Asosyal ve pek beğenilmeyen biriyseniz, çok güzel bir kız arkadaşınız olduğunda ilişkiniz bittiğinde zor toparlanıyorsunuz dimi? Hayatınızda yolunda gitmeyen çok şey varsa hatta hiçbir şey yolunda gitmiyorsa nasıl toparlandınız? Aslında onu değil, beni mutlu etmesini özlüyorum.
söyle bir arkadaşım var. (var mı emin değilim aslında). Birlikte plan falan yapıncason dakika iptal ediyor. Hem de saçma sapan nedenlerle bahane bile yok ama epeydir bunu yapmıyordu. Dün de bir plan yaptık. Planı ben yaptım. O da tamam falan demişti. Akşam tekrar sordum gidelim evet dedi ama bir yan çizme payı var gibi hissettim. Ben soruyorum hep çünkü. Sonra birşey çıkmazsa gideriz dedi. Akşam saat 9 da soruyorum, sabah gideceğiz. Sonra ne çıkacak bu saatten sonra dedim. Bir işten haber bekliyormuş. Yol yapıyor diye düşündüm. ben ondan en az 2 saat önce evden çıkacağım için sabah beni aramasını söyledim, aramadı. Evden çıkmadan bir arayım dedim. Aradım hala yatakta. Geliyor musun diyorum, ay! bilmiyorumm çok uykum var dedi. Kan beynime sıçradı. Birşey demedim, kapattım ama sonra kendimi tutamadım. Yaptığını yüzüne vurdum. Bu kez hastayım dedi. sonra bana çok ön yargılı olduğumu falan söyledi. Siz böyle durumlarda ne yapıyorsunuz. Somut olarak bir şey ispatlayamam tabi ama yalan söylediğini biliyorum. Bana gelirim derken daha iyi bir şey bulamazsa geleceğini tahmin edebiliyorum ama böyle çat çat yüzüne vurunca ruh hastası muamalesi gördüm. hırsımı alamadı. Siz olsanız ne yapardınız.
Bazen arkadaşım beni başka bir arkadaşıyla tanıştırıyor. Üçümüz neredeyse dört beş saat takılıyoruz, sohbet ediyoruz, geziyoruz falan. Numarası yok ben de tabii bu insanın. Sonra başka bir gün bir yerde karşılaşıyoruz diyelim bu tanıştırılan kişiyle. Selam vermeyi, konuşmayı bıraktım zaten ama yüzüme bile bakmıyor. Birçok kişide başıma geldi bu. Garip değil mi yani böyle hiç tanışmamış gibi yapmak? Bana ilginç geliyor açıkçası. En azından bir gülümseme, bir bakış bekliyorum. Yanlış mı bu?
Hey gidi be
Selamlar, bugüne kadar çok sorunlu ilişkiler yaşadım, depresyonda olup önce beni istemeyen sonra peşimden ayrılmayan sonra beni aldatan mı dersiniz, uyuşturucu sorunu olup gizleyen mi dersiniz.. ne ararsanız var. zaten akıllanınca sadece düzgün kişilerle görüştüm ama onlar da sıkıcı geldi bir yerden sonra, ilişki işine veda edip iki senedir kimse ile görüşmedim.
şimdi yeni biri ile tanıştım, eğlenceli, zeki, kibar.. henüz 5-6 kez görüştük ama herşey müthiş, tek bir falso lafını bile görmedim ki yıllar beni çok eleştirir hale getirdi. işin garibi bir yandan sürekli mesajlaşıyoruz, görüşme planı yapıyoruz, görüşünce saatler nasıl geçiyor anlamıyor sonra ayrılamıyoruz. ama herşey henüz çok erken ve kısmen gelecek planı bile yapıyor, şuraya gidelim beraber şunu yapalım gezelim vb gibi.
şimdi bu son anlattığım kısım belki çok normal birşey ama bana hiç olmamıştı. yani hiçbir şey bu kadar güzel ve kolay geçmedi, başında da olsa.. o yüzden de korkuyorum, hasta mı deli mi sorunlu mu patolojik yalancı mı, sorunu ne diye düşünmeden edemiyorum. ben mi yılların getirdiği zarardan böyle oldum yoksa o mu normal değil bu kadar hızlı ve güzel gitmesi ile? bir de sizin fikrinizi almak istedim. çünkü benim bildiğim erkekler bu tür şeylerde uçmaz hemen, her dakika mesajlaşmaz 30 yaşını geçince, ya da gelecek planları yapmaktan çekinir. ya da ben bilemiyorum :)
okuyan ve cevaplayanlara teşekkürler.
şimdi yeni biri ile tanıştım, eğlenceli, zeki, kibar.. henüz 5-6 kez görüştük ama herşey müthiş, tek bir falso lafını bile görmedim ki yıllar beni çok eleştirir hale getirdi. işin garibi bir yandan sürekli mesajlaşıyoruz, görüşme planı yapıyoruz, görüşünce saatler nasıl geçiyor anlamıyor sonra ayrılamıyoruz. ama herşey henüz çok erken ve kısmen gelecek planı bile yapıyor, şuraya gidelim beraber şunu yapalım gezelim vb gibi.
şimdi bu son anlattığım kısım belki çok normal birşey ama bana hiç olmamıştı. yani hiçbir şey bu kadar güzel ve kolay geçmedi, başında da olsa.. o yüzden de korkuyorum, hasta mı deli mi sorunlu mu patolojik yalancı mı, sorunu ne diye düşünmeden edemiyorum. ben mi yılların getirdiği zarardan böyle oldum yoksa o mu normal değil bu kadar hızlı ve güzel gitmesi ile? bir de sizin fikrinizi almak istedim. çünkü benim bildiğim erkekler bu tür şeylerde uçmaz hemen, her dakika mesajlaşmaz 30 yaşını geçince, ya da gelecek planları yapmaktan çekinir. ya da ben bilemiyorum :)
okuyan ve cevaplayanlara teşekkürler.
aşık oldum, dediğiniz kişiyi ilk gördüğünüz anda mı başladı her şey? yoksa zamanla mı aşka dönüştü? ilk anda neler hissetmiştiniz sevgili dostlar?
Ben 10.sınıftım o 9.sınıftı. 10 15 gün çıktık.
Hal hatır sormak için yazacaktım.
Numarası hala aklımda, ayrılınca silmiştim. Numara ezberlemek gibi bir huyum var arkadaşlarımınki de ezberimdedir.
Hal hatır sormak için yazacaktım.
Numarası hala aklımda, ayrılınca silmiştim. Numara ezberlemek gibi bir huyum var arkadaşlarımınki de ezberimdedir.
Çeyrek biletim var yılbaşı çekilişine. Bi 250 bin çıksa yeter.
Ne diyorsunuz çıkar mı? Ona göre plan yapacağım.
Ne diyorsunuz çıkar mı? Ona göre plan yapacağım.
hangisi? neden?
ev arkadaşı ile yaşayacağıma ailem ile yaşarım daha iyi
ama gel gör ki yalnız yaşamak masraflı
siz ne düşünüyorsunuz?
ev arkadaşı ile yaşayacağıma ailem ile yaşarım daha iyi
ama gel gör ki yalnız yaşamak masraflı
siz ne düşünüyorsunuz?
Bir bey var universiye ogrencisiyiz ikimizde. Ben yazınca o da yazıyor konu aciyor ama ben yazmazsam tık yok. Storylerime anında bakıyor ama asla cavap vermiyor. Şuan aşırı konuşasım var onunla ama bundan önce 3 kere farklı bahanelerle yazdım zaten. Daha da yazsam yüzsüzlük mü olur? Yazsam da ne bahane bulayım yazmak için?
