Taşınırken Kablonet
jorah the andal #1562778
merhaba, taşınıyorum, taşındığım dairede kutudan evin içine giren kablo yok. 3 yıl üzeri kullanıcı olduğum için taşıma ücreti vermiyorum ancak kablo çekme parası adı altında bir para istiyorlar mı bilginiz var mı ? müşteri hizmetleri saha elemanları görüp değerlendirecek diyor böyle saçma bir açıklama duymadım.
Patron Mac aldı, Windows'un gözünü seveyim diyor. Bu Mac'i sat bana laptop al dedi.
Mimarlık ofisinde kullanılacak, ağırlıklı olarak Autocad, Gstarcad çalıştırılacak. Üzmeyecek bir laptop önerebilir misiniz? Hafif olması tercih sebebi.
Bütçe: 1 ay bile kullanılmamış Macbook Air M2 512gb 15" kaça satılırsa bütçe o civarda :D (Sıfırı 54.407 TL).
Mimarlık ofisinde kullanılacak, ağırlıklı olarak Autocad, Gstarcad çalıştırılacak. Üzmeyecek bir laptop önerebilir misiniz? Hafif olması tercih sebebi.
Bütçe: 1 ay bile kullanılmamış Macbook Air M2 512gb 15" kaça satılırsa bütçe o civarda :D (Sıfırı 54.407 TL).
Son zamanlarda idata uzerinden almanya icin ulusal vize randevusu randevusu talebinde bulunan var mi? Varsa randevu tarihini kac gun sonra paylastilar? Ve kac gun sonraya randevu verdiler?
Tesekkurler.
Tesekkurler.
Faaliyet koduna ve işyeri tipine (home Office) göre gider kalemi olarak gösterilebilecek harcamalara dair, tercihen "şu olur, bu olmaz" şeklinde ayrıntıları da içeren bir yönetmelik vb var mı okuyabilecegim?
Mali musavirime birkaç şeyden dolayı guvenmemeye başladım, masraflarım benim ongorup hesaplandığımdan fazla çıkıyor. teyit etmek istiyorum eğer böyle bir şey varsa.
Mali musavirime birkaç şeyden dolayı guvenmemeye başladım, masraflarım benim ongorup hesaplandığımdan fazla çıkıyor. teyit etmek istiyorum eğer böyle bir şey varsa.
Bunu lisanslı kullanmaya başladığımızda bilgisayarımızdaki eski lisanssız uygulamaları kaldırabiliriz değil mi? Yani Cloud, programları bilgisayar üzerinden değil; kendi üzerinden açıyor değil mi?
Varsayalım İkisinden de elimizde aynı değerde varsa(100 bin TL) birisini bozdurmak diğerini de birikim olarak köşeye bırakmak durumundaysak hangisini köşede bırakmak daha mantıklı olur?
20 kisilik bir ekibimiz var en ucuz ve kaliteli sekilde nasil doyurabiliriz?
Lahmacun vs herkesin yiyebildigi seyler tercih edilebilir.
Lahmacun vs herkesin yiyebildigi seyler tercih edilebilir.
İstanbul günübirlik havuz
shakeybama #1562754
merhabalar, istanbulda beşiktaş civarında günübirlik girip haftasonu sıcaklarda gidilebilecek açık havuz biliyor musunuz?
Maaşınızdan kaç TL keyfi harcama yapıyorsunuz? Kendime bir ayda 2 3 bin TL keyfi harcama zorunluluğu koydum. Yemek için harcıyorum hep. Fast food. Her gün marketten bir şey alıyorum. Kendimi ödüllendirmek için yapıyorum. Acaba kötü mü yapıyorum?
Selamlar herkese,
Bim'den aldığım sutyeni bedeni olmadığı için 1 saat icinde iade etmek icin gittim ve değişim iade yapılmadığını söylendi. Ben de bim'e mail attım dönüş yapıldı ve iade edebileceğim söylendi.Sonra iade için gidince magazadakiler cok surat ve tavır yaptı ki gayet olumlu yaklaştım kızgın bir tavırda değildim. Şimdi ben hak mı yedim iade etmemeliydim çok üstüme gelmeyin üzüldüm. Benim mailim oraya şikayet olarak gitmiş. Halbuki ben mağazanın sitesinde yer alan sorgusuz sualsiz iade edilir ibaresine dayanmıştım.
Yok bedenler evrenseldir de ben olsam iade etmezdim de kasiyer bir ton laf etti :(
Bim'den aldığım sutyeni bedeni olmadığı için 1 saat icinde iade etmek icin gittim ve değişim iade yapılmadığını söylendi. Ben de bim'e mail attım dönüş yapıldı ve iade edebileceğim söylendi.Sonra iade için gidince magazadakiler cok surat ve tavır yaptı ki gayet olumlu yaklaştım kızgın bir tavırda değildim. Şimdi ben hak mı yedim iade etmemeliydim çok üstüme gelmeyin üzüldüm. Benim mailim oraya şikayet olarak gitmiş. Halbuki ben mağazanın sitesinde yer alan sorgusuz sualsiz iade edilir ibaresine dayanmıştım.
Yok bedenler evrenseldir de ben olsam iade etmezdim de kasiyer bir ton laf etti :(
Karikatür bulmaca
ManikD #1562747
Selam Romalılar,
Bir karikatür arıyorum. Bir türlü hangi anahtar kelimeleri girsem de bulamadım Google üzerinde.
Karikatür diş çekimi ile ilgiliydi. Ağız içini resmediyor. Diş çekildikten sonra dil sürekli burası niye boş diye çıldırıyordu. Sonra yeni diş çıkıyordu veya implant yapılıyordu. Bu sefer niye dolu diye çıldırıyordu dil.
