imdi bu çalışan, sözde sosyalist ve bir kısmısı da ateist ve dahi emek partili de olan ortakların işlettiği bir türkü bara düşmüş, garson olarak.
15. gününü doldurmuş iş yerinde, günlük 50 tl alması gerekirken (50 tl'ye garson mu var!) bugün iş yok vs vs deyip, an itibariyle 310 tl'si içeride.
kasadan ve tipten çalan, kendisinden daha kıdemli garsonun foyasını meydana çıkartmış, o da bugün işe gelmemiş. adisyonlar ve hesaplar, iş sonunda patronlar kuruluna devredilene kadar bu arkadaşta.
aldığı hesaplardan, alacağı olan miktarı alıp, kalan parayı adisyonlarla beraber müsait bir yere bıraksa ve çıkıp gitse...
suç mudur?
ayıp mıdır, günah mıdır, yanlış mıdır? nedir?
15. gününü doldurmuş iş yerinde, günlük 50 tl alması gerekirken (50 tl'ye garson mu var!) bugün iş yok vs vs deyip, an itibariyle 310 tl'si içeride.
kasadan ve tipten çalan, kendisinden daha kıdemli garsonun foyasını meydana çıkartmış, o da bugün işe gelmemiş. adisyonlar ve hesaplar, iş sonunda patronlar kuruluna devredilene kadar bu arkadaşta.
aldığı hesaplardan, alacağı olan miktarı alıp, kalan parayı adisyonlarla beraber müsait bir yere bıraksa ve çıkıp gitse...
suç mudur?
ayıp mıdır, günah mıdır, yanlış mıdır? nedir?
facebook hesabımı bir yıldan fazladır dondurmuştum.
engelliydim biri tarafından, profilini göremiyordum.
yaklaşık 20 gün önce hesabımı tekrar açtım ama sonrasında bir sorun nedeniyle, son 13 gündür de hesabıma giriş yapamıyordum. bu gece hesabıma girince, engellendiğim kişinin profiline girebildiğimi fark ettim.
engeli mi kaldırmış?
engelliydim biri tarafından, profilini göremiyordum.
yaklaşık 20 gün önce hesabımı tekrar açtım ama sonrasında bir sorun nedeniyle, son 13 gündür de hesabıma giriş yapamıyordum. bu gece hesabıma girince, engellendiğim kişinin profiline girebildiğimi fark ettim.
engeli mi kaldırmış?
ex sevgili ile olayı bitirdim. kafada bir sürü sorun...
uzaklaşayım birazcık da olsa.
teşekkürler... sizi seviyorum.
uzaklaşayım birazcık da olsa.
teşekkürler... sizi seviyorum.
Kimi zaman baslik acarak, kimi zaman da herhangi bir duyurunun altina yazdigim cevapta paylasmistim.
1,5 yillik beraberligin ardindan, yine benim cok kotu oldugum bir dönemde birakip gitti. Gittikten sonra da gorustuk. Mezuniyetine cagirdi falan... yuzyuze ve telefonla mesajla...
Dort yili gecti ayrilik... su an hayatimin en kotu donemini yasiyorum. Ekmek alacak paramin olmadigi oldu. Kiram, faturalar ve borclar yigili... halletmeye calisiyorum. Onun da haberi var bu durumdan. Ama yine de ben yazip nbr nadil s in falan diyorum. "Anladim" nasil geri zekali bir cevaptir? Hep soguk, resmi, ruhsuz, duygusuz...
Ben ayrıldıktan, yani o terk ettikten sonra bile ne zaman arasa kostum. Yibe de kosarim ve bunu biliyor. Ben de insan gibi konusmasini, bir arayip sormasini istiyorum sadece.
Cok dil döktüm. Anlamiyor...
Ben ona boyle davranmamisken, onun bana boyle davranmadi çok agirima gidiyor. Acayip de bir sevgim var ona karsi, kiyamiyorum. Ah etsem çok kotu olacak biliyorum. boyle davranmasina izin veren benim bunu da biliyirum. Ona kiyamadigimi, cok sevdigimi biliyor. Nasil bu kadar umursamaz, rahat olabilir bir insan?
Ikizler insani kendisi.
Cok dertliyim be duyuru... evde emaneten kaliyorum. Faturalar ayni sekilde. Telefonum tamamen kapali. Benum derdim bana yetip artarken, bir de bunu ettigi...
Cok gommeyin ya, yazik bana :(
1,5 yillik beraberligin ardindan, yine benim cok kotu oldugum bir dönemde birakip gitti. Gittikten sonra da gorustuk. Mezuniyetine cagirdi falan... yuzyuze ve telefonla mesajla...
