Merhaba, şu an yurtdışındayım ve Türkiye'deki adresime ne zaman yollanacağı tam olarak belli olmayan bir kurye gönderimi söz konusu. Eğer ben Türkiye'ye dönmeden kurye gelirse ve beni bulamazsa geri postalanmadan ne kadar süre beni bekler bilen var mı?
Almayı düşündüğünüz:
www.sahibinden.com
Mevcut olan: www.otomobildunyam.com
Genç adamsınız. Elinizdeki kız arkadaşınızla toplantıya, yemeğe falan gittiğinizde nispeten artiztik geliyor. Çünkü iyi kötü, apaçi olmayacak şekilde oynama yapmışsınız, gözünüze çok hoş geliyor. Sizin çevrenize göre ilgi çekiyor falan. Ama diğeri pratikte daha ihtiyacınızı görüyor. Hatta ticari kullanıp para kazanma ihtimaliniz bile var (zaten bu niyetle değiştirilecek). Ama siz de artizliğe de bütçeniz kadarıyla önem veren adamsınız.
Nasıl bir tercih yapardınız?
www.sahibinden.com
Mevcut olan: www.otomobildunyam.com

Genç adamsınız. Elinizdeki kız arkadaşınızla toplantıya, yemeğe falan gittiğinizde nispeten artiztik geliyor. Çünkü iyi kötü, apaçi olmayacak şekilde oynama yapmışsınız, gözünüze çok hoş geliyor. Sizin çevrenize göre ilgi çekiyor falan. Ama diğeri pratikte daha ihtiyacınızı görüyor. Hatta ticari kullanıp para kazanma ihtimaliniz bile var (zaten bu niyetle değiştirilecek). Ama siz de artizliğe de bütçeniz kadarıyla önem veren adamsınız.
Nasıl bir tercih yapardınız?
ama karışıklığı anlatıyor ya da karmaşık şeyler bir araya gelip oluşturuyor bunu. müzik terimi olabilir. neydi bu?
alakasız ek soru: eksiduyu.ru :)
teşekkürler.
cevap bulundu: kakofoni
alakasız ek soru: eksiduyu.ru :)
teşekkürler.
cevap bulundu: kakofoni
Otobüs biletini online olarak aldıktan sonra uçaktaki gibi bastırabiliyor muyuz? İlla oraya gidip fiziken teslim almak mı gerekiyor binerken? Gitmeden önce fiziki çıktıya ihtiyacım var da.
Merhaba,
Abartılı, abuk sabuk baskısı olmayan, pamuklu, terletmeyen siyah tişört arıyorum. Nereden alınır?
Tişörtler hep renkli, zar zor bir tane siyah tişört bulursam da üstünde kocaman seksi bir kız öpücük atıyor mesela. Öyle bir şey giyip işe gidemem. Ayrıca mesaj kaygılı tişörtler, metalci tişörtleri, surf, bilmemne beach yazan tişörtler filan da istemiyorum. Ufak bir baskı olabilir. Çok pahalı olmayan, sıradan bir markanın abartısız bir logosu filan olabilir belki. Yani üstümde dikkat çekici bir şey olmasın istiyorum.
Sadece siyah tişört giyebiliyorum, çünkü aşırı terleme sorunum var. Renkli şeylerin kol altları filan ıslanırsa rengi değiştiğinden giyemiyorum.
Biraz polo yaka tişörtlere sardım, ama onu bulmak bile zor oluyor bazen.
Abartılı, abuk sabuk baskısı olmayan, pamuklu, terletmeyen siyah tişört arıyorum. Nereden alınır?
Tişörtler hep renkli, zar zor bir tane siyah tişört bulursam da üstünde kocaman seksi bir kız öpücük atıyor mesela. Öyle bir şey giyip işe gidemem. Ayrıca mesaj kaygılı tişörtler, metalci tişörtleri, surf, bilmemne beach yazan tişörtler filan da istemiyorum. Ufak bir baskı olabilir. Çok pahalı olmayan, sıradan bir markanın abartısız bir logosu filan olabilir belki. Yani üstümde dikkat çekici bir şey olmasın istiyorum.
Sadece siyah tişört giyebiliyorum, çünkü aşırı terleme sorunum var. Renkli şeylerin kol altları filan ıslanırsa rengi değiştiğinden giyemiyorum.
Biraz polo yaka tişörtlere sardım, ama onu bulmak bile zor oluyor bazen.
yumurta haşlamak çin su ısıtıyodum unutmuşum suyu çok ısınmış elim yandı refleks olarak yumurtayı çok hızlı bıraktım çatladı birazcık yumurta akı dışarı sızdı. şimdi ben bu yumurtayı yersem bi şey olur mu zehirlenme mikrop kapma falan yumurta şu an kaynıyo acil yardım lazım :( ilk kez yumurta haşlıyorum
edit: az önce yedim yumurtayı bi şey olursa sorumlusu sizsiniz :( ulan ilk yumurta haşlayışım ama ayıptır söylemesi muazzam haşlamışım ha :)
edit: az önce yedim yumurtayı bi şey olursa sorumlusu sizsiniz :( ulan ilk yumurta haşlayışım ama ayıptır söylemesi muazzam haşlamışım ha :)
Soru baslikta olsa da kisa bi ozet geceyim efem...Okuyana Not: Paragraf aralarinda verilen şarkılar eşliğinde ve gece okuyunuz lütfen. Okumanız sırasında dinlediğiniz şarkı bitmeden bir sonrakinin sırası geldiyse şarkının bitmesini bekleyip yeni şarkıyla devam ediniz..
Heralde bi 13-14 senedir falan dinlemiyordum radyo 35'i. Zaten ilk dinlemeye baslamam da Özderede geçen yaz tatilleriydi.. toplam 10 radyo çeker 9'u rum 1'i radyo 35...
( Ege Yaz Aşkım: youtu.be )
Yaş itibari ile yeni gençliğe hevesle başlamamızdandır ki her yaz birine aşık olurduk. Bir önceki yaz aşk yaşadığın sevgilinle bir sonraki yaz küsmezdin. Aradan 1 yıl geçmiş ikiniz de unutmuş olurdunuz. Anca çok fırtınalı bi aşk geçirmeniz lazım ki -o da ya 1 kere olur ya hiç olmaz- küsseniz bile öteki yaz barışır konuşmaya devam ederdiniz.
Bi radyo dinleyeyim dedim kanalları gezerken takıldım kaldım radyo 35 e. Yine o eski duygu sırasında şarkılar, yine yaza damgasını vuran sanatçılar..vs... Sanki Özdere Sahildeyim de gecenin karanlığında tanıdıklardan saklanıp yaz aşkımla öpüşüyorum...
İçimi acıtan, o günlere geri dönememek değil, o günlerdeki masum öpüşmelerin kalmayışı..Şimdi hayvan gibi bütün sevgililer hem kız hem erkek, şimdi avlanır gibi bütün ilişkiler. Hafatada kaç farklı kişiyle isterseniz okadarına sahip olabiliyorsunuz ya da okadarı arasında sadece biri sayılıyorsunuz.. İliskilerde3 yılın 5 yılın bir anlamı kalmamış. Ilk fırsatta vazgeçilebiliyor her aşktan ve yerine yenisi konabiliyor bir dost meclisinda yapilan alkollü gecelerde..
Eskiden ayıkken sever, sevgilimizle içmeye giderdik, şimdi ise sarhoşken sevip ayık geziyoruz göt korkusundan..
Eskiden ayrılsak da laf kondurmadığımız sevgililerimizin, şimdi yedi ceddine sövüyoruz halka açık restorantlarda karaoke yaparken..
(Çelik - Hercai: youtu.be )
En son hangi sevgilinizi ya da kız/erkek arkadaşınızı saatlerce haber alamadan beklediniz. Cep telefonunun olmadığı zamanlarda buluşmak dert değil keyifti. Sevdiğini beklerdin saatlerce ya da dakikalarca zaten kaç zaman olmuş görüşmeyeli elde bi gümüş kolye ya da cepte az buçuk güzel bi pizza yiyebilecek harçlık beklerdik sevdiklerimizi.. zaten o da keyiften değil ya trafikten ya da evden izin alamadığı için gecikirdi..
şimdi check in yapıp çağırıyoruz olduğumuz yere ya da bekletmenin bi önemi yok, nasilsa telefonlarımız var diye umursamıyoruz buluşma saatlerini ve yerlerini.. eskiden buluşunca gittiğin yerlere yalnızken gitmezdin bile o büyüsü kaçmasın diye şimdi sevgilinin yatağında aldatıyorsun sevgilini...
