bunu bulamıyorum. şöyle aynı çekimden bir foto var direkt karşımıza çıkan (cdn.smehost.net
) ama bahsettiğim foto bundan biraz daha farklı, sakallı herif solistin bize göre sağında mesela. spotify linkini de koyayım orada kapaktaki fotoğrafı diyorum open.spotify.com

çok ciddi uyku problemleri yaşıyorum, bunun için direkt bir bölüm yok sanırım (olan hastane varsa da ben bilmiyorum en azından) ama nörolojiye gidip söyleniyor olması lazım. ankara'da bu konuyla ciddi şekilde ilgilenen işinin ehli bir hastane ya da doktor bilen var mı?
soruyorum çünkü rastgele bir yere gitsem olacak olan muhtemelen şu: birkaç test yapıcaklar değerlerim normal çıkacak ve en sonda internette de bulunabilicek bir takım şeyler önerip göndericekler. bunu istemiyorum çünkü birçok şeyi denedim zaten ben.
soruyorum çünkü rastgele bir yere gitsem olacak olan muhtemelen şu: birkaç test yapıcaklar değerlerim normal çıkacak ve en sonda internette de bulunabilicek bir takım şeyler önerip göndericekler. bunu istemiyorum çünkü birçok şeyi denedim zaten ben.
benim için ricky gervais ve louis ck ayrı bir seviyede. onların seviyesine yakın daniel sloss ve jim jefferies var, bo burnham'ı da farklı tarzıyla seviyorum. 6. olarak da biraz overrated bulsam da yine de beğendiğim dave chapelle'i sayarım. diğer izlediklerim açıkçası çok da sevdirmedi kendini tamam bazıları 3-5 güldürüyor yine ama 1 saatte 3-5 kere burundan sesli nefes verme şeklinde gülmek çok da değmiyor bence. sizin favorileriniz ve önereceğiniz stand upçılar ve şovları nelerdir?
diğer izlediklerim (hepsinin 1 gösterisini izledim sadece):
anthony jeselnik - eh işte
ali wong - eh işte
jimmy carr - eh işte
joe rogan - beğenmedim
john mulaney - beğenmedim
patton oswalt - beğenmedim
aziz ansari - hiç beğenmedim
diğer izlediklerim (hepsinin 1 gösterisini izledim sadece):
anthony jeselnik - eh işte
ali wong - eh işte
jimmy carr - eh işte
joe rogan - beğenmedim
john mulaney - beğenmedim
patton oswalt - beğenmedim
aziz ansari - hiç beğenmedim
1 hafta önce işkur'un sitesinden online başvuru yapmıştım ama hala bir dönüş yok, başvuru durumunu görebildiğimiz bir sayfa falan da yok malum. ne kadar sürede cevap geliyor bu başvuruya?
daha önce kullanmamıştım über'i hiç, aşı kampanyasından dolayı kullanmak istedim yarın aşıya giderken. önceden rezervasyon yapmaya çalıştım olmuyor ("hata: talep üzerine araç çağırmayı deneyebilir veya farklı bir alım konumu seçebilirsiniz" diye uyarı çıkıyor), şimdi baktığımda yakınlarda 3-4 taksi gözüküyor ama. bi de yarın randevu öncesi deneyeyim diyorum da hemen diye çağırsam bir uber taksi ne kadar zamanda gelir maksimum? ona göre bir saatte çağırayım.
bir de hata vermesinin sebebi ne olabilir yakınlık olabilir mi? hastaneye şu havada yürümek öldürür insanı ama arabayla da 5 dk civarı sürer diye tahmin ediyorum kısa mesafe yani. o yüzden hata vermiş olabilir mi?
bir de hata vermesinin sebebi ne olabilir yakınlık olabilir mi? hastaneye şu havada yürümek öldürür insanı ama arabayla da 5 dk civarı sürer diye tahmin ediyorum kısa mesafe yani. o yüzden hata vermiş olabilir mi?
malum düğün sezonu açıldı, yıllar sonra düğüne gidicem ben de ve giyim konusunda kararsızım. düz takım giymeyeceğim ama nasıl gitsem bilemedim, blazer ceketli sporumsu bir kombin düşünüyorum kendi kendime. beyler siz nasıl şeyler giyiyosunuz giydiklerinizin fotosu linki vs. atarsanız fikir verme açısından çok iyi olur. foto yoksa da betimleyebilirsiniz tabi, ayrıca parçaların markalarını söylemeniz makbule geçer erkek giyimde marka bilgim zayıf biraz, fazla giymediğimden.
beyler dedik ama kadınlar da bildikleri, sevdikleri şeyleri paylaşırlarsa o da olur tabi.
not: beyaz gömleğim var, çok beğenilen bir grimsi haki yeşil pantolonum var, krem rengi gibi beyazımsı pantolonum var bunları kullanarak da bi şeyler yapabilirim veya sıfırdan da olabilir. en azından yeşil pantolonu kullanasım var ama.
beyler dedik ama kadınlar da bildikleri, sevdikleri şeyleri paylaşırlarsa o da olur tabi.
not: beyaz gömleğim var, çok beğenilen bir grimsi haki yeşil pantolonum var, krem rengi gibi beyazımsı pantolonum var bunları kullanarak da bi şeyler yapabilirim veya sıfırdan da olabilir. en azından yeşil pantolonu kullanasım var ama.
bu oyunda chapter 3'e geldim gayet güzel gidiyorum şimdilik ama bir sorum var. gerek satchel upgradeinde olsun gerek trapperlarda falan üste başa bi şeyler yaptırmak için olsun hep perfect animal skinler gerekiyor ama benim denk gelip avladığım hayvanlarda hep poor veya good oluyor skin condition'u o yüzden hiç oralardan bir şey yaptıramadım. chapter 3'te olan biri için normal mi bu ilerleyen bölümlerde mi karşıma çıkıcak perfect skinler yoksa özellikle arayıp bulmam mı gerek nedir bu olayın püf noktaları, tavsiyeleriniz nelerdir bu konuda?