Dort yili gecti ayrilik... su an hayatimin en kotu donemini yasiyorum. Ekmek alacak paramin olmadigi oldu. Kiram, faturalar ve borclar yigili... halletmeye calisiyorum. Onun da haberi var bu durumdan. Ama yine de ben yazip nbr nadil s in falan diyorum. "Anladim" nasil geri zekali bir cevaptir? Hep soguk, resmi, ruhsuz, duygusuz...
Ben ayrıldıktan, yani o terk ettikten sonra bile ne zaman arasa kostum. Yibe de kosarim ve bunu biliyor. Ben de insan gibi konusmasini, bir arayip sormasini istiyorum sadece.
Cok dil döktüm. Anlamiyor...
Ben ona boyle davranmamisken, onun bana boyle davranmadi çok agirima gidiyor. Acayip de bir sevgim var ona karsi, kiyamiyorum. Ah etsem çok kotu olacak biliyorum. boyle davranmasina izin veren benim bunu da biliyirum. Ona kiyamadigimi, cok sevdigimi biliyor. Nasil bu kadar umursamaz, rahat olabilir bir insan?
Ikizler insani kendisi.
Cok dertliyim be duyuru... evde emaneten kaliyorum. Faturalar ayni sekilde. Telefonum tamamen kapali. Benum derdim bana yetip artarken, bir de bunu ettigi...
Cok gommeyin ya, yazik bana :(
Tuslara bastigimda kisa yollat çıkıyor, yeni sekmeler açılıyor... alt shift yaptim olmadi, altgr shift yaptim olmadı. Ne yapacagiz?
paylaşımlı ev ya da kiralık daire arıyorum.
paylaşımlı ev için her şey dahil üst limitim 750 tl. temiz, düzenli bir ev olması; sessiz sakin bir ortam ve aklı başında insanlar olmasını tercih ederim.
kiralık daire için üst limitim 1 500 tl. dairenin nispeten temiz, bakımlı ve sahibinden olmasını tercih ederim. eşyalı daha iyi olur tabi.
paylaşımlı ev için her şey dahil üst limitim 750 tl. temiz, düzenli bir ev olması; sessiz sakin bir ortam ve aklı başında insanlar olmasını tercih ederim.
kiralık daire için üst limitim 1 500 tl. dairenin nispeten temiz, bakımlı ve sahibinden olmasını tercih ederim. eşyalı daha iyi olur tabi.
sektöründe tutulacak bir uygulama fikrim var.
param hiç yok. yazılımcı bir arkadaş var, ona uygun fiyata ya da parasız yaptırdım diyelim.
nasıl para kazanılıyor bu işten? ve isim hakkı vs almak gerekiyor mu?
param hiç yok. yazılımcı bir arkadaş var, ona uygun fiyata ya da parasız yaptırdım diyelim.
nasıl para kazanılıyor bu işten? ve isim hakkı vs almak gerekiyor mu?
bildiğiniz bir yer var mı?
*düzenlemeyi akıl edemeyip sildiğim için baştan giriyorum.
**bir arkadaşım için.
*düzenlemeyi akıl edemeyip sildiğim için baştan giriyorum.
**bir arkadaşım için.
iki aya yakındır işsizim. bir duyuruda da yazdığım gibi, saçma bir sebepten çıkarıldım işten.
kira faturalar derken bir ayı borç harç hallettim ve yenileri kapıya dayandı, deniz bitti...
atanmamış öğretmenim. ticarethaneye dönen özel öğretim kurumlarından ve torpille iş görülen devlet kurumlarından ümidimi kestim.
son üç yıldır bir restoranda çalışıyordum. çay, kahve yapmak işimken; aynı zamanda bulaşık yıkama, gerektiğinde garson/komi gibi çalışma, valelik yapma, kebap/kokoreç/balık pişirme işlerini de yaptım, kasaya da baktım.
bu tecrübemle iş arıyorum. kariyer vb sitelerden olmuyor, dolaşarak olmuyor. illa bir tanıdığın tavsiyesiyle giriliyor bu tarz işlere.
eski işimdeyken de yine bir duyuruda bahsetmiştim... görgüsüz, kültürsüz adamların yanında çalışmak istemiyorum ama bu sektör/ortam da öyle genelde.
şimdi bir tanıdığın aracılığıyla türkü bar denen ucube bir yere başlayacağım ister istemez. türkü severim dinlerim de, türkü bar konsepti, türkülerin içkiye meze yapılması ayrı bir sıkıntı.
duyuruda iş/işçi arayışları yasal değil. bu sebeple soru olarak soruyorum, dileyen arkadaşlar özelden ulaşabilir.