Bir karikatür arıyorum. Bir türlü hangi anahtar kelimeleri girsem de bulamadım Google üzerinde.
Karikatür diş çekimi ile ilgiliydi. Ağız içini resmediyor. Diş çekildikten sonra dil sürekli burası niye boş diye çıldırıyordu. Sonra yeni diş çıkıyordu veya implant yapılıyordu. Bu sefer niye dolu diye çıldırıyordu dil.
Ifade etmek istediğim şey şu, vücudumuzda bir sürü organ, milyon çeşit hücre, kemik vs var. Ve bu yapılar kendi kendine bir düzen içinde işliyor. Gereken kodları (en azından kendi hücre grupları ile ilgili olan kısımları) biliyor ve uyguluyorlar. Peki biz neden doğuştan bu bilgilere sahip degiliz? Beyin hangi koşullarda hangi hormonların sağlanması gerektiğini, hangi müdahalenin uygulanacağını biliyor ve yapıyor. Ben neden doğduğum andan itibaren organlarimin neler olduğunu nasıl çalıştığını vs bilmiyorum? Niye yüklü gelmiyor daha doğrusu yüklü olduğu halde bu bilgilere sonradan okuyup öğrenerek erişebiliyoruz?
Umarım anlatabilmisimdir. Bir de bu durumu İngilizce araştırmak istiyorum ama tam olarak bir türlü yaziya dokemedim, eminim bu durumun İngilizce kavramsal bir adı vardır.
Umarım anlatabilmisimdir. Bir de bu durumu İngilizce araştırmak istiyorum ama tam olarak bir türlü yaziya dokemedim, eminim bu durumun İngilizce kavramsal bir adı vardır.
Belediyede yüz bin olarak gözüken yeri tapuda 500.000’e satsak bize ekstra vergi çıkar mı?
Avokado nerden alsam kötü çıkıyor. Doğru düzgün olgunlaşmıyor. Pazardan da alsam, farklı marketlerden de alsam aynı. Son zamanlarda böyle bi sorun mu var? Türkiye'de mi bi sorun var? Başka ülkelerde de var mı acaba aynı sorun?
Bazı yerler yazın başına kadar hasadı olur demiş. Yazın mevsimi olmuyor o zaman. Bunun etkisi var mı? Her yaz mı sorun var o zaman?
Bazı yerler yazın başına kadar hasadı olur demiş. Yazın mevsimi olmuyor o zaman. Bunun etkisi var mı? Her yaz mı sorun var o zaman?
Muğla'da, terası olan yazlık eve elektrik ihtiyacını karşılamak için güneş enerjisi sistemi kurdurmak istesek ortalama ne kadar masraf çıkar?
Birkaç video izledim ama yakın zamanda olana denk gelmedim.
1.75 kw olacak şekilde hesap ettiğimizde paneller, akü, inverter, işçilik dahil ne kadar olur? İzlediğim videoda adam yaklaşık 4000 dolar diyor 1.75 kw için.
Yakın zamanda yaptıran var mı? Yerli bir sürü şirket var ama malzemeler yurtdışından geliyordur tahminimce çok da ucuzlamamış olabilir.
Birkaç video izledim ama yakın zamanda olana denk gelmedim.
1.75 kw olacak şekilde hesap ettiğimizde paneller, akü, inverter, işçilik dahil ne kadar olur? İzlediğim videoda adam yaklaşık 4000 dolar diyor 1.75 kw için.
Yakın zamanda yaptıran var mı? Yerli bir sürü şirket var ama malzemeler yurtdışından geliyordur tahminimce çok da ucuzlamamış olabilir.
Eylül ayı başında Belek’te bir otelde tatil yapacağız. Antalya havalimanından Belek çok uzak değil. Taksi durumu nedir havalimanında? Kolay bulabilir miyiz taksi? Sabah 11 gibi uçak inecek. Bir de taksiciler bavulları vs görünce bagaj ücreti falan diye geçirmeye çalışıyor mu? ETS’den transfer ücreti gidiş dönüş 2.200-TL tutuyor.
ttb 2'ye gore bu islemlerin tutari ne oluyordur?
in vino veritas #1562732
narsistlerle ilgili, özellikle ne beter insanlar olduklarıyla ilgili, çok içerik görüyoruz, en azından ben görüyorum ve bu içerikler hep narsistlere maruz kalanlar için yazılmış oluyor. ama narsistler de sonuçta aramızdalar ve eğer değişmek istiyorlarsa buna dair bi içerik ben hiç görmedim. ha bu benim neden umrumda? çünkü açıkçası okudukça yer yer acaba ben de mi narsistim diye düşündüğüm oldu. aslında kötü biri değilim ama eski ilişkimi düşününce kötü bir sevgili olmuş olmamdan yola çıkarak acaba narsist miyim diye sorguluyorum. nasıl anlıcaz bunu?
Merhaba, belediyenin sitesinde evin yanında rayiç bedel olarak 2170 TL yazıyor, bu rakamı evin metrekaresi ile çarpıp çıkan sonuca göre %2 satıcı %2 alıcı mı tapu harcı ödeyecek? evin rayiç bedelini en kolay nasıl öğrenebilirim?
çok teşekkürler.
çok teşekkürler.
