

4 yaşında bir tekir kızımız var. kendisi epey nazlı. karı koca çalışmaktan dolayı ikinci bir kedi istiyoruz. önümüzde iki ihtimal var.
1. bir defa çiftleştirip kısırlaştıralım diyoruz. bir tane de siyam damat adayımız var. ancak yavrulardan bir tane tutabiliriz, diğerlerini de verecek kimse bulmakta epey zorlanırım. kimse bulamazsak sokağa atmayız tabi ama cidden çevremde kimseler yok sahiplenebilecek. diyelim ki verdik yavruları, bizimkinin yanında bir yavrusu kalacak. iki kedimiz olacak.
2. sokaktan bir yavru kedi daha alıp, bizimkini ve yeni yavruyu kısırlaştıracağız. ancak bu durumda bizim kızın ufaklığa nasıl davranacağına emin olamıyoruz. gündüzleri yalnız kalacaklar neticede. acaba bir süre geçtikten sonra birbirlerine kesin olarak alışırlar mı? yoksa bir yıl da geçse birbirlerine gıcık mı olurlar?
fikirlerinize açığım. tekir olan bizim kız, siyam ise damat adayımız.

sokaktan kedi al bence.
alışırlar yahu sonuçta tutup öldürecek değil.
biraz tıs tıs ederler sonra oyun oynarlar.
benim kedim sokaktaki erkek kediler ile kavga etti etti etti şimdi yanyana oturup sokaktan geçenleri izliyorlar.


her kedinin kisiligi ayridir. Kimi kolay arkadas olur, kimi olmaz. Bizim super yabani bir kedimiz vardi. Insanlardan korkardi, baska havyanlardan korkardi. Sonra yanina bir yavru kedi aldik. Basta nefret etti ufak kediden. Uzun sure muhattap olmadi. Ama sonunda baya yakinlastilar birlikte uyumaya basladilar. Acikcasi cekingen kedimiz o yeni kedi sayesinde en mutlu gunlerini yasadi. (ikisi de disi tekir bu arada).
Bence 2. secenek denemeye deger. Cok cok kotu birsey olacagini sanmiyorum.


Bildiğim kadarıyla kediler kendi aralarında bir hiyerarşiyi zaman içerisinde kurabiliyorsa sorun olmuyor iki kedi.
Yaş farkı olması bu açıdan önemli. Gelecek kedi sizin kedinize biat etmeli bir anlamda. Ben bir süreliğinde iki kediye bakmıştım. Mama kaplarını bile ayrı odalara koydum mesela. Ama onlar arasında da zaman içinde bir hiyerarşi oluştu. Bence çiftleştirme işine girmeyin. Uygun bir kediyi alın. Hafta sonu gözlemler sonra da gerekli önlemleri alırsınız.


aslında ilk seçenek kediniz açısından en iyisi olur. ama birden fazla yavru doğurursa (ki doğurur) diğer yavruları vermek için epey çaba sarfetmeniz gerek. biz de dişi kedimizi ekşi duyuru'dan bulduğumuz bir damatla çiftleştirdik bundan iki sene önce. üç tane doğurdu. birini kendimiz için seçtik. diğer ikisini vermek için epey uğraştım, sonunda elookat sitesinde ikisine de yuva bulabildim. ama bulamasaydım napardım bilmiyorum. risk sonuçta. kedinin sokaktan getireceğiniz bir yavruya alışma süreci iki kedi için de sancılı olur. 2. deneyimi de yaşadık. hasta olduğu için geçici süreyle eve alıp baktığımız bir yavru kedi var. neredeyse yavruyu eve alalı 40 gün oldu. bizim büyük kedi hala canı sıkıldıkça gidip yavruyu dövüyor, eziyor. mama koyduğumuzda hemen aralarında bir hiyerarşi oluşuyor, önce büyük kedimiz, sonra onun çocuğu yiyor. yavru kedi açlıktan ölse bile ezik gibi diğerlerinin karnını doyurmasını bekliyor çaresizce. ama büyük kedimiz ne kadar anlaşamıyorsa bu yavruyla, onun çocuğu da bir o kadar iyi anlaşıyor. yavrunun üç katı olmasına rağmen güreşiyor, temizliyor, oynuyor onunla.. karakter meselesi bir yerde.
sonuç olarak, eğer uğraşırım, diğer yavruları veririm diyorsanız kesinlikle 1. seçenek derim. üstelik dişi kedilerin en az bir doğum yapması oldukça faydalı diye duymuştum, rahimde kist oluşma riskini önlüyormuş büyük oranda.


