Kendi halinde bir hanim kisiyim.Demek istiyorum ki davetkar asiri bir makyajim yok, makul giyinirim, karsimdakini once insan olarak gorurum, cinsiyetine cok dikkat etmem.
Yemek yedigim yerlerde garsonlar bir sorudan girip telefon no verir oldular, ya da is icin gittigim ofislerde ofis saatleri disinda halledelim denir oldu.
Zorlama olmadigindan ve direkt soylenmediginden bu tacizlere karsi ne yapilir bilmiyorum.
yani kagidi alip yirtip bu ne curet diye ortaligi ayaga mi kaldirayim, benim kocam var desem bana ne ben arkadasin olayim dedim denmeyecek mi?
sessiz kalmak kabul etmek ben rahatsiz olmuyorum demek gibi. daha da ileri gidiliyor.
nasil tepki koyarim bir akil verin. sunlari bile kirmaktan korkup ellerine umit veriyorum.
Yemek yedigim yerlerde garsonlar bir sorudan girip telefon no verir oldular, ya da is icin gittigim ofislerde ofis saatleri disinda halledelim denir oldu.
Zorlama olmadigindan ve direkt soylenmediginden bu tacizlere karsi ne yapilir bilmiyorum.
yani kagidi alip yirtip bu ne curet diye ortaligi ayaga mi kaldirayim, benim kocam var desem bana ne ben arkadasin olayim dedim denmeyecek mi?
sessiz kalmak kabul etmek ben rahatsiz olmuyorum demek gibi. daha da ileri gidiliyor.
nasil tepki koyarim bir akil verin. sunlari bile kirmaktan korkup ellerine umit veriyorum.
Merhaba aşk guruları,
0.47ct tek taşımızı aldık malum günü bekliyoruz,
Kadın kişisine sürpriz olacak, ankaradaki evlilik teklifi fikirlerinize restoran önerilerinize açığım,
500 - 700 TL bütçem var.
Şömineli, şaraplı, kemanlı filan olsa ne güzel olur.
Takipteyim.
0.47ct tek taşımızı aldık malum günü bekliyoruz,
Kadın kişisine sürpriz olacak, ankaradaki evlilik teklifi fikirlerinize restoran önerilerinize açığım,
500 - 700 TL bütçem var.
Şömineli, şaraplı, kemanlı filan olsa ne güzel olur.
Takipteyim.
şimdi efendim, erkek arkadaşımdan ayrılalı sanırım 5 ay oldu. uzun soluklu bir ilişkinin içinden çıktım. şu an mutsuz değilim, onu özlemiyorum. o kısmı atlattım. ön bilgileri de verdikten sonra bir kaç sorum var, tecrübeli olanlarınız varsa yol yordam göstersin.
ortak zevklerimiz vardı mesela, aynı tür filmleri seviyorsak, şimdi onu hatırlatır diye o tür film izlemiyorum.
atıyorum çizgi roman okuyamıyorum o da seviyordu. onun oynadığı oyunu oynamak istemiyorum hala anısını yaşatıyormuş gibi geliyor.
sikicem bu ne lan? ben bu çocuğu okulda bir de her gün görüyorum. silinsin gitsin istiyorum da, bu ruh hali niye geçmiyor?
her boku mu beraber yapıyormuşuz amk? kendi kendime kaldığım zaman her hangi bir aktivite yapamıyorum.
nasıl, ne zaman eski hale dönücem ben? ayrılık 101 diye bi kitabınız var mı? başıma başka hangi stepler gelecek başka? bi de ben yeni biriyle nasıl tanışılır unutmuşum, onu napıcaz?
ortak zevklerimiz vardı mesela, aynı tür filmleri seviyorsak, şimdi onu hatırlatır diye o tür film izlemiyorum.
atıyorum çizgi roman okuyamıyorum o da seviyordu. onun oynadığı oyunu oynamak istemiyorum hala anısını yaşatıyormuş gibi geliyor.
sikicem bu ne lan? ben bu çocuğu okulda bir de her gün görüyorum. silinsin gitsin istiyorum da, bu ruh hali niye geçmiyor?
her boku mu beraber yapıyormuşuz amk? kendi kendime kaldığım zaman her hangi bir aktivite yapamıyorum.
nasıl, ne zaman eski hale dönücem ben? ayrılık 101 diye bi kitabınız var mı? başıma başka hangi stepler gelecek başka? bi de ben yeni biriyle nasıl tanışılır unutmuşum, onu napıcaz?
Kız arkadasınız doktora gıdıyor ve doktor 'cocuk sahıbı olamayacagını' soyluyor..sevgılınızle cıddı dusunuyorsunuz cokta sevıyorsunuz.
Yıne de onunla evlenır mıydınız?
Yıne de onunla evlenır mıydınız?
Mallık, kerizlik, enayilik, çok sevmenin getirmiş olduğu körlük sonucu oluşan durum hakkında
Birazdan anlatacaklarım %100 yaşanmış olup, sizlerin önerilerini bekliyorum. Şimdiden teşekkürler.
Şu an 28 yaşındayım. Üniversite okumak için gelmiştim ve tam 10 senedir İstanbul'dayım. Bu süre zarfının büyük çoğunluğu kendi ayaklarımın üzerine durmakla geçti. Yaklaşık 6-7 senedir süreli-süresiz işlerde de çalıştım. Bunun son 3 senesi sevdiğim iş, iyi bir maaş ve sosyal olanakları da güzel olabilecek şekilde gelişti.
Bahsetmiş olduğum işe başlayana kadar hiç kız arkadaşım olmadı. Bu meselenin ise benim açımdan çok fazla detayı vardı. Neden olmamasını ise şöyle özet geçebilirim.
- Yüreğimi kıpırdatmayan bir kişi ile deneyimim olsun diye çıkmanın doğru olmadığını düşünüyorum.
- Bir ilişkinin maddi ve manevi onlarca sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı da sevdiğim insanla yola çıkarken tek hayalimin huzurlu bir yuva kurmak olduğunun altına çizerim.(Salt olarak vakit geçirmek, gençliğimi yaşamak bana maalesef çok uzak) Özetle bunun için de maddi olarak hazır olmam gerekiyordu.
Yaklaşık 2,5 sene önce bir kız tanıdım. Yüzünü dahi görmeden yazdıklarından dolayı aşık olmuştum. Günlerce, aylarca fotoğrafını paylaşmasını bekledim. Bir gün İstanbul'a geleceğini söyledi. Ben bir şans olur mu diye yüz yüze buluşma teklifi ettim. Kabul etti. Ben onunla buluşmadan önce 1 günlük bir İstanbul planı yaptım. O gelmeden gideceğimiz mekanları tek tek yerinde tespit ettim. O güne özel kıyafetler, hazırlıklar vs... Ve buluştuk. Onu kaldığı adresten aldım. Önce Emirgan Korusu'nda kahvaltı, sonra Otağtepe'de kahve-sohbet keyfi... Her şey mükemmel. Konuştukça konuşuyoruz. İkindi vakti Üsküdar iskeleden ve karaköy'e geçiyoruz. Tünel'den sonrada İstiklal caddesindeyiz. Yemekler, tatlılar, sohbetler derken gece 11 oluyor. Normalde akrabasından akşam 7 için izin alan ve benimle maksimum 1 saat görüşmeye planlayan kız ile çok zor ayrılıyoruz. Ardından İstanbul'da kaldığı sürece 2 kez daha buluşuyoruz. O buluşmalar da en az ilki kadar keyifli geçiyor.
Ben kıza aşık olmuş, çok sevmiştim. Sonra yaşadığı şehre döndü. Uzak mesafe ilişkisi başladı. Bazen o geliyor, bazen ben gidiyordum. Ancak ilişkide problem yoktu. Onun okulu bitirmesi için bir kaç dersi vardı. Ben maddi manevi her anında yanında olmak için çabalıyordum. Ve bunları yaparken de zerre bir beklentiye girmiyordum. Bir gün , artık çalışmak istediğini söyledi. Tek bir işte çalışma hayali vardı. Ve bu iş için ben bağlantılarımı kullanarak bir ihtimal yardımcı olabilirdim. Yöneticilerime durumu açtım. Tek tek kapıları çaldım ve sonunda mülakat için bir gün aldım. Başvurdu. 1 ay sonra çağırdılar ve hayalini dahi zor kurduğu iş için kabul edildi. Bu süreç içerisinde ilk tartışmalar ufaktan yaşanmaya başladı ve çağrıldı günden (bundan benim haberim yoktu) bir gün önce buluştuk(Aniden çağırdı). Halbuki o beni o buluşmaya çağırırken ben onun için 25 farklı doğum günü hediyesi(onunla olamadığım her sene için bir hediye gibi düşünüp) hazırlamak için dükkan dükkan dolaşıyordum. Elimde bir kaç hediye ile yanına gittim ve ayrılmak istiyoruz dedi... Çok çok çok kötü oldum. Herkesin içinde hüngür hüngür ağladım. Çekti gitti. Ben öylece kaldım. Tek başıma bir evde kalıyordum. Kendimi eve atmam ile saatlerce ağladım. Gecenin bir vakti 12. kattan saatlerce baktım. Atlamak ile atlamamak arasında defalarca gidip, geldim.
Birkaç ay böyle geçti. Saçlarımı üçe vurdum. Evimdeki eşyaları yok parasına sattım ve geride her şeyi bırakmak için kendime söz verdim. Arkadaşların yanına çıktım. Bu süreç içerisinde de bir ay geçtikten sonra tekrar konuşmaya başladık. Dişleri ağrıyordu. Kendi cebimden tüm tedavisini karşıladım. Telefona ihtiyacı vardı, gittim iphone aldım. Bu tarz harcamaları ayrılmamızdan önce de yapıyordum. Ancak ayrılık sonra bir daha onu kaybetme adına kendimden daha fazla fedakarlık yapıyordum. Doğumgünlerimiz iki gün araylaydı. Benim doğumgünümde o bana hediyeleri verirken, ben sürpriz yapıp bir hediye verdim. (nikon d7000) Mutlu oldu. İşi için ihtiyacı olacağı, hem de harika bir dslr makinesi olmuştu. İki gün sonra doğum gününde de kendisini özel hissettin diye kolye, kıyafet gibi daha önceden alamadığım bazı şeyleri hediye etmiştim. Ancak bunlara rağmen garip bir mutsuzluk vardı...
Yaklaşık bir 6 ay zaman zaman iyi, zaman zaman da mutsuz bir şekilde bir ilişki yürüdü. Bunların sebepleri arasında benim biriken 17 bin tl borcum oldu. Ancak bu borcun en büyük sebebi, onu biraz daha mutlu edebilirim mi diye, elimden geleni değil de, elimden gelenin fazlasını yapmak yüzünden oldu. Cebime 2 lira giriyorsa, ben 4 lira harcama yapıyordum. Sadece doğum gününde 5 bin tl nin üzerinde harcama yapmışım. Biliyorum bunları okurken beni mallık, kerizlik, enayilik ile suçlayacaksınız... Ama ben de böyleyim işte...
Bu mart ayında bir mesaj attım. Benimle olmaktan mutsuz musun diye.. Cevap olarak evet minvalinde laflar edip, ayrıldık. Aradan 1 ay geçti ve bana mail olarak evleneceğim diye mail attı. Ben de Allah mutlu mesut etsin dedim. Sonra da bende bazı emanetleri olduğunu söyleyip, son bir kez görüşelim dedim. Tamam dedi. Bana hediye ettiği hediyelerin büyük kısmını ona teslim ettim ve arkama bakmadan gittim. Mayıs ayı gibi evine hırsız girdi. Neyse ki kendine bir zarar verilmemişti ve maddi olarak kaybı yoktu. Ben bir şekilde bunu öğrendim ve geçmiş olsun demek için aradım. Şaşırdı. O dönem tekrar konuşmalar başladı. Aynı evde birden fazla kişiyle kalınmadığını, muhitin in kötülüğünden bahsedip duruyordu. Özetle tek başına eve çıkma niyetindeydi ve ben de saf gibi yine koşturmaya başlamıştım. Kendisi evi buldu. Ben o borçlu halimle evinin depozitosunu ayarladım. Tam 1 günde evinde yaşayabilecek şekilde bütün eşya işlerini hallettim vs. Bu dönem içerisinde dönem dönem sadece iletişim halindeydik. Evlilik meselesinin yalan olduğunu anlamıştım. Ancak üstelemiyordum. Kendisi ara ara gündeme getiriyor, ben de üzerinde durmuyordum. Bu arada evin kirası konusunda da ona destek oluyordum. Yaklaşık bu mesele de 3 ay sürdü. Ve artık bu süreçte de soğumaya başladım. Artık kira konusunda benden bir beklentisi olmamasını dile getirdim. Zaten bunca zaman borçları kapatacağım diye uğraşmaktan aylardır maaşımın tamamını bankaya yatırmaktan bıkmıştım.
