Üniversitedeyken bir çok şeyi hevesle yapıyordum, sınav, yoğunluk, stres gibi etmenlerin yanında spor, kitap okuma gibi bir çok eylemi gayet hevesle yapabiliyordum. 400 lira kyk kredisi ile kenara atıp aldığım kitapları güzelce okuyabiliyordum.
şimdi 4-5k tl arası maaş aldığım düzgün, görece rahat bir işim var, sosyal hayatım yok, maddi sıkıntım yok, fakat hiç bir şeye hevesim de yok. yeni şeylere kapalıyım. eskiden yani iki yıl önce, yurtdışına gitmek için bir yılda kenara koyduğum parayı şimdi 1 ayda elde edebiliyorum fakat yurtdışına harcamaya bile hevesim yok. bilemiyorum, sanki artık sonsuza kadar böyle gidecek gibi geliyor ve her şey yarım hissettiriyor. 27/e
şimdi 4-5k tl arası maaş aldığım düzgün, görece rahat bir işim var, sosyal hayatım yok, maddi sıkıntım yok, fakat hiç bir şeye hevesim de yok. yeni şeylere kapalıyım. eskiden yani iki yıl önce, yurtdışına gitmek için bir yılda kenara koyduğum parayı şimdi 1 ayda elde edebiliyorum fakat yurtdışına harcamaya bile hevesim yok. bilemiyorum, sanki artık sonsuza kadar böyle gidecek gibi geliyor ve her şey yarım hissettiriyor. 27/e
hadi bi beyin fırtınası yapalım ya.
erkek tarafına alcaz.
1sene oldu hala görüşüyoruz konuşuyoruz. malda mülkte derdi olmaz dünya tatlısı bișiyy ya. evlencez de bence :p
klişe tavsiye demeyin ama.
mesela benim aklıma gelen bi filmin bi bölümünü ikimizin günlük konuşması gibi altyazilandirmak. :D onun kendine has deyimleriyle. bizim aramizdaki muhabbetle.
hakkında fikir vermek istemiyorum. çünkü verince hep ihtiyaca yonelik fikirler geliyor ya.
erkek tarafına alcaz.
1sene oldu hala görüşüyoruz konuşuyoruz. malda mülkte derdi olmaz dünya tatlısı bișiyy ya. evlencez de bence :p
klişe tavsiye demeyin ama.
mesela benim aklıma gelen bi filmin bi bölümünü ikimizin günlük konuşması gibi altyazilandirmak. :D onun kendine has deyimleriyle. bizim aramizdaki muhabbetle.
hakkında fikir vermek istemiyorum. çünkü verince hep ihtiyaca yonelik fikirler geliyor ya.
Selam duyuru, yine kendi içimde ikileme düştüğüm bir durum oldu.
Öncelikle context olarak, tam olarak 1 ay önce hayatımın aşkı dediğim biri ile ayrıldık. Baya severek ayrılma oldu hatta, gelecek için de kapıları kapatmadı ama şöyle bir cümle kurdu: "Beynim seni potansiyel partner olarak da görüyor, fiziksel olarak da istiyorum her şey mükemmel ama neden çözemiyorum bu ilişki şu an olmuyor." tarzı. Ve bu hayatımda ilk kez birinin beni reddetmesi idi.
Neyse, context diye yazdım. Yazın hala aklımdan çıkmamış olursa bir hail mary yapacağım.
Birkaç gün önce biri ile tanıştım, sırf bir kitap üzerine saatlerce konuştuk. İlerleyen günlerde pek çok farklı konuya geçti konu ve muhabbetimiz sinerjimiz mükemmel, ama ilgi alanlarımız çok farklı.
Bunu belirttim vaktini harcamak istemem dedim, "Ama bu çok güzel bir şey dedi benim sana senin bana öğreteceklerin var." ki bu çok güzel bir yaklaşım.
Bugün iyice flörtleşmeye kaydı ama önceki kıza ağır hislerim var, bu hisler geçmemişken yeni birine yazmayı yeni kıza saygısızlık görüyorum en başta. Arkadaşlarım, unutman için ilerlemen lazım diyorlar ama.
Emin olamadım, ne diyorsunuz?
edit: Ek olarak peşin peşin söylemeli miyim hiç romantik bir şey olmadan, arkadaşım olmanı istiyorum diye?
Öncelikle context olarak, tam olarak 1 ay önce hayatımın aşkı dediğim biri ile ayrıldık. Baya severek ayrılma oldu hatta, gelecek için de kapıları kapatmadı ama şöyle bir cümle kurdu: "Beynim seni potansiyel partner olarak da görüyor, fiziksel olarak da istiyorum her şey mükemmel ama neden çözemiyorum bu ilişki şu an olmuyor." tarzı. Ve bu hayatımda ilk kez birinin beni reddetmesi idi.
Neyse, context diye yazdım. Yazın hala aklımdan çıkmamış olursa bir hail mary yapacağım.
Birkaç gün önce biri ile tanıştım, sırf bir kitap üzerine saatlerce konuştuk. İlerleyen günlerde pek çok farklı konuya geçti konu ve muhabbetimiz sinerjimiz mükemmel, ama ilgi alanlarımız çok farklı.
Bunu belirttim vaktini harcamak istemem dedim, "Ama bu çok güzel bir şey dedi benim sana senin bana öğreteceklerin var." ki bu çok güzel bir yaklaşım.
Bugün iyice flörtleşmeye kaydı ama önceki kıza ağır hislerim var, bu hisler geçmemişken yeni birine yazmayı yeni kıza saygısızlık görüyorum en başta. Arkadaşlarım, unutman için ilerlemen lazım diyorlar ama.
Emin olamadım, ne diyorsunuz?
edit: Ek olarak peşin peşin söylemeli miyim hiç romantik bir şey olmadan, arkadaşım olmanı istiyorum diye?
beni ben olduğum için - karşılıksız seven kadinim olacak mı ?
Gündelik hayatta iki kişi arasında kalıyorum genelde. Örnek vereyim mesela. Yakın kız ve erkek arkadaşım var. İkisi benim vasıtamla tanıştı. Bir olay oldu somra aralarında. Kız bana anlattı. Kızın yanındayken kızı haklı buldum. Sonra bu olayı erkek arkadaşıma bahsettim. Dikkatli ol dedim. O kendi açısından değerlendirdi. Bu sefer o haklı geldi bana. (tam tarafsız olarak bakınca erkek olanın niyeti belli ama salağa yatarak kendini haklı çıkarabiliyor). Ben bu durumda resmen arada kalıyorum, napacağımı da bilmiyorum. Erkek arkadaşım diyor sen beni savunmadın ona karşı. Beni haksız çıkarıyorsun vs vs. Sorunu atlattım ama buna benzer olaylar hep geliyor başıma. Arada kalıyorum ve günin sonunda haksız olan ben oluyorum. Kendim o an anlatan kişinin haksız olduğuna inansam yüzüne söyleyebilecek biriyim ama anlatan kişi haklı gibi geliyor her zaman. Nasıl bir şeydir bu. Neyi öğrenmem lazım?
selamlar
sözlükte dolaşırken "14 şubat para tuzağıdır diyen insan" diye bir başlık gördüm. entriler genelde "sevgilisi yoktur", "sen bunu sevgiline söyle de gör noluyor" minvalindeydi.
benim de aklımda şöyle bir soru uyandı:
bu 14 şubat türü günlerdeki beklenti genellikle kadından erkeğe doğru bir beklenti mi oluyor? mesela "14 şubat'ta bana hediye almadın" diye trip atan erkek var mı?
sözlükte dolaşırken "14 şubat para tuzağıdır diyen insan" diye bir başlık gördüm. entriler genelde "sevgilisi yoktur", "sen bunu sevgiline söyle de gör noluyor" minvalindeydi.
benim de aklımda şöyle bir soru uyandı:
bu 14 şubat türü günlerdeki beklenti genellikle kadından erkeğe doğru bir beklenti mi oluyor? mesela "14 şubat'ta bana hediye almadın" diye trip atan erkek var mı?
burundan sümük akması olur, dayak yemek olur, saçma bir laf etmek olur... oldu mu?