Erkek kişisiyim. yeni biriyle tanıştım, tanıştıktan sonra aramızda elektrik olup kaldı. 2-3 gün sonra yoklamak için mesaj attım olumlu geri dönüş aldım bu sefer sürekli yazmaya sabahları ilk günaydın mesajını o atmaya başladı. sonra birgün evine çağırdı ve keyifli bir akşam geçirdik seks olmadı fakat temas vardı. sürekli sarılıp birbirimizle ilgiliydik.
Sorun ben kadın kişisinin evine gidince başladı bahsettiğim kişi aşırı güzel 10/10 diyebiliriz bunun üstüne birde ailesinin baya zengin olduğunu öğrendim bense maddi olarak orta direk diyebileceğiniz fiziki olarakta ortalamının üstü birisiyim. öğrendikten sonra konuşmam değişti mesajlaşırken kendime olan güvenimi kaybettim. sürekli aldatılacağım yada terkedileceğim bir ilişkiye boşuna kasıyormuşum gibi hissediyorum.
Duyuruculara sorum arada böyle fark olmasına rağmen yürütebilen var mıdır? yoksa hiç bağlanmamaya çalışıp takılmama bakmamı mı tavsiye edersiniz?
Sorun ben kadın kişisinin evine gidince başladı bahsettiğim kişi aşırı güzel 10/10 diyebiliriz bunun üstüne birde ailesinin baya zengin olduğunu öğrendim bense maddi olarak orta direk diyebileceğiniz fiziki olarakta ortalamının üstü birisiyim. öğrendikten sonra konuşmam değişti mesajlaşırken kendime olan güvenimi kaybettim. sürekli aldatılacağım yada terkedileceğim bir ilişkiye boşuna kasıyormuşum gibi hissediyorum.
Duyuruculara sorum arada böyle fark olmasına rağmen yürütebilen var mıdır? yoksa hiç bağlanmamaya çalışıp takılmama bakmamı mı tavsiye edersiniz?
Kadınım ama yakın kız arkadaşım olmadı hiç. Hep dönemsel oldu, aynı sınıfta olduğumuz için vs. Aslında tatlı, cana yakın, herkesin derdine koşan ve yardımcı olmaya çalışan biriyim ama olmuyor bir türlü bir kız arkadaşım işte.
Erkek arkadaşlarım oluyor yakın arkadaş olarak, onların da duyguları değişiyor nedense bir yerden sonra genelde. Sıcakkanlı, konuşkan biriyim ve insanlara cinsiyet fark etmeksizin çok yakın ve samimi davranırım. Yanlış anladıklarını düşünüyorum bu yüzden beni bazen ama benim normal halim bu halbuki.
Şu an mesela çok yakın arkadaş olarak gördüğüm iki erkek var hayatımda ama benden hoşlandıklarını hissediyorum cümlelerinden falan. Benim onlar hakkındaki tek düşüncem arkadaşım oldukları ama git diyemiyorum onlara da, ne diyebilirim ki sonuçta? Birine kız bile ayarlamaya çalıştım ama çok sert tepki gösterdi, daha nasıl belli edeyim hoşlanmadığımı?
Kısacası ne yakın kız arkadaşım ne yakın erkek arkadaşım olmadı ve olmuyor düzgünce. Sizce neden olabilir? Ne yapabilirim düzeltmek için?
Erkek arkadaşlarım oluyor yakın arkadaş olarak, onların da duyguları değişiyor nedense bir yerden sonra genelde. Sıcakkanlı, konuşkan biriyim ve insanlara cinsiyet fark etmeksizin çok yakın ve samimi davranırım. Yanlış anladıklarını düşünüyorum bu yüzden beni bazen ama benim normal halim bu halbuki.
Şu an mesela çok yakın arkadaş olarak gördüğüm iki erkek var hayatımda ama benden hoşlandıklarını hissediyorum cümlelerinden falan. Benim onlar hakkındaki tek düşüncem arkadaşım oldukları ama git diyemiyorum onlara da, ne diyebilirim ki sonuçta? Birine kız bile ayarlamaya çalıştım ama çok sert tepki gösterdi, daha nasıl belli edeyim hoşlanmadığımı?
Kısacası ne yakın kız arkadaşım ne yakın erkek arkadaşım olmadı ve olmuyor düzgünce. Sizce neden olabilir? Ne yapabilirim düzeltmek için?
Merhaba,
Aynı yerde çalıştığım bir kızdan yakın zamanda "evcilik oynama" teklifi aldım.
Kızın sevgilisi var, benim de var.
Beni evine davet etti, ben de oyuncaklarimi alıp gittim ve 1-2 saat boyunca evcilik oynadık. Hatta oyunda çocuk bile yaptık.
Kız ilişkisinden memnun değil. Ben benimkinden pek bahsetmedim ona ama ben de "usengeclikten sürdürüyorum" kivamindayim kendi ilişkim için.
Bu evcilik oynama işini fırsat oldukça yapalım diye sözleştik. İkimiz de 20'lerin sonlarindayiz.
Belirgin bir soru yok. Yorumlarınızı merak ediyorum.
Aynı yerde çalıştığım bir kızdan yakın zamanda "evcilik oynama" teklifi aldım.
Kızın sevgilisi var, benim de var.
Beni evine davet etti, ben de oyuncaklarimi alıp gittim ve 1-2 saat boyunca evcilik oynadık. Hatta oyunda çocuk bile yaptık.
Kız ilişkisinden memnun değil. Ben benimkinden pek bahsetmedim ona ama ben de "usengeclikten sürdürüyorum" kivamindayim kendi ilişkim için.
Bu evcilik oynama işini fırsat oldukça yapalım diye sözleştik. İkimiz de 20'lerin sonlarindayiz.
Belirgin bir soru yok. Yorumlarınızı merak ediyorum.
insanlardan çok sıkıldım. herkes o kadar saygısız ve sorumsuz ki bu yüzden sürekli tetikte olmaya başladım.
dün askerlik şubesine gittim. oradaki memur tam bir sorunlu tipti. kadın şu profilin net protitipiydi. (bkz: öğrenci işlerindeki suratsız kadın) kadın tam bir suratsız, önüne geleni azarlayan bir tip. gişede numaram yazdı içeri geçtim. kadın biraz acele edin geç geliyorsunuz sonraki numaraya basıyorum dedi. dakka bir gol bir. daha 2 saniye önce tanımadığım kadından fırçayı yedik. oyalanmamıştım da üstelik. gişede numaram yanınca kalkıp gittim. 5 saniye sürmemiştir.
benim aile hekimi raporlu olduğu için askerlik muayenesi olamadım. başka doktor da yapamıyormuş o yüzden şubeye gittim. kadın saçma sapan sorular soruyor. üstelik üslubu çok çirkin. neden öyle? doktor neden yapmadı? dedim başka doktor yapamıyormuş doktor kendi söyledi. "o nasıl bir şey öyle yaa?" tarzı çirkin bir üslubu vardı. bir şey soruyorum yüzüme bile bakmadan ters ters evet!! diye cevap veriyor. bu üsluna devam edince ben de çıkıştım . "ablacım çocuk yok karşında konuşmana dikkat et. ben ne bileyim doktor dedi geldim" falan diye sesimi yükselttim. ben çıkışınca bir anda yumuşadı. bende de sosyal fobi var. biraz çekiniyorum bu arada.
sonra benden sonraki çocuk geldi. onun işlemlerini yapacak o çocuğa karşı aynın üslubu takındı bu sefer. öğleden sonra doktor raporunu götürmek için tekrar gittim başka birinin işini yapıyordu adam şöyle dedi. "abla çok sinirlisin sen yaa" ona da fırça kaymış sanırım. geleni gideni azarlıyor kadın. o kadar itici ki kadın boğasım geldi.
sadece bu kadın değil. her yerde bu insanlar. öğrenciyim. kıs bir süre yurtta kaldım. öğrenciler ses yapıyor. adam gece 2'de yüksek sesle telefonla konuşuyor, oyun oynuyor. gidip nazik bir şekilde uyarıyorum sallamıyor. sonra bir tanesinin üzerine yürüdüm bir daha ses yapmadılar.