Bu olaylar yaşanır yaşanmaz, çok kısa sürede evlilik meselesi bu sefer ciddi bir biçimde gündeme geldi. Bir anda bunu istediler. Ben evleneceği kişiyi öğrendim. Aynı iş yerinden bir çocukmuş. Normalde diyelim x semtinden aşağısı olmaz diye talep eden kız gitmiş, bir anda hiç istemediği semtte bile yaşayabilecek kız gelmiş. Belki aklınıza gelir diye şu detayı da paylaşmak istiyorum. Çocuk zengin değil. Yahut daha iyi bir mevkide filan da hiç değil. Hatta ona bunu öğrendikten sonra bir soru sormuştum. Seni taşıyabilecek biri değil diye. O da bana evet deyip, umarım ikimizi de yanıltır diye cevap verdi...
Biliyorum çok uzattım. Bu meseleyi kısmen ailem ile birlikte 3-5 arkadaşım biliyor. Düne bu kadar detaylı olarak kimseye anlatmamıştım. Ancak bir arkadaşıma yine hepsini olmasa da bir kısmını anlattım ve çocuk beyninden vurulmuşa dönüp, bana bir sürü laf söyledi. Özellikle benim kıza verdiğim tüm hediyeleri tek tek istememi söyledi. Eğer vermeye yanaşmazsa, git eşi olacak kişiden bunu talep et filan dedi. tamam %100 malın, enayinin, kerizin önde gideniyim ama bunu yapabilecek bir yapım yok. bana çektirdiği onca acıdan sonra benim de böyle davranmam bana gereksiz geliyor. Ama bir yandan da onca borcu kapatmak için eşek gibi çalışmak ve başka bir adamın çıkıp, ellerinle büyüttüğün bir çiçeği alıp koparması, koklaması insanın zoruna gidiyor.
Kimle evlenirse evlensin. Zerre umrumda değil artık. Ancak benim bunca sıkıntımın bir karşılığı olmalı... Biz en başından evleneceğiz diye yola çıktık ve ben ne yaptıysam sevgilim değil de, hanımımmış gibi mücadele ettim. Ben ne yapayım aaa dostlar?
Birazdan anlatacaklarım %100 yaşanmış olup, sizlerin önerilerini bekliyorum. Şimdiden teşekkürler.
Şu an 28 yaşındayım. Üniversite okumak için gelmiştim ve tam 10 senedir İstanbul'dayım. Bu süre zarfının büyük çoğunluğu kendi ayaklarımın üzerine durmakla geçti. Yaklaşık 6-7 senedir süreli-süresiz işlerde de çalıştım. Bunun son 3 senesi sevdiğim iş, iyi bir maaş ve sosyal olanakları da güzel olabilecek şekilde gelişti.
Bahsetmiş olduğum işe başlayana kadar hiç kız arkadaşım olmadı. Bu meselenin ise benim açımdan çok fazla detayı vardı. Neden olmamasını ise şöyle özet geçebilirim.
- Yüreğimi kıpırdatmayan bir kişi ile deneyimim olsun diye çıkmanın doğru olmadığını düşünüyorum.
- Bir ilişkinin maddi ve manevi onlarca sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı da sevdiğim insanla yola çıkarken tek hayalimin huzurlu bir yuva kurmak olduğunun altına çizerim.(Salt olarak vakit geçirmek, gençliğimi yaşamak bana maalesef çok uzak) Özetle bunun için de maddi olarak hazır olmam gerekiyordu.
Yaklaşık 2,5 sene önce bir kız tanıdım. Yüzünü dahi görmeden yazdıklarından dolayı aşık olmuştum. Günlerce, aylarca fotoğrafını paylaşmasını bekledim. Bir gün İstanbul'a geleceğini söyledi. Ben bir şans olur mu diye yüz yüze buluşma teklifi ettim. Kabul etti. Ben onunla buluşmadan önce 1 günlük bir İstanbul planı yaptım. O gelmeden gideceğimiz mekanları tek tek yerinde tespit ettim. O güne özel kıyafetler, hazırlıklar vs... Ve buluştuk. Onu kaldığı adresten aldım. Önce Emirgan Korusu'nda kahvaltı, sonra Otağtepe'de kahve-sohbet keyfi... Her şey mükemmel. Konuştukça konuşuyoruz. İkindi vakti Üsküdar iskeleden ve karaköy'e geçiyoruz. Tünel'den sonrada İstiklal caddesindeyiz. Yemekler, tatlılar, sohbetler derken gece 11 oluyor. Normalde akrabasından akşam 7 için izin alan ve benimle maksimum 1 saat görüşmeye planlayan kız ile çok zor ayrılıyoruz. Ardından İstanbul'da kaldığı sürece 2 kez daha buluşuyoruz. O buluşmalar da en az ilki kadar keyifli geçiyor.
Ben kıza aşık olmuş, çok sevmiştim. Sonra yaşadığı şehre döndü. Uzak mesafe ilişkisi başladı. Bazen o geliyor, bazen ben gidiyordum. Ancak ilişkide problem yoktu. Onun okulu bitirmesi için bir kaç dersi vardı. Ben maddi manevi her anında yanında olmak için çabalıyordum. Ve bunları yaparken de zerre bir beklentiye girmiyordum. Bir gün , artık çalışmak istediğini söyledi. Tek bir işte çalışma hayali vardı. Ve bu iş için ben bağlantılarımı kullanarak bir ihtimal yardımcı olabilirdim. Yöneticilerime durumu açtım. Tek tek kapıları çaldım ve sonunda mülakat için bir gün aldım. Başvurdu. 1 ay sonra çağırdılar ve hayalini dahi zor kurduğu iş için kabul edildi. Bu süreç içerisinde ilk tartışmalar ufaktan yaşanmaya başladı ve çağrıldı günden (bundan benim haberim yoktu) bir gün önce buluştuk(Aniden çağırdı). Halbuki o beni o buluşmaya çağırırken ben onun için 25 farklı doğum günü hediyesi(onunla olamadığım her sene için bir hediye gibi düşünüp) hazırlamak için dükkan dükkan dolaşıyordum. Elimde bir kaç hediye ile yanına gittim ve ayrılmak istiyoruz dedi... Çok çok çok kötü oldum. Herkesin içinde hüngür hüngür ağladım. Çekti gitti. Ben öylece kaldım. Tek başıma bir evde kalıyordum. Kendimi eve atmam ile saatlerce ağladım. Gecenin bir vakti 12. kattan saatlerce baktım. Atlamak ile atlamamak arasında defalarca gidip, geldim.
Birkaç ay böyle geçti. Saçlarımı üçe vurdum. Evimdeki eşyaları yok parasına sattım ve geride her şeyi bırakmak için kendime söz verdim. Arkadaşların yanına çıktım. Bu süreç içerisinde de bir ay geçtikten sonra tekrar konuşmaya başladık. Dişleri ağrıyordu. Kendi cebimden tüm tedavisini karşıladım. Telefona ihtiyacı vardı, gittim iphone aldım. Bu tarz harcamaları ayrılmamızdan önce de yapıyordum. Ancak ayrılık sonra bir daha onu kaybetme adına kendimden daha fazla fedakarlık yapıyordum. Doğumgünlerimiz iki gün araylaydı. Benim doğumgünümde o bana hediyeleri verirken, ben sürpriz yapıp bir hediye verdim. (nikon d7000) Mutlu oldu. İşi için ihtiyacı olacağı, hem de harika bir dslr makinesi olmuştu. İki gün sonra doğum gününde de kendisini özel hissettin diye kolye, kıyafet gibi daha önceden alamadığım bazı şeyleri hediye etmiştim. Ancak bunlara rağmen garip bir mutsuzluk vardı...
Yaklaşık bir 6 ay zaman zaman iyi, zaman zaman da mutsuz bir şekilde bir ilişki yürüdü. Bunların sebepleri arasında benim biriken 17 bin tl borcum oldu. Ancak bu borcun en büyük sebebi, onu biraz daha mutlu edebilirim mi diye, elimden geleni değil de, elimden gelenin fazlasını yapmak yüzünden oldu. Cebime 2 lira giriyorsa, ben 4 lira harcama yapıyordum. Sadece doğum gününde 5 bin tl nin üzerinde harcama yapmışım. Biliyorum bunları okurken beni mallık, kerizlik, enayilik ile suçlayacaksınız... Ama ben de böyleyim işte...
Bu mart ayında bir mesaj attım. Benimle olmaktan mutsuz musun diye.. Cevap olarak evet minvalinde laflar edip, ayrıldık. Aradan 1 ay geçti ve bana mail olarak evleneceğim diye mail attı. Ben de Allah mutlu mesut etsin dedim. Sonra da bende bazı emanetleri olduğunu söyleyip, son bir kez görüşelim dedim. Tamam dedi. Bana hediye ettiği hediyelerin büyük kısmını ona teslim ettim ve arkama bakmadan gittim. Mayıs ayı gibi evine hırsız girdi. Neyse ki kendine bir zarar verilmemişti ve maddi olarak kaybı yoktu. Ben bir şekilde bunu öğrendim ve geçmiş olsun demek için aradım. Şaşırdı. O dönem tekrar konuşmalar başladı. Aynı evde birden fazla kişiyle kalınmadığını, muhitin in kötülüğünden bahsedip duruyordu. Özetle tek başına eve çıkma niyetindeydi ve ben de saf gibi yine koşturmaya başlamıştım. Kendisi evi buldu. Ben o borçlu halimle evinin depozitosunu ayarladım. Tam 1 günde evinde yaşayabilecek şekilde bütün eşya işlerini hallettim vs. Bu dönem içerisinde dönem dönem sadece iletişim halindeydik. Evlilik meselesinin yalan olduğunu anlamıştım. Ancak üstelemiyordum. Kendisi ara ara gündeme getiriyor, ben de üzerinde durmuyordum. Bu arada evin kirası konusunda da ona destek oluyordum. Yaklaşık bu mesele de 3 ay sürdü. Ve artık bu süreçte de soğumaya başladım. Artık kira konusunda benden bir beklentisi olmamasını dile getirdim. Zaten bunca zaman borçları kapatacağım diye uğraşmaktan aylardır maaşımın tamamını bankaya yatırmaktan bıkmıştım.
Bu olaylar yaşanır yaşanmaz, çok kısa sürede evlilik meselesi bu sefer ciddi bir biçimde gündeme geldi. Bir anda bunu istediler. Ben evleneceği kişiyi öğrendim. Aynı iş yerinden bir çocukmuş. Normalde diyelim x semtinden aşağısı olmaz diye talep eden kız gitmiş, bir anda hiç istemediği semtte bile yaşayabilecek kız gelmiş. Belki aklınıza gelir diye şu detayı da paylaşmak istiyorum. Çocuk zengin değil. Yahut daha iyi bir mevkide filan da hiç değil. Hatta ona bunu öğrendikten sonra bir soru sormuştum. Seni taşıyabilecek biri değil diye. O da bana evet deyip, umarım ikimizi de yanıltır diye cevap verdi...
Biliyorum çok uzattım. Bu meseleyi kısmen ailem ile birlikte 3-5 arkadaşım biliyor. Düne bu kadar detaylı olarak kimseye anlatmamıştım. Ancak bir arkadaşıma yine hepsini olmasa da bir kısmını anlattım ve çocuk beyninden vurulmuşa dönüp, bana bir sürü laf söyledi. Özellikle benim kıza verdiğim tüm hediyeleri tek tek istememi söyledi. Eğer vermeye yanaşmazsa, git eşi olacak kişiden bunu talep et filan dedi. tamam %100 malın, enayinin, kerizin önde gideniyim ama bunu yapabilecek bir yapım yok. bana çektirdiği onca acıdan sonra benim de böyle davranmam bana gereksiz geliyor. Ama bir yandan da onca borcu kapatmak için eşek gibi çalışmak ve başka bir adamın çıkıp, ellerinle büyüttüğün bir çiçeği alıp koparması, koklaması insanın zoruna gidiyor.
Kimle evlenirse evlensin. Zerre umrumda değil artık. Ancak benim bunca sıkıntımın bir karşılığı olmalı... Biz en başından evleneceğiz diye yola çıktık ve ben ne yaptıysam sevgilim değil de, hanımımmış gibi mücadele ettim. Ben ne yapayım aaa dostlar?
Romeo&Julietler,
nasıl tanıştınız? Var mı ilginç tanışma hikayesi olan?
nasıl tanıştınız? Var mı ilginç tanışma hikayesi olan?
beni birisi sevince mesela istemessem, üzülüyorum korkuyorum, ben birini seversem oda istemezmiş gibi geliyor, karma inancı sonuçta :(
yani biri beni seviyoken, ona yüz vermeyip kendi hoşlandığımın peşinde koşsam, ayarlama ihtimalim olur mu yoksa dünya kuralları izin vermez mi?
yapan oldu mu daha önce?
yani biri beni seviyoken, ona yüz vermeyip kendi hoşlandığımın peşinde koşsam, ayarlama ihtimalim olur mu yoksa dünya kuralları izin vermez mi?
yapan oldu mu daha önce?