şu şekilde yakası olan tişörtlere ne isim veriliyor?
statics.boyner.com.tr
i.hizliresim.com
bakın şunu aramıyorum. çok hafif geniş olanları soruyorum.
st1.myideasoft.com
normal bisiklet yakalar beni boğuyor gibi hissediyorum. bu şekilde kaliteli tişört satan yer varsa hepsini alacam.
tabi düz de olmasın baskılı falan olsun. düz çoğu yerde var. basic tişört olarak satılıyor.
statics.boyner.com.tr

i.hizliresim.com

bakın şunu aramıyorum. çok hafif geniş olanları soruyorum.
st1.myideasoft.com
normal bisiklet yakalar beni boğuyor gibi hissediyorum. bu şekilde kaliteli tişört satan yer varsa hepsini alacam.
tabi düz de olmasın baskılı falan olsun. düz çoğu yerde var. basic tişört olarak satılıyor.
merhaba
ilk otomobilimi almayı düşünüyorum. çok bütçem yok, clio, corsa türevlerine bakacağım. ancak arabalardan hiç anlamadığım için sarı site benim için bir bilinmezlik kara deliği gibi. beni bu "kazıklanır mıyım", "araba elimde kısa süre sonra bitmez sorunlarla kalakalır mı" açmazlarından kurtaracak bir güvenilir, komisyonu öldürmeyen, ekspertizli ikinci el satışçısı var mı? ya da başka bir yol?
yer: istanbul
ilk otomobilimi almayı düşünüyorum. çok bütçem yok, clio, corsa türevlerine bakacağım. ancak arabalardan hiç anlamadığım için sarı site benim için bir bilinmezlik kara deliği gibi. beni bu "kazıklanır mıyım", "araba elimde kısa süre sonra bitmez sorunlarla kalakalır mı" açmazlarından kurtaracak bir güvenilir, komisyonu öldürmeyen, ekspertizli ikinci el satışçısı var mı? ya da başka bir yol?
yer: istanbul
Mavi jeansin kendi sitesinden kot aldım. Boy olarak büyüğünü bulabildiğim için paçaları kısalttırmam lazım. Mağazaya faturasıyla gitsem paçaları ücretsiz yaparlar mı?
Bir arsa almak istiyorum. Yanından ufak bir dere geçiyor. Ağaçlar var vs. 1 dönüm civarında büyüklüğü.
İstanbul'dan 4 saat uzaklıkta. Hafta sonları bir-iki gece orada kalıp şehre geri dönebileceğim gibi.
Düşüncelerimde ne kadar hata, eksik var sizce?
Elbette imar izni, elektriği, suyu yok. İdare eder şekilde, orada hafta sonlarını geçirecek kadar bir şeyler yapabilirim gibi geliyor.
Öncelik tuvalet. Belki içine solüsyon vs. koyulan karavan ve teknelerdeki seyyar tuvalet. Veya bir sandalyeye klozet kapağı koyulmuş altına yere bir delik delerek kullanılabilen bir tuvalet.
Su için önce bir damacanayı çeşme olarak kullanabileceğim bir düzenek. Bir süre sonra 100 litrelik bir su deposu koymak ve ona hidroforla dereden su çekmek.
Elektrik için belki 10-20 bin TL'lik bir yatırımla ampul yakacak, kullanma suyu kadar hidrofor çalıştıracak, belki bir minik buzdolabını çalıştıracak bir sistem kurabileceğimi zannediyorum.
Kalmak, uyumak için önce büyükçe bir çadır, sonra zaman içerisinde belki ufak bir klübe yapabilirim. Dikkat çekmeyecek, şikayet edilip ceza almayacak şekilde bir şey uydurabileceğimi zannediyor ve umuyorum.
Tabi orası benim olduğu için oraya sandalye, mangal, şezlong, kamp yatağı vs. gibi malzemeleri de ufak ufak taşırım.
Aslında bu arsanın en büyük şansı da şu ki hemen komşusu olarak bir çift arkadaşımız var ve yılın 365 günü orada yaşıyorlar, yaşayacaklar. Kendilerine bir ahşap çadır gibi klübe gibi bir şey yapıyorlar.
Hangi konularda ne kadar yanılıyorum sizce?
Önerebileceğiniz başka pratik çözümler var mı?
İstanbul'dan 4 saat uzaklıkta. Hafta sonları bir-iki gece orada kalıp şehre geri dönebileceğim gibi.
Düşüncelerimde ne kadar hata, eksik var sizce?
Elbette imar izni, elektriği, suyu yok. İdare eder şekilde, orada hafta sonlarını geçirecek kadar bir şeyler yapabilirim gibi geliyor.
Öncelik tuvalet. Belki içine solüsyon vs. koyulan karavan ve teknelerdeki seyyar tuvalet. Veya bir sandalyeye klozet kapağı koyulmuş altına yere bir delik delerek kullanılabilen bir tuvalet.
Su için önce bir damacanayı çeşme olarak kullanabileceğim bir düzenek. Bir süre sonra 100 litrelik bir su deposu koymak ve ona hidroforla dereden su çekmek.
Elektrik için belki 10-20 bin TL'lik bir yatırımla ampul yakacak, kullanma suyu kadar hidrofor çalıştıracak, belki bir minik buzdolabını çalıştıracak bir sistem kurabileceğimi zannediyorum.
Kalmak, uyumak için önce büyükçe bir çadır, sonra zaman içerisinde belki ufak bir klübe yapabilirim. Dikkat çekmeyecek, şikayet edilip ceza almayacak şekilde bir şey uydurabileceğimi zannediyor ve umuyorum.
Tabi orası benim olduğu için oraya sandalye, mangal, şezlong, kamp yatağı vs. gibi malzemeleri de ufak ufak taşırım.
Aslında bu arsanın en büyük şansı da şu ki hemen komşusu olarak bir çift arkadaşımız var ve yılın 365 günü orada yaşıyorlar, yaşayacaklar. Kendilerine bir ahşap çadır gibi klübe gibi bir şey yapıyorlar.
Hangi konularda ne kadar yanılıyorum sizce?
Önerebileceğiniz başka pratik çözümler var mı?
Yaptığım, öğrendiğim hiç bir şeyden tatmin olmuyorum. Her şey yarım kalmış gibi geliyor. Ki öyle de oluyor bence.
