onların oyunu onların kuralları.
girmek isteyen kurallara uymayı bilecek.
musluman ve hristiyan diye ayirmak lazim.
muslumanlar alinmiyor ve alinmayacak zaten.
hristiyan olanlar da ekonomik sartlari sagladigi takdirde alinacak. gun itibariyle kisa ozet bu.
bir şirketi satınalmak gibi. eğer şirkete ucuza bir iş yaptıracaksa, taşeron mantığı ile normalden daha ucuza bir sektörden gelir elde edecekse onu (satın) alır. bu yiyecek olur, hammadde olur, işçilik olur..
Türkiye'yi almaya korkuyorlar. Almanya'nın ağırlığı çok fazla AB'de. Hatta şu son dönemlerde Almanya = AB diyebiliriz. Bir kaç kuzey ülkesiyle birlikte AB'deki adam akıllı ülkeleri oluşturuyorlar. Türkiye'nin de yükselme ve bu birlikle birlikte ciddi bir güç kazanma ihtimali var. Bu yüzden bence bu ülkeler ve Almanya Türkiye'ye karşı cephe alıyorlar. Şu anki rolünü yeterli görüyorlar.
ekonomik açıdan detaylı ve yerinde tespit yapacak duyurucular muhakkak olacaktır, ben başka bir açıdan yazmak istiyorum; Avrupa birliğine üye pek çok ülkenin iktidar parti üyeleri Türkiye'ye onay ( destek ) vermeleri halinde oy kaybına uğrayacaklarını ( tepki alacaklarını) da biliyorlar. Çünkü halk, olaya ekonomik açıdan değil, kültürel açıdan bakıyor. Turizm ve internet geliştikte kendisi Türkiye'ye gidip görmeyenin bile artık bir komşusu, akrabası vs. gelmiş ve anlatmış oluyor, internette görüyorlar, benim eşim ispanyol, İstanbul'da 2 sene yaşadık, (ki nispeten kalbur üstü denilen semtleri gördü sadece) o bile Türkiye girmemeli görüşünde. Avrupa birliği vatandaşı için mukayese kriteri ne ekonomi aslında ne din.. "benim İstanbul'da gördüğüm o kaldırıma park edip kırmızıda geçen, şortlu karıma yiyecek gibi bakıp sırıtan, kavga eden, vs. vs. adam ülkeme elini kolunu sallaya sallaya gelmesin" olay bu kadar, Avrupa'nın birkaç farklı sehrinde yaşamış ve çokça bununla ilgili konuşmaya katılmış biri olarak benim bildiğim bu. haksız olduklarını ise düşünmüyorum.
"İstemiyoruz" diyen genelde halk oluyor. Devletler ise alıp alıp, ekonomik bir sıkıntı olursa da sömürüyorlar. Şu an Almanya, Yunanistan'ın bisürü borcunu silmiş görünebilir ama iç işlerine karışarak 30 sene kendine bağımlı yapmasını da başardı.