
zannımca vatandaşlıktan çıkarma işlemi ne tür bir idari işlemdir, gerekçeleri nedir, usulü nedir ve buna karşı hangi yargı yoluna gidilebilir bunları anlatacaksın.


devletler özel ödevi olduğuna göre ilk olarak vatandaşlık kavramı üzerinde durulmalı bence. vatandaşlığa alma ve çıkarma bakanlar kurulu kararı ile olur ve idari işlemdir (bireysel, objektif, kolektif, yükümlendirici). bunun için de idari işlemlere selam çakmalısın. bence sorun AY m.66'daki "vatandaşlıktan çıkarma işlemleri yargı denetimine kaptılamaz" hükmü ve AY m. 125/1 idari işlemlerin yargı denetimine açık olması hükmü ve M.125/son "zararlardan daolayı idarenin sorumluluğu)
sonuç:
1. vatandaşlık kavramı incelenmeli (uzatmadan, sadece kazanma yöntemleri ve idari işlem ile vatandalşlık kazanma veya kaybetmenin hukuki niteliği)
2. bir idari işlem olan vatandaşlığa alma ve çıkarmanın yargı denetimine kapatılamayacağı konusu m.66 ile m.125 karşılaştırılarak incelenmeli.
3.bu arada idari yargı kitaplarına bakarsan "hükümet tasarrufu" diye bir bölüm görürsün. yargı yetkisinin sınırlarından biridir. zamanında yargı denetimine kapalı olmasa da, hakim vatandaşlıktan çıkarma işlemlerini "hğkğmet tasarrufu" olduğu gerekçesiyle denetlemeyerek görevsizlik kararı veriyordu. artık böyle bir uygulama yok (bkz. AY m.66). buna atıf şık durur.
4. vatandaşlıktan çıkarılanların türkiye'de bulunan malları hazine tarafından tasfiye edilmektedir. eh, bu durumda arkadaşın maddi manevi zararı doğacağı kesindir. bu durumda bi zahmet bkz AY m.125/son.
5. tabi kanaunda açıkça malvarlığını ben alırım derken devlet, Bakanlar kurulunun kararı iptal edilmedikçe zararı ödeyeceğini sanmıyorum. AİHM yolları taştan diyorum.
kolay gele...
kolay gele