Kendimi bildim bileli bu böyle. Her şeyi işimi görecek kadar öğreniyorum. İleriye taşıyamıyorum. Gözüm kesmiyor. İçim sıkılıyor. Uğraşasım gelmiyor.
Her konuda amatörüm demenin rahatlığına sığınıyorum. Bir şeyi biliyor olmanın getireceği sorumluluktan mı korkuyorum yoksa tembellikten mi bırakıyorum bilmiyorum. Kolay olanı seçiyorum hep.
Gündelik hayattaki edinimler konusunda çok sorun olmuyor da kariyer anlamında önümü inanılmaz tıkıyor.
Beynim zorlamaya gelemiyor. Gitar mı öğrenicem, gidiyorum kursa, notalar zor geliyor, yerleri, okuması vs. Amaan akor öğrenirim diyorum gidiyorum 5 10 tane akor öğreniyorum. Tamam diyorum çalıp söylüyorum işte yeter.. Annem de böyle doğal yeteneği var kulaktan duyup piyano ve yan flüt çalabiliyor, öğretmen olmuş ama mezun olduğu zamandaki bilgisi ne ise, 30 küsür sene geçmiş hala aynı. Yeni çalış şekilleri, eşlik yöntemleri falan bilmiyor. Tipik tr öğretmeni sanırım. Ona mı çekmişim bilmiyorum.
Fotoğrafçılık mı öğrenicem; ışık, enstantane, diyafram kombinasyonlarını çözdüm tamam dedim. Hala dijital ekrandan bakarak live görüntü üstünden ayar yapıyorum. Stop hesaplamaları kısmına gelince karışıkmış ya deyip kaçıyorum işin içinden. Halbuki çözemiycem mi yani.. ama pes ediyorum.
Okurken de genelde başarılı bir öğrenciydim ama eğitim sistemimiz de sağ olsun, sadece istenilen kadar çalışıyordum. Hatta çoğu zaman kendim de çalışmıyordum ya bilen birine anlattırıyordum, ya da birlikte arkadaşlarla çalışıyordum. Kimi zaman mantığını anlayarak, kimi zaman ezber ile o an beklenen ne ise çalışıp dersi verip çıkıyordum.
Sonra zaman geçiyor unutup gidiyorsun. Bazen sınavdan çıkar çıkmaz unutuyorsun.
Beynimi en çok 3 dönemde yorduğumu hatırlıyorum. Üniversiteye hazırlanırken, üniversitede (mühendislik dersleri beyin yakıyordu) ve de ilk işe başladığımda işi öğrenmeye çalışırken.
Fakat mesela bir yazılım dilini biraz öğrenip proje çıkardım ya, orada bırakıyorum zorlamayı. Tamam diyorum bunlar işimi görüyor. Sonra bakıyorum millet ne teknolojiler öğrenmiş, ne biçim kod yazım stilleri geliştirmiş biz anca izliyoruz diyorum kendi kendime.
30 yaşıma gelicem, ingilizce konuşamıyorum. Sevmiyorum çünkü. Diyeceksiniz, hakkını vererek çalıştın mı? Hayır beynim hem zorlanmak istemiyor hem de insanın sevmediği bir şeyi yapması daha da zor.
Önceden bu durumun üstesinden geliyordum. "Bir şeyi neden yapamadığını, neden olmadığını sorgulamak yerine, direkt içine gir ve başla. Yolda açılır düğümler" gibi bir yaklaşımım vardı.
Fakat o zamanlar kendimi biraz zorlayabiliyordum. Şimdi anlatılanlar bile bir kulağımdan giriyor diğerinden çıkıyor.
Çalışırken çok basit bir şeyi bile unutup 2-3 kere sorduğum oluyor. İyice beynimi bir yerde unutmuş gibi hissediyorum. Zorlamaya zorlamaya örümcek ağı da kaplamış olabilir.
Bu arada bunu da tembellikten mi uyduruyorum bilmiyorum da, ölümün olduğu bir yerde insanların hayatlarından ödün vererek bir şeylere çalışması bana çok mantıklı gelmiyor. Yani bir insan ne kadar çok işi konusunda uzmanlık edinirse, o kadar çok sömürülürmüş gibi geliyor. Ki gördüklerim de öyle. Yazılım liderimiz önce müdür oldu, sonra direktör oldu. Adam güzel maaş alıyordur.
Ama sürekli çalışıyor. Eşine, çocuklarına doğru düzgün vakit ayıramıyor.
Bu şekilde başkalarının tarlası gibi olmak da istemiyorum.
Öyle olmasa bile şu an hığk deyip ölüp gitsem gam yemem mesela. ortalamanın üstünde yerler gördüm, aşkın her türlüsünü yaşadım, farklı hobiler edindim.
Düşünsenize sadece yazılıma kafa yorduğumu ve diğer yetilerim gelişmediği için başka şeylerden anlamadığımı. Veya ölüp gidince "ulan gençliğimi verdim sektöre, yaşamadan öldük be" diyeceğimi.
Ama işi bilenlere de ayrı imreniyorum. Onlar da ben gibi sosyal ve çok yönlü kişilere imreniyorlardır belki. İkisi de lazım. Ama nasıl olacak aynı anda hepsi?
Pek sağlıklı düşünemiyorum mu acaba problemim nedir sizce?
Eskiden bir topluluğu yöneteceğimi, yeni fikir ve buluşlara imza atacağımı düşünürdüm veya çevredeki geri dönüşler öyle gelirdi.
Şimdi ise bu beyinle en fazla pazarda limon satabilirim gibi geliyor. Hiç bir şeyle uğraşasım, yorulasım yok. Sorumluluk almaktan çekiniyorum.
