İşyerindeki bilgisayara yeni microsoft office'in deneme sürümünü indirdim, kurdum. o arada orijinal ürün aldık o geldi şimdi. ama o ürünün üstünde office 2010 yazıyor. şu an kullandığım office 365 sanırım. ben şimdi bu ürün anahtarını nasıl etkinleştireceğim? deneme sürümünü silip yeni gelen office'i baştan yükleyeyim diyorum ama bu sefer de outlook'um kuruldu, o gitmesin istiyorum.
yardım edin :/
yardım edin :/
duyurunun vedat milor'ları;
şöyle sulu bir şey olsun lütfen. herhangi bir şey söyleyebilirsiniz yapabilirim.
sevgiler
edit: 3 kişi orucuz ve göze de hitap eden bir şey de hoş olabilir :)
şöyle sulu bir şey olsun lütfen. herhangi bir şey söyleyebilirsiniz yapabilirim.
sevgiler
edit: 3 kişi orucuz ve göze de hitap eden bir şey de hoş olabilir :)
hangi alternatifi kullaniyorsunuz?
-google voice, skype, viber out, mezun calling card vs vs.
edit: kastettigim sey sabit numaralari ya da cep telefonlarini aramak. internet vs internet degil yani.
-google voice, skype, viber out, mezun calling card vs vs.
edit: kastettigim sey sabit numaralari ya da cep telefonlarini aramak. internet vs internet degil yani.
imza beyannamesi, noter onaylı okuldan çıkış belgesi ve ikametgah istediler.
imza beyannamesi işini noter de mi hallediyoruz?
noterdeki işlerimde notere ne kadar para gider?
ikametgah işini kaymakamlıkta mı halledeceğim? muhtarla işim var mı?
imza beyannamesi işini noter de mi hallediyoruz?
noterdeki işlerimde notere ne kadar para gider?
ikametgah işini kaymakamlıkta mı halledeceğim? muhtarla işim var mı?
hangi marka daha sorunsuz ve kaliteli son zamanlarda??
Mavi krema yaptınız mı hiç?
Rengi elde etmek için mor lahananın kullanıldığını öğrendim internetten ama nasıl mavi hale geldiğini öğrenemedim, deneyenler oldu mu aranızda?
Yeşil için daha önce ıspanaklı kekten tecrübem olduğu için yine ıspanak düşünüyorum ama olur herhalde neyse mavi renk konusunda yardımınızı bekliyorum..
Teşekkürler..
Rengi elde etmek için mor lahananın kullanıldığını öğrendim internetten ama nasıl mavi hale geldiğini öğrenemedim, deneyenler oldu mu aranızda?
Yeşil için daha önce ıspanaklı kekten tecrübem olduğu için yine ıspanak düşünüyorum ama olur herhalde neyse mavi renk konusunda yardımınızı bekliyorum..
Teşekkürler..
vicdanımı rahatlatmak için değil de, cidden çok kafam karıştığı için soruyorum. ona göre kendimi kalıba sokucam.
ciddi diyom lezbiyen pornosuymuş falan hiç ilgimi çekmedi, lezbiyen tanıdığım da olmadı. ama haklarında iyi ya da kötü bi şey düşünmedim aynı zamanda.
futbol maçı izlerken oyuncular birbirine sarıldığında, öpüştüğünde hoşuma gidiyo haha. o "KARDEŞLİK" hali, BROMANCE tavırları falan sempatik bile geliyo yerine göre. gay biraderlerimle de bi derdim yok.
ama travesti mi diyosunuz olm, boru gibi sesi olan ablalar olsun ya da ne bileyim işte böyle çok alışık olmadığım insanları görünce çekiniyorum. nefret duymuyorum ama çekindiğim için uzak durmak istiyorum, nasıl desem yani ilginç geliyo ya. hani erkeğin erkeğe ilgi duymasını anlıyom ama o vücutta o ses olunca beynim almıyo benim.
mesela şu LGBT 2014 onur yürüyüşüne imkanım olsa bile katılmazdım çünkü ben kendimi orda yalnız hissederim amk, o insanların arasında değilim çünkü. burada "arasında değilim" derken eşcinsel olmayı kastetmiyorum. onlar mesela benim gibi çekinmiyor. tamamen anlıyorlar eşcinselleri de travestileri de. ben anlamıyom olm, çekiniyorum. kötü niyetli olduğumu düşünmüyorum ama geride duruyorum işte.
dediğim gibi bende bir nefret, onları dışlama falan yok. daha ziyade kendimi geri çekiyorum. şimdi bu durumda GERİZEKALI ŞAPŞİK HOMOFOBİK BİSEKSÜELLER VARDIR!! mı oluyorum yoksa sıkıntı yok mu?
***
lütfen "kardeşim homofobiksen homofobiksin, ibnelik moda oldu ;))" tarzı cevaplar vermeyin. dediğim gibi, derdim vicdanımı rahatlatmak değil. sadece ne düşündüğümü falan anlayamıyorum net olarak. homofobiklik deniyosa buna homofobiğimdir yani nabiyim.
ciddi diyom lezbiyen pornosuymuş falan hiç ilgimi çekmedi, lezbiyen tanıdığım da olmadı. ama haklarında iyi ya da kötü bi şey düşünmedim aynı zamanda.
futbol maçı izlerken oyuncular birbirine sarıldığında, öpüştüğünde hoşuma gidiyo haha. o "KARDEŞLİK" hali, BROMANCE tavırları falan sempatik bile geliyo yerine göre. gay biraderlerimle de bi derdim yok.
ama travesti mi diyosunuz olm, boru gibi sesi olan ablalar olsun ya da ne bileyim işte böyle çok alışık olmadığım insanları görünce çekiniyorum. nefret duymuyorum ama çekindiğim için uzak durmak istiyorum, nasıl desem yani ilginç geliyo ya. hani erkeğin erkeğe ilgi duymasını anlıyom ama o vücutta o ses olunca beynim almıyo benim.
mesela şu LGBT 2014 onur yürüyüşüne imkanım olsa bile katılmazdım çünkü ben kendimi orda yalnız hissederim amk, o insanların arasında değilim çünkü. burada "arasında değilim" derken eşcinsel olmayı kastetmiyorum. onlar mesela benim gibi çekinmiyor. tamamen anlıyorlar eşcinselleri de travestileri de. ben anlamıyom olm, çekiniyorum. kötü niyetli olduğumu düşünmüyorum ama geride duruyorum işte.
dediğim gibi bende bir nefret, onları dışlama falan yok. daha ziyade kendimi geri çekiyorum. şimdi bu durumda GERİZEKALI ŞAPŞİK HOMOFOBİK BİSEKSÜELLER VARDIR!! mı oluyorum yoksa sıkıntı yok mu?
***
lütfen "kardeşim homofobiksen homofobiksin, ibnelik moda oldu ;))" tarzı cevaplar vermeyin. dediğim gibi, derdim vicdanımı rahatlatmak değil. sadece ne düşündüğümü falan anlayamıyorum net olarak. homofobiklik deniyosa buna homofobiğimdir yani nabiyim.