Farkediyor musunuz basitliğini ve önemsizliğini sevgililer için birbirlerinin.. aynı kafede oturup saatlerce telefonlarıyla vakit geçiriyorlar. Yemek yerken, yürürken, birşeyler içerken hatta yatıp uyurken bile iyi geceler öpücüğünün yerini tuş kilitleri almış... sesi benzese de verdiği his aynı olmuyor malesef..
( Sezen Aksu - Beni Unutma (1986): youtu.be )
Hal böyle olunca sosyal bi ilişki sosyal bi ayrılığa gebe kalıyor. Sevgilinden ayrıldığını sevgilin ilişkı durumu "bekar" a dönünce öğreniyor. Geçirilen zamanların ve duyguların değerli olmadığı bir ilişkide ayrılığa da haliyle değer verilmiyor. Sevgilisine değer vermediği için ayrılık haberini bile konuşmak gerekmiyor. Eskiden ayrılık konuşmaları günlerce düşünülürdü "Şimdi nasıl söylicem ben bunu?" Diye. Ki çoğu zaman vazgeçilir kıyılamazdı ayrılmak istenilse de ve düzelirdi sevgililer, toparlanırdı ve kurtarılırdı en ümitsiz ilişkiler..
Sevgilini sevmediğini zannettiğin için ayrılmaya kalkardın eskiden, şimdi ise sevmediğini sevdiğin sandığın için birlikte oluyorsun. Yani hüsran aslında baştan belli de görmüyorsun işte..
Ayrılık konuşmaları yapılırken fonda çalan şarkı illaki ciğerini deşerdi ve ondan yıllar sonra bile duysan aynı acıyı yaşatmasa da sızısı mutlaka ciğerini titretirdi.
(Yaşar - Yaz Bitti: youtu.be )
Gelişen teknoloji ve değişen ahlakımızla birlikte güzel olan birçok şey gibi galiba sevdalarımızı da kaybettik.. sanırım sonlarına yetişebildiğimiz o güzel yaz bitti... Şimdi arkadaşlarda 1 yıl görüşemeyeceğimiz bir kış başlıyor. Umarim yaz yeniden gelir de aşklarını özlediğimiz senelerdeki kadar keyifle geçiririz hayatı ve sevgileri..
(Şarkının keyfini çikarin... İyi geceler...
Soruma cevabi unutmayiniz...
Heralde bi 13-14 senedir falan dinlemiyordum radyo 35'i. Zaten ilk dinlemeye baslamam da Özderede geçen yaz tatilleriydi.. toplam 10 radyo çeker 9'u rum 1'i radyo 35...
( Ege Yaz Aşkım: youtu.be )
Yaş itibari ile yeni gençliğe hevesle başlamamızdandır ki her yaz birine aşık olurduk. Bir önceki yaz aşk yaşadığın sevgilinle bir sonraki yaz küsmezdin. Aradan 1 yıl geçmiş ikiniz de unutmuş olurdunuz. Anca çok fırtınalı bi aşk geçirmeniz lazım ki -o da ya 1 kere olur ya hiç olmaz- küsseniz bile öteki yaz barışır konuşmaya devam ederdiniz.
Bi radyo dinleyeyim dedim kanalları gezerken takıldım kaldım radyo 35 e. Yine o eski duygu sırasında şarkılar, yine yaza damgasını vuran sanatçılar..vs... Sanki Özdere Sahildeyim de gecenin karanlığında tanıdıklardan saklanıp yaz aşkımla öpüşüyorum...
İçimi acıtan, o günlere geri dönememek değil, o günlerdeki masum öpüşmelerin kalmayışı..Şimdi hayvan gibi bütün sevgililer hem kız hem erkek, şimdi avlanır gibi bütün ilişkiler. Hafatada kaç farklı kişiyle isterseniz okadarına sahip olabiliyorsunuz ya da okadarı arasında sadece biri sayılıyorsunuz.. İliskilerde3 yılın 5 yılın bir anlamı kalmamış. Ilk fırsatta vazgeçilebiliyor her aşktan ve yerine yenisi konabiliyor bir dost meclisinda yapilan alkollü gecelerde..
Eskiden ayıkken sever, sevgilimizle içmeye giderdik, şimdi ise sarhoşken sevip ayık geziyoruz göt korkusundan..
Eskiden ayrılsak da laf kondurmadığımız sevgililerimizin, şimdi yedi ceddine sövüyoruz halka açık restorantlarda karaoke yaparken..
(Çelik - Hercai: youtu.be )
En son hangi sevgilinizi ya da kız/erkek arkadaşınızı saatlerce haber alamadan beklediniz. Cep telefonunun olmadığı zamanlarda buluşmak dert değil keyifti. Sevdiğini beklerdin saatlerce ya da dakikalarca zaten kaç zaman olmuş görüşmeyeli elde bi gümüş kolye ya da cepte az buçuk güzel bi pizza yiyebilecek harçlık beklerdik sevdiklerimizi.. zaten o da keyiften değil ya trafikten ya da evden izin alamadığı için gecikirdi..
şimdi check in yapıp çağırıyoruz olduğumuz yere ya da bekletmenin bi önemi yok, nasilsa telefonlarımız var diye umursamıyoruz buluşma saatlerini ve yerlerini.. eskiden buluşunca gittiğin yerlere yalnızken gitmezdin bile o büyüsü kaçmasın diye şimdi sevgilinin yatağında aldatıyorsun sevgilini...
Farkediyor musunuz basitliğini ve önemsizliğini sevgililer için birbirlerinin.. aynı kafede oturup saatlerce telefonlarıyla vakit geçiriyorlar. Yemek yerken, yürürken, birşeyler içerken hatta yatıp uyurken bile iyi geceler öpücüğünün yerini tuş kilitleri almış... sesi benzese de verdiği his aynı olmuyor malesef..
( Sezen Aksu - Beni Unutma (1986): youtu.be )
Hal böyle olunca sosyal bi ilişki sosyal bi ayrılığa gebe kalıyor. Sevgilinden ayrıldığını sevgilin ilişkı durumu "bekar" a dönünce öğreniyor. Geçirilen zamanların ve duyguların değerli olmadığı bir ilişkide ayrılığa da haliyle değer verilmiyor. Sevgilisine değer vermediği için ayrılık haberini bile konuşmak gerekmiyor. Eskiden ayrılık konuşmaları günlerce düşünülürdü "Şimdi nasıl söylicem ben bunu?" Diye. Ki çoğu zaman vazgeçilir kıyılamazdı ayrılmak istenilse de ve düzelirdi sevgililer, toparlanırdı ve kurtarılırdı en ümitsiz ilişkiler..
Sevgilini sevmediğini zannettiğin için ayrılmaya kalkardın eskiden, şimdi ise sevmediğini sevdiğin sandığın için birlikte oluyorsun. Yani hüsran aslında baştan belli de görmüyorsun işte..
Ayrılık konuşmaları yapılırken fonda çalan şarkı illaki ciğerini deşerdi ve ondan yıllar sonra bile duysan aynı acıyı yaşatmasa da sızısı mutlaka ciğerini titretirdi.
(Yaşar - Yaz Bitti: youtu.be )
Gelişen teknoloji ve değişen ahlakımızla birlikte güzel olan birçok şey gibi galiba sevdalarımızı da kaybettik.. sanırım sonlarına yetişebildiğimiz o güzel yaz bitti... Şimdi arkadaşlarda 1 yıl görüşemeyeceğimiz bir kış başlıyor. Umarim yaz yeniden gelir de aşklarını özlediğimiz senelerdeki kadar keyifle geçiririz hayatı ve sevgileri..
(Şarkının keyfini çikarin... İyi geceler...
Soruma cevabi unutmayiniz...
Tvden anlayan duyurucular şimd biz televizyon almayı düşünüyoruz.
Bütçemiz:1500 tlye kadar ama fazlada zorlamayı düşünmüyoruz.
Ekran boyutu. 40-42 inc yani 106 ekran civarı bir tv
Dahili uydu alıcısı olması önemli ama duruma göre diğitürk veya dsmart hd bağlanacak.Bununla beraber ses sistemi de bağlanacak.
şimdi fiyat/performans ürünlerini öenerebilir misiniz?
Bütçemiz:1500 tlye kadar ama fazlada zorlamayı düşünmüyoruz.
Ekran boyutu. 40-42 inc yani 106 ekran civarı bir tv
Dahili uydu alıcısı olması önemli ama duruma göre diğitürk veya dsmart hd bağlanacak.Bununla beraber ses sistemi de bağlanacak.
şimdi fiyat/performans ürünlerini öenerebilir misiniz?
