[q]
(13) 

Doktorayi birakmak

lovegeeks #867776
Bu donem US`te doktoraya basladim. Ama sanki bana gore degil (lisanstayken hep phd istedim, mastera istekli basladim ama beni yordu master tezimi yazdigim zamanlar baya zordu), birakmak istiyorum ama birkac sorum var. Ne dusunursunuz, bu yoldan gecen var mi aranizda?
1- Turkiyedeki politik durum belli artik normal haberleri zaytungtan ayirt edemez olduk, herkes bir sekilde yurt disina kacmaya calisiyorken donmek nasil olur?
2- Lisanstan sonra master simdi de doktora, haliyle is tecrubesi yok, en son 4 sene once staj icin mulakata gitmistim. Is konusunda ne onerirsiniz once stajla mi baslamali?(endustri muhendisiyim)
3- Insanlar ne der, ben ne cevap veririm; kimisi yeni mi anladin sana uygun olmadigini diyecek, bi yandan da cani ne isterse yapan ama hicbir seye tutunamayan imaji olacak,
4- Bir de tabi suanki de kotu ama daha miserable bir hayatim olursa ne derece pisman olurum...

 

1-Donme hocu, donup napacan? Yani Kanada daha iyi cogu acidan (mesela ben buradayim hehe) ama Turkiye... Yasam standartlarinin yerlerde surundugu bir yer.
2- Iste gir bir yere, Amerika'da alacaginin 1/4'une calisirsin sansliysan.
3- Sallama bu adamlari. Ne derse desinler.
4- Amerika'daki hayata ne kadar uyum saglayabildigine bagli biraz da ne kadar pisman olacagin. Ben duzenimi kurdum burada tamamen, burada yasamayi seviyorum. donsem efsane sacma olur.

fortisvita

No winner quits, no quitter wins.

demiş atalar.

compadrito

8 aydan az bir süre kaldıysan geri dönme kararı için çok erken bir dönemdesin. Nelerin seni fikrinden uzaklaştırıp canını sıktığını oturup güzelce bir düşün. bunları nasıl ortadan kaldırabilirsin ve kaldırsan yine de dönmek ister misin? Master tezinin zorlaması doktora tezinden daha olasıdır. Doktorada U.S.'de üniversitenin çok belirli kuralları vardır, uyduğun taktirde kolayca geçersin. biraz kendini zorlaman hiçbir şey kaybettirmez. orada kalırsan bitirdikten sonra bir sürü şansın olacaktır, Avrupa ülkelerine geçmenin de, Türkiye'ye dönmenin de içinde olduğu. En azından kendine bu seçme hakkını vermiş olursun diye düşünüyorum. Hiç olmadı belirli bir süre sonra gelip işe başlamış olursun.
1. herkesin ne yaptığı önemli değil. kalmanın senin hayatında hangi olasılıkları getireceğine bak derim. dönmek istersen oradaki dönemi geçici bir dönem olarak da alabilirsin, sonunda yine döneceksin. bir deneyim olarak bak.
2. eğer para kazanmadan ya da az bir para kazanarak yaşama olasılığın varsa staj. ama sektör bana yabancı.
3. hayatın her döneminde bir şeyleri anlayabildiğimiz için sorun yok. ama bence farkettiğin şeyin doktora yapamıyorumdan çok akademisyen olamıyorum olması gerekiyordu. çünkü doktora biraz akademisyenlik demek. akademisyen olmadan da devam ettirebileceğin bir mesleğin olduğu müddetçe kimsenin bir şey demeye hakkı yok. üstelik iş değiştiren, sektör değiştiren bir sürü insan var. kimin ne dediğiyle ilgilenememek zor bir şey çünkü kendimizle ilgili fikirlerimiz de etrafımızdakilerle biçimleniyor biliyorum ama senin hayatını bir tek sen yaşayacaksın. O yüzden önemli olan senin kendine uygun bulduğun. insanlar için başarısızlık olan senin hayatının başarısı olabilir.
4. ilk başlangıçlar hep kötüdür. Türkiye'ye de gelsen yine ilk başlangıç olduğu için daha kötü olabilir. bir 3-4 yıl sonra nasıl yaşamak istediğini kestirmeye çalış. orada kaldıkça her şey daha iyi olacak. orada kal. iyi geceler diliyorum.

