3 senelik evliyiz, çocuğumuz yok. Eşim evlendiğimizden beri sadece 1 ay bir yerde çalıştı kalan yaklaşık 35 ayda bütün gün televizyon karşısında yatıp yerli ve yabancı dizi izlemektedir. Bir çok defa bunu sorun edip tartışmaya açsam da bir şekilde olayları manipüle edip (ya tartışmayı bağırma çağırma seviyesine getiriyor, ya da olayla ilgisi olmamasına rağmen bir anda anne ve babamı kötüleyerek konuyu değiştirmektedir) Annem ve babam biraz daha eski kafa muhafazakar insan olsalar da, özlerinde gerçekten iyi insanlardır, annem geldiği zaman oturup da "kızım hadi şunu yap ben oturucam" diyen bir insan değildir. Kalkar kendi hazırlar herşeyi genelde. Zaten biz İstanbul'da onlar da Ankara'da olduğu için 365 günün sadece toplasan 10 günü beraberizdir. Yeni evli olduğumuz dönemde annem eşimin tembelliğini görünce (evde misafir varken sabah 11'de kalkıyordu veya uyandırılana kadar kalkmıyordu. Kendisi bütün gün evde yatmasına rağmen ben işten geldikten sonra yemeği bana pişirttirmeye çalışıyordu)bir iki kez laf soktu. Annemin laf sokması yanlıştı ama ben de eşim bir şekilde karşılık verir diye araya girmemiştim. Daha sonra bu yaptığım davranışın yanlış olduğunu düşünerek annemleri gelmeden telefonla uyarmaya başladım. Annemlerin olmadığı dönemde de çamaşır asıp dolaba dizmek harici hiçbir işi tek başına yapmıyor. Yemek kesinlikle yapmıyor. Bir kaç kere instagramdan gaza gelip yemek pişirmiştir o kadar. %95 yemek işi bende. Ya ben işten gelmiş yorgun argın bulaşık makinesine eşya dizip, bir yandan yemek yapmaya çalışırken, yatmaya devam etmekte olduğu kanepede uzanmış trendyoldan alışveriş yapıyor. Neredeyse her günümüz bu şekilde.
Hastalık kısmına gelecek olursak. Evlendiğimizden beri: örümcek korkusu, bağırsak solucanı korkusu, beyin felci korkusu, hpv korkusu, kanlı dışkı korkusu, geç adet korkusu, akciğer kanseri korkusu, ağız kanseri korkusu, diş eti siğili korkusu, dil siğili korkusu ve aklıma gelmeyen sayısız korkudan ötürü ev işlerini yapmamayı bahane ediyor. Suratında sürekli bir mutsuzluk var. Yeni mobilya alınacağı zaman çok mutlu oluyor. İKEA'ya gideleceği zaman yine mutlu oluyor. Kredi kartına para gönderince mutlu oluyor. Onun harici genelde ya doktora gitme planı kuruyor, ya da hastaneye mi gitsek diye bana soruyor. Artık bunaldığımı, psikolojik destek alması gerektiğini söylediğimde beni ciddiye almıyor. Yardımı reddediyor.
Ben tek başıma evi geçindirmekte çok zorlanıyorum. Standart kredi kartı taksidimiz 8.000 civarı, 3.000-3.500 civarı vergi veriyorum. 2.000 TL eşime gönderiyorum, 4.500TL civari da ev kirası veriyorum. Bu sabit giderleri karşılayacak parayı kazanamadığım aylarda eksiye düşüyorum (şu an oldukça eksideyim) ama buna rağmen harcamalarda kısıtlamaya gitmeye çalışmıyor. Benim yemek hazırlamadığım her gün aşağı yukarı öğlen ve akşam toplam 120TL'lik yemek söylüyoruz. Ben aileden zengin birisi olmadığım için extra çalışmadığım zamanlar parayı denkleştirmede çok zorlanıyorum. Bunu bir türlü ona anlatamıyorum ama. Ya nası desem, hani gel 50.000TL kredi çekelim mobilyaları yenileyelim desem ona, tamam hadi der heyecanlandır. Beni durdurmaya çalışmaz, anlatabiliyor muyum?