Merhaba arkadaşlar, sosyolojik bir çözümlemeye katkıda bulunmanızı istiyorum :) bir insan neden profil resmini değiştirir? ayda bir veya iki haftada bir yeni profil resmi yükler?
excel öğrenmeye başladım elimde step by step excel 2013 var ama çok basit geldi zaten kitaptakileri biliyorum. inside out microsof excel 2013 kitabını alsam işime yara mı. inceleyen oldu mu?
not: başka kitap tekliflerine de açığım
not: başka kitap tekliflerine de açığım
Gidip de memnun kaldığınız bir kurs var mıdır?
Lokasyon: İstanbul-Avrupa.
Lokasyon: İstanbul-Avrupa.
(3)
Bileşiklerde dizilişler, geometri nasıl anlaşılıyor? (Kimyacılar gelin)
cemlemikonusuyorsun #787341
Merhabalar,
Moleküllerin geometrisi, zincirleri vs. hangi cihazla saptanıyor? Atıyorum benzenin geometrisi nasıl anlaşıldı? Çalışma prensibi nasıl?
Bayadır merak ettiğim bi şey. Bilen varsa yazarsa güzel olur. Daha sonra görenler de aydınlanır. Teşekkürler şimdiden.
Moleküllerin geometrisi, zincirleri vs. hangi cihazla saptanıyor? Atıyorum benzenin geometrisi nasıl anlaşıldı? Çalışma prensibi nasıl?
Bayadır merak ettiğim bi şey. Bilen varsa yazarsa güzel olur. Daha sonra görenler de aydınlanır. Teşekkürler şimdiden.
Yaptığım suluboya ve yağlıboya eserleri net üzerinden satmak istiyorum. Malum öğrenci hali. Ya da sipariş üzerine çalışmak. Ne tavsiye verebilirsiniz?
Şimdiden teşekkürler..
Şimdiden teşekkürler..
Ablam için fotoğrafçı bakıyoruz ama 2'si arasında kaldık.
(git: www.safagulsoy.com) bu mu ?
(git: meryemturkmen.com) yoksa bu mu ?
ya da sizin bildiğiniz izmit'e gelebilecek düğün fotoğrafçısı var mı tam gün ?
(not: fiyat max. 1600)
(git: www.safagulsoy.com) bu mu ?
(git: meryemturkmen.com) yoksa bu mu ?
ya da sizin bildiğiniz izmit'e gelebilecek düğün fotoğrafçısı var mı tam gün ?
(not: fiyat max. 1600)
ve bu ekonomik ve sosyal durum göstergesi olabilir mi?
çok yakın olduğum bir arkadaşım var, yediğim içtiğim ayrı gitmez. Birbirimizin evlerinde kaldık aileler tanışır vs vs. Neyse bu yaz ben çalışmak için kuveyte staja gideceğimi söyledim buna, temmuz ağustos arası. Bizimkinin de temmuzda stajı varmış, eylülde bişeyler yaparız şeklinde ayrıldık. neyse geçen gün netten konuşuyoruz. bunun ikinci bir staj işi olacaktı ağustosta o ne oldu diye sordum, bu da ağustosunu boş bırakmak istediğini hatta bir arkadaşıyla avrupa gezisi yapacağını söyledi. bana da soracakmış ama kuveytte olacağımdan sormamış. ne zaman gideceğini sordum 21 ağustosa almış biletini. sonra da bana sen ne zaman dönecektin diye falan sordu. şimdi ben buna çok alındım çünkü benim ne zaman döneceğimi bile net bilmiyor ve böyle bir plana "en yakın arkadaşı" olan kişiyi dahil etmek için hiçbir şekilde uğraşmamış. 9 gün daha beklese istanbulda oluyordum en azından insan bi dahil etmeye çalışır. zaten eylül başı dönücem olmaz dedim, ondan sonra da mutlaka beraber bi plan yapalım ekim için falan diyor. ben alındım sanki biraz, haklı mıyım ?
Arkadaslar gecmis duyurularda aradim; buldugum birkac cevap beni tatmin etse de tam istedigime ulasamadim.. Yakinda listeninge dayali bir sinava girecegim. Sinava kadar pratik yapmam gerek. Belli bir case'i, bir olayi anlatan ingilizce videolari dinleyip kulak aliskanligi lazim. Sinavin icerigi 3-4 dklik bir video ve video devam ederken ekranda beliren sorulara hizli cevaplar vermek seklinde olacak... Var mi boyle videolarin oldugu bir mecra??
tek başıma yaşayacağım bir kiralık daire bakıyorum şu aralar istanbul'un iki yakasında da (eminönünde çalıştığım için yakın olması açısından beşiktaş, beyoğlu, üsküdar, kadıköy bölgelerine öncelik veriyorum)
arama yaparken hep ilçe ve semt adlarından gidiyorum, fakat çıkan sonuçların çoğu zaman mahallesinin/muhitinin adını, yerini bilmiyorum, kestiremiyorum.
belirttiğim bölgelerde yaşadığınız/tecrübe ettiğiniz/bildiğiniz düzgün, yaşanılası mahalleleri/muhitleri ararken yardımcı olması açısından paylaşabilir misiniz? teşekkür ediyorum şimdiden.
arama yaparken hep ilçe ve semt adlarından gidiyorum, fakat çıkan sonuçların çoğu zaman mahallesinin/muhitinin adını, yerini bilmiyorum, kestiremiyorum.
belirttiğim bölgelerde yaşadığınız/tecrübe ettiğiniz/bildiğiniz düzgün, yaşanılası mahalleleri/muhitleri ararken yardımcı olması açısından paylaşabilir misiniz? teşekkür ediyorum şimdiden.
Selam duyurucular,
İstanbul avrupa yakasında ev almayı düşünüyoruz. Bi miktar bütçemiz de var. Daha doğrusu var diye biliyorduk taki gerçekleri görene kadar.
1+0 evler 300 bin lira ne demek yahu. Nerde bu emlak balonu, her gün de çerez gibi satıyorlar.
Örnek: imgur.com
56 metrekare eve 315 bin istemiş. Yahu 56 metrekare eve 315 bin veren var mı be?
Soru ise şu: Avrupa yakasından nerde konut almalı. Semt belirtmeyi düşünmüyorum ama her ihtimale karşı pendik tuzla önerileri gelmesin diye :) Bakırköy zeytinburnu, başakşehir, merter, falan olabilir. Yeni bina olsun. Yatırım değil oturum amaçlı.
İstanbul avrupa yakasında ev almayı düşünüyoruz. Bi miktar bütçemiz de var. Daha doğrusu var diye biliyorduk taki gerçekleri görene kadar.
1+0 evler 300 bin lira ne demek yahu. Nerde bu emlak balonu, her gün de çerez gibi satıyorlar.
Örnek: imgur.com
56 metrekare eve 315 bin istemiş. Yahu 56 metrekare eve 315 bin veren var mı be?
Soru ise şu: Avrupa yakasından nerde konut almalı. Semt belirtmeyi düşünmüyorum ama her ihtimale karşı pendik tuzla önerileri gelmesin diye :) Bakırköy zeytinburnu, başakşehir, merter, falan olabilir. Yeni bina olsun. Yatırım değil oturum amaçlı.
gelin de size bizim şuan izlediğimiz game of thrones'un 17 yıl öncesini anlatayım. (17 miydi lan, öyleydi galiba) acayip canım sıkıldı.
buradaki her bir şeyi okuyabilirsiniz spoiler falan yok. zaten geçmiş bitmiş olaylar hem de bugünkü olaylardan daha epik.
