Yani böyle fiziki zorluktan ziyade irrite edici olduğu için hayatta yapmam bu işi dediğiniz meslek nedir?
Örnek olarak “beni kan tutar, ceset görmeye bile dayanamam” deyip asla bir doktor olamam ya da spesifik olarak cerrah olamam diyebiliriz. Ama ölüm riski çok fazla ve ağır iş olduğu için maden, inşaat işçisi olmam cevabı geçersiz. İstisna olarak ağır şartları olsa dahi mühendislik dallarının tümü geçerli.

Benim cevabım ise pazarlama olurdu. Böyle birilerine allayıp pullayıp bir ürünü laflar döküp satmaya çalışmak çok irrite gelir. Bu yüzden ticaret yapabilecek biri de değilim mesela.

 

Yükselik korkusunu tetikleyecek meslekler bana uymazdı mesela. pilotluk, belki inşaat mühendisliği, vb. onun dışında asla yapmam dediğim iş yok sanırım. ama sanırım mühendislikler gibi doğrudan pratik işlerden ziyade teoriyle daha haşır neşir olan meslekleri tercih ederdim.

osuran imam

Devlet memurluğu. İnsanı insan yapan her şeyden yoksun, mevzuatsız nefes alamayan, sırtını devlete dayayıp yaptığı hiçbir şey için vatandaşa hesap vermeyen insan topluluğu.

bruce mclaren

Bankacilik. Sikimsonik iliskiler, anti samimiyet, adaletsizlik

tunaktunaktun

polis,zabıta,avukat,bankacı,muhasebeci vs vs uzar gider bu liste ama kısacası dışarda olmayı seviyorum ve kendi işimi bırakıp dışarda olacağım işler yapmaya başladım. keyif alıyorum aç kalmıyorum mutluyum

gündüz m

İnsan ilişkileri/müşteri ilişkileri olan işler insanların ben haklıyım musteriyim tavri insani deli eder

basond

yerinde sayma imkanının olmadığı, varlığını sürdürmek için daimi olarak yükselmen gereken ve bunu da birilerinin üstüne basarak yapman gereken bilimum beyaz yakalı mesleği. Ayrıca polis, zabıta, güvenlik görevlisi vs.

evandro roncatto

Pazarlama

eipcack

Polis, hemşire, bankacı

jacque

Müşteri ilişkilerinin yoğun olduğu ve kapris çekmemi gerektiren her türlü iş, çünkü insan ilişkilerim iyi değil, kimsenin nazıyla da oynayamam. Şu anki işimde zaman zaman müşteri kaprisine maruz kalıyorum, kara cahil yobaz müşterilerle muhatap olduğum da oluyor, sık olmamasına rağmen yetiyor da artıyor bile, her gün işimde bunu yapıyor olmaya dayanamazdım.

Sonra muhasebecilik gibi sıkıcı işler de istemezdim, çünkü sıkıcı, yani uzun süre aynı yerde oturup aynı şeyi yapamıyorum içim daralıyor.

pati

satış.

ofise dış firmalardan insanlar şöyle mallarımız var düşünür müsünüz diye geldikçe üzülüyorum böyle hayat mı geçer diye. dilenci muamelesi falan değil asla. aldıkları primlerle, altlarındaki tatile giderken bile kullanmaları serbest sınırsız beleş yakıtlı araçlarla şartları çok iyi. ama işte.

onemoremile

sağlık çalışanı; doktor, hemşire, hastabakıcı, banko görevlisi, aklına ne gelirse.

hem o kadar insanın kaprisini çek, hem canlısıyla hem ölüsüyle uğraş, çocuğun hastayken nöbet tut, elinde reçetesiyle gelene katlan, terini kokla, bokunu temizle, hem de kuş kadar maaş al.

gece gündüz çalış, kimse kıymetini bilmesin. hayatta yapmak istemem.

babilbaligi

ben de pazarlama yapamam, insanlara yalan dolan söyleyip umut vaat etmek istemem. avukat, emlakçı, pazarlamacı, bankacı... sahte samimiyet işleri bana göre değil.

mikahakkinen

Sağlık çalışanı, bankacı, bir de insanların kişisel bakımlarını sağlayan işler (kuaför, manikürcü, epilasyoncu gibi)

aquarium

çiftçilik

nickini degistiren yazar

çağrı merkezi çalışanı.

nickini degistiren yazar

Diş hekimliği.

Kişisel hijyeni şaibeli bir sürü insanın ağzıyla uğraşıyorsun, asla yapamayacağım bir şey.

marla is in my head

sağlıkla ilgili herhangi bir meslek. öğretmenlik.

catch the arrow
1

mobil görünümden çık