Evde sürekli bir drama ortamı var. İzlediği Türk dizileri gibi entrikalı konuşmalar, kavga çıkarıcı hareketler yapıyor. Konuyu yumuşatmaya çalışıyorum ama bir şekilde kavga çıkarmaya çalışıyor, sürekli olarak huzursuzluk var evde. Alttan almayıp, onunla sözlü çatıştığımda baskın geliyorum haklı olduğum için. Benim baskın gelmeme tahammül edemeyip karakterime laf ediyor, anneme babama laf ediyor, kariyerime laf ediyor, göt yalayarak para kazandığımı ima ediyor vs.
Kavga esnasında ben de az malın gözü gibi davranmıyorum. Onun bana söylediği bütün aşağlıyıcı cümleleri ben de ona ediyorum altta kalmamak için. Ben de onun tembelliğiyle, uyduruk üniversitesiyle aşağılıyorum. Çünkü başka kozum yok. Tutup da eşime şiddet gösterecek bir adam değilim. Tek yapabildiğim o bana sözle bel altı vurduğunda benim de ona sözle bel altı vurabilmem.
Sürekli kavga edilen bir ortamda büyümüş. Ben ise kavgasız bir ortamda büyüdüm (bu da çok sağlıklı değil çünkü hep babam alttan almış). Gerçekten evlilikte huzur arıyorum ama olmuyor bir türlü. Sanki ilişkimiz hiç düzelmeyecek gibi geliyor.
Daha geçen hafta ağzında bir tek kendisinin görebildiği ağız tümörünü diş hekimine gösterdik boşu boşuna 350TL para verdik. O hastalık biter bitmez sırtında bir ağrı başladı ve 4 gündür yatıyor kanepede ağlamaklı bir suratla. 9 kez bulaşık makinesi doldurdum, tezgahı sildim. Etrafı topladım yerleri süpürdüm. Bir yandan da işe gidip geliyorum. Az önce konuşmaya çalıştım ve beni ilgisizlikle suçladı. Onu yalnız bırakıyormuşum, hastalığını ciddiye almıyormuşum. Suçlu benmişim.
Daha önce 2 3 kez evi terkettim ama aynı akşam geri döndüm onun aramasından sonra. O da 1 2 kez terketti ama geri döndü aynı gün. Boşanmaktan da korkuyorum. Bizim ailemizde pek yoktur böyle boşanmak, etmek.
Ne olur yardım edin. Ne yapmalıyım? Onu seviyorum ve düzelmesini istiyorum ama olmuyor bir türlü.
EDIT: Misafir konusunda daha hassas davranıyor son 3 4 aydır. Kalkıyor, ilgileniyor, beraber yapıyoruz ve ağırlıyoruz. O konuda düzeldi yani. Anlatmamın sebebi ailemle niye ters düştüğünün kökeninden bahsetmek içindi. Ailemle de telefonda görüşüyor problemsiz bir şekilde. Onlar bize gelmeden önce geriliyor sadece.
Hastalık kısmına gelecek olursak. Evlendiğimizden beri: örümcek korkusu, bağırsak solucanı korkusu, beyin felci korkusu, hpv korkusu, kanlı dışkı korkusu, geç adet korkusu, akciğer kanseri korkusu, ağız kanseri korkusu, diş eti siğili korkusu, dil siğili korkusu ve aklıma gelmeyen sayısız korkudan ötürü ev işlerini yapmamayı bahane ediyor. Suratında sürekli bir mutsuzluk var. Yeni mobilya alınacağı zaman çok mutlu oluyor. İKEA'ya gideleceği zaman yine mutlu oluyor. Kredi kartına para gönderince mutlu oluyor. Onun harici genelde ya doktora gitme planı kuruyor, ya da hastaneye mi gitsek diye bana soruyor. Artık bunaldığımı, psikolojik destek alması gerektiğini söylediğimde beni ciddiye almıyor. Yardımı reddediyor.