şimdi beyler hikayemiz dely kral aerys ii targaryen'e dayanıyor. bu arkadaş, tüm westeros'a huzur getireceğine dair yemin ederek tahta çıkan bir arkadaş. ancak hükmettiği sırada kendisine karşı bir isyan başlatılıyor duskendale muhalefeti diye bir isyan, ve kendisi rehin alınıyor 2 sene kadar. sonra kurtarılıyor ve kurtarıldıktan sonra adeta deliriyor. artık kendisine karşı "ama" diyen herkesi çılgın ateşlerde kızartmaya başlıyor, ilk zamanlar pek sevilen kralımız tutsaklık nedeniyle deliriyor kısaca.
neyse. bu aerys ii. targaryenin üç evladı var: rhaeger, daenerys ve viserys targaryen. burada rhaeger'e ayrı parantez açmak gerekir: kendisi efsanevi bir adamdır. bizim şehzade mustafa'ya benzetebilirsiniz, herkes "ya şu rhaeger tahta geçse de westeros bi şahlansa" diye beklemektedir. müthiş bir savaşı, romantik ve yakışıklı bir adam. tam bir beyaz atlı prens kendisi. tüm westeros tarafından sevilen bir adam. westeros'un geleceği.
evet, şimdi deli kralımız ülkeyi tywin lannister ile birlikte yönetmekte. tywin lannister kral eli olarak müthiş hizmetler vermekte hatta halk arasında "ülkeyi tywin yönetiyor" dedikoduları çıkmakta. bu dedikoduları deli krala karşı sesli söyleyebilen ilk kişi ilyn payne oluyor. ilk sezondan hatırlarsınız, dilsiz bir eleman. ned stark'ın cellatlığını yapıyor. hatta kral muhafızlarının başı olur kendisi o dönemler. hah, işte ilyn payne bu dedikoduyu dile getirdikten sonra deli kral bunun dilini kestirip rütbelerini söküveriyor.
bu dedikodular delinin canını sıktığı için tywin'e karşı cephe alıyor ve habire terso gidiyor tywin'e. hatta dedikodulardan bir tanesi de odur ki, adam sırf tywin'e zarar vermek için tywin'in karısını sikiyor, kadın düşük yapmak için bir çok ilaç içse de düşük yapamıyor ve ilaçların etkisiyle tyrion lannister gibi bir mahluk doğuyor. doğruluğunu bilemeyiz tabi bu hikayenin.
tywin, cersei'yi rhaegar ile evlendirecek. proje bu. deli kral'ın da, dedikodulara kadarki projesi bu. casterly kayasında bir düello düzenleniyor ve aerys, rhaegarla beraber bu düelloya katılıyor. hem cersei hem tywin "ohh oldu bu iş" diye düşünürken, o gün aerys oğlunu elia martell ile nişanlayıveriyor. herkes şok, cersei ağlamaktan geberiyor. tywin sinir oluyor vs.
bu süreçte bizim ned stark'ımızın bir kız kardeşi var. ned stark, kız kardeşini kankası olan robert baratheon ile sözlüyor. robert o dönemler tam bir ölüm makinası. uzun boylu, kaslı, iri, müthiş derecede güçlü. ilk sezonki gibi şişman değil yani.
sonra tarihlerimiz ileri sarıyor. harrenhal'da bir turnuva var. tüm önemli kılıç üstatlarının katılacağı bir turnuva. baya sükseli bir şey, herkes oraya doğru yola çıkıyor.
bu sırada, varys denen pudralı puşt da deli kralın aklını zehirliyor. "efendim ite oraya gitmelisiniz, oraya gitmezseniz rhaegar diğer lordlarla anlaşmalar yapacak ve sizi tahttan indirip kendi tahta geçecek" gibi konuşuyor. (aynı şehzade mustafa olayı amk) aerys de deli olduğu için hemen gaza geliyor ve "atımı hazırlayın harrenhal'a gidiyorum ben de, ben bu oyunu bozarım" diyor.
varys'in gerçek planı ise: aerys'e harrenhal'da bir suikast hazırlamak. ve vatan millet için daha hayırlı olan rhaegar'ı tahta geçirmek. varys, vatanperver bir adam çünkü. deli kral tahtta kalırsa vatanın bölüneceğini biliyor.
deli kral da turnuvayı izlemek üzere harrenhal'a gidiyor.
deli manyak bir turnuva oluyor, rhaegar barristan ve brandon gibi usta kişileri de yenerek şampiyon oluyor. ve her şampiyonun belirlediği "güzellik kraliçesi"ni belirlemek üzere tribünlere doğru yürüyor. herkes elia martell'i göstermesini beklerken, rhaegar, tribünde robert baratheon ve ned stark'ın ortasında bulunan lyanna stark'ı gösteriyor. robert'ın nişanlısını. herkes şok oluyor, donup kalıyor.
ve o gece, rhaegar targaryen lyanna stark'ı da alarak ortalıktan kayboluyor. ve o an, 7 krallığı yerlebir eden hamleyi yapmış oluyor.
brandon stark, "ulan orospu çocuğu benim kız kardeşimi kaçırdın çık ulan ortaya şerrefsiz köpek" diye bağırmak üzere kings landinge gidiyor. ama kalede rhaegar targaryen'i değil, deli kralı buluyor ve anında tutuklanıyor. deli kral, ned stark ve brandon stark'ın babasını oğlunun savunmasını yapmak üzere kaleye çağırtıyor. ve onu da tutsak alıp, vahşi bir tuzak vasıtasıyla ikisini de öldürüyor. (birini yakarak birini boğarak)
ve haber salıyor: robert baratheon gelip bana teslim olsun.
robert reddediyor ve ned stark'la birlikte tüm sancaktarlarına isyan bayrağı açtırıyor. ikisinin de manevi babası olan jon arryn'in de desteğini alarak baratheon, stark ve arryn kuvvetleri güneye doğru ilerlemeye başlıyorlar. savaşlar başlar:
1. summerhall savaşı: robert ilk summerhall'a ulaşan kişi olduğundan, düşman kuvvetlerle karşılaşır. düşman kuvvetlerini aynı günde yaptığı üç savaşta da mağlup ederek ilerleyişini sürdürür.
2. ashford savaşı: robert'ın ilerleyişi, randyll tarly ve birlikleriyle karşılaşana kadar sürer. burada randyll tarly robert ve birliklerini darmaduman eder ve robert geri çekilir. (randyll tarly, samwell tarly'nin babası)
3. çanların savaşı: robert, randyll tarafından parçalandıktan sonra geri dönerken yaralanır ve kuzeyden gelen destek kuvvetlere ulaşamadan bir kasabaya sığınır. düşman kuvvetleri tüm kasabayı kuşatmıştır, kapı kapı robert'ı ararlar ama yerel halkın da yardımıyla robert sürekli yer değiştirir ve destek kuvvetler gelene kadar kaçmayı başarır. destek kuvvet geldiğinde, düşman kuvvetler hiç çarpışmadan hemen geir çekilirler.
4. üş dişli mızrak savaşı: westeros tarihini değiştiren savaş.
westeros'un dünya savaşıdır bu. tüm kuvvetler üç dişli mızrakta karşı karşıya gelirler ve çarpışma başlar. bu savaşta, şuan seride gördüğünüz tüm kahramanlar yer alır. barristan selmy'den tutun, thoros of myr'e kadar herkes.
robert savaşı kolay yoldan bitirmek ve intikam almak için savaş alanında rhaegar'ı arar ve bulur. bu ikisi karşı karşıya gelirler. rhaegar'ın üstünde muhteşem bir zırh vardır, ejderha başlı miğferi de yakutlarla doludur. ikili bir süre mücadele ederler ve rhaegar robert'ı yaralar.
ancak robert bir şekilde rhaegar'ı yere düşürür ve elindeki hayvani boyutlardaki çekici rhaegar'ın göğsüne saplar. tüm nehir rhaegar'ın yakutlarıyla dolar ve askerlerin bir kısmı savaşı bırakıp yakutları toplamaya başlarlar. bu darbe, savaşı bitirmiştir. savaşın diğer bölümlerinde 10.000 kişilik kuvveti yöneten dorne prensi öldürülmüştür, barristan selmy ağır yaralanmıştır ve kings landing ordusu darmadağın olmuştur.
savaş meydanında bulunmayan tek efsane jaime lannister ve tywin lannister'dır. bunun sebebi de, aerys'in kingsguard olarak jaime lannister'ı yanında tutması ve bu sayede tywin'in de isyan ordularına karışmasını önlemesidir. (isyana ortak olursan, jaime'in kellesini keserim)
robert ve ordusu kings landinge doğru gelirken, tywin lannister ordusuyla beraber kapıda belirir ve aerys'e "bırak ordumu şehrine sokayım da robert'a karşı şehri savunalım" der. jaime lannister'ın itirazlarına rağmen aerys kapıları açar ve tywin lannister tüm şehri kılıçtan geçirmeye başlar. deli kral hepten delirir ve "tüm şehri yakalım da robert küllere hükmetsin" diyerek çılgınateş üstadlarına tüm şehri yakın emrini verir.
jaime, bu katliama seyirci kalmayı kendine yediremez ve önce wildfire üstadını keser. ardından deli kralı.
tywin lannister'ın emriyle, gregor clegane tüm kraliyet ailesini ve elia martell ile çocuklarını kılıçtan geçirir. (alia martell, rhaegar targaryen'in karısıdır)
robert ve ned stark kuvvetleriyle birlikte kral şehrine girdiklerinde, 15 yaşındaki jaime'i tahtta elinde kanlı kılıçla otururken görürler. ve aerys'in cesedini. orospu çocukları sanki kendileri o kral odasına aerys'i kesmeye girmemişler gibi jaime'e kral katili demeye başlarlar.
