόνο μου
πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει.
Aslında derdim şu şarkıdaki mevzuyu anlamak: www.youtube.com

Πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει,
να 'χει μάτι που καρδιά να σφάζει,
να 'χει το καμάρι σου κι όλη αυτή τη χάρη σου
και τη βελουδένια την ελιά σου.
Να 'χει το καμάρι σου κι όλη αυτή τη χάρη σου
πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει.
θα σου δώσω πλούτη κι αν γυρέψεις,
μη με διώχνεις θα με καταστρέψεις,
πάρε με στα χέρια σου, τ' άσπρα περιστέρια σου
την καρδιά μου μ' άλλην δε θ' αλλάξεις.
Πάρε με στα χέρια σου, τ' άσπρα περιστέρια σου
πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει.
Πες πως μ'αγαπάς κι ας είναι ψέμα,
ρίξε μου κουκλί μου ένα βλέμμα,
μη μ' αφήνεις μόνο μου, γιάτρεψε τον πόνο μου
πλούτη και αν δεν έχω τι πειράζει.
Μη μ' αφήνεις μόνο μου, γιάτρεψε τον πόνο μου
πού να βρω γυναίκα να σου μοιάζει.
tureng, zargan gibi kaliteli almanca-türkçe sözlük sitesi var mı ?
almanca - ingilizce de olur
almanca - ingilizce de olur
tesadüfen fb'ye eklemiş mısırlı, türkçe kursuna giden birisi var. "Anma arkadaş" şarkısını paylaşmıştım, hoşuna gitmiş. anlamını soruyor.
ben bana bayağı komik gelen eksik bir çevirme yaptım ama doğrusunu da merak ettim. nasıl çevirelim şu şarkıyı?
*****
bir sevgili uğruna
sen de benim gibi
yanma arkadaş
o yaşlı gözlerine, o yalan sözlerine
kanma arkadaş
giden gelir mi sandın,
aldandın boşa yandın,
bırakıp gitti seni
niçin ismini andın
anma arkadaş, anma arkadaş
bir gün geri gelecek,
senden af dileyecek
sanma arkadaş
yırt at gitsin resmini
unut artık ismini
anma arkadaş
ben bana bayağı komik gelen eksik bir çevirme yaptım ama doğrusunu da merak ettim. nasıl çevirelim şu şarkıyı?
*****
bir sevgili uğruna
sen de benim gibi
yanma arkadaş
o yaşlı gözlerine, o yalan sözlerine
kanma arkadaş
giden gelir mi sandın,
aldandın boşa yandın,
bırakıp gitti seni
niçin ismini andın
anma arkadaş, anma arkadaş
bir gün geri gelecek,
senden af dileyecek
sanma arkadaş
yırt at gitsin resmini
unut artık ismini
anma arkadaş
...yardımsever bir arkadaş şu ibarenin türkçesini benim için yazabilir mi:"gacela del amor que no se deja ver"?
Teşekkür ederim şimdiden.
ve hatta şu şiiri:
Solamente por oír
la campana de la Vela
te puse una corona de verbena.
Granada era una luna
ahogada entre las yedras.
Solamente por oír
la campana de la Vela
desgarré mi jardín de Catagena.
Granada era una corza
rosa por las veletas.
Solamente por oír
la campana de la Vela
me abrasaba en tu cuerpo
sin saber de quién era.
Sonsuz saygılar.
Teşekkür ederim şimdiden.
ve hatta şu şiiri:
Solamente por oír
la campana de la Vela
te puse una corona de verbena.
Granada era una luna
ahogada entre las yedras.
Solamente por oír
la campana de la Vela
desgarré mi jardín de Catagena.
Granada era una corza
rosa por las veletas.
Solamente por oír
la campana de la Vela
me abrasaba en tu cuerpo
sin saber de quién era.
