Sizce neden depresyona giriyoruz?

Günümüz modern toplumunda çevresel faktörlerin beyin kimyamıza tecavüz ediyor oluşundan mütevellit bu çağın en tehlikeli rahatsızlıkları mental rahatsızlıklar.


@appcalipy +1
Bir açıdan dışarıdan gelen saldırı/saldırılara karşı koyamayip bunu kendinde döndürme hali gibi.


bir anlama oturtamayınca x' i, cumburlop giriyoruz. x değil, x' in nedenini bulamamak bence asıl sebep.
x i kayıp, ayrılık, yaşama amacı vb vb. her şey alabiliriz :/


mutsuzlukla depresyonu karıştırmayın


Pes ettiğin için, dayanamadığın için, tetiklendiğin için. Zayıf adam işi. Depresyonun sana yararı yok, o yüzden kurtulmak için savaşmalısın. Ama herkeste bir furya, psikolara gidelim, ilaç içelim. Git gez dolaş, hobi edin, işe gir, gönüllü bir şeylere gir. Kısaca dene. Ama yokkkk, kendiniz eziklemek, drama yaratmak çok daha kolay ve ilgi çekici.


Dünya tarihinde hangi büyük adamların hayatları boyunca depresyonla savaştığını ya da yaşadığını bilsen küçük dilini yutarsin @Shepard


@sekizdokuzon yazar mısın kimler, bir bakayım okuyayım.


@Shepard, buyuk lokma ye, buyuk soz soyleme demisler.
Bilmedigin, yasamadigin sey icin aciktan gazel okumak kolaydir. Depresyon insana oyle bir carpiyor ki, hayalet tren gibi, kimse gormuyor, ama sen allak bullaksin, kolunu kaldiracak mecalin yok. Bunun nasil basladigini bilmiyorum, ama o kara bulut bir sekilde insanin beynine girince, gerisi cok zor geliyor. Aylar, yillar bazen toparlamak.


sekizdokuzon yorulmasin, basit bir arama veya chat gpt sorusu (parantez icindekiler depresyon seviyesi, tarihte kayit altina alinmis sekilde)
Winston Churchill (Şiddetli; sürekli melankoli, intihar düşünceleri)
Abraham Lincoln (Yoğun; ağır üzüntü, içe kapanıklık)
Vincent van Gogh (Çok şiddetli; psikotik ataklar, kendine zarar verme)
Ernest Hemingway (Şiddetli; alkol bağımlılığı, intihar)
Virginia Woolf (Çok şiddetli; psikotik ataklar, intihar)
Sylvia Plath (Çok şiddetli; intihar düşünceleri, kendine zarar verme, ölümle sonuçlanan intihar girişimi)
Ludwig van Beethoven (Yoğun; izolasyon, öfke nöbetleri, umutsuzluk)
Leo Tolstoy (Yoğun; derin varoluşsal kriz, intihar düşünceleri)
Friedrich Nietzsche (Çok şiddetli; izolasyon, ağır depresif krizler, psikoz benzeri belirtiler)
Marilyn Monroe (Şiddetli; ilaç bağımlılığı, kronik yalnızlık, aşırı mutsuzluk)
Charles Darwin (Yoğun; aşırı kaygı, izolasyon, fiziksel rahatsızlıklar)
Isaac Newton (Yoğun; sosyal izolasyon, paranoya, ağır umutsuzluk)
Edgar Allan Poe (Şiddetli; alkol bağımlılığı, kendine zarar verme eğilimi, yoğun melankoli)
Kurt Cobain (Çok şiddetli; uyuşturucu bağımlılığı, intihar düşünceleri ve intihar)
Robin Williams (Şiddetli; kaygı, paranoya, intihar)
Frida Kahlo (Yoğun; kronik fiziksel ağrılarla beraber gelen umutsuzluk, yalnızlık hissi)
Mark Twain (Yoğun; sosyal izolasyon, ölüm korkusu, umutsuzluk)
J.K. Rowling (Orta; aşırı umutsuzluk, yalnızlık, intihar düşünceleri)
Buzz Aldrin (Yoğun; izolasyon, alkol bağımlılığı, varoluşsal kriz)
Jim Carrey (Yoğun; sürekli üzüntü, izolasyon, varoluşsal sorgulamalar)