shadowcat

miserable hayat ne hocam? yerde yorgan üstünde mi yatıyon? şilte alacak paran yok mesela, he mi? haftada 20 dolarla mı geçiniyon ha? part time fare ölüsü mü topluyon bodrumlardan? Pazar günleri benzin mi pompalıyon? generic peanut butterdan başka bişey alamıyon mu? tek girebildiğin yer Wal Mart mı? Sürekli McDonalds dollar-menu mü yiyon? ekmek alabilmek için 3 saat yol mu yürüyon? sadece su, armut ve muzla mı yaşıyon? şu miserable hayattan ne anladığını bi de hele...

compadrito

shadowcat çok haklı.

İlk kararın akademisyen olup olmamak olmalı. Çünkü doktora demek doğrudan akademisyenlik demek olmasa da (olmadı bir araştırma laboratuvarı veya danışmanlık demek), çoğunlukla gittiği yol bu. Ve şunu da unutma, akademisyen olmak demek o çalışmanın hiç ama hiç bitmemesi demek. Nasıl ki zamanında lisede "Üniversiteye gelince rahatlıyormuşsun" diye kandırdılar ve üniversitede rahatlamadık. Doktora ve akademisyenlik ilişkisi de böyle bir ilişki. Bunu göze alamıyorsanız, baştan bırakmak elinizde.

Ancak akademisyen olmak zorunda değilsiniz, özel sektörde danışmanlık gibi pozisyonlardan başlayabilirsiniz. Sadece doktora mezunu istihdam eden teknoloji firmaları var ve sağlam maaşları var. Onlardan birinde de olabilirsiniz. O zaman tüm bu çalışmalarınıza değebilir. Üstelik Türkiye'de tıkılı kalmazsınız, açarsınız dünya haritasını, kendinize yer beğenirsiniz. Dönerseniz, bu seçenek elden gitmiş olacak.

İnsanların ne dediğini umursamayın. Ömrümüz "Ay, o ne der? Ay, bu ne der?" ile geçti. Kimsenin ağzı torba değil ki büzesiniz. Bırakın onlar bıdır bıdır konuşsun. Kararınız ne olsa konuşacak onlarç Dönseniz onun dedikodusu, dönmeseniz başka bir dedikodu dönecek illa ki.

Daha kötü bir hayatınız olmaz. Birkaç sene biraz kalitesiz bir hayatınız olur en fazla, doktoradan sonra toparlanır o.

Henüz kararınız için geç değil. Daha ilk dönemmiş. Her şeyin başındasınız. İster biraz deneyin ve dayanıp dayanamadığınızı görün.

aychovsky

Ben olsam hayatta gelmem.

cemlemikonusuyorsun

pompacılık yap gene gelme iyice boka sarıyoruz. Hatta beni de aldırsana oraya :)

nuka cola

hakkatten sana göre değil mi yoksa zorluğa mı gelemiyorsun? bunun cevabını bir bulmalısın önce. neden sana göre değil, hangi gerekçe ile böyle düşünüyorsun? başka bir alanda mı yeteneklisin, bu yeteneğini mevcut alanında da değerlendirmen mümkün değil mi? ya da başka hangi özelliğin seni böyle düşünmeye zorluyor?

eğer bu hayatta yanlızsan, kimseye el açmayı düşünmüyorsan ve dürüst yaşayacaksan, çaba sarfetmeden hiçbir şey olmaz. bazen çaba sarfetsek bile birşey elde edemeyiz, ama olacaksa da uğraşarak, ter dökerek, üzülerek, uykusuz kalarak, acı çekerek olur bir ihtimal. eğer devam edersen dört sene sonra eminim sık sık eski günlerini hatırlayıp iyi ki dayanmışım, yapmışım diyeceksin.

