Ekşi Duyuru

Bizimkinin bir derdi var ama anlamadim. Sinirli sinirli otuyor. Acaba kizisma doneminde mi?

Bir de bir gun elimize geliyor, uyuyor mesela ama 1-2 gun sonra -bir sey yapmamamiza ragmen- korkmaya basliyor bizden, hatta son gunlerde ara sira zangir zangir titremeye basladi.

Nedir derdi yavrumun yav.

Not: kus erkek.

bir dergiye bir sayfanın ortasına (sayfada sadece bu alıntı olacak) iki-üç cümlelik bir alıntı yazıp, altına da sonra kimin yazdığını, kitabın ismini falan yazacağım.

bunun kuralları (ve/veya formatı) nedir? baştan savma değil de düzgün yapayım istiyorum.

32 gb'lik usb bellek alacağım da fiyatlara bakıyorum 50 tl'ye de var 30 tl'ye de (şu sandisk'ler çok ucuz). ucuz olanlardan da kıllanıyorum haliyle. ne yapayım ne alayım?

okuma/yazma hızına, usb'nin 2.0 mı 3.0 mı olduğuna bakayım mı? ne kadar önemli bunlar?

bir açıklarsanız sevinirim.

1) şu ilacı almam lazım: www.hobiaricilik.com

internet üzerinden satışı yok mu? ya da eczaneler satıyor mu bu vitamini?

bundan önce bir veterinerden almıştım, kazık yedim, bir daha oradan almak istemiyorum.

2) muhabbet kuşum uçamıyor. çok çarptı oraya buraya. bir dönem kendisiyle aynı seviyedeki noktalara uçabiliyor ama yukarı doğru uçamıyordu. son zamanlarda daha aşağılara uçmaya başladı ve yatay uçuşlarda da bazen uçamayıp yere konmaya başlamıştı ama 4-5 gündür hiç uçamıyor. salonun ortasında yüksek bir yerde salıncağı var, oraya bırakıyorum ama tee aşağıdaki kafesine kendisi dönemiyor, kafesini yaklaştırınca atlıyor kafesine.

nedir acaba derdi? vitaminle çözülür mü yoksa kanadında kırık vs. mi vardır? veterinere götürmeli miyim? istanbul avrupa yakası'nda tanıdık, ucuz, güzel bir veteriner var mı?

türkçe ve/veya ingilizce, avrupa ağırlıklı, şöyle güzel bir basketbol haber sitesi var mı bildiğiniz?

senelerdir yazları şort üstüne kolsuz giyerek dolaşıyorum (bazen de kafaya şapka). giydiğim kolsuzların tarzı ekteki fotoğraftaki gibi.

bulabilirsem yakası ve koltuk altları biraz daha geniş olanları tercih ediyorum. ayrıca yapışık da değil normal kesim veya bol kolsuzlar giyiyorum.

senelerdir yazları böyle geziniyorum istanbul'un göbeğinde ama yakın bir arkadaşımla bu konuda konuşurken, "öyle apaçi gibi gözükürsün, giyme bence" dedi. ben de bir sizin görüşünüzü alayım dedim, çok uzun zamandır giydiğim için ve de çok terlediğimden dolayı giymeyi tercih ettiğim için kolay bırakamam giymeyi.

ne düşünüyorsunuz bu kombinasyon hakkında?

25 yaşımı yeni bitirdim, gelir testi yaptırdım, bana aylık 65 lira ödeme çıkardılar (ailede kimse çalışmamasına rağmen).

bu parayı öderken de zorlanacak durumdayız. primi ödemezsem ne olur? haciz gelmiyor sanıyorum? ama günün birinde hastaneye gittiğim zaman "prim borcunuz varmış, ancak ücretli muayene olabilirsiniz" diye geri çevrilir miyim?

bayağıdır gündemde yok. ne oldu? yoksa sessiz sedasız, yaylalara otoban mı yapıyorlar şu an?

cevahir'de ücretsiz wifi'ya bağlanabilmek için ad-soyad, tc kimlik no, doğum yılı ve telefon numarası girmesi gerekiyormuş, bizimki de bütün bilgilerini yazmış. gönüllü olarak fişliyoruz kendimizi, işe bak.

bu durumu geriye döndürmenin bir yolu var mıdır? sıfırlama mıfırlama şansım var mı? yardım edin valla, kritik konu.

