www.youtube.com 
noluo abi burda videolu tartışmalar falan?ben niye yeni görüyorum?ne zaman başladı bu?
noluo abi burda videolu tartışmalar falan?ben niye yeni görüyorum?ne zaman başladı bu?
Wörth'de ne yapılır nerelerde kalınır nerelerde yemek yenir? Uzun süre kalacağım için buna uygun cevaplar verirseniz sevinirim
online kitap siparişi verdim ve ödemeyi havaleyle bugün yaptım; ama sipariş takibi kısmında "havale bekleniyor" yazıyor saatlerdir. havale onayının hemen gerçekleşmemesi normal bir şey mi? bu işlem ne kadar sürer ve ben şu durumda ne yapmalıyım?
bu dershane tartışmaları sırasında nereden duyduğumu hatırlamıyorum ama birisi "dershane bir tek biz de değil, gelişmiş ülkelerin çoğunda var. almnaya da mesela en az bizdeki kadar dershane vardır." gibi bir şeyler söyledi. ne derece doğru? oraları iyi bilen eden?
Bugün işyerinde şahit olduğum bir olay bazı şeyleri düşünmeme neden oldu...
Kadına şiddet...kadına el kalkmaz, dövülmez, cinsel veya madi olarak şiddet'e uğrayanlara şöyleböyle ceza...
Aynen katılıyorum, kadına şiddet uygulanmasına karşıyım ama bazı kadınlar bunu çok fena süistimal yapabiliyor bence.
Bugün işyerindeki filiz hanım kendisi gibi memur hasan ağabey'e ayakta iken öyle şeyler söyledi, öyle üzerine giti, öyle gururu le oynadıki...
Hasan abi'den sağlam bir tokat geldi kendisine..Sanırım filiz abla biz memuruz ve ben kadınım, ne yaparsam yapayım kadına şiddet burada olmaz gibi şeyler mi düşündü ne.
Ama o tokat'dan sonra vaybe kadına tokat atılır mı, kadına şiddete hayır gibi şeyler aklıma gelmedi, hatta hak ettiğinide düşündüm filiz ablanın...
Sizce bunun çizgisi nedir..kadına her şart ve şekil altında da şidet uygulanmaz mı, kadına kadın suçlu olsa bile, tahrik etse bile tokat atılmaz mı?
Ama o durumda filiz abla yerine herifin biri olsaydı yine o tokatı tokat olarak değilde yumruk olarak yerdi, bu sefer o dayağı yiyen adam olduğu için o olay kapancak mıydı...
Aklımdakileri tam toparlaayamadım ama siz ne düşünüyorsunuz bu konuda....
Kadına şiddet...kadına el kalkmaz, dövülmez, cinsel veya madi olarak şiddet'e uğrayanlara şöyleböyle ceza...
Aynen katılıyorum, kadına şiddet uygulanmasına karşıyım ama bazı kadınlar bunu çok fena süistimal yapabiliyor bence.
Bugün işyerindeki filiz hanım kendisi gibi memur hasan ağabey'e ayakta iken öyle şeyler söyledi, öyle üzerine giti, öyle gururu le oynadıki...
Hasan abi'den sağlam bir tokat geldi kendisine..Sanırım filiz abla biz memuruz ve ben kadınım, ne yaparsam yapayım kadına şiddet burada olmaz gibi şeyler mi düşündü ne.
Ama o tokat'dan sonra vaybe kadına tokat atılır mı, kadına şiddete hayır gibi şeyler aklıma gelmedi, hatta hak ettiğinide düşündüm filiz ablanın...
Sizce bunun çizgisi nedir..kadına her şart ve şekil altında da şidet uygulanmaz mı, kadına kadın suçlu olsa bile, tahrik etse bile tokat atılmaz mı?
Ama o durumda filiz abla yerine herifin biri olsaydı yine o tokatı tokat olarak değilde yumruk olarak yerdi, bu sefer o dayağı yiyen adam olduğu için o olay kapancak mıydı...
Aklımdakileri tam toparlaayamadım ama siz ne düşünüyorsunuz bu konuda....
Oversize, long beanie diye geçiyor ama türkçede bir adı var mı bilmiyorum.Fotoğraflarını ekledim. Bu tip bereleri nerelerde bulabilirim? Marka önerilerine de açığım. Cins:Erkek Yer: İstanbul
Daha önce interrail yaptım fakat tüm avrupada geçen bileti almıştım şimdi iskandinav ülkelrini kapsayan bi bilet var mı diye baktım
www.interrailbileti.com
3. Grup
AVUSTURYA, NORVEÇ, İSPANYA, İSVEÇ, İTALYA
alakasız bir rota olmamış mı? bu grupları değiştirmemiz mümkün mü?ispanya nere norveç nere alakasız ülkelerden grup yapmışlar?
www.interrailbileti.com
3. Grup
AVUSTURYA, NORVEÇ, İSPANYA, İSVEÇ, İTALYA
alakasız bir rota olmamış mı? bu grupları değiştirmemiz mümkün mü?ispanya nere norveç nere alakasız ülkelerden grup yapmışlar?