kedilerin kişiliğiyle çok çok alakalı. benim de 6 yaşında bir kedim var ama çoğunlukla ailemde kalıyo -yalnız yaşıyorum-. erkek arkadaşımla bir kedi sahiplendik ve bu ikisini alıştıralım dedik fakat çok zor oldu, ilk 3 gün zorlanmaya hazır olun fakat biraz atışarak, agresif kovalaşma, kıhlamalar şekilde o hiyerarşiyi sağlıyolar bir şekilde, alışamama durumu yok yani.
benim 6 yaşındaki oğlum annemlere dönünce erkek arkadaşımla ikinci bir kedi edinmeye karar verdik. bu seferki sokaktan kötü durumdaki bir yavrucaktı. ikinci kedi çok kolay alıştı sanırım baya küçük olduğu için. 3 günlük görmemezlikten gelme ve yoğun koklaşma sonrasında 1 aydır beraberler, baya eğlenmeye oynamaya da başladılar. fakat bu aynı yavru ile annemlerin olan 6 yaşındaki oğlum anlaşamadılar benimkinin biraz daha soğuk karakteri ve yaş farkı fazlalalığı ile.
her ne kadar biraz başta zahmetli olsa da, gündüzleri yalnız kalıyorsa kesinlikle ikinci kedi olmalı, koşturarak, şakalaşarak akşamı ediyolar ama masraflara hazırlıklı olun, full dolu kum kabı 2-3 gün gidiyor artık, mama desen dayanmıyo. veteriner ücreti ayrı bir yerden..
son olarak da yeni yavrunun sağlığını kontrol ettirmeden eve sokmayın lütfen. benim yeni yavrunun bacağı kötü sakatlanmıştı tedavi oluyordu veterinerde, oradan aldık. tüylerinin çoğu döküktü, veteriner antibiyotiğe alerji geçer dedi aldık geldik. meğer mantarmış. evdeki kediye bulaştırdı, bana ve erkek arkadaşıma bulaştırdı, 2 aydır her hafta veterinerdeyiz kurtulamadık.


öncelikle zaten siz hadi biz bunu beğendik bunla çiftleştirelim diyince, kızgınlık döneminde bile olsa direk çiftleşmiyorlar.aynı yavaş yavaş alışma, tıslaşma hırlaşma zamanla birbirine alışme evrelerini geçirmek gerekiyor.bunun için de iki kedinin bir süre aynı evde kalması gerekiyor, ya siz ya damat adayının ailesi kedisini diğer tarafa bırakmalı bir haftalığına ya da daha fazla süre için bu sefer ayrılınca huzursuz olabiliyorlar falan.
eve gelen bir başka kediyle anlaşma konusunda da mesela, benim kedimi abimin evine giderken yanımda götürmüştüm, abimin 7 aylık erkek kediydi ve kısırlaştırılmamıştı sürekli benim kedinin kişisel alanına girdi durdan tıstan tırnaktan anlamadı sürekli hamle yaptı, benim kısır dişi kedimi de sinir etti anlaşamadılar sürekli kavga gürültü oldu 1 hafta boyunca, sonradan anladık hata ettiğimizi kızgın erkek kedinin evine bizim kısır dişiyi atıp rahat hissetmesini kaynaşmasını beklemek saçmaydı tabi.öte yandan şimdi 3 ay önce yanıma bir arkadaşım 3 yaşında kısır erkek kedisiyle yerleşti,ilk bir hafta aynı odada bulundurmadık, kapıların arkasından seslendiler, kokladılar, ayrı kaplardan yiyip içtiler, 1 hafta sonra kapı açık kalmış bir ara bir baktık birbirlerine bakıyorlar kokluyorlar sonra oynamaya koşturmaya başladılar, ve benim dibimden ayrılmayan ben evde yokken sürekli ağlayan, ben evdeyken klavyenin üstüne yatan kedi, şimdi bütün gün oyun oynayıp yoruluyor, arada purr lamaya geliyor onun dışında yüzüme bile bakmıyor, süper ikili oldular şu 3 ayda, birlikte uyuyolar bebek kediler gibi güreşiyorlar sürekli, böyle bir mutluluk bir huzur yok, mutlulukları taşıyor resmen:)


doğursun yahu analığı tatsın, sonra yanına oğlunu verirsiniz büyür bakar anasına. geçinir giderler ana oğul. diğer yavruları da internetten verirsiniz birilerine, pet sayfalarında kedi arayan çok oluyor, cins ve güzel görünenler havada kapılıyor.