Büyük bir iş verseler elime yüzüme bulaştırırım. Öğrenciyken böyle değildim. Topluluk kurardım, sunumlar yapardım, öğretmeyi severdim.
Şimdi bakıyorum en tembel, en bir şeylere kafası basmayan arkadaşlar bile senior olmuşlar kendi alanlarında.
Ben hem kendimden beklediğim, hem de çevreden beklenen performansı gösteremedim.
Kendimi bildim bileli bu böyle. Her şeyi işimi görecek kadar öğreniyorum. İleriye taşıyamıyorum. Gözüm kesmiyor. İçim sıkılıyor. Uğraşasım gelmiyor.
Her konuda amatörüm demenin rahatlığına sığınıyorum. Bir şeyi biliyor olmanın getireceği sorumluluktan mı korkuyorum yoksa tembellikten mi bırakıyorum bilmiyorum. Kolay olanı seçiyorum hep.
Gündelik hayattaki edinimler konusunda çok sorun olmuyor da kariyer anlamında önümü inanılmaz tıkıyor.
Beynim zorlamaya gelemiyor. Gitar mı öğrenicem, gidiyorum kursa, notalar zor geliyor, yerleri, okuması vs. Amaan akor öğrenirim diyorum gidiyorum 5 10 tane akor öğreniyorum. Tamam diyorum çalıp söylüyorum işte yeter.. Annem de böyle doğal yeteneği var kulaktan duyup piyano ve yan flüt çalabiliyor, öğretmen olmuş ama mezun olduğu zamandaki bilgisi ne ise, 30 küsür sene geçmiş hala aynı. Yeni çalış şekilleri, eşlik yöntemleri falan bilmiyor. Tipik tr öğretmeni sanırım. Ona mı çekmişim bilmiyorum.
Fotoğrafçılık mı öğrenicem; ışık, enstantane, diyafram kombinasyonlarını çözdüm tamam dedim. Hala dijital ekrandan bakarak live görüntü üstünden ayar yapıyorum. Stop hesaplamaları kısmına gelince karışıkmış ya deyip kaçıyorum işin içinden. Halbuki çözemiycem mi yani.. ama pes ediyorum.
Okurken de genelde başarılı bir öğrenciydim ama eğitim sistemimiz de sağ olsun, sadece istenilen kadar çalışıyordum. Hatta çoğu zaman kendim de çalışmıyordum ya bilen birine anlattırıyordum, ya da birlikte arkadaşlarla çalışıyordum. Kimi zaman mantığını anlayarak, kimi zaman ezber ile o an beklenen ne ise çalışıp dersi verip çıkıyordum.
Sonra zaman geçiyor unutup gidiyorsun. Bazen sınavdan çıkar çıkmaz unutuyorsun.
Beynimi en çok 3 dönemde yorduğumu hatırlıyorum. Üniversiteye hazırlanırken, üniversitede (mühendislik dersleri beyin yakıyordu) ve de ilk işe başladığımda işi öğrenmeye çalışırken.
Fakat mesela bir yazılım dilini biraz öğrenip proje çıkardım ya, orada bırakıyorum zorlamayı. Tamam diyorum bunlar işimi görüyor. Sonra bakıyorum millet ne teknolojiler öğrenmiş, ne biçim kod yazım stilleri geliştirmiş biz anca izliyoruz diyorum kendi kendime.
30 yaşıma gelicem, ingilizce konuşamıyorum. Sevmiyorum çünkü. Diyeceksiniz, hakkını vererek çalıştın mı? Hayır beynim hem zorlanmak istemiyor hem de insanın sevmediği bir şeyi yapması daha da zor.
Önceden bu durumun üstesinden geliyordum. "Bir şeyi neden yapamadığını, neden olmadığını sorgulamak yerine, direkt içine gir ve başla. Yolda açılır düğümler" gibi bir yaklaşımım vardı.
Fakat o zamanlar kendimi biraz zorlayabiliyordum. Şimdi anlatılanlar bile bir kulağımdan giriyor diğerinden çıkıyor.
Çalışırken çok basit bir şeyi bile unutup 2-3 kere sorduğum oluyor. İyice beynimi bir yerde unutmuş gibi hissediyorum. Zorlamaya zorlamaya örümcek ağı da kaplamış olabilir.
Bu arada bunu da tembellikten mi uyduruyorum bilmiyorum da, ölümün olduğu bir yerde insanların hayatlarından ödün vererek bir şeylere çalışması bana çok mantıklı gelmiyor. Yani bir insan ne kadar çok işi konusunda uzmanlık edinirse, o kadar çok sömürülürmüş gibi geliyor. Ki gördüklerim de öyle. Yazılım liderimiz önce müdür oldu, sonra direktör oldu. Adam güzel maaş alıyordur.
Ama sürekli çalışıyor. Eşine, çocuklarına doğru düzgün vakit ayıramıyor.
Bu şekilde başkalarının tarlası gibi olmak da istemiyorum.
Öyle olmasa bile şu an hığk deyip ölüp gitsem gam yemem mesela. ortalamanın üstünde yerler gördüm, aşkın her türlüsünü yaşadım, farklı hobiler edindim.
Düşünsenize sadece yazılıma kafa yorduğumu ve diğer yetilerim gelişmediği için başka şeylerden anlamadığımı. Veya ölüp gidince "ulan gençliğimi verdim sektöre, yaşamadan öldük be" diyeceğimi.
Ama işi bilenlere de ayrı imreniyorum. Onlar da ben gibi sosyal ve çok yönlü kişilere imreniyorlardır belki. İkisi de lazım. Ama nasıl olacak aynı anda hepsi?
Pek sağlıklı düşünemiyorum mu acaba problemim nedir sizce?
Eskiden bir topluluğu yöneteceğimi, yeni fikir ve buluşlara imza atacağımı düşünürdüm veya çevredeki geri dönüşler öyle gelirdi.