Sonsuz saygılar.
en.wikipedia.org
In the evening, a young man named Corley is walking with his friend Lenehan and telling him about a woman he has seduced. His attitude towards her is clearly scornful, and he is happy to relate that she pays his tram fare and has brought him cigars stolen from the house where she is a maid. Corley considers the arrangement superior to when he used to take women out and spend money on them. A rendezvous has been arranged with the woman. As Corley meets her, Lenehan appraises her at a distance, yielding an unflattering description of her physical attributes. Over a supper of peas, Lenehan thinks enviously of Corley and contemplates his own lack of achievement at the age of thirty-one. He dreams of settling down with a "simple-minded" woman. After eating, Lenehan wanders around a bit more before meeting up with Corley at a previously arranged time. Corley presents him with a gold coin that he has just swindled from the woman, or that the woman stole from her employer on his behalf. Unbeknownst to the reader until now, the pair have been planning to do this all along.
Ben sonunu anlamadım, anlatmak istediğini de. Ne demeye getirmiş ki? Acaba bu hikayenin bir özeti mi sadece? Pair dediği ne, arkadaşlar mı yoksa Corley ve sevgilisi mi? Neyi planlıyorlarmış? Corley ve kadın arkadaşa altın parayı vermeyi mi planlamış? Corley ve arkadaşı kadından parayı almayı mı planlamış? Neymiş anlamadım ki nolduğunu.
Not: Hikayenin kendisi ingilizce, o yüzden umarım içerik ingilizce diye duyuruyu silmek gibi bir işgüzarlık yapmaz birileri.
In the evening, a young man named Corley is walking with his friend Lenehan and telling him about a woman he has seduced. His attitude towards her is clearly scornful, and he is happy to relate that she pays his tram fare and has brought him cigars stolen from the house where she is a maid. Corley considers the arrangement superior to when he used to take women out and spend money on them. A rendezvous has been arranged with the woman. As Corley meets her, Lenehan appraises her at a distance, yielding an unflattering description of her physical attributes. Over a supper of peas, Lenehan thinks enviously of Corley and contemplates his own lack of achievement at the age of thirty-one. He dreams of settling down with a "simple-minded" woman. After eating, Lenehan wanders around a bit more before meeting up with Corley at a previously arranged time. Corley presents him with a gold coin that he has just swindled from the woman, or that the woman stole from her employer on his behalf. Unbeknownst to the reader until now, the pair have been planning to do this all along.
Ben sonunu anlamadım, anlatmak istediğini de. Ne demeye getirmiş ki? Acaba bu hikayenin bir özeti mi sadece? Pair dediği ne, arkadaşlar mı yoksa Corley ve sevgilisi mi? Neyi planlıyorlarmış? Corley ve kadın arkadaşa altın parayı vermeyi mi planlamış? Corley ve arkadaşı kadından parayı almayı mı planlamış? Neymiş anlamadım ki nolduğunu.
Not: Hikayenin kendisi ingilizce, o yüzden umarım içerik ingilizce diye duyuruyu silmek gibi bir işgüzarlık yapmaz birileri.
yine karbonlu marbonlu bişey çeviriyorum ve soru şu;
35.000 million metric tons gibi bir şey geçiyor;
bunu 15 milyar metrik ton diye çevirebilir miyiz? yoksa bu biraz acayip bir ölçü birimi olduğu için 35 bin milyon metrik ton mu denir?
tişikkirler.
35.000 million metric tons gibi bir şey geçiyor;
bunu 15 milyar metrik ton diye çevirebilir miyiz? yoksa bu biraz acayip bir ölçü birimi olduğu için 35 bin milyon metrik ton mu denir?
tişikkirler.
burdaki ösym binasından yds başvurusu yapabiliyor muyuz?
Başlık da e-posta başlığı gibi oldu ama idare edin.
Daha evvel YDS başvurusu yapmadım ilk kez yapacağım. Online yapabiliyor muyum? PTT şubelerinden yapabilmem mümkün mü?
