inanç mantığın bittiği yerde başlıyor..
evrim uzerinden dusunursen dunyanin farkli yerlerinde farkli diller olusmasi isten bile degil.. ama ille adem ve havva uzerinden dusunulecekse şöyle olmustur diye sallayabilirim: baslangicta tek dil konusuluyo diyelim.. nufus arttikca dunya uzerindeki diger bolgelere dagilir insanlar.. insanlar dagildikca dilde degisiklikler gorulmesi gayet olasi hatta kacinilmaz.. sonucta hic bi dil(vardir elbet istisnalar: elfçe, klingonca vs.) bi anda oluşmaz.. dillerin olusmasi bi surectir.. zamanla olusur, degisir, gelisir..
havvanin, ademin kaburgasindan yaratildigi iddiasinin degil de bunun sorgulanmasi daha garip geldi bana..
kaburga olayı iddia değil,gerçektir. ve de niye kaçınılmaz olsunki biri bana dalları,yaprakları olan birşey gosterip'aha bu ağaçtır' dese,o artık ağaçtır benim için nereye gidersem gideyim.ayrica babil kulesi efsanesi de gayet saçmaymış hani..
Hz. Adem in bin ya da ikibin yıl yaşadığı rivayet ediliyor. şimdi türkçenin 70-80 senede yaşadığı değişimi düşünürsek ilk bin-ikibin yılda yaşanan değişimi, ayrılan kollardan sıfıra yaklaşarak yenilenmesi cok mantık dışı gelmiyor bana açıkcası...
ayrıca babil kulesi nin firavun un iyice azıtması zamanlarında yaptırdığı bilinir...
evet yapmiş olabilirler tabi,hatta yapmişlar bile ama yapmiş olmalari saçma..
şu anda 200un uzerinde dil var ve su asamada dediğin doğru olabilir yani diller arasi etkileşim gayet olağan..ancak ozaman durum farklı etkileşim soz konusu değil ben ilk adımıı merak ediyorum
Adem in bugünkü o.doğu sınırlarından ileri gitmediğini biliyoruz. Dolayısıyla ortadogudan yayılan kavimlerin farklılaşması dağılması çeşitliliği ortaya çıkarıyor... bugün kürtlerin kürtçeyi adına ülke sınırları icinde ana dil haline getirme çabalarını düşün... etkileşim halindeyiz ama onlar değil derken insanlar hiç konusamazken biranda bir dil olusturmuyorlar ki.. hepsi etkileşimden doğan kollar... bütün bunlar benim fikrim tabi.. dogru yanlıs bilemem katılan olur katılmayan olur...
soruyu guncelleştirirsek...tamam işte bir nesilde bile ebeveynler tarafindan anlaşilamayan dil,niçin olusuyor..neden biz ademogullari olarak boyle bişeye ihtiyaç duyuyoruz
çünkü dünya değişiyor teknoloji başı çekiyor bu değişimde...
aynı mantıkla düşünürsek yani kayıtsız şartsız inanıyorsak Hz.Nuh da Hz.Adem den sonra gelmiş ve o zamandan sonra da insanlık yeni baştan üremeye başlamış yani dilin yılların getirdiği değişimin yanında hayata reset çeken felakatlerde olmuş öyleyse dili her yeni başlayanda kendi çevresinde değiştirmiş ayrılan kollarda aynı şeyi yapmış olabilir
çok mu zorlama oldu ki şimdi?