Tavsiye edilir mi ? 12 ay geçer mi ?
Salı günü İngiltere dönüşü PS4 getirebilecek bir arkadaşım var. Ülkeye girişinde gümrük, vb. sıkıntı olur mu? Bir de İngiltere'den alınan cihazın uluslararası garantisi ne kadar? Üçüncü de bölgesel kilit yok ama Sony'nın UK cihazının TR'de olmasıyla ilgili bir kıllığı olur mu?
Teşekkürler.
Teşekkürler.
kapalı alan ya da dışarda tavsiyesi olan var mı ?
Selamlar,
Bir web sitesin tanıtmak için sokaklara, duvarlara, elektrik direklerine vs. ufak stickerlar yapıştırmak istiyoruz. Stickerlar 20 cm x 5 cm falan boyutlarında olacak.
250 tane yeter diye düşünüyorum.
Kime yaptıralım? Yapan olur mu aranızda?
Sevgiler.
Bir web sitesin tanıtmak için sokaklara, duvarlara, elektrik direklerine vs. ufak stickerlar yapıştırmak istiyoruz. Stickerlar 20 cm x 5 cm falan boyutlarında olacak.
250 tane yeter diye düşünüyorum.
Kime yaptıralım? Yapan olur mu aranızda?
Sevgiler.
Şimdi elimde yıllara yaygın belli tip projelerin yatırım tutarları var. Bu tutarları karşılaştırırken enflasyondan arındırılmış tutarları hesaplayıp mı karşılaştırmalıyım yoksa başka bir yöntemle mi karşılaştırmak gerek?
"for and on behalf of the Supplier and Purchaser as follows:" u Türkçe'ye nasıl çevirebiliriz?
Son 4 ayda 1 haftalık bir giriş çıkışım olmuş. Kasımın 22'si itibariyle çıkışım yapıldı. 4 ayı doldurmak için aralığın 10'una kadar sigortalı olmam gerekiyormuş. ben aralık 10'a kadar olan sigortayı yatırırsam hak kazanır mıyım işsizlik maaşına?
Eskiden pazar alanı olan şimdilerde kamusallıktan uzak bir araba yuvası (İSPARK) olan Kuşdili Çayırı'nı nasıl görmek isterdiniz ?
Mimari proje sürecinde Kadıköylülerin düşünceleri benim için kritik.
Eksikliklerden de bahsedilebilinir tabi.
Teşekkürler.
Mimari proje sürecinde Kadıköylülerin düşünceleri benim için kritik.
Eksikliklerden de bahsedilebilinir tabi.
Teşekkürler.
Merhaba arkadaşlar benim sorum biraz tavsiye almak üzerine kurulu. Tekirdağ'da ikamet etmekte ve dil eğitiminden sıkılmış bir insanım. Eğitim falan filan maalesef turizm üzerine inşaa edilmiş durumda ve pek de sıcak bakmadığım bir dal.
Hep bir tiyatronun perde arkasında, İstanbul'da mütevazi bir yaşam düşlemişimdir. Dekor mekor işte klasik, basit. Bürokrasiden, haksız hiyerarşiden haz etmeyen birisi için turizm gibi tamamen sömürü üzerine kurulmuş bir meslek sinir bozucudur. Otelde; tipine, giydiklerine, orana burana karışan üstün şutlanınca yerine senin geçtiğin; sonra da sana her üstünün yaptığı eziyeti, altındakine yapmaya adapte olduğun bir ortam içinde bulunmak mutsuzluğun ana nedenidir, ebeveylerimden biliyorum. Oteldeki, şirketteki vb yerlerdeki kişilere baktığınızda hepsinin mantar gibi tek düze türediklerini görürsünüz. Sakal sorundur, küpe sorundur, saç sorundur, dövme sorundur, başka bir şeyle uğraşmak sorundur, üstüne cevap vermek sorundur, para kazandırmamak sorundur, daha fazla para kazanmayı istemek sorundur... Mizacım uygun değil buna. Diyebilirsiniz, "Biz yapınca oluyor da sen niye yapamıyormuşsun, tek aykırı sen misin?" diye. Ama bende beyaz yakalı olmak için en önemli şeyler eksik: dirayet ve hırs. Bu ortama ayak uydurabilenler günün birinde orda yazlık, şurada ev, iki araba, özel okullarda okuyan çocuklar gibi şeyleri edinebilecekleri paraları kazanabilirler. Ben kazanamam, bir sahaf sahibi olarak takılabilirim mutlu şekilde hayatımın sonuna dek, ne batarak, ne de çıkarak. Sadece ben o özelliklere sahip değilim.