Ykm'den adidas marka ayakkabi aldim birkaç ay önce. 1 sene garantisi oluyor bu ayakkabilarin. 2-3 ay giydikten sonra iki tekte de icteki astar kisimlari yirtildi. İncelemeye verdim, ret cevabi geldi.

Bunun benim kullanim hatam olmadigina eminim. Bu ayakkabiyi iade etmeye kararliyim. Ne yapmam lazim? Google'a tuketici haklari diye yazinca bir cok site cikiyor. Tuketici hakem heyeti denen bir sey var bir de. Hangisine gidecegim, ne yapacagim? Hic tecrubeli degilim bu konuda, bir yol gosterirseniz sevinirim.

Edit: besiktasta oturuyorun. Turkiye.gov.tr'de tuketici sorunlari hakem heyeti sorgulama diye bir sey buldum. Butun ilcelerin var, bir tek besiktasin satiri bos.

mevcut hoparlörüm vefat etmek üzere. şöyle ucuz ama eli yüzü düzgün bir hoparlör almak istiyorum. öyle çok kaliteli falan olmasına gerek yok. kötü olmasın, ortalama bir şey olsun yeter.

sorularım: nereden alayım? ne alayım? şişli'de yaşıyorum. maksimum 50 liraya halledebilirsek işi güzel olur.

Gelir testi yaptirmam gerekiyor. Besiktasta oturuyorum ama sgk sisli mudurlugu, besiktasin mudurlugunden daha yakin bana. Sisli mudurlugune gidip de gelir testi yaptirabiliyor muyum? Bundan once bir iki kucuk seyi halletmek icin sisliye gitmistim ama gelir testi icin kabul ederler mi bilmiyorum.

sahne: kadının biri odasına giriyor, bir bakıyor metin akpınar köşedeki koltukta oturuyor, elinde silah var. kadına "çıkar" diyor, kadın soyunmaya başlıyor, metin'in yüz ifadesinden bir hoş olduğunu anlıyoruz ama metin "paraları çıkar" diyor.

bu sahne hangi filmde hatırlayan var mı?

facebook'tan biri paylaşmıştı da orada görmüştüm ama ara tara bulamadım bir türlü. bilen var mı ya? bayağı uzun bir yazıydı. dinin saçma olduğunu anlatıyordu.

devlet hastanesine gidicem de kanal tedavisi için. daha önce olmadım hiç. genellikle kaç seans sürüyor? seanslar arası kaç gün boşluk oluyor?

henüz hiçbir şey belli değil ama içimi dökmek istiyorum. sizler de belki çevrenizde tanık olmuşsunuzdur benzer durumlara.

annem 63 yaşında. 2 hafta önce göğsünde bir şey hissetmiş, sonra da doktora gitmiş. doktor da "kütle gözüküyor. kanser olup olmadığını anlamamız için tetkik yapmamız lazım" demiş. işte şimdi mamografi, ultrason, biyopsi vs. olacak hepsini, bakacaklar duruma.

daha hiçbir şey belli değilken internetten araştırmaya başladım meme kanserini. evre 2'deyken 5 yıl yaşama oranı % bilmem kaç, evre 3'teyken bilmemkaç vs. diye bakıyorum ama hiçbir şey belli değil sonuçta.

ne diyorsunuz? ne yapayım? meme kanserinden kurtulmak zor mu, kolay mı? nasıl bir şeydir bu?

kuşumuz 6 aydır bizimle. kafesi falan açık, salonun ortasındaki ahizeye asılı aynalı salıncağı var. kafesinde çanı var. ilk aldığım oyuncak çandı. aşık gibiydi çana. ama son zamanlarda günde 1-2 kere çok sinirli bir şekilde vuruyor çana, çıkarsam mı çanı diye düşünüyorum ama sonra koynuna alıp uyuyor, ben de vazgeçiyorum.