insanlardan gerçekten çok yoruldum. bazen insanlara nazik bir şekilde hatasını söylüyorum ters tepki veriyor. biri ters yapınca atar yapıyorum gerekirse ufak bir mevuzuyu büyütüp tekme tokat dalarım. genelde ben de atar yapınca geri adım atıyorlar ama istemiyorum böyle bir şey. istiyorum ki nazik bir uyarı yeterli olsun ama dişini göstermek gerekiyor. nasıl baş ediyorsunuz bu insanlarla? ben ya sesimi çıkarmıyorum ya da mevzuyu kavgaya götürecek kadar tansiyonu yükseltiyorum. ama kavga dövüş de pek istediğim bir şey değil. ufacık bir şey için değmez.
dün askerlik şubesine gittim. oradaki memur tam bir sorunlu tipti. kadın şu profilin net protitipiydi. (bkz: öğrenci işlerindeki suratsız kadın) kadın tam bir suratsız, önüne geleni azarlayan bir tip. gişede numaram yazdı içeri geçtim. kadın biraz acele edin geç geliyorsunuz sonraki numaraya basıyorum dedi. dakka bir gol bir. daha 2 saniye önce tanımadığım kadından fırçayı yedik. oyalanmamıştım da üstelik. gişede numaram yanınca kalkıp gittim. 5 saniye sürmemiştir.
benim aile hekimi raporlu olduğu için askerlik muayenesi olamadım. başka doktor da yapamıyormuş o yüzden şubeye gittim. kadın saçma sapan sorular soruyor. üstelik üslubu çok çirkin. neden öyle? doktor neden yapmadı? dedim başka doktor yapamıyormuş doktor kendi söyledi. "o nasıl bir şey öyle yaa?" tarzı çirkin bir üslubu vardı. bir şey soruyorum yüzüme bile bakmadan ters ters evet!! diye cevap veriyor. bu üsluna devam edince ben de çıkıştım . "ablacım çocuk yok karşında konuşmana dikkat et. ben ne bileyim doktor dedi geldim" falan diye sesimi yükselttim. ben çıkışınca bir anda yumuşadı. bende de sosyal fobi var. biraz çekiniyorum bu arada.
sonra benden sonraki çocuk geldi. onun işlemlerini yapacak o çocuğa karşı aynın üslubu takındı bu sefer. öğleden sonra doktor raporunu götürmek için tekrar gittim başka birinin işini yapıyordu adam şöyle dedi. "abla çok sinirlisin sen yaa" ona da fırça kaymış sanırım. geleni gideni azarlıyor kadın. o kadar itici ki kadın boğasım geldi.
sadece bu kadın değil. her yerde bu insanlar. öğrenciyim. kıs bir süre yurtta kaldım. öğrenciler ses yapıyor. adam gece 2'de yüksek sesle telefonla konuşuyor, oyun oynuyor. gidip nazik bir şekilde uyarıyorum sallamıyor. sonra bir tanesinin üzerine yürüdüm bir daha ses yapmadılar.
insanlardan gerçekten çok yoruldum. bazen insanlara nazik bir şekilde hatasını söylüyorum ters tepki veriyor. biri ters yapınca atar yapıyorum gerekirse ufak bir mevuzuyu büyütüp tekme tokat dalarım. genelde ben de atar yapınca geri adım atıyorlar ama istemiyorum böyle bir şey. istiyorum ki nazik bir uyarı yeterli olsun ama dişini göstermek gerekiyor. nasıl baş ediyorsunuz bu insanlarla? ben ya sesimi çıkarmıyorum ya da mevzuyu kavgaya götürecek kadar tansiyonu yükseltiyorum. ama kavga dövüş de pek istediğim bir şey değil. ufacık bir şey için değmez.
Azıcık uzun olabilir ama akıcı bir şekilde yazmaya çalıştım. Yardım bekleyen bir insan var.
Üniversite 1. sınıfa giden (ama 21 yaşında) bir kız var, haftada birkaç kez denk gelirlerse anca gördüğü bir çocuğu çok beğeniyor. Muhtemelen 3. sınıf veya son sınıfta çocuk. Ciddi yapılı duran, sadece erkek arkadaşlarıyla takılan bir çocuk.
Kız son haftalarda denk geldiği yerde peşine takılıp gitmiş birkaç kere çocuğun, uzakta onu görünce sırf onun önünden geçmek için yolunu uzatıp acayip bir kapıdan (okulun içindeki yemekhane deposunun kapısı sanırım) okula girmeye çalışmış ve herkesin dikkatini çekmiş.
Saçma sapan şeyler yapmış kısacası. Bunlar olurken çocuk kıza bakmış (camın yansımasından görmüş kız bunu), ki genelde kızlara pek bakmayan biriymiş, ama bu bakış daha çok "kim bu manyak geri zekalı acaba" tarzı boş bir bakışmış. Kız da bunları yaparken utandığı için sümsük sümsükmüş hep çocuğun çevresindeyken.
Şimdiii... Kız iyice rezil olduğunu düşünüyor çocuğa. Aslında gayet özgüvenli ve fırlama sayılabilecek biri ama kendi görünüşünü beğenmediği için çocukla tanışmaktan çekiniyor. Bir de ne diyebilirim ki diyor. Merhaba tanışabilir miyiz dersem beni tersler belki diyor, ayaküstü zaten kötü olur diyor vs...
Ayrıca çocuk sürekli arkadaşlarıyla ve hep ciddi bir duruşu olduğu için yine ve yine çekiniyor yanına gidip tanışmaktan. Hem çocuğun sevgilisi olabilir, hatta evli bile olabilir çocuk. Bunları düşünüyor ve kesinlikle açılamıyor.
Benim bu kıza vereceğim tavsiye kalmadı, size sorayım dedim. Cevapları verirken çocuğu haftada bir iki kez anca gördüğünü de hesaba katalım ve hep birlikte şu kıza yardım edelim lütfen güzel fikirlerle, artık kafayı yemek üzereyim de ben onun yüzünden.
(Not: Kızımız çocuğu fazla elit ve olgun buluyormuş giyim tarzından vs anladığı kadarıyla, kendisiyse 16 yaşında gösteren sade tarzı olan ortalama güzellikteki sırdan bir kızmış. Dolayısıyla çocuk ona bakmazmış djslsnsö)
Üniversite 1. sınıfa giden (ama 21 yaşında) bir kız var, haftada birkaç kez denk gelirlerse anca gördüğü bir çocuğu çok beğeniyor. Muhtemelen 3. sınıf veya son sınıfta çocuk. Ciddi yapılı duran, sadece erkek arkadaşlarıyla takılan bir çocuk.
Kız son haftalarda denk geldiği yerde peşine takılıp gitmiş birkaç kere çocuğun, uzakta onu görünce sırf onun önünden geçmek için yolunu uzatıp acayip bir kapıdan (okulun içindeki yemekhane deposunun kapısı sanırım) okula girmeye çalışmış ve herkesin dikkatini çekmiş.
Saçma sapan şeyler yapmış kısacası. Bunlar olurken çocuk kıza bakmış (camın yansımasından görmüş kız bunu), ki genelde kızlara pek bakmayan biriymiş, ama bu bakış daha çok "kim bu manyak geri zekalı acaba" tarzı boş bir bakışmış. Kız da bunları yaparken utandığı için sümsük sümsükmüş hep çocuğun çevresindeyken.
Şimdiii... Kız iyice rezil olduğunu düşünüyor çocuğa. Aslında gayet özgüvenli ve fırlama sayılabilecek biri ama kendi görünüşünü beğenmediği için çocukla tanışmaktan çekiniyor. Bir de ne diyebilirim ki diyor. Merhaba tanışabilir miyiz dersem beni tersler belki diyor, ayaküstü zaten kötü olur diyor vs...