Merhaba,
Ben ve erkek arkadaşım köpek almayı düşünüyoruz. Ama şimdiye kadar hiç köpeğimiz olmadı. Evimiz 2+1 ve arkada ufak ve ortak bir bahçesi var. Bahçede kediler de var (yan komşunun ve mahallenin kedileri). Köpeklere ve diğer tüm hayvanlara bayılıyoruz ama uzun vadede bakıp bakamayacağımıza emin olamadığımız için (ilgi değil de yer ve maddiyat olarak) bir süre başka birinin köpeğine bakmayı denemek istiyoruz.
Hem bizim, hem daha sonra edineceğimiz köpeğin, hem de bir süre bakacağımız köpeğin sahiplerinin çıkarına olduğunu düşündüğümüzden, 1-2 haftalık tatile gidecek birinin köpeğine bakmanın en uygunu olacağını düşündük.
İlgilenen olursa mesaj yoluyla ulaşabilirsiniz.
Bu durumda bir sakınca olabileceğini düşünüyorsanız da yorum yazabilirsiniz.
Yer: İstanbul / Kadıköy
Ben ve erkek arkadaşım köpek almayı düşünüyoruz. Ama şimdiye kadar hiç köpeğimiz olmadı. Evimiz 2+1 ve arkada ufak ve ortak bir bahçesi var. Bahçede kediler de var (yan komşunun ve mahallenin kedileri). Köpeklere ve diğer tüm hayvanlara bayılıyoruz ama uzun vadede bakıp bakamayacağımıza emin olamadığımız için (ilgi değil de yer ve maddiyat olarak) bir süre başka birinin köpeğine bakmayı denemek istiyoruz.
Hem bizim, hem daha sonra edineceğimiz köpeğin, hem de bir süre bakacağımız köpeğin sahiplerinin çıkarına olduğunu düşündüğümüzden, 1-2 haftalık tatile gidecek birinin köpeğine bakmanın en uygunu olacağını düşündük.
İlgilenen olursa mesaj yoluyla ulaşabilirsiniz.
Bu durumda bir sakınca olabileceğini düşünüyorsanız da yorum yazabilirsiniz.
Yer: İstanbul / Kadıköy
Selamlar,
nereden bulabilirim bunu.
Kastettiğim şey Taban Puanları değil...
X üniversitesinin A bölümü kaçıncı sıradaki öğrenciyi aldı en düşük (veya en yüksek), bunu soruyorum...
nereden bulabilirim bunu.
Kastettiğim şey Taban Puanları değil...
X üniversitesinin A bölümü kaçıncı sıradaki öğrenciyi aldı en düşük (veya en yüksek), bunu soruyorum...
Bilindik bir meyveli gazoz markasının gençlik festivalinde çalışacak gibiyim. Merak ettiğim orada işler çok zor mu? Daha önce tecrübe eden varsa yardımcı olabilir mi? Ne gibi işler yapacağız vs. ?
arkadaşım yazmayı düşünüyor da, hem kocaeli mimarlık hem de gebze'de varmış bir tane onu. öğrencisi olan ya da mezun olmuş birileri var mı görüşlerini almak istiyor.
ayrıca istanbul anadolu yakasından her gün gidiş dönüş yapacak, yol ne kadar sürüyor, rahat olur mu o konuda da bilgisi olan varsa süper olur.
ayrıca istanbul anadolu yakasından her gün gidiş dönüş yapacak, yol ne kadar sürüyor, rahat olur mu o konuda da bilgisi olan varsa süper olur.
iyi günler,
atatürk havaalanından metroyla hangi durakta inersem bu hattı alabilirim. 500t'nin o müthiş atmosferini özlemişim.
atatürk havaalanından metroyla hangi durakta inersem bu hattı alabilirim. 500t'nin o müthiş atmosferini özlemişim.
akşam şnitzelin yanına nabayım ya. makarna derseniz salçalı demeyin pls. soya soslu falan mı yapsam
edit:kafa temizleme, kartuş hizalama gibi donanımsal seçenekler denenmiştir.
standart ayarda baskı aldığım zaman siyah renk bulanık çıkıyor, astigmatlı birinin gözlüksüz gördüğü gibi.
dosya taratılmış bir kitap değil, gayet temiz bir dijital e-kitap.
ek bilgiler;
-renkli baskıda sıkıntı yok.
-hızlı ayarda baskı alırsam o bulanıklık olmuyor, hızlı çıktı olması sebebiyle hafif kaymalar, eğrilikler vs var fakat o sıkıntı değil.
-yüksek ayarda baskı alırken mürekkep daha fazla kullanıldığı için bulanıklık bir miktar kayboluyor fakat hala bulanık.
zaten her şekilde standart baskı almak zorundayım.
standart ayarda baskı aldığım zaman siyah renk bulanık çıkıyor, astigmatlı birinin gözlüksüz gördüğü gibi.
dosya taratılmış bir kitap değil, gayet temiz bir dijital e-kitap.
ek bilgiler;
-renkli baskıda sıkıntı yok.
-hızlı ayarda baskı alırsam o bulanıklık olmuyor, hızlı çıktı olması sebebiyle hafif kaymalar, eğrilikler vs var fakat o sıkıntı değil.
-yüksek ayarda baskı alırken mürekkep daha fazla kullanıldığı için bulanıklık bir miktar kayboluyor fakat hala bulanık.
zaten her şekilde standart baskı almak zorundayım.
mevcut hükümet ile mümkün değil ama olamaz mı böyle bir şey?
şimdi milletvekili seçme ve seçilme yolu ile oluyor, sınavla olmaz diyecek olanlar için, şöyle olmaz mı?
her tür memur olmak için kpss'ye giriliyor, değişik puan türlerinden puanlar alınıyor. sonra kurumlar kadro açıyor, mülakatla personel alıyorç ön şart olarak da mesela "kpssp45 puan türünden en az 80 almak" diyor.
milletvekilliği de aynı işte. en uygun puan türü belirlensin, kpssp bilmemkaç puan türünden en az 60-70 alamayan milletvekilliğine adaylığını koyamasın. adaylar sadece kpss'den belirli bir puanın üstünde alanlar arasından seçilsin. ondan sonrası seçim.
mantıklı olan da bu değil mi? başımızdakilerin istememesi dışında bir sakıncası var mı?