(Gönül işleri/medikal/soru arasında kaldım) Erkekler apış aralarını tıraş etmeli mi sizce? Ben genelde makasla olabildiğince kısa olacak şekilde kesiyorum ama geçen sevişeceğimde muhabbeti geçti, "Deli misin, tıraş et, kız iğrenmesin" dedi arkadaşım. Siz nasıl yapıyorsunuz erkekler? Ya da siz kızlar, nasıl tercih edersiniz?
Kadınların, yakın arkadaşı olarak gördükleri erkeklerden, daha sonraki zamanlarda cinsel anlamda da hoşlanmaya başladıkları vaki midir?
Bu, ne tür koşullarda mümkün olabilir?
Arkadaşlık süresi anlamında, zaman, bahsedilmeye değer bir parametre midir?
Bunda şöyle bir şey etkili olabilir mi, örneğin: erkek, kadınla arkadaş olduğunda şişman ve kendine bakmayan biriyken daha sonra fiziksel bir dönüşüm geçirerek kilo veriyor, vücudunu sporla şekle sokuyor ve daha özenli giyiniyor, daha özgüvenli davranıyor.
Yoksa, arkadaş olduğu erkekle *her türlü* muhabbeti yapan bir kadın, ona daha sonra hiçbir koşulda seksüel çekim duymaz mı? Duysa da kendini frenler mi?
Kadınların, erkeklere göre arkadaş-sevgili ayrımını daha keskin yapabildiğini biliyorum. Ama onların da ne kadar keskin yapabildiklerinden emin değilim.
Bu, ne tür koşullarda mümkün olabilir?
Arkadaşlık süresi anlamında, zaman, bahsedilmeye değer bir parametre midir?
Bunda şöyle bir şey etkili olabilir mi, örneğin: erkek, kadınla arkadaş olduğunda şişman ve kendine bakmayan biriyken daha sonra fiziksel bir dönüşüm geçirerek kilo veriyor, vücudunu sporla şekle sokuyor ve daha özenli giyiniyor, daha özgüvenli davranıyor.
Yoksa, arkadaş olduğu erkekle *her türlü* muhabbeti yapan bir kadın, ona daha sonra hiçbir koşulda seksüel çekim duymaz mı? Duysa da kendini frenler mi?
Kadınların, erkeklere göre arkadaş-sevgili ayrımını daha keskin yapabildiğini biliyorum. Ama onların da ne kadar keskin yapabildiklerinden emin değilim.
Sevdiğiniz erkek/hatun size 'abi,hacı,bro,kanka' dersee?
ne yapmak, nasıl davranmak gerekir.
bir arkadaş var (bkz: bir arkadaşım) böyle şıkır şıkır giyinmiş, yüksek topuklu ayakkabılar vs. süslü püslü hatunlara bayılıyor. bu tarz hatunlarla şu ana kadar uzaktan birbirlerine bakınmakla yetinmişler.
lan olm diyorum yarın öbürgün evlensen makyaj malzemesine para yetiştiremezsin diyorum, şu an evlensem aylık 1000tl süsüne, makyajına para verebilirim abi diyor. mal tabi bu arkadaş bence ama işte, atsan atılmaz satsan satılmaz eski bir arkadaş.
evet hanımlar/beyler; yol gösterin. bu tarz hatunların genel psikolojisi hakkında bilgi sahibi olan var mı? terslerler mi? rencide mi ederler? yoksa kibarca reddederler mi? bu süsün pozun amacı sadece uzaktan beğenilmek midir? yani birisine merhaba vs. desek "üff snn be slk!" şeklinde ters bir cevap alma ihtimali tahminen ne kadardır?
bir arkadaş var (bkz: bir arkadaşım) böyle şıkır şıkır giyinmiş, yüksek topuklu ayakkabılar vs. süslü püslü hatunlara bayılıyor. bu tarz hatunlarla şu ana kadar uzaktan birbirlerine bakınmakla yetinmişler.
lan olm diyorum yarın öbürgün evlensen makyaj malzemesine para yetiştiremezsin diyorum, şu an evlensem aylık 1000tl süsüne, makyajına para verebilirim abi diyor. mal tabi bu arkadaş bence ama işte, atsan atılmaz satsan satılmaz eski bir arkadaş.
evet hanımlar/beyler; yol gösterin. bu tarz hatunların genel psikolojisi hakkında bilgi sahibi olan var mı? terslerler mi? rencide mi ederler? yoksa kibarca reddederler mi? bu süsün pozun amacı sadece uzaktan beğenilmek midir? yani birisine merhaba vs. desek "üff snn be slk!" şeklinde ters bir cevap alma ihtimali tahminen ne kadardır?
gönül işleri başlığına yazmak biraz saçma oldu sanırım ama bildiğin hemcins, anlaşabileceğim bir arkadaş arıyorum.son arkadaşımı beş ay önce edindim. yaz okulu bitti artık görüşmüyoruz. normalde eğlenceli biriyimdir, son üç yıldır bir içine kapanıklık halidir gidiyor.
şu an takip ettiğim diziler, animeler, tbbt, işler güçler, naruto shipuuden. onlarca anime ve dizi izledim. film kültürüm az da olsa vardır, ama nedense en çok izlediğim film kralın dönüşü ve scott pilgrim vs the world.
seri ve 60 öncesi basılmış kitaplara özel ilgim vardır, çok çok olmasa da çok kitap okurum.
trenler esas ilgi alanımdır.
şu an takip ettiğim diziler, animeler, tbbt, işler güçler, naruto shipuuden. onlarca anime ve dizi izledim. film kültürüm az da olsa vardır, ama nedense en çok izlediğim film kralın dönüşü ve scott pilgrim vs the world.
seri ve 60 öncesi basılmış kitaplara özel ilgim vardır, çok çok olmasa da çok kitap okurum.
trenler esas ilgi alanımdır.
gençler erkek tarafıyım. eski sevgilimle ortak bir arkadaşımızla - ama öyle ortak ki tam ortada - karşılaştım geçen. kızın konusu açıldı. eski kız arkadaşım arkadaşlarıyla arasıra benim hakkımda konuşuyormuş. ben kızın duygularında yokmuşum ama düşüncelerinde varmışım. kız kimseyi istemiyormuş depresyondaymış. ama bir yandan da ilişkimiz bittiği için pişmanlık duyuyormuş.
açıkcası abi bir bok anlamadım. pişmanlık var ama kimseyi istemiyor, aklında varım ama kalbinde yokum. bu ne aq ??
not : bunları arkadaşıma söyleyen kız arkadaşım değil. kız arkadaşımın arkadaşları aktarmış.
açıkcası abi bir bok anlamadım. pişmanlık var ama kimseyi istemiyor, aklında varım ama kalbinde yokum. bu ne aq ??
not : bunları arkadaşıma söyleyen kız arkadaşım değil. kız arkadaşımın arkadaşları aktarmış.
çalıştığım binada 30-40 tane şirket var, alt kattaki şirketteki hatunlardan biriyle bakışıyoruz gibi bir şey, ya da bana öyle geliyor. Ya ben ona çok bakıyorum onun bana her bakışında göz göze geliyoruz ya da ben baktığım için dikkatini çekiyorum onun.
Geçenlerde onun şirketinden beni aradılar size iş teklif ediyoruz ilgileniyor musunuz diye, bende ilgilenmiyorum dedim. bu hatun kişi acaba IKda çalışıp kariyer.net'ten bana ulaşmış olabilir mi ? bu sayede benle tanışmayı mı düşünüyor yoksa tüm bunlar tesadüf mü ? kafamda mı kurguluyorum :/
bu bakışma 5-6 aydır devam ediyor,
seviyorsan git konuş diyenlere öncelikle şunu belirteyim, sevmiyorum. gidip konuşsam şimdiye konuşurdum.
ps: kahverenkli saçlı hatun kişi, okuyorsan bunu, iş çıkışında bekle beni
Geçenlerde onun şirketinden beni aradılar size iş teklif ediyoruz ilgileniyor musunuz diye, bende ilgilenmiyorum dedim. bu hatun kişi acaba IKda çalışıp kariyer.net'ten bana ulaşmış olabilir mi ? bu sayede benle tanışmayı mı düşünüyor yoksa tüm bunlar tesadüf mü ? kafamda mı kurguluyorum :/
bu bakışma 5-6 aydır devam ediyor,
seviyorsan git konuş diyenlere öncelikle şunu belirteyim, sevmiyorum. gidip konuşsam şimdiye konuşurdum.
ps: kahverenkli saçlı hatun kişi, okuyorsan bunu, iş çıkışında bekle beni
Evet İstanbul. Bu zamana kadar herkes seni karşısına aldı, sen mi büyüksün ben mi büyüğüm diye sordu, yeri geldi sana ana bacı küfür ettiler. Ama İstanbul, inan ben seni seviyorum. Sevgim sana çok büyük ve aynı zamanda senden korkuyorum.
Umuyorum ki iyi anlaşacağız İstanbul, emin ol seveceksin beni. Tek temennim bana zorluk çıkarmaman.
Tanıdıkça sende seveceksin beni, eminim.
Sevgilerimle
Umuyorum ki iyi anlaşacağız İstanbul, emin ol seveceksin beni. Tek temennim bana zorluk çıkarmaman.
Tanıdıkça sende seveceksin beni, eminim.
Sevgilerimle
Bir tutam saçını istedim. Hani bir tutam keserler, verirler saklarsınız ya. Onun için. Çok seviyorum saçlarını, bayılıyorum hatta. Neyse. 10 ay önce istedim. Arada iki kere bahsini tekrar açtım. "Vereceğim" dedi her seferinde. İşte fırsat olmamış, kesip bok etmek istemiyormuş vs.
Bugğn kuaföre gidip kestirdi baya bir. Ben de herhalde kestireceği için alır bir tutam, verir bana diyordum. Fırsat olmamış, kuaför bir anda çat çat kesmiş. (Yemedim yani, salak değilim.)
Niye vermiyor sizce? Değer vermemekle mi alakalı? Umursamamakla mı? Nedir yani?
Bugğn kuaföre gidip kestirdi baya bir. Ben de herhalde kestireceği için alır bir tutam, verir bana diyordum. Fırsat olmamış, kuaför bir anda çat çat kesmiş. (Yemedim yani, salak değilim.)
Niye vermiyor sizce? Değer vermemekle mi alakalı? Umursamamakla mı? Nedir yani?
Selamın Aleyküm Romalılar,
Neredeyse 27 yaşına geldim, kazık kadar herif oldum, duyuruya böyle bir soru soracağım aklıma hiç gelmezdi anasını satayım. Neyse, fazla uzatmayacağım.
Şimdi bir kız var kendisi benim liseden sınıf arkadaşım. Lisedeyken hiçbir duygusal faaliyette bulunmadık. Açıkçası ben de ondan hoşlanmıyordum, sanırım o da benden hoşlanmıyordu. Ama birbirimizi beğenirdik, bunu birbirimize arkadaşça belirtirdik, muhabbet ederdik falan ama ikimizin de başka ilişkileri vardı.
Lise bittikten sonra çok çok nadir görüştük, hatta 2 sene falan görüşmediğimiz de oldu. Nedense koptuk. Yani bu 8 senelik süreçte hiç görüşmedik diyebilecek kadar az görüştük.
Yıl oldu 2012 ve ben bu kızı 1 ay önce her sabah bindiğim Kadıköy-Beşiktaş vapurunda gördüm. Ama tam da ihtimal veremedim onun olduğuna ve bende numarası da olmadığı için ne aradım ne sordum.
Cuma akşam whatsappten bir mesaj geldi ve bu kızdı. Özetle, "seni vapurda görmüş olabilir miyim acaba ya, naber?" falan diyordu. Neyse sonra seviyeli bir şekilde mesajlaştık ve pazartesi sabah vapura beraber binelim dedik ve bindik de. Vapurdaki muhabbet süperdi, güldük eğlendik falan. Elime baktı ve "yüzük yok, sen de mi evlenmedin" dedi ve ben de "yok evlenmedim" dedim. Sonra "ee ilişkin var mı" falan filan muhabbetleri oldu, ikimizin de halihazırda mevcut bir ilişkisi olmadığı anlaşıldı ve vapurdan indik.
Şimdi açıkçası ben bu kızdan hoşlanıyorum abi. Yani eğer evlenmek gibi bir bok yiyeceksem ve bunun zamanı yavaş yavaş geliyorsa, bu kızla olur hacı. Meslekler aynı, birbirimizi senelerdir biliyoruz, aileler, sosyal statüler, kafalar, görünüşler, eğitimler hepsi birbirine denk yani. Kız güzel, sempatik.