lux aeterna izleyen var mı? gaspar noe'nin her filmi gibi karışık yorumlar puanlar alıyor bu da tabi ama sinemada izlemeye değer mi? veya zevki esas sinemada çıkıcak tarzda bir film mi? ona göre bir araya sıkıştırıp gidicem veya evde bakıcam.
not: başta belirttiğim gibi sadece sevenlerine bir soru, sevmeyenleriyle farklı frekanstayızdır o yüzden cevapları yanıltıcı olabilir benim için.
not: başta belirttiğim gibi sadece sevenlerine bir soru, sevmeyenleriyle farklı frekanstayızdır o yüzden cevapları yanıltıcı olabilir benim için.
şirket tarafından yapıldı geçenlerde. paketin ayrıntılarına bakınca iyi gözüküyor yatakta ve ayakta tedaviyle ilgili şeyleri kapsadığını yazıyor, bir sürü hastaneyle anlaşması var. mesela dünya göz'le anlaşmalı ancak arayıp muayene için sorduğumda sadece sgk indirimi yapıldığı söylendi, genel sağlık sigortası olsa ücretsiz olurdu tamamlayıcıda olmuyor dendi. e o zaman neye yarıyor bu tamamlayıcı sağlık sigortası?
bir de işten ayrılma durumunda iş sözleşmesinin fesih gününde mi bitiyor sigortanın süresi yoksa belli bir ek süresi var mı?
bir de işten ayrılma durumunda iş sözleşmesinin fesih gününde mi bitiyor sigortanın süresi yoksa belli bir ek süresi var mı?
kıdem tazmnatına brüt maaş yanında veriliyorsa yemek parası vs. de dahil diye biliyorum. konu hakkında bilgisi olan, kendisinin veya çevresinden birinin bu konudaki tecrübesini paylaşacak var mı?
ps4'te 190 liraya steam'de ve epic games'de 200 liraya düşmüş. ps'te uzun zamandır takip ediyorum uzun zamandır gördüğü en iyi fiyat bu (kurlar bu kadar çılgın değilken 120 lirayı görmüştü bir defa ama artık o seviye hayal gibi). ancak steam summer sale'de daha sağlam bi indirime girebilir mi onu bilemiyorum, bilgisayardaki oyun fiyatlarından habersizdim uzun zamandır bir külüstüre sahip olduğum için. oyun piyasasının takipçilerinin tahminleri ve önerisi nedir rdr2 fiyatlamalarıyla ilgili?
bir de epic games'te 60 liralık indirim kuponu var şu an için de onu başka bir oyun için de kullanabilirim cyberpunk 2077 veya fm 2021 güzel bir indirime girerse onları düşünüyorum sırf o kupon için pc'den almamı söyleyecek varsa diye belirteyim dedim.
bir de epic games'te 60 liralık indirim kuponu var şu an için de onu başka bir oyun için de kullanabilirim cyberpunk 2077 veya fm 2021 güzel bir indirime girerse onları düşünüyorum sırf o kupon için pc'den almamı söyleyecek varsa diye belirteyim dedim.
geçenlerde pc toplamıştım ekran kartı da rx 560. her şey çok güzel sorunsuz ama bir durum var ki çözemedim. bilgisayarı ilk açtığımda, twitter'dan veya başka sitelerden ilk video açışımda bilgisayar donuyor 1 saniyeliğine, sonra kısa süreliğine siyah ekran olup düzeliyor ve radeon software'den hata uyarısı geliyor sorun bildir vs. diye. sonrasında normal çalışıyor. sürücü kaldırıp tekrar kurdum ancak yine aynı. her seferinde olmuyor bu durum belki ama pc'yi 10 açışımın 8'inde oluyor rahat belki 9. ne yapmak gerek ekran kartında sorun mu vardır garantiyle mi iletişime geçeyim? yoksa denenicek başka şeyler var mıdır?
gibi izlemek için şu bayram hediyesinden yararlanayım dedim de dünden beri deniyorum. isim soyisim mail girip bayram sürprizinden yararlan'a basıyorum, sonraki ekranda şifre girip sözleşmeyi kabul edip devam et deyince orada kalıyo sayfa, yeni sayfa gelmiyor. herkeste mi böyle?
bir gün spordan sonra burkuldu incindi bi şey oldu sağ el bileğime. çok rahatsız edici bir boyutta değil o yüzden normal takılıyorum ama ısrarla da devam ediyor bu incinme hali 3 hafta falan oldu sanırım. 1 gün durup 1 gün spor yapıyorum genelde spordan sonra tekrar şiddetleniyor diğer spor gününe tekrar hafifliyor. 5 gün spor yapmadığım da oldu bu süreçte hafifledi ama yine geçmedi ve spora başlayınca tekrar aynı döngüye girdim. nedir bunun olayı böyle devam edicek mi bir süre yoksa geçmesi için bir şey mi yapmam lazım?
bu sektördeki hayvanlar üzerinde yapılan deneyler gündem oldu malum. tabi ki dünya üzerinde gereksiz yere bir canlının kılına zarar gelmesin isterim ben de ama hayvan deneyi yapmamanın alternatifi nedir? insanlar mı kobay olarak kullanılıcak? 3. bir seçenek mi var bilmediğim? kozmetiği bilmiyorum çok ama ilaç sektöründe hayvan deneyi diye bir şey olmasa bugün orta çağ seviyesinde falandık muhtemelen (tek alternatifi direkt insanlar üstünde çalışmaya başlamak çünkü o da muhtemelen garip gurebanın köle niyetine deneylerde kullanılıp, çok fazlasının ölümüne sakatlığına sebep olmak demek). neyse özet olarak kozmetikte hayvanlar üstündeki deneyler bırakılsın denildiğine göre alternatif bir çözüm var herhalde nedir bu?