şimdi milletvekili seçme ve seçilme yolu ile oluyor, sınavla olmaz diyecek olanlar için, şöyle olmaz mı?
her tür memur olmak için kpss'ye giriliyor, değişik puan türlerinden puanlar alınıyor. sonra kurumlar kadro açıyor, mülakatla personel alıyorç ön şart olarak da mesela "kpssp45 puan türünden en az 80 almak" diyor.
milletvekilliği de aynı işte. en uygun puan türü belirlensin, kpssp bilmemkaç puan türünden en az 60-70 alamayan milletvekilliğine adaylığını koyamasın. adaylar sadece kpss'den belirli bir puanın üstünde alanlar arasından seçilsin. ondan sonrası seçim.
mantıklı olan da bu değil mi? başımızdakilerin istememesi dışında bir sakıncası var mı?
acaba göz için doktora gittiğimizde göz bozukluğumuzun miyop astigmat hipermetrop vs o soktukları makine de mi anlaşılıyor? anlaşılmıyorsa makinenin olayı nedir?
yoksa sana harf vs okuttukları kısımda mı anlaşılıyor? yoksa o harf okuttukları kısım sadece gözlük numaranı tam teşhis etmek için mi?
bu bir yerlere başvurulan kurumlarda, göz için dereceniz şu kadar olacak derlerken makinedekine mi bakarlar nasıl olur olay?
teşekkürler.
yoksa sana harf vs okuttukları kısımda mı anlaşılıyor? yoksa o harf okuttukları kısım sadece gözlük numaranı tam teşhis etmek için mi?
bu bir yerlere başvurulan kurumlarda, göz için dereceniz şu kadar olacak derlerken makinedekine mi bakarlar nasıl olur olay?
teşekkürler.
Nedir bu durum ya Leyla ile Mecnun'da da gönderme yapılmış habire ama daha mevzusunu bilmiyorum ben..
Spoiler verebilirsiniz diziyi(lost) izlemeyi düşünmüyorum..
Teşekkürler..
Spoiler verebilirsiniz diziyi(lost) izlemeyi düşünmüyorum..
Teşekkürler..
birim 731'den daha kötüsü var mı aklınıza gelen? atom bombası olabilir diye düşünüyorum hem doğaya verdiği zarar, hem ölü sayısı hem de geride çok çok sıkıntılı insanlar & nesiller bırakması nedeniyle ama ne bileyim benim gözümde hiçbiri birim 731'i geçemiyor.
dünya tarihinde pek bilinmeyen, bundan daha feci şeyler var mı? gerçi daha ötesine nasıl geçilebilir onun bilmiyorum, insanın kaldırabileceği her şey yapılmış zaten.
***
tikler gecikecek, vay şerefsiz vermemiş demeyin.
dünya tarihinde pek bilinmeyen, bundan daha feci şeyler var mı? gerçi daha ötesine nasıl geçilebilir onun bilmiyorum, insanın kaldırabileceği her şey yapılmış zaten.
***
tikler gecikecek, vay şerefsiz vermemiş demeyin.
şimdi bildiğim kadarıyla mesela ekşiduyuru belirli aralıklarla google'a data gönderiyor, kendi eliyle, peki geri kalan web'i nasıl arıyor google? hosting firmalarıyla anlaşması var da onlar veritabanlarını google'a mı açmış durumda? kısacası google içinde aramayı yapacağı datayı nereden elde ediyor?
duyurunun steve jobs'ları.
apple için hangi e-mail clienti seçersiniz? ve bunun apple biligisayara nasıl kurulacağını bir windows canlısına anlatabilir misiniz?
apple için hangi e-mail clienti seçersiniz? ve bunun apple biligisayara nasıl kurulacağını bir windows canlısına anlatabilir misiniz?
sa beyler. bu kitabı yds için önerir misiniz? bi arkadaşım illa bunu al yala yut derken, bi diğeri modası geçti diyor. (tabii ki kitaptan metin okumak dışında soru da çözüyorum.)
nedir?
nedir?
evet sorun baslikta anlattigim gibi. laptop az once durduk yere cat diye kapandi ve su anda hicbir sekilde acilmiyor. yillardir piliyle birlikte kullanirim, uzerinde pil varken ve sarjdayken oldu. pilde sorun vardir dedim, cikardim pilsiz denedim yine acilmiyor. aleti sarja takinca normalde kapaliyken bile mavi isik yanar o bile yanmiyor. hicbir sekilde tepki vermiyor yani. ne olmus olabilir?
Selamlar;
Rocker switch diye geçiyor ama türkçesi ne çözemedim. Nereden bulabilirim bunu. Çok yere sordum bulamadım.
www.diytrade.com
Rocker switch diye geçiyor ama türkçesi ne çözemedim. Nereden bulabilirim bunu. Çok yere sordum bulamadım.
www.diytrade.com
Walter reyizle Todd psikopatının ilk pişirme seansları esnasında arkada çalan böyle hareketli bir parça vardı. Bi buldurun be.
eksisozluk.com
bu başlığın engellenme nedeni nedir? bunu kime sorabiliriz? ne kadar yazılırsa yazılsın sol frame'de görünmüyor.
bu başlığın engellenme nedeni nedir? bunu kime sorabiliriz? ne kadar yazılırsa yazılsın sol frame'de görünmüyor.
Bildiğiniz gibi kadınlar doğum öncesi ve sonrası toplam 16 haftalık doğum ücreti alıyorlar. Bunu benim için hesaplayabilecek biri varsa mesaj atsın lütfen.
Cv'mde yaklaşık bir yıl kadar bir boşluk var. Bu boşlukta ne yaptın, derseniz iş aramadım, full gezdim, can sıkılınca da yurt dışında sektörümden alakasız bir yerde çalışmışlığım var. Şimdi yurt dışındayım iş başvurusu yapıyorum da sorarlarsa o boşluk ne diye, Türkiye'de zorunlu askerlik var, 12 ay askerlik yaptım diye sıkayım mı? Askerlik tabiki yapmadım.
www.twist.com.tr
linkteki pantolonu baya beğendim ama kumaşına ve dikimine göre 170 tl fazla geldi. benzer modelleri ve renkleri bulabileceğim, önerebileceğiniz bir yer var mı?
linkteki pantolonu baya beğendim ama kumaşına ve dikimine göre 170 tl fazla geldi. benzer modelleri ve renkleri bulabileceğim, önerebileceğiniz bir yer var mı?
Merhabalar, Ankara Kızılayda uygun fiyata otel/ pansiyon var mıdır, varsa tam yeri neresidir, ücretleri ne kadardır?
Edit: İki kişi kalınacaktır.
Edit: İki kişi kalınacaktır.
1. ebrar bilgisayar fiyat x lira
2. pcdepo fiyat x+60 lira
3. sadece notebook fiyat x+10 lira
bilgisayarı hangisinden alayım. gelen yorumlara göre birinden alacağım.
2. pcdepo fiyat x+60 lira
3. sadece notebook fiyat x+10 lira
bilgisayarı hangisinden alayım. gelen yorumlara göre birinden alacağım.