Ayrıca çocuk sürekli arkadaşlarıyla ve hep ciddi bir duruşu olduğu için yine ve yine çekiniyor yanına gidip tanışmaktan. Hem çocuğun sevgilisi olabilir, hatta evli bile olabilir çocuk. Bunları düşünüyor ve kesinlikle açılamıyor.
Benim bu kıza vereceğim tavsiye kalmadı, size sorayım dedim. Cevapları verirken çocuğu haftada bir iki kez anca gördüğünü de hesaba katalım ve hep birlikte şu kıza yardım edelim lütfen güzel fikirlerle, artık kafayı yemek üzereyim de ben onun yüzünden.
(Not: Kızımız çocuğu fazla elit ve olgun buluyormuş giyim tarzından vs anladığı kadarıyla, kendisiyse 16 yaşında gösteren sade tarzı olan ortalama güzellikteki sırdan bir kızmış. Dolayısıyla çocuk ona bakmazmış djslsnsö)
Selam.
Arkadaşlar arasında tartışma yaratan bir konu olduğu için sizin de fikrinizi merak ediyorum. Ben kendi fikrimi söylemeyeceğim ki etkilemeyeyim :)
Erkek ve kadın, herhangi bir gelecek planı olmadan birlikte oluyorlar. Niyetin bu olduğunu ikisi de biliyorlar. Erkek hiç bir babalık duygusu taşımadığını, çocuk istemediğini söylüyor. Cinsel ilişki öncesi kadın, doğum kontrol hapı kullandığını ya da ertesi gün hapı kullanacağını söylüyor. Fakat kullanmıyor. Dokuz ay sonra da senin çocuğun oldu diye adamı bilgilendiriyor. Adam ise kadına karşı açık olduğunu, kadının kendisini kandırdığını, dolayısıyla hareketinin bedelini ödemesi gerekenin o olduğunu söylüyor. Doğan çocuğun masumluğunu ve suçsuzluğunu bir kenara bırakarak salt olayı değerlendirebilir misiniz? Şimdi sizce:
1. Erkek kadın hakkında tazminat davası açmalı mı/açabilir mi?
2. Erkeğin kadına karşı tamamen açık olduğunu, kadının kendisini dolandırdığını öne sürerek doğan çocukla ilgili hiç bir sorumluluk almayacağını söylemesi, adamı kötü biri yapar mı?
3. Partnerlerden hangisi daha hatalı/etik olmayan bir davranış içindedir?
4. (Hukuken kadına tazminat davası açamadığını varsayarak) Aynı kadın adama ya da adam kadına HIV bulaştırırsa cezai yaptırımı bildiğim kadarı ile var iken, hem ikisini hem de ekstra olarak doğan çocuğu etkileyecek böylesi bir olay dolandırıcılık sayılır mı, sayılmaz mı?
5. Çocuk doğduğunda adamın çocuğu istememesi durumunda toplumun genel olarak reddeden tarafı suçlama eğiliminde olması adilane midir?
Edit: Özellikle sıkıntılı taraftan yaklaşmadım provokatif olmak istemediğim için ancak farklı bir bakış açısı olacağına karar verdim. Aynı soruyu tecavüz edilen bir kadına çevirip; kürtaj hakkı süresi farkında olmadan geçtikten sonra çocuğun sorumluluğunu almak istemediğini ve terk edeceğini söylerse diye de sorabilirdim. Bu kadın hiç istemediği annelik durumuna elinde olmayan bir sebeple ulaşır ve anne olmayı reddederse, kötü biri olur mu? Çocuğun masumiyeti bir yana; bu kadına toplumsal baskı ile içinde olmadığı bir duygu halini dayatıp, zorla anne mi yapıyoruz? (Kastettiğim tecavüz gibi travmatik bir olay ile diğer olayı bir tutmak değil, belli olaylar sonucunda istemsiz anne-baba olma durumundaki bakış açınız)
Arkadaşlar arasında tartışma yaratan bir konu olduğu için sizin de fikrinizi merak ediyorum. Ben kendi fikrimi söylemeyeceğim ki etkilemeyeyim :)
Erkek ve kadın, herhangi bir gelecek planı olmadan birlikte oluyorlar. Niyetin bu olduğunu ikisi de biliyorlar. Erkek hiç bir babalık duygusu taşımadığını, çocuk istemediğini söylüyor. Cinsel ilişki öncesi kadın, doğum kontrol hapı kullandığını ya da ertesi gün hapı kullanacağını söylüyor. Fakat kullanmıyor. Dokuz ay sonra da senin çocuğun oldu diye adamı bilgilendiriyor. Adam ise kadına karşı açık olduğunu, kadının kendisini kandırdığını, dolayısıyla hareketinin bedelini ödemesi gerekenin o olduğunu söylüyor. Doğan çocuğun masumluğunu ve suçsuzluğunu bir kenara bırakarak salt olayı değerlendirebilir misiniz? Şimdi sizce:
1. Erkek kadın hakkında tazminat davası açmalı mı/açabilir mi?
2. Erkeğin kadına karşı tamamen açık olduğunu, kadının kendisini dolandırdığını öne sürerek doğan çocukla ilgili hiç bir sorumluluk almayacağını söylemesi, adamı kötü biri yapar mı?
3. Partnerlerden hangisi daha hatalı/etik olmayan bir davranış içindedir?
4. (Hukuken kadına tazminat davası açamadığını varsayarak) Aynı kadın adama ya da adam kadına HIV bulaştırırsa cezai yaptırımı bildiğim kadarı ile var iken, hem ikisini hem de ekstra olarak doğan çocuğu etkileyecek böylesi bir olay dolandırıcılık sayılır mı, sayılmaz mı?
5. Çocuk doğduğunda adamın çocuğu istememesi durumunda toplumun genel olarak reddeden tarafı suçlama eğiliminde olması adilane midir?
Edit: Özellikle sıkıntılı taraftan yaklaşmadım provokatif olmak istemediğim için ancak farklı bir bakış açısı olacağına karar verdim. Aynı soruyu tecavüz edilen bir kadına çevirip; kürtaj hakkı süresi farkında olmadan geçtikten sonra çocuğun sorumluluğunu almak istemediğini ve terk edeceğini söylerse diye de sorabilirdim. Bu kadın hiç istemediği annelik durumuna elinde olmayan bir sebeple ulaşır ve anne olmayı reddederse, kötü biri olur mu? Çocuğun masumiyeti bir yana; bu kadına toplumsal baskı ile içinde olmadığı bir duygu halini dayatıp, zorla anne mi yapıyoruz? (Kastettiğim tecavüz gibi travmatik bir olay ile diğer olayı bir tutmak değil, belli olaylar sonucunda istemsiz anne-baba olma durumundaki bakış açınız)
Birbirlerine daha mı çok bağlanıyorlar? Yada bağlanma aşamasındaysalar bağlanma oluşuyor mu? Bilimsel şekilde de açıklarsanız sevinirim.
Eşim var diyor ben anlamıyorum:)
Sizce var mı?
Sizce var mı?
2019dan önceki Son 3 yılımı ABD’de geçirdim orada çalıştım ve son senemde bir kızla tanıştım. Tanıştım ki öyle bir vuruldum ki sormayın dostlar. Her şey çok iyi gitti fakat sonrasında yurda dönmem gerekti ve geldim. İlişkiyi uzaktan sürdürmeye devam ettim, bu sene üç dört kez ABD’ye gittim, saat farkından dolayı uykusuz kaldım fakat onu çok sevsem de artık mesafe bu ilişkiyi benim için sürdürülemez bir noktaya getirmiş durumda. O her şartta bu ilişkiyi devam ettirmek istiyor, yanıma gelmeyi kabul ediyor fakat orada güzel bir işi var ve buraya gelince muhtemelen bir işte çalışamayacak. Maddi olarak bir probleme sahip olmasak bile bu durum onun bir süre sonra hoşuna gitmeyecek. Her gece rüyalarıma girdikçe üzüldükçe kendimi artık iyiden iyiye kahrolmuş hissediyorum. ABD’ye geri gidip aynı iş olanaklarına sahip olacak bir durum da ortada yok şu an için. İlişkiyi bitirirsem o çok üzülecek ben de çok üzüleceğim fakat çok fena çıkmaza girmiş durumdayım, başlığı da biraz dertlendim öyle açtım. 1 senede uçak biletine ve orada kalmaya harcadığım paraya hiç acımıyorum fakat bundan sonrasında bunu sürdürebileceğimi düşünmüyorum. Hayatımda hiç aşk acısı çekmedim buna da hiç hazır değilim.
aldatmak sayılır mı?