Şimdi sorum şu; ben ne yapayım? Mesaj mı atayım, arayayım mı, dışarı mı çıkalım diyeyim. Her zaman bu konularda herkese tavsiye verdim, şimdi basiretim bağlandı resmen. Hiçbirşey düşünemiyor, hiçbirşey yapamıyorum. Beynim kilitlendi resmen.
Ne kadar uzun yazmışım. Öperim herkesi.
Neredeyse 27 yaşına geldim, kazık kadar herif oldum, duyuruya böyle bir soru soracağım aklıma hiç gelmezdi anasını satayım. Neyse, fazla uzatmayacağım.
Şimdi bir kız var kendisi benim liseden sınıf arkadaşım. Lisedeyken hiçbir duygusal faaliyette bulunmadık. Açıkçası ben de ondan hoşlanmıyordum, sanırım o da benden hoşlanmıyordu. Ama birbirimizi beğenirdik, bunu birbirimize arkadaşça belirtirdik, muhabbet ederdik falan ama ikimizin de başka ilişkileri vardı.
Lise bittikten sonra çok çok nadir görüştük, hatta 2 sene falan görüşmediğimiz de oldu. Nedense koptuk. Yani bu 8 senelik süreçte hiç görüşmedik diyebilecek kadar az görüştük.
Yıl oldu 2012 ve ben bu kızı 1 ay önce her sabah bindiğim Kadıköy-Beşiktaş vapurunda gördüm. Ama tam da ihtimal veremedim onun olduğuna ve bende numarası da olmadığı için ne aradım ne sordum.
Cuma akşam whatsappten bir mesaj geldi ve bu kızdı. Özetle, "seni vapurda görmüş olabilir miyim acaba ya, naber?" falan diyordu. Neyse sonra seviyeli bir şekilde mesajlaştık ve pazartesi sabah vapura beraber binelim dedik ve bindik de. Vapurdaki muhabbet süperdi, güldük eğlendik falan. Elime baktı ve "yüzük yok, sen de mi evlenmedin" dedi ve ben de "yok evlenmedim" dedim. Sonra "ee ilişkin var mı" falan filan muhabbetleri oldu, ikimizin de halihazırda mevcut bir ilişkisi olmadığı anlaşıldı ve vapurdan indik.
Şimdi açıkçası ben bu kızdan hoşlanıyorum abi. Yani eğer evlenmek gibi bir bok yiyeceksem ve bunun zamanı yavaş yavaş geliyorsa, bu kızla olur hacı. Meslekler aynı, birbirimizi senelerdir biliyoruz, aileler, sosyal statüler, kafalar, görünüşler, eğitimler hepsi birbirine denk yani. Kız güzel, sempatik.
Şimdi sorum şu; ben ne yapayım? Mesaj mı atayım, arayayım mı, dışarı mı çıkalım diyeyim. Her zaman bu konularda herkese tavsiye verdim, şimdi basiretim bağlandı resmen. Hiçbirşey düşünemiyor, hiçbirşey yapamıyorum. Beynim kilitlendi resmen.
Ne kadar uzun yazmışım. Öperim herkesi.
Şimdi sevgili kolombiyalılar,
Merak etmeyin herhangi bir aşk börtü böcek meselem yok. Sadece merak ettiğim ve öneride bulunmak istediğim bir kaç hususu dile getirmek istiyorum. (husus, dile getirmek deyince milletvekili ağzı oldu ama neyse)
Sevgili abilerim/ablalarım, evet hayatın içerisinde gönül ilişkileriniz karmaşık hale gelebiliyor, bazen de sırf içinizden atmak için bazı şeyleri yazabiliyorsunuz. Bunları hepimiz saygıyla karşılıyoruz. Fakat bazı sıkıntılarımız var.
Şimdi bazen hepimiz denk geliyoruz. Böyle acayip acayip ilişki yumaklarına giriyorsunuz. Biz de elimizde çekirdekle heyecanlı heyecanlı okuyoruz. Hayır nasıl denk getiriyorsunuz nasıl böyle acayip kallavi durumları yaşayabiliyorsunuz bazen inanamıyorum. Ardından size gelen cevapları da merakla bekliyorsunuz. Fakat burada bir gönül ilişkinizle ilgili herkes sizi tek taraflı olarak dinliyor.
- Ya bırak malmış o adam yol ver gitsin
-Hemen ayrıl
-Savcılığa git şikayette bulun
ya da
-Sittir et panpa kezbanmış kız
türünden yorumlar yapılabiliyor.
Lütfen bu yorumların hiç birini ciddiye alıp hayatınızla uygulamayın!
Çünkü, ne yaşadığınızı, neler hissettiğinizi, anlattıklarınızın ne kadar objektif olduğunu bilmiyoruz. Buradaki en büyük sıkıntı da o zaten. Belki gerçekten de problem sizde ama öyle bir anlatıyorsunuz ki biz Allah belasını versin o kızın diyebiliyoruz.
O sebeple lütfen yaşadığınız ilişki yumaklarında çareyi burada aramayın. Buradaki insanlar da sizin gibi evinde elinde kahvesi, bi yandan playstation oynayan bir yandan laptop önünde bunları okuyan tipler. Hiç birimiz (bakın kendimi de dahil ediyorum) ilişki uzmanı/ psikolog filan değiliz.
O sebeple burayı referans alıp gaza gelip kıza tekmeyi koymayın! Manyak mısınız? :)
Merak etmeyin herhangi bir aşk börtü böcek meselem yok. Sadece merak ettiğim ve öneride bulunmak istediğim bir kaç hususu dile getirmek istiyorum. (husus, dile getirmek deyince milletvekili ağzı oldu ama neyse)
Sevgili abilerim/ablalarım, evet hayatın içerisinde gönül ilişkileriniz karmaşık hale gelebiliyor, bazen de sırf içinizden atmak için bazı şeyleri yazabiliyorsunuz. Bunları hepimiz saygıyla karşılıyoruz. Fakat bazı sıkıntılarımız var.
Şimdi bazen hepimiz denk geliyoruz. Böyle acayip acayip ilişki yumaklarına giriyorsunuz. Biz de elimizde çekirdekle heyecanlı heyecanlı okuyoruz. Hayır nasıl denk getiriyorsunuz nasıl böyle acayip kallavi durumları yaşayabiliyorsunuz bazen inanamıyorum. Ardından size gelen cevapları da merakla bekliyorsunuz. Fakat burada bir gönül ilişkinizle ilgili herkes sizi tek taraflı olarak dinliyor.
- Ya bırak malmış o adam yol ver gitsin
-Hemen ayrıl
-Savcılığa git şikayette bulun
ya da
-Sittir et panpa kezbanmış kız
türünden yorumlar yapılabiliyor.
Lütfen bu yorumların hiç birini ciddiye alıp hayatınızla uygulamayın!
Çünkü, ne yaşadığınızı, neler hissettiğinizi, anlattıklarınızın ne kadar objektif olduğunu bilmiyoruz. Buradaki en büyük sıkıntı da o zaten. Belki gerçekten de problem sizde ama öyle bir anlatıyorsunuz ki biz Allah belasını versin o kızın diyebiliyoruz.
O sebeple lütfen yaşadığınız ilişki yumaklarında çareyi burada aramayın. Buradaki insanlar da sizin gibi evinde elinde kahvesi, bi yandan playstation oynayan bir yandan laptop önünde bunları okuyan tipler. Hiç birimiz (bakın kendimi de dahil ediyorum) ilişki uzmanı/ psikolog filan değiliz.
O sebeple burayı referans alıp gaza gelip kıza tekmeyi koymayın! Manyak mısınız? :)
Erkeklere soruyorum; bir kızın makyaj yapması, oje sürmesi sizin gözünüzde ona artı ya da eksi puan kazandırır mı, böyle şeyleri ne kadar önemsersiniz?
Bi iliski yasadim 6aysurdu tartismalar, ters davranmalar ,beni onemsedigi hissini onda hic bilmedigim icin beni sevmedigini dusunuyorum dedim bi kriz aninda..ilk gun hayir kendime gore seviyorum dedi .konusuruz yarin dedi o yarin oldugunda dusundum hislerim eksik evet dedi.. Bunca zamandir kandirildigimi dusunuyorum ve bi turlu uzulmemeyi kesemiyorum.. Ona olan sevgim ve o gunden bu yana (5gun) gormemem bende muthis mutsuzluk yasatiyor. Gonlum oyle yorgun kii..bu kandirilma duygusundan nasil siyrilicam ve gunluk hayatima bi sekilde devam edicem ??
Başlığa aldanıp derbeder sanmayın beni.. Veya aradığınız karanlığı burda bulma ümidiyle girdiyseniz hiç yeltenmeyin.
Bu yıl Eskişehir'e okumaya gelen bir insancığım. Bir hafta kadar önce kendi hatalarımdan ötürü bir insanla tanıştım. -aman hataları da büyük şeyler sanmayın, bilet tarihinin yanlışlığı sadece.- O öyle büyüledi ki beni... Fakat ona ulaşma imkanım çok sınırlı. Bana yardım eden bir arkadaşım o gün onunla tanışmama vesile oldu. Aparta tıkıldım kaldım öylece düşünüyorum onu.. Ne yapmalıyım bilmiyorum. Evet bir şeyleri yakın hissettim o gün onunla konuşurken ama.... Bilmiyorum bana yardım edin..
Bu yıl Eskişehir'e okumaya gelen bir insancığım. Bir hafta kadar önce kendi hatalarımdan ötürü bir insanla tanıştım. -aman hataları da büyük şeyler sanmayın, bilet tarihinin yanlışlığı sadece.- O öyle büyüledi ki beni... Fakat ona ulaşma imkanım çok sınırlı. Bana yardım eden bir arkadaşım o gün onunla tanışmama vesile oldu. Aparta tıkıldım kaldım öylece düşünüyorum onu.. Ne yapmalıyım bilmiyorum. Evet bir şeyleri yakın hissettim o gün onunla konuşurken ama.... Bilmiyorum bana yardım edin..
mersine bi iş için gittim. geri dönerken trene bindim ve boş bi yere oturdum. oturduğum yerde priz yoktu. çantamı bırakıp priz olan bi yer aramaya koyuldum.
nitekim son kısımda boş bi yer vardı. kız tek başına oturuyodu. baktım gülümsedi bana. boş mu demeden boş dedi. priz var mı peki dedim evet var dedi. tamam çantamı alıp geliyorum dedim.
sonra oturdum açtım laptopu. adanaya mı gidiceksin dedi evet dedim. o zaman sen cam kenarına otur dedi. bende iyi olur dedim ve oturdum. taktım fişi filan açtım laptopu.
kız böyle davranınca bende hayatımda ilk defa bir kızla direk konuşayım dedim. yakışıklıyım. ama dil yok. kız karşıdan sabaha kadar kessin. gidipte konuşamam. bugün konuştum.
kendi kendime ne olacak lan dedim ve başladım konuşmaya 3-5 soru sordum. kız her defasında gülümseyerek cevap verdi.
daha da ileri gidiyim dedim. bu konuşmanın devamı gelsin filan. facebook açtım dedim ki facebook kullanıyo musun? evet dedi. ekliyim dedim. adını soyadını söyledi. bulmak biraz zor oldu.
sonra o, sen ver ben ekleirm dedi ve verdim maili.
aradan 4-5 saat geçti ama eklememiş :)
ekler o sorun değil. ben sadece bugün böyle bi ilk gerçekleştirdim ya sizinle paylaşmak istedim.
soru sormam gerekiyo sanırım :) kız beni ekler mi? :D
edit: ekledi:)
nitekim son kısımda boş bi yer vardı. kız tek başına oturuyodu. baktım gülümsedi bana. boş mu demeden boş dedi. priz var mı peki dedim evet var dedi. tamam çantamı alıp geliyorum dedim.
sonra oturdum açtım laptopu. adanaya mı gidiceksin dedi evet dedim. o zaman sen cam kenarına otur dedi. bende iyi olur dedim ve oturdum. taktım fişi filan açtım laptopu.
kız böyle davranınca bende hayatımda ilk defa bir kızla direk konuşayım dedim. yakışıklıyım. ama dil yok. kız karşıdan sabaha kadar kessin. gidipte konuşamam. bugün konuştum.
kendi kendime ne olacak lan dedim ve başladım konuşmaya 3-5 soru sordum. kız her defasında gülümseyerek cevap verdi.
daha da ileri gidiyim dedim. bu konuşmanın devamı gelsin filan. facebook açtım dedim ki facebook kullanıyo musun? evet dedi. ekliyim dedim. adını soyadını söyledi. bulmak biraz zor oldu.
sonra o, sen ver ben ekleirm dedi ve verdim maili.
aradan 4-5 saat geçti ama eklememiş :)
ekler o sorun değil. ben sadece bugün böyle bi ilk gerçekleştirdim ya sizinle paylaşmak istedim.
soru sormam gerekiyo sanırım :) kız beni ekler mi? :D
edit: ekledi:)
Ey ahali,
Aslında tam gönül işi değil. Şöyle bir yazayım derdimi, cevabı olan yorumu olan olursa ne güzel. Uzun olacak yazı baştan söyleyeyim.