çevrenizde genelde kariyer siteleri üzerinden mi, tanıdık aracılığıyla mı iş bulunuyor?
edit: branş, sosyal bilgiler öğretmenliği. ingilizce derdimi anlatabilsem de, biliyorum diyemem.
kira faturalar derken bir ayı borç harç hallettim ve yenileri kapıya dayandı, deniz bitti...
atanmamış öğretmenim. ticarethaneye dönen özel öğretim kurumlarından ve torpille iş görülen devlet kurumlarından ümidimi kestim.
son üç yıldır bir restoranda çalışıyordum. çay, kahve yapmak işimken; aynı zamanda bulaşık yıkama, gerektiğinde garson/komi gibi çalışma, valelik yapma, kebap/kokoreç/balık pişirme işlerini de yaptım, kasaya da baktım.
bu tecrübemle iş arıyorum. kariyer vb sitelerden olmuyor, dolaşarak olmuyor. illa bir tanıdığın tavsiyesiyle giriliyor bu tarz işlere.
eski işimdeyken de yine bir duyuruda bahsetmiştim... görgüsüz, kültürsüz adamların yanında çalışmak istemiyorum ama bu sektör/ortam da öyle genelde.
şimdi bir tanıdığın aracılığıyla türkü bar denen ucube bir yere başlayacağım ister istemez. türkü severim dinlerim de, türkü bar konsepti, türkülerin içkiye meze yapılması ayrı bir sıkıntı.
duyuruda iş/işçi arayışları yasal değil. bu sebeple soru olarak soruyorum, dileyen arkadaşlar özelden ulaşabilir.
çevrenizde genelde kariyer siteleri üzerinden mi, tanıdık aracılığıyla mı iş bulunuyor?
edit: branş, sosyal bilgiler öğretmenliği. ingilizce derdimi anlatabilsem de, biliyorum diyemem.
(git: #1220407) şu duyuruyla aklıma geldi.
ben genelde lafımı koyarım, laftan anlamayandan da kaçarım.
"kork korkmazdan, utan utanmazdan" atasözü de yolumu aydınlatıyor.
siz ne yapıyorsunuz böyle durumlarda?
ben genelde lafımı koyarım, laftan anlamayandan da kaçarım.
"kork korkmazdan, utan utanmazdan" atasözü de yolumu aydınlatıyor.
siz ne yapıyorsunuz böyle durumlarda?
en çirkininiz başlasın dediler, geldik :)
weihunfu adlı yazara ulaşmama yardımcı olur musunuz?
hani geçmişinizden; çocukluğunuzdan falan bir melodi, bir kısa anın fotoğraf karesi gibi bir görüntüsü ya da bir hayal, kurduğunuz... içinizde kelebekleri harekete geçirir, tuhaf ama harika bir tatmin duygusu, kocaman bir huzur hissedersiniz ya...
hani dexter'ın dördüncü sezonunda masasına yatırdığı arthur mitchell (git:www.birdizihaber.com ), öldürüleceğini kabullenip "can you ...?" diyor ve dexter da merhamet edip, o çocukluğundan kalan müziği/melodyi açıyordu ya elemana. o yüzünden görebildiğimiz, işte o his... nedir onun literatürdeki adı?
hani dexter'ın dördüncü sezonunda masasına yatırdığı arthur mitchell (git:www.birdizihaber.com ), öldürüleceğini kabullenip "can you ...?" diyor ve dexter da merhamet edip, o çocukluğundan kalan müziği/melodyi açıyordu ya elemana. o yüzünden görebildiğimiz, işte o his... nedir onun literatürdeki adı?
sb. cevap verilebilmesi için, soru kategorisinde açtım.
uçtuysa neden? var mı gören?
sb
yıllardır tv izlemiyordum. yakın zamanda işsiz kalınca evde takılırken d-smartta birkaç reklam da izlemiş oldum. odamax'ın reklamı ne güzel öyle, o zıplayan iki çocuk ne şeker öyle :) yirimmm. benim de olsun öyle çocuklarım.
oteldi, tatildi hiç bana hitap etmeyen reklamlar şu an. bim, şok, a101 ancak.
yıllardır tv izlemiyordum. yakın zamanda işsiz kalınca evde takılırken d-smartta birkaç reklam da izlemiş oldum. odamax'ın reklamı ne güzel öyle, o zıplayan iki çocuk ne şeker öyle :) yirimmm. benim de olsun öyle çocuklarım.
oteldi, tatildi hiç bana hitap etmeyen reklamlar şu an. bim, şok, a101 ancak.
tıpkı radikal gibi.
çıktığında ezber bozan. tasarımı, sunumu, haberciliği ve köşe yazarlarıyla.
sonra içini boşaltıp korkmaz yiğit'e kakaladılar :) ve aynı grup (dinç bilgin. medya holding) yeni binyıl diye bir gazete çıkardı. ama aynı tadı vermedi tabii. korkmaz yiğit de silindi gitti, alaattin çakıcı/engin civan muhabbetinden.