ned stark, oradan ayrılıp savaşı bitirmek için dorne'a gider. stannis baratheon'ın ölmek üzere olduğu, mace tyrell kuşatması altındaki storms ending'i kurtarır ve kuşatmayı kaldırır.
oradan kız kardeşini kurtarmak için tower of joy'a gider.
kuleyi bir tanesi arthur dayne isimli gelmiş geçmiş en iyi şövalyelerden biri olmak üzere 3 kral muhafızı korumaktadır. ve ned stark kuleye kendisiyle birlikte 7 kişiyle saldırır. (bir tanesi howland reed, yani bizim bran stark'ın beraber takıldığı abla kardeşin babası)
ve savaştan sadece howland reed ile ned stark sağ çıkar. ned stark'ın kellesini de howland reed kurtarmıştır. (teoriye göre, howland reed bir yeşil gören olarak, arthur dayne'in bedenine girmiş ve ancak o şekilde öldürebilmişlerdir)
kulenin tepesine çıktıklarında ned stark lyanna'yı ölüm döşeğinde bulur. ve lyanna ne olduğunu bilmediğimiz bir söz tutmasını ister ned stark'tan.
ve tüm olaylar böylece bitmiştir. üdnyanın en uzun yazısı oldu aq
buradaki her bir şeyi okuyabilirsiniz spoiler falan yok. zaten geçmiş bitmiş olaylar hem de bugünkü olaylardan daha epik.
şimdi beyler hikayemiz dely kral aerys ii targaryen'e dayanıyor. bu arkadaş, tüm westeros'a huzur getireceğine dair yemin ederek tahta çıkan bir arkadaş. ancak hükmettiği sırada kendisine karşı bir isyan başlatılıyor duskendale muhalefeti diye bir isyan, ve kendisi rehin alınıyor 2 sene kadar. sonra kurtarılıyor ve kurtarıldıktan sonra adeta deliriyor. artık kendisine karşı "ama" diyen herkesi çılgın ateşlerde kızartmaya başlıyor, ilk zamanlar pek sevilen kralımız tutsaklık nedeniyle deliriyor kısaca.
neyse. bu aerys ii. targaryenin üç evladı var: rhaeger, daenerys ve viserys targaryen. burada rhaeger'e ayrı parantez açmak gerekir: kendisi efsanevi bir adamdır. bizim şehzade mustafa'ya benzetebilirsiniz, herkes "ya şu rhaeger tahta geçse de westeros bi şahlansa" diye beklemektedir. müthiş bir savaşı, romantik ve yakışıklı bir adam. tam bir beyaz atlı prens kendisi. tüm westeros tarafından sevilen bir adam. westeros'un geleceği.
evet, şimdi deli kralımız ülkeyi tywin lannister ile birlikte yönetmekte. tywin lannister kral eli olarak müthiş hizmetler vermekte hatta halk arasında "ülkeyi tywin yönetiyor" dedikoduları çıkmakta. bu dedikoduları deli krala karşı sesli söyleyebilen ilk kişi ilyn payne oluyor. ilk sezondan hatırlarsınız, dilsiz bir eleman. ned stark'ın cellatlığını yapıyor. hatta kral muhafızlarının başı olur kendisi o dönemler. hah, işte ilyn payne bu dedikoduyu dile getirdikten sonra deli kral bunun dilini kestirip rütbelerini söküveriyor.
bu dedikodular delinin canını sıktığı için tywin'e karşı cephe alıyor ve habire terso gidiyor tywin'e. hatta dedikodulardan bir tanesi de odur ki, adam sırf tywin'e zarar vermek için tywin'in karısını sikiyor, kadın düşük yapmak için bir çok ilaç içse de düşük yapamıyor ve ilaçların etkisiyle tyrion lannister gibi bir mahluk doğuyor. doğruluğunu bilemeyiz tabi bu hikayenin.
tywin, cersei'yi rhaegar ile evlendirecek. proje bu. deli kral'ın da, dedikodulara kadarki projesi bu. casterly kayasında bir düello düzenleniyor ve aerys, rhaegarla beraber bu düelloya katılıyor. hem cersei hem tywin "ohh oldu bu iş" diye düşünürken, o gün aerys oğlunu elia martell ile nişanlayıveriyor. herkes şok, cersei ağlamaktan geberiyor. tywin sinir oluyor vs.
bu süreçte bizim ned stark'ımızın bir kız kardeşi var. ned stark, kız kardeşini kankası olan robert baratheon ile sözlüyor. robert o dönemler tam bir ölüm makinası. uzun boylu, kaslı, iri, müthiş derecede güçlü. ilk sezonki gibi şişman değil yani.
sonra tarihlerimiz ileri sarıyor. harrenhal'da bir turnuva var. tüm önemli kılıç üstatlarının katılacağı bir turnuva. baya sükseli bir şey, herkes oraya doğru yola çıkıyor.
bu sırada, varys denen pudralı puşt da deli kralın aklını zehirliyor. "efendim ite oraya gitmelisiniz, oraya gitmezseniz rhaegar diğer lordlarla anlaşmalar yapacak ve sizi tahttan indirip kendi tahta geçecek" gibi konuşuyor. (aynı şehzade mustafa olayı amk) aerys de deli olduğu için hemen gaza geliyor ve "atımı hazırlayın harrenhal'a gidiyorum ben de, ben bu oyunu bozarım" diyor.
varys'in gerçek planı ise: aerys'e harrenhal'da bir suikast hazırlamak. ve vatan millet için daha hayırlı olan rhaegar'ı tahta geçirmek. varys, vatanperver bir adam çünkü. deli kral tahtta kalırsa vatanın bölüneceğini biliyor.
deli kral da turnuvayı izlemek üzere harrenhal'a gidiyor.
deli manyak bir turnuva oluyor, rhaegar barristan ve brandon gibi usta kişileri de yenerek şampiyon oluyor. ve her şampiyonun belirlediği "güzellik kraliçesi"ni belirlemek üzere tribünlere doğru yürüyor. herkes elia martell'i göstermesini beklerken, rhaegar, tribünde robert baratheon ve ned stark'ın ortasında bulunan lyanna stark'ı gösteriyor. robert'ın nişanlısını. herkes şok oluyor, donup kalıyor.
ve o gece, rhaegar targaryen lyanna stark'ı da alarak ortalıktan kayboluyor. ve o an, 7 krallığı yerlebir eden hamleyi yapmış oluyor.
brandon stark, "ulan orospu çocuğu benim kız kardeşimi kaçırdın çık ulan ortaya şerrefsiz köpek" diye bağırmak üzere kings landinge gidiyor. ama kalede rhaegar targaryen'i değil, deli kralı buluyor ve anında tutuklanıyor. deli kral, ned stark ve brandon stark'ın babasını oğlunun savunmasını yapmak üzere kaleye çağırtıyor. ve onu da tutsak alıp, vahşi bir tuzak vasıtasıyla ikisini de öldürüyor. (birini yakarak birini boğarak)
ve haber salıyor: robert baratheon gelip bana teslim olsun.
robert reddediyor ve ned stark'la birlikte tüm sancaktarlarına isyan bayrağı açtırıyor. ikisinin de manevi babası olan jon arryn'in de desteğini alarak baratheon, stark ve arryn kuvvetleri güneye doğru ilerlemeye başlıyorlar. savaşlar başlar:
1. summerhall savaşı: robert ilk summerhall'a ulaşan kişi olduğundan, düşman kuvvetlerle karşılaşır. düşman kuvvetlerini aynı günde yaptığı üç savaşta da mağlup ederek ilerleyişini sürdürür.
2. ashford savaşı: robert'ın ilerleyişi, randyll tarly ve birlikleriyle karşılaşana kadar sürer. burada randyll tarly robert ve birliklerini darmaduman eder ve robert geri çekilir. (randyll tarly, samwell tarly'nin babası)
3. çanların savaşı: robert, randyll tarafından parçalandıktan sonra geri dönerken yaralanır ve kuzeyden gelen destek kuvvetlere ulaşamadan bir kasabaya sığınır. düşman kuvvetleri tüm kasabayı kuşatmıştır, kapı kapı robert'ı ararlar ama yerel halkın da yardımıyla robert sürekli yer değiştirir ve destek kuvvetler gelene kadar kaçmayı başarır. destek kuvvet geldiğinde, düşman kuvvetler hiç çarpışmadan hemen geir çekilirler.
