merhaba, abarttığımı düşünmekte haklısınız; ama covid, savaşlar, deprem, toplumsal infial vs.. doğal ve doğal olmayan bir çok felakete gebe bir hayat yaşadığımız için. böyle birşey yapmaya karar verdim.

üretimin durduğu, kıtlık, vandallık ve yağmanın gırla döndüğü paranın dahi geçerli olmadığı ulusal bir kaos hali için nasıl hazırlıklar yapmalı? hadi herkes aklındakileri yazsın.

edit: ordu kur, cephanelik topla tarzı militar tavsiyelerden ziyade, depo al, ardiye odası yap, nakit sakla, kuru gıda depola tarzı daha insani tavsiyeler bekliyorum.

 

bireysel silahlanma, bol cephanelik.

yazar yazmaz yazan yazar

The Road filmini izlemediysen, izle.

yazar yazmaz yazan yazar +1. en iyi hazırlık silahlanma olmalı. ve yedek. evine bir şey oldu ya da evinden uzakta yakalandın. gidebileceğin bir başka yer hazırlığı. minik bir depo kiralayıp orada tutabilirsin. kırsalda da gömmek bir çözüm olabilir. minik bir arsa alıp oraya hazırlıklarını gömersin.

mesela bu iş için tekne almazdım. silah varsa bütün tekneler bizim.

gabe h coud

reddit'te preppers diye bir sub var, tam senin kafada insanlar. deli gibi kıyamet hazırlığı yapıyorlar. takip etmeni öneririm.

verdikleri en ana tavsiye fiziksel kondisyon. çok şaşırmıştım bu tavsiyeye ama aklıma yattı, adamlar diyor ki ne kadar stok yaparsan yap, sokaktaki güçlü adam değilsen stoklarını koruman mümkün değil. o yüzden bu herifler stoklamanın yanı sıra paso vucut geliştirme fitness falan kasıyorlar ahshsh.

roket adam

Doğu Karadenize taşınmakla işe başlayabilirsin.
Küresel ısınma bu hızla devam ederse en son çöl olacak vatan parçası orası çünkü.

Mirket

kaynaklari bol issiz bir yere git. mumkunse ada.

ama insanligin sonu gelsin bosver. dunyanin insansiz yeni bir baslangici daha iyi.

ermanen

doomsday preppers diye belgesel vardı, youtubeda da aratırsan kafayı buna takmış insanların 5-10 yıl yaşayabileceklerini düşündükleri sığınaklarını gösterdikleri bölümler var

gibi
youtu.be

doomsday bunkers/shelters diye aramalar yap youtubeda

freebird5406_2

nato ve tsk üslerinden uzak bir yerde, yani nükleer saldırının hedefi olmayacak bir yerde, suyu olan ve toprağında buğday yetiştirebileceğin, merkezi olmayan bir yerde arsa alarak işe başlayabilirsin.

yapan bir asker tanıdığım var, yer lokasyon belirtmeyeceğim ama 3 sene önce 100 bin lira civarı bir maliyetle kendine ufak bir ev yaptırıp, çeşitli ürünler ve hayvanlar yetiştiriyordu. tamamen bu dediğin amaçla.

ondan gördüklerimi sıralayacak olursam, silah, depoda bolca kendi yetiştirdiği yiyecek malzemesi, yedek benzin, güneş paneli ile enerji üretimi, jenaratör, su deposu, et için 20 30 tane kaz, 3 sene gidecek kadar bir yemeklik yağ stoğu. hiç bir şeyimiz kalmazsa en kötü buğdayı haşlar yeriz diyor ki haklı adam.

ayrıca fiziki altın/gümüş kesinlikle. böyle bir senaryoda bankada milyonlarca liranın olmasının bir anlamı yok, devlet muhtemelen el koyar.

sarahkerrigan

Şehir dışından ev al.

dissendium

yahu bu anlatılan durumlara kadar düşülen bir senaryoda gerçekten hayatta kalmak isteyecek kadar yaşamayı seviyor musunuz? Fallout oyunundaki gibi nükleer kıyamet kopmuş
insanlar birbirlerini vurup yağmalıyor, ben hala kırsalda kendi kendime yaşamaya çalışıyorum ama ne için? Hayattan hangi keyifi almayı düşünüyorsunuz ki o aşamadan sonra? Elektrik zaruri ihtiyaçlar harici yok, gıda çeşitliliği çok az ve bir noktadan sonra hatta yok gibi, bulunduğun "güvenli" bölgeden ayrılamazsın, benzin falan zaten sıkıntı. Ee 10 yıl ya da daha fazla bu şekilde yaşadın diyelim bunun ne faydası var ki?