Selamlar,
Yaklaşık 6 - 7 aydır flörtlerde performans kaygısı yaşıyorum (öyle değil). Yani sıkıcı, boş biriymişim, kimse benle uuzn süre ilgilenmezmiş gibi geliyor. Çok bakımlı, alımlı falan bir kadın değilim ama dikkat çekiciyim. Flört edenim eksik olmuyor ama hiçbiri bir iki haftayı geçmiyor. Beni biraz Tanımaya başladıklarında benden sıkıldıklarını, ilgilerinin kolayca kaybolduğunu hissediyorum. Ki bu adamlar yani öyle çok da ayılıp bayıldığım tipler değil. Öyle zamanlar oluyor ki, adam bana ilgi göstermeye devam etse ben gerisini getiremeyeceğim çok büyük ihtimalle.
Bu kadarla kalsa iyi, ben bu insanlara bir de hırslanıyorum. "Beni nasıl beğenmezsin ya, kimsin sen?" kafalarına giriyorum. Bu da olayı atlatmama engel oluyor. Takıntılı halde mevzu bahis kişilerin dikkatini çekmeye uğraştığımı görüyorum. Bu da hali hazırda yerle yeksan olan özgüvenimi iyice sıfırlıyor.
Bu durumdan ciddi anlamda sıkıldım. Ne yapayım, bir süre kapatayım mı kendimi dışa?
Teşekkürler.
Yaklaşık 6 - 7 aydır flörtlerde performans kaygısı yaşıyorum (öyle değil). Yani sıkıcı, boş biriymişim, kimse benle uuzn süre ilgilenmezmiş gibi geliyor. Çok bakımlı, alımlı falan bir kadın değilim ama dikkat çekiciyim. Flört edenim eksik olmuyor ama hiçbiri bir iki haftayı geçmiyor. Beni biraz Tanımaya başladıklarında benden sıkıldıklarını, ilgilerinin kolayca kaybolduğunu hissediyorum. Ki bu adamlar yani öyle çok da ayılıp bayıldığım tipler değil. Öyle zamanlar oluyor ki, adam bana ilgi göstermeye devam etse ben gerisini getiremeyeceğim çok büyük ihtimalle.
Bu kadarla kalsa iyi, ben bu insanlara bir de hırslanıyorum. "Beni nasıl beğenmezsin ya, kimsin sen?" kafalarına giriyorum. Bu da olayı atlatmama engel oluyor. Takıntılı halde mevzu bahis kişilerin dikkatini çekmeye uğraştığımı görüyorum. Bu da hali hazırda yerle yeksan olan özgüvenimi iyice sıfırlıyor.
Bu durumdan ciddi anlamda sıkıldım. Ne yapayım, bir süre kapatayım mı kendimi dışa?
Teşekkürler.
Üç erkek olarak yakın bir arkadaş grubuyuz. Bir arkadaşımız geçtiğimiz aylarda evlendi. Arkadaşım evlenmeden önce yerine göre kalp atan emoji, gözlerinde kalp olan emoji atardık vs. Geçenlerde yazışırken bana bu emojiden attı ve ben de attım derken konuşmanın ortasında "Merhaba, ben X (arkadaşımın eşi). Eğer Ali'ye Aliciğim, canım gibi şeyler yazmazsan sevinirim. Kalpli şeyler de atmayın birbirinize. Yazdıklarınızı okuyorum ona göre..." yazdı. Ben en başta şaka yapıyor sanıyordum ama son derece ciddiymiş. Bugün üç arkadaş başka bir arkadaşın düğününe giderken buluştuk, karısı da vardı. "Siz üçünüzün olduğu WhatsApp grubunuzda yazdıklarınızı okudum. Yine hep birbirinize balım, canım, fıstığım, künefem gibi şeyler demişsiniz. Ona öpücük de atmışsınız. Ali bu sefer yazdıklarınızı silmeyi unutmuş." dedi son derece ciddi şekilde.
Yani üçümüz erkek olmasak ve kadın olsak da kıskansa neyse de bir erkeğin samimi arkadaşına öpücük emojisi atması çok mu tepki gösterilmesi gereken bir şey? Tamam, arkadaşımda da var bir hata, eşine özelimizi açması vs ama cidden merak ediyorum çok mu anormal yazışmalar bunlar? Siz yakın arkadaşınıza yapmıyor musunuz böyle?
Yani üçümüz erkek olmasak ve kadın olsak da kıskansa neyse de bir erkeğin samimi arkadaşına öpücük emojisi atması çok mu tepki gösterilmesi gereken bir şey? Tamam, arkadaşımda da var bir hata, eşine özelimizi açması vs ama cidden merak ediyorum çok mu anormal yazışmalar bunlar? Siz yakın arkadaşınıza yapmıyor musunuz böyle?
Sıkılanlar yazsa ya :)
Özellikle erkeklere sormak istiyorum, karşı cins olduğunu bildiğiniz biri sizinle iletişim kurmaya çalıştı. muhabbeti ilerletmeye çalıştı. ama siz pek sallamadınız. ne oluyor da 10 gün sonra, durduk yere yine mesaj atıyorsunuz. üstelik cevap aldıktan sonra yine sallamaz tavırlar devam ediyor. sebebi neydi ki? kendinizi mi hatırlatıyorsunuz arada?
Ne agresif yazmışım :) topunuzun allah belasını. fsdfsd
edit: Soruyu erkeklere sormak istedim özellikle, çünkü bunu yapan kişi erkek :)
Ne agresif yazmışım :) topunuzun allah belasını. fsdfsd
edit: Soruyu erkeklere sormak istedim özellikle, çünkü bunu yapan kişi erkek :)
Haydi bakalım. Birinizden ilham alacağım.
Bazıları çok kötü şeyler söylüyor bu konuyla ilgili, genel olarak düşüncelerinizi merak ettiğim için soruyorum.
Ailesiyle fazla görüşmeyen, onlarla problemleri olan bir kadın var. Aslında araları iyimiş önceden ama yirmili yaşlarının başlarında siyasi ve dini açıdan fikirleri değiştiği için ailesi ona kötü davranmaya başlamış ve o da elinden geldiğince uzaklaşmaya çalışmış ailesinden. Bu dönemde ailesinden insanlar hem ona hem de kendilerine (kendilerini yaralayarak) birçok zarar vermiş ve tehdit etmiş. Şu an bu kadın kendi mesleğini yapmaya çalışıyor elinden geldiğince, arada alakasız işlerde de çalışıyor ama kısacası yapayalnız ve kimsesi yok arkasında.
Böyle biriyle tanışsanız ve size başta durumunu anlatsa ne düşünürsünüz? Ciddi bir ilişki içine girer misiniz böyle bir insanla veya evlenir misiniz yoksa hemen olumsuz ya da kısa süreli bir şey mi düşünürsünüz? Özellikle sizin için aile çok önemliyse ve sizin aileniz hep bir aradaysa...