Merhabalar,
Birden fazla fotoyu aynı anda küçültecek basit bir foto programı var mı acaba? (Bedava)
Birden fazla fotoyu aynı anda küçültecek basit bir foto programı var mı acaba? (Bedava)
ıphone home tuş sorunu için zorlu centere telefonu göndermem lazım ama randevu almak tam bir sıkıntı.25 gündür randevu alamıyorum.Randevu almama yardımcı olacak birilerine ihtiyaç duymaktayım.Yada randevusunu satan birileri varsa talibim :)
Merhaba,
Akçay'da Midilli adası için vizeye aracı olan acenteler var mı? Turlar gördüm ama tur istemiyorum, özgür olmak istiyorum. Ya da Ayvalık'ta herhangi bir acenteye Ayvalık'a gitmeden belgeleri göndersek ve yolculuk günü Ayvalık'a gitsek vize işleri böyle de hallolur mu? Bahsettiğim elbette "kapıda vize" denen olay, ama tabii ki bir gün önceden başvurmak gerekiyormuş, aslında kapıda vize değilmiş olay!
Akçay'da Midilli adası için vizeye aracı olan acenteler var mı? Turlar gördüm ama tur istemiyorum, özgür olmak istiyorum. Ya da Ayvalık'ta herhangi bir acenteye Ayvalık'a gitmeden belgeleri göndersek ve yolculuk günü Ayvalık'a gitsek vize işleri böyle de hallolur mu? Bahsettiğim elbette "kapıda vize" denen olay, ama tabii ki bir gün önceden başvurmak gerekiyormuş, aslında kapıda vize değilmiş olay!
Uzun zamandır sormak istiyordum da bugün douchebag'i görünce ben de yazayım dedim. Geri dönüp hiçbirini okumamıştım. Şimdi size yazarken okuyorum. Hepsini sabah erkek arkadaşıma anlatıp caps alıyodum, şekillerdeki gibi.
İlk aşırı uzun duyurum olucak :D Okuyamayabilirsiniz ama okursanız acayip heyecanlı ve olay döngüsü güzel bağlantılarla bezeli rüyalarım olacak aslhdaksjha :D
Rüyaların tamamı son bikaç ay içinde görüldü ama arada bi ton anlatmadığım/unuttuğum buna benzer rüyalar da var. İşin daha enteresan yanı, yeni değiller. En az 5 yaşımdan beri tüm rüyalarımın bu şekilde olduğunu biliyorum. Yani benim için "bi üzüm ağacı gördüm, üzüm yedim" gibi bi rüya neredeyse hiç olmadı :)
Peşin not olarak: Aksiyon filmi pek izlemiyorum, zaten bu rüyalar en azından 15-20 senedir böyle. Günlük hayatta hayal de kurmam.
Mesajdan direkt yazdığım için "sen" diye bahsettiğim kişi hep erkek arkadaşım olacak.
BAŞTAN SÖYLÜYORUM, ÇOK UZUN OLACAK, BEYNİNİZ YANABİLİR, DURUMUNUZ YOKSA OKUMAYIN :)
Başlıyoruz.
RÜYA 1:
Underground bi yere gidiyoruz, basketbol oynayacakmışız. Ama saha dolu filan derken çıkıyoruz. O arada bi yarım dürüm alıyoruz, 40 lira mı ne tutuyo. Sonra otoparktan çıkarken de "giriş-çıkış 20 lira" yazıyo. Ben artık yeter diyorum. Sen ödüyosun parayı, boşver ya nolucak diye. Ben kavga ediyorum bi adamla. "Buradan çıkamazsınız" filan diyo pis köpek. Ben bağırıyorum baya; sonra başka bi adam geliyo. Onunla da kavga ediyorum. İkinci gelen adam geri vites yapıp paranın 50 lirasını iade ediyo, haklısınız biz haketmedik diyo. Sonra da gidiyo. Ben sana diyorum ki "canım çabuk gazla, diğer adamın niyeti iyi değil". Sen bu sefer "ne demek iyi değil ya ben adamı naparım" filan derken adam geliyo, sen sinirle camı açıyosun kavga etmek için. Bu arada şimdi farkettim, şoför koltuğu sağdaydı :D Neyse, adam camdan uzanıp konuşuyo seninle. Biliyorum sen de Kürtsün, ben de öyleyim diyo. Sen de "yav hele valla biji miji" bişeyler diyosun. "Hiç beceremedin ya bas şu gaza" diyorum. :D Derkeeeen adam bi iple senin ellerini arkadan bağlamaya başlıyo. Ben bu arada tehditler savuruyorum, adamı yumrukluyorum, pes etmiyo. Sonra sen misin benim sevgilimi bağlamaya kalkan. Alıyorum adamın kafasını kolumun arasına. Yumruk yumruk yumruk. Akıllanmıyo. Belinden sıkıştırıyorum arabanın camına. Gerisini ben çekiyorum kafasından. Bu arada çığlık kıyamet ortalık mahşer yeri. İnsanlar toplanıyo ama kimse yardım etmiyo. Ben de kafasını çeke çeke kopartıyorum. Kafasını atıyorum yere, sonra seni çözüyorum, gidiyoruz."
RÜYA 2:
Yeraltı panayırı gibi bi yerdeyiz. Orada tanıştığımız mı yoksa daha önceden tanıdığımız mı bilmiyorum bi arkadaş grubuylayız. Birden elektrikler kesiliyo. Herkes çığlık kıyamet bağırıyo kaçıyo filan bi kaos ortamı oluyo. Hepimiz cep telefonlarımıza sarılıyoruz. Çığlıklar geldiği için biz bulaşmayalım, yerimizde oturup bu durumun geçmesini bekleyelim bi köşede diyoruz. Gruptan bi kızın telefonu çalışmıyo. Bataryayla ilgili bi sorun var. Onun için grupça kalkıp batarya aramaya başlıyoruz. Her yer karanlık, yerler ıslak, yolumuzu zor buurken aramızdan birileri pıt pıt öldürülüp alınıp önümüze atılıyo. Şimdi hatırlamadığım bi şekilde katilin kendi içimizde olduğunu buluyoruz ama kim olduğunu bilmiyoruz. Herkes birbirinden şüpheleniyo ama yok yere adam da eksilmesin diye de kimse kimseyi öldüremiyo. Yolumuzu kaybetmişiz, iyice bi gerginlik ve kasvet ortamı hakimken sen ortadan bi kayboluyosun, bişeye bakıp gelicem diye. Resmen beynim yandı. Allah beni öyle bişeyle sınamasın. O esnada bi de katile yaklaşıyoruz. Benim çok yakınımda birisini öldürüyo. Ya seni de öldürürse ya da çoktan öldürmüşse diye aklım çıkıyo, o yüzden yeter artık ne olucaksa olsun diyorum. Sana bi mesaj atıyorum "sakın geri dönme, katil burada". Sonra tam ben hıaaaa diye atlayıp insanları kılıçtan geçirecekken tam aynı saniyede sen de karşımda aynı şekilde atlayıp savaşmaya başlıyosun. Hem ölmemişsin, hem artık senin de canına tak etmiş hem de beni kurtarmaya gelmişsin diye çok seviniyorum, gülüyorum :D Sonra beraber kıyıma başlıyoruz. Ortam hafif loş oluyo. Şu an hatırlayamadığım bi sürü olay daha var. Adamların bazılarını keserek, bazılarını da kafasına vura vura öldürüyorum. Her yerde büyük tutam tutam saçlar var. Bi adam kel kalıyo. Zaten bi hastalığı varmış. Onun da kafasına defalarca odunla vurarak öldürüyorum. Onu o şekilde yerde döverken uyandım. Etkisi daha geçmedi. Su içmeye filan gardımı alarak gittim amk."