Tam tersi, bir sanatçının hakettiği saygıyı yatay hiyerarşik düzen üzerinde göstermek egoyu da besler. Bir Ferhan Şensoy'un çalışanı olmak, hiçbir şey yapmasan dahi provalarda canlı görmek ne olursa olsun harika bir duygudur eminim. Sadece sahnede izleyince, kitaplarını okuyunca ve eski oyunlarının kayıtlarını tekrar ve tekrar izleyince bile gözde devleşiyor. Ortaoyuncular'ın dekorlarını taşımak bile zevktir de mümkün olacağını sanmam.
Kısaca bu istek olarak kalacaktır içimde biliyorum. İstanbul'da aç ama mutlu yaşamak isterdim. Gerçekleştirmek için de n'apabilirim, bilmiyorum. Nerede başlar, nerede biter onu da bilmiyorum. Belki de birisi beni gazlar da tası tarağı toplar giderim diye ümit ediyorum.
Ama tek bir şey var ki, kendi geleceğimden mutlu olamayacağımdan korkuyorum.
Hep bir tiyatronun perde arkasında, İstanbul'da mütevazi bir yaşam düşlemişimdir. Dekor mekor işte klasik, basit. Bürokrasiden, haksız hiyerarşiden haz etmeyen birisi için turizm gibi tamamen sömürü üzerine kurulmuş bir meslek sinir bozucudur. Otelde; tipine, giydiklerine, orana burana karışan üstün şutlanınca yerine senin geçtiğin; sonra da sana her üstünün yaptığı eziyeti, altındakine yapmaya adapte olduğun bir ortam içinde bulunmak mutsuzluğun ana nedenidir, ebeveylerimden biliyorum. Oteldeki, şirketteki vb yerlerdeki kişilere baktığınızda hepsinin mantar gibi tek düze türediklerini görürsünüz. Sakal sorundur, küpe sorundur, saç sorundur, dövme sorundur, başka bir şeyle uğraşmak sorundur, üstüne cevap vermek sorundur, para kazandırmamak sorundur, daha fazla para kazanmayı istemek sorundur... Mizacım uygun değil buna. Diyebilirsiniz, "Biz yapınca oluyor da sen niye yapamıyormuşsun, tek aykırı sen misin?" diye. Ama bende beyaz yakalı olmak için en önemli şeyler eksik: dirayet ve hırs. Bu ortama ayak uydurabilenler günün birinde orda yazlık, şurada ev, iki araba, özel okullarda okuyan çocuklar gibi şeyleri edinebilecekleri paraları kazanabilirler. Ben kazanamam, bir sahaf sahibi olarak takılabilirim mutlu şekilde hayatımın sonuna dek, ne batarak, ne de çıkarak. Sadece ben o özelliklere sahip değilim.
Tam tersi, bir sanatçının hakettiği saygıyı yatay hiyerarşik düzen üzerinde göstermek egoyu da besler. Bir Ferhan Şensoy'un çalışanı olmak, hiçbir şey yapmasan dahi provalarda canlı görmek ne olursa olsun harika bir duygudur eminim. Sadece sahnede izleyince, kitaplarını okuyunca ve eski oyunlarının kayıtlarını tekrar ve tekrar izleyince bile gözde devleşiyor. Ortaoyuncular'ın dekorlarını taşımak bile zevktir de mümkün olacağını sanmam.
Kısaca bu istek olarak kalacaktır içimde biliyorum. İstanbul'da aç ama mutlu yaşamak isterdim. Gerçekleştirmek için de n'apabilirim, bilmiyorum. Nerede başlar, nerede biter onu da bilmiyorum. Belki de birisi beni gazlar da tası tarağı toplar giderim diye ümit ediyorum.
Ama tek bir şey var ki, kendi geleceğimden mutlu olamayacağımdan korkuyorum.
hacolar, şimdi internet yok evde telekom yüzünden sağ olsun. elimde de 1,5 gb internet var mobil. dandik kalitede izlesem akşamki beşiktaş maçını ne kadar internet gider 90 dakikada? 600 ile izlesem filan? nasıl hesaplanıyo bu aşağı yukarı?
Ne zaman sağanak, güzel yağsa şehirde ciddi bir tıkanıklık oluyor. Sizce bu altyapı eksikliği sorunu, yönetimin noksanlığı mı? Yoksa bu kadar güçlü yağmura karşı olan durumlar normal mi? Lütfen siyasi güdülerle değil, bilgilendirici & teknik yanıtlar verin.