Benim şöyle bir problemim var. Çoğu zaman kendimi çok yalnız hissediyorum. Bir meşgalem varken, yoğunken zaman geçiyor da, boş bir anımda hafiften de hüzünlüysem çok kötü oluyorum.
uzun süredir, birisinin en yakın arkadaşı değilim. temel problem bu. çok sevdiğim bir sevgilim var. onun yanında olduğum zamanlar hariç, hep çok yalnız hissediyorum.
eskişehir'i bırakıp ankara'ya üniversite okumaya gittiğimde yalnız hissettim çok. sonra bir ortam oluştu, ortamda keyif aldım. ama kimsenin en yakın arkadaşı olamadım. şimdi mesela o ortamı da çok özlüyorum. halbuki o zamanlar çok farkında değilmişim o ortamı çok seviyormuşum.
onun dışında bölüm arkadaşlarım, dostlarım var. kader ortaklarım oldular bir süre. yine hiç birisinin en yakın arkadaşı olamadım. belki birisi hariç. o da ev arkadaşımdı zaten. yine de öyle adlandırmadık birbirimizi. şimdi ben başka bir şehirdeyim ve onu da çok özlüyorum.
istanbul'a geldim. nasıl olsa en yakın arkadaşı olamadım kimsenin, bari sevgilimin yanında olayım diye. şimdi aynı şehirdeyiz sevgilimle(4 yıl ayrı şehirlerdeydik). ama hiç dostum yok burada da. aynı ortamda bulunduğum birileri de yok hani. işten çıkıp eve geliyorum, birileriyle bişeyler yapamıyorum zira sadece iş arkadaşlarım var etrafımda.
ankara'dan, eskişehir'den dostlarım gelirse buraya çok mutlu oluyorum mesela.
nedir benim sorunum ne yapmalıyım? sık sık oyalanacak başka bir şey bulup öyle öteliyorum bu düşüncelerimi. ama bazen denk geliyor, çok pis koyuyor böyle.
ne öneriyorsunuz bu kardeşinize?
Aslında tam gönül işi değil. Şöyle bir yazayım derdimi, cevabı olan yorumu olan olursa ne güzel. Uzun olacak yazı baştan söyleyeyim.
Benim şöyle bir problemim var. Çoğu zaman kendimi çok yalnız hissediyorum. Bir meşgalem varken, yoğunken zaman geçiyor da, boş bir anımda hafiften de hüzünlüysem çok kötü oluyorum.
uzun süredir, birisinin en yakın arkadaşı değilim. temel problem bu. çok sevdiğim bir sevgilim var. onun yanında olduğum zamanlar hariç, hep çok yalnız hissediyorum.
eskişehir'i bırakıp ankara'ya üniversite okumaya gittiğimde yalnız hissettim çok. sonra bir ortam oluştu, ortamda keyif aldım. ama kimsenin en yakın arkadaşı olamadım. şimdi mesela o ortamı da çok özlüyorum. halbuki o zamanlar çok farkında değilmişim o ortamı çok seviyormuşum.
onun dışında bölüm arkadaşlarım, dostlarım var. kader ortaklarım oldular bir süre. yine hiç birisinin en yakın arkadaşı olamadım. belki birisi hariç. o da ev arkadaşımdı zaten. yine de öyle adlandırmadık birbirimizi. şimdi ben başka bir şehirdeyim ve onu da çok özlüyorum.
istanbul'a geldim. nasıl olsa en yakın arkadaşı olamadım kimsenin, bari sevgilimin yanında olayım diye. şimdi aynı şehirdeyiz sevgilimle(4 yıl ayrı şehirlerdeydik). ama hiç dostum yok burada da. aynı ortamda bulunduğum birileri de yok hani. işten çıkıp eve geliyorum, birileriyle bişeyler yapamıyorum zira sadece iş arkadaşlarım var etrafımda.
ankara'dan, eskişehir'den dostlarım gelirse buraya çok mutlu oluyorum mesela.
nedir benim sorunum ne yapmalıyım? sık sık oyalanacak başka bir şey bulup öyle öteliyorum bu düşüncelerimi. ama bazen denk geliyor, çok pis koyuyor böyle.
ne öneriyorsunuz bu kardeşinize?
Ne yapacağımı bilemiyorum, şu saatte de kafamı toparlayamıyorum açıkçası, uyumayan, boş vakti olan birileri varsa cevaplasın.
Olayın kahramanı adam lise arkadaşım, lise bittikten sonra(4 yıl) üniversite sırasında benden senelerce hoşlandığını söyledi, anlattı lisedeki hislerini ben olmaz dedim, arkadaşmış gibi devam ettik. Şu an bu durum 7. senesinde ve attığı mesajlar şöyle; -inciciler için özet: adam uçmuş bayağı-
"Blyrm sen bile benim gordgm kadar guzel gormzsn kendini :) cocukluk askmdn tek odakli dunya donemimde, genclik askimdn en delikanli cagmda ve olgum cagmda en sogukkanli sevdgm :) adini uc kez ufldm kalbime muhurldm adini br omur bu ismle yanack blyrm kadrm bu.dusunmdm mi sanyrsn.her bksmda dunyami goryrm.seni ilkin kendi karektrm geregi untaym ddm snra senin icin snra da tm herkes icin ama olmadi.isin komik ve aci tarafi seni sevdgme seni inandramamam :) yuzune benim gozumdn bkamazsn.elim kolum hala titrer simani hayal ettikce.mala dner ne yapcgmi blemem.blemdgmdn anlatamadm.sadce sevdm.ne sogudm ne unttm ne de pisman oldum.ne diyorsun simdi nazimin aski gbi yare degl ozleme ask mydi benim ki :)
Her aski sahplendm senin asknin buyklgyle :) ben daha otsni gormdm o sensn.knusmak neyi dgstrir blmyrm ama ama ama ama iste
:) ayik kafa asik kafa farki naparsin :) inat dgl mi yne rol yaparm guclu dururum unttm drm sarhostm acizdm drm :D seni ikna dgl yaptklarm seni seviyorum :) kzim kolay mi gelyr sana.sen ne kadar bldn beni.2 yil antidpresan kullanarak yasadm 3 saat uyku 3 saat seni yazarak.belki yakarak krtlrm ddm sadce kendimi yaktm.smdi bile her nabzm dustgnde seni yazar kendimi yakarm :) ve zamanla fark ettm tm hkayelrm seninle ozdslsms ben farknda olmadan.ve bkyrm sendn alakasz hkaylrm bile senin sonuna bglanms.ve ben bglandm ve ktlndm adim atmyrm.tm hayatimi senszlik yalanyla yasyrm kendm olmdn"
Ben ne yapayım ne edeyim? Bu ve bunun gibi onlarca mesaj var. Üstelik bunun gibi bir iki adam daha var, bu kafada olan.
Yardım etmelisiniz bana!
Olayın kahramanı adam lise arkadaşım, lise bittikten sonra(4 yıl) üniversite sırasında benden senelerce hoşlandığını söyledi, anlattı lisedeki hislerini ben olmaz dedim, arkadaşmış gibi devam ettik. Şu an bu durum 7. senesinde ve attığı mesajlar şöyle; -inciciler için özet: adam uçmuş bayağı-
"Blyrm sen bile benim gordgm kadar guzel gormzsn kendini :) cocukluk askmdn tek odakli dunya donemimde, genclik askimdn en delikanli cagmda ve olgum cagmda en sogukkanli sevdgm :) adini uc kez ufldm kalbime muhurldm adini br omur bu ismle yanack blyrm kadrm bu.dusunmdm mi sanyrsn.her bksmda dunyami goryrm.seni ilkin kendi karektrm geregi untaym ddm snra senin icin snra da tm herkes icin ama olmadi.isin komik ve aci tarafi seni sevdgme seni inandramamam :) yuzune benim gozumdn bkamazsn.elim kolum hala titrer simani hayal ettikce.mala dner ne yapcgmi blemem.blemdgmdn anlatamadm.sadce sevdm.ne sogudm ne unttm ne de pisman oldum.ne diyorsun simdi nazimin aski gbi yare degl ozleme ask mydi benim ki :)
Her aski sahplendm senin asknin buyklgyle :) ben daha otsni gormdm o sensn.knusmak neyi dgstrir blmyrm ama ama ama ama iste
:) ayik kafa asik kafa farki naparsin :) inat dgl mi yne rol yaparm guclu dururum unttm drm sarhostm acizdm drm :D seni ikna dgl yaptklarm seni seviyorum :) kzim kolay mi gelyr sana.sen ne kadar bldn beni.2 yil antidpresan kullanarak yasadm 3 saat uyku 3 saat seni yazarak.belki yakarak krtlrm ddm sadce kendimi yaktm.smdi bile her nabzm dustgnde seni yazar kendimi yakarm :) ve zamanla fark ettm tm hkayelrm seninle ozdslsms ben farknda olmadan.ve bkyrm sendn alakasz hkaylrm bile senin sonuna bglanms.ve ben bglandm ve ktlndm adim atmyrm.tm hayatimi senszlik yalanyla yasyrm kendm olmdn"
Ben ne yapayım ne edeyim? Bu ve bunun gibi onlarca mesaj var. Üstelik bunun gibi bir iki adam daha var, bu kafada olan.
Yardım etmelisiniz bana!
ortak bir arkadaşım vasıtasıyla bir toplantıya katılıyorum 3 haftadır. bir sürü kişiyle tanıştım ama biri çok etkileyici geldi bana. yani düşünün toplamda 3 kere gördüğüm ve az konuştuğum bir erkeğe kapılmış gibiyim. böyle bir çekilme hali olabilir mi bilmiyorum anlatamıyorum.
ya çok garip hallerdeyim. aşık oldum desem değil, neredeyse hiç tanımıyorum. e git daha daha tanı, samimiyet kur diyeceksiniz. ama o ortamdayken nasıl kasılıyorum. nasıl ciddi takılıyorum elimde değil. normalde çok çekingen birisi değilim, hoşlandığım kişiye(eğer düzgün biri olduğunu düşünüyorsam) ilgimi belli etmeye çalışırım. ama bu adamda sanki sıfırlanmış, hiçbir şey bilmiyor gibiyim. sanki daha önce hiç sevgilim olmamış yada bir erkekle hiç vakit geçirmemiş gibi... adamın beni kestiğini görüyorum, görünce direkt gözümü kaçırıyorum utanıp. yüzüne bile bakarken sıkıntı var yani.
üstelik son toplantıdan sonra birkaç kişi birlikte oturduk cafede. ama ben orda da kendi arkadaşımla gülüşüyor, konuşuyorum. ama o konuşunca bi ciddiyet, söze karışamama, sadece o konuşurken soluksuz onu izlemece.
1)neler oluyor?
2)nasıl normal davranabilirim? aynı ortamda vakit geçirdikçe normalleşir miyim?
ya çok garip hallerdeyim. aşık oldum desem değil, neredeyse hiç tanımıyorum. e git daha daha tanı, samimiyet kur diyeceksiniz. ama o ortamdayken nasıl kasılıyorum. nasıl ciddi takılıyorum elimde değil. normalde çok çekingen birisi değilim, hoşlandığım kişiye(eğer düzgün biri olduğunu düşünüyorsam) ilgimi belli etmeye çalışırım. ama bu adamda sanki sıfırlanmış, hiçbir şey bilmiyor gibiyim. sanki daha önce hiç sevgilim olmamış yada bir erkekle hiç vakit geçirmemiş gibi... adamın beni kestiğini görüyorum, görünce direkt gözümü kaçırıyorum utanıp. yüzüne bile bakarken sıkıntı var yani.
üstelik son toplantıdan sonra birkaç kişi birlikte oturduk cafede. ama ben orda da kendi arkadaşımla gülüşüyor, konuşuyorum. ama o konuşunca bi ciddiyet, söze karışamama, sadece o konuşurken soluksuz onu izlemece.
1)neler oluyor?
2)nasıl normal davranabilirim? aynı ortamda vakit geçirdikçe normalleşir miyim?
