(17)
kendinden kucuk bir erkekle birlikte olan kadın duyurucu var mı aramızda?
galandar kostumu #1171391
ya da buyuk bir kadınla birlikte olan erkek de olur. boyle bi durum var ama ileride problem cıkar mı diye dusunuyorum. böyle bi ilişkinin handikapları neler olabilir?
yaslar 30-25
yaslar 30-25
öncelikle yabancı tabir kullandığım için kusura bakmayın ama kısa diye o ifadeyi seçtim.
hayatım boyunca hoşlandığım ve sevgili adayı olarak gördüğüm kızlar hep arkadaş çevremden olmuştur (gerçi hepi topu iki kişiydi). dışarıdan görüp de "ooo, bununla sevgili olunur." demedim ilk görüşte hiç çünkü bunu yüzeysel bir bakış açısı olarak görüyorum. yani ne bileyim, sadece güzel olması/dış görünüşü, sevgili olmak için saçma bir dürtü gibi geliyor bana. hatta güzel kız görür görmez faaliyetlerde bulunanları da hayatım boyunca anlamlandıramadım. sonuçta tanımadan etmeden bu çaba niye ki? arkadaşlarıma/çevreme bakıyorum. facebook'tan, twitter'dan vs. ilk kez gördüklerine veya gerçek hayatta aralarında bir selam ilişkisi dahi olmayan kişilere yürüyorlar. işin garibi de sevgili oluyorlar.
arkadaşken "ulan benimle aynı şeyi düşünüyor, aynı şeyleri seviyor, aynı şeyler konusunda hassas." diyerekten "negzel, işte böyle birini istiyorum." diyorum (tipimi es geçiyorum tabii, seçme şansı bendeymiş gibi ifade etmek istemem). ama sonu hüsran oluyor: ben seni arkadaş olarak görüyorum ama.
işte sorum da bununla ilgili. acaba cidden arkadaşlık hattını iyice çizdiğim için mi böyle yoksa tamamıyla tiple ilgili bir şey mi? yani cidden albenisi olan bir erkek olsa aynı cevabı almayacak mıydı o kişi?
deneyimleriniz beni haklı mı çıkarıyor, haksız mı?
hayatım boyunca hoşlandığım ve sevgili adayı olarak gördüğüm kızlar hep arkadaş çevremden olmuştur (gerçi hepi topu iki kişiydi). dışarıdan görüp de "ooo, bununla sevgili olunur." demedim ilk görüşte hiç çünkü bunu yüzeysel bir bakış açısı olarak görüyorum. yani ne bileyim, sadece güzel olması/dış görünüşü, sevgili olmak için saçma bir dürtü gibi geliyor bana. hatta güzel kız görür görmez faaliyetlerde bulunanları da hayatım boyunca anlamlandıramadım. sonuçta tanımadan etmeden bu çaba niye ki? arkadaşlarıma/çevreme bakıyorum. facebook'tan, twitter'dan vs. ilk kez gördüklerine veya gerçek hayatta aralarında bir selam ilişkisi dahi olmayan kişilere yürüyorlar. işin garibi de sevgili oluyorlar.
arkadaşken "ulan benimle aynı şeyi düşünüyor, aynı şeyleri seviyor, aynı şeyler konusunda hassas." diyerekten "negzel, işte böyle birini istiyorum." diyorum (tipimi es geçiyorum tabii, seçme şansı bendeymiş gibi ifade etmek istemem). ama sonu hüsran oluyor: ben seni arkadaş olarak görüyorum ama.
işte sorum da bununla ilgili. acaba cidden arkadaşlık hattını iyice çizdiğim için mi böyle yoksa tamamıyla tiple ilgili bir şey mi? yani cidden albenisi olan bir erkek olsa aynı cevabı almayacak mıydı o kişi?
deneyimleriniz beni haklı mı çıkarıyor, haksız mı?
Başta benim için okeydi. Sonuçta 2 yaş farketmez çok diyordum. Anca bugün annemle öyle bir muhabbeti geçti. Senden büyükse sakın ciddiye bindirme işi, kesinlikle senden en az 3 yaş küçük olmalı vsvs kafamın etini yedi. Kızdan da biraz soğuttu bu olay beni... siz ne diyorsunuz bu konu hakkında?
Not: gayet baby face küçük gösteren geç yaşlanması muhtemel bir arkadaşınızım. Onu da düşünün.
Bonus soru; kızın 7 yıllık ilişkisi olmui benden önce, o da kafamı karıştırıyor biraz. Benim hep kısa süreli oldu. Unutabilir mi o çocuğu sizce? Bilmiyorum helpp pls
Not: gayet baby face küçük gösteren geç yaşlanması muhtemel bir arkadaşınızım. Onu da düşünün.
Bonus soru; kızın 7 yıllık ilişkisi olmui benden önce, o da kafamı karıştırıyor biraz. Benim hep kısa süreli oldu. Unutabilir mi o çocuğu sizce? Bilmiyorum helpp pls
alalım ne dersiniz?
Bence en güzel ifşa ramazanali kardeşimizin di öğrencileri ile olan.
Buyrun yorumlarınızı alalım.
erkeklerde oscar goes to...
kadınlarda oscar goes to...
(yanlış anons)
Edit: bide nicklerle hatırlamıyorum nedense genelde ama maydanoz diyince he o eleman diyorum.
Bence en güzel ifşa ramazanali kardeşimizin di öğrencileri ile olan.
Buyrun yorumlarınızı alalım.
erkeklerde oscar goes to...
kadınlarda oscar goes to...
(yanlış anons)
Edit: bide nicklerle hatırlamıyorum nedense genelde ama maydanoz diyince he o eleman diyorum.
maydonoz??
Güldük eğlendik, bu da bitti:)
"Âvâzeyi bu âleme dâvûd gibi sal
Bâki kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş."
Güldük eğlendik, bu da bitti:)
"Âvâzeyi bu âleme dâvûd gibi sal
Bâki kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş."
Erkek olan ben. Eblek suratın sebebi selfie kamerasının geniş açısı. Normalde brad pitt bir, ben iki.
mobil için: i.hizliresim.com
mobil için: i.hizliresim.com

Eskinin rockçusu artık popçu.
Edit: Fotoları sildim, yorumlar kalsın.
Edit: Fotoları sildim, yorumlar kalsın.
Merhaba,
Hep güvendiğim hatta dürüstlüğü ile övündüğüm birisi kendisi..Bu güne kadar da hiç bu konuda şüphem olmadı.
Ancak, bugün daha önce konuştuğumuz ve olmaması gereken bir konuda benden bazı şeyleri sakladığını fark ettim. Olmayacağını söylediği bir şeyleri yapmış. Bunu fark ettiğimin kendisinin haberi yok laf arasında saf ayağına yatarak tekrar sordum ve tekrar "hayır olmadı" falan dedi. Yani yalan söylüyor şu an..
Çok üstü kapalı anlattığımın farkındayım. Olay bir ilişkiyi bitirme seviyesinde aldatma vs. değil. Söz verdiği bir şeydi.. Ancak, hiç beklemediğim bir şeydi bu. Haberim olmasa neyse ama insan bilince farklı hissediyor. Göz göre göre yalan söylemiş ve devam ettiriyor.
Ne yapardınız ? Ne yapayım ben şimdi?
Şu an ki hissiyatım şu ; onu öyle yerlere koymuşum ki kafamda hiç böyle şeyler yapmaz diyordum ama o da yapıyormuş. Bir yandan da herkes yalan söyler bir şekilde diyorum gerçekçi ol diyorum. Seviyorum..Ancak şu an yalan söylediğini biliyorum..Bilmek çok garip hissettiriyor.. :/
Hep güvendiğim hatta dürüstlüğü ile övündüğüm birisi kendisi..Bu güne kadar da hiç bu konuda şüphem olmadı.
Ancak, bugün daha önce konuştuğumuz ve olmaması gereken bir konuda benden bazı şeyleri sakladığını fark ettim. Olmayacağını söylediği bir şeyleri yapmış. Bunu fark ettiğimin kendisinin haberi yok laf arasında saf ayağına yatarak tekrar sordum ve tekrar "hayır olmadı" falan dedi. Yani yalan söylüyor şu an..
Çok üstü kapalı anlattığımın farkındayım. Olay bir ilişkiyi bitirme seviyesinde aldatma vs. değil. Söz verdiği bir şeydi.. Ancak, hiç beklemediğim bir şeydi bu. Haberim olmasa neyse ama insan bilince farklı hissediyor. Göz göre göre yalan söylemiş ve devam ettiriyor.
Ne yapardınız ? Ne yapayım ben şimdi?
Şu an ki hissiyatım şu ; onu öyle yerlere koymuşum ki kafamda hiç böyle şeyler yapmaz diyordum ama o da yapıyormuş. Bir yandan da herkes yalan söyler bir şekilde diyorum gerçekçi ol diyorum. Seviyorum..Ancak şu an yalan söylediğini biliyorum..Bilmek çok garip hissettiriyor.. :/
Arkadaş bile olamadım.
eksiduyu.ru
Geçen gün bana soğuk davranmaya başladı
Dün onu üzgün gördüm neyin var diye sordum. Sert bir şekilde bişeyim yok dedi.
Emin misin filan deyince beni tersledi çok üstüme geliyorsun dedi.