çıktığında ezber bozan. tasarımı, sunumu, haberciliği ve köşe yazarlarıyla.
sonra içini boşaltıp korkmaz yiğit'e kakaladılar :) ve aynı grup (dinç bilgin. medya holding) yeni binyıl diye bir gazete çıkardı. ama aynı tadı vermedi tabii. korkmaz yiğit de silindi gitti, alaattin çakıcı/engin civan muhabbetinden.
cevap o kadar iyi ki, duyuru sahibi tık atmamış. kendinizi tık atmaya çalışırken buluyor musunuz?
var mı bunu planlayan? nedir?
ben şunu düşünüyorum:
(git: www.youtube.com
ya da şunu:
(git:www.youtube.com
)
aslında şu daha neşeli olur :)
(git:www.youtube.com
)
ben şunu düşünüyorum:
(git: www.youtube.com

ya da şunu:
(git:www.youtube.com

aslında şu daha neşeli olur :)
(git:www.youtube.com

sonuçlar size mi ait?
cübbeli ahmet hoca, taçsız kral pele, mozambik'te trafik kazası gibi alakasız sonuçları eleyelim.
ben arattığımda 16 sayfa sonuç çıktı ama tek bir link bile benimle ilgili değil :)
cübbeli ahmet hoca, taçsız kral pele, mozambik'te trafik kazası gibi alakasız sonuçları eleyelim.
ben arattığımda 16 sayfa sonuç çıktı ama tek bir link bile benimle ilgili değil :)
kendileri pirinç pilavı ve kuru fasulye. kuru, düdüklüde; pirinç de kapaklı tavada muhafazalıydı. renklerine kokularına baktım az önce de sorun yok gibi.
yenir mi bunlar?
yenir mi bunlar?
yaklaşık bir aydır küpeliyim. ilk defa deldirdim kulağımı. kulak memesinde, tam o iğne yerinde bir toparlaklık var. normal mi bu?
ne diyeceğini şaşırıyor insan...
"aslında öyle demek istemedi"ciler muhtemelen çıkıp açıklama yapmışlardır ya da yaparlar. ya da eskide mi kaldı o? ohal öncesinde... artık düzeltme filan olmuyor mu?
ne demek istemiş olabilir?
hani çok çok naif bir bakışla "işte efenim yine böyle bir şey olursa var mısınız? filan... yeni bir çanakkale'ye var mısınız da demiş.
allahım sen aklıma mukayyet ol...
"aslında öyle demek istemedi"ciler muhtemelen çıkıp açıklama yapmışlardır ya da yaparlar. ya da eskide mi kaldı o? ohal öncesinde... artık düzeltme filan olmuyor mu?
ne demek istemiş olabilir?
hani çok çok naif bir bakışla "işte efenim yine böyle bir şey olursa var mısınız? filan... yeni bir çanakkale'ye var mısınız da demiş.
allahım sen aklıma mukayyet ol...
sizi göremiyorum ama eminim buradasınız, en azından bir kısmınız. neden hala ayaktasınız bakim?
ifşa var dediler, geldik. lakin başlık silindi herhalde, başlık sahibi tarafından?
neredesiniz ifşacılar?
neredesiniz ifşacılar?
diyelim 50 bin tl aldık. aylık 5 000 tl ödemeli. 50 bin tl borç da orada duruyor öyle. her ay ödenen 5 000 ile düşmüyor. 50 bin tl'yi ödediğinde borcun bitmiş oluyor.
sistem böyle mi işliyor?
deli bir iş biliyorum. bulaşmamak lazım biliyorum.
bu kadar çaresiz kalmışsa ne yapsın ki insan?
sistem böyle mi işliyor?
deli bir iş biliyorum. bulaşmamak lazım biliyorum.
bu kadar çaresiz kalmışsa ne yapsın ki insan?
kendinize, fikrinize filan hani... inanıyorsanız her şeyi yapabilirsiniz diye klişe bir laf var.
daha birçok değişken var. sadece sende, kafanda bitmiyor ki olay. 15 saniyelik bir reklam ya da bilmem kaç dakikalık bir film değil ki hayat.
inanç ve irade yeter mi başarmak için?
daha birçok değişken var. sadece sende, kafanda bitmiyor ki olay. 15 saniyelik bir reklam ya da bilmem kaç dakikalık bir film değil ki hayat.
inanç ve irade yeter mi başarmak için?