Ailesiyle fazla görüşmeyen, onlarla problemleri olan bir kadın var. Aslında araları iyimiş önceden ama yirmili yaşlarının başlarında siyasi ve dini açıdan fikirleri değiştiği için ailesi ona kötü davranmaya başlamış ve o da elinden geldiğince uzaklaşmaya çalışmış ailesinden. Bu dönemde ailesinden insanlar hem ona hem de kendilerine (kendilerini yaralayarak) birçok zarar vermiş ve tehdit etmiş. Şu an bu kadın kendi mesleğini yapmaya çalışıyor elinden geldiğince, arada alakasız işlerde de çalışıyor ama kısacası yapayalnız ve kimsesi yok arkasında.
Böyle biriyle tanışsanız ve size başta durumunu anlatsa ne düşünürsünüz? Ciddi bir ilişki içine girer misiniz böyle bir insanla veya evlenir misiniz yoksa hemen olumsuz ya da kısa süreli bir şey mi düşünürsünüz? Özellikle sizin için aile çok önemliyse ve sizin aileniz hep bir aradaysa...
Merhaba duyuru, bir kız arkadaşım var, yeni bir ilişki (hala var mı bilmiyorum hatta şu an). genelde evden her çıkmak üzereyken falan çıktığımı söylediğimde ne giydiğimi vs. merak ettiğini söyleyip fotoğraf istiyor, çekip atıyorum ben de. pek düşünmeden çok da kurcalamadan.
kız bu arada inanılmaz kıskanç. babamlara dedim gidiyorum biraz mesaj yazamayacağım, hemen başladı yok başka kızlara mı gidiyorsunlar falan... neyse bugün çıktım evden dedim yürüyorum kahve alacağım, yalnız mısın dedi, dedim evet kaç kişiyle alayım kahveyi. fotoğraf istedi. attım fotoğrafı ama nasıl içime oturdu böyle davranılmak.
dedim hoşuma gidiyor böyle şirin falan kıskanç olmak bir nebze ama azıcık hayatımı kontrol etmeye çalışıyormuşsun gibi oluyor lütfen dedim her evden çıktığımda fotoğraf isteme.
bir alındı sayın duyuru bir alındı, aman allahım böyle sinirleneceğini bilsem hiç ilişki içerisinde olmaz mıydım bilmiyorum. yok ben sadece ne giydiğini merak ettim de, sen nasıl düşünüyorsun da öküz müsün de verdi veriştirdi.
ara verelim dedim, konuşmayalım bir süre bir dünya özür diledikten sonra.
çok detayı atladım ama gerek yok olayı anlıyorsunuzdur diye düşünüyorum.
sorum şu ki öküz müyüm duyuru? yoksa haklı olma ihtimalim var mı?
bu denli kıskanç insanla ilk ilişkim hiç kestiremiyorum neden sordu cidden güvenmiyor mu yoksa masum biçimde dediği gibi merak mı etti.
kız bu arada inanılmaz kıskanç. babamlara dedim gidiyorum biraz mesaj yazamayacağım, hemen başladı yok başka kızlara mı gidiyorsunlar falan... neyse bugün çıktım evden dedim yürüyorum kahve alacağım, yalnız mısın dedi, dedim evet kaç kişiyle alayım kahveyi. fotoğraf istedi. attım fotoğrafı ama nasıl içime oturdu böyle davranılmak.
dedim hoşuma gidiyor böyle şirin falan kıskanç olmak bir nebze ama azıcık hayatımı kontrol etmeye çalışıyormuşsun gibi oluyor lütfen dedim her evden çıktığımda fotoğraf isteme.
bir alındı sayın duyuru bir alındı, aman allahım böyle sinirleneceğini bilsem hiç ilişki içerisinde olmaz mıydım bilmiyorum. yok ben sadece ne giydiğini merak ettim de, sen nasıl düşünüyorsun da öküz müsün de verdi veriştirdi.
ara verelim dedim, konuşmayalım bir süre bir dünya özür diledikten sonra.
çok detayı atladım ama gerek yok olayı anlıyorsunuzdur diye düşünüyorum.
sorum şu ki öküz müyüm duyuru? yoksa haklı olma ihtimalim var mı?
bu denli kıskanç insanla ilk ilişkim hiç kestiremiyorum neden sordu cidden güvenmiyor mu yoksa masum biçimde dediği gibi merak mı etti.
Anneniz babanız, arkadaşlarınız, sevdiğiniz tarafından sevilmemeyi nasıl aşıyorsunuz?
Doğma büyüme İzmirliyim, üniversiteyi Denizli 'de okudum. Mezun olmaya doğru eşimle tanıştım. Daha sonra İzmir 'de memur oldum. Beş sene daha İzmir 'de yaşadıktan sonra evlenip Denizli 'ye yerleştik. Eşim de Denizli 'de memur oldu. Uzatıp kafa ütülemek istemiyorum, o kadar bunaldım ki... Karı koca düzen kurduk iyi kötü yaşıyorduk. İzmir 'den sonra Denizli beni biraz afallatmıştı ama bir yılda anca alıştım, yeniden çevre edindim. Denizli 'nin konumu güzel Muğla 'ya İzmir 'e sık sık gidip geziyorduk. Orada okuduğum için oraya yerleşmiş arkadaşlarımız da vardı, ailecek görüşüyorduk.
Derken birinci yılda -eşim öğretmenlik mezunu- öğretmenlik kazandı. Kütahya Tavşanlı 'yı.
Öğretmenlik mesleğinin şartları daha iyi diye, nazaran Ege 'de diye, bir de eşimin daha iyi olacağı iknasıyla geldik, benim de tayinim çıktı sorunsuzca buraya yerleştik.
Küçümsemiyorum ama ben burada kafayı yemek üzereyim. Sinema yok, çıkıp bir kahve içecek yer yok, yürüyüş yapabilecek bisiklet sürebilecek, vakit geçirebilecek bir yer yok. Haliyle arkadaşım da yok. İşyerinde mesai saatleri daha fazla. Resmen düzenim alt üst oldu. Mesai 17:30 'da bitiyor ama hep yapılacak şeyler oluyor. Alışırım dedim ama bir aydır o kadar bunalmış durumdayım ki sürekli kavga ediyoruz. Kütahya merkez git gel 80 km. Zira orada da bir şey yok.
Hayattan çok beklentisi olan bir insan değilim ama en basit ulaşılabilir şeyler bile burada yok. Ne yapacağımı bilemiyorum. Elbet derdi olan insan çok ama açık cezaevinde yaşıyor gibiyim. Haftasonu şu an ama yapacak hiçbir şey yok. Sabah girip neredeyse işten akşam zifir karanlıkta çıkıyorum.
Bonus olarak bir de cumartesi günleri eşimin adaylık eğitimi olduğu için haftasonu da bir yere gidemiyoruz. En az dört sene buradayız ve ben gerçekten dayanamıyorum. Sırf işten bir saat erken çıkacak diye resmen hayatımı buraya ipotek etmiş durumdayım.
Şu satırları yazmak yerine bile çıkıp biraz yürüyüş yapsam desem kömür dumanlı yamrı yumru sokaklarda yürümek hiç iyi gelmeyecek...
Derken birinci yılda -eşim öğretmenlik mezunu- öğretmenlik kazandı. Kütahya Tavşanlı 'yı.
Öğretmenlik mesleğinin şartları daha iyi diye, nazaran Ege 'de diye, bir de eşimin daha iyi olacağı iknasıyla geldik, benim de tayinim çıktı sorunsuzca buraya yerleştik.
Küçümsemiyorum ama ben burada kafayı yemek üzereyim. Sinema yok, çıkıp bir kahve içecek yer yok, yürüyüş yapabilecek bisiklet sürebilecek, vakit geçirebilecek bir yer yok. Haliyle arkadaşım da yok. İşyerinde mesai saatleri daha fazla. Resmen düzenim alt üst oldu. Mesai 17:30 'da bitiyor ama hep yapılacak şeyler oluyor. Alışırım dedim ama bir aydır o kadar bunalmış durumdayım ki sürekli kavga ediyoruz. Kütahya merkez git gel 80 km. Zira orada da bir şey yok.