Çok üzüldüm.
Bugün resim paylaştım beğenmedi mesela. Sanırım artık arkadaş bile değiliz.
Bu arada bende sanırım anksiyete bozukluğu var. eksiduyu.ru
Bugün deli gibi beğenmesini bekledim paylaştığım şeyi. Sabahları ilk işim instagrama filan bakmak oluyor.
Kafayı mı yedim ?
Keşke birileri bana yol gösterse
eksiduyu.ru
Geçen gün bana soğuk davranmaya başladı
Dün onu üzgün gördüm neyin var diye sordum. Sert bir şekilde bişeyim yok dedi.
Emin misin filan deyince beni tersledi çok üstüme geliyorsun dedi.
Çok üzüldüm.
Bugün resim paylaştım beğenmedi mesela. Sanırım artık arkadaş bile değiliz.
Bu arada bende sanırım anksiyete bozukluğu var. eksiduyu.ru
Bugün deli gibi beğenmesini bekledim paylaştığım şeyi. Sabahları ilk işim instagrama filan bakmak oluyor.
Kafayı mı yedim ?
Keşke birileri bana yol gösterse
Geçen gün uzun zamandır görmediğim bir arkadaşıma rastladım. Konu konuyu açtı, evliliğe geldi. Bir süredir beraber yaşadığı bir kadın varmış ve evlenmeyi düşünüyorlarmış. Hayırlı olsun dememle birlikte içindekileri bir bir döktü bana. Meğerse bu kadın hiç tipi değilmiş, düşük seviyedeymiş, çok saf ve salakmış.. fiziksel olarak ta göğüsleri küçük, bacakları kalın, kıl-tüy, vs..Anlattı da anlattı... Kafa olarak uyuşuyor musunuz dediğimde, ya iyi vakit geçiriyoruz beni eğlendiyor falan dedi. Peki neden evleniyorsunuz, beraber yaşamaya devam edin dediğimde de kendince sebeplerini sıraladı. Aile baskısı, çevre baskısı, kurulu düzeninin olmasını istemesi, kadını istediği gibi idare edebilmesi, vs.
İlişkisi hakkında anlattığı detaylar da beni oldukça şaşırttı. Meğer bu kadınla beraber olduğu sırada birkaç kızla daha beraber olmuş, üstelik evleneceği kadın da bunu biliyormuş ama salağa yatmış. Arkadaşım çoğu zaman, kadınla seviştikten kısa bir süre sonra dahi porno izliyormuş veya başka kadınların resimlerine bakıp onlarla tatmin oluyormuş. Kadın bütün bunları bilgisayardan, telefondan öürendiği halde çoğu zaman sesini çıkarmıyormuş. Bunları konuştuğumuzda da inkar ediyorum veya bir daha yapmayacağım diyorum, kadın da hemen inanıyor dedi. Bunu elimde bu kadar kolay idare edebileceğim için ve bana muhtaç olduğu için de evlenmek istiyorum, olmazsa da tekmeyi basarım boşanırız deyince bana çok saçma geldi.
Bir kadın düşünün evleneceği erkek her haltı yiyor, hiçbir şekilde güven vermiyor, devamlı yalan söylüyor, maddi durumu desen de öyle çok zengin falan değil, özellikle vücudu çirkin olduğu için devamlı eksikleniyor ve kendini yetersiz hissediyor, vs.. ama tutunacağım bir dal olsun diye evleniyim diyor ! Ne kadar onursuzca, haysiyetsizce, gurursuzca, aşağılık bir düşünce yapısı böyle !!
Sorulara gelirsek ;
1. Bir kadın çalışıp iyi kötü kendi kendine yetebileceği halde nasıl böyle bir erkekle evlenmek ister, aşk bu kadar gözleri kör edebilir mi ?
2. Evleneceğiniz kişinin sözleriyle eylemleri bu kadar çelişiyorsa ilerde değişebilir umuduyla evlenmeyi düşünür müsünüz ?
3. Evleneceğiniz kişinin maddi durumu, sosyal statüsü ve toplum içindeki konumu evlilik kararınızda ne derecede etkili olur ?
İlişkisi hakkında anlattığı detaylar da beni oldukça şaşırttı. Meğer bu kadınla beraber olduğu sırada birkaç kızla daha beraber olmuş, üstelik evleneceği kadın da bunu biliyormuş ama salağa yatmış. Arkadaşım çoğu zaman, kadınla seviştikten kısa bir süre sonra dahi porno izliyormuş veya başka kadınların resimlerine bakıp onlarla tatmin oluyormuş. Kadın bütün bunları bilgisayardan, telefondan öürendiği halde çoğu zaman sesini çıkarmıyormuş. Bunları konuştuğumuzda da inkar ediyorum veya bir daha yapmayacağım diyorum, kadın da hemen inanıyor dedi. Bunu elimde bu kadar kolay idare edebileceğim için ve bana muhtaç olduğu için de evlenmek istiyorum, olmazsa da tekmeyi basarım boşanırız deyince bana çok saçma geldi.
Bir kadın düşünün evleneceği erkek her haltı yiyor, hiçbir şekilde güven vermiyor, devamlı yalan söylüyor, maddi durumu desen de öyle çok zengin falan değil, özellikle vücudu çirkin olduğu için devamlı eksikleniyor ve kendini yetersiz hissediyor, vs.. ama tutunacağım bir dal olsun diye evleniyim diyor ! Ne kadar onursuzca, haysiyetsizce, gurursuzca, aşağılık bir düşünce yapısı böyle !!
Sorulara gelirsek ;
1. Bir kadın çalışıp iyi kötü kendi kendine yetebileceği halde nasıl böyle bir erkekle evlenmek ister, aşk bu kadar gözleri kör edebilir mi ?
2. Evleneceğiniz kişinin sözleriyle eylemleri bu kadar çelişiyorsa ilerde değişebilir umuduyla evlenmeyi düşünür müsünüz ?
3. Evleneceğiniz kişinin maddi durumu, sosyal statüsü ve toplum içindeki konumu evlilik kararınızda ne derecede etkili olur ?
Twitter ve instagram'dan bayağı bir zamandır takipleştiğim bir kız var. Ara ara özel mesajdan da konuştuk her iki platformdan da ama aynı şehirde olmamıza rağmen denk gelemedik vs.
Neyse bu ara nereden ne paylaşsam beğeniyor, ben de yürüsem mi diye düşünüyorum haliyle. Sadece tweet veya fotoğraf beğenmesi benden hoşlandığını söylemiyor belki ama ilgisi var en azından. Öyle değil mi?
Neyse bu ara nereden ne paylaşsam beğeniyor, ben de yürüsem mi diye düşünüyorum haliyle. Sadece tweet veya fotoğraf beğenmesi benden hoşlandığını söylemiyor belki ama ilgisi var en azından. Öyle değil mi?
Başkasından hoşlandığını duyunca arkadaş olmaya karar verdim.
Bana güzel güzel onu anlattı, bende dinledim.
İlginç bir tecrübeydi.
Neden yaptın der iseniz :
ona daha yakın olmak için yaptım.
Onun o gülen gözlerini daha çok görebilmek için.
Ona biraz daha yakın olabilmek için.
Hoşlandığı çocuğu anlattığında, kalbimin üstüne basışı mı daha acı yoksa ne anlattığından bağımsız olarak benimle konuşması mı daha güzel bunu anlamak için.
Ne diyorsunuz ?
www.youtube.com
Bana güzel güzel onu anlattı, bende dinledim.
İlginç bir tecrübeydi.
Neden yaptın der iseniz :
ona daha yakın olmak için yaptım.
Onun o gülen gözlerini daha çok görebilmek için.
Ona biraz daha yakın olabilmek için.
Hoşlandığı çocuğu anlattığında, kalbimin üstüne basışı mı daha acı yoksa ne anlattığından bağımsız olarak benimle konuşması mı daha güzel bunu anlamak için.
Ne diyorsunuz ?
www.youtube.com

Bazen hoşuma giden kızlar oluyor. onları daha iyi tanımak için yakınlık kuruyorum ve benden hoşlanabileceklerini hissettiğim anda da flört evresi başlıyor.
flört aşamasında bazen kızlar eski sevgililerinden bahsediyorlar. sanırım aşık olma özelliklerinin çalıştığını anlatmaya çalışıyorlar ama bu bende ters etki yaratıyor. eski sevgilisinden bahseder etmez o kızdan soğumaya başlıyorum.
şimdi siz erkeklere sorularım olacak. (ciddi ilişkiler üzerine bu sorular, fuckbady muhabbeti değil)
1) sizlerde de birileri eski sevgilisinden bahsedince soğuma olayı gerçekleşiyor mu? (kızlarda da var mıdır böyle bir şey?)
2) birine daha önce aşık olmuş olmak gerçekten iyi bir şey mi? (ilişkinin sağlığı açısından bana iyi gibi gelmiyor)
3) birine hiç aşık olmamış olmak küçümsenen bir şey mi? bu küçümsemeye maruz kalmamak için mi aşık olduklarını söylüyorlar?
sorularıma yanıt alabilirsem sevinirim.
flört aşamasında bazen kızlar eski sevgililerinden bahsediyorlar. sanırım aşık olma özelliklerinin çalıştığını anlatmaya çalışıyorlar ama bu bende ters etki yaratıyor. eski sevgilisinden bahseder etmez o kızdan soğumaya başlıyorum.