Birazdan dışarı çıkacağım. önceki hafta yaşanan faciadan sonra tedbirli olayım elden geldiğince. elbette bot, can yeleği, oksijen tüpü filan da belki gerekir ama şimdilik; bot, yağmurluk gibi hazırlıklı mı çıksam?
sonsuza kadar orada mı kalıyor?
bir ifşa var diyelim. link vermeden yükledik, o zaman da mobilden giren arkadaşlar göremiyor. ama link versek de o fotoğrafımız kalacak mı orada hep?
bir ifşa var diyelim. link vermeden yükledik, o zaman da mobilden giren arkadaşlar göremiyor. ama link versek de o fotoğrafımız kalacak mı orada hep?
türkiye'nin nato'ya girmesinin sebeplerinden sayılan bu iddia gerçek mi?
değilse bu iddianın kaynağı ne/kimdir biliyor muyuz?
değilse bu iddianın kaynağı ne/kimdir biliyor muyuz?
geleceğe dönüş tabii ki... man on the earth, groundhog day, Les visiteurs izlediklerim. zaman yolculuğu temalı film tavsiye eder misiniz?
adriana lima haberleriyle kendisini duydum. hiçbir kitabını okumadım. sadece hakkında yazılanlara, konuşulanlara baktım.
çok tuhaf. ted konuşmasını izliyorum. bu kadar kolay mı bu işler? çok etkilenmedim. ama sabırla dinledim ve anlamaya çalıştım.
kollarınızı açıp ayağa kalkıp zıplayın diyor videonun bir bölümünde. alt kata gürültü vermemek için parmak uçlarında zıpladım kollarımı açıp. etrafınızdakilere sarılın diyor, kimse yok evde. odanın kapısına sarıldım, sonra gömme dolabın kapısına :)
belki kitapları güzeldir. belki birilerine gerçekten umut, aşk, ışık oluyordur. çok hitap etmedi bana.
hani başkalarından örnek vermeyeyim ama bu kişisel gelişimciler, aşk satanlar, girişimciler falan... bu kadar kolay mı ya?
çok tuhaf. ted konuşmasını izliyorum. bu kadar kolay mı bu işler? çok etkilenmedim. ama sabırla dinledim ve anlamaya çalıştım.
kollarınızı açıp ayağa kalkıp zıplayın diyor videonun bir bölümünde. alt kata gürültü vermemek için parmak uçlarında zıpladım kollarımı açıp. etrafınızdakilere sarılın diyor, kimse yok evde. odanın kapısına sarıldım, sonra gömme dolabın kapısına :)
belki kitapları güzeldir. belki birilerine gerçekten umut, aşk, ışık oluyordur. çok hitap etmedi bana.
hani başkalarından örnek vermeyeyim ama bu kişisel gelişimciler, aşk satanlar, girişimciler falan... bu kadar kolay mı ya?
hayatımda ilk kez bir işten kovuldum. 8 gün oldu, işsizim. başka şeyler var kovaladığım, olmazsa yine bir işe girip çalışmaya devam edeceğim.
üzerine ah vah edilecek, pek matah bir iş de değildi zaten. daha önce iki kez kendim ayrılmıştım. birincisi 1,5 ay, ikincisi ise sadece bir gün sürmüştü.
ilk ayrılış sebebim, işe girdiğimde orada çalışan bir arkadaşımın daha sonra işten ayrılıp iş yeriyle mahkemelik olması, benim de ona mahkemede şahitlik edecek olmamdı. kendi isteğimle ayrıldım, o gün gelmeden. sonra tekrar döndüm. çağırdılar, gittim. patrona "sizin için de onun için de yalan söylemem, ne biliyorsam onu söylerim" diyerek. mahkemeye girip çıktım ve işe de devam ettim.
ikinci ayrılışım, 6 aydır sürekli ev değişmeme neden olan göçebeliğin zorlamasıyla, cazip bir iş teklifi almamla oldu. kalacak yer, 2000 tl maaş, yemek, tabii ki sigorta falan... ama ayrılıp yeni iş yerime gittiğimde, adamların müşteri dolandırdığını fark ettim ve eski işime ertesi gün devam ettim. o ay zaten hiç izin yapmamıştım ve o gün de izin yapmış oldum fırsattan.
işim bir restorandaydı. normalde çay, kahve ve bulaşık benim işimdi. ama bunun dışında kebap da yapıyorsum, balık da, kokoreç de; vale de oluyordum, garson da, komi de... kasaya da bakıyordum haliyle...
kovulmama sebep olayın yaşandığı gün, normal mesaimin (9-6 çalışıyordum) üzerine, saat 4'ten sonra kebap ve kokoreç de eklendi. ve bu saat 19:00'a kadar sürdü.
patladığım olay, herkes iş güç yok bir yerlerde yayılırken, en sanki oranın ortağıymış gibi koşturuyorum. komi çocuk mutfağa girdiğinde bulaşıklara yardım etmesini istedim işi yoksa. ki sıyırıp makinaya atacak... o ara içeri gelen garson komiyi fırçaladı, iş çok yetişemiyorum diye. salona indim ve sadece bir masa vardı toplanıp temizlenecek. ben de "gündüzün komisi tek başına yapıyor bu işi, bu işe mi çağırıyorsun elemanı" dedim. öyle bağırarak falan da değil ha...