Simdi eski duyurularıma falan bakıyorum, hatta hayatımın son 10 yılına donup bakıyorum. yok. bomboş geçirmişim bu anlamda hayatımı. tamam yuzeysel ilişkilerden kaçtım, seks asla amaç olmadı hayatımda, ama 26 yasında oldum ergenlik askları hariç elle tutulur hiç bişey yasamadım. sorunum ne çözemiyorum bi türlü. artık yakın arkadaslarımın kafasını mikmeye basladım, Allah askına söleyin bende buyuk bi problem var da ben goremiyorum galiba diye.iyi bi insan oldugumu dusunuyorum, insanlara deger veririm, dıs gorunus, kılık-kıyafet cok önemli olmadı benim icin ama cirkin sayılmam bence. iyi bir egitim aldım, genel kulturum iyidir. illa sevgili degil de, şu hayatta insan bişeyler paylasmak istiyor ve bazı seyler arkadaslarla bi yere kadar yapılabiliyor. ben kafama estiginde atlayıp biyerlere gitmek istiyorum, gezip surtmek istiyorum, sanatsal etkinliklere gitmek istiyorum, gidiyorum ama gittigimde o duyguyu biriyle paylasmak istiyorum vs. olayın bir diger boyutu da dindarım baya, hiç geri goruslu degilim hatta mahallede aborjin komsularımız vardı misali arkadaslarımın hepsi ateist. biliyorum burdaki cevapların bi kısmı sekse gelecek o yuzden yazdım bunu, askın kutsallıgına inanırım ama durduk yere sırf eglencesine biriyle birlikte olabilecek biri degilim. evlenip koca bakacak biri de degilim ama. sanırım butun bunların birleşimi hayatta baya yalnız bırakıyor beni. ama hani herkese gore biri vardı bu hayatta? eski türk filmlerini izlerken acaip duygusala baglıyorum artık, insanlar nasıl safmıs, sevgi icin neler yapıyolarmıs diye. yasamadıgım eskinin hasretini ceker oldum.
ne olacak benim bu halim, hep yalnız mı kalıcam?
edit: kafamı toparlayıp tam yazamamısım, bugune kadar platonik takıldıgım baya insan oldu ama onları nasıl bir bilinçaltıyla sectiysem gerçekten olmayacak insanlardı. zaten olmaya azcık yaklasanlardan bi şekilde uzaklastım sonrasında. olayın altına inersek annemle babamın pek sorunlu evlilikleri buna sebep olabilir. mesela meslegim geregi etrafım erkek dolu ama asker arkadası gibiyiz.
edit2: acaba zaman mı kötüleşti? duyuruya bi göz gezdirsek su benim duyurumun pek cok benzerini buluruz. hepimiz yalnızız sanki ama sosyal cevremizde duvarlar mı öruyoruz da insanlar birbiriyle vakit geçirmiyor, her şey yuzeysel gibi.
ne olacak benim bu halim, hep yalnız mı kalıcam?
edit: kafamı toparlayıp tam yazamamısım, bugune kadar platonik takıldıgım baya insan oldu ama onları nasıl bir bilinçaltıyla sectiysem gerçekten olmayacak insanlardı. zaten olmaya azcık yaklasanlardan bi şekilde uzaklastım sonrasında. olayın altına inersek annemle babamın pek sorunlu evlilikleri buna sebep olabilir. mesela meslegim geregi etrafım erkek dolu ama asker arkadası gibiyiz.
edit2: acaba zaman mı kötüleşti? duyuruya bi göz gezdirsek su benim duyurumun pek cok benzerini buluruz. hepimiz yalnızız sanki ama sosyal cevremizde duvarlar mı öruyoruz da insanlar birbiriyle vakit geçirmiyor, her şey yuzeysel gibi.
beyler bayanlar,
şimdi ben bu ikili ilişkilerde bir türlü bir şey beceremiyorum. hoşlandığım kızlarla bir yere gittiğimde ortak ödememizi istiyorum ve genelde(kız cidden beni çok sevmiyorsa veya bu tarz durumları takmıyorsa) gerisi gelmiyor, ancak yeni tanıştığım birinin hesabını vs. ödediğimde onu satın almış(veya kiralamış) gibi hissediyor ve karşımdakine olan tüm saygımı kaybediyorum, ulan kerhaneye gitsem de olur diyorum sonra.
bundan nasıl kurtulabilirim veya kurtulabilir miyim?
şimdi ben bu ikili ilişkilerde bir türlü bir şey beceremiyorum. hoşlandığım kızlarla bir yere gittiğimde ortak ödememizi istiyorum ve genelde(kız cidden beni çok sevmiyorsa veya bu tarz durumları takmıyorsa) gerisi gelmiyor, ancak yeni tanıştığım birinin hesabını vs. ödediğimde onu satın almış(veya kiralamış) gibi hissediyor ve karşımdakine olan tüm saygımı kaybediyorum, ulan kerhaneye gitsem de olur diyorum sonra.
bundan nasıl kurtulabilirim veya kurtulabilir miyim?
5-6 senedir tanidigim bir kiz var.sik olmasa da arada gorustugum bir arkadasim diyelim. bu kiz yine arada sirada gorustugum bir arkadasimla 2-3 sene cok ciddi bir iliski yasadi. yaklasik 8-9 ay evvel ayrildilar. eleman baska kizla birlikte su an. benim de bu kizin yine epey yakin bir arkadasiyla bir gecelik munasebetim olmustu (esas kiz durumu biliyor). neyse elimizdeki inputlar bunlar. esas olaya gelelim.
bu bahsettigim esas kiz -durup dururken- ciddi ciddi yurumeye basladi bana. bir yuz vermedim iki yuz vermedim ama yok pes etmiyor. zorlamaya devam. sorularim sunlar;
1) naabiyim ben? rezillik cikacak bak diye ciddi bir sekilde uyarayim mi, yoksa siktir et oluyorsa olsun mu?
2) diyelim ki oldu rezilligin boyutlari sizce ne olur?
3) biz, ben, o ahlaksiz miyiz?
esenlikler.
not1: kiza karsi bir sey hissetmiyorum. tamamen hormonal bir yaklasimdayim.
not2: bu diger bahsettigim kiz ve oglan ingiltere'de yasiyorlar. uzaktalar. arada iletisimde olsak ta, herhangi bir gorusme durumumuz yok
bu bahsettigim esas kiz -durup dururken- ciddi ciddi yurumeye basladi bana. bir yuz vermedim iki yuz vermedim ama yok pes etmiyor. zorlamaya devam. sorularim sunlar;
1) naabiyim ben? rezillik cikacak bak diye ciddi bir sekilde uyarayim mi, yoksa siktir et oluyorsa olsun mu?
2) diyelim ki oldu rezilligin boyutlari sizce ne olur?
3) biz, ben, o ahlaksiz miyiz?
esenlikler.
not1: kiza karsi bir sey hissetmiyorum. tamamen hormonal bir yaklasimdayim.
not2: bu diger bahsettigim kiz ve oglan ingiltere'de yasiyorlar. uzaktalar. arada iletisimde olsak ta, herhangi bir gorusme durumumuz yok
(Yanlış kategoriye açtım diye silip tekrar yazmam ayrı bir başarı oldu)
Sorumuz şu, direkt oraya atlamak isteyenler için başa koyuyorum: "Kızların ilgi düşkünlüğü var, ilgiyi üzerinde tutmak istiyorlar sürekli olarak" deniyor hep; bunu taken for granted doğru kabul edecek olursak, bu düşkünlük - istek nereden geliyor arkadaşlar?
Detay olarak ise bu soruyu sordurtan iki şey var
1-) Bu (git: 501503) başlığa verilen cevaplar
2-) (git: 489096) Bu olaydaki kızla muhabbeti minimuma indirdik, çehresini değiştirdik "madem öyle kanka olalım madem" şeklinde. Pek konuşmuyoruz zaten de kız 2 - 3 haftadır fix bir şekilde akşam derslerinin olduğu saatlerde (o da çok sıkıldığı için, sıkıldığını biliyoruz derslerde yani) mesaj atıyor; başka bir okazyonda da mesaj atmıyor. Soruyu sorduran ikinci sebep de bu elbette.
Sorumuz şu, direkt oraya atlamak isteyenler için başa koyuyorum: "Kızların ilgi düşkünlüğü var, ilgiyi üzerinde tutmak istiyorlar sürekli olarak" deniyor hep; bunu taken for granted doğru kabul edecek olursak, bu düşkünlük - istek nereden geliyor arkadaşlar?
Detay olarak ise bu soruyu sordurtan iki şey var
1-) Bu (git: 501503) başlığa verilen cevaplar
2-) (git: 489096) Bu olaydaki kızla muhabbeti minimuma indirdik, çehresini değiştirdik "madem öyle kanka olalım madem" şeklinde. Pek konuşmuyoruz zaten de kız 2 - 3 haftadır fix bir şekilde akşam derslerinin olduğu saatlerde (o da çok sıkıldığı için, sıkıldığını biliyoruz derslerde yani) mesaj atıyor; başka bir okazyonda da mesaj atmıyor. Soruyu sorduran ikinci sebep de bu elbette.
aklıma geldi şimdi zaten daha önce de yapılmıştır eminim. sadece ön, arka kapak ve önsöz gibi kendim içine ilk sayfayı hazırlamak istiyorum. geri kalan sayfalar boş kalacak kendisi istediği gibi dolduracak ya da hatıra olarak saklayabilir. bunu internet üzerinden bastırabileceğim bir yer biliyor musunuz? ek olarak, izmitteyim var ise şehir merkezinde matbaacı gidebilirim. teşekkürler.
eski sevgilim son zamanlarda sürekli ne zaman eve çıkıcaksın diye mesaj atıyor belli ki sevişmek istiyor. eskiden çok seviyordum şimdilerde biraz soğudum ama hala gideri var. fakat bir sevgilim var ama eskide de aklım var ne yapmalıyım ? çok uzadı artık eski sevgilimle olan muhabbetim kestirip atayım mı .bu arada eskisi taş gibi yenisi bi boka benzemiyor kafamı karıştıran o :)
(9)
Kız güzel değil, ama seks yapmak istiyor, ne yapardınız?
benimbegendigimiannemistemedionungosterdigini #502450
Ben farklı şehirdeyim o farklı şehirde 5-6 saatlik bir yol var aramızda, ben yakuşuklu sayılırım ama o biraz çirkin belkide kıllıdır bilemiyorum henüz, ama kız inanılmaz bir şekilde beni çağırıyor lütfen gel yalvarırım diye. trollük yapmıyorum kesinlikle, ciddi soruyorum, böbrek_dalak.avi değil camden gördüm, telden konuştuk, bir heves için gidilir mi sizce?
(18)
Kadınlara ilişki üzerine bir soru soruyorum. Teoriyi çürütüyorum.
benimbegendigimiannemistemedionungosterdigini #501949
Hani kadınlar derlerya daha çok bu sözü, dış güzelliği değil iç güzelliği ben dış güzelliğine önem vermem diye.
Pekiiii. Şimdi karşınızda bi cuguli gibi adam var birde beckham var, ve bunlar size diyor ki tanışlım, bir yerde bi şeyler içip sohbet edelim diyor, sizin de bir hakkınız var hatta bir hakkınız bile olmasın adınız gibi beckham tercihini yapacaksınız, ee hani dış güzellik önemli değildi.
Pekiiii. Şimdi karşınızda bi cuguli gibi adam var birde beckham var, ve bunlar size diyor ki tanışlım, bir yerde bi şeyler içip sohbet edelim diyor, sizin de bir hakkınız var hatta bir hakkınız bile olmasın adınız gibi beckham tercihini yapacaksınız, ee hani dış güzellik önemli değildi.
oncelikle: eksiduyu.ru
Dün birkaç kere aradım, telesekreter çıktı. Bugün de aradım, bu sefer çaldı ama açmadı. Numaramı tanımadı heralde diyerek mesaj attım yarı ingilizce yarı fransızca. Bonjour mademoiselle naber nasılsın bilmemne. dersle ilgili ortak bişeyimiz vardı, onunla ilgili sorum var dedim. tamam dedi sor. ama dedim oyle bi tane değil, çok var. o yüzden dışarda konuşmamız daha iyi olur dedim. ama dedi fırtına geliyor, bugün dışarı çıkmam.
bu arada şansıma tüküreyim hakkaten, şu an new york'ta metrolar bile çalışmıyor fırtına tehlikesinden dolayı...
evet dedim biliyorum. ama sen sınavı geçtin ben geçemedim, o yüzden senin yardım etmen lazım dedim. yok dedi kusura bakma, evde kalmam lazım dedi. tamam dedim yarın o zaman. yarın stajyerliğim var dedi. tamam dedim, şu andan itibaren stajyerliği hiç sevmiyorum.
az once oldu bunlar. konuşmayı kesmeden konuyu değiştireyim mi hemen? ne yapmam lazım? nasıl yol izleyim?
Dün birkaç kere aradım, telesekreter çıktı. Bugün de aradım, bu sefer çaldı ama açmadı. Numaramı tanımadı heralde diyerek mesaj attım yarı ingilizce yarı fransızca. Bonjour mademoiselle naber nasılsın bilmemne. dersle ilgili ortak bişeyimiz vardı, onunla ilgili sorum var dedim. tamam dedi sor. ama dedim oyle bi tane değil, çok var. o yüzden dışarda konuşmamız daha iyi olur dedim. ama dedi fırtına geliyor, bugün dışarı çıkmam.
bu arada şansıma tüküreyim hakkaten, şu an new york'ta metrolar bile çalışmıyor fırtına tehlikesinden dolayı...
evet dedim biliyorum. ama sen sınavı geçtin ben geçemedim, o yüzden senin yardım etmen lazım dedim. yok dedi kusura bakma, evde kalmam lazım dedi. tamam dedim yarın o zaman. yarın stajyerliğim var dedi. tamam dedim, şu andan itibaren stajyerliği hiç sevmiyorum.
az once oldu bunlar. konuşmayı kesmeden konuyu değiştireyim mi hemen? ne yapmam lazım? nasıl yol izleyim?