Babamın kira aldığı dükkanlardan biri ve en çok miktarı aldığı yer ödemiyormuş. 9 bin lira biriktirmiş. her yeni ay kirasından da eksik gedik verip, o diğer borçlara ekleme yapıyormuş. vericem abi falan, idare et abi bizim saf tabi tamam ödersin biliyorum diyormuş.
Bana bunları annem söyledi, hatta yeni bir kredi çekmiş sıkışınca. Diğer aldığı yerler başka kredilere bağlı olduğu için bu kiracı ödemeyince sıkışmış. Ben bunları duyunca kan beynime sıçradı. Aradım bu adamı, dükkanına gittim. Abi bak böyle böyle, geçiktiriyormuşsun zamanında öde ya da yolları ayıralım. Bu birikince hiç ödenmez. İş olmuyorsa kapat hem sana zarar hem babama zarar. Bak bu sana bir şey diyemiyor ama sıkıntıyı kendi yaşıyor dedim. Adam açık açık diyo ki ''ben babanının rahatlığı, bir şey demediğini bildiğim için biraz geçiktirdim'' :D İyi dedim abi bundan sonra öde yoksa daha uygun yer bak. Tamam dedi çıkartmayın, belli müşterim var burada, artık geçiktirmeyeceğim. Eski borçları senet yapalım istiyorsan dedi. Tamam dedim yapalım. Yeni kira eski kiralar sorunsuz olsun bundan sonra...
Neyse, babam tabi konuştuğumu duymuş. Demediği şey kalmadı. Malda gözünüz var, doymadınız, alın sizin olsun, ben memlekete gidicem ne haliniz varsa görün. Dedim baba sen ne saçmalıyorsun ya? Elin adamı için niye sıkıntı yaşayacaksın, babanın oğlu mu bu herif dedim. Sen beni çiğnedin, seni ne ilgilendirir, gidicem o adama bundan sonra yavuz'a yatır diyeceğim, al her şey senin olsun diyor.
Şimdi annem yine aradı, 2 gündür konuşmuyormuş :D Ağzını açmıyormuş adam ya, tavuk gibi şişmiş bilgisayara bakıp duruyormuş. Ulan ben bir yerde yanlış mı yaptım acaba ya? Az önce yanından geldim, baba napıyon diyorum cevap vermiyor.
Ben mi yanlış yaptım acaba ya? Kafayı yicem 2 gündür düşün düşün. Başım ağrıyor sıkıntıdan.
Bana bunları annem söyledi, hatta yeni bir kredi çekmiş sıkışınca. Diğer aldığı yerler başka kredilere bağlı olduğu için bu kiracı ödemeyince sıkışmış. Ben bunları duyunca kan beynime sıçradı. Aradım bu adamı, dükkanına gittim. Abi bak böyle böyle, geçiktiriyormuşsun zamanında öde ya da yolları ayıralım. Bu birikince hiç ödenmez. İş olmuyorsa kapat hem sana zarar hem babama zarar. Bak bu sana bir şey diyemiyor ama sıkıntıyı kendi yaşıyor dedim. Adam açık açık diyo ki ''ben babanının rahatlığı, bir şey demediğini bildiğim için biraz geçiktirdim'' :D İyi dedim abi bundan sonra öde yoksa daha uygun yer bak. Tamam dedi çıkartmayın, belli müşterim var burada, artık geçiktirmeyeceğim. Eski borçları senet yapalım istiyorsan dedi. Tamam dedim yapalım. Yeni kira eski kiralar sorunsuz olsun bundan sonra...
Neyse, babam tabi konuştuğumu duymuş. Demediği şey kalmadı. Malda gözünüz var, doymadınız, alın sizin olsun, ben memlekete gidicem ne haliniz varsa görün. Dedim baba sen ne saçmalıyorsun ya? Elin adamı için niye sıkıntı yaşayacaksın, babanın oğlu mu bu herif dedim. Sen beni çiğnedin, seni ne ilgilendirir, gidicem o adama bundan sonra yavuz'a yatır diyeceğim, al her şey senin olsun diyor.
Şimdi annem yine aradı, 2 gündür konuşmuyormuş :D Ağzını açmıyormuş adam ya, tavuk gibi şişmiş bilgisayara bakıp duruyormuş. Ulan ben bir yerde yanlış mı yaptım acaba ya? Az önce yanından geldim, baba napıyon diyorum cevap vermiyor.
Ben mi yanlış yaptım acaba ya? Kafayı yicem 2 gündür düşün düşün. Başım ağrıyor sıkıntıdan.
Böyle kararlar verme aşamasındayım şu anda.
Öncelikle avukatım, okuldan mezun olalı neredeyse 5 yıl oldu. 27 yaşındayım. 2 yıldır çalışıyorum. Ve inanılmaz mutsuzum. Eskiden yalnızca Türkiye'de olduğum için mutsuzdum, hayatımın geri kalanında kendimi mutlu edebiliyordum. Şimdi ise hiçbir şekilde maddi olarak tatmin olamadığım gibi gelecekte de bunun değişmeyeceğini gördükçe artık çıkılmaz bir depresyona girdim. Yaptığım hiçbir şeyden keyif almıyorum. Çalıştığım yerden memnunum (beni her şeyi bırakmaktan geri tutan tek şey bu şu anda) ama çok az para kazanıyorum, iş bütün vaktimi alıyor. Git gide eriyorum, mental ve fiziki olarak. Şimdi önümde şöyle seçenekler var.
-Böyle devam edeceğim, git gide daha da mutsuz olacağım. Er geç bu işten de ayrılacağım, yine iş arayacağım, yine böyle bir yere gireceğim ve üç kuruş gececek elime. Uzun vadede durumumun düzeleceği yok. İşimden de gittikçe nefret ediyorum.
-Kamuya gireceğim, kpss kasıp. Açıkçası bunun üzerinde yoğunlaşıyorum son bir yıldır, 88 puan aldım henüz atanamadım. Son atamada doğu illerinin gelmesi yüksek bir olasılık. Ya da bu yıl tekrar kasıp gireceğim. Ama herkes kastığı için yine atanamayacağım. Yine de en makul en yapabileceğim şey bu gibi geliyor.
-Benim güzel bir okulda mütercim tercümanlık örgün eğitim lisans kaydım var. Buraya hukuktan mezun olduktan sonra çalışmak istemediğim için 2.5 sene devam ettim. Sonra bedelli askerlik çıktı, para lazım vs diye işe girdim o günden beri çalışıyorum. Burayı bitirmek için de 7 yıllık limit dolayısıyla 2-3 senem var. Yani şu dakika işi bırakıp okula devam edersem 30 yaşında mezun olabilirim. Bu süre zarfında avukatlık yapmam imkansız, devamsızlık dolayısıyla. Mezun olduğumda iki diploma ne kadar işime yarar Türkiye şartlarında emin değilim.