Daha evvel YDS başvurusu yapmadım ilk kez yapacağım. Online yapabiliyor muyum? PTT şubelerinden yapabilmem mümkün mü?
halihazırda bir kurumda çalışıyorum
b seviyesinde belgem var
çalıştığım kurumu yazarsam başvuru sırasında ne olur?
ösym belgeyi kuruma mı gönderir?
mesela c veya kazara d alırsam girdiğim sınav elimde patlar mı?
b seviyesinde belgem var
çalıştığım kurumu yazarsam başvuru sırasında ne olur?
ösym belgeyi kuruma mı gönderir?
mesela c veya kazara d alırsam girdiğim sınav elimde patlar mı?
The reasoning behind her/him/their conclusion nedir ne demektir
mimarlar, inşaatçılar, mühendisler, akademikler bakın hele. bu "yaşam alanı" diye diye her yerde kafamızı yedikleri marka konutlar ve konsept evler var ya, hah işte bu "yaşam alanı" tabirinin ingilizce literatürde bir karşılığı var mı?
in the long history of the world, only a few generations have been granted the role of defending freedom in its hhour of danger.
1- bu cümledeki granted ne anlama geliyor imtiyazlı/verilmiş 'in dışında bir anlam var mı?
2- its dropped from consideration. ne demek hacılar?
1- bu cümledeki granted ne anlama geliyor imtiyazlı/verilmiş 'in dışında bir anlam var mı?
2- its dropped from consideration. ne demek hacılar?
kalbinizden baslayip dunyalari fethetmek icin geliyor. İngilizce olarak nasıl derim
Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde en fazla mahkûm edilen ülkeler sıralamasında ilk sıradadır.
merhaba arkadaşlar,
daha önce kpds, ales vs. hiçbir sınava girmedim, ilk defa yds'ye girmek için yapmam gerekenleri araştırdım biraz ama sizlere de bir sorayım istedim, vardır benim gibi ilk defa bu sınava girecek ve başvuru işlemlerini halletmiş birisi, özet geçerse benim de içim rahat eder, kısa zamanda hallederim işimi, malum son 2 gün başvuru için..
şimdiden çok sağolun..
daha önce kpds, ales vs. hiçbir sınava girmedim, ilk defa yds'ye girmek için yapmam gerekenleri araştırdım biraz ama sizlere de bir sorayım istedim, vardır benim gibi ilk defa bu sınava girecek ve başvuru işlemlerini halletmiş birisi, özet geçerse benim de içim rahat eder, kısa zamanda hallederim işimi, malum son 2 gün başvuru için..
şimdiden çok sağolun..
bir medikal dokümanın ingilizce'den türkçe'ye çevrilmesi için teklif aldım ama bu konudaki fiyatları bilmediğim için nasıl bir teklif vereceğimi kestiremedim. ingilizce-türkçe çevirinin sayfası ne kadardır, yardımcı olabilir misiniz lütfen?
medikal çeviri olduğunu (makale değil) göz önünde bulundurun lütfen - buradan ne cevap çıkarsa aşağı yukarı öyle bir şey söyleyeceğim :)
medikal çeviri olduğunu (makale değil) göz önünde bulundurun lütfen - buradan ne cevap çıkarsa aşağı yukarı öyle bir şey söyleyeceğim :)
Dostlar bana acilen Richard A. Musgrave'in The Theory of Public Finance kitabı lazım ancak Pandora'da yok.Başka hangi kitapçılarda bulabilirim?
bu bicagin uzerinde ne yaziyo, cevirebilecek var midir? sanirim osmanlica yazilmis (arapca olma ihtimali de vardir belki).
