[q]
(5) 

garip haller

giptalle #209501
ya arkadaşlar şu an çok garip duygular içindeyim. bari yazıya dökim size sunim, işi olmayıp da bunları okuyanlar başka bir gözle durum değerlendirmesi yapabilirler. ohh bak valla iyi geldi şimdi bile.. neyse başlıyalım. sabahtan beri bir durgunluk, tükenmişlik hissi var üzerimde, sürekli ağlamaklı oluyorum tam gözler yaşaracak kendimi toparlıyorum. sonra odaya geçiip salim kendimi diyorum bu sefer ağlayamıyorum..

evde annem,babam ve ben olmak üzere 3 kişi yaşıyoruz. ve hiçbirmizin mutlu olmadığını düşünüyorum. ayrıca onların mutsuzluğuda sanki benden kaynaklanıyormuş gibi geliyr. çünkü bir süre önce onlarıda yanıma alıp şehir değiştirdim, o zamana kadar hayatıma giren herkeside sildim, yeni bir enerji katmaya, temiz bir sayfa açmaya karar vermiştim. ama gel görki bir den bi ızdırap, arkadaşların özlemi, şuydu buydu, muhabbetler hepsi birden bastırıveriyor. hadi kendimi geçtim, tamam ben zaten hep mutsuzdum a.q, değişen ne olduki şimdi bu kadar kafama takıp üzülüyorum dedim. benim yüzümden belki annemle babamda mutsuz oldular mı şimdi? he onlarda benim kararıma okey verip birlikte hareket etmiştik, sonuçta onlarda çılgınlar gibi mutlu değillerdi önceki yaşamımızda. ama yinede ben olmasam bu durum oluşmayacaktı ki. hemen napabilirim diye düşündüm ve aklıma yazlık çözümü geldi. nasılsa yazlığı seviyorlar 6 ay orada mutlu yaşarlar diğer 6 ay yanıma gelirler kışın, ee sonra? sonra tekrar sıkılırlar ha? ama yok ya ne diye 6 ay sıkılsın bu yaştan sonra onlar.. bunları yazarken eski yaşadıklarım geliyorlar aklıma durup bir kaç saniye uzaklara bakıyorum bazen pişmanlıkla dolu bir ızdırap bastırıveriyor çıldıracak gibi oluyorum bazende sinirlenip alayının a.q bir kibrit çakıp hepsini yakmak yoketmek istiyorum, dışarı çıkmak geçio içimden bu saaate. aslında böyle sorunlarla karşılaşabileceğimi umarak bu işe adım atmıştım. hatta çözümünüde biliyordum ki. o da bir iş bulup, çalışmaya başlarım, zaman geçer, mutsuzluğumu unuturum, nasılsa çalışmayı seven kişiyim, kafama göre bir kaç kişiylede tanışırım işyerimden güzel küçük bi hayatım oluverir. maaşı alıncada etrafımdaki bayanlara artık özgüvenle bakabilir hatta etkilendiğim bir tanesine artık çay ısmarlayabilecek maddi güce erişebildiğim için onlarla iletişime geçerim diye kafamda çözüm bu şekildeydi. şimdide yılbaşında ilk maaşımı aldım, "ee hani" şeklinde bir soru oluştu bende. bumuydu yani tüm uğraş? bunun içinmiydi onca çaba? 3 gündür de evden çıkmadım belki ondanmı böyle oldum acaba ben. bu da yeni geldi şimdi aklıma. annem ara sıra takılıyor, ee artık evlilik yaşı geldi diye, diyorum anne daha düzgün bir iş bulamadık ne evliliği, belki 1 belki 10 sne sonra olur o iş, bunları fazla düşünmeyelim dedim. o da oğlum bizim tüm istediğimiz iyi bir iş bulman sen güzel bir işe gir biz başka birşey istemiyoruz diyor. onlarda bana acıyorlar ee anaçlık duygusu tabi. yıllarca okut 2 üniv. bitirsin sonra aylarca iş bulamayan cocuk kafayı sıyırıp lise mezunu eleman arayan işlere el atıp onlara girsin, asgari ücretle akşam 19:00 sabah 05:00 garip bi işte çalışsın.

napcaz böyle arkadaşlar, belki bu yazdıklarım ortaokullu, sevgiliden başka bir şey düşünmeyen pembe düşler alemninde yaşayan bir kızın sorunları gibi gelimiştir belki başka birşey. ben durumumu kestiremedim. ööyle ne aradıımıda zaten bilmiyorum ama genel iyi geldi yazmak.

iyi akşamlar herkese

 

tüm yazdıklarını okudum ve sen haklısın arkadaş! (ne? ibne demeyeceğim hoş.. neyse)

abi inan insan böyle zamanlarda sıyırıyo balatayı. ama emin ol, aileni de senin mutsuz ettiğin, kendi yaşamını da mahvettiğin gibi saplantılı ve kötü düşünmeyip olayları akışına bıraktığında çok daha yaşanabilir oluyo hayat. aslında bu bi süreç meselesi. göreceksin bunlar geçiçi buhranlar. belki çıkıp gezmek belki yazmak belki başka birşeyler, nebileyim. işte tek yapmaktan hoşlandığın şeyleri yaparsan eğer atlatacaksındır.

kendimden örnek vereyim; ben bu tip anlarda manyak gibi eski türk filmlerini izler, deli gibi antikacı, bit pazarı, sahaf falan gezerdim. oraların kokusu terapi gibi gelirdi şerefsizim.

neyse yani, böyle. sıkma canığı

tahret muslugu

şu yazıyı paragraflara böl. okunmaz bu yoksa.

ayiadam

size verilebilecek bi cevap yok, farkındasınız. yazmak iyi geldiyse oraya buraya yazmaya devam edin o zaman. ayrıca ailenizle konuşun. gerçekten peşinizden geldikleri için mutsuzlarsa size söylerler. belki söylemezler ama en azından konuşmuş olursunuz.
şükredin. yaşadığınıza, maaş alabildiğinize, ailenizin yanınızda olduğuna şükredin.
başka ne denir bilmiyorum...

elorelia

işin ailen var ve yediğin önünde yemediğin arkanda. senin için düzenlerini bozdular başka bir yere gittiler. bazen huzur da batıyor olabilir diye düşünüyorum.

bıdıbıdı

butun yazi boyunca bir kez bile hissettiklerinizi ananiza babaniza anlattiginizi yazmamissiniz. dogrudur, konusmak zordur, cesaret ister ama derdiniz icinizde buyuyecegine size izdirap cektirecegine anneniz babanizla oturun konusun. mumkun ise psikolojik destek almaya calisin, cunku ben yazdiklarinizdan sucluluk duygusunun sizin caninizi siktigini dusundum. ve de, evet hayat zor, bu konuda ustesinden gelmekten baska yapacak careniz yok, illa savasacaksiniz.

tom riddle
1

mobil görünümden çık