@quaker tenk you bakıp döneceğim ulan
aha döndüm de gözüme çarpan Churchill için.
"The biographies of Churchill by Manchester go into this. His thesis was that Churchill was manic-depressive but managed to fight through depression by forcing himself to work constantly. Wall building was one of the things he did to keep busy. I think you see something like this in Springsteen's description of his own depression, that he overachieved during a lot of his career as a way of staving off depression."
Yani bence benim dediğim doğru gibi sadece buraya bakarak. Reddit'te yazan bir abimiz. Sonuçta yalan da değil yazdığı comment. Kısaca savaşacaksın dedik, aha şöyle böyle savaşmış çörçil.


tamamen kimyasal, mentalle en ufak alakası yok. bir çok dış faktör + genetik faktörler beynimizin içinden geçiyor.
"iyi düşün, mutlu düşün, güzel kelimeler kullan" gibi şeylerin maalesef bu duruma hiçbir faydası yok.


Tekil ornek uzerinden tum hastaligi "Aha cozduk" diye kenara cekmek de, ne bileyim, biraz bos.
Churchill savasmis, ugrasmis. E savasamayan? Hobi edinemeyen? Ailesinden zaman bulamayan? Parasi olmayan? Isinden kovulmus olan? Milyon tane insanin yasadigi seye, "savasmiyorlar, hepsi zayif" demek, cok ergen isi, hakikatten.
Neyse, insan basina gelmeyince konusur durur, bekara kari bosamak kolay sonucta.


Şöyle de düşünülebilir, shepard mantığında şeylerle karşılaştığında öfke kontrol meselelerin gün yüzüne çıkıyorsa depresyona girmezsin, niye böyle bakış açıları var ne biçim dünya tarafına geçersen is depresyona doğru gidiyor. Bu soruyla mesleki yaşamında vs uğraşıp mükemmeliyetçi ve idealist yaklaşırsan, bir aşamada sonuç alamayıp alamayıp yine depresyona giriyorsun.


@ encokbenisevinnolur: Bunun orneklerini gordum, adam herseyi en iyi sekilde yapmaya calisiyor, cabaliyor, ediyor, basariyor kismen. Sonra en ufak sey yanlis gidiyor. Bam, yerle bir. Ne oldu? Tum duzeni, beklentisi, basarisi o catlakla gume gitti. Cok garip bir kafa, ilac falan cozuyorlar biraz ama, kimbilir o ilac insandan neler goturuyor.


@quaker: Evet, o tur durumlari kastetmeye calistim ben de, emin değilim ama depresyonun farklı bir türü olsa gerek bu da.


@quaker abi yazılanı okumuyorsun galiba, öfkeden mi nedir hahaahah. Sadece bu örnek üzerinden gidersek demişim.
Olaylar basit, pes edersen boku yiyorsun. Etmeyeceksin. Savaşacaksın. Yani senin başına gelen şeyler hemen herkesin başına belli bir seviyede geliyor.


Bahsettiğiniz şey öğrenme psikolojisi terimi ile öğrenilmiş çaresizlik okuyor ve depresyonla ilişkisi çok çalışılmış. Sıçanlarla, sineklerle filan bisürü araştırma var ve önemli bi kısmı depresyonla ilişkili buluyor gerçekten.Ha bazı insanlar da aynı yıkıcı deneyimi yaşadığı halde depresyone girmiyo. Niye, ne onları koruyor. Onları koruyan çeşitli şeyler olabilir geçmiş öğrenmeler, güçlü sosyal destek sistemleri filan. Onlar da psikolojik dayanıklılık (resilience) başlığı altında araştırılıyor.


@Shepard: Yeterince okuyorum canim kardesim, merak etme.
Sadece senin hakkinda yeterince okumamisim, simdi okudum, anladim durumu, sen haklisin, ben haksizim.