"adının hakkını verircesine", şöyle böyledir demek istiyorum. nasıl derim?
bu konuda her kafadan bir ses çıktığı kesin. ben sizden gerçek yanıtlar istiyorum, çeviri için nasıl bir ücretlendirme üzerinden çalışıyorsunuz? 1000 karakter 8 diyen var, sayfasına 12 isteyen var, bu fiyatlar arasında dağlar kadar fark var, bundan haberdar mısınız? istediklerinizi değil, veya talep edildiğini duyduklarınızı değil birebir kendi çalışıp aldığınız parayı soruyorum. yoksa ücretlerinizi piyasaya değil de kendi bütçenize göre mi değerlendiriyorsunuz? herkese güneşli bi hafta olsun.
internetten başvuru yapamıyorum, "Bu sınava ancak başvuru merkezlerinden başvurabilirsiniz, internet üzerinden başvuramazsınız!" uyarısı çıkıyor. Ankara-kızılay civarında yds başvuru merkezi var mı?
nasıl denir? hangi sıfatı kullanacağıma emin olamadım..
showy ?
showy ?
o günlerden yazmaya değer pek birşey hatırlamıyorum.
Bu cümlenin ingilizce çevirisini tam olarak yapabilir misiniz ?
Bu cümlenin ingilizce çevirisini tam olarak yapabilir misiniz ?
Bi kampanya sitesine üye oldum, hosgeldin hediyesi olarak "tell me more" uzaktan eğitim şeysinin bir senelik üyeliğini 59 liraya alabilirsiniz diyor. Sizce nasl? İşe yarar bişey mi merak ettim. Bişeye konsantre olmaya zorlanan biriyim. Sizce kendini böyle tarif eden biri için bu öğrenme modeli işe yarar mı?
İngilizce seviyemi belirlemenin saatler almayacak, güvenilir bir yolu var mıdır?
Merhaba,
İstanbul'da yaşayan, okuyan, çalışan vs yabancı insanlarla buluşmak, görüşmek, konuşmak üzere bildiğiniz bir platform, oluşum var mıdır?
busuu.com ve livemocha'ya biraz önce baktım ama ben burada kanlı canlı konuşarak yapmak isterim bu işi.
(Bu iş için belirli bir cinsiyet tercihi yoktur.)
İstanbul'da yaşayan, okuyan, çalışan vs yabancı insanlarla buluşmak, görüşmek, konuşmak üzere bildiğiniz bir platform, oluşum var mıdır?
busuu.com ve livemocha'ya biraz önce baktım ama ben burada kanlı canlı konuşarak yapmak isterim bu işi.
(Bu iş için belirli bir cinsiyet tercihi yoktur.)
çevirirseniz sevinirim.
he plays football (simple present tense)
he is playing football now (present continuous tense)
he will play football next year (future tense)
he will be playing football tomorrow (future continuous tense)
he played football yesterday (simple past tense)
he was playing football (past continuous tense)
he has played football (present perfect tense)
he has been playing football for two years (present perfect continuous)
he had played football (past perfect tense)
he will have played football (future perfect tense)
he will have been playing football (future perfect continuous)
he had been playing football (past perfect continuous)
bunlar doğru mudur?
he is playing football now (present continuous tense)
he will play football next year (future tense)
he will be playing football tomorrow (future continuous tense)
he played football yesterday (simple past tense)
he was playing football (past continuous tense)
he has played football (present perfect tense)
he has been playing football for two years (present perfect continuous)
he had played football (past perfect tense)
he will have played football (future perfect tense)
he will have been playing football (future perfect continuous)
he had been playing football (past perfect continuous)
bunlar doğru mudur?
Одиночество стало какой-то стыдной болезнью. Почему все так его боятся? Да потому, что оно заставляет думать...
Buradaki anlam nedir gençler:
all words have either an a, b or c letter.
a, b ve c'harflerinden sadece birisini mi içerir anlamı var?
Ya da böyle bir kural varken bir kelime, ikisini ya da üçünü birden de içerebililir mi?
all words have either an a, b or c letter.
a, b ve c'harflerinden sadece birisini mi içerir anlamı var?