ama sıkıldı sanırım artık oyuncaktan? en azından birkaç haftalığına çanı alayım da yerine başka oyuncak koyayım diyorum. ne diyorsunuz? ne alayım oyuncak? kafese takabileceğim bir şey olsun (kafes küçük).

ilk entry'de mesela "ekşicilere özel yarım bilet: her filmin yarısında çıkan ekşiciler artık para israf etmeyecek" gibi şeyler yazıyordu. başka bir çok ürün vardı ama başka örnek hatırlamıyorum.

başlığı aradım ama bulamadım, hatırlayan var mı?

muhabbet kuşum 3 gün önce evde dolaşırken dolabın arkasına düştü, sonra kurtardım oradan onu ama 3 gündür uçamıyor. koltukta mesela, koltuk seviyesinden yüksekteki kafesine uçacak, yukarı doğru hafif havalanıyor ama devamını getiremiyor ve yere konuyor. sadece bulunduğu seviyeden aşağıda olan yerlere bir-iki kanat çırparak gidebiliyor.

sanırım bir yeri incindi, ciddi bir şey mi bilmiyorum ama veterinere götürmek gerekir mi? yoksa bekliyim mi iyileşir belki diye?

veteriner tanıdığım da yok, geçen bir veterinerden kazık yedim, her şeyde de gitmek istemiyorum veterinere (ciddi bir şey değilse).

ne diyorsunuz? ne yapayım?

google drive'ımdaki kendi oluşturduğum dökümanı paylaşıma açsam ve linkini mesela ekşi sözlük'e kopyalasam, bu linke tıklayanlar paylaşanın (benim) mail adresini görebilir mi? mail adresim her türlü gizli mi kalıyor?

köşeyazılarında arada görüyorum "2017 başlarında başkanlık rejimi referandumu şeklinde olacak bir genel seçim bekliyor gibi bizi" vs. şeklinde.

tek parti iktidarında erken genel seçim nasıl olur ki? akp'li vekiller, kendi hükümetlerinden desteklerini çekecekler de hükümet düşecek ve dolayısıyla erken seçime mi gidilecek? e ama bu durumda akp, millete nasıl anlatacak erken seçimin nedenini?

ek soru: diyelim ki 40 tane hdp'li milletvekili meclisten çıkarıldı. meclis 510 kişiyle devam ediyor mu işleyişine? atıyorum, "milletvekili sayısı 500'den az olamaz" diye bir sınır var mı? yoksa 59'u da çıkarılsa kanunen bir şey olmaz mı?

ama sanırım mümkünse ve niyetli ise tayyip, hdp olayını erken seçime bahane olarak gösterebilir.

muhabbet kuşum hastaydı, götürdüm, veteriner toz halinde bir antibiyotik (öyle dedi) verdi. bana 35 liraya sattı ama eve geldiğimde, paketin arkasında küçük puntolarla "tavsiye edilen perakende satış fiyatı: 15,00 TL" yazısını gördüm.

bu veterinerin bir daha önünden bile geçmiyim mi? yoksa veteriner haklı da benim bilmediğim bir şeyler mi var?

ilaç: neo-terramycin, oral çözelti tozu, veternier sistemi antibakteriyel (zoetis)

muhabbet kuşum birkaç gündür ara ara titriyor (böyle kanatları kıpraşıyor hafiften), sürekli uyuyor. hasta mı oldu acaba? ne yapacağım, nasıl teşhis koyacağım? her şeyde de veterinere götürülmez herhalde.

doğan grubu medya organlarının koordinasyon ve yayın politikalarının yönetimine atanmış. kimdir bu insan? hükümete mi yakın? yoksa muhalif mi?

bugün beraberliğe oynadı ya maccabi. peki, kendi potana kasıtlı olarak basket atmanın yaptırımı mı var avrupa'da? varsa nedir?

var-yok tartışmasına girmeyeceğim. sorum şu: o kadar özgürlükten bahseden bu ülkelerden biri mesela fransa, ermeni soykırımını reddedenlere hapis cezasını getirmişti. yani en azından bize yansıtılan şekli buydu. ben çıkıp fransa'da (facebook'ta da söylesem ceza alıyor muyum acaba?) "ermeni soykırımı olmadı bence" desem ceza mı, hapis cezası mı alacağım? yoksa bizim bilmediğimiz, bize yansıtılmayan bir tarafı mı var kanunun? sorum bu.