şimdi siz erkeklere sorularım olacak. (ciddi ilişkiler üzerine bu sorular, fuckbady muhabbeti değil)
1) sizlerde de birileri eski sevgilisinden bahsedince soğuma olayı gerçekleşiyor mu? (kızlarda da var mıdır böyle bir şey?)
2) birine daha önce aşık olmuş olmak gerçekten iyi bir şey mi? (ilişkinin sağlığı açısından bana iyi gibi gelmiyor)
3) birine hiç aşık olmamış olmak küçümsenen bir şey mi? bu küçümsemeye maruz kalmamak için mi aşık olduklarını söylüyorlar?
sorularıma yanıt alabilirsem sevinirim.
Merhaba,
Ben bunu hiç yapmadım. Hatta o kadar ki resmen karşı tarafın beni bırakmasını bekledim hep. Cesaretsiz, korkağın tekiyim bu konuda. İstesemde çok fazla düşünmekten hiçbir şey yapamıyorum. Sorumluluktan kaçma hissiyatı da var. Neden böyleyim ben?
Düşünüyorumda ilk sanki böyle " ya pişman olursam " düşüncesi ağır basıyor. Sonra "kendi şeylerin yüzünden karşı tarafı da kendini de ortak noktalarınızı da yerle bir edeceksin" diye düşünce basıyor. Sonra "tamam ben ayrılacağım ama e başkasıyla olacak kaldırabilecek misin?" diyorum. Sonra boynumu büküp devam ediyorum. Gün geliyor karşı taraf çat çat çat diye bırakıp hayatımı alt üst ediyor. Hayatına devam ediyor. Şaşırıyorum.
Normalde dediğini yapan, kararlar alan ve uygulayıp başarmış biriyim. Ama konu ilişki olunca korkak oluyorum sanki :/
Bana biraz öğüt verin ne biliyim bir şeyler tecrübeler anlatın ya böyle olmaz ki... :/
Ben bunu hiç yapmadım. Hatta o kadar ki resmen karşı tarafın beni bırakmasını bekledim hep. Cesaretsiz, korkağın tekiyim bu konuda. İstesemde çok fazla düşünmekten hiçbir şey yapamıyorum. Sorumluluktan kaçma hissiyatı da var. Neden böyleyim ben?
Düşünüyorumda ilk sanki böyle " ya pişman olursam " düşüncesi ağır basıyor. Sonra "kendi şeylerin yüzünden karşı tarafı da kendini de ortak noktalarınızı da yerle bir edeceksin" diye düşünce basıyor. Sonra "tamam ben ayrılacağım ama e başkasıyla olacak kaldırabilecek misin?" diyorum. Sonra boynumu büküp devam ediyorum. Gün geliyor karşı taraf çat çat çat diye bırakıp hayatımı alt üst ediyor. Hayatına devam ediyor. Şaşırıyorum.
Normalde dediğini yapan, kararlar alan ve uygulayıp başarmış biriyim. Ama konu ilişki olunca korkak oluyorum sanki :/
Bana biraz öğüt verin ne biliyim bir şeyler tecrübeler anlatın ya böyle olmaz ki... :/
şöyle bir durum var.
arkadaş grubumda bir kız var. beraber takılıyoruz epey ama bariz yazılmadık ikimiz de hiç. ama geçen mesela topluca sinemaya gittik, akşam onu evine ben bıraktım. tam evinin oraya gelmek üzereyken, bir tur daha atalım dedi. tamm dedim ben de dolaştık biraz. sonra arabayı çektim bi yere sohbet vsvs. sabah 5 oldu ama hiç bişey yaşanmadı aramızda, sadece konuştuk... soğuk bir kız renk vermiyor hiç. kur yaptığını falan hiç hissetmedim. ama çok mesajlaşıyoruz(kız herkesle mesajlaşıyor sanırım, sosyal medya bağımlısı biraz) yarın da beraber tiyatroya gidicez.
var mı bir hoşlantı durumu sizce ? yoksa ben mi gülücüğe odaklanıyorum.
arkadaş grubumda bir kız var. beraber takılıyoruz epey ama bariz yazılmadık ikimiz de hiç. ama geçen mesela topluca sinemaya gittik, akşam onu evine ben bıraktım. tam evinin oraya gelmek üzereyken, bir tur daha atalım dedi. tamm dedim ben de dolaştık biraz. sonra arabayı çektim bi yere sohbet vsvs. sabah 5 oldu ama hiç bişey yaşanmadı aramızda, sadece konuştuk... soğuk bir kız renk vermiyor hiç. kur yaptığını falan hiç hissetmedim. ama çok mesajlaşıyoruz(kız herkesle mesajlaşıyor sanırım, sosyal medya bağımlısı biraz) yarın da beraber tiyatroya gidicez.
var mı bir hoşlantı durumu sizce ? yoksa ben mi gülücüğe odaklanıyorum.
Özellikle değişik ülkeler gezmiş arkadaşlara soruyorum. Ben mesela moskova'da yaşıyorum, tacikler bizim milletle yarışabilir.
.msalaklıktan kasıt işte biliyorsunuz, sözlükte bile tonlarca var. Karı kız uğruna sülalesini satacak tıynette adamlar. Acaba bu konuda dünyada öncü müyüz?
.msalaklıktan kasıt işte biliyorsunuz, sözlükte bile tonlarca var. Karı kız uğruna sülalesini satacak tıynette adamlar. Acaba bu konuda dünyada öncü müyüz?
Şimdi şöyle, geçen sınav parsını yatırıken bir kız le tanıştım Laf lafı actı. biraz samimi olduk ınstagramdan ekleştik. ben etkilendim, ilk adım nasıl olmalıdır sizce ? direkt yazsam abaza damgasımı yeriyimm, kimileri bekle biraz lıkelaşın diyolar, bende sabırsızım ne olucaksa olsun modunda :D
Aliskanliklar yirmibir gunde kazanilir veya kaybedilebilirmiş. yani bir insanin sigara icmeyi aliskanlik olarak birakmasi icin ihtiyaci olan sure yirmibirgunmus. ben nasil seni unutacagim bilmiyorum hergun aklimdasin her dakika, her saniye yolda elele tutusmaya calisan birini gorursem elele tutusacagimiz ilk ani hayal eder seni hatirlar ve hemen whatsaptan en son ne zaman gorulmus? Profil fotografin degismismi ki degismedigi hergun ben cok mutlu oluyorum. seninle yasamadigimiz herseye ahtim var anlayacagin. Bir insan daha once hic birsey yasamadigi birini nasil unutmaya calisir anlam veremiyorum. ama artik hastalikli olarak aklima gelir gelmez seni stalklamayi biraktim. bugun yirmibirinci gun ve yine aklimdasin saniyorumki ikiyuzyirmibir gun gecse dahi bu boyle olucak. Seni benden uzaklastiran herseyin allah bin belasini versin.
Merhabalar
Arkadaşlar benim kız arkadaşımdan ayrılalı 1 sene civarı bi süre oldu, kendisiyle kötü bi ilişkimiz oldu, kendisini bidaha görmek istemiorum mantık çerçevesinde zaten bir geleceğimiz olamazdı şimdimiz de olmadı.. Benim sorunum 1 sene oldu kendisinden tek haber almadım ortak arkadaşlarımıza hiçbir zaman sormadım ne yapıyor ne ediyor gerçekten hiçbir fikrim yok.. Sorun şu ki benim 1 sene boyuncu günün her saati ve saniyesi aklımdan çıkmıyor oluşu, artık beynimi çıkarıp tokatlamak istiyorum gitmiyor aklımdan bi türlü, yemek yerken yolda yürürken sigara içerken okuldayken bu satıları yazarken aklınıza gelebilecek ne varsa yaparken sürekli beynimin içinde onunla konusuyorum , kurtulabildiğim tek bir an yok, artık beynim düşünmekten o kadar yorgun düşüyor ki , yaşatmıyor beni hareket ettirmiyor.. Bu süreler içinde kafam dağılsın diye çeşitli sınavlara hazırlandım, bi dönem çalıştım ama durum değişmiyor bi türlü beynimin içinden gitmiyor.. Nefes almakta zorlanıyorum çoğu zaman sanki tüm kainatta yalnız kalmışım gibi hissediyorum ve bu beni boğuyor.. son 1 senedir daha önce hayatımda olan herkesi çıkardım kimseyle görüşmüorum , birkaç ısrar eden arkadaşım oldu sayıları 2-3, onlarla çok nadir görüşüyorum.. telefonları pek açmıyorum mesajlara çok zor cevap veriyorum, ataletim sıfıra yakın , mesela bu yazıyı kaç aydır buraya yazıcam ama ancak yazabildim.. hiçbişey yapasım gelmiyor, yaptıgım herhangi birşeyden zevk almıyorum.. Son zamanlar da sürekli ''bi şekilde ölmem lazım'' diye içimden tekrar edip duruyorum, ölmek istiyor muyum, yada yapar mıyım bi fikrim yok, ama beynimin bu yorgunluğu bu şekilde yaşatmıyor beni, kafam ağrıyor artık sürekli, bi ağırlık var içinde sanki taş koymuşlar içine.. Genel olarakta sürekli herşeyi çok düşünen çok takan bi insanım ama bu konu beni günden güne öldürüyor, sadece fiziki olarak yaşıyorum.. daha yazacak çok şey var ama benim enerjim yetmiyor, napıcam ben ya?