Hayattan çok beklentisi olan bir insan değilim ama en basit ulaşılabilir şeyler bile burada yok. Ne yapacağımı bilemiyorum. Elbet derdi olan insan çok ama açık cezaevinde yaşıyor gibiyim. Haftasonu şu an ama yapacak hiçbir şey yok. Sabah girip neredeyse işten akşam zifir karanlıkta çıkıyorum.
Bonus olarak bir de cumartesi günleri eşimin adaylık eğitimi olduğu için haftasonu da bir yere gidemiyoruz. En az dört sene buradayız ve ben gerçekten dayanamıyorum. Sırf işten bir saat erken çıkacak diye resmen hayatımı buraya ipotek etmiş durumdayım.
Şu satırları yazmak yerine bile çıkıp biraz yürüyüş yapsam desem kömür dumanlı yamrı yumru sokaklarda yürümek hiç iyi gelmeyecek...
Yıllardır ilgisini çekmeye çalıştığım bir hatun vardı. Baya ölüp bitiyordum. Buluştuk, devam etsem sevgili de olacağız. Ancak ilgimi kaybettim eskisi kadar çekici gelmiyor. Yatma durumu falan da yok. Hasta mıyım ben? Bana ilgi göstermeyenlerin peşine takılıyorum, ikna edince de sıkılıyorum. Sizde de oluyor mu benzeri bir durum?
20 biraz küçük geliyor gözüme. Psikolojik sınır 21 benim için. Sizce nasıl?
Selamlar,
Birkaç haftadır karşılıklı hoşlaştığımız bir bey vardı. Başlarda benimle konuşmak için epey çaba harcıyordu, yanımdayken heyecanlanıyordu, çocuklaaşıyordu. Zaman içinde yaşadığım sıkıntılar, kodumun sürekli düşük olması vs elemanda yardıma ihtiyaç duyduğum algısı yarattı. Şu an velim gibi, mentorum gibi akıl veriyor, belli konularda yardımcı olmaya çalışıyor, göz göze gelince heyecanlanmalar bitti tabii, abim gibi bi şey oldu. Aramızda neredeyse beş yaş fark var ama kendisi ergenliğinden itibaren hayatın içinde debelene debelene yolunu bulmuş, belli pratikleri oturtmuş. Bense evden çıkmadım gibi bi şey. Duygusal ve mental olarak toyum.
Bir yandan gözündeki değerimin düşmesi gururumu incitiyor, diğer yandan hayatımda iyiliğimi isteyen mantıklı, aklı başında, yardımsever birinin olması belli noktalarda kriz durumları yaşamamı engelliyor, motive ediyor vs. Allah mısın diye gelenin, yazık kimin çocuğuysa diye ayrılması canımı sıkıyor. Sizce egoma teslim olup bu arkadaştan uzak mı durayım yoksa bu tecrübeyi olumlu bir deneyim olarak algılayıp sensible arkadaşımın mentorluğuna teslim mi olayım?
Yardımı ben talep etmiyorum bu arada, her delikten zırt pırt çıkıp kafa açmıyorum. Kendisi gönüllü görünüyor. Ama işte o hayran bakışların acımaya dönüşmesi gerçekten paha biçilemez bir deneyim.
İyİ akşamlar. İyi cumalar.
Birkaç haftadır karşılıklı hoşlaştığımız bir bey vardı. Başlarda benimle konuşmak için epey çaba harcıyordu, yanımdayken heyecanlanıyordu, çocuklaaşıyordu. Zaman içinde yaşadığım sıkıntılar, kodumun sürekli düşük olması vs elemanda yardıma ihtiyaç duyduğum algısı yarattı. Şu an velim gibi, mentorum gibi akıl veriyor, belli konularda yardımcı olmaya çalışıyor, göz göze gelince heyecanlanmalar bitti tabii, abim gibi bi şey oldu. Aramızda neredeyse beş yaş fark var ama kendisi ergenliğinden itibaren hayatın içinde debelene debelene yolunu bulmuş, belli pratikleri oturtmuş. Bense evden çıkmadım gibi bi şey. Duygusal ve mental olarak toyum.
Bir yandan gözündeki değerimin düşmesi gururumu incitiyor, diğer yandan hayatımda iyiliğimi isteyen mantıklı, aklı başında, yardımsever birinin olması belli noktalarda kriz durumları yaşamamı engelliyor, motive ediyor vs. Allah mısın diye gelenin, yazık kimin çocuğuysa diye ayrılması canımı sıkıyor. Sizce egoma teslim olup bu arkadaştan uzak mı durayım yoksa bu tecrübeyi olumlu bir deneyim olarak algılayıp sensible arkadaşımın mentorluğuna teslim mi olayım?
Yardımı ben talep etmiyorum bu arada, her delikten zırt pırt çıkıp kafa açmıyorum. Kendisi gönüllü görünüyor. Ama işte o hayran bakışların acımaya dönüşmesi gerçekten paha biçilemez bir deneyim.
İyİ akşamlar. İyi cumalar.
varsa nelerdir?
Tam emin de değilim ama mesela tatilde hiç arkadaş çevresi edinemem. Çünkü öyle bi çabam da olmaz gider denize girerim kimseyle muhatap olmam ama bakıyorum insanlar birbirini ikinci gün yemeğe davet ediyor. Ben böyle biri değilim biraz almanım sanırım bu konularda bilmiyorum normali bu geliyor bana da hayattaki basarimi düşürüyor sanki ne tavsiye edersiniz?
Selam dostlar,
şu anda allah'ın unuttuğu savaş ülkelerinden birindeyim 10 günlüğüne falan. iş için. firma için önemli ve tarihindeki en büyük işlerden biri ve daha başlangıcı. genel müdür beni çağırdı ve sen koordinatörle beraber bu projeye bak vs gaz verici konuşmalar yaptı. ve tabi ki amelelik işleri kaldı bana şu anda. idareye sunmam gereken bir iş programı var. ve ben yaklaşık 15 gündür falan kesinlikle hiç bir şey yapmadım. oturuyorum yapmak için, koordinatör soruyor idare direk arayıp soruyor. halletmek için oturuyorum masaya ama hiç ama hiç bir şey yapmıyorum. hep erteledim bugüne kadar. en son az önce sordular, pazar günü vereceğim dedim. yine hiç bir şey yapmıyorum ve kattiyen içimden gelmiyor. napacağım ne zaman gaz gelecek bir fikrim yok.
bir ikincisi geçen aylarda boşandım. Erkek tarafıyım ben. seviyorduk birbirimizi ama boşandık. resmi olarak boşandığımız günün akşamı eşimin biriyle beraber olmuş olabileceğine dair bir kanıt gördüm bir kaç gün önce (%100 değil ama yüksek ihtimal). sanırım ufaktan flörtleşmeler evlerimiz ayrı ama resmi olarak boşanmamışken başlamış. ve bu aralar flörtleşiyorlar sanırım, çiçek göndermeceler vs. bok gibi hissediyorum. onu takip edebildiğim bir yer var, ordan takip ediyorum mal gibi.
takip etmeyeceğim diyorum, ediyorum. çalışacağım diyorum çalışmıyorum. aldığım eğitimler tamamen boşaymış diyorum. bir işe yaramaz, bir bok yapamaz hissediyorum. yenilmiş, kaybetmiş değersiz ve başarısız hissediyorum. evliliğini kurtaramamış, pasif başarısız hissediyorum. bu ülkede yalnız kalınca iyice günyüzüne çıktı sanki bu düşüncelerim. hoş tr'de de yalnızım artık. arkadaş dediklerim yalandan teselli verip geçtiler tabi ki boşanmayla ilgili.
azıcık dertleşelim mi ? ya da bişeyler yazın. olumlu olumsuz farketmez.
