her şey bundan 8 yıl öncesinde başladı. bir kız arkadaşım vardı. kız arkadaş dediysem sevgili değil arkadaşım ancak benim için çok özel birisiydi yani çok yakın bir arkadaşımdı ve bende onunda aynısını hissettiğini düşünüyordum, neyse. aramızdan hiç su sızmazdı o bana en özeline kadar anlatırdı, aynı şekilde bende ona anlatırdım. zor zamanlar geçirdi, sevgilisinden büyük kazık yedi, sosyal çevresinden dışlandı, hastalıklar geçirdi, arkadaşları bıraktı, ailesiyle problemler yaşadı ancak yanından bir tek ben ayrılmadım. daima yanında durdum, destek oldum. nerede ihtiyacı varsa ben orada oldum. zor zamanları atlatmasına, psikolojisini düzeltmesine yardımcı oldum. düştüğünde yere değmeden ben tuttum kendisini. bunları da ilk defa şu anda birilerine anlatıyorum, yanlış anlaşılmasın bunu hiçbir zaman hiç kimseye anlatmadım kendisinin de yüzüne vurmadım. onun için yapabileceğimin hiçbir sınırı yoktu ve hala yok aslında. şu anda bir şeye ihtiyacı olduğunu öğreneyim durmam giderim yanına. aynı yaştaydık ancak benim için bir kız kardeş gibiydi. dedim ya onun için yapabileceklerimin sınırı yoktu, öyle seviyordum onu. aksi ya hala unutmadım aslında, içimde o yüzden acıyor. sonra bir gün aramıza mesafe girdi. uzak bir şehirde bir okul kazandı ve gitti. hayatı gözle görülür bir biçimde değişti ve nispeten düzelmeye başladı. onun için çok mutlu oldum. telefonda görüşmeye devam ettik. geldiğinde görüştük. telefondan hayatını, olduğundaysa dertlerini anlatıyordu. bir gün telefonda tartıştık. hatam vardı aslında, dedim ya kardeşim gibi gördüğüm için hayatına karışıyordum ister istemez. konuşmanın sonunda bir cümle kurdum 'beni x'le karıştırma' dedim yanlış anladı, ters yaptı. daha fazla birbirimizi kırmayalım diye daha sonra konuşuruz dedim kapattık telefonu. kapatış o kapatış bir daha aramadı. bekledim arar diye, aramadı. kızgındım, farkeder hatasını arar dedim aramadı. böyle böyle 1 yıl geçti aradan. kızgınlık ve alışkanlıkla geçti o bir yıl. en sonunda bir gece dayanamadım ve özür dolu bir mesaj attım kendisine. her şeyi kabul ettim ve üstüme aldım.
bir söz var "Özür dilemek, sizin haksız olduğunuz, Karşı tarafın haklı olduğu manasına gelmez. Karşınızdaki insana verdiğiniz değerin egonuzdan yüksek olduğunu ifade eder'' egosu yüksek bir insan olmama rağmen o benim için çok daha değerli olduğundan özür diledim. ancak o bana artık eskisi gibi olamayacağımızı söyledi. içimden o gün bir şeyler koptuğunu hissettim, çok üzüldüm aynı zamanda da köpürdüm. sinir ve sitem dolu uzun bir mesaj attım ve bir daha da ne aradım ne mesaj attım. 2 yıl geçti konuşmamızdan ve hala kırgınım kendisine ve üzgünüm. zaman zaman hatırlıyorum ve kendimi kötü hissediyorum. ihanete uğramış hissediyorum ve bunu yakıştıramıyorum.

benim için hiçbir zaman ne zamanın ne de mesafenin bir önemi olmamıştır. 1 yıl geçmiş olsa da aradan karşı karşıya gelsek sanki dün görüşmüş gibi kaldığım yerden devam edebilirim. o mesajı gönderdiğim zamanda da hissettiğim buydu ancak onun için bu böyle olmamış.

zaman gerçektende dostluğu zedeler mi? bu, bu kadar kolay mı? geçmiş bu kadar kolay silinebilir mi? onun için yaptıklarımı bu kadar kolay unutabilir mi? benim istediğim sadece arkadaşlığıydı, başka bir şey değil...

 

8 yıl önce başladı demişsin, son üç yıldır görüşmüyorsanız da beş yıl kadar uzun bir süre yakın bir arkadaşlığınız olmuş. azımsanacak bir zaman dilimi değil, genelde bu tür arkadaşlıklar, senin de dediğin gibi, kaldığı yerden devam eder hep. bence arkadaşın ayıp etmiş. sonuçta ne kadar ağır tartışsanız bile bir anda silinip atılabilecek bir dostluk değilmiş sizinki anlattığına göre. ama bence şöyle de bir durum var: fedakarlık yapan hep sen olmuşsun. hani zor zamanlardan geçti hep yanında oldum, hep destekledim, onun için her şeyi yapardım vs. demişsin. peki o da aynı şekilde mi hissediyordu/düşünüyordu? araya mesafe girer, eskisi gibi sık görüşemezsiniz, o sıkı fıkılık biraz gevşer anlarım ama, bir tartışma sonrasında bir yıl boyunca aramıyor sormuyorsa halinden, ortamından gayet memnun demektir. bencillik bence yaptığı.