Bir kızla tanışmak için en etkili yol nedir ? Ondan sonra kalıcı bir etki yaratmak için neler yapılması gerekir? Ağır olmak mı?Sürekli konuşmak yada espri yapmaya çalışmak mı? Kısacası nasıl tanışılır ve nasıl etkileyici olunur
Edit : Sorulan sorunun cevabını Fizik kanunu gibi algılama gafletine düşmüşseniz baştan cevap
vermeyin gidin bir şeyler için düşündürecek şeylerden uzak kalın mümkünse de ne bu soru için ne de hayat için düşünmeyin.
Edit : Sorulan sorunun cevabını Fizik kanunu gibi algılama gafletine düşmüşseniz baştan cevap
vermeyin gidin bir şeyler için düşündürecek şeylerden uzak kalın mümkünse de ne bu soru için ne de hayat için düşünmeyin.
şimdi sevgili duyuru kullanıcıları
benim şöyle bir problemim var. hayatımda bir kız var. ben onunla sevgili olmak istiyorum ama onun maksadını anlayabilmiş değilim. şöyle ki mesaj çekiyorum cevap veriyor falan ama böyle bir havalarda cevaplar. görüşelim diyorum olur cnm müsait bir zamanda falan diyor. ama ben mesaj çekmesem o çekmez. ben çağırınca böyle triplerde. diyeceksiniz ki seni beğenmemiştir falan. olabilir gayet makul.ama görüşmek istemeyen adam der hacı sen beni çağırıyosun da bende sana karşı birşey yok. 3 kere falan buluştuk. tatile gitti geldi falan. yine çağırdım uygun olursa neden olmasın falan. zaten şunu anlamıyorum kızlar evde tek otursa bile çok yoğunum bakarız modundalar. neden böyle bazıları kendini çok beğenmiş oluyor. beğenmiyosa bile beğenmiyorum demiyor. bu insan bir de okuyor yani koskoca istanbul üniversitesinde. ego tatmini bu kadar mı önemli ?
benim şöyle bir problemim var. hayatımda bir kız var. ben onunla sevgili olmak istiyorum ama onun maksadını anlayabilmiş değilim. şöyle ki mesaj çekiyorum cevap veriyor falan ama böyle bir havalarda cevaplar. görüşelim diyorum olur cnm müsait bir zamanda falan diyor. ama ben mesaj çekmesem o çekmez. ben çağırınca böyle triplerde. diyeceksiniz ki seni beğenmemiştir falan. olabilir gayet makul.ama görüşmek istemeyen adam der hacı sen beni çağırıyosun da bende sana karşı birşey yok. 3 kere falan buluştuk. tatile gitti geldi falan. yine çağırdım uygun olursa neden olmasın falan. zaten şunu anlamıyorum kızlar evde tek otursa bile çok yoğunum bakarız modundalar. neden böyle bazıları kendini çok beğenmiş oluyor. beğenmiyosa bile beğenmiyorum demiyor. bu insan bir de okuyor yani koskoca istanbul üniversitesinde. ego tatmini bu kadar mı önemli ?
gençler şimdi açıldığım bir kız var benim, hislerimden haberdar kendileri. Ayda bir kez falan online oluyor facebookta, ben açıldıktan sonra kendi 2 hafta önce faceten mesaj attı uzun uzun konuştuk sonra devam ederiz deyip çıktı bir daha online olmadı. Yüzyüze görüşmedik, ben doğrudan sormazsam görüşme şansımız da pek olmayacak.
Reddedilme ihtimalini göze alıp şansımı denemek istiyorum ama nasıl dicem ona buluşalım mı diye bilemedim. Direk söylesem çok garip olur gibi geldi. Doğru cümleyi bulamadım kaç saattir.
Reddedilme ihtimalini göze alıp şansımı denemek istiyorum ama nasıl dicem ona buluşalım mı diye bilemedim. Direk söylesem çok garip olur gibi geldi. Doğru cümleyi bulamadım kaç saattir.
sızce sevgılı arasında en fazla ne kadar yas farkı olmalı?
Merhaba güzin ablalar/abiler/kardeşler.
Hiç uzatmadan lafa gireyim. Erkek kişisiyim. Yaklaşık 1.5 senelik ilişkimiz 2 hafta önce bitti kız arkadaşımla. Bu 1.5 senenin yaklaşık 6-7 ayını beraber aynı evde yaşayarak geçirdik falan.. Bayağı bir alışma söz konusu oldu yani birbirimize. Üniversite okuduğumuz yerde kalacaktık bir süre uğraştık ama olmadı o memleketine dönmek zorunda kaldı ben de öyle.
Üzerinden 1-2 ay kadar geçti ki artık uzak mesafenin vermiş olduğu bir şeyle kız arkadaşım benden soğudu mu ne oldu bilmiyorum ayrılmak istedi. Ben çok uğraştım ayrılmayalım diye seviyordum çünkü hala da seviyorum. Günlerce ikna etmeye çalıştım ama istemedi. "Artık sana karşı bir şey hissedemiyorum, olmuyor" dedi. Ama arkadaş kalmak istedi.
Ayrıldık ve 2 hafta oldu ama hala facebook'tan yazışıyoruz, konuşuyoruz, telefonla arıyor soruyor falan.. Ben unutmaya çalıştıkça o izin vermiyor yani. Konuştum kendisiyle bu durumu ama o "arkadaş kalamıyor musun sen o zihniyette misin" diye sordu.. Normalde arkadaş kalma durumuna karşı değilim önceki 1-2 sevgilimle hala arkadaşız mesela.. Ama işte bu olmuyor sürekli konuşursak, yazışırsak unutamıyorum. İçimde her seferinde bir umut.. Kıramıyorum da.. O yazınca hemen yazıyorum, yardım isteyince hemen ediyorum, reddedemiyorum.. Böyle olunca da unutamıyorum. Onu kıramayıp ne isterse yaptığımın o da farkında..
"Ben normal arkadaş olarak konuşuyorum seninle. Çünkü senden daha yakın konuşacak arkadaşım yok" diyor. Ama bir yandan da hala beni kıskanıyor falan felan..
Bir yandan hiç bırakmak, muhabbeti kesmek istemiyorum, dayanamam onsuzluğa diyorum. Bir yandan da bu böyle gitmez diyorum..
Ne yapsam bilemedim güzin ablalar/abiler.. Keseyim mi muhabbeti?
Hiç uzatmadan lafa gireyim. Erkek kişisiyim. Yaklaşık 1.5 senelik ilişkimiz 2 hafta önce bitti kız arkadaşımla. Bu 1.5 senenin yaklaşık 6-7 ayını beraber aynı evde yaşayarak geçirdik falan.. Bayağı bir alışma söz konusu oldu yani birbirimize. Üniversite okuduğumuz yerde kalacaktık bir süre uğraştık ama olmadı o memleketine dönmek zorunda kaldı ben de öyle.
Üzerinden 1-2 ay kadar geçti ki artık uzak mesafenin vermiş olduğu bir şeyle kız arkadaşım benden soğudu mu ne oldu bilmiyorum ayrılmak istedi. Ben çok uğraştım ayrılmayalım diye seviyordum çünkü hala da seviyorum. Günlerce ikna etmeye çalıştım ama istemedi. "Artık sana karşı bir şey hissedemiyorum, olmuyor" dedi. Ama arkadaş kalmak istedi.
Ayrıldık ve 2 hafta oldu ama hala facebook'tan yazışıyoruz, konuşuyoruz, telefonla arıyor soruyor falan.. Ben unutmaya çalıştıkça o izin vermiyor yani. Konuştum kendisiyle bu durumu ama o "arkadaş kalamıyor musun sen o zihniyette misin" diye sordu.. Normalde arkadaş kalma durumuna karşı değilim önceki 1-2 sevgilimle hala arkadaşız mesela.. Ama işte bu olmuyor sürekli konuşursak, yazışırsak unutamıyorum. İçimde her seferinde bir umut.. Kıramıyorum da.. O yazınca hemen yazıyorum, yardım isteyince hemen ediyorum, reddedemiyorum.. Böyle olunca da unutamıyorum. Onu kıramayıp ne isterse yaptığımın o da farkında..
"Ben normal arkadaş olarak konuşuyorum seninle. Çünkü senden daha yakın konuşacak arkadaşım yok" diyor. Ama bir yandan da hala beni kıskanıyor falan felan..
Bir yandan hiç bırakmak, muhabbeti kesmek istemiyorum, dayanamam onsuzluğa diyorum. Bir yandan da bu böyle gitmez diyorum..
Ne yapsam bilemedim güzin ablalar/abiler.. Keseyim mi muhabbeti?
kizimiz fransiz, tahminimce 21-22 yaslarinda.
Haftada 1 gun, cumartesileri ortak dersimiz var. Uc hafta once dersten sonra bir seyler yapalim mi dedim, cok acelem var gitmem lazim sonra yapalim dedi. iyi ama ne zaman dedim, haftaya dedi. gercekten de acelesi vardi. haftaya geldi, dersten sonra ciktik disari. bi fransiz arkadasi daha vardi. diger kiz calisiyormus zaten, yarim saate gitmem lazim dedi. tamam dedik, oturduk kahve ictik, diger kiz gitti isine, biz kizimizla bas basa kaldik. oyle sohbet falan ettik 1-1 bucuk saat. cok guzel de gecti, sakalar espriler falan yaptik gulduk guldurduk. sonra metroya kadar yuruduk bir saat falan, oraya biraktim. yururken de eglendik.
ilginc bi diyalog gecti aramizda yururken; new york'ta hickimseyi sokakta opusurken gormedim dedi. cakacaktim opucugu ama cok erken olur diye yapmadim. bu seferkinde planliyordum. bu da boyle bir bilgi.
bu cumartesi ders bitiminde sordum biseyler yapalim mi diye. yine acelesi vardi bir seye mi ne yetismesi gerekmis, dinlemedim oralari. cevap olarak aaa falan yaptim, ee it's life dedi(nolmus burda?? niye boyle dedi ki?).sonra asagi indik, tabi benim kafadan dumanlar cikiyor, zihnimde kendimi dovuyorum falan. cunku 1 hafta beklemisim ve kiz haftaya demis. tam ayrilacaz, e 1 hafta daha beklemek istemiyorum, peki dedim numarani alayim hafta ici falan biseyler yapariz. peki dedi verdi numarasini.
Her seyi garantiye alacak bir sekilde,
Aramam mi lazim, yoksa mesaj atmam mi daha iyi olur? Neden?
Hangi gun aramam lazim? Cumartesi aksam oldu bu olay. Pazar gunu mu arayim? Mesela pazar gunu oglen 2'de arayip aksam x yapalim diyim mi? Insanin en bos oldugu saatlerden biridir pazar oglen 2 sanirim..
Ne demem ya da dememem lazim? var mi oneri?
Nolmus burda?
Not: 20 yasindaki turk kizimiza sordum ne yapayim diye, ben olsam ayni gun aramani beklerdim dedi. bu da boyle bir not.
Haftada 1 gun, cumartesileri ortak dersimiz var. Uc hafta once dersten sonra bir seyler yapalim mi dedim, cok acelem var gitmem lazim sonra yapalim dedi. iyi ama ne zaman dedim, haftaya dedi. gercekten de acelesi vardi. haftaya geldi, dersten sonra ciktik disari. bi fransiz arkadasi daha vardi. diger kiz calisiyormus zaten, yarim saate gitmem lazim dedi. tamam dedik, oturduk kahve ictik, diger kiz gitti isine, biz kizimizla bas basa kaldik. oyle sohbet falan ettik 1-1 bucuk saat. cok guzel de gecti, sakalar espriler falan yaptik gulduk guldurduk. sonra metroya kadar yuruduk bir saat falan, oraya biraktim. yururken de eglendik.
ilginc bi diyalog gecti aramizda yururken; new york'ta hickimseyi sokakta opusurken gormedim dedi. cakacaktim opucugu ama cok erken olur diye yapmadim. bu seferkinde planliyordum. bu da boyle bir bilgi.
bu cumartesi ders bitiminde sordum biseyler yapalim mi diye. yine acelesi vardi bir seye mi ne yetismesi gerekmis, dinlemedim oralari. cevap olarak aaa falan yaptim, ee it's life dedi(nolmus burda?? niye boyle dedi ki?).sonra asagi indik, tabi benim kafadan dumanlar cikiyor, zihnimde kendimi dovuyorum falan. cunku 1 hafta beklemisim ve kiz haftaya demis. tam ayrilacaz, e 1 hafta daha beklemek istemiyorum, peki dedim numarani alayim hafta ici falan biseyler yapariz. peki dedi verdi numarasini.