Arkadaşlar benim kız arkadaşımdan ayrılalı 1 sene civarı bi süre oldu, kendisiyle kötü bi ilişkimiz oldu, kendisini bidaha görmek istemiorum mantık çerçevesinde zaten bir geleceğimiz olamazdı şimdimiz de olmadı.. Benim sorunum 1 sene oldu kendisinden tek haber almadım ortak arkadaşlarımıza hiçbir zaman sormadım ne yapıyor ne ediyor gerçekten hiçbir fikrim yok.. Sorun şu ki benim 1 sene boyuncu günün her saati ve saniyesi aklımdan çıkmıyor oluşu, artık beynimi çıkarıp tokatlamak istiyorum gitmiyor aklımdan bi türlü, yemek yerken yolda yürürken sigara içerken okuldayken bu satıları yazarken aklınıza gelebilecek ne varsa yaparken sürekli beynimin içinde onunla konusuyorum , kurtulabildiğim tek bir an yok, artık beynim düşünmekten o kadar yorgun düşüyor ki , yaşatmıyor beni hareket ettirmiyor.. Bu süreler içinde kafam dağılsın diye çeşitli sınavlara hazırlandım, bi dönem çalıştım ama durum değişmiyor bi türlü beynimin içinden gitmiyor.. Nefes almakta zorlanıyorum çoğu zaman sanki tüm kainatta yalnız kalmışım gibi hissediyorum ve bu beni boğuyor.. son 1 senedir daha önce hayatımda olan herkesi çıkardım kimseyle görüşmüorum , birkaç ısrar eden arkadaşım oldu sayıları 2-3, onlarla çok nadir görüşüyorum.. telefonları pek açmıyorum mesajlara çok zor cevap veriyorum, ataletim sıfıra yakın , mesela bu yazıyı kaç aydır buraya yazıcam ama ancak yazabildim.. hiçbişey yapasım gelmiyor, yaptıgım herhangi birşeyden zevk almıyorum.. Son zamanlar da sürekli ''bi şekilde ölmem lazım'' diye içimden tekrar edip duruyorum, ölmek istiyor muyum, yada yapar mıyım bi fikrim yok, ama beynimin bu yorgunluğu bu şekilde yaşatmıyor beni, kafam ağrıyor artık sürekli, bi ağırlık var içinde sanki taş koymuşlar içine.. Genel olarakta sürekli herşeyi çok düşünen çok takan bi insanım ama bu konu beni günden güne öldürüyor, sadece fiziki olarak yaşıyorum.. daha yazacak çok şey var ama benim enerjim yetmiyor, napıcam ben ya?
Garip bir şekilde George Costanza'yı çekici bulmaya başladım. Konuşma tarzından mıdır nedir. Durum ne kadar vahim?
:(
:(
bir arkadaşlık uygulaması kurdum da escortlar cirit atıyor. hayatımda hiç bu tür bir ilişkim olmadı. hep korkarım aslında tanımadığım biriyle ilişki sonucu bir hastalık kaparım ya da başka bir şey başıma gelir diye. bazı profillerin fotoğrafları aynı ama farklı isimler de olabiliyor. işte gecelik şu kadar vs.. bunlar nasıl çalışıyor bilen var mı. yani gerçekten tek başına kendi evinde çalışan mı yoksa bunları organize eden bir p..venk mi var ? kısacası böbrek.avi mi :)
iki insanın hissel olarak farklı iki uçta olması ayrılmak için bir sebep midir, bu değiştirilebilir bir şey midir ( ki neden değiştirelim? )
bir insanı hayatınızdan cıkarmak, hislerinizden bile vazgecmek için sizin için yeterli sebep nedir ya da bunun için yeterli sebepler var mıdır?
sevgilinizle yaklasık bes sene daha aynı sehirde bile bulunmanız imkansızsa ya da cok düşük ihtimalli bir durumsa bu sebeple ayrılır mıydınız? buna ek olarak az önce de söylediğim gibi duygusal anlamda farklı uc noktalarda olma, dolayısıyla bu konuda karşılıkla anlaşılamama, ilgisizlik, sıkılganlık vs.....
ben az önce bu gibi sebeplerle uzunca bir süredir birlikte oldugum erkek arkadaşımdan ayrıldım. hayatımda bir sürü sorun var ve artık o da sorun olmaya baslamıstı. onunlayken hiç ' biri var' güveni hissedemedim. yalnız hissettim. biriyle olmak, birinin derdiyle dertlenmek, ona bir omuz olmak ne demek bilmiyordu. sadece iyi anlarda vardı. hep yalnız gibiydim. birlikte oldugumuz süreçte bunların hep farkındaydım ama ona olan hislerim ve ' belki çok güzel olur' düşüncem bitirmeme engel olmustu. ve yasadıgımız sorunların bir çoğu ne o ne de ben kaynaklı ' hayat şartları' ydı. bizi ekosistemden silmek istememiştim, hala isteyemiyorum. yani bunlara yenilmek istemedim. ama yapamıyorum, yapamadım. buraya kadar direndim.
böyle. bu konu hakkındaki düşüncelerinizi de alabilirim.
bir insanı hayatınızdan cıkarmak, hislerinizden bile vazgecmek için sizin için yeterli sebep nedir ya da bunun için yeterli sebepler var mıdır?
sevgilinizle yaklasık bes sene daha aynı sehirde bile bulunmanız imkansızsa ya da cok düşük ihtimalli bir durumsa bu sebeple ayrılır mıydınız? buna ek olarak az önce de söylediğim gibi duygusal anlamda farklı uc noktalarda olma, dolayısıyla bu konuda karşılıkla anlaşılamama, ilgisizlik, sıkılganlık vs.....
ben az önce bu gibi sebeplerle uzunca bir süredir birlikte oldugum erkek arkadaşımdan ayrıldım. hayatımda bir sürü sorun var ve artık o da sorun olmaya baslamıstı. onunlayken hiç ' biri var' güveni hissedemedim. yalnız hissettim. biriyle olmak, birinin derdiyle dertlenmek, ona bir omuz olmak ne demek bilmiyordu. sadece iyi anlarda vardı. hep yalnız gibiydim. birlikte oldugumuz süreçte bunların hep farkındaydım ama ona olan hislerim ve ' belki çok güzel olur' düşüncem bitirmeme engel olmustu. ve yasadıgımız sorunların bir çoğu ne o ne de ben kaynaklı ' hayat şartları' ydı. bizi ekosistemden silmek istememiştim, hala isteyemiyorum. yani bunlara yenilmek istemedim. ama yapamıyorum, yapamadım. buraya kadar direndim.
böyle. bu konu hakkındaki düşüncelerinizi de alabilirim.
Er kişiyim tabi. Hiç yapmamıştım hayatımda. Hep genelde yalvarma işin peşine düşme, göndermeler, sorgulama vs olurdu.
Bugün böyle bir mesaj aldım tabi aslında tam ayrılık diyemeyiz bir deneme süreciydi, uzun bir süredir, yarı sevgili gibi işte. İşte daha fazla devam edemeyeceğim uzun uzun düşündüm, uzun uzun şeyler yazma kararım değişmeyecek gibisinden bir mesaj atmış...
Sabahtan beri hiçbir şey yazmadım, ilk defa böyle oluyor, yorgunluk mu bıkkınlık mı, emeklerin çöküşü altında o enkaz altında kalmak mı, bilmiyorum nedenini ama tek bir şey yazmadım...
Doğru mu yaptım bilmiyorum, bir şey demeli miyim, desem ne demeliyim bilmiyorum. Elim gidiyor sonra duruyorum... sadece peki, tamam yazasım geliyor sonra o yetmez şunları diyim diyorum öylece aklıyorum.
Hiç cevap atmamak nasıl bir tercih? Akıl verin:(
Bugün böyle bir mesaj aldım tabi aslında tam ayrılık diyemeyiz bir deneme süreciydi, uzun bir süredir, yarı sevgili gibi işte. İşte daha fazla devam edemeyeceğim uzun uzun düşündüm, uzun uzun şeyler yazma kararım değişmeyecek gibisinden bir mesaj atmış...
Sabahtan beri hiçbir şey yazmadım, ilk defa böyle oluyor, yorgunluk mu bıkkınlık mı, emeklerin çöküşü altında o enkaz altında kalmak mı, bilmiyorum nedenini ama tek bir şey yazmadım...
Doğru mu yaptım bilmiyorum, bir şey demeli miyim, desem ne demeliyim bilmiyorum. Elim gidiyor sonra duruyorum... sadece peki, tamam yazasım geliyor sonra o yetmez şunları diyim diyorum öylece aklıyorum.
Hiç cevap atmamak nasıl bir tercih? Akıl verin:(
Merhaba, daha fazla paranan kazanan erkek peşinde koşan kızlara neden kaşar deniyor acaba? Teşekkürler.
Çok ilginç bir şey oldu, Türkiye'de fazla kullanmıyordum ama buraya gelince merak ettim çalışıyor mu diye. Bir haftada 100'e yakın eşleşme aldım. (erkeğim) Bana yazanlar oldu ama hiç kimseye yazmadım şu ana kadar.