Olası yanıt, yanıtlar için şimdiden teşekkürler.
Olası yanıt, yanıtlar için şimdiden teşekkürler.
selamlar,
internetten kkopamıyor ve yapmam gerekenleri ihmal ediyorum.
facebook, sözlük, merak ettiğim şeyleri internetten aramaca falan derken gün içinde hesabını tutamayacağım kadar fazla zaman harcıyorum bilgisayarda.
okulla bağımı köreltir hale geldi bu internete olan yakınlığım.
zaman yönetimi üzerine bilgisayar programları var. en azından sürekli kayıt tutuyorlar ve biraz daha farkındalık sağlıyorlar. şuı kadar saat facebooktasıni şu kadar saattir müzik dinliyor şu kadar saattir aptalca videolar izliyorsun şeklinde programlar var mı bildiğiniz?
zamanımı plana sokup da yapmam gerekenelre daha fazla zaman ayırmamı sağlayacak tavsiyeleriniz var mı?
internetten kkopamıyor ve yapmam gerekenleri ihmal ediyorum.
facebook, sözlük, merak ettiğim şeyleri internetten aramaca falan derken gün içinde hesabını tutamayacağım kadar fazla zaman harcıyorum bilgisayarda.
okulla bağımı köreltir hale geldi bu internete olan yakınlığım.
zaman yönetimi üzerine bilgisayar programları var. en azından sürekli kayıt tutuyorlar ve biraz daha farkındalık sağlıyorlar. şuı kadar saat facebooktasıni şu kadar saattir müzik dinliyor şu kadar saattir aptalca videolar izliyorsun şeklinde programlar var mı bildiğiniz?
zamanımı plana sokup da yapmam gerekenelre daha fazla zaman ayırmamı sağlayacak tavsiyeleriniz var mı?
Oyun önerin ya, her türlü olur. market'e girdiğimde karşıma çıkmayan şeyler , o kadar popüler olmayan şeyler olsun.
görev veren oyunlar da devamlılığı sağlıyor. mesela "giant boulder of death"'de kocaman kayasınız yuvarlanıyorsunuz. görev 50 tane ağaç yık. eğer yıkarsan yıkabileeğin yeni binalar çıkıyor karşına.
edit: game dev story ve o adamalrın tüm oyunlarını oynadım.
edit2: marketteki önerilenler sayfasına da bakıyorum hep, ana güzel oyun bulamıyorum.
görev veren oyunlar da devamlılığı sağlıyor. mesela "giant boulder of death"'de kocaman kayasınız yuvarlanıyorsunuz. görev 50 tane ağaç yık. eğer yıkarsan yıkabileeğin yeni binalar çıkıyor karşına.
edit: game dev story ve o adamalrın tüm oyunlarını oynadım.
edit2: marketteki önerilenler sayfasına da bakıyorum hep, ana güzel oyun bulamıyorum.
yahudi veya musevi yazdirmak istesem rabbiden ya da sinagogtan belge istiyorlar mi?
Evet klasik soru. Sabahtan beri inceleme sitelerindeyim. Kah video izliyorum kah tech compare blablalarına bakıyorum.
Ben Call of Duty, Guitar Hero, Star Wars, Street Fighter, Mortal Kombat oynayan biriyim. Özellikle kinect gibi bir beklentim olduğunu da söylemeliyim. Bu bağlamda siz olsanız hangisini NEDEN alırdınız?
*"Ben olsam almazdım" gibi cevaplarla gelmeyiz, diy mi?
**Ha ayrıca ilk konsol deneyimim olacak.
Ben Call of Duty, Guitar Hero, Star Wars, Street Fighter, Mortal Kombat oynayan biriyim. Özellikle kinect gibi bir beklentim olduğunu da söylemeliyim. Bu bağlamda siz olsanız hangisini NEDEN alırdınız?
*"Ben olsam almazdım" gibi cevaplarla gelmeyiz, diy mi?
**Ha ayrıca ilk konsol deneyimim olacak.
tavsiye edebileceğiniz şu kitapları okursan iyi olur dünyaya bakışını değiştirir dediğiniz, yada son zamanlarda okuyup beğeniğiniz kitaplar nelerdir?
Okulun kutuphanesi sinav haftasi nedeniyle sabah 8de bile full oluyor.
Yer bulmak imkansiz, millet ust uste ders calisiyor. Bu nedenle kutuphane en fazla 45 dakika molaya izin veriyor. 45 dakikayi gecerse esyalari kenara cekiliyor ve yeni gelenlerin ders calismasi icin ortam hazirliyolar. Gerci buna ogrencilerden kimse uymuyor. Esyalarini birakip 2 saat bil gelmeyen var.