Her seyi garantiye alacak bir sekilde,
Aramam mi lazim, yoksa mesaj atmam mi daha iyi olur? Neden?
Hangi gun aramam lazim? Cumartesi aksam oldu bu olay. Pazar gunu mu arayim? Mesela pazar gunu oglen 2'de arayip aksam x yapalim diyim mi? Insanin en bos oldugu saatlerden biridir pazar oglen 2 sanirim..
Ne demem ya da dememem lazim? var mi oneri?
Nolmus burda?
Not: 20 yasindaki turk kizimiza sordum ne yapayim diye, ben olsam ayni gun aramani beklerdim dedi. bu da boyle bir not.
Su cumartesi aksaminda soyle bir soruyla endisemi paylasayim,
İliski yasadiginiz kisinin belki siz hayatina girmeseniz daha iyi bir hayati olacakti.
Bunu bilmeyerek iliskiye devam ederek nasil bu bencilligi yapabiliyoruz? kendimizin diger kisi icin en iyi tercih oldugu konusunda nasil emin oluyoruz?
Cunku o kisinin omrunun geri kalanini sizle gecirmesinden bahsediyoruz. yani bu ebeveyn cocuk iliskisi degil. cocuk ailesinden sikayetci olsa da ailesi onun icin bir secim degil. Zaten o ailede dogmus. Ama evlilik dedigimiz seyin anlami cok farkli. Bir secim uzerine kurulu.
Uzun zamandir bu soruya ikna edici bir cevap bulamadim. "Bilemezsin abi kaderin ne getirecegini" gibi bir cevap aramiyorum elbette
İliski yasadiginiz kisinin belki siz hayatina girmeseniz daha iyi bir hayati olacakti.
Bunu bilmeyerek iliskiye devam ederek nasil bu bencilligi yapabiliyoruz? kendimizin diger kisi icin en iyi tercih oldugu konusunda nasil emin oluyoruz?
Cunku o kisinin omrunun geri kalanini sizle gecirmesinden bahsediyoruz. yani bu ebeveyn cocuk iliskisi degil. cocuk ailesinden sikayetci olsa da ailesi onun icin bir secim degil. Zaten o ailede dogmus. Ama evlilik dedigimiz seyin anlami cok farkli. Bir secim uzerine kurulu.
Uzun zamandir bu soruya ikna edici bir cevap bulamadim. "Bilemezsin abi kaderin ne getirecegini" gibi bir cevap aramiyorum elbette
dayanamadım paylaşıcam; 2 senelik ilişkim var. seviyom da sevgilimi.
kız arkadaşım mesaj attı bugün, bizim şarkımızı hatırlıyor musun diye? ( zööönnkkkk ne alaka kızım ne güzel ders çalışıyodum ben)
tabi kıvırmaya çalıştım hangisini falan dedim. bu yaz söylemiştim sana dedi. iki üç tane saydım aklıma gelenleri ilşkimizde hikayesi olanları. yok bunlar değil hatırlamadın mı dedi.
yok ya hatırlayamadım ismini muhabbeti hatırlıyorum da ismini çıkaramdım neydi dedim.
boşver dedi hatırlayamdıysan hiç bizim olmamış zaten dedi( pis laf yedim, mavi ekran)
bu sefer en garanti taktik karşı atağa geçtim ben trip attım, üzdün beni akşam akşam adını söylesen hatırlıcam ama ismini bilmiyorum ki dedm.
ismini söyledi hatırlamadım tabiki de. the cure ın bi şarksıı allah çarpsın 2. kez dinleyişim. ilkini ne zaman dinledm hatırlamıyorum. evet dedim hatırladım şimdi dedim ama iş işten geçmişti tabi. tribi yediğimle kaldım.
akşam akşam iyi trip yedim demi?
kız arkadaşım mesaj attı bugün, bizim şarkımızı hatırlıyor musun diye? ( zööönnkkkk ne alaka kızım ne güzel ders çalışıyodum ben)
tabi kıvırmaya çalıştım hangisini falan dedim. bu yaz söylemiştim sana dedi. iki üç tane saydım aklıma gelenleri ilşkimizde hikayesi olanları. yok bunlar değil hatırlamadın mı dedi.
yok ya hatırlayamadım ismini muhabbeti hatırlıyorum da ismini çıkaramdım neydi dedim.
boşver dedi hatırlayamdıysan hiç bizim olmamış zaten dedi( pis laf yedim, mavi ekran)
bu sefer en garanti taktik karşı atağa geçtim ben trip attım, üzdün beni akşam akşam adını söylesen hatırlıcam ama ismini bilmiyorum ki dedm.
ismini söyledi hatırlamadım tabiki de. the cure ın bi şarksıı allah çarpsın 2. kez dinleyişim. ilkini ne zaman dinledm hatırlamıyorum. evet dedim hatırladım şimdi dedim ama iş işten geçmişti tabi. tribi yediğimle kaldım.
akşam akşam iyi trip yedim demi?
sevdiceğin telefonunun kapalı olması, ulaşamama? napılır ne edilir. ne karıştırıyosun demeden nasıl konuşulur. bi insanın telefonu kapalı olur mu yahu bu devirde?
10 tane dişiyle en az 5 dk boyunca konuşmam gerekecek.. konuşacak konular neler olabilir ?
şöyle bir giriş yapacağım zaten.. merhaba ben x 10 tane dişiyle en az 5 dk konuşmam gereken bir ödevim var bana yardım edebilir misin ? giriş bu arkadaşlar.. peki ya sonrası nelerden bahsedeyim ? muhabbet ayaküstü belki cafede olacak. ama tenha gündüz vakti bağırırsa çok adam toplanmayacak yerleri seçeceğim..
akıl verin panpalar.. gelişimim açısından bu önemli
şöyle bir giriş yapacağım zaten.. merhaba ben x 10 tane dişiyle en az 5 dk konuşmam gereken bir ödevim var bana yardım edebilir misin ? giriş bu arkadaşlar.. peki ya sonrası nelerden bahsedeyim ? muhabbet ayaküstü belki cafede olacak. ama tenha gündüz vakti bağırırsa çok adam toplanmayacak yerleri seçeceğim..
akıl verin panpalar.. gelişimim açısından bu önemli
sevgiliye seni seviyorum demenin neresi ters? Mesela yillar once how i met your mother'da soyle bir sahne gormustum:
www.youtube.com
(ilk 5 saniye)
hadi o tipitip bi dizi, yapmislar iste ne biliyim diyip gecmistim.
fakat isler gucler'i izlerken de denk geldim. 19. dakikada ahmet feride'ye seni seviyorum diyor, feride iiiiuuuu oluyor.
www.tekdiziizle.com
niye ya? ben birini sevdiysem, sevgili olduysak, cikiyosak falan seni seviyorum ya da i love you diyemeyecek miyim? ne sorun var bunda? gercekten anlamiyorum.
edit: sevgili iliskilerinden bahsediyorum.
www.youtube.com

hadi o tipitip bi dizi, yapmislar iste ne biliyim diyip gecmistim.
fakat isler gucler'i izlerken de denk geldim. 19. dakikada ahmet feride'ye seni seviyorum diyor, feride iiiiuuuu oluyor.
www.tekdiziizle.com
niye ya? ben birini sevdiysem, sevgili olduysak, cikiyosak falan seni seviyorum ya da i love you diyemeyecek miyim? ne sorun var bunda? gercekten anlamiyorum.
edit: sevgili iliskilerinden bahsediyorum.
kadınlar açısından soruyorum; yaklaşık bir sene tanışıp evlenmek için nasıl bir süre? çok mu erken bulursunuz, ya da karşılıklı minimum gereklilikler sağlanır olur mu dersiniz? işin içinde görücü usulü de olabilir, hatta bu süreyi kısaltmış bile olabilir.
böyle bir çift arkadaşım yok ama arkadaşımın arkadaşları olanlar var. nasıl bir kafadır bu inanın idrak edemiyorum. bendeki bilim, ilim, irfan, tahsil, öğrenim, okul, ders, yetenek... yetmiyor bunu açıklamaya, anlamaya...
bu halde olan varsa ortak hesabı olan bir varsa yeminlen açıklasın, rahatlatsın beni.
bu halde olan varsa ortak hesabı olan bir varsa yeminlen açıklasın, rahatlatsın beni.
dostlarım.. hayata karşı genel olarak umursamaz davranabileniniz var mı? varsa bunu nasıl başarıyorsunuz?? tüm ilişkileriniz için soruyorum..
burda umursamazlıktan kastım biri ağlarken kalkıp gitmek falan değil.. yani çok derin düşünmeden hareket edebilmek.. "acaba böyle desem daha mı iyi olurdu?" "acaba onu kırdım mı?" "şunu şöyle yapsaydım daha güzel olurdu?" gibi sorular beyninizi kemirmeden..
burda umursamazlıktan kastım biri ağlarken kalkıp gitmek falan değil.. yani çok derin düşünmeden hareket edebilmek.. "acaba böyle desem daha mı iyi olurdu?" "acaba onu kırdım mı?" "şunu şöyle yapsaydım daha güzel olurdu?" gibi sorular beyninizi kemirmeden..
merhaba gönül ilişkilerinin ordinaryusları,
yaklaşık 1 ay önce böyle bir iş yemeği gibi çıktık 4 kişi. bana ilgi gösterdi sanırım. 1 kere tuzu uzattı, yemek sonunda da tatlı tavsiyesinde bulundu (hanım göbeği). ancak yemekten sonra arkadaşlarım,
- arama sen, hoşlandıysa o seni arar.
* hemen arama ki istekli görünme.
/ kaşar mısın sen kızım bırak o seni arasın.
- arama o o.. çocuğunu, o arasın kızıaaam.
gibi tavsiyelerde bulundular. tam olarak 36 gün oldu, hoşlantım var sanırım çocuğa karşı.
sizce aramalı mıyım? aradığımda ne demeliyim? tavsiyeleriniz için şimdiden teşekkürler.
not: ben kız tarafıyım.
yaklaşık 1 ay önce böyle bir iş yemeği gibi çıktık 4 kişi. bana ilgi gösterdi sanırım. 1 kere tuzu uzattı, yemek sonunda da tatlı tavsiyesinde bulundu (hanım göbeği). ancak yemekten sonra arkadaşlarım,
- arama sen, hoşlandıysa o seni arar.
* hemen arama ki istekli görünme.
/ kaşar mısın sen kızım bırak o seni arasın.
- arama o o.. çocuğunu, o arasın kızıaaam.
gibi tavsiyelerde bulundular. tam olarak 36 gün oldu, hoşlantım var sanırım çocuğa karşı.
sizce aramalı mıyım? aradığımda ne demeliyim? tavsiyeleriniz için şimdiden teşekkürler.
not: ben kız tarafıyım.
bi arkadaşım(kendisi bu hikayedeki kız oluyor) yaz başında bi adama fena tutuldu. kızı ben gaza getirdim seviyosan git konuş bence diye.neyse bi şekilde ilişkileri başladı.bu ademoğlu benim kızı baya kandırdı sonra da sudan bi sebepten ayrıldı.şimdi arkadaşım acayip acı çekiyor, çok aşık olmuş ve devamlı adamın facebook güncellemelerini takip ediyor.
bu ademoğlu daha ayrılalı cok bi zaman olmamasına rağmen gidip kendine sevgili bulmuş. paylaştığı şeyler hep yeni kıza iltifat amaçlı gönderiler falan filan. benim arkadaş internetini kontrol edemiyor şuanda, yani o gönderileri henüz görmedi.
sorum: ben tutup benim kızın facebook'una girsem(şifresini biliyorum) bu cocugu engellesem, kız onun adını arattığında bulamasa ve o gönderileri görüp daha da acı çekmese nasıl olur? güzel olur bence ama kızar diye korkuyorum?! siz olsaydınız, en yakın arkadaşınız boyle bişey yapsaydı tepkiniz ne olurdu?
bu ademoğlu daha ayrılalı cok bi zaman olmamasına rağmen gidip kendine sevgili bulmuş. paylaştığı şeyler hep yeni kıza iltifat amaçlı gönderiler falan filan. benim arkadaş internetini kontrol edemiyor şuanda, yani o gönderileri henüz görmedi.
sorum: ben tutup benim kızın facebook'una girsem(şifresini biliyorum) bu cocugu engellesem, kız onun adını arattığında bulamasa ve o gönderileri görüp daha da acı çekmese nasıl olur? güzel olur bence ama kızar diye korkuyorum?! siz olsaydınız, en yakın arkadaşınız boyle bişey yapsaydı tepkiniz ne olurdu?