RÜYA 3:
Rüyamda sinsice gelen bi renkli kapsülde gaz bulutu bilincimizi yitirmemize sebep oluyodu ve bizi istedikleri gibi kontrol edebiliyolardı. O gazı yediğimiz anda suçlu oluyoduk direkt çünkü bütün illegal işleri bize yaptırıyolardı. Ben de o şeyden daha geç etkilenmenin yolunu buluyorum. Elimizin başparmaklarını acıyıncaya kadar elimize bastırıyoruz. O anda da kaçtık kaçtık. Yoksa bizi iplerle yakalıyolar ve yine gg. İlk defasında kaçtık, peşimize düştüler. Hiç kimseye güvenemiyoruz. Bi bakıyoruz küçücük çocuk bize bomba atıyo filan. Onu da kontrol altına almışlar. En sonunda böyle biçok defa kaçtıktan sonra yakalandık. Seni bi eve kapattılar. Elebaşı kızla sevgili oldurdular. Beni de dışarıda pis işlere saldılar. Sonra ben bi şekilde kendi zihnimi tekrar kontrol edebilmeye başladım. Herkes beni hala kontrol altında sanıyo. Bu şekilde elebaşı kızla aramı yaptım. Beni eve getirdi. Orada seni buldum. Çok ince ipler sarıyo bizi. Onu bulup damarlarımızdan çıkardım. Sonra beraber kaçtık.
RÜYA 4:
Bi sürü şarkıcının gençlik hallerini gördüm rüyamda. Ama çocukları kaçırıp öldüren bi şebeke. Şebekenin başında da James Hetfield var. 23-25 yaşlarında ama. Ulan diyorum konserine monserine gitmiycem bi daha. Biz Avrupa'nın bi şehrindeyiz. Bunlar Amerika'dan gelmiş. Sene de 70'ler. Amerika'da bi sürü kıyım yapmışlar da Avrupa'ya gelmişler. Anneannemin evindeyiz. Her şey bi çocuğun bi odaya girip de bi daha çıkmamasıyla başlıyo. Baya karanlık bi parti gibi bişey var evde. Ben de odaya tam giremiyorum ve çocuğa bakamıyorum. Bikaç saat bekliyorum. Kapı açılırken arada içeri göz atıyorum filan çocuk kesinlikle yok. Ama dışarı çıkmadığına da eminim. Ulan nerde bu çocuk. Neyse sonra zaman geçiyo, insanlar sızmaya başlıyolar. Ben de gizlice odaya girip çocuğu aramaya başlıyorum. Bakmadığım delik yok; çocuklar da hala yok. Sonra perdeden ufak bi kıpırtı geliyo. Bakıyorum bu kaybolan çocuk orada saklanıyo. Yanında da kopuk bi kafa, aşağıda da yine öldürülmüş 3-5 yaşında bi bebek... Bu çocuğu da sırası gelince öldürecekler ama öldürene kadar kendi etkileri altına alıp, kendileri için çalıştırıp, istihbarat sağlıyolar, iş yaptırıyolar. Bu çocuk da o etki altında. Diğerlerine gizlice haber gönderiyo değişik bi ıslıkla. Adamlar tek tek uyanmaya başlıyo yavaştan. James biraz uzaktaymış, o henüz ortalıkta yok. Ben diğerleriyle uğraşmaya başlıyorum. Meğerse ben büyü yapabiliyomuşum, o anda farkediyorum. Ulan bilsem daha önce yapmaz mıyım. Ben büyüye başlayınca diğerleri de başlıyo. Ben diğer çocukları dışarı çıkarmak için kanat gönderiyorum. Ama kanat çocukları taşırken bi kanat kopuyo. Birisi ateş etti diye. Sonra onlara bi de kalkan koruma büyüsü gönderiyorum. Rahat rahat iniyolar aşağı. Kendime de bi tane dil büyüsü yapıyorum. Ufak bi dil alıp, elimde sallaya sallaya uzatıyorum ve kocaman bi dil oluyo, hortum gibi aksdhaha işte onunla insanların elini kolunu bağlıyorum fırlatıp. Bu arada James'ler geliyo. Benim de bi kız arkadaşım varmış benim tarafımda. Onu çağırıyorum ıslıkla. Kız geliyo ama o büyüleri tam bilmiyo. O yüzden çok işe yaramadı ama oyalıyo :D Sonra ben diğerlerini bırakıp James ve bii arkadaşıyla savaşmaya başlıyorum. Bunlar çocukları dışarı çıkardığımı bilmedikleri için beni apartmanın dışına çekmeye çalışıyolar. Neyse diyorum zaten işime gelir. Merdivenlerde savaşa devam ediyoruz ama benim büyülerim artık yetmiyo. Çünkü ben daha yeni başlamışım büyüye. Onlar baya gelişkin. Bildiğim tek bi büyü kalıyo. O da kendime altın koruma sağlamakn asgfhaha :D 3 top altın korumam var ama çok iyi kullanmam lazım. Neyse onları tam üstüme büyüler gelirken açıyorum. Bi 10 saniye koruma sağlıyo, ben ilerliyorum filan. En son apartmanın kapısında James'in üstünden uçup, dışarı çıkıp apartmanı patlattım ama Jamesle arkadaşı zaten çıkışa yakın oldukları için kurtuldular. Sonra da ben şehir merkezine doğru kaçarken onlar da peşimden koşuyolar. İngiltere'de olabiliriz çünkü kaşıda dönme dolap vardı :D bu arada onların konuşmalarını duydum işte "bizi ihbar ederse halk bizi öldürür. Buraya daha yeni geldik, saklanmamız lazım cart curt". Hee diyorum s.ktim belanızı, bekleyin. Neyse o arada seni uyandırmam lazım geç kaldım diye panikle uyandım. Bitti.
Rüyalar bunlar :D Şimdi yazınca farkettiğim çok saçma benzerlikler varmış aralarında. Sebeplerini bilmiyorum. Aslında bu rüyalardan çok da memnunum. Enerji atmamı sağlıyor gibiler. Sadece biraz değişikler yani hep film gibi olması, çok uzun ve çok ayrıntılı olması, devamlı savaş..
Of yoruldum. Okuyan varsa gözlerinden öperim. Tebrikler, teşekkürler.