@quaker abi bak tartışmayı kaybettin. Vuracak yer aradın, stalk yaptın. Ad hominem. Ahaahahah. Bilgilen gel. Bu arada ben senin hakkında okumadım. XD


depresyon sadece duygularla veya gündelik sorunlarla izah edilebilecek bir durum değil. son derece ciddiye alınması, bu konuda öz farkındalığın yüksek olması gereken bir süreç. beyin kimyasının çeşitli nedenlerle değişmesi (ameliyat/narkoz, perimenopoz/menopoz süreci, hamilelik, sakatlanma/yaralanma, zor süreç vb.), bozuk ve/veya yetersiz beslenme düzeni, genetik faktörler (ailede genetik aktarım olan mental hastalıklar), 0-6 yaş dönemi bakım verenlerin tutum ve yaklaşımları, büyük T ve küçük t travmalar, çevresel koşullar, alkol ve uyarıcı tüketimi gibi gibi bir sürü parametre var.
evet egzersiz, hobi, arkadaşlar dostlar, doğa vb. konuların sağaltıcı etkileri var ve çok faydalı ancak distimi, majör depresyon vb. boyutuna gelmiş biri zaten bu sayılanları yapabilecek bir kimyaya sahip değil maalesef beyninde. hem terapi hem ilaç tedavisi gerektirebilir böyle durumlar. üstelik depresyon nükseden bir durumdur uzmanlara göre.
ben biraz da yaşımdan kaynaklı daha böyle toplumsal düzeyde varoluşsal sancılar nedeniyle ara ara depresif hissedebiliyorum :)). ama ailede yaşanmış olan mental hastalıklara istinaden bu tür konuları düzgünce araştırıp içselleştirdiğim uzun yıllar sayesinde kolay kolay depresyona girmiyorum. geçmişte iki defa girdim, biri aşırı sancılı olmuştu, diğerinde antrenmanlıydım :). birkaç defa da travma sonrası stres bozukluğu süreçleri yaşadım.


mesela bence depresyona giren kisiler duyuruda her gün baslik açmamalilar.


Prof. Dr. M.Gazi YAŞARGİL hocaya spiker soruyor,
- efendim akıl sağlığınızı nasıl koruyorsunuz,depresyondan korunmak için vs..
+ hiç boş vaktim olmadı bunları düşünecek.
gibi bir cevap vermişti sanırım.


tüm sebepleri aşağıda listeledim (thanks to chatgpt)
Genetik yatkınlık, nörotransmitter dengesizlikleri, hormonel değişiklikler (tiroid, doğum, menopoz)
Öğrenilmiş çaresizlik, aşırı öz eleştiri ve düşük benlik saygısı, erken dönem travmaları, uzun süreli stres (kayıplar, maddi sorunlar, anlam kaybı, ilişkisel kayıplar), yalnızlık ve sosyal izolasyon,
Evrimsel depresyon, toplumsal baskının yarattığı depresyon
Bana göre toplumsal baskı ve yalnızlık ile birlikte sosyal izolasyon en başta gelen sebepler. Sonra da hormonel değişimler.
senin bahsettiğin evrimsel depresyon oluyor.


@feast: Aslında tam tersi. Depresyonda olan insanları kendilerini ifade etmeye daha çok yüreklendirmek gerekir. Bir de mental sağlığımız üzerine konuşmak artık hayati bir önem taşıyor. Kadın erkek herkes yaşadığı zorlukları paylaşmalı, başkalarının deneyimlerinden faydalanmalı. Tabii bunlar sürekli birilerinin kuyruğuna basarak ilgi odağı olmaya çabalayan incellerin kafa yordugu konular değil.


ortalama zekasi olan kisiler zaten depresyondan çikabiliyor. çikamayanlar da bu basligi açanlar gibi sefil yasayanlar oldugu için, çikmasalar da olur diyoruz.


sizcesi bizcesi mi var? bilimsel açıklanmış. @mantık +1 dopamin seretonin genetik aktarım çevre vb. bir sürü değişken var.


@feast: kelime dağarcığını arttır, hep aynı lafları sokuyon. Tad alamıyoruz


Duyuru'da sansür var o yüzden ;) Yoksa hayatinda duymadigin ifadelerim var(tabii ne kadarini anlayabilirdin orasi meçhul).


Laf sokmaktan küfrü anlayacağını tahmin etmeliydim. Ben Gazi mahallesinde doğdum büyüdüm, senin o yakası açılmamış sandığın küfürleri biz sakız diye çiğniyoruz.