-Son olarak geçen hafta Hollandadaydım kuzenimi ziyarete gittim. O ne yaptı etti kıçını yırttı master için gitti şimdi 7 yıldır orada doktorasını yapıyor. Artık sürünme aşamasını geçti iyi kötü para kazanıyor. Vatandaşlık alması her geçen sene kolaylaşıyor. Hepsini geçtim burada cidden yaşadığım şey hayat değil, orada kuzenimin vasıfsız işlerde çalışan arkadaşları bile oldukça mutlular. Yaşlandıkça daha büyük depresyona gireceğim böyle bir ortamda yaşamak için çabalayamadığım için. Şimdi biraz birikmişim var. Çok şükür bakmakla yükümlü olduğum kimse ya da borcum da yok. Hatta çok zora düşersem annem de yardımcı olur. Her şeyi göze alıp avrupada master kovalamak çok korkutucu geliyor bana. Ya o bir yıl içerisinde orada kalmaya devam etmeye yetecek kadar başarılı olamazsam, bağlantı edinemezsem vs. geri dönersem çok büyük yıkım olur benim için. iş tecrübem az olduğu ve yaşım ilerlediği için iş bulmam da çok zor olur. zaten ben gidip dönene kadar artık avukatların maaşları asgari ücrete kadar iner. o yüzden en çok istediğim şey bu olmasına rağmen bir türlü kalkışamıyorum buna.
Ne yapmalıyım
Öncelikle avukatım, okuldan mezun olalı neredeyse 5 yıl oldu. 27 yaşındayım. 2 yıldır çalışıyorum. Ve inanılmaz mutsuzum. Eskiden yalnızca Türkiye'de olduğum için mutsuzdum, hayatımın geri kalanında kendimi mutlu edebiliyordum. Şimdi ise hiçbir şekilde maddi olarak tatmin olamadığım gibi gelecekte de bunun değişmeyeceğini gördükçe artık çıkılmaz bir depresyona girdim. Yaptığım hiçbir şeyden keyif almıyorum. Çalıştığım yerden memnunum (beni her şeyi bırakmaktan geri tutan tek şey bu şu anda) ama çok az para kazanıyorum, iş bütün vaktimi alıyor. Git gide eriyorum, mental ve fiziki olarak. Şimdi önümde şöyle seçenekler var.
-Böyle devam edeceğim, git gide daha da mutsuz olacağım. Er geç bu işten de ayrılacağım, yine iş arayacağım, yine böyle bir yere gireceğim ve üç kuruş gececek elime. Uzun vadede durumumun düzeleceği yok. İşimden de gittikçe nefret ediyorum.
-Kamuya gireceğim, kpss kasıp. Açıkçası bunun üzerinde yoğunlaşıyorum son bir yıldır, 88 puan aldım henüz atanamadım. Son atamada doğu illerinin gelmesi yüksek bir olasılık. Ya da bu yıl tekrar kasıp gireceğim. Ama herkes kastığı için yine atanamayacağım. Yine de en makul en yapabileceğim şey bu gibi geliyor.
-Benim güzel bir okulda mütercim tercümanlık örgün eğitim lisans kaydım var. Buraya hukuktan mezun olduktan sonra çalışmak istemediğim için 2.5 sene devam ettim. Sonra bedelli askerlik çıktı, para lazım vs diye işe girdim o günden beri çalışıyorum. Burayı bitirmek için de 7 yıllık limit dolayısıyla 2-3 senem var. Yani şu dakika işi bırakıp okula devam edersem 30 yaşında mezun olabilirim. Bu süre zarfında avukatlık yapmam imkansız, devamsızlık dolayısıyla. Mezun olduğumda iki diploma ne kadar işime yarar Türkiye şartlarında emin değilim.
-Son olarak geçen hafta Hollandadaydım kuzenimi ziyarete gittim. O ne yaptı etti kıçını yırttı master için gitti şimdi 7 yıldır orada doktorasını yapıyor. Artık sürünme aşamasını geçti iyi kötü para kazanıyor. Vatandaşlık alması her geçen sene kolaylaşıyor. Hepsini geçtim burada cidden yaşadığım şey hayat değil, orada kuzenimin vasıfsız işlerde çalışan arkadaşları bile oldukça mutlular. Yaşlandıkça daha büyük depresyona gireceğim böyle bir ortamda yaşamak için çabalayamadığım için. Şimdi biraz birikmişim var. Çok şükür bakmakla yükümlü olduğum kimse ya da borcum da yok. Hatta çok zora düşersem annem de yardımcı olur. Her şeyi göze alıp avrupada master kovalamak çok korkutucu geliyor bana. Ya o bir yıl içerisinde orada kalmaya devam etmeye yetecek kadar başarılı olamazsam, bağlantı edinemezsem vs. geri dönersem çok büyük yıkım olur benim için. iş tecrübem az olduğu ve yaşım ilerlediği için iş bulmam da çok zor olur. zaten ben gidip dönene kadar artık avukatların maaşları asgari ücrete kadar iner. o yüzden en çok istediğim şey bu olmasına rağmen bir türlü kalkışamıyorum buna.
Ne yapmalıyım
Herkese merhaba,
Farklı görüşlere ihtiyacım olduğu için yakın bir arkadaşımla yaşadığım durumu sizlerle paylaşmak istiyorum. Aslında olay çok detaylı ve karmaşık ben sadece bir kesiti soracağım. Olayın öncesini bilmeden çıkarım yapılamaz elbette ama yorum yapabilirsiniz diye düşünüyorum.
10 yıldan uzun bir süredir arkadaşız, bir ortak arkadaşımız daha var üçümüz de beraber büyüdük diyebiliriz. Bu akşam bana ve diğer arkadaşa kendine yeni bir kimlik oluşturduğunu, eski kimliğini geride bırakmak istediğini ve yeni kimliğine bizimle olan arkadaşlığını koyup koyamayacağını bilmediğini söyledi. Biz çok üzüldük tabi ve demek ki artık bizimle görüşmek istemiyorsun bu anlama mı geliyor diye sorduğumuzda niyetinin o olmadığını, ama bizim onun belirsizliğiyle yaşamak zorunda olmadığımızı söyleyerek arkadaşlığımızı bitirelim dedi. Biz onu yanlış mı anlamışız? Tavrımız çok anlayışsızca mı olmuş? Yeni kimlik oluşturma sürecinde onu yalnız ve desteksiz mi bıraktık böyle yaparak? Size böyle söyleyen bir arkadaşınıza tepkiniz ne olurdu? Eğer önemliyse belirteyim yaşlar 24 ve üçümüz de kadınız.
Okuyanlara teşekkür ederim.
Farklı görüşlere ihtiyacım olduğu için yakın bir arkadaşımla yaşadığım durumu sizlerle paylaşmak istiyorum. Aslında olay çok detaylı ve karmaşık ben sadece bir kesiti soracağım. Olayın öncesini bilmeden çıkarım yapılamaz elbette ama yorum yapabilirsiniz diye düşünüyorum.
10 yıldan uzun bir süredir arkadaşız, bir ortak arkadaşımız daha var üçümüz de beraber büyüdük diyebiliriz. Bu akşam bana ve diğer arkadaşa kendine yeni bir kimlik oluşturduğunu, eski kimliğini geride bırakmak istediğini ve yeni kimliğine bizimle olan arkadaşlığını koyup koyamayacağını bilmediğini söyledi. Biz çok üzüldük tabi ve demek ki artık bizimle görüşmek istemiyorsun bu anlama mı geliyor diye sorduğumuzda niyetinin o olmadığını, ama bizim onun belirsizliğiyle yaşamak zorunda olmadığımızı söyleyerek arkadaşlığımızı bitirelim dedi. Biz onu yanlış mı anlamışız? Tavrımız çok anlayışsızca mı olmuş? Yeni kimlik oluşturma sürecinde onu yalnız ve desteksiz mi bıraktık böyle yaparak? Size böyle söyleyen bir arkadaşınıza tepkiniz ne olurdu? Eğer önemliyse belirteyim yaşlar 24 ve üçümüz de kadınız.