İlk aşırı uzun duyurum olucak :D Okuyamayabilirsiniz ama okursanız acayip heyecanlı ve olay döngüsü güzel bağlantılarla bezeli rüyalarım olacak aslhdaksjha :D
Rüyaların tamamı son bikaç ay içinde görüldü ama arada bi ton anlatmadığım/unuttuğum buna benzer rüyalar da var. İşin daha enteresan yanı, yeni değiller. En az 5 yaşımdan beri tüm rüyalarımın bu şekilde olduğunu biliyorum. Yani benim için "bi üzüm ağacı gördüm, üzüm yedim" gibi bi rüya neredeyse hiç olmadı :)
Peşin not olarak: Aksiyon filmi pek izlemiyorum, zaten bu rüyalar en azından 15-20 senedir böyle. Günlük hayatta hayal de kurmam.
Mesajdan direkt yazdığım için "sen" diye bahsettiğim kişi hep erkek arkadaşım olacak.
BAŞTAN SÖYLÜYORUM, ÇOK UZUN OLACAK, BEYNİNİZ YANABİLİR, DURUMUNUZ YOKSA OKUMAYIN :)
Başlıyoruz.
RÜYA 1:
Underground bi yere gidiyoruz, basketbol oynayacakmışız. Ama saha dolu filan derken çıkıyoruz. O arada bi yarım dürüm alıyoruz, 40 lira mı ne tutuyo. Sonra otoparktan çıkarken de "giriş-çıkış 20 lira" yazıyo. Ben artık yeter diyorum. Sen ödüyosun parayı, boşver ya nolucak diye. Ben kavga ediyorum bi adamla. "Buradan çıkamazsınız" filan diyo pis köpek. Ben bağırıyorum baya; sonra başka bi adam geliyo. Onunla da kavga ediyorum. İkinci gelen adam geri vites yapıp paranın 50 lirasını iade ediyo, haklısınız biz haketmedik diyo. Sonra da gidiyo. Ben sana diyorum ki "canım çabuk gazla, diğer adamın niyeti iyi değil". Sen bu sefer "ne demek iyi değil ya ben adamı naparım" filan derken adam geliyo, sen sinirle camı açıyosun kavga etmek için. Bu arada şimdi farkettim, şoför koltuğu sağdaydı :D Neyse, adam camdan uzanıp konuşuyo seninle. Biliyorum sen de Kürtsün, ben de öyleyim diyo. Sen de "yav hele valla biji miji" bişeyler diyosun. "Hiç beceremedin ya bas şu gaza" diyorum. :D Derkeeeen adam bi iple senin ellerini arkadan bağlamaya başlıyo. Ben bu arada tehditler savuruyorum, adamı yumrukluyorum, pes etmiyo. Sonra sen misin benim sevgilimi bağlamaya kalkan. Alıyorum adamın kafasını kolumun arasına. Yumruk yumruk yumruk. Akıllanmıyo. Belinden sıkıştırıyorum arabanın camına. Gerisini ben çekiyorum kafasından. Bu arada çığlık kıyamet ortalık mahşer yeri. İnsanlar toplanıyo ama kimse yardım etmiyo. Ben de kafasını çeke çeke kopartıyorum. Kafasını atıyorum yere, sonra seni çözüyorum, gidiyoruz."
RÜYA 2:
Yeraltı panayırı gibi bi yerdeyiz. Orada tanıştığımız mı yoksa daha önceden tanıdığımız mı bilmiyorum bi arkadaş grubuylayız. Birden elektrikler kesiliyo. Herkes çığlık kıyamet bağırıyo kaçıyo filan bi kaos ortamı oluyo. Hepimiz cep telefonlarımıza sarılıyoruz. Çığlıklar geldiği için biz bulaşmayalım, yerimizde oturup bu durumun geçmesini bekleyelim bi köşede diyoruz. Gruptan bi kızın telefonu çalışmıyo. Bataryayla ilgili bi sorun var. Onun için grupça kalkıp batarya aramaya başlıyoruz. Her yer karanlık, yerler ıslak, yolumuzu zor buurken aramızdan birileri pıt pıt öldürülüp alınıp önümüze atılıyo. Şimdi hatırlamadığım bi şekilde katilin kendi içimizde olduğunu buluyoruz ama kim olduğunu bilmiyoruz. Herkes birbirinden şüpheleniyo ama yok yere adam da eksilmesin diye de kimse kimseyi öldüremiyo. Yolumuzu kaybetmişiz, iyice bi gerginlik ve kasvet ortamı hakimken sen ortadan bi kayboluyosun, bişeye bakıp gelicem diye. Resmen beynim yandı. Allah beni öyle bişeyle sınamasın. O esnada bi de katile yaklaşıyoruz. Benim çok yakınımda birisini öldürüyo. Ya seni de öldürürse ya da çoktan öldürmüşse diye aklım çıkıyo, o yüzden yeter artık ne olucaksa olsun diyorum. Sana bi mesaj atıyorum "sakın geri dönme, katil burada". Sonra tam ben hıaaaa diye atlayıp insanları kılıçtan geçirecekken tam aynı saniyede sen de karşımda aynı şekilde atlayıp savaşmaya başlıyosun. Hem ölmemişsin, hem artık senin de canına tak etmiş hem de beni kurtarmaya gelmişsin diye çok seviniyorum, gülüyorum :D Sonra beraber kıyıma başlıyoruz. Ortam hafif loş oluyo. Şu an hatırlayamadığım bi sürü olay daha var. Adamların bazılarını keserek, bazılarını da kafasına vura vura öldürüyorum. Her yerde büyük tutam tutam saçlar var. Bi adam kel kalıyo. Zaten bi hastalığı varmış. Onun da kafasına defalarca odunla vurarak öldürüyorum. Onu o şekilde yerde döverken uyandım. Etkisi daha geçmedi. Su içmeye filan gardımı alarak gittim amk."
RÜYA 3:
Rüyamda sinsice gelen bi renkli kapsülde gaz bulutu bilincimizi yitirmemize sebep oluyodu ve bizi istedikleri gibi kontrol edebiliyolardı. O gazı yediğimiz anda suçlu oluyoduk direkt çünkü bütün illegal işleri bize yaptırıyolardı. Ben de o şeyden daha geç etkilenmenin yolunu buluyorum. Elimizin başparmaklarını acıyıncaya kadar elimize bastırıyoruz. O anda da kaçtık kaçtık. Yoksa bizi iplerle yakalıyolar ve yine gg. İlk defasında kaçtık, peşimize düştüler. Hiç kimseye güvenemiyoruz. Bi bakıyoruz küçücük çocuk bize bomba atıyo filan. Onu da kontrol altına almışlar. En sonunda böyle biçok defa kaçtıktan sonra yakalandık. Seni bi eve kapattılar. Elebaşı kızla sevgili oldurdular. Beni de dışarıda pis işlere saldılar. Sonra ben bi şekilde kendi zihnimi tekrar kontrol edebilmeye başladım. Herkes beni hala kontrol altında sanıyo. Bu şekilde elebaşı kızla aramı yaptım. Beni eve getirdi. Orada seni buldum. Çok ince ipler sarıyo bizi. Onu bulup damarlarımızdan çıkardım. Sonra beraber kaçtık.