ben şu an veri analisti sıfatıyla bir yerde çalışıyorum zaten ama yaptığım işin bu mesleğin gerçek haliyle alakası yok. gerçekten veri analisti olduğun zaman geleceği olan güzel bir iş olduğunu düşünüyorum bunun o yüzden ben de bu işi hakkıyla yapabilmek için gerekli şeyleri öğrenip daha düzgün bir yere geçmeyi planladım (odtü teknokent'te bir yazılım şirketinde 1.5 yıldır bu sıfatla çalışıyorum o yüzden gerekli nitelikleri elde edebilirsem şansım yüksek olabilir).
esas konuya geleyim. bu işin ilanlarında genelde istenilen bilgiler python, sql ve r. şimdi ben python ve veri bilimi üstüne 2 kurs aldım udemy'den (biri python'ı detaylı anlatıyor, diğeri daha ziyade veri bilimini) bir süredir çalışıyorum kendi kendime. sonunda python syntax'ını (grammerini) bitirdim artık frameler vs. kaldı. burdan sonra napmam gerektiğiyle ilgili yardıma ihtiyacım var. isteyen direkt mesaj da atabilir bana ama altta sorunlarıma yüzeysel bi değinicem yine de direkt alta da cevap yazılabilsin diye, ilgilenmeyenlerin bundan sonrasını okumasına gerek yok.
syntaxını bitirdiğim python kursunun devamında daha framelere geçmeden 4.5 saatlik video var (son 2 bölüm) ödevleri, not alması derken 10-15 saat sürer en az ve de bakıyorum bazı kursların hiç değinmediği konular. acaba bunlar benim için çok mu ayrıntı olur bilemiyorum öyleyse ciddi zaman kaybı. onları boşverip direkt framlere mi geçmeli diye düşünüyorum kendi kendime. bir de diğer veri bilimi kursu var ama orada çok uzun ne işe yarayacağını bilemediğim bölümler var python öğreten kısımların sonrasında. orada hangileri iş bulmak adına öncelikli bilgiler olabilir. bir de sql'i kendi işim sayesinde çok temel olarak biliyorum onu da geliştirmem lazım udemy'den youtube'dan bakarım yine. ama acaba çok detaylara inmeden direkt sql'e mi baksam python'ın syntaxını bitirdim demiştim yanına sql de eklersem en kestirmeden ilanlara başvurabilir miyim? sql çalışmak için hangi kursu (udemy'den veya youtube'dan) tavsiye edersiniz? r'ı şu aşamada hiç düşünmemeli mi? böyle sorularım var, buraya kadar okuyan ve konuya hakim birileri varsa mesaj atarsa daha net olarak sorularımı sorabilirim burada biraz çorba yaptım mevzuyu. genel bilgiler vermek isteyen varsa alta da yazabilir tabii ben mesaj atarım sonra.
esas konuya geleyim. bu işin ilanlarında genelde istenilen bilgiler python, sql ve r. şimdi ben python ve veri bilimi üstüne 2 kurs aldım udemy'den (biri python'ı detaylı anlatıyor, diğeri daha ziyade veri bilimini) bir süredir çalışıyorum kendi kendime. sonunda python syntax'ını (grammerini) bitirdim artık frameler vs. kaldı. burdan sonra napmam gerektiğiyle ilgili yardıma ihtiyacım var. isteyen direkt mesaj da atabilir bana ama altta sorunlarıma yüzeysel bi değinicem yine de direkt alta da cevap yazılabilsin diye, ilgilenmeyenlerin bundan sonrasını okumasına gerek yok.
syntaxını bitirdiğim python kursunun devamında daha framelere geçmeden 4.5 saatlik video var (son 2 bölüm) ödevleri, not alması derken 10-15 saat sürer en az ve de bakıyorum bazı kursların hiç değinmediği konular. acaba bunlar benim için çok mu ayrıntı olur bilemiyorum öyleyse ciddi zaman kaybı. onları boşverip direkt framlere mi geçmeli diye düşünüyorum kendi kendime. bir de diğer veri bilimi kursu var ama orada çok uzun ne işe yarayacağını bilemediğim bölümler var python öğreten kısımların sonrasında. orada hangileri iş bulmak adına öncelikli bilgiler olabilir. bir de sql'i kendi işim sayesinde çok temel olarak biliyorum onu da geliştirmem lazım udemy'den youtube'dan bakarım yine. ama acaba çok detaylara inmeden direkt sql'e mi baksam python'ın syntaxını bitirdim demiştim yanına sql de eklersem en kestirmeden ilanlara başvurabilir miyim? sql çalışmak için hangi kursu (udemy'den veya youtube'dan) tavsiye edersiniz? r'ı şu aşamada hiç düşünmemeli mi? böyle sorularım var, buraya kadar okuyan ve konuya hakim birileri varsa mesaj atarsa daha net olarak sorularımı sorabilirim burada biraz çorba yaptım mevzuyu. genel bilgiler vermek isteyen varsa alta da yazabilir tabii ben mesaj atarım sonra.
ekran kartı krizi malumunuz. gtx 1650 aslında tam benim işimi layiğiyle görebiicek kart ama 3 ay önce 1500 olan bu karta şimdi 3700 vermek çok mantıklı gelmiyor o yüzden şu kriz ortamının geçiş sürecinde 1-2 seneliğine beni idare edicek bir kart almayı düşünüyorum. rx 550 var fiyatı uygun 800 lira civarıydı sanırım, incelemerine baktım yeni oyunları düşük ayarlarda 720p'de de olsa oynatabiliyor 30 fps civarı. sizin bi öneriniz olur mu bu tarz ucuz bir ekran kartı olarak? oyun örneği isterseniz mesela cyberpunk 2077 oynayabilmek isterim düşük ayarlarda da olsa.