Okuyanlara teşekkür ederim.
iş ciddi boyutta. ayrıntıya giremeyeceğim. kendimi bildim bileli böyleyim.
düzeltilir bir durum mu?
düzeltilir bir durum mu?
Bazı kızların özellikle ben kına istemiyorum. Bana kalsa kına yapmam vs demesi üstüne kına gecesini en afili şekilde yapmasına ne diyorsunuz?
Aynısı nişan ve düğün için de geçerli.
Bana kalsa ben düğün yapmam şekerim ama ailem çok istiyor kıramıyorum.
Bunu çeşitlendirebiliriz tabi ki. Sanırım nişan artık ekonomik nedenlerden dolayı esgeçiliyor ve gereksiz bulunuyor çünkü nişana takan düğüne ne takacak ya da tam tersi. Ale içinde bir kız isteme artık nişan diye geçiştiriliyor.
Neyse konuya dönecek olursak bu kızların samimiyetine inanan var mı?
Aynısı nişan ve düğün için de geçerli.
Bana kalsa ben düğün yapmam şekerim ama ailem çok istiyor kıramıyorum.
Bunu çeşitlendirebiliriz tabi ki. Sanırım nişan artık ekonomik nedenlerden dolayı esgeçiliyor ve gereksiz bulunuyor çünkü nişana takan düğüne ne takacak ya da tam tersi. Ale içinde bir kız isteme artık nişan diye geçiştiriliyor.
Neyse konuya dönecek olursak bu kızların samimiyetine inanan var mı?
Şimdi en baştan hazırladığınız lafları duyar gibiyim.
Onlar gelmeden belirteyim, severek ayrıldık. Sonrasında başkası ile denesem de olmadı bu kız aklımdan çıkmıyor.
Gelecekte şartlar uygun olursa tekrar deneyeceğim. O yüzden kendisini silmiyorum.
Sorun şu ki, kendisi online olunca tepede active diye gösteriyor. Mesajları arşivleyip ignore messages dedim ama hala geliyor. Görünce de hala tüm yaşanmışlıklar sel oluyor basıyor.
Direk last seen'i kapatırsam oluyor onun dışında çözüm var mı merak ettim.
Onlar gelmeden belirteyim, severek ayrıldık. Sonrasında başkası ile denesem de olmadı bu kız aklımdan çıkmıyor.
Gelecekte şartlar uygun olursa tekrar deneyeceğim. O yüzden kendisini silmiyorum.
Sorun şu ki, kendisi online olunca tepede active diye gösteriyor. Mesajları arşivleyip ignore messages dedim ama hala geliyor. Görünce de hala tüm yaşanmışlıklar sel oluyor basıyor.
Direk last seen'i kapatırsam oluyor onun dışında çözüm var mı merak ettim.
kaç lira verilir? 50+50+50 şeklinde mi gitmeli 100 lirayla mı başlamalı?
ekstra soru: makas kesmiyor ihihihihi esprisi geldiği an cebimden makas çıkarıp versem çok mu bayağı bir espri olur?:)
not: nişandaki yüzük merasiminden bahsediyorum. çok yanlış anlayan arkadaşlar var:)
ekstra soru: makas kesmiyor ihihihihi esprisi geldiği an cebimden makas çıkarıp versem çok mu bayağı bir espri olur?:)
not: nişandaki yüzük merasiminden bahsediyorum. çok yanlış anlayan arkadaşlar var:)
Arkadaslar selam, bir sey anlatmak istiyorum. Normalde annemle yasiyorum, ama hafta sonu sehir disina gidecek. Daha once tek basima yasamisligim filan da var ama bu ara boyle depremler filan oluyor diye hafta sonu kendi basima kalmaya korktum. Cuma gunu zaten bir arkadasim bende kalacak. Cumartesi gunu baska arkafaslarimla gorusecegim hatta aksam kal demislerdi ama evde kedilerim var ve onlari birakip da kalamam. Zaten pazar gunu de baska arkadaslarim bize gelecek. Ama hicbiri kalmayacak. Kendimi biraz yalniz hissettim ya, neden bilmiyorum ama sabah servis beklerken aglamaya basladim. Cagirsam da kimse gelmeyecek, biliyorum. Yani arkadaslarimin hepsini dusundum. Kesin gelecegini dusundugum tek kisi, en yakin arkadasim sehir disinda. Pazar gunu gelecek arkadaslarimin ucunun ailesi bu yaslarina ragmen baska yerde kalmasina izin vermiyor, bir tanesi de sonraki gun cok uzakta bir yere ise gidiyor. Cumartesi gunu gorusecegim arkadaslarimdan boyle bir sey isteyemem galiba. Baska bir arkadasim var, o da gelemez biliyorum hem kedilerden de korkuyor. Cuma gunu bizde kalacak arkadasima zaten soylemistim boyle hissetmeden once, o da hani cumartesi gunu gelip pazar sabah o zaman geri cikmam gerekecek o da anlamsiz olur dedi. Simdi tekrar ona soylesem yalniz kalmaya korktum gelir misin diye, bence gelmez ama sorup da olumsuz cevap alirsam daha cok uzulurum o yuzden sormasam daha iyi. Zaten baska da insan kalmadi aklima gelen. Sabah da kendimi cok yalniz hissettim bir anda. Normalde de yalniz oldugumu biliyorum aslinda ama duygusal bir anima denk geldi sanirim. Sizin de boyle hissettiginiz oluyor mu bazen? Oyle anlatmak istedim, cmt pazar yalniz kalacagim icin korkuyorum. Getirse getirse duyurudakiler gercekciligiyle beni kendime getirebilir diye dusundum.
Gelecekte evlilik var. Özel sektöre hiç güvenmiyorum. Her an işsiz kalma riski var. Bu durum beni düşündürüyor. Evli olan arkadaşlar, işsiz kalma durumunuza karşı herhangi bir birikiminiz var mı? Ev kirası, elektrik, su ve doğal gaz faturası gibi önemli giderleri düşünürseniz birikiminiz size ne kadar süre yeter? Birikiminiz yoksa işsiz kalma durumunda ne yapmayı planlıyorsunuz?
Merhaba, soruma gelmeden kafanızda daha iyi canlanması için biraz kendimi anlatacağım sizlere. Lise birinci sınıfta iki defa kaldıktan sonra sanayide işe girdim ve toplam 5 sene çalıştım. Bu süre içerisinde azmedip liseyi 2.5 senede bitirdim. 4 ay önce de işten ayrıldım ve şu an üniversite sınavlarına hazırlanıyorum. Bu seneden pek beklentim yok çünkü doğru dürüst temelim yok, matematiğim kötü, yabancı dilimde eksiklikler var. Dilden giriş yapacağım bu arada. Bunları anlatmanın sebebi şu; ben yıllar yılı işten eve evden işe hayat yaşadım ve doğru dürüst arkadaşım bile yok. Hatta 6 ay dil çalışıp monotonluktan sıkıldığım için patladım ve 1 sene hiç ders çalışmadım. Çünkü iş ders iş ders acayip bir sıkıntı biriktirmişti bende. Yani tamamen yalnızlık ve ders odaklı çalışmak bana yaramıyor. Bir süredir hoşlandığım bir kız var ve arkadaşlığımız güzel bir şekilde ilerliyor. Ben 21 yaşındayım kendisi de 19 yaşında üniversite hazırlık öğrencisi. Tam aklımdaki gibi birisi açıkçası: boş muhabbet yapmayan, ilgi manyağı olmayan, kitap okuyan ve kendini geliştirmeye özen gösteren bir insan. Şimdiye kadar ki ilişkilerimde karşımdaki kızın ilgi manyağı olması sebebiyle hep sıkıntı çektim. Ama şimdiki görüştüğüm kız arkadaşımla bunları yaşamayacağımı düşünüyorum. Kendisiyle de konuşacağım ancak sizlerin de fikrinizi almak istedim. Aranızda sınav döneminde erkek/kız arkadaşı olup da hiç sıkıntı çekmemiş olanlar var mı acaba? Bu şekilde sağlıklı bir ilişki yürütülebilir mi?
kendi adımı hiç sevmiyorum, bir ortamda aynı isimli iki kişi olmasını da hiç sevmem. bunlarla pek konuşmak hatta herhangi ilişki içine girmek istemiyorum. mesela bu dönem 2 isimli biri bizim sınıfa gelecek ve bu iki isimden bende de var, gelmeden ayar oldum elemana. siz nasıl yaklaşıyorsunuz aynı isme sahip olduğunuz kişilere?