herif önlüğü fırlatıp çıktı. "o zaman onu çağırın o yapsın" diyerek. balıkçı ustası peşinden gitti ve ben de kasaya oturttukları emekli polis ve akrabaları olan elemanla tartışmaya başladım. adama bağırdığımı iddia ediyorlar ki bağırmadım! küfür etmedim, hakaret etmedim. "neden bize söylemeyip direkt onunla konuşuyorsun?" sanki her şeyin çok düzenli bir yermiş gibi... "hangi sorunu çözdünüz ki, sizinle konuşayım, neden sizinle konuşacakmışım. adamla konuştum da ne dedim arkadaş?" diye tepki gösterdim.
kasa sorumlusu emekli polis o ara höykürmeye başladı, "neymiş derdi?" deyince, "sensin lan derdi, .iktir ol da git" diye... ben de "peki gideyim" deyip üzerimi değişip çıktım.
imdi bu iş yerine ben çok fedakarlık ettim. koca restoran ve milyonluk adamlar ama ben kendi cebimden bardak, bez, yumurta falan filan bir sürü şey alıp oraya koyan adamım. ben tadilat yapılırken olan yıkımda 10 saat amele gibi çalışıp 30 tl verilen adamım. ben 3 ay peşpeşe şu kadar mesain var deyip parasını vermek istediğinde patron, hayır o kadar değil şu kadar deyip gerçek mesaimi, onun söylediğinin 5'te birini alan...
ve hırsızlar, serseriler, müşteriye küfür edenler orada. ve ben kapı önünde. hiç sıkıntı değil... bu çalışmayla nerede olsa iş bulur çalışırım ama ayrıldığımdan beri de düşünüyorum... dava etsem mi ben bunları? (3 yıldır sigortasız çalışıyorum borçlarımdan dolayı. benim tercihimdi bu. ama bu şekilde ayrılmak da çok rahatsız edici, aklımdan geçiyor...) her şeye rağmen patroniçemizin çok iyiliğini de gördüm, ki ben de yaptım üzerime düşeni.
şu ana kadar bütün çalıştığım işlerden kendim ayrıldım. hayatımda ilk kez kovuldum :) değişik bir duyguymuş.
hiç kovuldunuz mu? neler hissettiniz?
*kısa tutmaya çalıştım ama uzadı. sabırla okuyanlara ve yorum yazanlara teşekkürler...
üzerine ah vah edilecek, pek matah bir iş de değildi zaten. daha önce iki kez kendim ayrılmıştım. birincisi 1,5 ay, ikincisi ise sadece bir gün sürmüştü.
ilk ayrılış sebebim, işe girdiğimde orada çalışan bir arkadaşımın daha sonra işten ayrılıp iş yeriyle mahkemelik olması, benim de ona mahkemede şahitlik edecek olmamdı. kendi isteğimle ayrıldım, o gün gelmeden. sonra tekrar döndüm. çağırdılar, gittim. patrona "sizin için de onun için de yalan söylemem, ne biliyorsam onu söylerim" diyerek. mahkemeye girip çıktım ve işe de devam ettim.
ikinci ayrılışım, 6 aydır sürekli ev değişmeme neden olan göçebeliğin zorlamasıyla, cazip bir iş teklifi almamla oldu. kalacak yer, 2000 tl maaş, yemek, tabii ki sigorta falan... ama ayrılıp yeni iş yerime gittiğimde, adamların müşteri dolandırdığını fark ettim ve eski işime ertesi gün devam ettim. o ay zaten hiç izin yapmamıştım ve o gün de izin yapmış oldum fırsattan.
işim bir restorandaydı. normalde çay, kahve ve bulaşık benim işimdi. ama bunun dışında kebap da yapıyorsum, balık da, kokoreç de; vale de oluyordum, garson da, komi de... kasaya da bakıyordum haliyle...
kovulmama sebep olayın yaşandığı gün, normal mesaimin (9-6 çalışıyordum) üzerine, saat 4'ten sonra kebap ve kokoreç de eklendi. ve bu saat 19:00'a kadar sürdü.
patladığım olay, herkes iş güç yok bir yerlerde yayılırken, en sanki oranın ortağıymış gibi koşturuyorum. komi çocuk mutfağa girdiğinde bulaşıklara yardım etmesini istedim işi yoksa. ki sıyırıp makinaya atacak... o ara içeri gelen garson komiyi fırçaladı, iş çok yetişemiyorum diye. salona indim ve sadece bir masa vardı toplanıp temizlenecek. ben de "gündüzün komisi tek başına yapıyor bu işi, bu işe mi çağırıyorsun elemanı" dedim. öyle bağırarak falan da değil ha...