istanbul'da bir evimiz var ve azımsanmayacak bir meblağa satıyoruz. müşteriyi emlakçı buldu ama emlakçıyla baştan anlaşmıştık, hiçbir yere imza atmayız, sözleşme yapmayız diye, yani bizden komisyon vs. almayacaklar ama benim merak ettiğim nokta şu tabii ki: acaba alıcıdan ne kadar komisyon alıyorlar?

bu komisyon oranının bir standardı var mı yoksa değişiyor mu emlakçıdan emlakçıya ve/veya evden eve?

şu sıralar tayyip'in açıklamalarına şaşırıyorum, "acaba benim bilmediğim bir şey mi var?" diyorum. çünkü şunu diyor: "umarım yeni anayasaya milletimiz destek verir.", "umarım milletimiz başkanlık sistemini kabul eder."

14 vekili ikna edemedikten sonra yeni anayasayı nasıl yapacaksın? 3 partiden hangisi kabul eder seni başkan yapmayı?

benim tahminim şu: 3 partinin hiçbirisinin kabul etmeyeceğini pek tabii biliyor tayyip ama bu başkanlık tartışmasını sürekli gündemde tutup ve yandaş medyayla yalan yanlış bilgiler yayıp (az önce tgrt'de "avrupa'da koalisyonlar yasaklanacak neredeyse. g20'nin 2/3'si başkanlıkla yönetiliyor." dedi), sürekli "milli irade" vurgusu yapıp, "milletimize soralım, bakalım istiyor mu istemiyor mu?" diyerekten bizi sandık başına götürecekler, anket misali: "başkanlık sistemini istiyor musunuz? evet-hayır" şeklinde. buradan evet çıkarsa başkanlık sistemi gelmez herhalde, anayasaya aykırı, 330 vekilin oy kullanması lazım bu yönde. ama bu şekilde tayyip, diğer partileri baskı altına almak istiyor ama bu diğer partilerin için ne gibi bir anlam ifade edebilir bilmiyorum. evet çıksa bile niye başkan yapsınlar tayyip'i? sanmıyorum öyle bir şey yapacaklarını ama işte tayyip bu, ne yapacağı belli olmuyor.

iyi-kötü sadece aklımdan geçenlerdi benimkiler. siz ne düşünüyorsunuz?

ön bilgi: gözlük kullanıyorum ve saplarını 2-3 günde bir yıkayıp siliyorum.

ilginç bir şekilde sadece sağ kulağımın arkası kirleniyor. peçeteyi ıslatıp kulağımın arkasını temizliyorum mesela, bayağı kir çıkıyor. bir de kaşınıyor kulağım, insanın kaşıdıkça kaşıyası geliyor, deli gibi kaşıyorum kulağımı, hafif kanama bile oluyor, el-yüz kreminden sürüyorum bazen yatarken, yumuşuyor vs. vs. kulağımı bugün temizlesem mesela iki gün sonra aynı şekilde kir çıkar. 2-3 aydır böyle olmaya başladı sanırım ve şimdi rahatsız etmeye başladı.

ne yapmak lazım bu kulak arkasına? krem mrem mi lazım? benzer bir problem yaşayan var mı? sürekli doktora gidiyorum, bunun için de doktora gitmek istemiyorum şimdi. yardımcı olan çıkarsa süper olur.

geçen hafta diş doktoruna gittim, "çene cerrahisine gidip 20'lik dişini mutlaka çektir." dedi. eve geldim bakıyorum hastanelere, öyle bir bölüm yok. hatta üsküdar ve göztepe'de "ağız ve diş sağlığı merkezi" var (mhrs'den baktım) ama onlarda da çene cerrahisi gözükmüyor.

ben ne yapayım şimdi? bu diş hastanelerinden birine, diş bölümüne randevu alıp sonra gidip doktora "dişimin çekilmesi lazımmış" mı diyim? herhalde orada çene cerrahisine gönderip çekerler dişimi?

atatürk'ü ve dolayısıyla yaptıklarını mümkün olabildiğince en tarafsız şekilde anlatan kitap hangisidir? böyle diyince tabii yabancı yazar zorunlu gibi bir şey oluyor.