Kadın ya da erkek;
-Aynı işyerinde çalışmıyorsanız,
-Ortak bir arkadaşınız yoksa,
-Aynı spor merkezinde değilseniz,
-Sosyal medya kullanmıyorsa,
-Hayatında biri var mı onu da bilmiyorsanız,
-Nadiren iş resmiyetinde görüşmeniz söz konusu ise,
-Ve en önemlisi hissettiğiniz duygu çok güçlü ise şansınızı dener miydiniz ?
-Siz en son bunun için nasıl bir çılgınlık yaptınız?
-Aynı işyerinde çalışmıyorsanız,
-Ortak bir arkadaşınız yoksa,
-Aynı spor merkezinde değilseniz,
-Sosyal medya kullanmıyorsa,
-Hayatında biri var mı onu da bilmiyorsanız,
-Nadiren iş resmiyetinde görüşmeniz söz konusu ise,
-Ve en önemlisi hissettiğiniz duygu çok güçlü ise şansınızı dener miydiniz ?
-Siz en son bunun için nasıl bir çılgınlık yaptınız?
Arada kanım kaynıyor akmak istiyorum ama yol yordam bilmem para var ama bana yol gösterecek ortam çocuğu lazım
Toplum genel olarak neden buna bu kadar karşı ? Çevremdeki birkaç arkadaş da "neden sevgili olmuyorsunuz ?" diye sorular yöneltmeye başlayınca onlara bu olguyu asla izah edemeyeceğimi düşündüm.
Neden bu kadar tek tip ilişki (sevgili, evlilik vs.) düşkünü insanlarız genel olarak ?
Neden bu kadar tek tip ilişki (sevgili, evlilik vs.) düşkünü insanlarız genel olarak ?
Şimdi önümde 2 seçenekli bir karar var. A ve B kararı diyelim.
A kararı: bu kararın farklı senaryoları var. Bunları A1, A2 şeklinde sıralayacağım.
A1: her şey olumlu giderse bu kararımdan zaten pişmanlık duymayacağım ve B den çok daha iyi olacak.
A2: A kararı olumlu ancak sonuçları öngördüğümden kötü olacak. B kararıyla aynı veya B den biraz daha iyi olacak.
A3: A kararının olumsuz sonuçlanması durumunda B yi arar hale geleceğim ve çok pişman olacağım gibime geliyor.
B: Bu karar pasif bir karar ve oturup beklemekten başka bir çare yok. Sonuç olarak hiç istemediğim şeyler olacağının garantisi var. Süre olarak kesin olmamakla birlikte 2 yıl içinde keşke A kararını deneseydim diyip pişman olacağım kesin.
Kafa yorum okuyanlara özel teşekkürlerimi iletmekle birlikte herkese teşekkür ederim.
A kararı: bu kararın farklı senaryoları var. Bunları A1, A2 şeklinde sıralayacağım.
A1: her şey olumlu giderse bu kararımdan zaten pişmanlık duymayacağım ve B den çok daha iyi olacak.
A2: A kararı olumlu ancak sonuçları öngördüğümden kötü olacak. B kararıyla aynı veya B den biraz daha iyi olacak.
A3: A kararının olumsuz sonuçlanması durumunda B yi arar hale geleceğim ve çok pişman olacağım gibime geliyor.
B: Bu karar pasif bir karar ve oturup beklemekten başka bir çare yok. Sonuç olarak hiç istemediğim şeyler olacağının garantisi var. Süre olarak kesin olmamakla birlikte 2 yıl içinde keşke A kararını deneseydim diyip pişman olacağım kesin.
Kafa yorum okuyanlara özel teşekkürlerimi iletmekle birlikte herkese teşekkür ederim.
selamlar. Yıldız Haritama baktirmak yorumlatmak istiyorum ama bir bedel veremem maalesef. Ne yapmam lazım?
bir kaç litvanyalı tanıdığım oldu hepsi zaman içinde ghost oluyorlar. bu tesadüf mü yoksa kültürleri mi bu şekilde? durup dururken neden ghost oluyorlar?
Merhaba arkadaşlar. 3 yıl süren bir ilişkinin ardından (ilişki içinde birkaç kez ben ayrılıp barıştım) bir buçuk ay önce kız arkadaşım benden ayrıldı.Ayrılırkende yeni birileriyle görüştüğünü vs ima etmişti. Ayrılıktan bir buçuk ay sonra kısaca şöyle bir mesaj aldım:
Seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım.Tam birşeyler oldu herşey yolunda derken ne kadar da hevesimiz kursağımızda kaldı.Zamanında sevmek için çabaladığın adamı bir zaman geliyo ki unutmak ve özlememek için çabalıyorsun.Nazım'ın da dediği gibi sensiz de yaşıyorum ama seninle bir başkaydı yaşamak.Bazılarına göre ''Nazım okuyorum'' demenin farklı bir anlamı vardır,sen de biliyorsundur belki.
Arkadaşlar bu kadın ne yapmaya çalışıyor sizce? Bu mesaj geri dönmek istediğini mi gösterir yoksa beni yedeklemeye çalıştığını mı?
Seni sevebilmek ve sana alışabilmek için çok çabalamıştım.Tam birşeyler oldu herşey yolunda derken ne kadar da hevesimiz kursağımızda kaldı.Zamanında sevmek için çabaladığın adamı bir zaman geliyo ki unutmak ve özlememek için çabalıyorsun.Nazım'ın da dediği gibi sensiz de yaşıyorum ama seninle bir başkaydı yaşamak.Bazılarına göre ''Nazım okuyorum'' demenin farklı bir anlamı vardır,sen de biliyorsundur belki.
Arkadaşlar bu kadın ne yapmaya çalışıyor sizce? Bu mesaj geri dönmek istediğini mi gösterir yoksa beni yedeklemeye çalıştığını mı?
günümüzde çok güzel bir kadın adına örnek verilebilecek kimler var? aklıma en son adriana lima geliyor. ondan önce liv tyler derdim. kim popüler şu sıralar?
Olur mu? Olursa nasıl olur?
9 10 aydır işsizim, ondan önce de genelde hep kendi işimi yaptım bir yerlerde çalışmadım. Bu işsizlik sürecinde iyice kabuğuma çekildim, zaten maddi olarak bitiktim tüm sosyal çevremden alışkanlıklarımdan uzaklaşıp kendime bir koza yaptım evde. Ancak şimdi her ne kadar tekrar çalışmayı eski sosyal hayatıma dönmeyi istesem de bir iş görüşmesine giderken içimden olmasın diye dua ederken yakalıyorum kendimi. iş görüşmesine gitmek bile başlı başına eziyet gibi geliyor. Korkuyorum, yeni insanlarla tanışma yeni ortamlara girme düşüncesi sabahlara kadar uyutmuyor beni. Anksiyete dedikleri bu mu oluyor?
