bu yardımcılardan biri kadın ve patronun da yakını o yüzden işten çıkarılma durumu yok istifa etmedikçe. buna da y diyelim. şimdi bu y , altta çalışan 15 kişiden nefret ediyor nedense. yok efendim personel bana duyduğu saygının onda birini ona duymuyormuş, benden herkes korkuyormuş, benim yürüdüğümü gören kendine çekidüzen veriyormuş onu takan yokmuş, onun verdiği işi kimse yapmıyormuş, çalışanlar çok sohbet edip çok mola veriyormuş ancak beni gördüklerinde usluca çalışıyorlarmış, çok ses yapıyorlarmış. mesela geçen ben ofis dışındayken moladaki personeli ercü bey geldi çabuk yerinize geçin diye benim adımı kullanarak korkutmuş vs. bütün gün gelip böyle ağlanıyor. yani dediği çoğu şey somut değil , iş verdiğinde yapmayan olursa gönder yanıma , sözünü dinlemeyen varsa gönder , çok gürültü yapan varsa uyar dinlemeyen olursa beni çağır diyorum onları da yapmıyor çünkü ortada bir şey yok.
babası vefat etti bir ay önce , çalışanlardan birinin babası ofise ziyarete geldi yok benim inadıma getirdiler cenazeme bile saygıları yok diye yorumladı.
saygıyı kendisinin kazanması gerektiği , iş yaptırabilmenin bir kabiliyet gerektirdiği ve bu konuda yardımcı olabileceğime dair yumuşak bir konuşma yaptım ama genel olarak mizacım sert ve eksrta sakin olmaya çalışıyorum.
1) yumuşak bir şekilde uyarmalı anlatmalı eğitilmesi zor bu kişiyi eğitmeye çalışmalıyım
2) mizacıma uygun şekilde herkesi toplayıp yüzleştirmeli ne var yok eskisi gibi kırıp döküp korkuyu salıp şovumu yapmalıyım (ama bu durumda kendi aralarında araları iyice bozulur çalışanlar zorda kalmasın diye yapmıyorum çünkü efendi insanlar, sonra baş başa kaldıklarında herkesin tadı kaçar)
3) dinleyi he tamama diyip tekrar odasına göndermeli geçiştirmeliyim
4)sizin farklı bir öneriniz var ise o nedir?

Sen de bunu yedin mi. Emin ol çalışanların onu takmaması umurunda bile değildir. Patronun yakını olacak, herkes bunu bilecek ve onu takmayacak. Senden çok ondan çekiniyorlardır ya da o muhabbetiyle herkese yüz veriyordur, herkesle arası iyidir. Seni pohpohlamış. Muhabbet çıkarmış. Bir şey yapmana gerek yok. Ciddi ciddi cevap verdiğinde gülmüştür içinden. Saygı nasıl kazanılır falan.


arbre yorumun çok eksik ya kardeşim kusura bakma olay anlattığımdan daha büyük benim pohophlandığım bir durum yok rahat ol bu eldeki verilere göre yorum yapman daha iyi olacak. patronun yakını olması başka bu konu başka yakını olması onu sadece işten atılmaktan koruyor.birkaç bu hususa ilişkin olay oldu direkt odama gelip bu konuyla pohpohlanmalık bir durum olmadı şimdi uzun uzun onu da yazıp seni ikna etmeye mecalim de yok.


Abi şimdi sen daha iyi bilirsin işin içinde olan olarak ama misal bana deseydin ki iki kişi var, sorunları var.
Bunları alir aynı odaya koyardım. Çünkü böyle şeyler yaşadım ve iki tarafı ayrı ayrı dinledim ama anladım ki bundan sonra en ufak sıkıntıda olay büyümeden hemen iki kişiyi aynı odaya koyup konuşmak lazım.
Ama senin sorun böyle değil gibi. Ben o yüzden üçüncü seçeneğe bir tık daha yakınım.
Ben de böyle enteresan kişilerle çalıştım ve bazı insanlar var, bir çözümü yok yani. He diyip geçiyorsun.
Ya da ilk seçeneği yapıp; " ok sorunu anlıyorum. Senin peki bu konuda yapılmasıni düşündüğün bir şey var mi" vs gibi sorabilirsin. Yani aslında ben sana yardım edeyim vs öte direkt ona sor bu soruna çözüm fikri var mı diye.
Yoksa sen kendi çözüm fikrini söyle.
Ona da ok değilse 3. Seçenek dışında bir çözüm yok gibi.
Is hayatında gerçekten venting ile rahatlayan insan çok var. Benim aklıma parks and recreation dizisinde eşinin sorunlarina çözüm bulmaya çalışana "çözüm bulma, it sucks de. Çözüm bulmani bekleyen yok" denildiği bölüm geliyor. Çoğu kişinin çözüm aradığı ya da o çözüme yanaştığı yok.


çok teşekkür ederim logisticsmanager. evet yüzleşecek bir sorun yok çünkü 15 vs 1 olacak polemik çıkacak somut bir şey de yok ses yaptın çok yaptın az yaptın çözülebilecek bir şey değil.


