bir ekonomi çevirisi yapıyorum ve konuya yabancı olduğum için bazı terimlerden emin olmak istedim.
natural monopoly and natural oligopoly markets (doğal tekel ve doğal oligapol pazarlar)
sunk costs (batık maliyetler)
incumbent firm (ana aktif firma?)
fixed costs (sabit maliyetler)
predatory pricing strategy (yıkıcı fiyat uygulaması stratejisi)
limit pricing strategy (limit fiyat uygulaması stratejisi?)
price-output pair
[...]to continue to produce output at preentry levels.
bu kısımlardaki output'dan tam emin olamadım, ürün/üretim/çıktı? hangisi kullanılıyor?
Şimdiden teşekkürler.

sunk costs: yapıldığı takdirde paraya geri çevrilmesi mümkün olmayan maliyetler. örneğin bir firmanın yaptığı pazar araştırması maliyeti. [batık maliyet]
fixed cost: maliyeti zamana ve miktara bağlı olarak artmayan maliyetler. örneğin fabrikaya eklenen herhangi bir makina. yıpranma payları fixed cost'ta göz önüne alınmaz. [sabit maliyet]


doğal tekel, doğal oligopol, sabit maliyetler bunlar kesin doğru.. diğerleri için bişey diyemiyorum.
sabit maliyet: işletme üretim yapsa da yapmasa da karşılaştığı maliyetttir. kira buna güzel bir örnektir.
yıkıcı fiyat uygulaması: buna da şöyle bir örnek verelim. bir piyasa birkaç firmayız diyelim. ben piyasadaki en güçlü firmayım. fiyatları düşürmeye başlıyorum. hatta zararına satış yapıyorum. haliyle siz satış yapamaz hale geliyorsunuz ve teker teker kapanıyorsunuz. ben büyük bir firma olduğum için bu zarara katlanabiliyorum belli bir süre. sizi piyasadan sildikten sonra fiyatları tekrar istediğim seviyeye çekebiliyorum. buna en güzel örnek rockefeller'ın zamanında diğer petrol şirketlerine attığı kazık verilebilir. gerçi günümüzde yasak bu hareket. bi nevi damping...


output çıktı daha yerinde bir Türkçe kullanım olacaktır.