Önceden oldukça sosyal, girişken bir hayatım vardı. Kafama estiğinde ne dilini bildiğim ne birini tanıdığım bir ülkeye gidip orada 5 6 ay sıfırdan bir çevre oluşturup çok keyifli zamanlar geçiriyordum ama şimdi bu hissi bu duyguyu tanıyamıyorum.
Psikolog, psikiyatr lüksüm yok bu aralar. Kullanıp işe yarayan reçetesiz ilaç tavsiyesi de verebilirsiniz, akıl da verebilirsiniz, teşhis de koyabilirsiniz. En ufak yardıma bile ihtiyacım var. Sanırım konfor alanının köpeği olmuşum. Ama bu yaşadığım korkunun, endişenin ne olduğunu bilmeye ve bi an önce çözmeye mecburum.
Önceden oldukça sosyal, girişken bir hayatım vardı. Kafama estiğinde ne dilini bildiğim ne birini tanıdığım bir ülkeye gidip orada 5 6 ay sıfırdan bir çevre oluşturup çok keyifli zamanlar geçiriyordum ama şimdi bu hissi bu duyguyu tanıyamıyorum.
Psikolog, psikiyatr lüksüm yok bu aralar. Kullanıp işe yarayan reçetesiz ilaç tavsiyesi de verebilirsiniz, akıl da verebilirsiniz, teşhis de koyabilirsiniz. En ufak yardıma bile ihtiyacım var. Sanırım konfor alanının köpeği olmuşum. Ama bu yaşadığım korkunun, endişenin ne olduğunu bilmeye ve bi an önce çözmeye mecburum.
son yıllarda çok duymaya başlıyorum bu cümleyi. adam ya da kadın cinsiyet hiç fark etmiyor bu düşünceyi çok fazla önemsiyorlar. Bazı arkadaşlarımla konuşurken bile "ya işte çok iyi bir insan, işi de iyi, çok sakin biri çok seviyorum o da beni seviyor.. ama ya daha güzelini/yakışıklısını bulursam? belki bundan daha mutlu olacağım biri karşıma çıkar?" diye söylenip duruyorlar.
ciddi ciddi bu yüzden zaten hali hazırda çok güzel ilişkisi olup baltalayanlar bile var. bunun altındaki sebep nedir?
aç gözlülük mü bu yaptıkları? değer bilmemezlik mi? salaklık mı? cidden merak ettiğimden soruyorum.
ciddi ciddi bu yüzden zaten hali hazırda çok güzel ilişkisi olup baltalayanlar bile var. bunun altındaki sebep nedir?
aç gözlülük mü bu yaptıkları? değer bilmemezlik mi? salaklık mı? cidden merak ettiğimden soruyorum.
bu ruh halinden kurtulmam için önerileriniz var mı?
Sevgili Güzin duyuru insanları,
Bir aydır yaşadığım bir ilişki var ve ben böyle güzel duygular hissetmedim daha önce ama tekrarlanan bir durum farkettim. Elemanlayken müthiş hissediyorum, herşey çok güzel. Ayrıldıktan sonra da o güzel kafa devam ediyor yaklaşık 24 ila 30 saat arası, sonra pesimistlige başlıyorum, paranoyalar kurmaya, herşey kötü ya da kötü giderlere vs. Sonra yine buluşuyoruz, eser kalmıyor, sonra yine herşey yeniden başlıyor.. normal mi? Yoksa içimde beni kemiren hissettiğim birşey var da onun dışa vurumu mu? Ya da bugüne kadar tüm ilişkilerim çok sıkıntılı ve kötü gitti onun izi mi.. yoksa ilişkinin başında adapte olma krizleri mıdır, geçer mi? Bı de bu aralar çok boşum, kafamı yoracak çok zamanım var, ondan da mı oluyor acaba..
Teşekkürler :)
Bir aydır yaşadığım bir ilişki var ve ben böyle güzel duygular hissetmedim daha önce ama tekrarlanan bir durum farkettim. Elemanlayken müthiş hissediyorum, herşey çok güzel. Ayrıldıktan sonra da o güzel kafa devam ediyor yaklaşık 24 ila 30 saat arası, sonra pesimistlige başlıyorum, paranoyalar kurmaya, herşey kötü ya da kötü giderlere vs. Sonra yine buluşuyoruz, eser kalmıyor, sonra yine herşey yeniden başlıyor.. normal mi? Yoksa içimde beni kemiren hissettiğim birşey var da onun dışa vurumu mu? Ya da bugüne kadar tüm ilişkilerim çok sıkıntılı ve kötü gitti onun izi mi.. yoksa ilişkinin başında adapte olma krizleri mıdır, geçer mi? Bı de bu aralar çok boşum, kafamı yoracak çok zamanım var, ondan da mı oluyor acaba..
Teşekkürler :)
Özellikle erkekler için çapkınlık ve günü birlik ilişkilerin maliyeti yüksek oluyor değil mi ? Bu tür ilişkilerde erkek hiç bir maliyeti kadına paylaşamazken ama ciddi ilişkilerde kadınlarda ortak oluyor .Doğal olarak toplum evlenmek istiyor ..Buna rağmen neden evlilik oranları düsüyor ? Erkek için çapkınlığın maliyeti yüksek değil mi ?
Örnek verirsek erkek haftada 1 kızla bulussa harcama 500 -600 TL
Fakat evlense bunun maliyeti baya düşüyor? Neden böyle ? Neden insanlar evlenmiyor ?
Örnek verirsek erkek haftada 1 kızla bulussa harcama 500 -600 TL
Fakat evlense bunun maliyeti baya düşüyor? Neden böyle ? Neden insanlar evlenmiyor ?
Sabah "bugün güzel bir gün olsun" diye dilekte bulunmuştum ama şu ana kadar olmadı. :)))
Yaşımı sormayın :) ama güzel dileklerinizi alabilirim.
Yaşımı sormayın :) ama güzel dileklerinizi alabilirim.
Merhabalaaar, Birisi ile 1 ay kadardır beraberiz, herşey müthiş başladı, ta ki bir gün ısrar etmemesi gereken birşeyde bana gereksiz ısrar etmesine kadar. Dediğine göre korkudan öyle bir tepki verdi ve hatasını da anladı. Korkusunun sebebi ise 4 senelik bir ilişkisi varmış ciddi ve hatta evliliğe gitmesi gereken ama kız 3 ay şehir dışında gidip de geldiğinde artık bunu istemez olmuş ayrılmışlar. Peşinden koşmuş ısrar etmiş ama olmamış.. 2 sene önce oluyor bunlar ve 1 sene önce son çabasını yapıp artık bırakması gerektiğine karar vermiş. Dediğine göre de bizim aramızdaki şey de tıpkı onunla başladığı gibi güzel başlayınca korkumuş, hani yine aynı şeyleri yaşar mıyım diye korkmuş ki gayet anlaşılır birşey.
Sıkıntı şu ki dönüp dolaşıp arada konu eski sevgilisinden geliyor, şöyle idi, şöyle yapardı, şu elemanın da başına böyle birşey gelmiş vb gibi. Yani tek referansı olan eski ilişkisi ile mukayese etmesinden mi yoksa kızı atlatamamış olmasından mı bu konular açılıyor ondan emin olamıyorum... hatta konuşmamızdan birinde benim de korkularım var dedim, ya bir gün eski kız arkadaşın geri dönerse beni düşünmeden bırakırmışsın gibi geliyor ama ben anın tadını çıkarmaya çalışıyorum dedim. Karşılığında birşey demedi, yani yok o iş bitti vb gibi.. sizce?