Geçmiş zamanlardan da hatırlarım ki aynı yer veya farklı kurumlarda çalışanların hanımları misafirlik gibi bir araya geldiklerinde kendi eşleri hakkında iş, güc, gelir, imkanlar, makam , eşlerine bağlı olan personeller veya eşlerinin üstündeki yönetici takımı vs hakkında sürüyle tonla konuşmalar yapılır (ona da sohbet etmek deniyor).
Sonrasında çekememezlikler, kıskançlıklar artar, bir şekilde canı sıkılan içten yanmalı motor misali köpürür belki ama belli etmez.
o ortamda içilen çaylar kahveler de faydadan çok zehir etkisi dahi verebilir.
Kısacası eşinizin iş yerindeki durumundan, konumundan size ne?
Değil mi ama ?
Konuya dönersek İşte o ortamdaki çay içen "y"lerden biri nasıl olduysa patrona yakınlığı sebebiyle işe alınmış derdini çekiyorsunuz anladığım kadarıyla.
Yapabilirseniz (şahit olarak bir kaç kişiyi de hazır bulundurun) patrona olanları anlatın.
Patronunuzda da gereksiz feminist sancılar veya
-akrabamdır öyle yapmamıştır.. gibi anlamsız savunmalar, geçiştirmeler yerine, daha çok kurumsal zihniyeti ağır basıyorsa o konumdan kendisini almalı.
Bu kişinin eğitilebiceğini pek sanmıyorum.
En başta iş yerinde üstünlük mücadelesine girmek yerine iş yapılması gerektiğini bilmesi lazım.
Size anlattıklarına bakılırsa içindekini dışarı taşırmış bir kere. Gece şu saatte bile bu yaşattıklarıyla yarın iş yerinde yapacakları arasında git/gel yaşadığını daha başka derin komplekslere girdiğini kendim buradan hissediyorum.
2. seçenek evet uygun olmaz.
3. geçiştirmek kolay ama bu kez de bakti ki olmuyor, size anlattıklarını zamanla biriktirerek patrona bu durumu daha farklı formatta aksettirebilir.
Bu kez de ortamı, personelleri
idare etmek konusunda sizin zayıf kaldığınız gündeme gelebilir.


Şirketin masrafına bir hane olarak bir iki Eğitim aldır şirkete. İki tane eğitimi koy. Hem de değişiklik olur. Öncesinde eğitimci ile de konuşursun. Tüm müdür yardımcıları ve senin için diye düşün. Hem. Sinerji vs diye pompalarsin
Yoksa sık sık patronun yakiniyla konuşmalar yapacaksın ve gerilimi arttıracak gibi geliyor bana


Hocam öncelikle allah gani gani sabır versin :) Baba olayından yola çıkarsak artık 15 kişi ağzıyla kuş tutsa o 1 kişiyle arayı düzeltemez, çünkü Y konunun şahsi olduğunu düşünmeye başlamış.
"ercü bey geldi çabuk yerinize geçin diye benim adımı kullanarak korkutmuş" bu riskli bir durum, her şeyi geçtim kendinizi koruma altına almanız iyi olur. Günün sonunda başı ağrıyan siz olmayın. Bu doğru bir uygulama değil ve yanlış olduğunu birinin söylemesi gerek. İlk okulda tenefüs sonrası hoca geliyor diye bağıran kişi gibi çok sorunlu bir davranış. Korku eşit değil otorite ve liderlik.
Bu noktada İK'da ilgili kişi veya kişileri bilgilendirmeniz, böyle bir durum yaşanıyor diye önden bilgi vermeniz iyi olacaktır. Yarın bir gün sizin hakkınızda mobbing süreci yürütmek istenirse en azından alayın aslını bilen başka otorite olsun (olmaz demeyin, böyle şahsileştiren arkadaşlar genelde mobbing yapılıyor unsuruna sarılabiliyor ellerinde bunu ispat edecek bir şey olmamasına rağmen).
Kendimizi önce koruma altına aldıysak, yine çözümü kurumsal olarak bulmamız gerekiyor. Bu kişi daha önce ekip yönetmiş mi? Ekip yönetmeye dair yeterli bilgiye sahip mi? Kişiler korku ile yönetilmez, en azından basit korku ile. Bunun için kurumsal araçlar var. Neden sözünü dinletmek istiyor? Kişiler hedeflerine ulaşsın diye yönetiyorsa ve yapılan şeylerden kişiler hedeflerine ulaşamıyorsa sorun var demektir. Böyle bir durum varsa diğer çalışanlar zaten bu somut çıktı üzerinden değerlendirilmeli ve yönetişilmeli. Beklenti buydu, bu olmadı, bence nedeni bu, düzelt bu süreci yoksa duruma bakacağız. Çok temel bir denklem. Ha kişiler hedeflerine ulaşıyorsa, bu arkadaş sırf ego niyetine bunu yap şunu yap diye laf olsun şekilde söz geçirmeye çalışıyorsa belki de bu kişi 15 kişiye mobbing yapıyordur. Bu noktada üst yönetici olarak sizin yine 15 kişiye dair bir sorumluluğunuz var.
Özetle bu arkadaşın bir yönetişim ve liderlik eğitimi alması şart. Ekibin genel bir sinerji eğitimi alması şart. Sizin de İK ile birlikte içeride ne oluyora yakından bakmanız şart. Diğer türlü bu pislik gelir üzerinize yapışır. Müdahale etmek için doğru zaman.


burada ağır kişilik bozukluğu var. asla z leri ezme. o kadına saygı duysalar bile daha da başka şeylere kafayı takacak. senin yerine bile göz koyar. bu tip patron yakınları, sen benim kim olduğu biliyor musuncular aslında en çok da dayandığı güçten korkarlar. siz konuyu patronla konuşalım de bakalım. kesinlikle patronun bunlardan haberi olmasını istemeyecektir. liyakatsiz bir şekilde gelmişse şansını kullansın yerini korusun ona yeter.


Liderin bu gibi durumlarda gorevi etrafindakileri sabirla gelistirmeye egitmeye calismaktir.Y'ye mentorluk yapacaksiniz ve buna da sizin gorevlerinizden biri olarak bakacaksiniz