herif önlüğü fırlatıp çıktı. "o zaman onu çağırın o yapsın" diyerek. balıkçı ustası peşinden gitti ve ben de kasaya oturttukları emekli polis ve akrabaları olan elemanla tartışmaya başladım. adama bağırdığımı iddia ediyorlar ki bağırmadım! küfür etmedim, hakaret etmedim. "neden bize söylemeyip direkt onunla konuşuyorsun?" sanki her şeyin çok düzenli bir yermiş gibi... "hangi sorunu çözdünüz ki, sizinle konuşayım, neden sizinle konuşacakmışım. adamla konuştum da ne dedim arkadaş?" diye tepki gösterdim.
kasa sorumlusu emekli polis o ara höykürmeye başladı, "neymiş derdi?" deyince, "sensin lan derdi, .iktir ol da git" diye... ben de "peki gideyim" deyip üzerimi değişip çıktım.
imdi bu iş yerine ben çok fedakarlık ettim. koca restoran ve milyonluk adamlar ama ben kendi cebimden bardak, bez, yumurta falan filan bir sürü şey alıp oraya koyan adamım. ben tadilat yapılırken olan yıkımda 10 saat amele gibi çalışıp 30 tl verilen adamım. ben 3 ay peşpeşe şu kadar mesain var deyip parasını vermek istediğinde patron, hayır o kadar değil şu kadar deyip gerçek mesaimi, onun söylediğinin 5'te birini alan...
ve hırsızlar, serseriler, müşteriye küfür edenler orada. ve ben kapı önünde. hiç sıkıntı değil... bu çalışmayla nerede olsa iş bulur çalışırım ama ayrıldığımdan beri de düşünüyorum... dava etsem mi ben bunları? (3 yıldır sigortasız çalışıyorum borçlarımdan dolayı. benim tercihimdi bu. ama bu şekilde ayrılmak da çok rahatsız edici, aklımdan geçiyor...) her şeye rağmen patroniçemizin çok iyiliğini de gördüm, ki ben de yaptım üzerime düşeni.
şu ana kadar bütün çalıştığım işlerden kendim ayrıldım. hayatımda ilk kez kovuldum :) değişik bir duyguymuş.
hiç kovuldunuz mu? neler hissettiniz?
*kısa tutmaya çalıştım ama uzadı. sabırla okuyanlara ve yorum yazanlara teşekkürler...
Tam da ona birseyler yazmam gerekirken...
Simdi ona nasil ulasacagim?
Simdi ona nasil ulasacagim?
14 numara varmış, başka alternatif var mı daha hızlı olan?
misal imesten geçen/tavukçudan geçen bi ümraniye arabası vardı. biri daha dolambaçlı gidiyor, diğeri daha hızlı.
misal imesten geçen/tavukçudan geçen bi ümraniye arabası vardı. biri daha dolambaçlı gidiyor, diğeri daha hızlı.
sorum dindar arkadaşlara özellikle...
ibadet ettiğim bir dönem vardı. hani 5 vakit namaz, oruç...
şimdi yıllardır cumaya, bayram namazına dahi gitmemiş; ramazan da dahil hemen her gün içen (çok da değil bir iki bira) biriyim. o dönem de işlerim rast gitmezdi, şimdi de gitmiyor.
o zaman işlerim yolunda gitmiyordu çünkü: bu bir imtihan!
şimdi işlerim yolunda gitmiyor çünkü: ibadet etmiyorum!
bu mudur yani?
hani oyle olacaksa ibadet edeyim, böyle olmayacaksa falan filan diye sormuyorum. sadece işin mantıgını soruyorum. yorumlarınızı merak ediyorum.
inanıyorum. günlük dualarım, ritüellerim var kendimce. kendimce derken de uydurdugum şeyler degil elbette. rutine bağlı ama her biri gayet de içten.
nedir?
ibadet ettiğim bir dönem vardı. hani 5 vakit namaz, oruç...
şimdi yıllardır cumaya, bayram namazına dahi gitmemiş; ramazan da dahil hemen her gün içen (çok da değil bir iki bira) biriyim. o dönem de işlerim rast gitmezdi, şimdi de gitmiyor.
o zaman işlerim yolunda gitmiyordu çünkü: bu bir imtihan!
şimdi işlerim yolunda gitmiyor çünkü: ibadet etmiyorum!
bu mudur yani?
hani oyle olacaksa ibadet edeyim, böyle olmayacaksa falan filan diye sormuyorum. sadece işin mantıgını soruyorum. yorumlarınızı merak ediyorum.
inanıyorum. günlük dualarım, ritüellerim var kendimce. kendimce derken de uydurdugum şeyler degil elbette. rutine bağlı ama her biri gayet de içten.
nedir?
adam gazeteci yanlış hatırlamıyorsam. bir kasabaya gidiyor ve orada mahsur kalıyor. ve her gün aynı günü tekrar tekrar yaşıyor. sonra farkına varıyor, o yaşadıklarını not alıyor ve o güne artık ne yaşayacağını bilerek başlıyor.