Şimdi ise bu beyinle en fazla pazarda limon satabilirim gibi geliyor. Hiç bir şeyle uğraşasım, yorulasım yok. Sorumluluk almaktan çekiniyorum.
Büyük bir iş verseler elime yüzüme bulaştırırım. Öğrenciyken böyle değildim. Topluluk kurardım, sunumlar yapardım, öğretmeyi severdim.
Şimdi bakıyorum en tembel, en bir şeylere kafası basmayan arkadaşlar bile senior olmuşlar kendi alanlarında.
Ben hem kendimden beklediğim, hem de çevreden beklenen performansı gösteremedim.
Mümkün mü?
merhaba, bu boğulmaların teknik açıklamaları var tabi. tatlı su kaldırmıyor deniz gibi. ve iç akıntı da olabilir.
ama yüzmeyi bilip de girenler de boğulabiliyor. daha yeni su kanalında bir genç boğulmuş.
bu kayıpların yaygın sebebi nedir sizce?
Bir diğer soru: gölde yüzdünüz mü ve nasıl bir deneyimdi? kankam iyi yüzer denizde. Sapancada tekneyle açılmışlar. Kayık daha doğrusu. "su çok berraktı ve aşağıda orman vardı sanki. gerildim geri döndüm" dedi, ben de şaşırdım. yüzmek için açılmamış. öylesine gezinti.suyun altı tribe sokmuş. bana ilginç geldi.
Bununla ilgili tecrübelerinizi çok okumak isterim
ama yüzmeyi bilip de girenler de boğulabiliyor. daha yeni su kanalında bir genç boğulmuş.
bu kayıpların yaygın sebebi nedir sizce?
Bir diğer soru: gölde yüzdünüz mü ve nasıl bir deneyimdi? kankam iyi yüzer denizde. Sapancada tekneyle açılmışlar. Kayık daha doğrusu. "su çok berraktı ve aşağıda orman vardı sanki. gerildim geri döndüm" dedi, ben de şaşırdım. yüzmek için açılmamış. öylesine gezinti.suyun altı tribe sokmuş. bana ilginç geldi.
Bununla ilgili tecrübelerinizi çok okumak isterim
Çok uzun süredir bisiklet sürmüyordum ve yaklaşık iki hafta olmasına rağmen hamlık denilen bacak kaslarındaki durum halen devam ediyor. Hemen hemen her gün 7 km falan sürüyorum orta zorluk bir rotada. Arada da kondisyon bisikleti sürüyorum. Öğrenmek istediğim bu hamlık süreci ne zaman sona erecek? Daha önce hiç bu kadar uzun bir hazır olmama dönemi hatırlamıyorum çünkü.
edit: kasların dinlenmesine fırsat vermiyorum evet ama sebebi bisiklet sürmeyi çok sevmem. yazın her gününü değerlendirmek istiyorum. dinlenme için ayrılan günü kaybetmiş gibi hissediyorum. hal böyle olunca da laktik asiti tam olarak atamıyor sanırım kaslar. bu durum beni arada bırakıyor ama akşam alıp sürmeyi tercih ediyorum.
edit: kasların dinlenmesine fırsat vermiyorum evet ama sebebi bisiklet sürmeyi çok sevmem. yazın her gününü değerlendirmek istiyorum. dinlenme için ayrılan günü kaybetmiş gibi hissediyorum. hal böyle olunca da laktik asiti tam olarak atamıyor sanırım kaslar. bu durum beni arada bırakıyor ama akşam alıp sürmeyi tercih ediyorum.
ihaleyi kazanan firma sozlesme müzakereleri esnasında ya da öncesinde işi yapmaktan vazgeçerse ne oluyor? Sonuçta imzalanmış ve firmayi bağlayan bir sozlesme yok. İkinci en iyi teklife tabi ki geçilebilir fakat arada geçen zamanın, harcanan adam saatin hesabı vazgeçen firmaya nasıl yansıtılır? Firmanın vazgeçmesi engelleyecek bir husus ya da idare şartnameye eklenebilecek bir madde var mıdır?
Bankaya gidip diğer bankanın appini açıp vadeli hesap bakiyesini ve kira gelini göstermek yeterli oluyır mu illa imzalı döküm mü isteniyor?
Merhabalar
Arabayı dün istasyona götürdüm muayeneden geçti ancak ruhsata geçerlilik tarihi yazmamışlar şimdi dikkat ettim sadece telefona mesaj gelmiş işte şu tarihe kadar muayene tarihi geçerlidir diye. Yeni sistem mi geldi acaba? Eskiden ruhsata yazıyorlardı.
Arabayı dün istasyona götürdüm muayeneden geçti ancak ruhsata geçerlilik tarihi yazmamışlar şimdi dikkat ettim sadece telefona mesaj gelmiş işte şu tarihe kadar muayene tarihi geçerlidir diye. Yeni sistem mi geldi acaba? Eskiden ruhsata yazıyorlardı.
Ben garantiden baktığımda sadece normal 2.taksidi görüyorum diğerleri görünmüyor sizde nasıl?
Yarın bir araba bakacağım. Sorun çıkmazsa yüksek ihtimal alırım.
Paramın bir kısmı bankada vadeli hesapta, bir kısmı da fiziki altın olarak bankada kişisel kasada duruyor.
1. Bankaların genelde 200.000 TL para transfer limitleri var(artırın diyorsun, şubeye gitmeniz gerek vs diyor). Bu limite ne şekilde takılmayız, artırabiliriz?
2. Bankadaki kişisel kasamdan altını aldım diyelim. Ha deyip sıradan bir kuyumcuya gitsem 100.000 TL'nin üzerindeki altını bozar mı? Bu kadar parayı hazır bulunduruyorlar mı?