Simdi yanimdaki kiz daha 10 dakika once defterini birakti masaya ve gitti -sanirim arkadaslariyla yemege gitti-
5 dakika oncede cocugun teki gelip, kizin defterini kenara itip yerine oturdu sanki orda defter yokmus, basindan beri bosmus gibi rahat bi sekilde.
Kalk dese biri, kalkmam burasi benim yerim diyecek bi tip.
Kiz geldiginde yerinin kapildigini gordugundeki tepkisini tahmin edebiliyoruz.
Benim basima gelse sinirlenir, kalk ulen orasi benim derdim sanirim.
Sizin basiniza boyle birsey gelse tepkiniz ne olurdu?
Sakin bi sekilde karsilar miydiniz?
Yer bulmak imkansiz, millet ust uste ders calisiyor. Bu nedenle kutuphane en fazla 45 dakika molaya izin veriyor. 45 dakikayi gecerse esyalari kenara cekiliyor ve yeni gelenlerin ders calismasi icin ortam hazirliyolar. Gerci buna ogrencilerden kimse uymuyor. Esyalarini birakip 2 saat bil gelmeyen var.
Simdi yanimdaki kiz daha 10 dakika once defterini birakti masaya ve gitti -sanirim arkadaslariyla yemege gitti-
5 dakika oncede cocugun teki gelip, kizin defterini kenara itip yerine oturdu sanki orda defter yokmus, basindan beri bosmus gibi rahat bi sekilde.
Kalk dese biri, kalkmam burasi benim yerim diyecek bi tip.
Kiz geldiginde yerinin kapildigini gordugundeki tepkisini tahmin edebiliyoruz.
Benim basima gelse sinirlenir, kalk ulen orasi benim derdim sanirim.
Sizin basiniza boyle birsey gelse tepkiniz ne olurdu?
Sakin bi sekilde karsilar miydiniz?
Varmı gencler sıkıntı her yerı su basmıs ?
Bulgaristanda kayak programının neredeyse Uludağ ile aynı olduğuna dair söylentiler var. Doğru mudur ? Bize 3 gece 4 gün kaça patlar ? nereye gidilir vs. Bilgisi olan var mıdır abiler ablalar.
Not: Ekipman oradan kiralanacak,
yol hariç tahmini fiyat bekliyorum
Not: Ekipman oradan kiralanacak,
yol hariç tahmini fiyat bekliyorum
Mütercim tercümanlık okumamış arkadaşlar, terminolojiye nasıl hakim oldunuz?
bu sene haziran ayında üniden mezun oldum. askerliği tecil ettireceğim bunu en son ne zamana kadar yaptırmam gerekiyor? son bir tarihi var mı?
Viyana Üniversitesi'nde Yüksek Lisans
başvurusu için lise ve üniversite
diplomam elimde. diplomanın yanında
verilen transkriptim var. (ingilizce ders
isimleri de yazıyor ECTS kredisiyle)
Ancak öğrendiğime göre bazı belgeler için apostil mührü gerekiyormuş. 1)bu mühür sadece lise ve üniversite
diploması için mi gerekli?
2)transkript veya ales sonuç kağıdı için
de gerekli mi?
3)bu arada ales sonuç çıktısı için
tercüme gerekli mi? 4)okulun sitesinde derslerin ingilizce
içerikleri yazıyor bunu bir yere
onaylatmamız gerekiyor mu? not: Avusturya vatandaşıyım. Çok acil yardıma ihtiyacım var,
yardımcı olursanız çok sevinirim.
başvurusu için lise ve üniversite
diplomam elimde. diplomanın yanında
verilen transkriptim var. (ingilizce ders
isimleri de yazıyor ECTS kredisiyle)
Ancak öğrendiğime göre bazı belgeler için apostil mührü gerekiyormuş. 1)bu mühür sadece lise ve üniversite
diploması için mi gerekli?
2)transkript veya ales sonuç kağıdı için
de gerekli mi?
3)bu arada ales sonuç çıktısı için
tercüme gerekli mi? 4)okulun sitesinde derslerin ingilizce
içerikleri yazıyor bunu bir yere
onaylatmamız gerekiyor mu? not: Avusturya vatandaşıyım. Çok acil yardıma ihtiyacım var,
yardımcı olursanız çok sevinirim.
Sizce mantıklı mı?
Her yerde açılıp duruyor. Peynir ekmek gibi de satıyorlar. Bayilik bedelleri çok uygun görünüyor. Rakibin olmadığı veya en az olduğu bir noktada böyle bir girişimde bulunmak sizce ne kadar mantıklı?