Sıkıntı şu ki dönüp dolaşıp arada konu eski sevgilisinden geliyor, şöyle idi, şöyle yapardı, şu elemanın da başına böyle birşey gelmiş vb gibi. Yani tek referansı olan eski ilişkisi ile mukayese etmesinden mi yoksa kızı atlatamamış olmasından mı bu konular açılıyor ondan emin olamıyorum... hatta konuşmamızdan birinde benim de korkularım var dedim, ya bir gün eski kız arkadaşın geri dönerse beni düşünmeden bırakırmışsın gibi geliyor ama ben anın tadını çıkarmaya çalışıyorum dedim. Karşılığında birşey demedi, yani yok o iş bitti vb gibi.. sizce?
Merhabalar, bu başlık bir kız meselesi vs değildir. Çok rahat ve kendine güvenen biriyim. Asla çekinme,utanma veya panik durumu yok. Sanal alemde herhangi bir konuda fikir belirtirken, arkadaşlarla konuşurken vs neredeyse çok kısa bir süre içinde destan gibi devasa uzun yazılarla fikrimi belirtebiliyorum, ancak yüzyüzeyken bazen söylediklerimi unuttuğum, veya kafamda milyon tane şey varken bir türlü nereden başlayacağımı bilemiyorum. Örneğin aşk acısı çeken bir arkadaşıma upuzun bi teselli yazısı yazarken, reelde takma be oğlum sana kız mı yok tavrında oluyorum. Açıkçası insanları pek sevmeyen ve gereksiz sohbet etmekten hoşlanmayan biriyim. Tarih, gündem veya bilgili olduğum herhangi bir konuda bunlar olmuyor. Daha çok havadan sudan konuşurken, önemsiz şeyleri konuşurken oluyor bu durum. Bunun temel nedeni nedir acaba? Konuşmaya üşenmek olabilir mi? Sanalda sorulsa dakikalarca konuşacağım muhabbet reelde açılınca: şimdi kim uğraşacak vs demiyorum ama kesinlikle o kafada oluyorum. Mümkün olduğunca az konuşmaya çalışıyorum ve bu durum hoşuma gitmemeye başladı iyice.
ozellikle erkeklerden yardim istiyorum. ya da ben cok tecrubeliyim erkek psikolojisinden iyi anlarim diyen herkesten.
2 yillik bir iliski icindeyiz, cogunda da ayni evdeydik. yaza da evlenmeyi planliyoruz bir aksilik olmaz ise. ama cinsellik cok garip.bazen iyi bazen cok arasi aciliyor.
en son yeni yilin ilk gununde birlikte olduk. sonrasinda benim birkac girisimim olduysa da istemedi. bu arada ben kendimi rahatlattim bir iki defa ama cok rahatsiz oluyorum psikolojik olarak bundan. yanlis bisey yapiyorum hissi geliyor. ben yapiyosam erkek olan taraf kesin yapiyodur diye dusunuyorum. inciniyorum bu halden. bu konuyu onla konusmali miyim, yani cinsel enerjimizi basitce rahatlamaya degil de biraz ugrasarak aramizdaki bagi kuvvetlendirmeye yoneltsek diye. ama daha once konusma girisimlerim hep ters tepti.
bu arada isler gucler ikimizin de sikintili, yeni firsatlar da cikiyor ama hala belirsizlik hakim. yaslar 34-39. erkek tarafinda bolca alkol ve sigara da var.
2 yillik bir iliski icindeyiz, cogunda da ayni evdeydik. yaza da evlenmeyi planliyoruz bir aksilik olmaz ise. ama cinsellik cok garip.bazen iyi bazen cok arasi aciliyor.
en son yeni yilin ilk gununde birlikte olduk. sonrasinda benim birkac girisimim olduysa da istemedi. bu arada ben kendimi rahatlattim bir iki defa ama cok rahatsiz oluyorum psikolojik olarak bundan. yanlis bisey yapiyorum hissi geliyor. ben yapiyosam erkek olan taraf kesin yapiyodur diye dusunuyorum. inciniyorum bu halden. bu konuyu onla konusmali miyim, yani cinsel enerjimizi basitce rahatlamaya degil de biraz ugrasarak aramizdaki bagi kuvvetlendirmeye yoneltsek diye. ama daha once konusma girisimlerim hep ters tepti.
bu arada isler gucler ikimizin de sikintili, yeni firsatlar da cikiyor ama hala belirsizlik hakim. yaslar 34-39. erkek tarafinda bolca alkol ve sigara da var.
Bazı insanlar için saçma bir soru olduğunu biliyorum fakat biz Türk toplumu bilirsiniz Ataerkil yapıda insanlarız.Bu tarz bir ilişkinin gidişatı ne olur? veya aile bireyleri vs. bu konuda ne düşünür?
bizim şirketin başka bir şubesinde çalışan bir yönetici vardı, birkaç kritik hatasından dolayı kovuldu ve kötü ayrıldı. özellikle benim direktörüm ona çok bilendi, zor durumda kaldı çünkü baya. benim aram da direktörle çok iyidir.
bu kadın işten ayrılalı 3 hafta falan oluyor, mesaj attı bugün buluşalım özledim diye. çok detay vermek istemiyorum ama niyeti belli, buluşursak cinsel seksle sonuçlanacak bir süreç yaşanacak. benim de gözüm vardı kendisinde ama iş arkadaşıyız diye aksiyona geçmemiştim.
şimdi ben bu kadınla beraber olsam ve bu bir şekilde direktörümün kulağına gitse sizce ayıp etmiş olur muyum? direktörüm de kadın çünkü, normalde özel hayat ona ne diyebiliriz ama hem biz onunla çok yakınız hem de bu gibi durumları sorun etme potansiyeli var gibi geliyor.
siz olsanız ne yapardınız? ben bu kadına desem mi "ya bu durum direktörün kulağına giderse ayıp olur gizli takılalım" diye? bu sefer de ona ayıp olur mu? of hiç bilmiyorum böyle şeyleri...
bu kadın işten ayrılalı 3 hafta falan oluyor, mesaj attı bugün buluşalım özledim diye. çok detay vermek istemiyorum ama niyeti belli, buluşursak cinsel seksle sonuçlanacak bir süreç yaşanacak. benim de gözüm vardı kendisinde ama iş arkadaşıyız diye aksiyona geçmemiştim.
şimdi ben bu kadınla beraber olsam ve bu bir şekilde direktörümün kulağına gitse sizce ayıp etmiş olur muyum? direktörüm de kadın çünkü, normalde özel hayat ona ne diyebiliriz ama hem biz onunla çok yakınız hem de bu gibi durumları sorun etme potansiyeli var gibi geliyor.
siz olsanız ne yapardınız? ben bu kadına desem mi "ya bu durum direktörün kulağına giderse ayıp olur gizli takılalım" diye? bu sefer de ona ayıp olur mu? of hiç bilmiyorum böyle şeyleri...
Tabi ki çoğu zaman gönül konularında size hüzünlü günler yaşatmış, kötü hissetmenize neden olmuş ve bunları umursamamış birisinin günün birinde bir başkası karşısında size yaşattıklarını yaşamasını, hissetmesini ister miydiniz yahut tatmin olur muydunuz? Eğer evetse bu içgüdüsel istek aslında o kişiye hiç değer verilmemiş olduğunu mu gösterir?
İnsanın asla asla diemeyeceği durumlar var.
Fikren boynuzlan mayı affedemem tabii ki.
Ama onu öyle çok özlüyorum ki.
Çok sevdim çünkü. Tam 2 yıl boyunca bi kızın bi erkeğe duyabileceği hislerin en büyüğüyle sevdim.
