Katılıyor musunuz?

Katılmıyorum.


nop


saçma sapan bir çıkarım. utancı pekiştirmek? gündüz programları tam da aksinin ispatı olmuş.


geldiğimiz noktada dedikodu şöyle oluyor: vasıfsız ve vaktini kıymetli işlerle değerlendirecek meziyeti olmayan insanların genellikle kıskandıkları bir kişiyi hedef tahtasına oturtup onu kıskançlıkla çekiştirmeleri oluyor. topluma da tam tersi zarar veriyor. kaç tane evlilik kaynanaların dedikodu sevdası yüzünden bitiyor bu ülkede haberiniz var mı? dedikodusu yapılan kişiler bırakın utanç duyması gereken kişiler olmayı çok büyük oranda kimseye zararı olmayan kendi halinde başarılı insanlar.
ha insanları zararlı şeylere karşı koruyacak dedikodu mekanizması ise yaygın değil tüm dedikoduların içindeki oranı %5-10 falandır max.


manipülasyonların ve dezenformasyon aracının antik çağlara dayanan temelidir dedikodu.


Harari'nin Sapiens'teki görüşlerine bakabilirsiniz. Bir teoriye göre türümüzün sosyal yapısının temelinde dedikodu var. Dedikodu hem bilgi akışını hem de karmaşık ve gelişmiş hikayeler (inançlar, mitler vb.) kurgulamamızı sağladı. Hatta konuşma becerimiz başka insanların dedikodusunu yapmak için evrildi.


katılıyorum. dedikodu ve ayıplama, insanların bir arada yaşamalarını engelleyici davranışları yapmamalarını sağlayan toplumsal bir mekanizmadır. dedikodu olmasaydı dünya daha karanlık bir yer olurdu


dedikodu yapmıyorum diyen net yalancıdır. ama bunun bir sınırı vardır. medeniyet dedikoduyla ilerlemez tabii ki. çıkarım saçma.


ne kadar saçma bir laf :D yani aman konu komşu ne der sonra kafasıyla hareket edersin en fazla.