Burada insanlar nasıl kullanıyor bu uygulamayı? Arkadaşlık, sohbet, dating veya başka şeyler? Ona göre yazayım ben de.
Burada insanlar nasıl kullanıyor bu uygulamayı? Arkadaşlık, sohbet, dating veya başka şeyler? Ona göre yazayım ben de.
Şu şanssızlık peşimi bırakmıyor bir türlü. İş ortamında tanıştığım biri vardı, bir süredir ilgisini bariz belli ediyordu, 2 defa çıkmıştım ama arkadaşça. Ama o ilgisini belli ediyordu. Olabilir belki kafasına gelmiştim. Ama bugün şok yaşadım. Boşanmış. 2 yıl ilişki, 3 yılı evlilik.Çocuk yok. Ama ben bunu duyunca buz kestim.
Kabullenemiyorum. Bir kadını sevmiş, öyle çok sevmiş ki okadını kanatlarının arasına almış, koruması altına almış o kadını, nikah kıymış, gelinlik giydirmiş, sevip okşamış, bir gelecek düşlemiş.. Evlilik benim için büyük bir eşik o eşiği geçmiş, o eşiği geçtirtecek biri karşısına çıkmış. Hazmedemiyorum. Şimdi çıkıp "yaaa sevgisili olmuş gibi düşün" diyenler çıkacak ama evlilik farklı işte, farklı bir olay, üst bir eşik. Bir kadını kanatlarının altına almak demek evlilik. Ve bir erkeğin bir kadını kanatlarının altına alması demek o kadını çok sevmesi demek :( çünkü hiçbir erkek kolayı kolayına nikah yapmaz bir kadına. yaptıysa dünyalar kadar sevmiştir.
Ayrıca evlilik bence sicil gibi. Hani iflas etmiş bir şirketi olan adamın sicilinde bu iflas kara leke gibi durur ve kredi vermezler ya. Ona benziyor.Boşanmış birinin sicilinde ömrü billah duruyor bu başarısız evliliğin izi. O yüzden farklı ya sevgililkten.
Ben bitiricem ama içim acıyo ya. Boşanmış bi erkekle evlenen oldu mu hiç buralarda, bu acıya nasıl katlanılır ?
Kabullenemiyorum. Bir kadını sevmiş, öyle çok sevmiş ki okadını kanatlarının arasına almış, koruması altına almış o kadını, nikah kıymış, gelinlik giydirmiş, sevip okşamış, bir gelecek düşlemiş.. Evlilik benim için büyük bir eşik o eşiği geçmiş, o eşiği geçtirtecek biri karşısına çıkmış. Hazmedemiyorum. Şimdi çıkıp "yaaa sevgisili olmuş gibi düşün" diyenler çıkacak ama evlilik farklı işte, farklı bir olay, üst bir eşik. Bir kadını kanatlarının altına almak demek evlilik. Ve bir erkeğin bir kadını kanatlarının altına alması demek o kadını çok sevmesi demek :( çünkü hiçbir erkek kolayı kolayına nikah yapmaz bir kadına. yaptıysa dünyalar kadar sevmiştir.
Ayrıca evlilik bence sicil gibi. Hani iflas etmiş bir şirketi olan adamın sicilinde bu iflas kara leke gibi durur ve kredi vermezler ya. Ona benziyor.Boşanmış birinin sicilinde ömrü billah duruyor bu başarısız evliliğin izi. O yüzden farklı ya sevgililkten.
Ben bitiricem ama içim acıyo ya. Boşanmış bi erkekle evlenen oldu mu hiç buralarda, bu acıya nasıl katlanılır ?
sanki her ilişkiye bir öncekine göre daha da birşeyleri kaybetmiş olarak başlıyorum. her birsonrakinde hevesim neşem biraz daha azalıyor, vazgeçebilirliğim daha yüksek oluyor.
misal vermek gerekirse; eskiden hediye alınca çook mutlu olan ben, şuanki 14 şubat hediyemi açmadım dahi. içinde ne olduğunu söyledi istediğim de birşeydi ama kargo kolisinde duruyor. sanırım bir 4-5 gün daha, paketini görmekten sıkılıp da şunu bir açayım diyene kadar açmayacağım. hevesim yok.
misal vermek gerekirse, artık insanlardan, ilişkimden çok çabuk vazgeçiyorum. her kavgada tamam bu iş yürümüyor ayrılalım kimse için üzülemem oluyorum. kavgalarımda ne kadar hırçın yahut kırıcı olduğumu da umursamıyorum. herkes herşey vazgeçilebilirmiş gibi geliyor.
eskiden böyle değildim. pamuk gibi heyecanlı hevesli düşünceli bir insandım.
sizde de durum böyle mi?
bu durum fazla miktarda ilişki tükettikçe mi ortaya çıkıyor, yaştan mı kaynaklı?
yahut o kişi tam olarak içimize sinmediği için mi böyle? gerçekten içimize tam anlamı ile sinen, deli gibi istediğimiz birini bulunca çok farklı mı olacak? (çoğu kişi bulamıyor)
misal vermek gerekirse; eskiden hediye alınca çook mutlu olan ben, şuanki 14 şubat hediyemi açmadım dahi. içinde ne olduğunu söyledi istediğim de birşeydi ama kargo kolisinde duruyor. sanırım bir 4-5 gün daha, paketini görmekten sıkılıp da şunu bir açayım diyene kadar açmayacağım. hevesim yok.
misal vermek gerekirse, artık insanlardan, ilişkimden çok çabuk vazgeçiyorum. her kavgada tamam bu iş yürümüyor ayrılalım kimse için üzülemem oluyorum. kavgalarımda ne kadar hırçın yahut kırıcı olduğumu da umursamıyorum. herkes herşey vazgeçilebilirmiş gibi geliyor.
eskiden böyle değildim. pamuk gibi heyecanlı hevesli düşünceli bir insandım.
sizde de durum böyle mi?
bu durum fazla miktarda ilişki tükettikçe mi ortaya çıkıyor, yaştan mı kaynaklı?
yahut o kişi tam olarak içimize sinmediği için mi böyle? gerçekten içimize tam anlamı ile sinen, deli gibi istediğimiz birini bulunca çok farklı mı olacak? (çoğu kişi bulamıyor)
Bu ikisinin arasındaki sınır nedir?
Güzel bir kız arkadaşınız var. Kızın aurasından mıdır nedir, kızla tanışan erkeklerin yarısından fazlası kıza ilk başta ilgi gösteriyor, istiyor kızı. Kız bunlara kuyruk sallamıyor ama çocuk ondan bir kez hoşlandı diye iletişimi de kesme taraftarı değil. Bir şekilde arkadaşlığa çevirebiliyor aradakini.
Önceki ilişkisinde de durum benzerdi. Tanıştığı erkeklerin çoğu, kızın uzun süreli bir ilişkisi olduğunu görmesine rağmen bir meyilli davranıyordu ilk başta. Ama kız sınırı çekiyor, ilişkisi olduğunu söylüyor, eğer erkekten biraz ısrar gelirse "senden bir daha bu tarz şeyler duymak istemiyorum" diyor. Sonra erkek tavırlarını düzeltiyor ve gerçekten arkadaş olabiliyorlar.
Gel gör ki, kızın çevresindeki erkeklerin belki de yarısı kızı ilk başta arzulamış kişiler. Ama şu an bir meyilleri yok, sınırı biliyorlar. Bunu kabullendim diyebilirim. Benden önce arkadaşı olan insanlarla arasına sınır koydurtmak istemiyorum. Ancak bu şekilde yaklaşan yeni erkekleri hayatına hiçbir şekilde almamasını beklemek normal değil mi?
Örnek: Kız yabancı. Bir haftalığına Ankara'ya gitti kuzeninin yanına, şehre ilk kez gidiyor. Havaalanında valiz beklerken, yanına aynı memleketten bir eleman geldi, "seni uçakta gördüm, ilgimi çektin, Ankara hakkında yardıma ihtiyacın olursa yardım edebilirim" vs konuştu. Kızın elindeki yüzükleri görüp sordu, kız evli olduğunu söyledi (evli değil). Kız çocuğa numarasını verdi; yabancı şehirde vatandaşı bir insan, işe yarayabilir diye. Sonra bana anlattı olayı, "kuzenim hep müsait olmayacak, ne düşünüyorsun onunla çıkmam konusunda?" diye. Ben tepki gösterdim. Tamam, anlıyorum dedi. Ben biraz büyüttüm gerçi, "ilgi mi arıyorsun" falan diye suçladım. Neyse anlaştık bu konuda, ama kendi değer yargılarımı sorgulamaya başladım şimdi.
Benim mantığım şu: "Kız arkadaşımın erkek arkadaşları olabilir, normal. Ama bir erkek, kız arkadaşımla ilgilenmişse, bunu belli etmişse, artık o elemanla iletişimi kesmesi gerekir, arkadaş olmaması, vakit geçirmemesi gerekir."