RÜYA 4:
Bi sürü şarkıcının gençlik hallerini gördüm rüyamda. Ama çocukları kaçırıp öldüren bi şebeke. Şebekenin başında da James Hetfield var. 23-25 yaşlarında ama. Ulan diyorum konserine monserine gitmiycem bi daha. Biz Avrupa'nın bi şehrindeyiz. Bunlar Amerika'dan gelmiş. Sene de 70'ler. Amerika'da bi sürü kıyım yapmışlar da Avrupa'ya gelmişler. Anneannemin evindeyiz. Her şey bi çocuğun bi odaya girip de bi daha çıkmamasıyla başlıyo. Baya karanlık bi parti gibi bişey var evde. Ben de odaya tam giremiyorum ve çocuğa bakamıyorum. Bikaç saat bekliyorum. Kapı açılırken arada içeri göz atıyorum filan çocuk kesinlikle yok. Ama dışarı çıkmadığına da eminim. Ulan nerde bu çocuk. Neyse sonra zaman geçiyo, insanlar sızmaya başlıyolar. Ben de gizlice odaya girip çocuğu aramaya başlıyorum. Bakmadığım delik yok; çocuklar da hala yok. Sonra perdeden ufak bi kıpırtı geliyo. Bakıyorum bu kaybolan çocuk orada saklanıyo. Yanında da kopuk bi kafa, aşağıda da yine öldürülmüş 3-5 yaşında bi bebek... Bu çocuğu da sırası gelince öldürecekler ama öldürene kadar kendi etkileri altına alıp, kendileri için çalıştırıp, istihbarat sağlıyolar, iş yaptırıyolar. Bu çocuk da o etki altında. Diğerlerine gizlice haber gönderiyo değişik bi ıslıkla. Adamlar tek tek uyanmaya başlıyo yavaştan. James biraz uzaktaymış, o henüz ortalıkta yok. Ben diğerleriyle uğraşmaya başlıyorum. Meğerse ben büyü yapabiliyomuşum, o anda farkediyorum. Ulan bilsem daha önce yapmaz mıyım. Ben büyüye başlayınca diğerleri de başlıyo. Ben diğer çocukları dışarı çıkarmak için kanat gönderiyorum. Ama kanat çocukları taşırken bi kanat kopuyo. Birisi ateş etti diye. Sonra onlara bi de kalkan koruma büyüsü gönderiyorum. Rahat rahat iniyolar aşağı. Kendime de bi tane dil büyüsü yapıyorum. Ufak bi dil alıp, elimde sallaya sallaya uzatıyorum ve kocaman bi dil oluyo, hortum gibi aksdhaha işte onunla insanların elini kolunu bağlıyorum fırlatıp. Bu arada James'ler geliyo. Benim de bi kız arkadaşım varmış benim tarafımda. Onu çağırıyorum ıslıkla. Kız geliyo ama o büyüleri tam bilmiyo. O yüzden çok işe yaramadı ama oyalıyo :D Sonra ben diğerlerini bırakıp James ve bii arkadaşıyla savaşmaya başlıyorum. Bunlar çocukları dışarı çıkardığımı bilmedikleri için beni apartmanın dışına çekmeye çalışıyolar. Neyse diyorum zaten işime gelir. Merdivenlerde savaşa devam ediyoruz ama benim büyülerim artık yetmiyo. Çünkü ben daha yeni başlamışım büyüye. Onlar baya gelişkin. Bildiğim tek bi büyü kalıyo. O da kendime altın koruma sağlamakn asgfhaha :D 3 top altın korumam var ama çok iyi kullanmam lazım. Neyse onları tam üstüme büyüler gelirken açıyorum. Bi 10 saniye koruma sağlıyo, ben ilerliyorum filan. En son apartmanın kapısında James'in üstünden uçup, dışarı çıkıp apartmanı patlattım ama Jamesle arkadaşı zaten çıkışa yakın oldukları için kurtuldular. Sonra da ben şehir merkezine doğru kaçarken onlar da peşimden koşuyolar. İngiltere'de olabiliriz çünkü kaşıda dönme dolap vardı :D bu arada onların konuşmalarını duydum işte "bizi ihbar ederse halk bizi öldürür. Buraya daha yeni geldik, saklanmamız lazım cart curt". Hee diyorum s.ktim belanızı, bekleyin. Neyse o arada seni uyandırmam lazım geç kaldım diye panikle uyandım. Bitti.
Rüyalar bunlar :D Şimdi yazınca farkettiğim çok saçma benzerlikler varmış aralarında. Sebeplerini bilmiyorum. Aslında bu rüyalardan çok da memnunum. Enerji atmamı sağlıyor gibiler. Sadece biraz değişikler yani hep film gibi olması, çok uzun ve çok ayrıntılı olması, devamlı savaş..
Of yoruldum. Okuyan varsa gözlerinden öperim. Tebrikler, teşekkürler.
Merhabalar yaklaşık 2 ay önce nx300 makine aldım.Sadece Kit lensi olduğundan mıdır bilmiyorum bir türlü ısınamadım.Sizce 650d ile takas yapmalı mıyım yoksa belki böyle tatmin eder deyip 30mm samsung pancake lens mi almalıyım? Şimdiden teşekkürler.
selamlars,
Twitter ve facebook un yüksek çözünürlüklü logoları lazım vektörel olarak. Instagram ne güzel kendi sitesinde paylaşmış ama bu camışlar bunu yapmamışlar.
Google dan epey bi aradım taradım beceremedim.
varmıdır elinde kendi kullanan ya da hacı şunu indir baskıda sorun yaşamazsın diyen
Facebook & Twitter şu an elimde yok instagramı kendi sitesinden çektim ama 3ü1 arada gelirse o da kabulüm.
Şimdiden çok teşekkür,
iş bu logolar kart vizitte kullanılacak o yüzden küçüldüğünde piksellenmemesi lazım.
Twitter ve facebook un yüksek çözünürlüklü logoları lazım vektörel olarak. Instagram ne güzel kendi sitesinde paylaşmış ama bu camışlar bunu yapmamışlar.
Google dan epey bi aradım taradım beceremedim.
varmıdır elinde kendi kullanan ya da hacı şunu indir baskıda sorun yaşamazsın diyen
Facebook & Twitter şu an elimde yok instagramı kendi sitesinden çektim ama 3ü1 arada gelirse o da kabulüm.
Şimdiden çok teşekkür,
iş bu logolar kart vizitte kullanılacak o yüzden küçüldüğünde piksellenmemesi lazım.
Evet,linkteki siteden uyelikal.com , bir oyun paketi aldım, kargo dahil ödemeyi yapalı 3 gün oluyor. Siparişim hala paketeme aşamasında görünüyor. Adamların iletişim forumundan 2 mesaj, mail adreslerine 4 mail attım geri dönüş yapmadılar. Telefon numaralı var,arıyorum kimse açmıyor. Çok saçma bir durumun içerisindeyim ben ne yapayım? Hakkımı nasıl arayayım ?