şu anda allah'ın unuttuğu savaş ülkelerinden birindeyim 10 günlüğüne falan. iş için. firma için önemli ve tarihindeki en büyük işlerden biri ve daha başlangıcı. genel müdür beni çağırdı ve sen koordinatörle beraber bu projeye bak vs gaz verici konuşmalar yaptı. ve tabi ki amelelik işleri kaldı bana şu anda. idareye sunmam gereken bir iş programı var. ve ben yaklaşık 15 gündür falan kesinlikle hiç bir şey yapmadım. oturuyorum yapmak için, koordinatör soruyor idare direk arayıp soruyor. halletmek için oturuyorum masaya ama hiç ama hiç bir şey yapmıyorum. hep erteledim bugüne kadar. en son az önce sordular, pazar günü vereceğim dedim. yine hiç bir şey yapmıyorum ve kattiyen içimden gelmiyor. napacağım ne zaman gaz gelecek bir fikrim yok.
bir ikincisi geçen aylarda boşandım. Erkek tarafıyım ben. seviyorduk birbirimizi ama boşandık. resmi olarak boşandığımız günün akşamı eşimin biriyle beraber olmuş olabileceğine dair bir kanıt gördüm bir kaç gün önce (%100 değil ama yüksek ihtimal). sanırım ufaktan flörtleşmeler evlerimiz ayrı ama resmi olarak boşanmamışken başlamış. ve bu aralar flörtleşiyorlar sanırım, çiçek göndermeceler vs. bok gibi hissediyorum. onu takip edebildiğim bir yer var, ordan takip ediyorum mal gibi.
takip etmeyeceğim diyorum, ediyorum. çalışacağım diyorum çalışmıyorum. aldığım eğitimler tamamen boşaymış diyorum. bir işe yaramaz, bir bok yapamaz hissediyorum. yenilmiş, kaybetmiş değersiz ve başarısız hissediyorum. evliliğini kurtaramamış, pasif başarısız hissediyorum. bu ülkede yalnız kalınca iyice günyüzüne çıktı sanki bu düşüncelerim. hoş tr'de de yalnızım artık. arkadaş dediklerim yalandan teselli verip geçtiler tabi ki boşanmayla ilgili.
azıcık dertleşelim mi ? ya da bişeyler yazın. olumlu olumsuz farketmez.
Sevgili kadin kisinin dogumgunu yaklasiyor. Aranizda cok deli romantikler var, biliyorum, hediye onerilerinize acigim.
Hatun kisi 34 yasinda, japon, iskandinav ve minimal dizaynlardan hoslaniyor. Hediye icin hala zaman var, dunyanin herhangi bir yeinden alinabilir. Sinir yok.
Simdiden cok tesekkurler
Hatun kisi 34 yasinda, japon, iskandinav ve minimal dizaynlardan hoslaniyor. Hediye icin hala zaman var, dunyanin herhangi bir yeinden alinabilir. Sinir yok.
Simdiden cok tesekkurler
İk müdürünü stalklarken yanlışlıkla beğendim ışık hızıyla geri çektim. Görür mü beni? :(
babamın yıllardır annemi aldattığını fark ettim. bir haftadır ne yapmam gerektiğini düşünüyorum. babama da anneme de bir şey söylemedik. önce kız kardeşime durumu anlattım. sonra dayıma ve eşine söyledik. onlar da bir şey diyemediler, şimdilik bekleyin diyolar ama bir çözüm getirmediler. babamın yıllarca aynı kadınla bir ilişkisi var ve kadın evlenmek üzere şu an. ama hala görüşüyorlar. cep telefonunda bütün fotoğraflarını ve mesajlarını bulduk. daha sonra kardeşimin hesabından kadının instagram hesabına takip isteği yollayınca babam bütün telefonunu temizledi. bizim fark ettiğimizi anladı. ama muhtemelen inkar edecektir. biz telefonun ekranından bütün bilgileri fotoğrafladık. bu sene üniversite sınavına gireceğim kardeşim 16 yaşında ve küçük kardeşim de ilkokul 1.sınıfta okuyor. annem çok fedakar ve kendini evine adamış babamın asla aldatacağını düşünmeyen birisi. babamın tepkisi kestiremiyoruz. babamla konuşsam kötü bir tepki ile karşılaşabilirim. annem ise boşanmayı kaldırabilecek birisi değil. ne yapacağımızı bilmiyoruz.
Ve doğru çıkıyor mu?
Siz neden uyumadınız uyuyamadınız?
(8)
sizce flörtün kısası mı uzunu mu makbuldür?aslında düşüncelerinizi merak
neoluyokardesimnebutantantana #1395573
ediyorum
2. buluşmanızda karşınızdaki kişinin bitmekte olan bir ilişkisi olduğunu ve son demlerini yaşadığını ancak bir erkek arkadaşı olduğunu öğrenseniz ne düşünürsünüz. daha öncesinde ilişki yaşayacağınıza dair bir şey konuşmamışsınız, arkadaş olarak görüşüyorsunuz ama iki taraf da ilerde bir şeyler olacağını hissediyor. bu durum sizi rahatsız eder miydi?
ister istemez. Kadın ya da erkek fark etmez birisine ilgi duyuyorsunuz ama o
size mesafeli duruyorsa ya da pek yüz vermiyorsa (kaçan kovalanır olayı değil)
gözünüzde büyütüyor musunuz o kişiyi, egonuz ona daha mı çok değer veriyor, onu
elde etmek istiyor? Diğer taraftan da ilgi duyduğunuz kişi size anında ilgi
gösterse onu cepte görüp daha mı az değer veriyorsunuz?
size mesafeli duruyorsa ya da pek yüz vermiyorsa (kaçan kovalanır olayı değil)
gözünüzde büyütüyor musunuz o kişiyi, egonuz ona daha mı çok değer veriyor, onu
elde etmek istiyor? Diğer taraftan da ilgi duyduğunuz kişi size anında ilgi
gösterse onu cepte görüp daha mı az değer veriyorsunuz?
Ferhunde, kadın meriç oluyor efendim.
Ve başarıya ulaştı mı?
Ve başarıya ulaştı mı?
Eşinizden ayrı seyahat planı yapar mısınız, yoksa artık bir aileyiz, nereye gideceksek birlikte gideriz mi dersiniz? Yoksa mesela memleketteki aileyi tek başına ziyaret etmek normal ama, başka gezi olmaz mı? Yoksa tam tersi mi? Buyrun sohbete..
Not: Çok isterlerse bekar arkadaşlar da cevap verebilirler tabii ama, görüşten çok deneyimler doğrultusunda oluşmuş görüşleri merak ediyorum biraz.
Not: Çok isterlerse bekar arkadaşlar da cevap verebilirler tabii ama, görüşten çok deneyimler doğrultusunda oluşmuş görüşleri merak ediyorum biraz.
İnstagram da yalnızlık ne güzel diyenleri görüyorum çokça saçma değil mi?
Son birkaç yıldır zevk aldığım şeylerde çok büyük değişiklikler oldu. Bilgisayar oynamayı çok severdim şimdi on dakikadan fazla dayanamıyorum. Haftada en az 4 gün yüzmeye giderdim ki buna yılın en soğuk, karlı ayları dahil. Mutlaka yine en az 4 gün spor salonuna giderdim. Haftada en az iki film izlerdim sinemada (başka sinema'nın salonlarında). Gerçi o zamanlar çalışmıyordum. Ama şu an çalışıyorum ve bunları yine yapabilirim biraz sıkışık ve daha az yoğunluklu da olsa. Canım hiçbir şey yapmak istemiyor. Eskiden zevk aldığım ne varsa şu anda tamamen bırakmış durumdayım. İşten eve gelince tek yaptığım şey tembellik, elime telefonu alıp birkaç saat oynuyorum sonra da yemek yiyip yatıyorum. Haftasonları da öğlene kadar uyuma ve aynı rutin.
Niye böyle oluyor, size de oluyor mu, nasıl çıkabilirim bu döngüden.
Niye böyle oluyor, size de oluyor mu, nasıl çıkabilirim bu döngüden.