Kızın mantığı da şu: "İlişkim olduğunu söylüyorum zaten, biliyor. Bir girişimde bulunursa uyarıyorum, durduruyorum. Bana ilgisi olan her erkeği silersem neredeyse arkadaşım kalmaz. Zaten görüyorsun, ilk başta ilgisi olan ama sonra tamamen arkadaşım olan erkekler de var, garip bir durum yok"
Siz ne düşünüyorsunuz? Tamam, kıza güveniyorum, mesele aldatmak değil. Ama kızdan hoşlanan bir erkekle bir bahaneyle dışarı çıkıp vakit geçirirse elemana ümit vermiş olacak. Elemanın beklentisi varken görüşmeleri inanılmaz rahatsız ediyor beni. "Elemanın niyeti benim için önemli değil, ben kendimi biliyorum" diyor ama benim için önemli. Sonuçta çocuk ona ilgisi olduğunu söylüyor, kız çocuğa ilgi göstermiyor ama görüşmeye açık davranıyor, böyle olunca da çocuk flört ettiklerini düşünebiliyor. Haksız mıyım?
Güzel bir kız arkadaşınız var. Kızın aurasından mıdır nedir, kızla tanışan erkeklerin yarısından fazlası kıza ilk başta ilgi gösteriyor, istiyor kızı. Kız bunlara kuyruk sallamıyor ama çocuk ondan bir kez hoşlandı diye iletişimi de kesme taraftarı değil. Bir şekilde arkadaşlığa çevirebiliyor aradakini.
Önceki ilişkisinde de durum benzerdi. Tanıştığı erkeklerin çoğu, kızın uzun süreli bir ilişkisi olduğunu görmesine rağmen bir meyilli davranıyordu ilk başta. Ama kız sınırı çekiyor, ilişkisi olduğunu söylüyor, eğer erkekten biraz ısrar gelirse "senden bir daha bu tarz şeyler duymak istemiyorum" diyor. Sonra erkek tavırlarını düzeltiyor ve gerçekten arkadaş olabiliyorlar.
Gel gör ki, kızın çevresindeki erkeklerin belki de yarısı kızı ilk başta arzulamış kişiler. Ama şu an bir meyilleri yok, sınırı biliyorlar. Bunu kabullendim diyebilirim. Benden önce arkadaşı olan insanlarla arasına sınır koydurtmak istemiyorum. Ancak bu şekilde yaklaşan yeni erkekleri hayatına hiçbir şekilde almamasını beklemek normal değil mi?
Örnek: Kız yabancı. Bir haftalığına Ankara'ya gitti kuzeninin yanına, şehre ilk kez gidiyor. Havaalanında valiz beklerken, yanına aynı memleketten bir eleman geldi, "seni uçakta gördüm, ilgimi çektin, Ankara hakkında yardıma ihtiyacın olursa yardım edebilirim" vs konuştu. Kızın elindeki yüzükleri görüp sordu, kız evli olduğunu söyledi (evli değil). Kız çocuğa numarasını verdi; yabancı şehirde vatandaşı bir insan, işe yarayabilir diye. Sonra bana anlattı olayı, "kuzenim hep müsait olmayacak, ne düşünüyorsun onunla çıkmam konusunda?" diye. Ben tepki gösterdim. Tamam, anlıyorum dedi. Ben biraz büyüttüm gerçi, "ilgi mi arıyorsun" falan diye suçladım. Neyse anlaştık bu konuda, ama kendi değer yargılarımı sorgulamaya başladım şimdi.
Benim mantığım şu: "Kız arkadaşımın erkek arkadaşları olabilir, normal. Ama bir erkek, kız arkadaşımla ilgilenmişse, bunu belli etmişse, artık o elemanla iletişimi kesmesi gerekir, arkadaş olmaması, vakit geçirmemesi gerekir."
Kızın mantığı da şu: "İlişkim olduğunu söylüyorum zaten, biliyor. Bir girişimde bulunursa uyarıyorum, durduruyorum. Bana ilgisi olan her erkeği silersem neredeyse arkadaşım kalmaz. Zaten görüyorsun, ilk başta ilgisi olan ama sonra tamamen arkadaşım olan erkekler de var, garip bir durum yok"
Siz ne düşünüyorsunuz? Tamam, kıza güveniyorum, mesele aldatmak değil. Ama kızdan hoşlanan bir erkekle bir bahaneyle dışarı çıkıp vakit geçirirse elemana ümit vermiş olacak. Elemanın beklentisi varken görüşmeleri inanılmaz rahatsız ediyor beni. "Elemanın niyeti benim için önemli değil, ben kendimi biliyorum" diyor ama benim için önemli. Sonuçta çocuk ona ilgisi olduğunu söylüyor, kız çocuğa ilgi göstermiyor ama görüşmeye açık davranıyor, böyle olunca da çocuk flört ettiklerini düşünebiliyor. Haksız mıyım?
23 yaşındayım. Bu zamana kadar lisede hoşlandığım bi kız oldu. Bir süre konuştuktan sonra koptuk. Üniversitede bir iki sene görüştüğüm bir kız arkadaşım oldu. Onla da zamanla koptuk. Zaten ömür boyu görüşmezdik. Kafa yapılarımız farklı.
Şimdi ben tek çocukların olduğum için genellikle yalnız büyüdüm. Annemle yaşadım. Bu yüzden içten içe bir aile müessesesi isteğim var. İçimden geçen en büyük istek de temiz, dürüst birisiyle tanışmak. Özellikle instekramda millet kız arkadaşlarıyla elele kolkola çok mutlular. Evlenirler herhalde..
Evli olanlar, evliliğe nasıl karar verdi? Yani uzun süren ilişki sonucu mu oldu yoksa kısa sürede tanışıp evlenildi mi? Mutlu musunuz?
Şimdi ben tek çocukların olduğum için genellikle yalnız büyüdüm. Annemle yaşadım. Bu yüzden içten içe bir aile müessesesi isteğim var. İçimden geçen en büyük istek de temiz, dürüst birisiyle tanışmak. Özellikle instekramda millet kız arkadaşlarıyla elele kolkola çok mutlular. Evlenirler herhalde..
Evli olanlar, evliliğe nasıl karar verdi? Yani uzun süren ilişki sonucu mu oldu yoksa kısa sürede tanışıp evlenildi mi? Mutlu musunuz?
(10)
Sevgiliniz sizinle ilgili bir şeyi unuttuğunda/yanlış hatırladığında
kozmosta bir nokta #1167842
Ne düşünüyor/hissediyorsunuz?
Mesela daha önceden konuştuğunuz bi konu hakkında bi şey söylediğinizde aradan zaman geçince o şeyi söylediğinizi tamamen unutuyor ve "hayır söylemedin" diyor ve bu sık sık oluyor.
Ya da (eski sevgilimden bi örnek olacak) "Çilek yerken oluşan yüz ifaden çok sevimli oluyor" diyor ama aslında o yüz ifadesi erik yerken oluşuyor. Birbirine karıştırıyor filan.
Mesela daha önceden konuştuğunuz bi konu hakkında bi şey söylediğinizde aradan zaman geçince o şeyi söylediğinizi tamamen unutuyor ve "hayır söylemedin" diyor ve bu sık sık oluyor.
Ya da (eski sevgilimden bi örnek olacak) "Çilek yerken oluşan yüz ifaden çok sevimli oluyor" diyor ama aslında o yüz ifadesi erik yerken oluşuyor. Birbirine karıştırıyor filan.
Birisinin telefonundan numaram duruyor mu yoksa silmis mi diye ogrenebilecegim bir yol yontem var mi ? :D
yalnızlık tanımınız, dereceniz, ümidiniz... nedir/var mıdır
Kadınlar, size doğdunuzdan beri aşılanan cinsellik, seks vs. ilgili olumsuz fikirleri,yasakları, bekaret vıdı vıdı teranelerini nasıl aştınız ya da aşabildiniz mi? ilişkilerinizde zorlandınız mı bu yüzden genel anlamda?
hallöschen duyuru halkı,
kıt ingilizcem ve kıt almancamla bir frenk kızıyla malum appde eşleştim. akşam masa tenisi oynayacağız. masa tenisinde problem yok lakin ingilizcem pf. neyse dil gibi koca bir problem varken tam bir türk umarsızlığıyla bu daveti yaptım bu asya menşeili hanımefendiye. hadi diyelim dil vs ok. peki nasıl yürüyeceğim? normalde de bu işlerde pek tecrübeye sahip değilim. bana kalırsa olay şöyle gelişiyor; kız hoşlandıysa bişekilde bana o cesareti verir ve yürürüm.
vaziyet bu, taktikleri alayım?
edit: couchsurfingden iki kuzeyli adamı da olaya dahil edebilirim. ediyim mi? edersem muhtemelen yürüme işi tamamen hayal olur ama en azından dille ilgili cok rezil olmam arada kaynarım.
kıt ingilizcem ve kıt almancamla bir frenk kızıyla malum appde eşleştim. akşam masa tenisi oynayacağız. masa tenisinde problem yok lakin ingilizcem pf. neyse dil gibi koca bir problem varken tam bir türk umarsızlığıyla bu daveti yaptım bu asya menşeili hanımefendiye. hadi diyelim dil vs ok. peki nasıl yürüyeceğim? normalde de bu işlerde pek tecrübeye sahip değilim. bana kalırsa olay şöyle gelişiyor; kız hoşlandıysa bişekilde bana o cesareti verir ve yürürüm.
vaziyet bu, taktikleri alayım?
edit: couchsurfingden iki kuzeyli adamı da olaya dahil edebilirim. ediyim mi? edersem muhtemelen yürüme işi tamamen hayal olur ama en azından dille ilgili cok rezil olmam arada kaynarım.