Her yerde açılıp duruyor. Peynir ekmek gibi de satıyorlar. Bayilik bedelleri çok uygun görünüyor. Rakibin olmadığı veya en az olduğu bir noktada böyle bir girişimde bulunmak sizce ne kadar mantıklı?
Nerden esti bu,ciddi olarak bir eğitim reformu mu yoksa cemaatle hesaplaşma mı ,Ne düsünüyorsunuz?
Bence çözüm direk kapatmak yerine,sınav sistemini zorlaştırıp dershanaye olan ihtiyacı azaltmak ...
Bence çözüm direk kapatmak yerine,sınav sistemini zorlaştırıp dershanaye olan ihtiyacı azaltmak ...
günlerce gecelerce elimiz yüreğimizde takip ettiğimiz gezi Parkı'nın son durumu nedir, bilenler kısaca söylerse sevinirim. benim takip ettiğim kadarıyla en son Ağustos gibi yine kapatılmıştı. Şimdi istanbullular girebiliyor mu parka? ve mahkemeden beklenen karar nedir parkın yıkılıp yerine bir şey yapılması ile ilgili?
şimdi koca koca adamlarız fakat iş yerinde bir arkadaşla lise fiziği tartışıyoruz.
soru şu, sizinde cevaplarınızı bekliyoruz.
bir kabın içerisinde su var, yüksekliği 10 cm. gittik bu kabın içine buz attık ve su seviyesi 15 cm oldu.
bu eridiğinde su seviyesi nasıl olur ?
ben değişmez diyorum, arkadaş 15 cm olur, 14 cm olur falan diyor.
açıklamalı cevap olursa seviniriz. bir de hani gerçekte olmasa bile öss mantığında sorular böyle cevaplanıyor da olabilir dedim. yani buz eridiğinde su seviyesi değişmez, öss ve fizik soruları böyle çözülür diye hatırlıyorum. doğru mudur ? yanlış mıdır ?
soru şu, sizinde cevaplarınızı bekliyoruz.
bir kabın içerisinde su var, yüksekliği 10 cm. gittik bu kabın içine buz attık ve su seviyesi 15 cm oldu.
bu eridiğinde su seviyesi nasıl olur ?
ben değişmez diyorum, arkadaş 15 cm olur, 14 cm olur falan diyor.
açıklamalı cevap olursa seviniriz. bir de hani gerçekte olmasa bile öss mantığında sorular böyle cevaplanıyor da olabilir dedim. yani buz eridiğinde su seviyesi değişmez, öss ve fizik soruları böyle çözülür diye hatırlıyorum. doğru mudur ? yanlış mıdır ?
Efenim bu aralar kendimi birazcık sanata vereyim dedim. İyi - hoş dedim dedim de akşamki caz konserinde ne giyilir bilemedim ben.
Not: Hatun kişisiyim.
Not: Hatun kişisiyim.
interneten mi indiriyorsunuz yoksa mağazalardan mı alıyorsunuz
dün gece eşim çok rahatsızlandı (kusma, ateş, ishal) baktım iyice kötüleşiyor inlemeye başladı ağrılarından, kalktık hastaneye gittik. acilden giriş yaptık. acilde başı kapalı bayan bir doktor bir kaç bayan hemşire vardı.
muayene sırasında ve sonrasında ne hemşire ne de doktor ısrarla eşime dokunmak istemediler -dokunmadılar da- üstelik bunu tavırlarıyla gözüme soktular. adamcağıza resmen mikrop muamelesi yaptılar. çok gücüme gitti.
sırtı dinlendi, kalçadan iğne yapıldı, iğneden sonra tansiyonu aşırı şekilde düştü ki eşimi ilk defa o halde gördüm, kolunu bile kıpırdatamayacak hale geldi, serum takıldı. bana sürekli "elindekileri bırak (eşimin montu, çantası ayakkabıları, kusarsa diye poşet falan taşıyorum), onu aç, burasını tut, kolunu sıyır, hastanın ayaklarını kaldır vs.." diyip durdular.
yani bunları zaten ben seve seve yaparım ama tavır hiç hoş değildi ya. doktorun kapalı olmasına da bir şey demiyorum ama madem erkeğe dokunmayacak niye doktor oldu madem? erkek kadın diye hasta seçme seçeneği mi varda ben mi bilmiyorum?