2. sorum da işlemciyle ilgili olucak. ryzen 5 x3600 bakıyorum fiyatı 2300 falan. yorumları genelde iyi ama ne dersiniz. i7'leri anlamıyorum pek bu fiyata olan da var 3k-4klara da var. 2500 civarına ryzen 5 x3600 doğru seçim olur mu sizce?
2. sorum da işlemciyle ilgili olucak. ryzen 5 x3600 bakıyorum fiyatı 2300 falan. yorumları genelde iyi ama ne dersiniz. i7'leri anlamıyorum pek bu fiyata olan da var 3k-4klara da var. 2500 civarına ryzen 5 x3600 doğru seçim olur mu sizce?
ada zombilerin düğünü değil, ama bu da muhtemelen 2010'ların başından. adını hatırlayamıyorum bir türlü.
normalde şu adresten kyk.ziraatbank.com.tr ödemeyi yapıyordum ama bu ay bilgileri girince fatura bulunamadı deyip başa dönüyor tekrar. bu sorun benden kaynaklı mı yoksa herkeste mi patladı bu yöntem? buradan olmayacaksa başka nasıl ödeyebilirim? gelir idaresi sitesinden midir nedir ordan da bi yöntem var ama devlet bankası olmayan bankaların kartları kabul edilmiyor o da yalan yani benim için. napabilirim bilen var mı? (garanti ve enpara hesaplarım/kartlarım mevcut yalnızca)
ikisi de haneke'nin bildiğiniz üzere. zamanında baya birebir aynı olduğunu okumuştum bu ikisinin. plan plan aynı şablonun üstünden gitmiş amerikan versiyonunda haneke deniyordu. öyle mi gerçekten? çok önceden izlemiştim amerikan versiyonunu da sonra öyle olunca almanını izleyeim gelmemişti, şimdi aklıma takıldı bu mevzu. bu durumda sanırım herkes ilk hangisini izlediyse onu sevmiştir.
ps plus ilk 3 oyunu içeren drake collectionı hediye vermişti (4'ü oynamıştım daha önceden eğlenceli oyundu) çok oldu hatta epeydir aklımdaydı oynamak geçenlerde başladım. 1. oyunda hikaye çok dandikti ama neyse başlangıcı gördüm en azından dedim, 2'yi oynadım onda da hikaye kurgusu 3 aşağı 5 yukarı aynı, dinamikler falan da 1'in aynısıydı o yüzden pişman oldum. nathan'la elena'nın ilerleyişini gördüm en azından diye teselli ettim kendimi. 3'te de aynı oyun yapısı ve aynı hikaye kurgusu varsa oynamanın hiç gereği yok diye düşünüyorum. tomb raider falan vermiş ps plus açar onu oynarım yani 3'le ilgili ne dersiniz? oynayanlar düşüncelerini yazarsa sevinirim.
ben anladığımı düşünürdüm ama mevcut sitelerdeki türkçe altyazıları asla şu linkteki altyazıya www.opensubtitles.org göre senkronlayamadım. fps değiştiriyorum, başlangıç bitiş ayarlıyorum, manuel deniyorum yok içinden çıkılmıyor niyeyse. bu altyazı 25 fps, indirdiğim videoyu kontrol ettim o da 25 fps. denemek isteyen olursa örnek bir türkçe altyazı linki vereyim turkcealtyazi.org diğer fpsleri de ayarlamayı denedim ama hiçbiri olmadı. danca filmi ingilizce altyazıyla izlemek istemiyorum yardım edebilen olursa çok sevinirim.
bir sigorta şirketinin bu 2 departmanından birinde çalışma şansım var, henüz bir şey belli değil ama söylenene göre seçim bana kalabilir o yüzden ön araştırma yapmaya çalışıyorum.
ben ankara'da yaşıyorum, risk mühendisliği de ankara'da erkek ve mühendis eleman arıyormuş. ankara'da yaşamaktan gayet mutluyum ama bu işin çoğu sahada geçecekmiş. çevre illerdeki (kayseri, konya vs.) fabrikalara gidilip raporlar yazılıcakmış sürekli. iş biraz sıkıntı yani bilemiyorum nefret ettirir mi kendinden. veri analistliği ise istanbul'da. tek başıma istanbul'a gidip düzen kurmak maddi ve manevi olarak zorluycak beni ama iş açısından bakarsak normal plaza çalışanı olucam. maddi açıdan ikisinin de başlangıç maaşları aynı olucak ama o firmadan ayrılmak istersem hangi seçim benim için daha iyi kapılar açabilir bilemiyorum o da önemli tabi. kısacası bu 2 meslekten biriyle ilgili de olsa bilgisi olan arkadaşlar bilgilendirirse çok sevinirim.
ben ankara'da yaşıyorum, risk mühendisliği de ankara'da erkek ve mühendis eleman arıyormuş. ankara'da yaşamaktan gayet mutluyum ama bu işin çoğu sahada geçecekmiş. çevre illerdeki (kayseri, konya vs.) fabrikalara gidilip raporlar yazılıcakmış sürekli. iş biraz sıkıntı yani bilemiyorum nefret ettirir mi kendinden. veri analistliği ise istanbul'da. tek başıma istanbul'a gidip düzen kurmak maddi ve manevi olarak zorluycak beni ama iş açısından bakarsak normal plaza çalışanı olucam. maddi açıdan ikisinin de başlangıç maaşları aynı olucak ama o firmadan ayrılmak istersem hangi seçim benim için daha iyi kapılar açabilir bilemiyorum o da önemli tabi. kısacası bu 2 meslekten biriyle ilgili de olsa bilgisi olan arkadaşlar bilgilendirirse çok sevinirim.