özellikle dersim katliamı, o dönemde asılanlar vs. hakkında atatürk'e yöneltilen suçlamaları araştırmak, yanlışsa cevap verebilmek, doğruysa da kendi içimde eleştirebilmek için okumak istiyorum. tarafsızlık çok önemli bu sebeplerden ötürü.

teşekkürler.

sanırım tek bir sebebi olmaz hiçbir zaman ama şu an için fed'den faiz artırım kararı beklendiği için mi düşmüyor? fed faiz arttırırsa dolar yükselecek mi?

nedir bu çektiğimiz...

ne demiş de ben anlamamışım: “Yeni anayasa konusunda dört parti uzlaşamayacak. O zaman ne yapacağız? Ya bunu anayasa dışına çıkaracağız kanunla düzenleyeceğiz. Ya da nitelikli çoğunluk veya başka bir şey. İki veya dört parti olabilir. Belli konularda anlaşmak kaydıyla.”

"bunu anayasa dışına çıkaracağız kanunla düzenleyeceğiz" ne demek? akp'nin yapmak istedikleri şey için anayasanın değişmesi gerekiyorsa anayasayı değiştirmeden kanunla bu istedikleri şeyleri (nelerse artık) nasıl yapacaklar? ya da başka bir şey mi demek istiyor? ben anlamadım. kesin cahilliğimdendir.

link: www.diken.com.tr

ben yoktum ama annemin dediğine göre sadece yem çıkarmış ağzından, değişik renkte bir şey çıkarmamış sanırım. 1-2 saat kafasını arkaya gömüp uyumuş. camı açıyorduk üstten, soğuğu yedi de hasta mı oldu acaba? şu an, önceki günler yere dökmüş olduğu bir sürü yemin içinden yem seçip karnını doyuruyor.

ne yapmam lazım? veterinere gitmek gerekir mi?

edit: 10-15 dakikadır yiyor he. iyileşti mi acaba? yemekten sonra uykuya geçti yine.

bi tablet pc'm var. yolda, arada sırada internete girmek için internet paketi almak istiyorum. tabletlerde nasıl oluyor internet işleri? ve fiyatları nelerdir?

öneren olursa diye yazayım: 500 mb, bilemedin en fazla 1 gb kota yeter aylık.

gökhan töre kırmızı kart gördü, o harekete de en az 3 maç (4-5'e kadar çıkabilir) ceza alacak tahminen. kafamda şöyle bir şey oluştu: "e o zaman avrupa şampiyonası'nda oynayamaz. bu gelmezse de ömer toprak ile gideriz. süper." falan ama milli takımlarda kırmızı kart cezası alınca ne oluyor? hazırlık maçlarında cezadan düşülüyor mu? yoksa bütün hazırlık maçlarında ve resmi maçlarda oynayamıyor mu? veyahut hazırlık maçlarında oynuyor ama resmi maçlarda mı oynayamıyor?

Can dündar bugünkü yazısında şöyle demiş: "Mademki Başbakan, bu katliamın, özgürlüklerin hepten askıya alınmasına mazeret için kullanılacağının işaretini verdi."

Hasan cemal de şöyle yazmış: "akşam vakti Başbakan Davutoğlu'nun açıklamalarını dikkatle dinledikten sonra aşağıdaki tweeti attım:
Özgürlük ve demokrasiye karşı kabaracak çok daha büyük bir dalgaya hazır olun!"

Davutoğlu özgürlüklerle ilgili ne dedi? O kadar okudum, dinledim ama konuşmasının bu kısmına denk gelemedim.

Umarım daha kötü günler görmeyiz.

olay şu: kardeşim telefonundan odadaki modeme bağlanıyor, bunda bir sorun yok, gayet de memnun. ama ben ne zaman tablet pc'mi açsam "bi sayfa bile açmıyor benim telefon" diye şikayet ediyor. bu sorunu nasıl çözebiliriz? 192.168.1.1 adresinden çözülebilir sanırım ama nasıl yapılır bilmiyorum.

bir yardım eden olursa süper olur.

belki çok basit bir soru olacak ama bilmiyorum kaç senedir.

