(3) 

Wall-E Action Figure / Oyuncak bulabilir miyim?

stygian #909031 
Evet arkadaşlar,

Amazon'da falan çok güzel şeyler var. Çin sitelerinde de yine birçok ürün mevcut. Ancak hem uzun kargo süreleri, hem de umulmadık derecede uyduruk bir ürünle karşılaşma korkusu yüzünden bu yöntemlere girişmeden önce yakınlarda bulunur mu bir araştırayım dedim.

Filmin üzerinden 7 yıl geçtiği için AVM oyuncakçılarında hiç rastlamadım.

Gittigidiyor ve sahibinden.com'da aliexpress'te satılan 7cm'lik modeller var. Bunlar pek aslına uygun değil.

Wall-e ve Eve oyuncağı almak istiyorum. Herhangi bir dükkanda gören var mıdır yakın zamanda?

Ankara'dayım. Başka şehirlerden de bir şekilde buraya getirtebilirim diye umuyorum.
(8) 

bana kız mı yok be duyuru??

stygian #188174 
soru başlıkta...
(2) 

ankara'da bisiklet kiralamak

stygian #163789 
selam panpalar,

ankara sınırları içinde heybeliada'daki gibi bisiklet kiralayıp dolaşılacak ağaçlık, güzel mekan var da on beş yıllık angaralı olarak ben bilmiyor olabilir miyim?
(11) 

ankara - ilk buluşma

stygian #161808 
karanlık zamanlarımıza bir güneş gibi doğan, çaresizlerin çaresi, kimsesizlerin kimi pek sevgili ekşi duyuru ailesi,

yarın bir hanım arkadaşımızı ankara sınırları içinde güzel bir gün geçirmek üzere kandırmış bulunuyorum. ama iflah olmaz bir ot olduğum için nereye gitmek lazım bir de siz romantik ankara eşrafına danışayım dedim.

benim aklıma gelen veya önerilen yerler şunlar:

eymir: ilk buluşma için fazla sakin göründü bana. sanki dikkati dağıtmak için biraz daha ayak altı, kalabalık bir yerler daha iyi olacak.

big chef's: bana gelmez pek burası. kasılırım falan.

aylak madam: diye bir yer varmış olgunlar'da. nasıldır ki?

yani şimdilik aklıma yatan bir şey bulabilmiş değilim. ilk buluşma için mekan/aktivite önerileriyle bana yardımcı olacak hayvanseverler arıyorum, güzel önerilerle gelen ilk beş yazara şuku bombardımanı da cabası :)

ekleme: bir de odtü 100.yıl kapısında drunk var, bahçesi açılmış, güzel olmuş diyorlar. farklı önerilere sonuna kadar açım/açığım.
(2) 

önemli-pasaport süresi uzatma

stygian #157899 
ankara'dan 2009'da aldığım pasaportun süresini istanbul emniyetinde uzatma şansım var mıdır? uçak bileti alındı, pasaport sürem dolmuş durumda.
(3) 

inşaat mühendisi maaşı

stygian #150616 
saygıdeğer ince işler şefleri,

ankara'da teknik ofiste metraj/hakediş mühendisi olarak iş arayan çok az tecrübeli odtü mezunu bir vatandaş ne kadar maaş beklentisinde olmalıdır? sözkonusu kişinin askerlikle ilişkisi bulunmamakta. yok mu bir haber alan, yok mu gören?
(7) 

bu duyuruda ufak bir sorunu çözüyoruz [capsli]

stygian #142835 
gülşen abilere, güzin ablalara selam olsun,

şimdi, ben askerden birkaç ay önce gelmiş, işinde gücünde, 28 yaşında bir er kişiyim. düzgün okullarda okudum, iyi sayılabilecek bir işte çalışıyorum. kazanç falan da fena değil. damat adayında aranan özelliklerin bu kısmı tamam yani.

kimseye saygıda kusur etmem, sakin, kibar, mesafeli davranırım. haliyle, aile büyükleri beni görünce "şu çocuğun mürüvvetini bi görseydik" diye hezeyana kapılıyor. sürekli birilerine yakıştırıyorlar falan. hatta daha geçen haftasonu, babamın otuz yıllık bir arkadaşı, beni de doğduğumdan beri tanır, "şu kızla evlensene evladım, bak boyu boyuna uygun, meslekleriniz de aynı. ben çok yakıştırıyorum sizi" diye yarım saat bana birisini övdü. oyuncu kadromuz kısıtlı olduğu için, bahsettiği kız hikayenin ilerleyen bölümlerinde farklı bir rolde bir kez daha karşımıza çıkacak. adı "y" olsun.

annem emekli öğretmen, babam mühendis. okumuş insanlar yani. öyle koyu muhafazakar bir ortamımız yok. ilişkilerimizde de, normalde, arkadaş gibiyizdir.