Ya da böyle bir kural varken bir kelime, ikisini ya da üçünü birden de içerebililir mi?
ingilizcede sıkıntı yok ama içimdeki bir ses daha kibar ol, çok ince ol diyor
türklere yazarken bir sıkıntı yok, yabancıya karşı yazarken stres yapıyorum
şöyle bir konuyu dile getirisiniz,
iki ürün var, birini bunlar satıyor diğeride başka bir sistem
bu ürünle bu sistem arasında bağlantı var mıdır, daha önce bu konuda tecrübeniz var mıdır, varsa dikkat etmem gereken konuları yazın diyeceğim
utanmasam shall kullanacam mailde :) yukarıda konuyu nasıl yazabilirim ya, ikimizde eş rütbelerdeyiz, statu olarak benden iyidir, bu ülke sorumlusu benim dolayısıyla bana ihtiyaçları var ürün satmakla ilgili, ama benimde onlara ihtiyacım var teknik destek için. kendimi çok rica eden konuma düşürmek istemiyorum
türklere yazarken bir sıkıntı yok, yabancıya karşı yazarken stres yapıyorum
şöyle bir konuyu dile getirisiniz,
iki ürün var, birini bunlar satıyor diğeride başka bir sistem
bu ürünle bu sistem arasında bağlantı var mıdır, daha önce bu konuda tecrübeniz var mıdır, varsa dikkat etmem gereken konuları yazın diyeceğim
utanmasam shall kullanacam mailde :) yukarıda konuyu nasıl yazabilirim ya, ikimizde eş rütbelerdeyiz, statu olarak benden iyidir, bu ülke sorumlusu benim dolayısıyla bana ihtiyaçları var ürün satmakla ilgili, ama benimde onlara ihtiyacım var teknik destek için. kendimi çok rica eden konuma düşürmek istemiyorum
"Gönderdiğiniz dökümandaki istenilen kısımlar türkçeye çevrilmiştir."
sökeceğim ingilizceyi söz:) ama şimdi yardım lazım.
sökeceğim ingilizceyi söz:) ama şimdi yardım lazım.
Speed problem simplifying - Slow solution finding.
sorunu hızlı basitleştir - çözümü yavaş bul . şeklinde mi yoksa başka şekilde mi çeviriliyor?
sorunu hızlı basitleştir - çözümü yavaş bul . şeklinde mi yoksa başka şekilde mi çeviriliyor?
"Sonsuza kadar benimlesiniz" veya "her zaman yanımdasınız" Cumlesinin cevirisini yazar misiniz? Hangisi kulaga daha hos gelirse onu yazdiricam dovme olarak.
yeterli cevabı alamadığım için tekrar soruyorum. işim de acele biraz.
şimdiye kadar gelenler:
latince: Mecum es in aeternum
çince (mandarin): 你永远和我在一起
Rusça: Вы со мной навсегда.
Ukraynaca: Ви зі мною назавжди.
Hindi: तुम मेरे साथ हमेशा के लिए.
translate kullanmak istemiyorum yanlış çeviriyor çünkü. bildiğiniz garanti çeviriler olsun lütfen.
hangi dil olursa olsun farketmez.
teşekkürler.
yeterli cevabı alamadığım için tekrar soruyorum. işim de acele biraz.
şimdiye kadar gelenler:
latince: Mecum es in aeternum
çince (mandarin): 你永远和我在一起
Rusça: Вы со мной навсегда.
Ukraynaca: Ви зі мною назавжди.
Hindi: तुम मेरे साथ हमेशा के लिए.
translate kullanmak istemiyorum yanlış çeviriyor çünkü. bildiğiniz garanti çeviriler olsun lütfen.
hangi dil olursa olsun farketmez.
teşekkürler.