4. üş dişli mızrak savaşı: westeros tarihini değiştiren savaş.
westeros'un dünya savaşıdır bu. tüm kuvvetler üç dişli mızrakta karşı karşıya gelirler ve çarpışma başlar. bu savaşta, şuan seride gördüğünüz tüm kahramanlar yer alır. barristan selmy'den tutun, thoros of myr'e kadar herkes.
robert savaşı kolay yoldan bitirmek ve intikam almak için savaş alanında rhaegar'ı arar ve bulur. bu ikisi karşı karşıya gelirler. rhaegar'ın üstünde muhteşem bir zırh vardır, ejderha başlı miğferi de yakutlarla doludur. ikili bir süre mücadele ederler ve rhaegar robert'ı yaralar.
ancak robert bir şekilde rhaegar'ı yere düşürür ve elindeki hayvani boyutlardaki çekici rhaegar'ın göğsüne saplar. tüm nehir rhaegar'ın yakutlarıyla dolar ve askerlerin bir kısmı savaşı bırakıp yakutları toplamaya başlarlar. bu darbe, savaşı bitirmiştir. savaşın diğer bölümlerinde 10.000 kişilik kuvveti yöneten dorne prensi öldürülmüştür, barristan selmy ağır yaralanmıştır ve kings landing ordusu darmadağın olmuştur.
savaş meydanında bulunmayan tek efsane jaime lannister ve tywin lannister'dır. bunun sebebi de, aerys'in kingsguard olarak jaime lannister'ı yanında tutması ve bu sayede tywin'in de isyan ordularına karışmasını önlemesidir. (isyana ortak olursan, jaime'in kellesini keserim)
robert ve ordusu kings landinge doğru gelirken, tywin lannister ordusuyla beraber kapıda belirir ve aerys'e "bırak ordumu şehrine sokayım da robert'a karşı şehri savunalım" der. jaime lannister'ın itirazlarına rağmen aerys kapıları açar ve tywin lannister tüm şehri kılıçtan geçirmeye başlar. deli kral hepten delirir ve "tüm şehri yakalım da robert küllere hükmetsin" diyerek çılgınateş üstadlarına tüm şehri yakın emrini verir.
jaime, bu katliama seyirci kalmayı kendine yediremez ve önce wildfire üstadını keser. ardından deli kralı.
tywin lannister'ın emriyle, gregor clegane tüm kraliyet ailesini ve elia martell ile çocuklarını kılıçtan geçirir. (alia martell, rhaegar targaryen'in karısıdır)
robert ve ned stark kuvvetleriyle birlikte kral şehrine girdiklerinde, 15 yaşındaki jaime'i tahtta elinde kanlı kılıçla otururken görürler. ve aerys'in cesedini. orospu çocukları sanki kendileri o kral odasına aerys'i kesmeye girmemişler gibi jaime'e kral katili demeye başlarlar.
ned stark, oradan ayrılıp savaşı bitirmek için dorne'a gider. stannis baratheon'ın ölmek üzere olduğu, mace tyrell kuşatması altındaki storms ending'i kurtarır ve kuşatmayı kaldırır.
oradan kız kardeşini kurtarmak için tower of joy'a gider.
kuleyi bir tanesi arthur dayne isimli gelmiş geçmiş en iyi şövalyelerden biri olmak üzere 3 kral muhafızı korumaktadır. ve ned stark kuleye kendisiyle birlikte 7 kişiyle saldırır. (bir tanesi howland reed, yani bizim bran stark'ın beraber takıldığı abla kardeşin babası)
ve savaştan sadece howland reed ile ned stark sağ çıkar. ned stark'ın kellesini de howland reed kurtarmıştır. (teoriye göre, howland reed bir yeşil gören olarak, arthur dayne'in bedenine girmiş ve ancak o şekilde öldürebilmişlerdir)
kulenin tepesine çıktıklarında ned stark lyanna'yı ölüm döşeğinde bulur. ve lyanna ne olduğunu bilmediğimiz bir söz tutmasını ister ned stark'tan.
ve tüm olaylar böylece bitmiştir. üdnyanın en uzun yazısı oldu aq
Uzun zamandır düşünüyorum yaptırmayı ancak son aşamalara gelebildim..
Düzgün bir yerde yaptırmak istiyorum fiyat olarak da uygun olmalı tabii..
Dövmeyi yaptıracağım kişi kaldı şimdi..
İstanbul'da bu işi düzgün, can yakmadan (en azından az yakan) kimler vardır?
Kulaktan dolma değil de yaşayanlar yanıt verirse sevinirim..
Hem temiz bir yer olmalı hem de dövmeyi yapacak kişi sert, soğuk biri olursa rahat edemem kasarım kendimi, bu anlamda da biraz insancıl biri olmalı..
Muhtemelen önerilen kişileri öncesinde bi ziyaret edip durumlarına bakarım zaten hemen yaptırmaya gitmem..
Ek olarak atlas pasajı içindeki shadows tattoo body piercing'i nasıl bilirsiniz?
Teşekkürler..
Düzgün bir yerde yaptırmak istiyorum fiyat olarak da uygun olmalı tabii..
Dövmeyi yaptıracağım kişi kaldı şimdi..
İstanbul'da bu işi düzgün, can yakmadan (en azından az yakan) kimler vardır?
Kulaktan dolma değil de yaşayanlar yanıt verirse sevinirim..
Hem temiz bir yer olmalı hem de dövmeyi yapacak kişi sert, soğuk biri olursa rahat edemem kasarım kendimi, bu anlamda da biraz insancıl biri olmalı..
Muhtemelen önerilen kişileri öncesinde bi ziyaret edip durumlarına bakarım zaten hemen yaptırmaya gitmem..
Ek olarak atlas pasajı içindeki shadows tattoo body piercing'i nasıl bilirsiniz?
Teşekkürler..
şunlardan tavsiye edin desem? ya da bu civarda uygunundan önerin desem?
www.dx.com
www.dx.com
www.dx.com
sanki ikinci iyi gibi ama emin olamıyorum. bi de normalde böyle şeyleri internetten almam ama bu meretin piyasası çok yüksek, bunlar baya ucuz gibi görünüyor gözüme. bilen eden varsa boş geçmesin bi cevap versin.
sağolun varolun genşler.
www.dx.com
www.dx.com
www.dx.com
sanki ikinci iyi gibi ama emin olamıyorum. bi de normalde böyle şeyleri internetten almam ama bu meretin piyasası çok yüksek, bunlar baya ucuz gibi görünüyor gözüme. bilen eden varsa boş geçmesin bi cevap versin.
sağolun varolun genşler.
iyi akşamlarnisan ayında mezun oldum şu an öğrenci değilim ve çalışmıyorum. yeşil pasaportumdan faydalanabilir miyim?(25 yaşımı ağustos 2015'te dolduruyorum.) teşekkürler...
Sevgili Kenyali atletler, ne diyosunuz?
Bir adam ve karısı iş görüşmesi için bir otele gidecekler, adam taksiyle giderken kaza yapıyor ve komaya giriyor 2 gün sonra uyanıyor, hafızasını kaybetmiş ama hatırlıyor geri falan o otele gidiyor, karısı diyor ben seni tanımıyorum sen kimsin, sonra bakıyor karısının yanında başka bir adam vs. ve olaylar gelişiyormuş. filmde ralph fiennes'in oynadığını iddia etti bi de ama bulamadım :/
bir arkadaşım anlattı da hatırlayamadı ismini, güzel bi film dedi bilen var mı acaba izlemek istiyorum da. Teşekkürler.
bir arkadaşım anlattı da hatırlayamadı ismini, güzel bi film dedi bilen var mı acaba izlemek istiyorum da. Teşekkürler.
Bir hevesle sakal uzatmaya başladım. Yaklaşık iki buçuk - üç ay oldu. Nerden baksanız yanlarda 2.5, çenede 5-6 santime yakın sakal var.
Biranda herkes tepki vermeye başladı, yok muhteşem yüzyıl bitmiş işede almazlarmış, yok kafam kocaman gözüküyormuş.
Hedefim bi 7-8 uzatıp uzun halinin nasıl durcağını görmem.
174 Boyunda göbekli (90 kilo), 21 yaşında er kişiyim. Daha önce 3 senelik saçım vardı onu kestirdiğim günden beri sakal bırakıyorum.
Ne yapmalı?
Biranda herkes tepki vermeye başladı, yok muhteşem yüzyıl bitmiş işede almazlarmış, yok kafam kocaman gözüküyormuş.
Hedefim bi 7-8 uzatıp uzun halinin nasıl durcağını görmem.