Aldattığını öğrenir öğrenmez bıraktım ama yapamıyorum. Sürekli onu hatırlatan şarkıları dinlemeye devam, sosyal medyadan stalka devam, fotoğraflarımızi de silemedim.... Çok kızıyorum kendime ve kafam çok karışık. Sanırım onu affetmeyi istiyorum ama tabii ki gururum yüzünden böyle yapmayacağım. Kalbim affedecek ama aklım affetmiyor, affedemez.
Tavsiye istiyorum....
Fikren boynuzlan mayı affedemem tabii ki.
Ama onu öyle çok özlüyorum ki.
Çok sevdim çünkü. Tam 2 yıl boyunca bi kızın bi erkeğe duyabileceği hislerin en büyüğüyle sevdim.
Aldattığını öğrenir öğrenmez bıraktım ama yapamıyorum. Sürekli onu hatırlatan şarkıları dinlemeye devam, sosyal medyadan stalka devam, fotoğraflarımızi de silemedim.... Çok kızıyorum kendime ve kafam çok karışık. Sanırım onu affetmeyi istiyorum ama tabii ki gururum yüzünden böyle yapmayacağım. Kalbim affedecek ama aklım affetmiyor, affedemez.
Tavsiye istiyorum....
bugün iş başı yapıyorum. akşama nöbetim de var. boğazlarım da acıyor. yeni ve ilk güne böyle başlamak...
lütfen motivasyon şeylerinizi, düşüncelerinizi yazabilir misiniz?
lütfen motivasyon şeylerinizi, düşüncelerinizi yazabilir misiniz?
Hiç evlenmediniz ve belli bir yaşa gelince huzurevinde yaşadınız ya da evde yalnız başına öldünüz. Bu çok acı bişey mi?
8 ay önce tanıştığım, yaklaşık 6 aydır da devamlı görüştüğüm birisi var. Arkadaş değiliz ama sevgili de değiliz. Aramızdaki ilişkiyi flört olarak tanımlayabilirim galiba. 5-10 günde bir görüşürüyoruz. Yemek yiyoruz, kahve içiyoruz, sinemaya gidiyoruz. Zaman zaman el ele tutuşuyoruz. Aramızda kıskançlık kaynaklı tartışmalarımız oldu.
Biz akşamüstü whatsappta yazışırken tartışmaya başladık. Ben aramızdaki bu uzun flört durumundan yakındım. Aramızda geçenlerin gözünde ne anlamı olduğunu sordum. "Seni çok iyi anlıyorum mesajı aldım :)" yazdı ama birkaç dakika geçmeden tavrı çok değişti. Beni bazı şeylerin anlamını bilmemekle, çok toy, sabırsız, bencil olmakla suçladı. Ve tartışma sürerken beni engelledi.
Bu 6 aydır görüştüğümüz süre boyunca bu adam çok uğraştı benimle görüşmek, gönlümü yapmak için. Sadece 1 saat kahve içmek için bile iş çıkışında yorgun argın benimle buluştu. Çok çabuk sinirlenen biri değilim ama sinirlendiğimde inanılmaz çekilmez biri oluyorum. Bu adam kaç kere bu halimi bile çekti. Öyle muziplik yaparken manita diye bahsediyordu benden. Niye bugün böyle ben bu uzun sürdüğünü düşündüğüm flört durumundan yakınınca kaçtı gitti?
Şöyle bir şey var bu adamın pek arkadaşı yok. Ayda iki kere anca arkadaşlarıyla görüşüyor. Acaba sırf güzel zaman geçirmek için benimle görüştü diyorum ama o kadar tartışmaya neden katlansın ki? Ağzı iyi laf yapan birisi. Benle uğraşmaktansa başka bir kızın ilgisini çok rahat çekebilir. Sevgili olunca öyle aramızda ciddi bir şey olacakta değil. Ailelerin tanışması gibi. Hiç öyle yalnız kalmadık. Sevişmeyi geçtim, hiç öpüşmedik. Görüştüğü başka bir kız olduğunu düşünmüyorum. Siz ne dersiniz?
Ben 22/k o 28/e
Biz akşamüstü whatsappta yazışırken tartışmaya başladık. Ben aramızdaki bu uzun flört durumundan yakındım. Aramızda geçenlerin gözünde ne anlamı olduğunu sordum. "Seni çok iyi anlıyorum mesajı aldım :)" yazdı ama birkaç dakika geçmeden tavrı çok değişti. Beni bazı şeylerin anlamını bilmemekle, çok toy, sabırsız, bencil olmakla suçladı. Ve tartışma sürerken beni engelledi.
Bu 6 aydır görüştüğümüz süre boyunca bu adam çok uğraştı benimle görüşmek, gönlümü yapmak için. Sadece 1 saat kahve içmek için bile iş çıkışında yorgun argın benimle buluştu. Çok çabuk sinirlenen biri değilim ama sinirlendiğimde inanılmaz çekilmez biri oluyorum. Bu adam kaç kere bu halimi bile çekti. Öyle muziplik yaparken manita diye bahsediyordu benden. Niye bugün böyle ben bu uzun sürdüğünü düşündüğüm flört durumundan yakınınca kaçtı gitti?
Şöyle bir şey var bu adamın pek arkadaşı yok. Ayda iki kere anca arkadaşlarıyla görüşüyor. Acaba sırf güzel zaman geçirmek için benimle görüştü diyorum ama o kadar tartışmaya neden katlansın ki? Ağzı iyi laf yapan birisi. Benle uğraşmaktansa başka bir kızın ilgisini çok rahat çekebilir. Sevgili olunca öyle aramızda ciddi bir şey olacakta değil. Ailelerin tanışması gibi. Hiç öyle yalnız kalmadık. Sevişmeyi geçtim, hiç öpüşmedik. Görüştüğü başka bir kız olduğunu düşünmüyorum. Siz ne dersiniz?
Ben 22/k o 28/e
18-20 yaş arası gençlerin gittiği konserde "lan ben napıyorum burada" demiştim.
şu videoyu izleyince aklıma takıldı. kayserili bir oğlan şırnaklı aşiret kızıyla evlenmiş. oğlanla kız bile birbirleriyle kel alaka duruyorlar. daha bunun içine aileler girecek, gelenekler görenekler girecek, bayramlar seyranlar adetler bilmemneler derken aradaki bağı nasıl kuracaklar, nasıl uzun süre devam ettirebilecekler? çevrenizde böyle evlilikler yapan oldu mu, neler yaşandı?
www.youtube.com
www.youtube.com

Karşılıklı olarak takılma niyetiyle başlayan bir ilişki var. Devamında erkek tarafı konsere, sinemaya, yemeğe davet ediyor kadını sürekli ve birlikte iyi vakit geçiriyorlar. Erkek başta bu ilişkiyi hiç ciddiye almamış ve sadece eğlenmek için kadınla gibi olsa da birlikte geçen birkaç hafta sonunda sevgili olmak istediğini ima etmeye başlıyor. Kadın pek güvenemiyor ve bunun sağlıklı ve ciddi bir ilişki olacağına inanmıyor başlangıcı yüzünden. Yaşlar 22-28. Böyle başlayan bir ilişkinin ciddi bir ilişki olma ihtimali var mı?
İki gündür tam depresyondsyım. Ekşideki @dupdul nick'li çaylak benim. Yazdıklarımı okuyup akıl verir misiniz
Boyle bir iliski olur mu? Dinamikleri ne olmalidir. Erkegin kadini etkilemesine sebep cazip ve cekici bir isi karizmasi var. Kadinin da erkegi etkilemesine sebep, genc bir ruhu ve durusu var. Erkek kadina hayran, kadin erkege ilgi duyuyor. Yas farki 10, kadin buyuk. Ne olur n olmaz burada?
Sevgilinizle dini nikah kıydınız mı?
Kıyar mısınız??
Kıyar mısınız??