örn. bir satıra "1-2" yazıyorum. başka bir satıra geçtiğimde "1 şubat" yazıyor. bunun ayarı nedir? yani ben istiyorum ki ne yazarsam yazayım o şekilde kalsın satırda, excel kendi yorumlayıp da başka bir şeye dönüştürmesin.

kardeşinin cenazesinde isyan eden yarbaya herhangi bir ceza verildi mi? takip edemedim de birkaç haftadır haberleri.

1 --> 17,70 TL: urun.gittigidiyor.com

2 ---> 90 TL: www.teknosa.com

iki kablo da 5 metre. 1. linktekini ya da ona çok benzer bir kabloyu almıştım ve 1,5 seneye yakın sorunsuz olarak kullandım. daha yeni sorun çıkarmaya başladı. yine görüntüyü led tv'ye aktarabiliyorum ama ses bilgisayardan geliyor, bir türlü tv'den gelmiyor.

ben 1. linkteki ucuz kablodan memnunum. görüntü de gayet kaliteliydi bana göre. tabii 2. linktekini denemediğim için kıyaslayamayacağım ikisini ama bu yüzden başlık açtım zaten: ikincisinin, birincisinden farkı nedir? görüntü olarak çok daha kaliteli bir aktarım mı yapıyor?

konuya dayanalıklılıktan yaklaşırsak da, bendeki 1-1,5 sene dayandıysa, 90 liralık olanın 5 sene dayanması gerekiyor.

yandaki resimde bir örnek var. adblock plus kullandığım için maçkolik, siteye girmeme engel oluyor. mecburen eklentiyi bu sitede devre dışı bırakıp giriyorum ama bu sefer de saçma sapan bin tane reklam, kendiliğinden başlayan videolarla uğraşmak zorunda kalıyorum. sayfanın yüklenme süresi de hatırı sayılır ölçüde uzuyor.

benim sorum şu: reklamları engellemeye devam ederek böyle sitelere (reklamları engelleyen eklentiler kullananlara izin vermeyen) nasıl girmeye devam edebiliriz? eminim bunun kodla modla bir çözümü vardır. henüz bulunmadıysa da yakında internette dolaşması yakındırç

"kural" ya da "uygulama", her neyse. hücum eden takım, hücum ribaundını aldıktan sonra süre 14 saniyeden geri sayıyor (hücum eden takım 14 saniyeden fazla kala topu potaya atıp ribaundu almışsa ne oluyor bunu bilmiyorum, bunu da soruyorum).

bu durumda (hücum ribaundından sonra) eskiden 24 saniyeden geri sayıyordu di mi saat? bu kural ne zaman değişti, geçen sene mi?

son olarak da şunu soruyorum: nba'de ve avrupa'da eş zamanlı olarak mı değiştirildi bu kural? nba'de ve avrupa'da önceden 24 saniye süre veriliyordu sanırım bu durumda.

birkaç ay önce bir muhabbet kuşumuz vardı. 2. gün ara ara avcumuza aldık, 3-4. gün de tamamen serbest bıraktık, kafese kapatmadık hiç. ama bir türlü alışamadı bize, dışarıdan kuşların sesini duyunca camın önüne geliyordu vs. vs. sonra bir gün perde arasından uçtu gitti.

birkaç gün önce yine bir muhabbet kuşu aldık. yaz olduğu ve dolayısıyla bütün camlar açık olduğu için henüz kafesinden hiç çıkarmadık. 3. günü bitti bugün. ama bu da mı bize alışmayacak acaba, şüphelerim var. balkonda hint bülbülü var kafeste, onların sesini duyunca hareketleniyor, ötmeye başlıyor; televizyonda ses duyunca ötüyor, hareketleniyor.

bir akrabamın muhabbet kuşu böyle değil mesela. muhabbet kuşu, evdekilere alışmışken, başka cinsten bir kuşun kafesini aynı odaya koydular, muhabbet kuşu küstü vs. sonra diğer kuş gidince tekrar insanlara gelmeye başladı.

nasıl davranalım ki bu kuşa alışsın bize? bilen var mıdır?