serum takılıyken beklediğimiz yerde ise tamamen apayrı bir olay vardı ki evlere şenlik. iki tane sekreter tipli bayan bir hemşire oturmuşlar masaya çıt çıt çekirdek çitleyip gün muhabbeti yapıyorlar. o serum bitti ama ben de bittim çıt çıt çıt çekirdek çitleme sesi resmen uyuz etti beni. sinirden gözüm seğirmeye falan başladı artık. hayır bir insan nasıl o kadar rahat olabilir, yarım metre bile yok araları hasta yaşlı dede inliyor yatakta, bunlar hayat bize güzel misali neşe içinde çekirdek çitliyor. çıkmadan fotoğraflarını çektim ama çok iyi çıkmamış. genede hepsini şikayet edeceğim.
sizce ben mi abartıyorum, bu normal bir durum mu? erkekler hastanede hep böyle muamele görüyor da ben mi yeni fark ettim acaba?
dip not: nereye şikayet edersem en iyi sonucu alabilirim? burası küçük bir ilçe ve bu tür yerlerde çalışanlar hep akraba ya da tanıdık genelde. şikayeti değerlendirip denetleme yapacak kişi ya da kişilerin buradan olmaması gerekiyor.
muayene sırasında ve sonrasında ne hemşire ne de doktor ısrarla eşime dokunmak istemediler -dokunmadılar da- üstelik bunu tavırlarıyla gözüme soktular. adamcağıza resmen mikrop muamelesi yaptılar. çok gücüme gitti.
sırtı dinlendi, kalçadan iğne yapıldı, iğneden sonra tansiyonu aşırı şekilde düştü ki eşimi ilk defa o halde gördüm, kolunu bile kıpırdatamayacak hale geldi, serum takıldı. bana sürekli "elindekileri bırak (eşimin montu, çantası ayakkabıları, kusarsa diye poşet falan taşıyorum), onu aç, burasını tut, kolunu sıyır, hastanın ayaklarını kaldır vs.." diyip durdular.
yani bunları zaten ben seve seve yaparım ama tavır hiç hoş değildi ya. doktorun kapalı olmasına da bir şey demiyorum ama madem erkeğe dokunmayacak niye doktor oldu madem? erkek kadın diye hasta seçme seçeneği mi varda ben mi bilmiyorum?
serum takılıyken beklediğimiz yerde ise tamamen apayrı bir olay vardı ki evlere şenlik. iki tane sekreter tipli bayan bir hemşire oturmuşlar masaya çıt çıt çekirdek çitleyip gün muhabbeti yapıyorlar. o serum bitti ama ben de bittim çıt çıt çıt çekirdek çitleme sesi resmen uyuz etti beni. sinirden gözüm seğirmeye falan başladı artık. hayır bir insan nasıl o kadar rahat olabilir, yarım metre bile yok araları hasta yaşlı dede inliyor yatakta, bunlar hayat bize güzel misali neşe içinde çekirdek çitliyor. çıkmadan fotoğraflarını çektim ama çok iyi çıkmamış. genede hepsini şikayet edeceğim.
sizce ben mi abartıyorum, bu normal bir durum mu? erkekler hastanede hep böyle muamele görüyor da ben mi yeni fark ettim acaba?
dip not: nereye şikayet edersem en iyi sonucu alabilirim? burası küçük bir ilçe ve bu tür yerlerde çalışanlar hep akraba ya da tanıdık genelde. şikayeti değerlendirip denetleme yapacak kişi ya da kişilerin buradan olmaması gerekiyor.
20 bin tllik nasil alsam daha iyi olur? tam altin mi alayim, yili filan oluyor mu? nerede saklamaliyim bir de?
Selamlar ,
Telefon karşılığı sahte para aldım ve dosya polisyen savcılığa gönderildi. Savcılık 7 ay araştırdı telefonun kimde olduğunu buldu lakin gidip teşefonu bir türlü alamadı , elime takipsizlik kararı gelmediği halde savcılığa gittim ve savcı dosyanın takipsizlik sonucu bir yere ( neresi olduğunu anlayamadım moralim bozulmuştu) gönderildiğini söyledi.
Bende dolandırıldığım telefonun kimin elinde olduğunu araştırmış ve numarasına ulaşmıştım.
Kendisini aradıö ve durumu izah ettim , tam Türkçe bilmediğini(zaten yabancıydı kayıtlarda) eşine aratacağını söyledi.
Şimdi sorum şudur , eğer karşı taraf emniyete telefonu teslim etmeyi kabul ederse benim ne yapmam gerekir? Etmezse ne yapmam gerekir? Dosyanın gönderildiği yeremi ulaşmalıyım yoksa emniyette bu işi çözebilir miyim?
Son olarak avukat bulundurmam gerekir mi?
Teşekkürler
Telefon karşılığı sahte para aldım ve dosya polisyen savcılığa gönderildi. Savcılık 7 ay araştırdı telefonun kimde olduğunu buldu lakin gidip teşefonu bir türlü alamadı , elime takipsizlik kararı gelmediği halde savcılığa gittim ve savcı dosyanın takipsizlik sonucu bir yere ( neresi olduğunu anlayamadım moralim bozulmuştu) gönderildiğini söyledi.