durumunu yaşamayan bilemez, anlıyorum; bizlere tavsiye vermesi kolay, ama ben çok iyi bir işe kalkıştığını düşünüyorum. sana imreniyorum. abd'de doktora yapmak, hele ki iyi bir hocanın ekibi içinde olmak, bunlar gerçekten büyük şans. üstelik yaşın daha genç, zorluklara dayanma gücün yüksek.

hepimiz hayatımızın belirli dönemlerinde sefillik çekiyoruz, iyi yönden bakarsan eğer sefillik çektikçe karakterimiz güçleniyor ve güçlü bir karaktere ileride daha çok ihtiyacın oluyor.

puc

1.neden donmek istiyorsun?
2. stajla da baslayabilirsin. eger amerika'da kalmayi dusunuyorsan direkt full time bir ise bak derim.
3.insanlarini ne dedigini bu kadar onemseme.
abd'de doktorayi yarida birakan iki tane arkadasim var . biri "yeter artik para kazanmak istiyorum" dedi vetrader oldu, keyfi yerinde. digeri de consulting isine girdi, o da gayet memnun. kimse doktorayi birakmalarini sorgulamadi.
4. akademik hayat zor. bazen cok fazla calismaktan yoruluyor insan. veya belki yasadigin sehirden bunalmissindir bilemiyorum. ama bu tip sorunlar turkiye'ye donmeden de cozulebilir.

oxymurf

(bkz: amerika/@compadrito)

(bkz: karar vermek/@compadrito)

hayat senin hayatın hocam. Bünyen akademisyenliği mi reddediyo, Amerika'yı mı reddediyo? Aileni mi özledin? Gurbet ve yalnızlık ağır mı geldi? Bu mutsuzluğunun "root cause"unu bulmadan, ani karar verme. Benim o iki yazıyı iyi oku, anla ve düşün

compadrito

Pompacılık yap ama gelme diyen, o pompacılığa 1 ay dayanamaz. Onu da diyim. Mecazi olarak diyosa o başka tabii.

compadrito

Yazan herkese tesekkurler,
Gurbette olmakla ilgili sorunum olmaz sanmistim basta ama bir sure sonra yalnizlik ve saat farki insani yoruyo. Bolumumde cok fazla Cinli var onlar hep kendi aralarindalar bide evde yalniz kaliyorum, skype da yapmasam 5 gun insan yuzu gormeden geciyor.
13 yasindan beri yatili okuyorum, aileyle cok alakasi yok. Masterda da cok calisirdim ama en azindan ayda yilda bir de olsa dostlarimlaydim. Burda surekli calisma ve yalnizlik hali zaten burs anca kiraya yemege yetiyo.
Belki doktora yapan herkesin aklindan geciyordur ama kimsenin dunyayi kurtardigi da yok. Surekli eski makalelere ekleme yapip yeni makale basiyolar. TAligi seviyorum, teaching kismi icin ve doktora bana boyle bir imkan verecegi icin katlanabilirim ama researchu sevemeden de zor gibi..Surekli ayni rutin, yeni konu bul arastir yaz yayinlat.

Neyse tekrar tesekkur ederim herkese, dediginiz gibi bu benim hayatim ama farkinda olmadan yillar geciyor.
Dediginiz gibi biraz daha cabalayip sorunun rootunu bulmaya calisicam bir donem daha, teaching tamam ama surekli gecen gunduzun olmadan researchu dusunme fikri beni yordu.
Bide job marketin giderek daha rekabetci olmasi da etken oldu, yan masamdaki arkadas son sinif ve simdiden 2 makalesi olmasina ragmen iyi gitmiyor diyor. Cok az pozisyon var ve cok fazla iyi aday var. Bu surekli hirs ve rekabet ortamini istemedigim icin biraz da akademiye yonelmistim. Ama burada da fazlasiyla durum boyleymis. Sanirim hic bir yerde isimi iyi yapayim, maasimi alayim yastiga kafami rahat koyayim yok. Surekli bitmeyen rekabet hayat.