trump muhtemelen abd tarihinin en marjinal başkanı. sıkıntılı bi kişilik. bu sebeplerle de 4 yıl boyunca enteresan polemiklere girdi, enteresan söylemlerde bulundu vs. ama icraat olarak bakıldığında yaptığı çok abartı bi şeyler var mı? meksika sınırına duvar inşaatı belki bi nebze sayılabilir ama bu da esasında meksikalı ilticacılar dışında kimseyi etkileyecek bi şey değil, büyük sonuçları olan bir şey değil yani. başka da bi şey hatırlayamadım ben var mı hatırlayan?
sorumdan da anlayabileceğiniz gibi zayıf ve de göbekli bir insanım. sporla pek alakam yoktur genel olarak ama 1 aydır falan bir motivasyon geldi kendi çapımda uğraşıyorum. uğraşmışken de emeğimi en efektif şekilde harcamak isterim tabi herkes gibi. 1.77 boya 61 kiloydum 9 ay önce falan zayıftım ama az bi göbeğim vardı, son zamanlarda 67'ye kadar çıktım vücudun geri kalanı olarak yine zayıfım ama göbeğim dikkat çekici boyuta geldi. kilo vermek istesem veririm aslında benim için kolay bi şey o ama hazır kilo alabiliyorken zayıflıktan kurtulmak için onu yapmak istemedim, spora başladım ve yememi arttırdım kaslanmak adına. ufak ufak gelişmeler de hissediyorum vücudumda kilom da 68'e geldi ama göbek durduğu yerde duruyor, gitmesi için illa kilo vermek mi gerek?
opensubtitles'tan indirdim ama bunlar indirdiğim normal people sürümlerine uymuyor (720p.STAN.WEBRip.x264-GalaxyTV[TGx] ve 720p.WEBRip.2CH.x265.HEVC-PSA). kendim de senkron yapabiliyorum ancak bi bölümün ortasında bi de sonlarında tekrar bozulduğu için oraları izleyerek düzeltmek gerekiyor öyle de spoiler yemiş oluyorum yani. neyse bu sürümlere uygun altyazısı olan varsa paylaşabilir mi benimle?
nerde yenir? gloria jeans falan gibi franchiseları da yazabilirsiniz hangilerinde var belli olmuyor çünkü. mesela gloria jeans'ınki fena değildi ama esas aradığım özel ve güzel yapan bir yer (evet maalesef krispy kreme'imiz yok).
bunun gibi bir söz vardı sanki veya tutmuş bir tweet de olabilir emin değilim. bi ara çok geyiği de yapılıyodu sanki ama keywordleri googleladım hiçbir şey bulamadım. neydi bu sözün kaynağı?
bu oyuna yeni başladım sayılır 11 saat falan oynadım, 11 level karakterim de. oyun tam benim tarzım seviyorum ama her level atlayışta mevcut zırh ve silahlarımın aşırı değersizleşmesi sinirimi bozuyor. buna karşı ne yapmak lazım sizce?
yan görevleri yapıyorum, bol treasurelu mekanları basıyorum, o mekanlarda 10 tane düz asker 2-3 tane chief falan öldürüyorum, hazineleri lootluyorum yine de rare itemler (epic'i legendary'yi zaten geçtim) çok az çıkıyor (en azından şu ana kadar oynadığım kısımda öyleydi). ana görev rewardlarına duacıyım yani işe yarar şeyler için. tam güzel bi item set yaptım derken hop 1 level atlıyorum çöp oluyor karakter bi anda. henüz çok fazla param da yok çok az harcamama rağmen 5k var şu anda. blacksmithlerden sürekli yeni item mi almalı veya mevcut iyi silahları upgrade mi yapmalı paso nedir yani yol. bunlara da şu anda bütçem pek yetmiyor ama bi de yapıcaksan her level atlayışta (hiç değilse 2 levelda 1) yapmak lazım olduğundan mantıklı da gelmiyor bana.
yan görevleri yapıyorum, bol treasurelu mekanları basıyorum, o mekanlarda 10 tane düz asker 2-3 tane chief falan öldürüyorum, hazineleri lootluyorum yine de rare itemler (epic'i legendary'yi zaten geçtim) çok az çıkıyor (en azından şu ana kadar oynadığım kısımda öyleydi). ana görev rewardlarına duacıyım yani işe yarar şeyler için. tam güzel bi item set yaptım derken hop 1 level atlıyorum çöp oluyor karakter bi anda. henüz çok fazla param da yok çok az harcamama rağmen 5k var şu anda. blacksmithlerden sürekli yeni item mi almalı veya mevcut iyi silahları upgrade mi yapmalı paso nedir yani yol. bunlara da şu anda bütçem pek yetmiyor ama bi de yapıcaksan her level atlayışta (hiç değilse 2 levelda 1) yapmak lazım olduğundan mantıklı da gelmiyor bana.
zamanında kyk alırken açılmış bir hesap da kartın tarihi geçti sonra da kesip attım diye hatırlıyorum, daha da kullanmadım zaten o hesabı. askerlik maaşı buraya yatmış ama bankaya gitmeden alma yolu var mıdır o parayı başka bir hesabıma aktararak veya bir şekilde ziraat atmsinden falan? ziraat online'a kart olmadan giriş yapılmıyor şifremi unuttuğum için. müşteri hizmetlerinden de bilgi almak çok zor o yüzden önden buradan bilgi alabilirsem çok iyi olur diye sorayım dedim
bir marketten alınabilicek veya bir mekanda oturup içilebilicek hindistan cevizli bir içecek arıyorum ama bulamıyorum. alkollüleri biliyorum zaten onları saymanıza gerek yok, alkolsüz bir şey arıyorum. var mı sizin bildiğniz bi şeyler?