Bende dolandırıldığım telefonun kimin elinde olduğunu araştırmış ve numarasına ulaşmıştım.
Kendisini aradıö ve durumu izah ettim , tam Türkçe bilmediğini(zaten yabancıydı kayıtlarda) eşine aratacağını söyledi.
Şimdi sorum şudur , eğer karşı taraf emniyete telefonu teslim etmeyi kabul ederse benim ne yapmam gerekir? Etmezse ne yapmam gerekir? Dosyanın gönderildiği yeremi ulaşmalıyım yoksa emniyette bu işi çözebilir miyim?
Son olarak avukat bulundurmam gerekir mi?
Teşekkürler
Sahibindenden bir ipad mini alicam, satan kisi ipadi mart 2013 te turkiyeden(faturali) almis. Garanti olayi nasil olayi bu ipadin? Diger urunler gibi 2 yil mi yoksa apple urunu oldugu icin 1 yil mi?
bu kelimeyi cümle içinde kullanırken ilk harfini büyük mü yazıyoruz?
Yahudilik tarihinde boyle bir sey vardi neydi hatirlayan var mi? bir adam tabut icinde kaciyordu bir yerden.
bimekste vatandaki gibi haftasonuna özel indirim oluyor mu?
Sinema için, var mı paylaşacak olan?
İlki şuradaydı: www.eksiduyuru.com
Nexus 4 önerenler olmuştu fakat sanırsam üretimi durdurulmuş, dolayısıyla sıfırını alma fırsatım yok. İkinci el de düşünmem hiçbir şekilde.
Soru: Bütçe maksimum 400 tl... Black friday'de hangi akıllı telefonu alabilirim ve almamı önerirsiniz?
Teşekkürler...
(Tik'ler en geç bugün gelir)
Nexus 4 önerenler olmuştu fakat sanırsam üretimi durdurulmuş, dolayısıyla sıfırını alma fırsatım yok. İkinci el de düşünmem hiçbir şekilde.
Soru: Bütçe maksimum 400 tl... Black friday'de hangi akıllı telefonu alabilirim ve almamı önerirsiniz?
Teşekkürler...
(Tik'ler en geç bugün gelir)
İyi haftalar sevgili duyuranlar,
Bileniniz vardır. Birkaç yıl önce Shazam'ın aylık veya yıllık şarkı bulma limiti vardı, 5 tane mi ne. Hala var mı o yoksa sınırsız mı?
Bileniniz vardır. Birkaç yıl önce Shazam'ın aylık veya yıllık şarkı bulma limiti vardı, 5 tane mi ne. Hala var mı o yoksa sınırsız mı?
www.youtube.com
www.youtube.com
Bu zımbırık gerçekten bu kadar işlevsel midir yoksa işe yaramaz bir şey midir sizce??
www.youtube.com
Bu zımbırık gerçekten bu kadar işlevsel midir yoksa işe yaramaz bir şey midir sizce??
Merbaha arkadaşlar,
biraz uzunca bir soru olacak: italya'da yüksek lisans yapmak istiyorum, yüksek lisans için de haliyle TOEFL ya da türevleri gerekiyor(sanırım). ben seneye İtalya'daki birkaç üniversitelere başvuru yapmak istiyorum, ama şu ana kadar hiçbir üniversiteyle konuşmadım.
soru burada başlıyor: öneriniz nedir?
*okulu belirle, ondan sonra toefl sınavına gir midir?
*yoksa yeni yıla elinde toefl belgenle gir, seneye başvuru esnasında kafan rahat olsun, vakit kaybetmezsin midir?
teşekkürler.
biraz uzunca bir soru olacak: italya'da yüksek lisans yapmak istiyorum, yüksek lisans için de haliyle TOEFL ya da türevleri gerekiyor(sanırım). ben seneye İtalya'daki birkaç üniversitelere başvuru yapmak istiyorum, ama şu ana kadar hiçbir üniversiteyle konuşmadım.
soru burada başlıyor: öneriniz nedir?
*okulu belirle, ondan sonra toefl sınavına gir midir?
*yoksa yeni yıla elinde toefl belgenle gir, seneye başvuru esnasında kafan rahat olsun, vakit kaybetmezsin midir?
teşekkürler.
Nasıl bir yol izlemeliyiz? Prosedürü nedir? Sokakta ve bölgede superonline fiber altyapısı yoksa bu tamamen onların arzusuna mı kalmış yoksa talep mi etmek gerekiyor bilen var mı? Ayrıca 3g ve adsl dışında alternatifler nelerdir?