özellikle koltuğu demedim. lüks, gösterişli vs. şeyler istemiyorum. hem keseye uygun, hem de rahat, bilgisayar başında kullanmalık sandalye arıyorum. koltuk gibi içine gömülüp oramızı buramızı, omurgamızı yamultmayalım, sağlık açısından da uygun olsun yeter.

var mıdır tavsiyesi olan? ya da en azından ucuz ve kaliteli sandalyeyi nereden bulabileceğimi bilen?

doktor geçen ay iki göz damlası verdi, sabah-akşam birer damla, iki ay boyunca kullanmam gerekiyor. biri nevanac, diğeri systane.

şu an başlayalı 4 hafta oldu. 3 hafta güzel güzel kullandım bu damlaları ama sonra "systane" isimli damla gözümü yakmaya başladı. nevanac için "30 derecenin altında saklayın", systane için de "25 derecenin altına saklayın" yazıyor. acaba dedim sıcaktan mı bozuldu, ikinci şişeleri açtım, zaten 1 ay da doluyor ama ikinci şişede de yakmaya devam etti gözümü (şişe, 1 aydır küçük bir yüklükte duruyordu, bir nebze serindir diye oraya koymuştum şişeyi). bazen yakıyor, bazen az yakıyor, bazen çok yakıyor. bir keresinde yaşardı bile gözüm.

bu damlayı kullanan var mı? yakması normal midir? yakmasına rağmen kullanmaya devam edersem gözüme zarar verecek diye korkuyorum.

bugün de hafif ağrımaya başladı başım, nedendir bilmiyorum.

bir web sayfasını pdf'e çevirdim (chrome'dan "yazdır"a tıklayıp "adobe pdf"i seçerek), sonra bir kağıda iki sayfa şeklinde bastırıyorum ama yazılar çok küçük oluyor, okurken yoruluyor insan, bir çözüm bulamazsak tek tek basacağım sayfaları. başka sitelerde bu olmuyordu. bir çözüm önerebilecek var mı? adobe acrobat'ım da var.

belki isteyen olur, siteyi de yazayım, örnek bir sayfa: learnenglish.britishcouncil.org

yaptırımların kalkacağı duyulunca halk sokaklarda kutlama yapmış. halk o kadar mı sıkıntı çekiyordu bu yaptırımlardan? yani insan tahmin edebiliyor ama az çok takip ederim haberleri, halkın yaşadığı sıkıntıdan bahsedeni görmedim hiç.

şöyle bir paragraf okudum bir haber sitesinde:

HDP'li Celal Doğan ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'la yaptıkları görüşmede Erdoğan'ın, koalisyon seçenekleri için kendisine "CHP ile zor yaparız. MHP ile tabanımız daha yakın. Seçim hükümeti olur" dediğini ileri sürdü.

1. "seçim hükümeti" lafından ne anlıyorsunuz? ben şahsen "mhp ile koalisyon yaparız, erken seçime kadar bu hükümet götürür devleti" lafını anlıyorum.

2. eğer 1'de söylediğim gibiyse olay, nasıl olacak bu iş? yani hükümeti kurduktan sonra nasıl, hangi gerekçeyle erken seçime gidilecek? durup dururken mecliste erken seçim oylaması yaptırıp salt çoğunlukla kabul mü ettirecekler erken seçimi?

son birkaç gündür bilgisayara baktıkça acayip kötü oluyor gözlerim. 4-5 saat ara verip dışarı çıksam bile düzgün bakamıyorum etrafa, mal mal bakıyorum adeta. gözlerime bir şey olacak diye de korkuyorum.

ne yapmam lazım? tamam bilgisayarı azalttım diyelim de, başka hızlı çözümler de lazım, yoksa 3 aya anca geçer gibi gözüküyor.

yardımlarınızı esirgemeyiniz.

edit: başımı da fena halde ağrıtıyor bu arada gözlerimin durumu.