3. Kuyumcudan altını bozduk, bu fiziki parayı banka hesabına aktarmakta sorun yaşar mıyım? Banka limit vs demez diye düşünüyorum ama her şeye de hazırlıklı olmak gerek.
Özet: Şubeye giderek istediğim tutarda parayı başkasının hesabına aktarabilir miyim? Kuyumcu 100.000 TL üzeri eder altını şak diye bozar mı?
Paramın bir kısmı bankada vadeli hesapta, bir kısmı da fiziki altın olarak bankada kişisel kasada duruyor.
1. Bankaların genelde 200.000 TL para transfer limitleri var(artırın diyorsun, şubeye gitmeniz gerek vs diyor). Bu limite ne şekilde takılmayız, artırabiliriz?
2. Bankadaki kişisel kasamdan altını aldım diyelim. Ha deyip sıradan bir kuyumcuya gitsem 100.000 TL'nin üzerindeki altını bozar mı? Bu kadar parayı hazır bulunduruyorlar mı?
3. Kuyumcudan altını bozduk, bu fiziki parayı banka hesabına aktarmakta sorun yaşar mıyım? Banka limit vs demez diye düşünüyorum ama her şeye de hazırlıklı olmak gerek.
Özet: Şubeye giderek istediğim tutarda parayı başkasının hesabına aktarabilir miyim? Kuyumcu 100.000 TL üzeri eder altını şak diye bozar mı?
Birkac kez random motorlular yaklasip motor taksi ister misiniz diye sordu. Ilk yasadigimda taciz edecek, kaciracak vs diye dusunmustum de birkac kez olunca herhalde boyle korsan bi is kolu olustu diye dusundum. Sanki biraz da sessizce mi soyluyorlardi ne herhalde yakalanmamak icin. Boyle bi sey mi var?
selam duyuru,
yurtdisinda ortalama duz beyaz yaka maasiyla calisan ve babasi zengin olmayan bir birey olarak yasin ilerlemesiyle ve gelecek kaygisiyla ev alma kaygisina dustum. diyelim turkiye'den ev almak istesem yurtdisinda suresiz kontratla calisinca turkiye'deki bankalar mortgage verebiliyor mu tc vatandaslarina? bulundugum ulkede su anki maasimla alabilecegim mortgage maalesef pek ic acici degil.
yurtdisinda ortalama duz beyaz yaka maasiyla calisan ve babasi zengin olmayan bir birey olarak yasin ilerlemesiyle ve gelecek kaygisiyla ev alma kaygisina dustum. diyelim turkiye'den ev almak istesem yurtdisinda suresiz kontratla calisinca turkiye'deki bankalar mortgage verebiliyor mu tc vatandaslarina? bulundugum ulkede su anki maasimla alabilecegim mortgage maalesef pek ic acici degil.
Eşimle tatil ucuz/pahalı tartışması yapıyoruz ve sizin de fikirlerinizi merak ettim. Bence hane gelirininin bir aylık tutarını senede bir tatilde ezmek pahalı değil.
Merhaba arkadaşlar,
Kırmızı içine aldığım bölge çok oturunca ve fazla hareket edince ağrıyor. MR , ultrason ve röntgen sonuçları temiz çıktı. Ortopedi doktoru istersen bir de fizik tedaviye görün dedi.
Bu bölge için yapabileceğim fizik tedavi hareketleri nelerdir? FTR için para harcamadan önce evde biraz kendim çözüm bulayım diyorum.
r.resimlink.com
(sağ baldır ile kalçanın birleştiği bölge)
şimdiden teşekkür ederim
Kırmızı içine aldığım bölge çok oturunca ve fazla hareket edince ağrıyor. MR , ultrason ve röntgen sonuçları temiz çıktı. Ortopedi doktoru istersen bir de fizik tedaviye görün dedi.
Bu bölge için yapabileceğim fizik tedavi hareketleri nelerdir? FTR için para harcamadan önce evde biraz kendim çözüm bulayım diyorum.
r.resimlink.com

(sağ baldır ile kalçanın birleştiği bölge)
şimdiden teşekkür ederim
Ing bankta calisanlara bir soru
posthuman #1562654
Ing organizasyon yapisini pek anlayamadim, gorusmeye cagirdiklari bir pozisyon var. Ancak kafam karisti. Şimdi ben vice president denince baskan yardimcisi anliyorum, orta ust duzey yonetici yani manager unvaninin bir üstü. ama sanirim vice president ing'de daha farkli bir konumlandirmada. Burada calisan varsa bana manager, vice president ve assistant vice president pozisyonlarinin hiyerarsik bir siralamasini yapabilir mi?
Öncelikle www.eksiduyuru.com
İskenderun savcısı davayı kabul etmiş. Ahmak dedim evet, özür de diledim polisteki ifademde. Olayın vehameti ile aynı yaşta evladım var, bir ebeveyn olarak üzüntüden ne dediğimi bilemedim özür dilerim dedim. Arabulucu aradı 16.000 istiyormuş o zaman dava açamazmış. Şu an avukat tutacak durumum da yok. Sizce parayı verip geçeyim mi? Diğer yandan da tarikat muridine para kaptırmak da koyuyor.
Siz olsanız ne yapardınız?
İskenderun savcısı davayı kabul etmiş. Ahmak dedim evet, özür de diledim polisteki ifademde. Olayın vehameti ile aynı yaşta evladım var, bir ebeveyn olarak üzüntüden ne dediğimi bilemedim özür dilerim dedim. Arabulucu aradı 16.000 istiyormuş o zaman dava açamazmış. Şu an avukat tutacak durumum da yok. Sizce parayı verip geçeyim mi? Diğer yandan da tarikat muridine para kaptırmak da koyuyor.