Ben tek başıma evi geçindirmekte çok zorlanıyorum. Standart kredi kartı taksidimiz 8.000 civarı, 3.000-3.500 civarı vergi veriyorum. 2.000 TL eşime gönderiyorum, 4.500TL civari da ev kirası veriyorum. Bu sabit giderleri karşılayacak parayı kazanamadığım aylarda eksiye düşüyorum (şu an oldukça eksideyim) ama buna rağmen harcamalarda kısıtlamaya gitmeye çalışmıyor. Benim yemek hazırlamadığım her gün aşağı yukarı öğlen ve akşam toplam 120TL'lik yemek söylüyoruz. Ben aileden zengin birisi olmadığım için extra çalışmadığım zamanlar parayı denkleştirmede çok zorlanıyorum. Bunu bir türlü ona anlatamıyorum ama. Ya nası desem, hani gel 50.000TL kredi çekelim mobilyaları yenileyelim desem ona, tamam hadi der heyecanlandır. Beni durdurmaya çalışmaz, anlatabiliyor muyum?
Evde sürekli bir drama ortamı var. İzlediği Türk dizileri gibi entrikalı konuşmalar, kavga çıkarıcı hareketler yapıyor. Konuyu yumuşatmaya çalışıyorum ama bir şekilde kavga çıkarmaya çalışıyor, sürekli olarak huzursuzluk var evde. Alttan almayıp, onunla sözlü çatıştığımda baskın geliyorum haklı olduğum için. Benim baskın gelmeme tahammül edemeyip karakterime laf ediyor, anneme babama laf ediyor, kariyerime laf ediyor, göt yalayarak para kazandığımı ima ediyor vs.
Kavga esnasında ben de az malın gözü gibi davranmıyorum. Onun bana söylediği bütün aşağlıyıcı cümleleri ben de ona ediyorum altta kalmamak için. Ben de onun tembelliğiyle, uyduruk üniversitesiyle aşağılıyorum. Çünkü başka kozum yok. Tutup da eşime şiddet gösterecek bir adam değilim. Tek yapabildiğim o bana sözle bel altı vurduğunda benim de ona sözle bel altı vurabilmem.
Sürekli kavga edilen bir ortamda büyümüş. Ben ise kavgasız bir ortamda büyüdüm (bu da çok sağlıklı değil çünkü hep babam alttan almış). Gerçekten evlilikte huzur arıyorum ama olmuyor bir türlü. Sanki ilişkimiz hiç düzelmeyecek gibi geliyor.
Daha geçen hafta ağzında bir tek kendisinin görebildiği ağız tümörünü diş hekimine gösterdik boşu boşuna 350TL para verdik. O hastalık biter bitmez sırtında bir ağrı başladı ve 4 gündür yatıyor kanepede ağlamaklı bir suratla. 9 kez bulaşık makinesi doldurdum, tezgahı sildim. Etrafı topladım yerleri süpürdüm. Bir yandan da işe gidip geliyorum. Az önce konuşmaya çalıştım ve beni ilgisizlikle suçladı. Onu yalnız bırakıyormuşum, hastalığını ciddiye almıyormuşum. Suçlu benmişim.
Daha önce 2 3 kez evi terkettim ama aynı akşam geri döndüm onun aramasından sonra. O da 1 2 kez terketti ama geri döndü aynı gün. Boşanmaktan da korkuyorum. Bizim ailemizde pek yoktur böyle boşanmak, etmek.
Ne olur yardım edin. Ne yapmalıyım? Onu seviyorum ve düzelmesini istiyorum ama olmuyor bir türlü.
EDIT: Misafir konusunda daha hassas davranıyor son 3 4 aydır. Kalkıyor, ilgileniyor, beraber yapıyoruz ve ağırlıyoruz. O konuda düzeldi yani. Anlatmamın sebebi ailemle niye ters düştüğünün kökeninden bahsetmek içindi. Ailemle de telefonda görüşüyor problemsiz bir şekilde. Onlar bize gelmeden önce geriliyor sadece.
1