neyse, konumuza yaklaşalım. ben, eli yüzü düzgün, insan ilişkilerinde genelde başarılı, kendince ilgi alanları ve geniş sayılabilecek bir çevresi olan dertli bir kardeşinizim. sıkıntı, artık "çıkmak" mı dersiniz, "ilişki" mi ya da "sevgili olmak" mı dersiniz, işte o konularda biraz pasif olmam. seçicilik maalesef en üst seviyede. "hatun kişiye yazma" denen şeyi saçma, komik hatta aşağılayıcı buluyorum. karşı taraftan bir "yazma" hamlesi gelince, topuklarım kıçıma vururcasına kaçma eğilimim var bir de. durum kötü yani. ama konumuz bu değil.

bir detay daha vereyim şu anki ruh halimle ilgili. bir - bir buçuk yıl kadar önce arkadaş ortamından bir hatunla hafif bir yakınlaşma yaşamıştık ("y" demiştim hani). neyse, bir kaç ay buluştuk falan, ben bu süreçte hislerimden pek emin olamadığımdan arkadaşlığımızda bir ilerleme kaydedemedik. zaman geçti; şu oldu, bu oldu derken, ben bir baktım bu kişi bugün bile hala kafamda fazlasıyla yer işgal ediyor ama artık her şey için artık bayağı geç. bu konuyu da böyle kapattık. ama bunu neden anlatma gereği duydum, bir insanı bir kez görüp "aa, ne kadar hoş kız, ne güzel giyinmiş" falan deyip, tanıştıktan iki gün sonra içinde "aşk, yandım, ölüyorum" kelimelerini barındıran cümleler kurabilenlerden değilim, telesekretere konuşamayanlardanım, bu kafadaki insanlara da hayret ediyorum aslında. bilmiyorum, belki bazı şeyleri kafamda fazla büyütüp ciddiye alıyorumdur.

eveet, geldik asıl sıkıntıya. anneler gününün yaklaştığı şu yazdan çalınmış bahar günlerinde, annem, (evet, genlerimin yarısını veren öz annem) sanki beni tanımıyormuş gibi, tutmuş bir tanıdığının kızıyla buluşma ayarlamış. neymiş efendim, gidip tanışsam ne kaybedermişim, kız görüşmeyi kabul etmiş ben nasıl kabul etmezmişim falan filan. dün kızın teyzesiyle görüşmüş, kız "tabi teyze, seni mi kıracağım" demiş. istanbul'a gidip tanışacakmışım. hey allahım. bu haftasonu gidelim diye ısrar etti biraz, işi bahane ettim. önümüzdeki haftasonu için bastırıyor şimdi de. en son annem "gideceksin!" diyordu, ben "gitmem!" diyordum. böyle beş yaşındaki çocuklar gibi.

bu olay ilk değil, okulu bitirmeme yakın yine benzer şeyler olmuştu. o zaman bu kadar ısrarcı değillerdi. çok fazla üstelemediler. bu sefer daha ciddiler. bunu atlatırsam, bir sonraki sefer çok daha ciddi olacaklar.

asker öncesi planım, askerden döner dönmez ayrı eve çıkmaktı. aslında bunu okul bitip "düzgün" işe girdiğimde yapmayı düşünmüştüm ama o zaman ev arkadaşı olmadan gerçekleştiremeyecektim ve ben özellikle tek başıma yaşamak istediğim için askerlik dönüşünü beklemiştim. dönünce, annemlerin şehir dışında müstakil evde yaşama hayallerini gerçekleştirebilmeleri için maddi desteğe ihtiyaçları olduğunu gördüm ve ayrı eve çıkıp her ay kira gibi ekstra giderlere para verme bencilliğini yapmayayım diye düşündüm. hatta şu şekilde anlaştık, ben üç yıl boyunca ödeyeceğim yüklüce bir kredi çekeceğim. bu parayla yazın inşaata başlanacak. (karşılığında araba benim oluyor). bu evlendirme meraklarını dizginlemek için ayrı eve çıkayım, araya biraz mesafe girsin dersem, aynı zamanda onların ev hayalini sabote etmiş oluyorum. bunu istemiyorum.

aklıma, bir süreliğine yurtdışında çalışmak geliyor. şimdiki şirketimden 5-6 aylığına yurtdışına göndermelerini isteyebilirim. olmazsa iş değiştirerek de buralardan uzaklaşabilirim ama çalıştığım şirketi bir süre daha değiştirmeme niyetindeyim.

evlilik denen şeye pek inanmıyorum. bunu da iyi kötü biliyorlar ama kabullenmiyorlar. ailemin beni evlendiresi var. nasıl uzun süreli bir çözüm bulacağım ben?

bu arada, etliye sütlüye karışmayan, kendi halinde duyuruda ve sözlükte takılan bir yazarım. çok matah bir şey olmasa da bu duyuru için nick'imi gizledim. cevap olarak "özet geç piç" ya da "montla sıç" yazanların entry'lerini kötülerim ona göre :)
1

mobil görünümden çık