Bir süredir işim gereği düzenli olarak katıldığım bir toplantı serisi var, farklı kuruluşlardan da insanlar geliyor. Bu toplantılarda tanıştığım bir çocuğa çok kanım kaynadı,kendini geliştirmiş biri ve bi muhabbete başlayınca vakit dolu dolu geçiyor. "Keşke bişeyler olsa" diye düşünüyorum. Toplantı aralarında yemeğe kahveye çıktık birkaç kez. Bir de facebookta arkadaş olduk bazı fotolarımı beğendi falan, öyle işte. Bir de bu toplantılara katılan bir kız var ama bu kız başka şehirden geliyor, her 5 toplantıdan 1'ine katılabiliyor. İki hafta önce ben bu kızla yemeğe gitmiştim toplantı arasında ve kız muhabbeti yapmıştık. Bir sevgilisi varmış, uzun ilişkiymiş, sevgilisi yurtdışında yaşadığı için sık sık seyahat ediyomuş, uzak mesafe zormuş ama tutkulu bi ilişkiymiş.. Ben de evlilik düşünüyor musunuz diye sorunca kız da "ay evlilik ne ya, evlilik ne kadar banal birşey" vs. demişti.
Peki bugün noldu dersiniz? Ben hoşlandığım çocukla sigara molasına çıkmış muhabbet ediyodum. Sonra bu kız bizi görüp geldi muhabbetimize daldı. Ama öyle bi daldı ki, sanki ben yokmuşum gibi direk hoşlandığım çocukla konuşuyo falan. Hoşlandığım çocuk da beni katıyo "sybella da şöyle düşünüyor" falan diye.Neyse konu doktora yapmaktı ben kıza sen de düşünüyor musun diye sordum.Kız da "ay ne doktorası ben artık evlenmek, bebeğimi yapmak istiyorum" dedi ben şaşırdım ve sandım ki tutkulu ilişki yaşadığı adamla evlenecek "aaaa evleniyor musun" diye sordum ve kızın cevabı: "hayır hayıııır, görüştüğüm kimse yok, evlenip yuvamı kurmak bebeğimi yapmak istiyorum artık." Hoşlandığım çocuğa mesaj verdiğini düşündüm ve yüzüm düştü, moralim bozuldu.
Konuyu anlattığım ablamın tepkisi: "sybella sen salaksın. salağın kareköküsün. kız resmen çocuğa olta atmış neden demedin senin yurtdışında sevgilin vardı diye ? bi adamı elde etmeyi beceremiyorsun üstelik çocukla aynı şehirdesin. kız başka şehirden gelip kapacak adamı. açsaydın ya kızın g..tünü." Ablamın bu yorumları üzerine moralim daha beter oldu. Ben düşündüm ki, kızla şahsi muhabbetimde anlattıklarını söylemem doğru olmaz diye düşündüm o an. ablam da diyo ki "senin yerinde o kız olsaydı anlatırdı."
sizce ben salaklık mı yaptım? ablamın deyimiyle kızın g..ünü açmalı mıydım o anda ?
Peki bugün noldu dersiniz? Ben hoşlandığım çocukla sigara molasına çıkmış muhabbet ediyodum. Sonra bu kız bizi görüp geldi muhabbetimize daldı. Ama öyle bi daldı ki, sanki ben yokmuşum gibi direk hoşlandığım çocukla konuşuyo falan. Hoşlandığım çocuk da beni katıyo "sybella da şöyle düşünüyor" falan diye.Neyse konu doktora yapmaktı ben kıza sen de düşünüyor musun diye sordum.Kız da "ay ne doktorası ben artık evlenmek, bebeğimi yapmak istiyorum" dedi ben şaşırdım ve sandım ki tutkulu ilişki yaşadığı adamla evlenecek "aaaa evleniyor musun" diye sordum ve kızın cevabı: "hayır hayıııır, görüştüğüm kimse yok, evlenip yuvamı kurmak bebeğimi yapmak istiyorum artık." Hoşlandığım çocuğa mesaj verdiğini düşündüm ve yüzüm düştü, moralim bozuldu.
Konuyu anlattığım ablamın tepkisi: "sybella sen salaksın. salağın kareköküsün. kız resmen çocuğa olta atmış neden demedin senin yurtdışında sevgilin vardı diye ? bi adamı elde etmeyi beceremiyorsun üstelik çocukla aynı şehirdesin. kız başka şehirden gelip kapacak adamı. açsaydın ya kızın g..tünü." Ablamın bu yorumları üzerine moralim daha beter oldu. Ben düşündüm ki, kızla şahsi muhabbetimde anlattıklarını söylemem doğru olmaz diye düşündüm o an. ablam da diyo ki "senin yerinde o kız olsaydı anlatırdı."
sizce ben salaklık mı yaptım? ablamın deyimiyle kızın g..ünü açmalı mıydım o anda ?
1 aydır ankara'da, tunus civarında bir pub-cafe'de akşam 8'den sonra çalışıyorum, genelde barmen pozisyonunda. bir ayda gözlemlediğim en enteresan olay şu: hemen her gece -özellikle hafta içileri- 40 yaş üstü, bakımlı -en azından kilolu olmayan- bir kadın grubu takılmaya geliyor. kadın grubu demişken, hep aynı kadınlar değil yani, değişiyor tipler sürekli. içtikleri çok bir şey de yok hani, kişi başı iki 50'lik en fazla. ama inanılmaz flörtözler, 20 yaşında genç kızlardaki o bilindik havalardan eser yok. bana bile asılıyorlar amk çok enteresan. çoğu da ortamdaki diğer genç erkek elemanlarla -geneli üni öğrencisi- telefon numara alışverişi yapıyor, kahkahalar falan. muhtemelen evlidirler bence, gerçi yüzük göremedim pek çoğunda ama çıkarıyor da olabilirler.
var yani böyle bir kadın popülasyonu en azından ankara'da, garip değil mi ya? yani evli kadınlar bu kadar rahat aldat(a)mamalı eşlerini? çoğu da haftaiçi geliyor nedense, herhalde kocalarının iş yoğunluğunu kullanıyorlar bir şekilde.
var yani böyle bir kadın popülasyonu en azından ankara'da, garip değil mi ya? yani evli kadınlar bu kadar rahat aldat(a)mamalı eşlerini? çoğu da haftaiçi geliyor nedense, herhalde kocalarının iş yoğunluğunu kullanıyorlar bir şekilde.
Kadınlarda mastürbasyonla ilgili söyleyecek neyiniz var? İstediğiniz halde moda girememe oluyor mu? İlişkiye girmekten daha çok tercih edeceğiniz bir şey mi? Hoşunuza giden yöntemleri nasıl keşfettiniz? Bu keşifler partnerleyken de işe yarıyor mu?
ya şöyle olan var mı. birkaç ayı acayip yalnız geçiriyorum, kendimi deli gibi işe ve spora veriyorum, arkadaşlarımla bile görüşmiyorum. özellikle ekim-şubat arası falan. sonra hafif böyle bi hava ısınmaya başlayınca bi kıpırdanma geliyor, bir sürü insanla görüşmeye başlıyorum, aynı anda 5 kıza birden falan yazıyorum. onlarla beraberken hepsine aşıkmışım gibi geliyor, çok çabuk kabarıyor duygularım böyle bi şıpsevdi mi denir ayran gönüllü mü denir bilemiyorum, acayip neşeli ve enerjik oluyorum uyuyasım gelmiyor resmen. hiç bir şey keyfimi kaçıramıyor. 27 yaşında olgun olmayan bir tavır sergiliyorum yani, bu yüzden uzun süreli ilişkim de olmuyor, hep o başlama sürecinde kalmak istiyorum. (bu arada seks bağımlılığı falan değil, çoğuyla sevişmeden dahi ayrılıyoruz yani o derece)
niye böyle? var mı böyle olan? çocuk muyum ben.
niye böyle? var mı böyle olan? çocuk muyum ben.
Bir kızla tanıştınız. Barda ya da internette. Biraz sohbet ettiniz. Bir kez görüştünüz. Kız idare eder ama sevgili olmak isteyeceğiniz kadar ilginizi çekmedi. Seks olacaksa tamam, ama fazlasını istemiyorsunuz. Muhabbeti nasıl buna getirirsiniz?
Tinder'dan tanışıp buluştuğum kızlarla bile muhabbeti dostane bir şekilde sürdürüyorum. Yani bariz bir karşılıklı ilgi oluyor ama flörtöz bir muhabbet zor. Bir şeyler olacaksa da birkaç buluşma sonra, alkollü ortamda, baş başa kalırsak ve karşıdan sinyali alırsam harekete geçiyorum ancak. Dolayısıyla istediğim seks olsa bile bunu belli edemiyorum. Siz nasıl yapıyorsunuz?
En son "bu aralar pek ilişki (sevgililik) yaşayacak dönemde değilim" kozunu oynadım ama derdimi anlatabildim mi emin değilim.
Ortak arkadaş grubu yok, ama ortak tanıdıklar var gibi düşünebilirsiniz. Yani sapık damgası yeme riskini minimize edersek iyi olur.