174 Boyunda göbekli (90 kilo), 21 yaşında er kişiyim. Daha önce 3 senelik saçım vardı onu kestirdiğim günden beri sakal bırakıyorum.
Ne yapmalı?
10 Yıllık pasaportu var kardeşimin , farzedelim ki , 5 yıllık Schengen aldı , ama bu 5 yıl içerisinde de evlendi ve soyadı değişti ?
Noluyo o vize ve pasaport ?
Noluyo o vize ve pasaport ?
bu altta kösede icon varya yazım denetimi hataları denetliyo diye kapatabiliyoruz mu denetimi
adam olacak cocuk programinin adresi, hatirlarsiniz. posta kodu ve semti anladik da, cc 123 ne ola ki?
kendilerine ozel adres hesabi almislar da kod olarak bunu mu vermis ptt? mesela cc 123'e yollarsan direk "ahmet mahallesi mehmet sokak no 13" e mi gidiyor?
kendilerine ozel adres hesabi almislar da kod olarak bunu mu vermis ptt? mesela cc 123'e yollarsan direk "ahmet mahallesi mehmet sokak no 13" e mi gidiyor?
Kapıya barfiks barı takmak gibi değil.
Bu bar brothers'ın takıldığı barlar var ya, yüksek-orta-alçak ve genelde dip yapılan yanlamasına barlar.
Uygun alan var, ben bunalrdan yaptırmak istiyorum. Ortalama masraf ve kimden isteyeceğimi bilmiyorum. Bilenler yardım etse keşke de kaslı insan olsam ben de.
Bu bar brothers'ın takıldığı barlar var ya, yüksek-orta-alçak ve genelde dip yapılan yanlamasına barlar.
Uygun alan var, ben bunalrdan yaptırmak istiyorum. Ortalama masraf ve kimden isteyeceğimi bilmiyorum. Bilenler yardım etse keşke de kaslı insan olsam ben de.
Nasıl oluyor? Masraf, yöntem, envanter soruyorum.
Arabadan gelen takır tukur sesler üzere ücretsiz check-up yapan bir yere götürdüm, elime şöyle bir liste tutuşturdular:
(Araba 2004 model opel corsa 1,2 otomatik vites)
* Sağ - sol amortisör üst takozlar değişecek
* Sağ - sol rot kolu ve rot başı değişecek
* Sağ - sol salıncaklar değişecek
* İki ön amortisör değişecek
* Fren balataları iyi ama diskler limitinden azalmış
Çok çok kabaca da olsa fiyat konusunda bir fikri olan var mıdır? 500 tl? 1000 tl? 5000 tl?
O kadar fikrim yok ki, adamlar ne dese inanacağım...
(Araba 2004 model opel corsa 1,2 otomatik vites)
* Sağ - sol amortisör üst takozlar değişecek
* Sağ - sol rot kolu ve rot başı değişecek
* Sağ - sol salıncaklar değişecek
* İki ön amortisör değişecek
* Fren balataları iyi ama diskler limitinden azalmış
Çok çok kabaca da olsa fiyat konusunda bir fikri olan var mıdır? 500 tl? 1000 tl? 5000 tl?
O kadar fikrim yok ki, adamlar ne dese inanacağım...
Kedim 2 aylik. Asiri derecede isiriyor bizi. Hatta su an isirmasindan ellerim sizliyo yazarken :( annemi beni babami surekli her firsatta isiriyor hafifce vuruyoruz hayir diyoruz ama yok dinlemiyor oyuncaklari da var bi suru oynamiyor yine bizi isiriyor. İlla da et isiricak t shirtu falan isirsin dedik yok illa et. Annem sokaga atti atacak her firsatta aticam bunu diyo. Evde buyudu sokakta yasayamaz :( napicagimi sasirdim..
...bedavaya reklam yapmak istememek mi; yoksa marka sahiplerinin o veya bu şekilde yayın kuruluşundan bir hak talep etmeleri mi?
Merhaba,
Esenboğa'daki Akbank bankamatiği üzerinden para yatırma işlemi yapılabiliyor mu?
Teşekkürler!
Esenboğa'daki Akbank bankamatiği üzerinden para yatırma işlemi yapılabiliyor mu?
Teşekkürler!
selam arkadaşlar. yakın zamanlarda bursa'dan bodrum'a otobüsle gitmiş olan var mı? biraz araştırdım 8.5-9 saat yazıyor çoğu sitede ama bana biraz daha tecrübeye dayalı kesin bir bilgi lazım.
herhangi bir aksilik olmadan, molaydı başka illerde otogara girmesiydi vs. ile birlikte sabah 6 otobüsüne binsem en geç saat kaçta bodrum otogarda olurum?
son soru; saat 17:00-18:00 gibi bodrum'dan kos'a feribot var mı?
herhangi bir aksilik olmadan, molaydı başka illerde otogara girmesiydi vs. ile birlikte sabah 6 otobüsüne binsem en geç saat kaçta bodrum otogarda olurum?
son soru; saat 17:00-18:00 gibi bodrum'dan kos'a feribot var mı?
Kaç yaşına geldim hala ögrenemedim ingilizceyi. Herkes dil okullarinin iyi olmadigini soyluyor. İnternette ilanlar var ders veren universite ogrencileri, öğretmenler vs ozel ders alsam nasil olur. Ama dershaneden cok cok pahaliya geliyor. Saatligi 40-50tl. Hangisi daha iyi olur acaba. O kadar para vermek mantikli mi?
yemeksepeti'nde bu restoran listemde çıkmasın gibi bişey yapabiliyor muyuz?
kadıköyden minibüs caddesi yoluyla giden otobüse binersem, hangi durakta inmem gerekir?
ya da E-5'ten otobüs var mı? yahut bostancı köprüsü üzerinden?
ya da E-5'ten otobüs var mı? yahut bostancı köprüsü üzerinden?
annemin "sen evde nasıl hayatta kalıyorsun oğlum tek başına?" demesinin ardından, "aman anne birkaç kız çağırıyorum onlar hallediyor her şeyi." gibi muzip bir cevap vermem sonucunda, annemin "hmm! yere un döker, anlarım kızın gelip gelmediğini bak." demesiyle beni meraklandırmış eylemdir. "nasıl ya?" diye sordum, "orası bana kalsın." deyip göz kırptı bir de üstüne.
yani annem evde yere un dökerek o yokken eve bir kız atıp atmayacağımı anlayabileceğini iddia ediyor. aradım taradım, oturdum ve uzun süre düşündüm ancak bunun nasıl gerçekleşebileceğine dair bir fikir bulamadım. bilen var mı?
yani annem evde yere un dökerek o yokken eve bir kız atıp atmayacağımı anlayabileceğini iddia ediyor. aradım taradım, oturdum ve uzun süre düşündüm ancak bunun nasıl gerçekleşebileceğine dair bir fikir bulamadım. bilen var mı?
deü işletme mezunuyum. 2 ay önce askerliği de bitirdim. ama bir bok değilim, 2 aydır iş kovalıyorum kovalayabildiğim kadar, oralardan da bir sonuç gelmiyor. işsizlik felaket canımı sıkmış durumda, evde hiçbir şey yapamamaktan sıkılıyorum, dışarı çıkıp kafa dağıtacak para da yok.
durumum da bir acayip.
bir web yazılım bileziğim var. neye dayanarak söylediğimi bilmiyorum ama ortalama üstüyümdür diye düşünüyorum, üç yıldır da kodluyorum. araştırmadığım pek bir yönü yok, tamamına hakim olamasam da, çoğu hakkında bilgi sahibiyim diyebilirim.
açıkçası şu sıralar web yazılım işlerine başvuruyorum. kendimce sebeplerim de var. işletme mezunuyum ama öyle işletme bakımından pek donanımlı biri değilim. 3-4 tane satış pazarlama işinde çalıştım okul dönemi, bi vestel'de staj yaptım onda da bi bok öğrenmedim zaten.
baktığım zaman web yazılımda en azından bildiğim, hakim olduğum konular var. bu mesleğin ingilizcesine de hakimim zaten yabancı sitelerden bilgileniyorum hep. ufkum da açık, farklı şeylerle uğraşmayı da seviyorum. yani işletme mezunu kimliğimden daha çok donanımlıyım web işlerinde.
ortada bir yerlerde kaldım başka bir deyişle. yazılım işlerinde işletme diplomam yüzünden ne olursa olsun hep arka planda kalacağım. ama bildiğim bir iş ve sevdiğim bir iş, bu yolda yürümek benim için daha iyi olacak bir yandan.
allak bullağım. geri dönüş de alamadım henüz 3 başvurum dışında.