Edit: Adresleri bile var, İstanbul'da olsam gidip çalacağım kapılarını,çok sinir oldum adamlara.
Edit: Adresleri bile var, İstanbul'da olsam gidip çalacağım kapılarını,çok sinir oldum adamlara.
Merhaba, ucak bileti alicam da odeme kismina gelince iki secenek sunuyor, daha once yurtdisindan alisveris yapmadigim icin bilgim yok bunlardan hangisini secmemiz daha mantikli olur? Bir de kredi karti veya banka karti ile odeme yapma arasinda bir fark olur mu ?
Olay da su copy paste olarak :
145,60€
Choose the currency you wish to pay in
--I choose to pay in my currency. Total cost: 206.95 USD. *
--I choose to pay in EUR.
*Exchange rate: > 1 EUR = 1.421372 USD
Olay da su copy paste olarak :
145,60€
Choose the currency you wish to pay in
--I choose to pay in my currency. Total cost: 206.95 USD. *
--I choose to pay in EUR.
*Exchange rate: > 1 EUR = 1.421372 USD
bankaların kredi çekerken tahsil ettiği dosya masrafı geri alınabiliyormuş sanırım.
Nasıl bir yol izlenmeli?
Nasıl bir yol izlenmeli?
Merhabalar telefonu saticaz fatura üzerinde kimlik no isim falan yaziyor acaba bunu silmeli miyiz teşekkür ler
merhaba,
ielts toefl hakkında sormak istediklerim var
1) yurtdışında master için hangisi daha iyi olur sizce?
2) amerikan ingilizcesi konuştuğum varsayılırsa bu iki sınavdan birini tercihimi etkilemeli mi?
3) ielts akademik ve genel iki farklı sınav, acaba master için hangisi daha uygun olur?
4) siz hangisini önerirsiniz yurtdışında 1 sene yaşayıp yalnızca ingilizce konuşmuş bir insana?
teşekkürler arkadaşlar.
ielts toefl hakkında sormak istediklerim var
1) yurtdışında master için hangisi daha iyi olur sizce?
2) amerikan ingilizcesi konuştuğum varsayılırsa bu iki sınavdan birini tercihimi etkilemeli mi?
3) ielts akademik ve genel iki farklı sınav, acaba master için hangisi daha uygun olur?
4) siz hangisini önerirsiniz yurtdışında 1 sene yaşayıp yalnızca ingilizce konuşmuş bir insana?
teşekkürler arkadaşlar.
Merhaba androidciler
s5 kullaniyorum, yalniz bir ozellik beni deli etmeye basladi. Bazen telefonu elime aliyorum, kilidi aciyorum ve bir bakiyorum; telefon kendini sessize almis ,cevapsiz arama var ve parlakligi degismis telefonun. Bu nasil oluyor? Ayarlarda bir turlu bulamadim. Fabrika ayarlarina geri donucem boyle giderse.
s5 kullaniyorum, yalniz bir ozellik beni deli etmeye basladi. Bazen telefonu elime aliyorum, kilidi aciyorum ve bir bakiyorum; telefon kendini sessize almis ,cevapsiz arama var ve parlakligi degismis telefonun. Bu nasil oluyor? Ayarlarda bir turlu bulamadim. Fabrika ayarlarina geri donucem boyle giderse.
ufak çaplı bir araştırmamda kullanılmak üzere; iran'da veya gürcistan'da yerleşik olan veya sürekli seyahat eden arkadaşlar marlboro, winston, camel, vb. birkaç sigara markasının güncel fiyatlarını yazabilir mi?
aynı zamanda bizdekine benzer bir asgari ücret uygulaması varsa hangi seviyededir?
aynı zamanda bizdekine benzer bir asgari ücret uygulaması varsa hangi seviyededir?
tek istediğim numara eklemeli olmasın. kullanıcı adı oluşturayım istediğimi ekleyip konuşayım.
yani whatsapp'ın telefon numarasızı var mı? :)
yani whatsapp'ın telefon numarasızı var mı? :)
Evet, fotoğrafçılıktan hiiç anlamam ama artık olaya gireyim diyorum. Bu uğurda iki tane seçenekle karşınızdayım:
Samsung NX300 ve üç lensi: fotografium.com
Fuji XT1 ve bir lensi: tahiryildiz.com
İki fotoğrafçı arkadaşımla görüştüm. Birisi XT1, birisi Samsung'u öneriyor. XT1'i öneren hayvani bi profesyonelliğin yoksa (ki yok) XT1 diyor. Diğeriyse "Fuji seni aşar, hakkını veremezsin. Otu boku uğraştırır, lensleriyle birlikte Samsung'u al, mutlu ol" deyyor.
Şimdi tüm bu bilgilerin ve 3000 lira bütçenin ışığında ne önerirsiniz?
*Makro mu çekicem, 500mm lense mi ihtiyacım var, nedir ne değildir, bilmiyorum.
Samsung NX300 ve üç lensi: fotografium.com
Fuji XT1 ve bir lensi: tahiryildiz.com
İki fotoğrafçı arkadaşımla görüştüm. Birisi XT1, birisi Samsung'u öneriyor. XT1'i öneren hayvani bi profesyonelliğin yoksa (ki yok) XT1 diyor. Diğeriyse "Fuji seni aşar, hakkını veremezsin. Otu boku uğraştırır, lensleriyle birlikte Samsung'u al, mutlu ol" deyyor.
Şimdi tüm bu bilgilerin ve 3000 lira bütçenin ışığında ne önerirsiniz?
*Makro mu çekicem, 500mm lense mi ihtiyacım var, nedir ne değildir, bilmiyorum.
Nasıldır bunun yapılışı?
bionluk.com
bionluk.com
şimdi kadınlara yönelik bir blog açıyorum ben. üst kısımda menüler için yer kalmadı menülerin yanında bir de anasayfa butonu var. logoya tıklayınca da anasayfaya gidiyor. acaba kadınlar akıl edebilirler mi logoya basmayı? anasayfa yazısını kaldırayım mı? bir de iletişim yazmıyor bir mektup işareti var ona basıp iletişim sayfasına geliyorlar bu da sıkıntı çıkarmaz umarım? bulamayanlar olur mu?
lütfen yanlış anlaşılmasın bu yazıda kadınları aşağılama vs. yoktur.
lütfen yanlış anlaşılmasın bu yazıda kadınları aşağılama vs. yoktur.
Önlisans mezunlarına açıköğretim işletme,iktisat vs bölümlerine sınavsız dikey geçiş işlemleri ne zaman başlıyor ?
birkaç yıl önce evi satmıştık, geçenlerde aklımıza geldi. biz satışı belediyeye bildirmedik ya bize vergi borcu falan çıkarmasınlar toplu olarak?
topu dairesi belediyeye bildirir mi?
topu dairesi belediyeye bildirir mi?