Tinder'dan tanışıp buluştuğum kızlarla bile muhabbeti dostane bir şekilde sürdürüyorum. Yani bariz bir karşılıklı ilgi oluyor ama flörtöz bir muhabbet zor. Bir şeyler olacaksa da birkaç buluşma sonra, alkollü ortamda, baş başa kalırsak ve karşıdan sinyali alırsam harekete geçiyorum ancak. Dolayısıyla istediğim seks olsa bile bunu belli edemiyorum. Siz nasıl yapıyorsunuz?
En son "bu aralar pek ilişki (sevgililik) yaşayacak dönemde değilim" kozunu oynadım ama derdimi anlatabildim mi emin değilim.
Ortak arkadaş grubu yok, ama ortak tanıdıklar var gibi düşünebilirsiniz. Yani sapık damgası yeme riskini minimize edersek iyi olur.
birlikte olunan kişi sosyal ortamlarda sevdiğini neden ilgisiz bırakır sizce?
birlikteliğimizi bilen farklı farklı arkadaşlarımızla yine farklı farklı etkinliklere katıldığımızda sanki bir çift değil de yeni tanışan arkadaşlar gibi seyrediyor yakınlığımız. elbette vıcık vıcık her saniye "ayhş aşqithoom" modunda olmak değil beklentim, ama mesela en son katıldığımız bir gecede ben ortak arkadaşımızla birlikte şarkı söylerken dinlemiyordu bile, telefonuyla ilgileniyordu... müzikal yeteneğim tescillidir; kaldı ki olay o değil, hani dinleyip kıçıyla gülsün, "aa detone oldun" diye yüzüme vursun olursam eğer; ama bir etkileşim olsun tek derdim... diğer masalardaki insanlar alkışlarken bizi, o her şey normalmiş gibi kendi halindeydi...
bilmiyorum bana mı tuhaf geliyor, büyütüyorum ama bu tür davranışlarını gözlemliyorum, yüzüne de vurdum hatta mekandan ayrıldığımızda ama o "insanın her hali birbirini tutmaz ki" vs. söylemlerde bulunuyor sanki seyrek olan bir şeymiş gibi; oysa genel bir durumdan yakınıyorum ben, sıkıntı da bu.
sonuç hep aynı yere gidiyor ama bundan da şüpheliyim çünkü "başka anlarda" sevdiğini biliyorum. içine kapanık bir sevgi ama; ki ben de gösteriş meraklısı olmadığımı tekrar tekrar belirtiyorum, biliyor da.
Peşin not: benden utanmadığını, aksine gururlandığını ve kendi arkadaşlarıyla tanıştırmak istediğini biliyorum. O yüzden yanıt bu kadar basit değil maalesef...
Şimdiden teşekkürler.
birlikteliğimizi bilen farklı farklı arkadaşlarımızla yine farklı farklı etkinliklere katıldığımızda sanki bir çift değil de yeni tanışan arkadaşlar gibi seyrediyor yakınlığımız. elbette vıcık vıcık her saniye "ayhş aşqithoom" modunda olmak değil beklentim, ama mesela en son katıldığımız bir gecede ben ortak arkadaşımızla birlikte şarkı söylerken dinlemiyordu bile, telefonuyla ilgileniyordu... müzikal yeteneğim tescillidir; kaldı ki olay o değil, hani dinleyip kıçıyla gülsün, "aa detone oldun" diye yüzüme vursun olursam eğer; ama bir etkileşim olsun tek derdim... diğer masalardaki insanlar alkışlarken bizi, o her şey normalmiş gibi kendi halindeydi...
bilmiyorum bana mı tuhaf geliyor, büyütüyorum ama bu tür davranışlarını gözlemliyorum, yüzüne de vurdum hatta mekandan ayrıldığımızda ama o "insanın her hali birbirini tutmaz ki" vs. söylemlerde bulunuyor sanki seyrek olan bir şeymiş gibi; oysa genel bir durumdan yakınıyorum ben, sıkıntı da bu.
sonuç hep aynı yere gidiyor ama bundan da şüpheliyim çünkü "başka anlarda" sevdiğini biliyorum. içine kapanık bir sevgi ama; ki ben de gösteriş meraklısı olmadığımı tekrar tekrar belirtiyorum, biliyor da.
Peşin not: benden utanmadığını, aksine gururlandığını ve kendi arkadaşlarıyla tanıştırmak istediğini biliyorum. O yüzden yanıt bu kadar basit değil maalesef...
Şimdiden teşekkürler.
selamlar , kursta tanışmak istediğim birine nasıl yaklaşmalıyım...daha önce keşke daha önce tanışsaydım dediğim insanlar olduğu için bu sefer bir hamle lazım...fikirlerinizi belirtirseniz memnun olurum
Şimdi farkettim, 9 yıl geçmiş ciddi anlamda aşık olalı. O da 17 yaşında falandım zaten.
Hani arada hoşlandığım bir iki hafta paso düşündüğüm insanlar oldu da aşk hiç yok la..
Çok anormal geldi bakınca. Sizde de böyle mi, bir daha aşk olur mu?
Hani arada hoşlandığım bir iki hafta paso düşündüğüm insanlar oldu da aşk hiç yok la..
Çok anormal geldi bakınca. Sizde de böyle mi, bir daha aşk olur mu?
Varsa sen söyle.
Merhaba kıskanç biri misiniz?
Eski/yeni sevgilinizi kıskanır mısınız?
Genel anlamda kıskançlık dereceniz nedir?
hiç
az
orta
çok
Konu çok geniş biliyorum özetle kıskanç biri misiniz diye sorayım?
Eski/yeni sevgilinizi kıskanır mısınız?
Genel anlamda kıskançlık dereceniz nedir?
hiç
az
orta
çok
Konu çok geniş biliyorum özetle kıskanç biri misiniz diye sorayım?
Sevgili arkadaşlar,
Bir şekilde kendimi ayakta tutuyorum, depresyon modunda yatakta kıvranmıyorum fakat hiçbir şey yapasım gelmiyor. Lisanstan yeni mezun oldum, okulu yarım dönem erken bitirdim sözde o yarım dönemi dil çalışmaları için kullanacaktım, ales'i filan aradan çıkaracağım... Öyle bir moda girdim ki kolumu kıpırdatasım gelmiyor :( bu kafayla olmaz, yapılmaz bir şey :(
Özel ders ofislerinde çalışıyorum özetle ve pek sevmediğim ya da uzun vadede yapmayı düşünmediğim bir işle uğraşıyorum. Yaparken mutlu muyum? İşim çocuklarla olduğundan dolayı mutluyum. Güzel bir sistem oturttuğum için kendime güveniyorum ayrıca. Fakat bugün telafi dersi yapmaya gideceğim mesela, günümü böldüğü için, oraya gitmek zorunda olduğum için geriliyorum, bu yüzden de hiçbir şey yapasım gelmiyor. Kendi ofisimi açıp en azından zamandan tasarruf etmek dışında pek başka bir alternatifim de yok şu an... yani bu işi 1-2 yıl daha yapacağım mecbur.
Sadece kendime zaman ayırıp dinlenerek geçireceğim bir haftam dahi yok gerçi. Üstüne küçük bir de gönül kırgınlığı yaşadım, o da içime oturdu sanki hiç derdim yokmuş gibi. Hem yeni bir iş kur,hem başka işlere koştur... Azıcık gerildim.
Bu gerginliğin ve korkunun üstesinden nasıl geleceğimi bilmiyorum...
Birilerine anlatıp rahatlamam gerekiyordu sanırım.
Ben de burayı seçtim, sevgiler...
Bir şekilde kendimi ayakta tutuyorum, depresyon modunda yatakta kıvranmıyorum fakat hiçbir şey yapasım gelmiyor. Lisanstan yeni mezun oldum, okulu yarım dönem erken bitirdim sözde o yarım dönemi dil çalışmaları için kullanacaktım, ales'i filan aradan çıkaracağım... Öyle bir moda girdim ki kolumu kıpırdatasım gelmiyor :( bu kafayla olmaz, yapılmaz bir şey :(
Özel ders ofislerinde çalışıyorum özetle ve pek sevmediğim ya da uzun vadede yapmayı düşünmediğim bir işle uğraşıyorum. Yaparken mutlu muyum? İşim çocuklarla olduğundan dolayı mutluyum. Güzel bir sistem oturttuğum için kendime güveniyorum ayrıca. Fakat bugün telafi dersi yapmaya gideceğim mesela, günümü böldüğü için, oraya gitmek zorunda olduğum için geriliyorum, bu yüzden de hiçbir şey yapasım gelmiyor. Kendi ofisimi açıp en azından zamandan tasarruf etmek dışında pek başka bir alternatifim de yok şu an... yani bu işi 1-2 yıl daha yapacağım mecbur.
Sadece kendime zaman ayırıp dinlenerek geçireceğim bir haftam dahi yok gerçi. Üstüne küçük bir de gönül kırgınlığı yaşadım, o da içime oturdu sanki hiç derdim yokmuş gibi. Hem yeni bir iş kur,hem başka işlere koştur... Azıcık gerildim.
Bu gerginliğin ve korkunun üstesinden nasıl geleceğimi bilmiyorum...
Birilerine anlatıp rahatlamam gerekiyordu sanırım.
Ben de burayı seçtim, sevgiler...