lovegeeks

amerika'nın genel bir özetini yapmışsın hocam. yazdıklarından cımbızla çektiklerimi sıralıyorum:

- yalnizlik (akademisyenlikle ilgisi yok)
- saat farki (akademisyenlikle ilgisi yok)
- cok fazla cinli var onlar hep kendi aralarindalar (akademisyenlikle ilgisi yok, çinli heryerde çok, hepsi it gibi birbirini destekler. nüfusları, senin ülkenin nüfusunun 20 katı. üstelik senden çok daha çalışkanlar. üstelik senin vatandaşların gibi birbirlerinin kuyusunu kazmıyor, birbirlerine çelme takmıyor, aksine birbirlerine deli gibi destek oluyorlar. dolayısıyla, amerika'ya gelmiş bir türk, karşısında 20 değil, 30 çinli görebilir for a given situation, 20 de hintli görür tabii.)
- evde yalniz kaliyorum, skype da yapmasam 5 gun insan yuzu gormeden geciyor. (akademisyenlikle ilgisi yok)
- ayda yilda bir de olsa dostlarimlaydim. (amerika'da dost diye bişey bulamazsın. akademisyenlikle bi ilgisi yok bunun).
- surekli calisma ve yalnizlik hali zaten (bu da amerika'nın getirisi ya da götürüsü. akademisyenlikle bi ilgisi yok)
- burs anca kiraya yemege yetiyo. (reel sektörde çalıştığında, karnın biraz daha iyi doyar, elin biraz daha bollaşır).
- surekli ayni rutin, (akademisyenlikle hiçbir ilgisi yok)

dolayısıyla, seni yoran ve üzen şeyler, amerika'nın genel özellikleri. akademisyen olmasan da, bunlar olacak zaten. bunlara dayanamayanlar, 2. sene sonunda türkiye'ye geri dönerler. biraz daha dayanıklılarsa, 7. senede kayış yarar.

surekli gecen gunduzun olmadan researchu dusunme fikri beni yordu. (bunu değiştirebilirsin bak! kendini eğitebilirsin bu konuda. kapıdan çıktığın andan itibaren, research'ü unutacaksın.)

bide job marketin giderek daha rekabetci olmasi da etken oldu, yan masamdaki arkadas son sinif ve simdiden 2 makalesi olmasina ragmen iyi gitmiyor diyor. cok az pozisyon var ve cok fazla iyi aday var.
(sen 2008 - 2011 arasındaki krizde, özellikle de 2009 yılında abd'de olmadığına dua et. rekabetin tillahı asıl o zaman vardı. şimdi ekonomi tırmanışta which is very good for us!)

surekli hirs ve rekabet ortamini istemedigim icin biraz da akademiye yonelmistim. (hırs ve rekabeti, akademiden, hele amerika'daki akademiden soyutlayabileceğini pek sanmıyorum. burası kurtlar sofrası. dünyanın en iyileri buraya geliyor ve burda kapışıyolar.)

ama burada da fazlasiyla durum boyleymis. sanirim hic bir yerde isimi iyi yapayim, maasimi alayim yastiga kafami rahat koyayim yok. surekli bitmeyen rekabet hayat. (amerika'da, kebap yapmak, keyif yapmak, kaytarmak, arazi olmak, başkasının sırtında asalak olarak yaşamak gibi kavramlar yok. ak göt kara göt burada belli olur. güvenilecek bi götü olmayan da silinir gider zaten).

bu verdiğim bilgiler ışığında, sana göre olmayan şeyin akademi mi, yoksa amerika mı olup olmadığını yeniden düşün.
8 ay, karar vermek için çok kısa bir süre. ikinci senenin sonunda, amerika'da mutlu olup olamayacağını anlamış olman gerekir. öğrenmeyi, öğretmeyi ve it gibi çalışmayı sevmiyosan, amerika zor gelir. yalnızlığa tahammül edemiyosan, gene çok zor gelir.

compadrito
1

mobil görünümden çık