Cok sosyal bir insan degilim. Yas 30+
Yalnizligi seviyorum aslinda ama bazen takilacak, konusacak kafa dengi birileri olsa güzel olur diye de dusunuyorum.
Iki gun once isten ayrildim. Is arkadaslariyla her gun geyik falan takiliyorduk. Ev arkadasimla da eh işte... arasira birlikte film izleme bira icma falan...
Sozlugun zirvesine katilmistim en son birkac ay once. Fena degil bir muhabbet de oldu ama o kadar... duyurunun zirvesi ise feciydi. Kalabalikta oturacak bir yer dahi bulamadım önce. Sonra bir kosede bir sure oturup, ciktim ortamdan.
Illa aman bir can dostum olsun, sevgilim olsun pesinde değilim ama cok da hareketli ve snob olmayan bir ortamda bulunmak istiyorum bazen.
Bir cay icip tavla atip muhabbet... ne bileyim.
Firsayim oldukca siyasi/sosyal aktivitelere de katilmaya çalışıyorum. Brosur dagitmadir, hayır meclisidir, adalet mitingidir...
Ne diyorsunuz gencler?
Yalnizligi seviyorum aslinda ama bazen takilacak, konusacak kafa dengi birileri olsa güzel olur diye de dusunuyorum.
Iki gun once isten ayrildim. Is arkadaslariyla her gun geyik falan takiliyorduk. Ev arkadasimla da eh işte... arasira birlikte film izleme bira icma falan...
Sozlugun zirvesine katilmistim en son birkac ay once. Fena degil bir muhabbet de oldu ama o kadar... duyurunun zirvesi ise feciydi. Kalabalikta oturacak bir yer dahi bulamadım önce. Sonra bir kosede bir sure oturup, ciktim ortamdan.
Illa aman bir can dostum olsun, sevgilim olsun pesinde değilim ama cok da hareketli ve snob olmayan bir ortamda bulunmak istiyorum bazen.
Bir cay icip tavla atip muhabbet... ne bileyim.
Firsayim oldukca siyasi/sosyal aktivitelere de katilmaya çalışıyorum. Brosur dagitmadir, hayır meclisidir, adalet mitingidir...
Ne diyorsunuz gencler?
neredennereye adlı yazara mesaj atabilir misiniz?
nedir bunun olayı?
gerçek midir?
ederi nedir?
gerçek midir?
ederi nedir?
Is cikisi kostur kostur katilacagim. Kılıçdaroğlu olu topragi serpilmis gibi duranlara dahi bu heyecanı verdi.
Onumden yuzlerce binlerce insan gecip gidiyor sabahtan beri. Katiliyor musunuz mitinge?
Onumden yuzlerce binlerce insan gecip gidiyor sabahtan beri. Katiliyor musunuz mitinge?
adobe yüklü. bazen, bazı sitelerde sorun çıkıyor, doğrudan açılmıyor uygulamalar, videolar... üzerine tıklayıp "etkinleştir" filan demek gerekiyor.
kalıcı olarak nasıl çözeriz bunu?
kalıcı olarak nasıl çözeriz bunu?
fikrime ait patent vb bir belgem yok. aksesuar tarzı bir şey... detay veremem. ama hani bazı ürünler vardır ya " bunu bulan köşeyi dönmüştür" derler, onun gibi...
fikri haklarımı yitirmeden, yani para kazanarak nasıl gerçeğe dönüştürürüm bunu?
lütfen "olmaz olmazcılar" değil, sorudaki gibi, "bunu nasıl paraya çeviririm bu haliyle" buna cevap verecekler...
fikri haklarımı yitirmeden, yani para kazanarak nasıl gerçeğe dönüştürürüm bunu?
lütfen "olmaz olmazcılar" değil, sorudaki gibi, "bunu nasıl paraya çeviririm bu haliyle" buna cevap verecekler...
hiç böyle şeylerim olmazdı. akşamları bakkala falan giderken, cüzdandan çıkarıp eşofmanın, kaprinin cebine sıkıştırırdım. sanırım düşürdüm bir yerde.
gazeteye kayıp ilanı mı vermem gerekiyor? sonra karakol, nüfus müdürlüğü?..
sanırım yeni kimliklerden alacağım artık? buna da randevulu gidiliyormuş.
gazeteye kayıp ilanı mı vermem gerekiyor? sonra karakol, nüfus müdürlüğü?..
sanırım yeni kimliklerden alacağım artık? buna da randevulu gidiliyormuş.
kısa, bir dakikalık bir müzik kaydı var. nasıl buluruz?