bir adam önce bir kadına halleniyordu, onu seksi şekilde betimliyordu. sonra bir adam görüp ona da halleniyordu yine öyle seksi şekilde betimliyordu, en sonda da bir köpeğe yapıyordu aynısını. direkt karikatür değil de o dergilerdeki mizahi bir yazı da olabilir o kısmını tam hatırlayamadım. bulamadım bir türlü sizden çıkar mı?
yıllardır kalitesiz bir uykucuyum, zor uyurum, zorlanarak uyanırım, uykum kolay kaçar vs. bunlara alıştım artık ama bir süredir rezalet bir huyum türedi ki düşman başına. alarmdan 1-2 saat önce sebepsiz yere uyanıyorum ve sonra tekrar uyuyamıyorum. çıldırıcam. alarm 7'de, 1'de yatıyorum, 3'te anca uykuya geçiyorum, 6'da uyanıyorum, alarm çalana kadar uzanıyorum. doğal olarak ölü gibi geziyorum uzun zamandır. en fazla 5 saat uyuyabildim mesela bu hafta. hayat zaten zor, böyle hiç çekilmiyor takdir edersiniz ki. en olmadı uyku terapisine gidicem ama o da işe yarayan bi şey midir değil midir bilmiyorum. o konuda bilgi verebilicek olan veya bizzat uyku problemimi çözmek için tavsiyeleri olan varsa çok makbule geçer. zor durumdayım gerçekten.
not: spor denedim, fayda etmedi
not: spor denedim, fayda etmedi
özellikle belirli günlerde, anmalarda, olaylarda çalan şarkıları soruyorum. 2 temmuz'da türküler yanmaz, deniz gezmişlerin anmalarında deniz koydum adını, denizlerin dalgasıyım, bazen bir görüş kabininde, erdal eren için ankara adı kara vs. kesin unuttuklarım vardır, var mı sizin ekliycekleriniz?
edit: uğur mumcu için uğurlar olsun geldi aklıma şimdi.
edit: uğur mumcu için uğurlar olsun geldi aklıma şimdi.
türk dizilerine ön yargılıydım epeydir ama sağda solda duydukça merak ettim, bunlar kaliteli yapımlar mı sizce? ve de hangisi size göre daha iyi? bunlardan birine başlayabilirim yakında. 7yüz ve yeni çıkan çıplak'ı da merak ediyorum bunların yanında, onlar hakkında da yorumlarınızı merak ediyorum.
bir de bir dizinin ağır olması onu otamatik olarak kaliteli yapmaz, türkiye'de böyle bir algı var gibi geliyor bana. ooo ağır dizi iyi oyuncular var iyi diyeyim buna şeklinde düşünceler. özellikle masum bana bu algı sayesinde iyi olduğu düşünülmüş bir iş gibi geldi ama sadece ön yargılar bunlar tabi.
bir de bir dizinin ağır olması onu otamatik olarak kaliteli yapmaz, türkiye'de böyle bir algı var gibi geliyor bana. ooo ağır dizi iyi oyuncular var iyi diyeyim buna şeklinde düşünceler. özellikle masum bana bu algı sayesinde iyi olduğu düşünülmüş bir iş gibi geldi ama sadece ön yargılar bunlar tabi.
başlıktaki kitabın ücretsiz ebook'unu arıyorum ingilizce olarak. ebook işine pek ilgim olmadığı için hiçbir bilgim yok bu konuda torrentte arattım, google'da arattım bulamadım başka da kaynak bilmiyorum. bulabileceğim yerler bilen varsa çok memnun olurum.
(8)
tv'de 43 inç uhd samsung, lg mi 49 inç uhd telefunken, vestel mi
semaforo de medianoche #1423849
tv almayı düşünüyorum. bütçeyi 3600'ın altında tutmaya çalışıyorum ama duruma göre biraz daha çıkabilirim. bu fiyatlara bakınca başlıkta yazdığım seçenekler çıkıyor. özellikle tv'ler artık smart tv olduklarından dolayı marka önemli diye düşünüyorum. internette takılan arayüz, açılmayan uygulamalar gibi şeyler okudum bazı markalarla ilgili. almışken 49 inç almak istiyorum ama sizce telefunken, vestel seviyesi markalar sıkıntı yaşatır mı? yoksa 43 olsun samsung, lg, philips'ten şaşma mı dersiniz? yoksa zorla kendini 3900'a falan hem 49 inç hem samsung olanından al, zorladığına değer mi dersiniz? arada çok net farklar yoksa sırf marka için 500-1000 tl fazla vermek de istemem açıkçası.
esasında öyle görüntü delisi değilim full hd de olurdu ama 49 inçte 1 tane samsung modeli var sadece fhd olan, onun da ekran kenarları çok kalın, kaba durduğu için istemedim.
esasında öyle görüntü delisi değilim full hd de olurdu ama 49 inçte 1 tane samsung modeli var sadece fhd olan, onun da ekran kenarları çok kalın, kaba durduğu için istemedim.
temel şeyleri yaparım, çok güzel yemek ısıtırım falan ama bunlar dışında mutfakla pek aram yok. bu pek aram olmamasını biraz abarttığımı düşündüm ve önümüzde 4 günlük bayram tatili varken bir tatlı sever olarak tatlı yapmaya karar verdim. hem mutfak skillerimi geliştiririm hem de güzel (umarım) bir tatlı yer ve yediririm diyerekten. s*çıp sıvama ihtimalimin az olduğu, lezzetli bir tarif bilen varsa çok makbule geçer (link de olur, kendiniz de anlatabilirsiniz). ama aşırı basit olmasını da istemiyorum az da olsa uğraştırsın, biraz experience point'e ihtiyacım var.