Bilmiyorum bu tarz bir "kıyamet" senaryosu olsa ben çok kasmam herhalde acısız şekilde giderim direkt. Ben yaşamayı seviyorum hayatta kalmayı değil.

nundu

kıyamet günü hazırlıkları yapan çok fazla insan var . aklımda daha çok kanada ve amerika'da yaşayanlar kalmış. bu konuda detaylı birkaç belgesel izlemiştim. evlerindeki sığınak depolarda koli koli konserveler stokluyorlardı .son kullanım tarihine göre tüketiyorlardı.tabi havlu kağıt tuvalet kağıdı powerbanklar vs.
hatta guruplar kurmuşlar tatbikatlar yapıyorlardı.
bu tip belgeselleri internette bulabilirsin.

devilone

Daha az film seyret. Zombili oyunları falan bırak. Bir de ciddi ciddi yanıt yazmışlar.

Oldu olacağı ülke içi ekonomik ve sosyal karışıklık, onu da yurtdışına yerleşerek kolayca aşarsın. İş imkanı falan ara, sorudan anladığım kadarıyla gençsin muhtemelen, o tür imkanlar sana daha açık olur. Çok pimpiriklenirsen Avustralya, Yeni Zelanda falan kas artık.

d max

bide ciddi ciddi yazmışlar diyip akabinde akıl vermek...tamam en zekimiz sensin.

buenosdias

www.aleyha.com.tr

sitede farklı ürünlerde var göz atmanı öneririm.

durbidakka

Zombi apokalips senaryosu yazmışsın, onu ciddiye almadım ama diğer daha olası ihtimal için diyecek bi şey olabilir. Zannedersem yaştan. Belli bir süre sonra akıl verme modu otomatik yükleniyor. Neyse babam boomer ama ben X kuşağı mensubuyum, "OK boomer" çekmeden evvel peşinen söyleyeyim.

d max

Mevcut dünyada gelişmekte olan bir ülkede orta sınıf hatta orta üst sınıf herhangi birinin bu tarz bir hazırlığa maddi ve mental gücü yetmez. Bu tarz kıyamet günü hazırlıklıklarının psikolojik bir tabanı var. Ama önce neden mantıksız olduğunu anlatalım:

Nükleer savaş senaryosunu ele alalım. 2 kişilik nükleer bir sığınak yaptırma maliyeti en az 2-3 milyon TL. Bu sadece inşaatı. Havalandırma sistemi, elektrik sistemi, gıda stoğu (ve bunların sürekli yenilenmesi), haberleşme tesisatı, radyasyon engelleyici kıyafetler falan derken çok rahat 7-8 milyon TL harcamanız gerekir. Kaldı ki burada bahsedilen ürünlerin birçoğunu doğrudan temin etmeniz çok zor. Ha bir de bu kadar masrafı yaptıktan sonra nükleer füzeler havada uçuşurken sizin sığınağa ulaşabileceğiniz mesafede olmanız lazım. Yoksa bi de yaptığınız masraf da boşa gider:D

Bilim kurgudan çıkalım. Kıtlık senaryosunu ele alalım. Bir depo tuttunuz mütevazı ölçüde. Gıda konserve istiflediniz. Peki o gıdayı kim koruyacak? Öyle ya da böyle birileri sizde gıda olduğunu görecek ve doğrudan hedef haline geleceksiniz. Kıtlık temalı birkaç film izleyince bile anlayacaksınız yiyecek sahibi sıradan bir vatandaş olarak neler yaşabileceğinizi.

Vandallık ve yağmanın gırla döndüğü bir dünya senaryosunda zaten orman kanunları geçerlidir. Sakladığınız her nakit, altın, gıda vb unsur sizi direkt hedef haline getirecek. Öyle ya da böyle sizden daha güçlü biri size saldıracak ve elinizde ne varsa alacak.