Merhaba
İngilizcede acil olarak sadece okuduğumu anlamaya ihtiyacım var.okuduğum şeyler de yabancı programlama kitapları vs.kelime bilgim idare eder durumda.10 kelimeli bi cümlenin 7-8 kelimesini anlasam da kafamda o cümleyi birleştiremiyorum.size hangisiyle uğraşıyım gramer mi öğreniyim kelime dağarcığımı mı arttırıyım
İngilizcede acil olarak sadece okuduğumu anlamaya ihtiyacım var.okuduğum şeyler de yabancı programlama kitapları vs.kelime bilgim idare eder durumda.10 kelimeli bi cümlenin 7-8 kelimesini anlasam da kafamda o cümleyi birleştiremiyorum.size hangisiyle uğraşıyım gramer mi öğreniyim kelime dağarcığımı mı arttırıyım
İngilizce guruları toplaşın.
iki grup arasındaki fark tamam ama although ve though arasında ne fark var? ne zaman hangisini kullanacağımıza nasıl karar veriyoruz, tercih meselesi mi yoksa dikkat edilmesi gereken birşey var mı? aynı şekilde despite ve in spite of arasındaki farkı da bi zahmet açıklar mısınız please..
iki grup arasındaki fark tamam ama although ve though arasında ne fark var? ne zaman hangisini kullanacağımıza nasıl karar veriyoruz, tercih meselesi mi yoksa dikkat edilmesi gereken birşey var mı? aynı şekilde despite ve in spite of arasındaki farkı da bi zahmet açıklar mısınız please..
Arkadaşlar, tam emin olamadım. Şu tamlamalardan hangisi doğru?
Brezilya'nın Yeni Milli Takımı
Yeni Brezilya Milli Takımı
Lütfen ama lütfen bunu sadece Türkçe imlasını, gramerini gerçekten iyi bilenler cevaplasınlar. Aslında tamlamayı metinde "Brezilya'nın yeni milli takım kadrosu" olarak yazdım ve sorun çözüldü. Ama bunu da merak ediyorum şimdi.
Yardımcı olanlara şimdiden çok teşekkürler...
Brezilya'nın Yeni Milli Takımı
Yeni Brezilya Milli Takımı
Lütfen ama lütfen bunu sadece Türkçe imlasını, gramerini gerçekten iyi bilenler cevaplasınlar. Aslında tamlamayı metinde "Brezilya'nın yeni milli takım kadrosu" olarak yazdım ve sorun çözüldü. Ama bunu da merak ediyorum şimdi.
Yardımcı olanlara şimdiden çok teşekkürler...
Merhabalar,
Şimdi elimizde şöyle bir cümle var:
"Today we live in a world in which the extended circulation of symbolic forms plays a fundamental and ever-increasing role."
Bu bir kitabın ilk cümlesi.
Ben bu cümleyi şöyle çeviremedim resmen:
"Bugün sembolik biçimlerin geniş kapsamlı dolaşımının temel ve gittikçe artan bir rol oynadığı bir dünyada yaşıyoruz."
Neresinden eğip büksem güzel bir şekilde ifade edemiyorum. "geniş çaplı bir biçimde dolaşımda olma halinin" mi demedim, özgün cümleden koparak "her yere yayılmış olmasının" mı demedim. Yok. Olmuyor. Okuyan kitabı eline alıp arkasına yaslandığında daha ilk cümleden "ne diyor bu ya" demesin diyorum. Yapamıyorum, neresinden tutsam aksıyormuş gibi geliyor.
Şunu güzel bir şekilde nasıl ifade edebilirim, fikri olan var mı?
Şimdi elimizde şöyle bir cümle var:
"Today we live in a world in which the extended circulation of symbolic forms plays a fundamental and ever-increasing role."
Bu bir kitabın ilk cümlesi.
Ben bu cümleyi şöyle çeviremedim resmen:
"Bugün sembolik biçimlerin geniş kapsamlı dolaşımının temel ve gittikçe artan bir rol oynadığı bir dünyada yaşıyoruz."