Siz olsanız ne yapardınız?
15 Kasım 2023'te kiracımın 3.yılı doluyor.
Kiracımın olduğu şehre taşındım ve başka bir evim yok. Kendim oturacağım için çıkması için noterden ihtar çekeceğim.
15 Kasım 2023'ten ne kadar süre önce ihtar çekmeliyim?
Teşekkürler
Kiracımın olduğu şehre taşındım ve başka bir evim yok. Kendim oturacağım için çıkması için noterden ihtar çekeceğim.
15 Kasım 2023'ten ne kadar süre önce ihtar çekmeliyim?
Teşekkürler
kadıköy, göztepe, bostancı civarlarında. kapalıçarşı kuruna yakın işlem yapan döviz bürosu arıyorum,
selamlar.
4. kattaki evimin pencerelerindeki sineklikler ufacık ittirmeyle açılabiliyor. haliyle kedi için baya tehlikeli.
şu ağdan alıp içeriden sağlamca gersem kurtarır gibi. kullanan varsa nasıldır bu ağlar? www.hepsiburada.com
4. kattaki evimin pencerelerindeki sineklikler ufacık ittirmeyle açılabiliyor. haliyle kedi için baya tehlikeli.
şu ağdan alıp içeriden sağlamca gersem kurtarır gibi. kullanan varsa nasıldır bu ağlar? www.hepsiburada.com
Sabah saat 8de kalkan bir uçağım var. Saat kaç servisinin biletini almalıyım? Bir de bileti online mı alıyoruz? Son olarak servis tam nereden kalkıyor
Merhabalar. 2bucuk milyon TL bir nakitim var. Geri kalanını kredi borç bir şekilde bulup, güzel mantıklı bir ev almak istiyorum.
İş yerim sabiha gökcene yakın ama ben hayattan pek kopmak istemiyorum. Kolayca ulaşım sağlayabileceğim. Yürüyüş yaptığımda veya kısa sürede ulaşım aracıyla güzel yerlere erişebileceğim bir muhitte ev almam lazım. Anadolu yakasını hic bilmiyorum. Önerdiğiniz değerleneceğinizi düşündüğünüz semt, mahalle, lokasyonlar veya ilanlar olursa sevinirim :)
İş yerim sabiha gökcene yakın ama ben hayattan pek kopmak istemiyorum. Kolayca ulaşım sağlayabileceğim. Yürüyüş yaptığımda veya kısa sürede ulaşım aracıyla güzel yerlere erişebileceğim bir muhitte ev almam lazım. Anadolu yakasını hic bilmiyorum. Önerdiğiniz değerleneceğinizi düşündüğünüz semt, mahalle, lokasyonlar veya ilanlar olursa sevinirim :)
İhtiyacım olan bölgenin uydu görüntülerine baktığımda Nisan 2021 den, Nisan 2022 ye yaklaşık 1 yıl görüntü güncellemesi yok. O zaman aralığındaki uydu görüntüsüne ulaşmanın bi yolu var mıdır? Herhangi bir ayar ya da alternatif bir program? Teşekkürler.
zor günler için kenara biraz dolar ve altın ayırmıştım. ve zor günler geldi. bozdurmaya hangisinden başlasam en az zarar ederim? yoksa fark etmez mi bilemedim.
9 senedir aynı evdeyim. hiç karınca ya da böcek şikayetim yoktu. 3 sene önce kedim geldikten sonra da sıkıntı yoktu taa ki 5-6 ay öncesine kadar. mama kabı yerde, yere düşen tanelere dadanıyor karıncalar. hanımefendi de maşallah hem bol bol yere düşürüyor hem de düşürdüklerini asla yemiyor. bu yerdeki tanelerin etrafını sarıyor hemen. bu konudan muzdarip olup da çözenler akıl verebilir mi?
merhaba arkadaşlar, 2 milyon civarındaki bütçemiz ile ankara'da taşınacak yerlere bakıyoruz. Çankaya'nın bazı mahalleleri ve yenimahalle'deki bir iki mahalleye baktım ancak sosyokültürel açıdan seviyenin çok düşük olmadığı, insanların problemli olmadığı, ulaşımın nispeten kolay olduğu, bu bütçeyle 2+1 veya 3+1 daire satın alabileceğimiz hangi mahalleleri önerebilirsiniz?
İstanbul'dan taşınacağımız için ve istanbul'da ulaşım zaten sıkıntı olduğu için (işe gidiş en az 1-1,5 saat sürüyor halihazırda) çok merkezi olmasından ziyade bölgedeki insanların nispeten kaliteli olması bizim için daha önemli.
İstanbul'dan taşınacağımız için ve istanbul'da ulaşım zaten sıkıntı olduğu için (işe gidiş en az 1-1,5 saat sürüyor halihazırda) çok merkezi olmasından ziyade bölgedeki insanların nispeten kaliteli olması bizim için daha önemli.
eski tip baskulum var yenisini almak istiyorum.
cunku surekli ibre kayiyor.
direkt dijital bir tane alirim dedim ama vucut yag olcumlusu falan gibi ozellikler cikmis simdi.
sizce kullanir miyim yoksa bosa para mi vermis olurum bu ekstralara?
bir de en ucuz markayi alayim mi yoksa almisken tefal falan mi almali?
memnun oldugunuz urunleri eklemek isterseniz de sevinirim.
cunku surekli ibre kayiyor.
direkt dijital bir tane alirim dedim ama vucut yag olcumlusu falan gibi ozellikler cikmis simdi.
sizce kullanir miyim yoksa bosa para mi vermis olurum bu ekstralara?
bir de en ucuz markayi alayim mi yoksa almisken tefal falan mi almali?
memnun oldugunuz urunleri eklemek isterseniz de sevinirim.