zamanında mango'dan bir pijama takımı aldım alt-üst, 1.5 yıla falan altı dizden ve ağ yerinden yırtıldı paramparça oldu. ama kumaşı inceydi ve biraz da üstüme oturuyodu yani çok değil ama pijama için dardı denilebilir o yüzden normaldir neyse dedim gittim h&m'den bir pijama altı aldım. bu hem kesinlikle dar değildi hem de kumaşı o kadar ince değildi ama yine yaklaşık aynı sürede dizden ve arka baldır kısmından yırtıldı. ben de mi bir sorun var makine mi sert davranıyor bilemiyorum ama yeni pijama alıcam sonuç olarak. şöyle dayanıklı, güzel, çok pahalı olmayan bir tavsiyesi olan varsa güzel olur.
mesela bir insanın 50 kiloyken 5 kilo alması 100 kiloyken 5 kilo almasından daha kolay olur ya (daha az kaloriyle olur yani) o mantıkla doların da büydükçe büyümesi zorlaşıyor mu? 1.5'ten 2'ye gelmesiyle 6.5'ten 7'ye gelmesi aynı zorlukta mı yani?
dün test yaptırdım, sanırım e-devletten kontrol edilebiliyomuş sonucu ama bulamadım neresinden edildiğini, bilen var mı?
hiç eric rohmer filmi izlemedim. adamın epey de bi sevilen filmi olunca aralarında seçim de yapamadım. hiç eric rohmer izlemeyen birine şöyle ürkütmeyecek, güzel bi film önericek olsanız bu film ne olurdu?
örneğin ben godard'ın la chinoise filmini çok seviyorum ama ilk kez godard izleyecek birine hayatta önermezdim. a bout de souffle veya pierrot le fou önerirdim. bunu göz önünde bulundurmanızı istedim sizden de.
örneğin ben godard'ın la chinoise filmini çok seviyorum ama ilk kez godard izleyecek birine hayatta önermezdim. a bout de souffle veya pierrot le fou önerirdim. bunu göz önünde bulundurmanızı istedim sizden de.
çok fazla böyle sorunum var bence ama şimdi 1 tanesinden bahsedicem. 2020 yılında yaşayan bir genç olarak (özel bi sebep olmadığı sürece) insanlarla bireysel yazışmayı sevmiyorum. sevme nolucak diyeceksiniz ama bu çağda ve bu yaşta böyle olmak sosyal ilişkileri mahvediyor, romantik ilişkileri başlamadan bitiriyor. öğrenciyken yine üniversite ortamında olduğumdan arada flört mlört oluyodu bi şekil ama şimdi iş ortamında öyle bi rahatlık da kalmadı artık olay aşırı dikkat çekici bi tip değilsen (ki değilim) tamamen bireysel çabaya kalıyor. yaz o zaman derseniz de işte o kadar içimden gelmiyor ki yakınlaşmak istediğim birine çok zorlayıp yazsam da kaliteli bi sohbet olmuyor öyle olunca da tam tersi ilişkiyi daha geriye götürüyor bu. sırf bu sebepten dolayı ilişki konusunda umudum kalmadı hayata dair çok kötü bi his bu.
düz sosyal ilişkilerime verdiği sıkıntı da can sıkıcı. insanlar beni sever eder çok güzel goygoy yaparım ortamın neşe kaynağı olurum vs. ama asla kimseyle yakınlaşamıyorum yine bu sebepten bu da canımı sıkıyor. yani diyelim 5 kişilik arkadaş grubuyuz ben hariç 4 kişinin inciğini cıcığını bilen en az 1 kişi vardır mutlaka ama ben doğru düzgün bi şey bilmem benim hakkımda da aynı şekil toplu ortamlarda anlattıklarım dışında bi şey bilinmez pek. bu sadece yazışma mevzusu da değil tabi bahsettiğim şey özel olarak yakınlaşmayı bilmiyorum insanlarla. sosyal hayatta safi goygoy yapıp eğlence peşinde olan birisiyim. yalnızken de evde ya bi şeyler izlerim ya oyun oynarım sıkılmam pek yazmaya zaman ayırma düşüncesi bile canımı sıkıyor, kendi kendime aktivetilerimden yeterince keyif alıyorum çünkü millete yazmakla niye uğraşayım. sonuç olarak da bu durumumun kendisinden hoşnutsuzluğum yok ama sonuçlarından (insanlarla yakınlaşamama ve romantik ilişki kurmamın mucizelere kalması) hoşnusuzluğum var. lütfen bu mevzular için birisi bana akıl hocalığı yapsın, yol göstersin, motivasyon versin ne bileyim yanlışlarımı sertçe yüzüme vursun bi şey yapsın çok sıkıldım bu durumdan.