Neresinden eğip büksem güzel bir şekilde ifade edemiyorum. "geniş çaplı bir biçimde dolaşımda olma halinin" mi demedim, özgün cümleden koparak "her yere yayılmış olmasının" mı demedim. Yok. Olmuyor. Okuyan kitabı eline alıp arkasına yaslandığında daha ilk cümleden "ne diyor bu ya" demesin diyorum. Yapamıyorum, neresinden tutsam aksıyormuş gibi geliyor.
Şunu güzel bir şekilde nasıl ifade edebilirim, fikri olan var mı?
hastalık şu anda bulaşıcı mı değil mi ? nasıl derız
Merhaba,
hani şu ortacı aranıyor ilanlarında da sık sık gördüğümüz ortacının ingilizce karşılığını bilen var mı?
teşekkürler,
e.g.
hani şu ortacı aranıyor ilanlarında da sık sık gördüğümüz ortacının ingilizce karşılığını bilen var mı?
teşekkürler,
e.g.
Constructivists, critical theorists, postmodernists, and feminists necessarily incorporate normative considerations within the subjectivities and intersubjectivities that define their interpretive understandings.
Konstrüktivistler, eleştirel kuramcılar, postmodernistler ve feministler, ister istemez normatif düşünceleri, yorumlayıcı anlayışlarını tanımlayan öznel ve öznelerarası anlayışın bünyesine dahil ediyorlar.
diye çevirdim ben. subjectivities and intersubjectivities kısmı yordu biraz. bir el atın?
Konstrüktivistler, eleştirel kuramcılar, postmodernistler ve feministler, ister istemez normatif düşünceleri, yorumlayıcı anlayışlarını tanımlayan öznel ve öznelerarası anlayışın bünyesine dahil ediyorlar.
diye çevirdim ben. subjectivities and intersubjectivities kısmı yordu biraz. bir el atın?
ingilizcemi geliştirecek radyo tavsiyesi alabilir miyim? internet üzerinden dinleyeceğim.teşekkürler:)
Have them lay on the floor with their arm extended and slightly bent so that object you are using is at the middle joint of their fingers and when they extend (roll their palm forward) the object ends up at the bottom of their palm.
object dediği 20 cm'lik bir tahta çivi.
object dediği 20 cm'lik bir tahta çivi.
The goal is to put the ball in the hoop off the backboard.
They will have to spin the ball in so that when it comes of the backboard it will spin off and into the hoop
hoop: pota
backboard:arkalık
spin:döndürmek
ama cümleyi anlamadım. ne yapmaya çalışıyorlar?
They will have to spin the ball in so that when it comes of the backboard it will spin off and into the hoop
hoop: pota
backboard:arkalık
spin:döndürmek
ama cümleyi anlamadım. ne yapmaya çalışıyorlar?
Resimdeki örnekteki gibi Türkçe karşılığı olduğu halde yabancı kelimeyi kullanmak seçilebiliyor. Bu yüzden kişi, yabancı kelimenin anlamını bilmiyorsa karşı tarafın ne anlatmak istediğini anlayamayabiliyor ya da yanlış anlamlandırabiliyor. Günlük dilde sık kullanılan bu kelimelerden aklınıza gelenleri paylaşırmısınız.
Resimdeki haricinde sizinde aklınıza gelenler neler? Misal benim hemen aklıma " bencil-egoist " örneği geldi.
Resimdeki haricinde sizinde aklınıza gelenler neler? Misal benim hemen aklıma " bencil-egoist " örneği geldi.
A chorus of women are borne from the movements of a single dancer in this dreamlike "pas de trente-deux."
this dream like "pas de trente-deux" kısmı nasıl çevrilir? burda ki "pas de trente-deux" ne anlama geliyor?
this dream like "pas de trente-deux" kısmı nasıl çevrilir? burda ki "pas de trente-deux" ne anlama geliyor?
"what a leader learns after you've learned it all counts most of all"
tam olarak ne diyor?
tam olarak ne diyor?