lolita

istemesemde bende aynı şeilde düşünüyorum. benimle ilgili benim onun için hissetiğim gibi hissetmiyormuş demek diyorum. bana ihtiyacı kalmadı ve ilk fırsatta bıraktı. ama işte varsa haklı bir yanı görmek istedim. bilmiyorum doğru olan onun yaptığı olsun istedim..

bilemiyorum altan

ya bence sen gizli gizli aşık olmuşsun da kendinden bile saklıyosun bu durumu :/

littlejack

üzüldüm panpa. her eve lazım olan bir arkadaş tipisin XD ama yapabileceğin de bir şey yok. senin ona karşı hissettiklerini o da sana karşı hissediyor muydu bilemiyorum. belki de hissetmedi ki bunca zamandır tınlamamış. takma kafanı. bir iki tartışma ile insanlar aralarına bu kadar mesafe sokmamalı. hızlıca barışamamışsınız. bundan sonra da olmaz.

glamdr1ng

siradan bir arkadas icin, hele olaylarin uzerinden 3 yil gecmis bu kadar uzun bir yazilmaz.

@littlejack +1

bim tribi

içim acıyor hala, elimde değil. 3yıl, böyle söyleyince farkettim aradan geçen zamanı. cidden, siz dile getirene kadar bana o kadar geçmiş gibi gelmiyordu. sanki daha yeni knuşmuşuz gibi hissediyordum

bilmiyorum belki ben kabul etmek istemiyorum ama kabul edemiyorum. hani soruyorum biri de çıksın 'haklıymış o' desin diye uğraşıyorum belki de ama haklısınız, sıkıldı ve bahane buldu.

işte bu benim hayatımın özeti aslında. uğraşıyorum, didiniyorum, bir şeyler olması için gayret ediyorum ancak dönüp arkamda ne biriktiğine baktığımda koca bir boşluk görüyorum. üzüldüğüm şey birazda bu...

bilemiyorum altan

bazı arkadaşlıklar birden biter bazılarındaysa yıllarca görüşmezsin sonra bıraktığın gibi devam edersin. tek bir kalıba sokulamıyor insan ilişkileri. sizinki 1.si gibi görünüyor.

ben de bir arkadaşımla arkadaşlığımı bitirdim. aradan çook zaman geçse de hala çok kızgınım ona ama tek kelime konuşmak da istemiorum. benim hemcinsimdi, arkadaşların yazdıkları gibi arada aşk falan yok.

senin bu kadar üzerine düşmen de arkadaşlığınıza çok çok emek ve değer vermiş olman bence. onun yanında durmaya çalışmışsın, hep desteklemişsin ve senden bu kadar kolay vazgeçebilmiş. bu seni hem kızdırıyor hem incitiyor anladığım kadarıyla. hissettiklerin çok normal.

arkadaşlığınızı unutup o kısmı artık kapatmalısın. üzerinde düşünme, neyi yanlış yaptığını sorgulama. tekrar konuşmaya başlasanız bile eskisi gibi olmayacak.

sayns

jrr, sayns +1

air

Benzer bir olay da benim başıma geldi, senin çok net bu kıza aşık olduğunu düşünüyorum. Ama maalesef arkadaşının hisleri seninle aynı değil, hatta yakın arkadaşlığı bile bir kalemde silip atmış, yazmamış etmemiş. Kısacası sen aşık olduğun için arkadaşlığın o yakın ve özverili tarafı olmuşsun, o ise bencil tarafı. Son cümlen de hiç samimi değil, senin istediğin sadece arkadaşlığı falan değil. Zaten arkadaşlığınız döneminde de onun bencil tarafını görmemenin sebebini yukarıda yazdım.

osurdum

başlığı ilk gördüğümde ilk olarak cinsiyetlerinizi merak ettim. ki tahmin ettiğim gibi çıktı.

eksisozluk.com

kızı fazla sevmişsin. değer vermişsin. belki de sevgililerinden fazla önem verdin. kadınlar görmüyorlar böyle şeyleri, görmek istemiyorlar. ha ben aşık olduğunu düşünüyorum da temizmiş galiba hislerin. belki de fazla temiz, cinsiyet kalmamış.

piç değilsin ona karşı, art niyet gütmüyorsun, hep yanındasın. sevmez kadınlar böyle tipleri. friendzone lvl 1000 yapmış abla seni de farkına varmamışsın galiba kafanda aşık olduğunu kendine yediremediğin için.

olmaz aynı şekilde.

nerden mi biliyorum? başıma geldi :)


kadına arkadaş mı yok hem aga türkiyede. değer vermiyorlar yani arkadaşlıkmış şeymiş. günde 40 kişi mesaj atıyo zaten, arkadaşmış şeymiş umurlarında değil. ha onlar sevişmek için mesaj atıyorda, zaman geçirebileceği, kafasını sikebileceği birileri her zaman var onlar için. kadınlar da haklı.

jangling jack

zaman değilse de insanların yaşadığı değişimler etkiliyor.

arkadaşının sana olan bakışı değişmiş belli ki. şimdi bugün konuşmaya başlasanız asla eski samimiyeti yakalayamayacaksın, karşındaki insan senin hatıranda kalan insan olmaktan uzak olacak. sana yabancılaşmış halini görmen ise ancak üzüntüne üzüntü katacak.

boşver gitsin derim.

arma aski
1

mobil görünümden çık