düz sosyal ilişkilerime verdiği sıkıntı da can sıkıcı. insanlar beni sever eder çok güzel goygoy yaparım ortamın neşe kaynağı olurum vs. ama asla kimseyle yakınlaşamıyorum yine bu sebepten bu da canımı sıkıyor. yani diyelim 5 kişilik arkadaş grubuyuz ben hariç 4 kişinin inciğini cıcığını bilen en az 1 kişi vardır mutlaka ama ben doğru düzgün bi şey bilmem benim hakkımda da aynı şekil toplu ortamlarda anlattıklarım dışında bi şey bilinmez pek. bu sadece yazışma mevzusu da değil tabi bahsettiğim şey özel olarak yakınlaşmayı bilmiyorum insanlarla. sosyal hayatta safi goygoy yapıp eğlence peşinde olan birisiyim. yalnızken de evde ya bi şeyler izlerim ya oyun oynarım sıkılmam pek yazmaya zaman ayırma düşüncesi bile canımı sıkıyor, kendi kendime aktivetilerimden yeterince keyif alıyorum çünkü millete yazmakla niye uğraşayım. sonuç olarak da bu durumumun kendisinden hoşnutsuzluğum yok ama sonuçlarından (insanlarla yakınlaşamama ve romantik ilişki kurmamın mucizelere kalması) hoşnusuzluğum var. lütfen bu mevzular için birisi bana akıl hocalığı yapsın, yol göstersin, motivasyon versin ne bileyim yanlışlarımı sertçe yüzüme vursun bi şey yapsın çok sıkıldım bu durumdan.
bi karakter vardı (herkesin görünce bileceği karakteristik bi tip) looney tunes'ta diye düşünüyodum ama vikipedi'den bütün looney tunes karakterlerine baktım hiçbiri çıkmadı ama ben hala ordan olduğunu düşünüyorum eksik karakterler var muhtemelen. bi insandı bu karakter, adamın oldukça inik ve pembe göz kapakları vardı, gözleri de büyüktü ve dudağı da kırmızımsıydı belirgindi epey. smokin veya takım elbise falan giydiğini düşünüyorum yani ya zengin biri ya da bi kahya falan tarzı bi şeydi. adı ne bu karakterin bilen çıkar mı?
adam hakkında suçlamalar malum, kendisine karşı olumsuz konumda olanların söyledikleriyle her yerde karşılaşmak mümkün. ama kendisini savunan isimler de olduğunu biliyoruz. bir sürü ünlü var, ünlülerden bir sürü varsa halktan da bir sürü vardır. günümüz dünyasında (en azından ünlüler arasında) kimsenin de kimseyi "tecavüz etmişse etmiş helali hoş olsun" diyerek savunmayacağını düşünürsek savunanların bir takım (kendince) mantıklı argümanları olmalı. sorum şu, bu adamı savunanlar hangi argümanlarla savunuyor? bu konuda bir yazı linki atabilicek olan veya kendisi durumu anlatabilicek olan var mı?
epeydir kullanmamıştım twitter archive'ı bugün bi şeye bakmak için indirdim ama baya değişmiş. eskiden direkt twitter arayüzünde açan bir dosya geliyordu, istediğimiz ayı açabiliyorduk vs. şimdi .js uzantılı dosya gönderiyorlar, tarayıcıda açınca kod şeklinde epey kullanışsız ve arayüzsüz bir şekilde binlerce tivit geliyor. bunu düzgün bi şekilde açmanın bi yolu var mı? "Tweet are available in our API documentation: developer.twitter.com" şeklinde bir bilgi de var mesela readme dosyasında belki bi işe yarar. tivitlerin nasıl geldiğini de aşağıda 1 örnekle göstereyim.
"tweet" : {
"retweeted" : false,
"source" : "<a href=\"twitter.com\" rel=\"nofollow\">Twitter Web Client</a>",
"entities" : {
"hashtags" : [ ],
"symbols" : [ ],
"user_mentions" : [ ],
"urls" : [ ]
},
"display_text_range" : [ "0", "140" ],
"favorite_count" : "0",
"id_str" : "489024253048962880",
"truncated" : false,
"retweet_count" : "0",
"id" : "489024253048962880",
"created_at" : "Tue Jul 15 12:35:42 +0000 2014",
"favorited" : false,
"full_text" : "örnek metin",
"lang" : "tr"
"tweet" : {
"retweeted" : false,
"source" : "<a href=\"twitter.com\" rel=\"nofollow\">Twitter Web Client</a>",
"entities" : {
"hashtags" : [ ],
"symbols" : [ ],
"user_mentions" : [ ],
"urls" : [ ]
},
"display_text_range" : [ "0", "140" ],
"favorite_count" : "0",
"id_str" : "489024253048962880",
"truncated" : false,
"retweet_count" : "0",
"id" : "489024253048962880",
"created_at" : "Tue Jul 15 12:35:42 +0000 2014",
"favorited" : false,
"full_text" : "örnek metin",
"lang" : "tr"
buraya en son 10-15 yıl önce gitmiştim ve hiç hoş izlenimleri yok bende. şimdi baktım da tekrar hizmete girmiş (3 ay falan olmuş) ve gideceğim film konum ve saat olarak en uygun burada. son 3 ayda gidenler varsa onlara soruyorum ne durumdadır gidilir mi?
(5)
ıssız/uzak bir yerde tek veya bir grupla beraber kalıp delirme temalı
semaforo de medianoche #1397792
filmleri soruyorum. the lighthouse izleyince aklıma geldi böyle başka işler de vardı sanki ama çok hatırlayamadım. the thing, the shining geldi aklıma. sarmaşık da sayılabilir ama orada esas mevzu insanlardan uzakta olmaktan ziyade yasalardan & medeniyetten uzakta olmak ve otoritenin & iktidarın yeniden dağılımı yani o tarz işler çok da sayılmaz.
şimdi baktım da 19 filmini izlemişim üstadın 8 de izlemediğim kalmış, o kadar filmini izleyip o 8'ini hala izlememiş olmamın bir sebebi var tabii, bana bir türlü çekici gelmedi o filmler (the color of money, bringing out the dead, the last temptation of christ, new york new york, the last waltz, new york stories, kundun). bunların içinden kesin izle seversin ya da hiç bakma rezalet diyeceğiniz filmler var mı?
şurdaki twitter.com ilk 2 foto hangi sahneden hiç hatırlayamıyorum var mı hatırlayan?