dağıttım konuyu biraz ama kafam da çok dağınık, o yüzden.
işin bir diğer yönü: izmir'deki iş kıtlığı. ilanların %90'ı satış pazarlama. en son kariyer yapmak istediğim alan olabilir herhalde o yüzden başvuru detaylarına bile bakmıyorum. web yazılım konusunda da pek geniş iş imkanları yok. 4-5 tane ilan var.
götüm yiyip istanbula mı gelsem diye düşünüyorum, kardeşim okuyor bir süre onun yanında takılırım yol çizene kadar. ama o da riskli geliyor.
ben ne yapayım ya, vallahi delirecem. evde 4-5 gündür boşluktan oyun yapmakla uğraşıyorum, o da artık sıktı üstümü başımı yırtasım geliyor. ben napayım abi alakalı alakasız öneri verin bana. ben delirmeden önce napayım
durumum da bir acayip.
bir web yazılım bileziğim var. neye dayanarak söylediğimi bilmiyorum ama ortalama üstüyümdür diye düşünüyorum, üç yıldır da kodluyorum. araştırmadığım pek bir yönü yok, tamamına hakim olamasam da, çoğu hakkında bilgi sahibiyim diyebilirim.
açıkçası şu sıralar web yazılım işlerine başvuruyorum. kendimce sebeplerim de var. işletme mezunuyum ama öyle işletme bakımından pek donanımlı biri değilim. 3-4 tane satış pazarlama işinde çalıştım okul dönemi, bi vestel'de staj yaptım onda da bi bok öğrenmedim zaten.
baktığım zaman web yazılımda en azından bildiğim, hakim olduğum konular var. bu mesleğin ingilizcesine de hakimim zaten yabancı sitelerden bilgileniyorum hep. ufkum da açık, farklı şeylerle uğraşmayı da seviyorum. yani işletme mezunu kimliğimden daha çok donanımlıyım web işlerinde.
ortada bir yerlerde kaldım başka bir deyişle. yazılım işlerinde işletme diplomam yüzünden ne olursa olsun hep arka planda kalacağım. ama bildiğim bir iş ve sevdiğim bir iş, bu yolda yürümek benim için daha iyi olacak bir yandan.
allak bullağım. geri dönüş de alamadım henüz 3 başvurum dışında.
dağıttım konuyu biraz ama kafam da çok dağınık, o yüzden.
işin bir diğer yönü: izmir'deki iş kıtlığı. ilanların %90'ı satış pazarlama. en son kariyer yapmak istediğim alan olabilir herhalde o yüzden başvuru detaylarına bile bakmıyorum. web yazılım konusunda da pek geniş iş imkanları yok. 4-5 tane ilan var.
götüm yiyip istanbula mı gelsem diye düşünüyorum, kardeşim okuyor bir süre onun yanında takılırım yol çizene kadar. ama o da riskli geliyor.
ben ne yapayım ya, vallahi delirecem. evde 4-5 gündür boşluktan oyun yapmakla uğraşıyorum, o da artık sıktı üstümü başımı yırtasım geliyor. ben napayım abi alakalı alakasız öneri verin bana. ben delirmeden önce napayım
iyi akşamlar,
metrobüs, otobüs, dolmuş kullanırken İstanbul'da doğal seleksiyona uğramamak için ne yapmam gerek?
sabah gideceğim yere geç kaldım, dolmuş bekliyorum. çok da geçmez dolmuş bindiğim yerden. bir tanesini uzaktan gördüm ilerledim geldiği yöne doğru. şoför eliyle "bir kişilik yer var" işareti yaptı ve durdu. tam bineceğim, ama saniyelik bir duraklama yaşadım eteğimi toparlayıp binecektim çünkü yahu o saniyelik sürede kadının biri beni bir güzel koluyla ittirip, çocuğunu da kucakladığı gibi attı kendini arabaya. "hanımefendi, bakın ben binecektim adliyeye gidiyorum çok geç kaldım." dedim. "AA, BANA NE BE DELİ Mİ NE?" dedi. bu ne şimdi? ne yapmalıydım? dolmuşa binsem güzel güzel yetişecektim.
metrobüse binerken tam kapının denk geldiği yerde bekliyorum ki ilk ben bineyim. oturayım ya da doluysa da iyice dolmadan bineyim. arkadaki insanların beni savurması yuzunden binemedim. öyle aheste hareket eden biri de değilim ama insanlar çok acımasız. ittiriyor, bağırıyor... bir şey dersem saygısızlık olacak gibi ama bu şekilde de ezildiğimi hissediyorum. özellikle zincirlikuyu aktarmasında sağımı solumu çarpıyorum kapıya ittirenler yüzünden.
uzun anlattım ama çok doldum. değiştirmek istiyorum artık bu durumu. canıma yetti.
vakti olup da öneri vereceklere şimdiden teşekkür ederim.
metrobüs, otobüs, dolmuş kullanırken İstanbul'da doğal seleksiyona uğramamak için ne yapmam gerek?
sabah gideceğim yere geç kaldım, dolmuş bekliyorum. çok da geçmez dolmuş bindiğim yerden. bir tanesini uzaktan gördüm ilerledim geldiği yöne doğru. şoför eliyle "bir kişilik yer var" işareti yaptı ve durdu. tam bineceğim, ama saniyelik bir duraklama yaşadım eteğimi toparlayıp binecektim çünkü yahu o saniyelik sürede kadının biri beni bir güzel koluyla ittirip, çocuğunu da kucakladığı gibi attı kendini arabaya. "hanımefendi, bakın ben binecektim adliyeye gidiyorum çok geç kaldım." dedim. "AA, BANA NE BE DELİ Mİ NE?" dedi. bu ne şimdi? ne yapmalıydım? dolmuşa binsem güzel güzel yetişecektim.
metrobüse binerken tam kapının denk geldiği yerde bekliyorum ki ilk ben bineyim. oturayım ya da doluysa da iyice dolmadan bineyim. arkadaki insanların beni savurması yuzunden binemedim. öyle aheste hareket eden biri de değilim ama insanlar çok acımasız. ittiriyor, bağırıyor... bir şey dersem saygısızlık olacak gibi ama bu şekilde de ezildiğimi hissediyorum. özellikle zincirlikuyu aktarmasında sağımı solumu çarpıyorum kapıya ittirenler yüzünden.
uzun anlattım ama çok doldum. değiştirmek istiyorum artık bu durumu. canıma yetti.
vakti olup da öneri vereceklere şimdiden teşekkür ederim.
Ankara'da nereden kiralayabilirim?
Ayrıca ücretler nasıl olur? Takım elbisenin en az yarı fiyatını verirsin kıraya dediler, dogru mudur?
Ayrıca ücretler nasıl olur? Takım elbisenin en az yarı fiyatını verirsin kıraya dediler, dogru mudur?
Başlık biraz saçma oldu, açalım: adamın ismi Mehmet soyadı İsmail, Murat Hasan, Ayşe Emin vb. Yani soyadları Şahin, Öztürk bilmem ne değil, bilinçli olarak normal isim koymuşlar. Özelikle yurt dışında yaşayan Türklerde bu görülmekte, nedeni nedir?
erkekler de koşabilir tabii.
az önce duştan çıktım, şu an saçlarım öyle güzel ki. ama kurutunca nasıl kabarıyorsa glam metalcilere dönüşüyorum. mesela kuruduktan sonra saçımı kulağımın arkasına atmak isteyince kulaklarım her ne kadar kepçe de olsa tutamıyor o saçı.
ne yapayım da bu saçlar söz dinlesin? çok kalın telli ve aşırı sık saçlarım bu arada aynı zamanda dalgalı. her türlü öneriye açığım.
az önce duştan çıktım, şu an saçlarım öyle güzel ki. ama kurutunca nasıl kabarıyorsa glam metalcilere dönüşüyorum. mesela kuruduktan sonra saçımı kulağımın arkasına atmak isteyince kulaklarım her ne kadar kepçe de olsa tutamıyor o saçı.
ne yapayım da bu saçlar söz dinlesin? çok kalın telli ve aşırı sık saçlarım bu arada aynı zamanda dalgalı. her türlü öneriye açığım.
Riskli mi? Gumrukte takilir mi? Artik yollanamadigi hakkinda duyumlar aldim. Bunu son birkac ayda tecrube eden oldu mu?
merhaba; okul mailime veya herhangi bir kurumsal hotmail'e girmeye calıstıgımda tarayıcı aniden kapanıyor.diğer maillerde böyle bir sorun yok.gmail'e veya normal hotmail'e girebiliyo.nedeni ne olabilir? acil yardıma ihtiyacım var :(