Daha da gerçek dünyaya inelim. Allah korusun bir savaş durumu... Siz uyanıklık ettiniz, böyle durumlar için bir depo tuttunuz yiyeceğinizi, paranızı ve kıymetli zıynet eşyanızı oraya sakladınız. 2 tehlike var: Savaş durumunda gıda sıkıntısı yaşanırken mutlaka birileri gıdanızın kokusunu alacak ve sizi bir şekilde yağmalayacak. 2. tehlike de şu sizi yavaşlatacak. Allah korusun yaşadığınız bölge yoğun düşman saldırısı altında diyelim. Herkes kaçarken siz malınızın derdine düşecek kaçamayacaksınız. Ya da her şeyi bırakıp kaçacaksınız. Sonrasında düşman askeri bölgeye geldiğinde sizin gıda deponuz ve varsa maddi birikiminiz size kalacak mı sanıyorsunuz?

Bu tarz hazırlıklar yapanlar yok mu? Var tabii ki. Mesela dünyanın birçok ülkesinde çok zengin iş adamlarının, girişimcilerin bazılarının bu tarz önlemleri var. Evlerinde, ofislerinde ya da ulaşabilecekleri noktalarda sığınakları olan iş adamları var. Hatta multimilyonerlerin mega yatlarının bazıları sığınak özelliklerine sahip:) Ama onları acil durumlarda o noktalara ulaştırabilecek bir ulaşım ağları da var mesela sizden farklı olarak. Uçak, helikopter, özel araçlar... O sığınakların ve ailelerinin güvenliğini sağlayacak güvenlik ve sağlık ekipleri de var mesela.

En önemlisi bunların hepsini finanse edebilecek, ve acil durumlarda ekibinin sadakatle onlara çalışmasını sağlayacak maddi güçleri de var.

Ya da devletlerin bu tarz acil durumlar için her sene güncelledikleri önemli insanlar listeleri ve tahliye sığınak planları var. Atıyorum ciddi bir felaket durumunda devletlerin "acil kurtarılacaklar" listeleri var ve direkt ordu eliyle bu adamları adreslerinden alıp sığınağa götürmek gibi planlar var. Mesela önemli bilim adamları, teknoloji üreticisi girişimciler, önemli devlet görevlileri için seviye seviye kurtarma planları yapılıyor. Bu senaryolar güncelleniyor.

Yani çok zengin ya da çok önemli bilimsel çalışmalar yapan önemli biri değilseniz, sıradan bir vatandaş olarak bunlarla uğraşmanın çok da bir manası yok. Ha acil durumlar için kenara biraz altın, nakit para atmak, nolur nolmaz diye konserve stoklamak sizin bileceğiniz iş.

ama bence harcayacağınız zamana ve masrafa yazık.

anten

genelde insanlar alisveris bagimliliklarinin uzantisi olarak boyle seylere giriyorlar. terapi.

hot potato

bir miktar nakdi döviz olarak evde güvenli bi kasada vs de tut.
cephanelik topla vs demeyeceğim ama bireysel silahlanma da evine yağmacı girdiğinde kendini korumak için başvurabileceğin bir diğer yol.
ev kendininse güneş/rüzgar vs gibi yollardan enerji elde etmenin yoluna bak.

kinetik enerjiyi elektriğe dönüştüren aletler var onlardan edin.
(benim deprem çantamda bir fener var mesela dinamolu ve usb çıkışı var mekanizmayı çevirdikçe en azından telefonumu şarj edebiliyorum)

daha profesyonel enerji çözümleri de var onlara da şuradan ulaşabilirsin
ecoflow.com.tr

bir de benim aklımda olan şey büyük bir depremde yolların çoğu patates olacağı için güvenli yerlere ulaşabilmek adına (tabi hayatta kalırsak) kross bir motosiklet.

otomobil ve arazi araçları en ufak bi engelde yolda kalır ama kross motoru dağa taşa vurabilirsin.

bu işin sonu yok, bütçene imkanına göre sky is the limit.

rentts

Zombi uzaylı vs değil de bir süredir amatör telsizcik lisansı fikri kafamda dolanıyor.

Deprem, sel, tsunami gibi sebeplerle iletişim alt yapımız zorlamaya çok müsait.

materyalist imam
1

mobil görünümden çık